Ana Sayfa Blog Sayfa 572

Socketkit: Kişisel gizliliği koruyarak kullanıcılarınızdan veri toplamanızı sağlayan SaaS

Facebook kullanan 500 milyon kişinin ve Yemek Sepeti üyesi 22 milyon kişinin bilgilerinin siber korsanların eline geçmesiyle kullanıcıların güvenlik endişesi arttı. Yemeksepeti’nin savcılığa verdiği raporda 18 Mart’ta hacklenmesine rağmen 1 hafta sonra bunu fark etmesi ve kullanıcılarını uyarması büyük şirketlerin kullanıcı güvenliği konusunda aldığı önlemleri tekrar tartışmaya açtı.

Gizlilik tartışması sürerken yazılım mühendisi Yağız Nizipli’nin geliştirdiği Socketkit, kişisel verileri toplamadan, kişiye doğrudan ulaşmanın bir yöntemi olmadan, uygulamaların kullanıcılarından geri dönüş alıp birden fazla ülkede gizlilik ve veri güvenliği kanunlarına uyum sağlamasını kolaylaştırıyor.

Dijital devlerin güvenlik savaşı

Öncesinde Facebook’un rehber entegrasyonunu kullanan bir saldırgan tarafından 533 milyon kişinin verisinin çalındığını ortaya çıkmıştı. Saldırgan olabilecek bütün telefon numaralarını deneyerek Facebook’tan telefonun kayıtlı olduğu kişinin adı ve soyadı bilgisine erişim sağladı. Kısa bir zaman önceye kadar bu özellik Facebook tarafından kullanıcıların rehberinde kayıtlı olan kişilerin resimlerini ve e-posta adreslerini telefonlarında kullanmaları amacına hizmet ediyordu.

Socketkit kişisel veri yasalarına uyuyuyor

Socketkit sistemini anlatan Yağız: “Mobil uygulama geliştiricilerinin ve şirketlerinin uygulama içi aboneliklerini, kullanıcı davranışlarını ve geri dönüşlerini takip ve analiz edebildikleri bir araç olan Socketkit, şirketlere farklı coğrafyalarda olan kişisel veri kanunlarına uyumluluk vadediyor. Apple’ın işletim sistemi iOS 14 yayınlamasıyla beraber Facebook’unda sıkça yoğunlaştığı ve eleştirdiği kullanıcı gizliliği özellikleri ile gündemde olan kullanıcı veri gizliliği, Türkiye’de de Kişisel Verileri Koruma Kanunu kapsamında korunuyor. Socketkit’te kullanıcılardan herhangi bir kişisel veri almadan uygulamaların davranış takibini, uygulama içi aboneliklerini takip etme olanağı tanıyor.” dedi.

Yazılımcının sorunlarına çözüm olacak

Lansman üzerine yoğun bir talep aldıklarını ve bu süreçte farklı yatırımcılarla görüştüklerini paylaşan şirket kurucusu Nizipli uygulama üzerinden gelir elde edenlerin en büyük dertlerinden birinin elde ettikleri gelirin ve bu gelir kırılımının takibini tek bir ekran üzerinden yapamıyor olmak olduğunu belirtti. Bu sorunun altından kalkabilmek için bir çok yazılımcı farklı platformlara yüksek ücretler ödemek durumunda kalıyor. Her bir servise ödenen aylık ücretler dışında, bunları tek bir platformdan takip edemiyor olmak büyük bir verimsizliğe yol açıyor. Bu da geliştiricilere ve şirketlere gelir kaybı olarak geri dönüş sağlıyor.

Yazılımcılar için can alıcı bir problemi çözdüklerini belirten Nizipli Socketkit’in uygulama geliştiricilerin hayatını kolaylaştırırken toplamda harcadıkları masrafı da kısmasını sağladığını belirtti.

Uygulama geliştiricileri ve şirketleri uygulamalarını Socketkit’e aktararak platform üzerinden tüm aboneliklerini, yapılan kullanıcı geri dönüşlerini ve kullanıcı davranışlarını yönetebiliyorlar. Socketkit, amaç olarak başka bir hiç bir platforma gereksinim kalmadan yazılımcılara uçtan uca bir çözüm sağlamak istiyor.

Yenilenmiş elektronik ürün pazar yeri EasyCep, 9 milyon TL tohum yatırım aldı

Türkiye’de yenilenmiş elektronik ürün pazarının ilk şirketi olan EasyCep, tohum turda Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen melek yatırımcı ve yeni nesil girişimcilerinden 9 milyon TL yatırım aldı.

Yatırımcılar arasında Türkiye’nin hızla büyüyen finansal kuruluşlarından Fibabanka’nın kurumsal girişim sermayesi fonu olan Finberg, dünyanın en büyük melek yatırımcı ağlarından biri olan Keiretsu Forum Türkiye, Peak Games ve Ace Games’in kurucularından Hakan Baş, Birleşik Ödeme’nin kurucularından İlker Sözdinler ve Papara’nın kurucusu Ahmed Karslı gibi önemli şirket ve isimler bulunuyor.

Üniversite arkadaşlığından ortaklığa

2018 yılında üniversiteli iki arkadaş olan Mehmet Akif Özdemir ve İsmail Dinçer tarafından kurulan EasyCep, cep telefonu, akıllı saat, tablet ve bilgisayar gibi ikinci el elektronik eşyaların yenilenerek bir yıl garantili satışını gerçekleştiriyor. İki kişi başladıkları işte şu anda 40 kişilik bir grupla çalışan iki ortak, 3 yılda 30 bin adet cihazın yenileyip satışını gerçekleştirmiş. Şirketin kurucu ortaklarından Mehmet Akif Özdemir, kuruluş hikayesini şöyle anlatıyor: “Dünyada yenilenmiş elektronik ürün (refurbished) pazarı diye bir pazar oluşmuştu ama Türkiye’de henüz bu alanda bir oluşum yoktu. Biz de ülkemizin buna ihtiyacı olduğunu düşündük. Easycep’in ülkemize en büyük katkısı, ikinci el elektronik ürünleri güvenilir ve garantili bir şekilde ekonomiye tekrar kazandırması ve cari açığın azalmasına destek olmaktır. Ayrıca sürdürülebilirlik ve döngüsel ekonomi temalı yatırımların ülkemizde olan öneminin giderek artacağını düşünüyoruz.”

Giderek artan elektronik ürün fiyatlarının tüketicileri ikinci el pazarına yönelttiğine işaret eden Özdemir, “İkinci el ürün kullananların sayısı her geçen gün artıyor ve yenilenmiş bu ürünleri alabilecekleri güvenilir platformlar arıyorlar. EasyCep olarak yenilenmiş elektronik ürün satışımız ile tüketicilerin bu ihtiyacına cevap veriyoruz. Sattığımız tüm ürünler en az 12 ay garantili” diyor.

Türkiye’de yılda 20 milyon adet ikinci el telefon satılıyor

Şu anda en büyük işlem hacminin cep telefonlarında olduğunu kaydeden Özdemir, Türkiye’de yıllık 20 milyon adet ikinci telefonun el değiştirdiğini, Pazar büyüklüğünün ise yaklaşık 6 milyar doları bulduğunu söylüyor. Dünyadaki yenilenmiş telefon pazar büyüklüğünün ise yaklaşık 50 milyar dolar civarında olduğuna işaret eden Özdemir, “Tüm dünyada yıllık 330 milyon adet yenilenmiş telefon satışı yapılıyor. Ülkemizde yenilenmiş telefon pazarı son iki yılda EasyCep’in de katkılarıyla önemli bir gelişme kaydetti. Ancak yolun daha çok başındayız. Ticaret Bakanlığı, Ağustos 2020’de yenilenmiş telefonların satışı ile ilgili bir regülasyon çalışması yaptı. Buna göre, Ticaret Bakanlığı’ndan yenileme merkezi lisansı alan şirketler yenilenmiş telefon satabilecek. Biz de EasyCep olarak gerekli başvurularımızı yaptık; bu alandaki ilk lisanslı şirket olmayı hedefliyoruz” şeklinde konuşuyor.

2022, uluslararası pazara açılma yılı olacak

EasyCep’in dünyada kanıtlanmış ve başarılı olmuş iş modeli üzerine kurulduğunu kaydeden Özdemir, Bakanlığın regülasyonu ile pazarın önümüzdeki 10 yıl içinde hızla büyüyeceğinin öngörüldüğünü ifade etti. EasyCep olarak 2020 yılından itibaren internet üzerinden yenilenmiş elektronik ürünler için pazaryeri hizmeti verdiklerini anlatan Özdemir, Easycep tarafından denetlenen ve sertifikalandırılan satıcıların da ürünlerini EasyCep üzerinden son kullanıcılara satabildiğini vurguluyor. Özdemir, “Cep telefonu ile başladığımız bu işte şu anda telefon, bilgisayar, tablet ve akıllı saatlerin hem alımını hem de satışını yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte birçok elektronik eşyanın alımını ve yenileyerek satışını yapacağız. Aldığımız yatırım da bu yolda bize büyük güç verecek” diyor.

Hedeflerini, “Yenilenmiş elektronik ürün satışında Türkiye’nin en büyük Pazar yeri olmak” şeklinde açıklayan Özdemir, yakın zamanda farklı elektronik ürünlerin de yenileme ve satışını da EasyCep üzerinden yapacaklarını belirtiyor. Özdemir, 2022 yılından itibariyle olarak yurtdışına açılmayı planladıklarını da ekliyor.

En büyük talep Apple ürünlerine

Easycep verilerine göre yenilenmiş telefon kategorisinde veya diğer kategorilerde (bilgisayar, tablet, akıllı saat) en çok rağbet gören marka Apple. Satışların yüzde 60’ını Apple ürünlerinin oluşturduğunu kaydeden Mehmet Akif Özdemir, geriye kalan yüzde 40’lık kısmı da Samsung, Huawei, Xiaomi, Oppo gibi markaların paylaştığını söylüyor.

İş Portföy’den blockchain fonu: İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon

Son dönemde yenilenebilir enerji, teknoloji, cinsiyet eşitliği ve sağlık gibi temalara dayalı yatırım fonları ile yenilikçi ürünlere odaklanarak stratejisini çağın gelişimine adapte eden İş Portföy, bir ilke daha imza atarak blockchain teknolojisine yatırım imkânı sağlayan İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon’u yatırımcılarla buluşturdu.

Yerli ve yabancı hisse senedi piyasalarına ilgi duyan yatırımcılara portföy çeşitlendirme imkânı sunan İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon’un satışına 28 Nisan 2021 Çarşamba günü başlandı.

65,9 milyar TL’lik bir portföye yön veren ve Türkiye’nin en büyük özel portföy yönetim şirketi olan İş Portföy’ün Genel Müdürü Tevfik Eraslan, Dünya’da 400 milyar doları aşan bir büyüklüğe ulaşan tematik yatırım fonlarının felsefesi ve blockchain temalı yeni fon hakkında değerlendirmelerde bulundu: “Günümüzde yatırımcılar, fonların portföylerindeki kaynakları spesifik olarak hangi alana yatırdıklarıyla ilgilenmekte ve tercihlerini buna göre oluşturmaktadır. Sürdürülebilirlik, teknoloji ve yenilikçilik gibi kavramlardan gücünü alarak gelişim ve büyüme potansiyeli sunan spesifik sektörlerdeki getiri imkânlarına ortak olma fikri yatırımcıları heyecanlandırmakta ve ilgilerini çekmektedir. İş Portföy olarak son dönemde özgün teması olan fonların kurulması ve yatırımcılara sunulması üzerine yoğunlaşıyoruz ve bu kapsamda tematik fon ailemizi İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon ile genişletiyoruz.

Son yıllarda enerjiden sağlığa, turizmden finansa kadar birçok sektörde faaliyet gösteren şirketler tarafından kullanımı yaygınlaşan blockchain teknolojisi, bireylerin iş yapış şeklinden, varlıklarını yönetme alışkanlıklarına, makine ve araçlarını kullanma alışkanlıklarından kimlik bilgilerini kanıtlamaya kadar birçok alanda insan/toplum hayatını değiştirme potansiyeli taşıyor. Fon’umuz, global ölçekte blockchain teknolojileri temasıyla uyumlu, bu sektördeki gelişmeleri temsil eden yerli veya yabancı şirketlerin ihraç ettiği hisse senedi ve özel sektör borçlanma araçlarına yatırım yapmak isteyen yatırımcılar için uygun olabilecektir.” dedi.

Türkiye’de bu yatırım temasına dayalı ilk yatırım fonunu kurduklarını ifade eden Eraslan, “İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon’un toplam değerinin asgari %80’i; devamlı olarak, blockchain teknolojisini geliştirmek, araştırmak, desteklemek, yenilemek veya kullanmak için maddi kaynaklarını taahhüt eden şirketlerin ve bu şirketlerin hizmet/servis sağlayıcılarının ihraç ettiği ortaklık paylarına, Amerikan Depo Sertifikalarına, Global Depo Sertifikalarına, özel sektör borçlanma araçlarına yatırılacak. Fon portföyüne kripto varlık ve kripto para piyasası işlemleri dahil edilmeyecek. İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon’un yatırım yapacağı evren oldukça çeşitlendirilmiş bir şirket dağılımına sahip olup, riskin dağıtılması prensibini benimsemektedir. Bununla birlikte, Sermaye Piyasası Kurulu’nun 1 ila 7 arasındaki risk ölçeğinde, Fon’un risk seviyesi 6’dır. Risk ve getiri beklentisine uygun yatırımcılar tarafından ve görece uzun bir yatırım vadesi ile tercih edilmelidir.” şeklinde eklemelerde bulundu.

İş Portföy Blockchain Teknolojileri Karma Fon, TEFAS platfotumda işlem görecek ve TEFAS’a üye tüm banka ve aracı kurumlardan alınabilecek.

Canlı yayında alışveriş deneyimi sunan yerli girişim: Vidyodan

Kullanıcıların canlı yayınlar aracılığıyla satıcılarla direkt iletişim kurarak ürünleri yakından inceleyebilecekleri ve soru sorabilecekleri canlı yayın sistemiyle online alışveriş platformu sunan Vidyodan; satıcıları, influencerları ve tüketicileri bir araya getiren sistemiyle standart alışveriş uygulamalarından ayrılıyor.

Bu ayın başında hatırlarsanız Onedio çatısı altında kurulan Vidyodan’ın 1 milyon dolarlık yatırım turunu kapattığını sizlerle paylaşmıştık.

Cep telefonlarınıza ücretsiz olarak indirebileceğiniz Vidyodan uygulaması; kıyafetten gıdaya, kişisel bakım ve makyaj ürünlerinden elektronik eşyaya kadar geniş bir yelpazede sunduğu ürünleri canlı yayında inceleyerek satıcıya soru sormanızı mümkün kılıyor. Hem global hem de butik ve yerel markaların yer alacağı Vidyodan uygulaması sayesinde kullanıcılar satıcıyla direkt temas kurarak ürünün özelliklerini daha yakından görme fırsatını yakalıyor ve alışverişini uygulama üzerinde anında gerçekleştirebiliyor. İnternette onlarca ürün yorumu ve videosu inceleyerek, “görmeden, sormadan satın alma” dönemi, Vidyodan ile sona eriyor. Türkiye’deki e-ticaret alışkanlıklarını değiştirecek Vidyodan, bu yeni nesil alışveriş deneyimini V-ticaret olarak tanımlıyor.

Online alışverişte yeni model: Vidyodan

Vidyodan üzerinden alışveriş yapanlar, aynı zamanda katıldıkları canlı yayınlarda hayranı oldukları influencerları da izleme ve yorum yaparak sohbetlere katılma şansına sahip olacak.

Her ay 35 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan Türkiye’nin en büyük sosyal medya platformlarından Onedio tarafından kurulan ve online alışverişte tüketici memnuniyetini en üst seviyeye çıkararak e-ticarete yeni bir soluk getiren Vidyodan’ın ortaklarından biri de Türkiye’nin en iyi yazılım şirketlerinden VNGRS.

Markaların Vidyodan uygulaması üzerinden yaptığı canlı yayınlar kaydedildiği için söz konusu yayınlara katılamayan kullanıcılar daha sonra da videoları izleyip istediği ürünü satın alabiliyor.

Vidyodan, tüm markaların başvurularına açık olacak

Arzu eden tüm markalar, Vidyodan satış ağına katılmak için başvuru yapabilecek. Prosedürleri tamamlayan markalar, yerli ve yabancı yüzlerce markanın bir arada yer alacağı Vidyodan dünyasında kendi ödeme altyapısı hazır bir şekilde canlı yayınlarını yaparak ürünlerini anında tanıtma ve güven içerisinde satış yapma şansını yakalayacak.

Online alışverişte yeni trend: Canlı yayın satış platformları

Geçtiğimiz senelerde Çin’de başlayan ve o coğrafyada hızlı yükselişini sürdüren “live streaming / canlı yayın” üzerinden online alışveriş uygulamaları Çin’de neredeyse 200 milyar dolarlık bir pazar haline gelmiş durumda. Bugün Çin’deki toplam e-ticaret hacminin neredeyse yüzde 18’i canlı yayın satış platformları üzerinden elde edilirken, uzmanlar çevrimiçi perakende satışın geleceğinin canlı yayın satış aplikasyonlarıyla yeniden şekilleneceğine dikkat çekiyor. Dijital uygulamalar ve sosyal medya kullanımında dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alan Türkiye de, bu alanda büyük bir potansiyele sahip. We Are Social’ın Hootsuite ile birlikte hazırladığı ‘2021 Dünya Dijital Raporu’na göre, Türkiye’de geçen yıl kişi başına yapılan e-ticaret miktarı, bir önceki yıla göre yüzde 92 oranında artarak 304 dolar oldu.

Uygulamayı App Store ve Google Play Store’dan ücretsiz indirerek online alışverişte Vidyodan deneyimini yaşamaya başlayabilirsiniz.

Yolcu360, Eksim Ventures’tan 30 milyon dolar değerleme ile 6 milyon dolar Seri A yatırım aldı

Silikon Vadisi’nden yola çıkan ve kuruluşundan kısa bir süre sonra hikâyesini Türkiye’den devam ettirme kararı alan Yolcu360, şimdi de dünyaya açılmak ve Unicorn olmak için çok önemli bir adım attı.

Araç kiralama platformu Yolcu360, yeni hedefleri için 30 milyon dolar değerleme ile hisselerinin yüzde 20’si karşılığında Eksim Holding’e bağlı Eksim Ventures’tan 6 Milyon Dolar’lık Seri A Yatırımı aldı.

28 Nisan’da online gerçekleşen yatırım lansmanında basın mensupları ile bir araya gelen Eksim Holding Strateji ve İş Geliştirme Başkanı Uğur Mutluhan Oruncak ve Yolcu360 CEO’su Umut Yıldırım, yatırım sonrası için markanın vizyonunu ve büyüme hedeflerini paylaştılar.

2020’de hızlı büyüme

2020 yılında, son dört yıldaki yüzde 10 bin 632 rekor büyüme oranıyla Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen Teknoloji Şirketi* seçilen Yolcu360, 2020 yılında 22 milyon ziyaretçiye ulaşan dev bir operasyon haline geldi. (*Deloitte Technology Fast 50 Türkiye 2020 Birincisi) Herkesin istediği anda, istediği yerde ve istediği model kiralık araca ulaşabilmesini “Araç kiralamak ne kolaymış!” mottosuyla hayata geçirmeyi başardıklarını anlatan Yolcu360 CEO’su Umut Yıldırım, Yolcu360’ın araç kiralama sektörüne, rekabet eden değil rekabet edilecek yeni kulvarlar açan bir ‘oyun değiştirici’ olarak son derece özgün yaklaşımlar kazandırdığına vurgu yaptı. “Yolcu360 tamamen ihtiyaçlardan yola çıkarak hayata geçirilmiş bir sistem. Şu anda Türkiye’de ehliyeti olan her 10 kişiden altısının aracı yok, bize göre almasına da gerek yok. Artık Yolcu360 var. Birkaç tıkla bir dakikanın altında istenilen aracın, istenilen lokasyonda ve istenilen zamanda kiralanabilmesini sağlıyoruz. Türkiye’de 2 binden fazla lokasyonda 100 bin araçlık ekosistemimiz ile hizmet veriyoruz” ifadeleriyle söze başlayan Yolcu360 CEO’su Umut Yıldırım, değerlemenin ve alınan yatırımın Unicorn olma hedefleri için bir yakıt ikmali olduğunu söyledi. Umut Yıldırım “Yolcu360 ekibi misafirlerinin, iş ortaklarının hayallerini gerçekleştirmeleri ve büyük işleri yapmalarını sağlamak için bir araya geldi. Şirket kültürümüzü pozitiflik, yaratıcılık ve çözüm odaklılık değerlerinin üzerine inşa ettik. Sadece bir hizmet şirketi değil, teknoloji şirketi olmanın getirdiği inovatif düşünce tarzını kültürümüze yerleştirdik. Aynı işi yapan şirketler rakamlarla hareket ederken biz; en kolay, en güvenli ve en ulaşılabilir olma arzusunda tutkulu bir başlangıç yaptık. Bunun karşılığını rakamlarımızda da görüyoruz. Şu anda global internet ölçme ve karşılaştırma sitesi Similarweb.com araç kiralama kategorisinde dünyada 20. Türkiye’de ise 1. sıradayız. Şikayetvar.com’da ise yüzde 90’lık bir misafir memnuniyeti oranına sahibiz. Şimdi ilk baştan beri sahip olduğumuz o tutkuyu, küresel pazarda güçlü bir iş ortaklığıyla başarıya dönüştürme zamanı” dedi.

Umut Yıldırım, yatırım görüşmeleri sırasında Eksim Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ebubekir Tivnikli’nin ‘’Benim hayallerim tutkulu girişimcilerin hayallerinin hayata geçmesi ve milli teknolojiye yatırım yaparak ülkemizden global pazarlarda söz sahibi girişimler çıkması” sözlerinin kendileri için motive edici olduğunu da sözlerine ekledi.

“Yolcu360’ın şirket kültürünü ve yarattığı değeri destekliyoruz”

Toplantıda söz alan Eksim Holding Strateji ve İş Geliştirme Başkanı Uğur Mutluhan Oruncak, teknolojiyi ve yenilikçi fikirleri destekleyen bir iş modeline inandıklarını belirterek, “Yolcu360’ın iş modelini de işte bu sebeple çok beğendik” dedi. Oruncak, Yolcu360’ın araç kiralama sektörünün tüm paydaşlarına değer katan bir iş modeli inşa ettiğine dikkat çekti. Şirketin iş yapış kültürünü de çok etkileyici bulduklarını belirten Oruncak, “Son derece iş odaklı ve adanmış bir ekip kültürü gördük. Bu kültürü oluşturmuş bir ekibi finansal olarak desteklemek bize çok uygun geldi. Yolcu360’ın araç kiralama sektöründe Türkiye ve dünyada lider olma hedefine destek vermek istiyoruz” diye konuştu.

Eksim Holding’in geleceğin sektörlerine yatırım için geçtiğimiz aylarda kurduğu Eksim Ventures’ın yeni yatırım arayışlarıyla ilgili de bilgi veren Oruncak şunları kaydetti: “Eksim Ventures olarak farklı sektörlerde de Yolcu360 gibi kendini ispatlamış girişimler ile fonumuzu çeşitlendirmeyi amaçlıyoruz. Özellikle holdingimizin faaliyet gösterdiği enerji ve gıda sektörlerinde yenilikçi iş modellerine önem veriyoruz. Bu kapsamda bize hız katacağını düşündüğümüz, bu tür yatırımları daha önce profesyonel olarak yapmış ve başarılı olmuş diğer girişim sermayesi yatırım fonlarına da yatırım yapacağız. Onların danışma kurullarında yer alarak kapsamımızı daha geniş tutacağız” dedi.

“Mutluluk saplantısından vazgeçmeden yola devam”

İlk andan itibaren koşulsuz misafir mutluluğuna dayalı bir operasyon yürüttüklerini belirten Yolcu360 CEO’su Umut Yıldırım “Farkı yaratanın insan ve hizmet faktörü olduğunu biliyoruz. Araç kiralama sürecine uçtan uca farklılık getirebilmemiz ‘misafir mutluluğu saplantımız’ sayesinde oldu ve bu saplantıdan vazgeçmeyeceğiz. Bizim bu konudaki hassasiyetimizi benimseyerek operasyona değer katan iş ortaklarımıza içtenlikle teşekkür ediyorum. Birlikte pazara yön veriyor, hareket getiriyoruz. Birlikte oluşturduğumuz değer sayesinde bugüne dek araç kiralama alışkanlığı olmayan bir hedef kitleyi harekete geçirerek pazarın dinamiklerini değiştirdik. Pandemi etkisinde geçen 2020 yılında araç kiralama sayılarında yüzde 107’lik bir artış yaşandı. Misafirlerimizin araç kiralama alışkanlıkları değişti ve kiralamalar yüzde 32 oranında daha uzun süreli olmaya başladı. Tüm bu rakamları misafirlerimiz için hayal ettiğimiz hizmetin karşılığı olarak görüyorum. ‘Araç ihtiyacı olan herkesin cebinde Yolcu360 uygulamasının kayıtlı olduğu gün için çalışmaya devam” ifadelerini kullandı.

500 Milyon TL’lik iş hacmi hedefleniyor

Yolcu360’ın 2017 yılında 700 bin tekil ziyaretçisi varken bu sayının 2020 yılında rekor bir büyüme ile 22 milyon ziyaretçi trafiğine ulaştığını belirten Umut Yıldırım, gelirlerinin de bu sayılara paralel olarak büyüdüğünü ifade etti. 2017 yılında 6 Milyon TL olan gelirlerin 2020 yılında 100 Milyon TL’ye ulaştığını belirten Yıldırım, 2022 yılında 500 Milyon TL’yi aşan bir gelir beklentisi içinde olduklarını söyledi. Yıldırım, bu büyümenin en önemli nedeninin sağlam bir teknolojik altyapı ve sistemsel işleyiş ile birlikte, Yolcu360 ekibinin misafirlerinin her türlü ihtiyacını çözmek konusundaki saplantılı düzeydeki hassas tutumu olduğunun altını bir kez daha çizdi.

Yatırım teknoloji altyapısının geliştirilme hızını artıracak

Eksim Ventures yatırımı Yolcu360 platformunun yalın ve kullanıcı dostu özelliklerini koruyarak teknolojik yatırımları hızlandırmak yönünde önceliklendiriliyor. Platformun fonksiyonel özellikleri genişletilirken, yeni ürün ve lokasyon girişlerinin, arama süreçlerinin, B2C yerelleştirilme seçeneklerinin, mobil uygulama ve dünya çapında giderek daha yaygın hale gelen kullan-bırak sistemi hazırlıklarının tamamlanması 2021 hedefleri arasında ilk sıraları alıyor.

Borda Teknoloji ve İsveç merkezli Texi’den yeni girişim: BordaTex

Türkiye’de hastanelere özel IoT çözümleri sunarak operasyonel verimlilik ve yüksek hizmet kalitesi sağlayan yerli girişim Borda Teknoloji ile sağlık sektörüne tekstil çözümleri sunan İsveçli Texi AB grubu altındaki Texi güçlerini birleştiriyor.

Ortak girişim BordaTex’in misyonu hastanedeki operasyonel süreçlere ait IoT verilerini kullanarak operasyonel farkındalık ve içgörü sağlamak olarak belirlendi. Bu sayede hastane personeli hayat kurtarmaya odaklanırken hastane yöneticileri de veriye dayalı daha sağlıklı kararlar alabilecek.

Borda Teknoloji’nin Amerika ve Rusya ofislerinden sonra İskandinavya’ da kurulacak bu şirkette Borda’nın Hasta Süreç Yönetimi, Bebek Güvenliği, Demirbaş Yönetimi, İş Talep Yönetimi gibi ürünleri ile Texi’nin İskandinavya’daki pazar hakimiyeti bir araya gelecek.

Borda Teknoloji halihazırda sunduğu ürünlerle toplam 5 milyon metrekarelik hastane alanında operasyonel verimliliği sağlayarak Türkiye’de %70 pazar payı ile lider konumdadır.
Borda teknoloji kurucu ortağı ve CEO’su Akın Altunbaş konuya ilişkin:

“Hastane operasyonlarına ait sağladığımız operasyonel farkındalık ve içgörü, hastane yöneticilerinin daha doğru kararları alınmasını sağlarken, yönetilemeyen süreçlerin yönetilebilmesine ve manuel süreçlerdeki insan müdahelesinin minimuma indirilmesine olanak sağlıyor. Sonuç, yüksek hizmet kalitesi, maksimum operasyonel verimlilik, 24×7 güvenlik ve kusursuz hasta deneyimi. Türkiye’deki dijital dönüşüm hikayemizi İskandinavya’da da yazacak olmaktan heyecan ve gurur duyuyoruz.” dedi.

Ortak girişim BordaTex’in CEO’su Anders Bergfeldt ise şu açıklamalarda bulundu:
“Kendi pazarlarında IoT alanındaki uzmanlıklarıyla bilinen Borda Teknoloji ve Texi’nin kurduğu bu ortak girişim İskandinavya’da sağlıkta IoT alanında lider olmak için olağanüstü bir fırsat sunuyor.”

Doktorlar ve tıp öğrencileri arasında iletişim sunan yerli girişim Medklik, B4YO Capital’den yatırım aldı

Doktorlar ve tıp öğrencileri için iletişim ve konsültasyon platformu olan Medklik, Türkiye’nin bu alandaki ilk ve lider dijital girişimi olma özelliğini taşıyor.

Medklik üyesi doktorlar ve öğrenciler, mobil uygulama içerisinde veya web ara yüzünde; herhangi bir hastalığın tedavisinde yardımcı olacak bilgilerin girişini yaparak alanında uzman doktorlardan konsültasyon desteği alabilme, arşivlenen vaka ve veriler üzerinden klinik çalışmalar yürütebilme özelliklerinden faydalanabiliyorlar. Ayrıca Medklik ile webinarlara ve özel temalı gruplara katılarak ilgi duydukları alanlarda network yapabilme fırsatı yakalıyorlar.

Medklik, 2018 yılından beri yakaladığı organik ve stabil büyüme ile Türkiye’nin 81 ilinde 24.000 üzeri onaylı üyeye erişerek ulaştığı bu istikrarlı performansı sonucunda 2020 yılının son çeyreğinde girişim sermayesi fonu B4YO Capital‘den yatırım aldı. Ayrıca bugün açıklanan, Sanofi’nin girişimcilik programı PharmUp’ın da ikinci dönemine seçilen girişimler arasında yerini aldı.

Medklik kurucu ortağı Dr. Fahri Yılmaz “Medklik olarak üyelerimize daha iyi hizmetler sunmak ve kurmuş olduğumuz gelecek vizyonuna ulaşmak için B4YO’dan aldığımız yatırımla, ekibimizi ve teknolojik altyapımızı geliştirip, hedefli bir pazarlama stratejisi ile uygulamayı daha fazla doktora ve tıp öğrencisine ulaştırmak istiyoruz” dedi.

ÇiçekSepeti, 2011 yılında yatırım aldığı Amazon ve Hummingbird’deki hisselerini geri satın aldı

Türkiye’nin en eski e-ticaret markalarından ÇiçekSepeti pek çok rakibinden önce dikkat çekmiş ve 2011 yılında e-ticaret devi Amazon’dan yatırım almıştı.

Tüm büyük şirketler yabancı yatırım alıp sonrasında şirketlerini devretmeye çalışırken ÇiçekSepeti bu yıl aldığı bir kararla yatırımcıları Amazon ve Hummingbird’ün azınlık hisselerini geri satın alarak tamamıyla bir Türk şirketine dönüştü.

E-ticaret sektörüne yeni bir bakış açısı getirmek hedefiyle 2006 yılında kurulan ve bugün yüzlerce çalışan, 20.000’den fazla tedarikçi ağından oluşan büyük bir ekiple operasyonlarını sürdüren ÇiçekSepeti’nin kurucusu ve CEO’su Emre Aydın süreç ile ilgili olarak:

“İlk gününde, çiçekleri kendi araçlarımızla müşterilerimize ulaştırmaya çalışan bir e-ticaret sitesi iken, önce binlerce çiçekçi ve pastane ile birlikte milyonlarca çiçek ve Bonnyfood’u müşterilerimize ulaştırdığımız bir tedarik ağına, ardından yurt dışında operasyonları olan “Lolaflora” markasına sahip olduk. Son olarak da marketplace modelinde satışlara aracılık etmeye başlayarak iş ortaklarımızla birlikte milyonlarca ürün satışı yapıp pazar lideri olma yolunda ilerlediğimiz yeni bir başarı hikayesinin ilk adımlarını attık. Şimdi ise e-ticaret girişimlerinin hisselerinin tamamını yabancı yatırımcılara satıp çıkış yaptığı bir ekosistemde aldığımız bu kararın çok değerli olduğunu ve bir Türk markasının Türkiye’de ve dünyada ne kadar büyüyebileceğini ülkemizdeki diğer girişimlere gösterdiğimizi düşünüyorum.” dedi.

ÇiçekSepeti’nin çalışanları ve iş ortakları ile paylaştığı bu haberle birlikte ÇiçekSepeti artık arkasında güçlü yatırımcılar olmadan, tamamen Türkiye’de yerleşik bir ekip olarak Amerikalı Amazon, Çinli Alibaba’nın %86,50 hissesine sahip olduğu Trendyol ve Koreli N11’e karşı anlamlı bir rekabet içerisinde yerini aldığını, pazar yeri kategorisinde de liderliğe oynayan büyük bir e-ticaret markası olarak başarılarını ve globaldeki büyümesini katlayarak yoluna devam edeceğini duyurdu.

Sanofi’nin girişimcilik programı PharmUp’ın ikinci dönemine seçilen 6 girişim

Türkiye’de sağlık alanında yenilikçi çözümler geliştirmek ve sunmak için çalışan Sanofi’nin ikinci döneminde Türkiye’nin girişimcilik alanındaki en köklü kurumlarından Endeavor iş birliğinde gerçekleştirdiği girişimcilik programı PharmUp’ta yeni dönem katılımcıları belli oldu.

Akıllı Sağlık Cihazları ve Diagnostik Çözümler (giyilebilir teknolojiler ve hızlı test araçları), Medikal Eğitim ve İletişim Araçları, Sağlıklı Yaşam Çözümleri, Dijital Sağlık ve Teletıp, Veri Yönetimi ve Analitiği, Kurumsal Dijital Dönüşüm olarak belirlenen yeni dönem konuları doğrultusunda bu yıl başvurular arasından 6 girişim programa katılmaya hak kazandı.

PharmUp’ın 2021 dönemine seçilen 6 girişim:

Sanofi Türkiye, Levant ve İran Ülke Müdürü Cem Öztürk;

“PharmUp’ın başarıyla geçen ilk döneminin ardından ikincisini başlatmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirterek şunları kaydetti; “Sanofi, 64 yıldır Türkiye’nin sağlıklı geleceği çalışan ve inovasyona büyük önem veren yenilikçi bir ilaç şirketi. Yenilikçi duruşumuz sadece kendi bünyemizde hastalara ve hekimlere sunduğumuz tedavi seçenekleri ile sınırlı değil. Bugüne kadar Türkiye’ye bugüne kadar toplamda 1 milyar doları aşkın yatırım yapmış bir şirket olarak, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımızı yürütmenin yanı sıra, bu alandaki gelişim fırsatlarıyla değer zincirinin tümüne destek olmak üzere proje ve iş birliklerine imza atıyoruz. Dolayısıyla, sektörümüzü daha ileriye taşıma potansiyeline sahip girişimlere katkı sağlamayı da Sanofi olarak çok önemsiyoruz. PharmUp bu vizyonumuza güzel bir örnek oluşturuyor. PharmUp’ın ilk dönem programına dahil olan girişimcilerin kat ettikleri aşamayı görmek programımızın yarattığı farkı göstermek açısından önemliydi. Girişimlerden birinin hayata geçirdiği uygulama ise dünyada bir ilk olma özelliğini de taşıyordu. PharmUp’ın, Endeavour iş birliğinde gerçekleştireceğimiz ikinci döneminde, kısa listemizde 6 inovatif fikir bulunuyor. Kendilerinin bu süreçte kaydedecekleri aşama ve kuracağımız olası iş birlikleri adına heyecan duyuyoruz.” dedi.

Endeavor Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kurttepeli ise;

“Türk girişimcilik ekosistemi için heyecanlı bir dönem yaşıyoruz. Geçtiğimiz sene hem Türkiye’de rekor şirket satışları gerçekleşti, hem ciddi yatırımlar oldu hem de kurumsal dünya ile girişimci iş birlikleri anlamında çok verimli bir sene yaşadık. Kurumsal şirketlerin girişimcilerle iş birliği içinde olması, girişimcilerin farklı kaynaklara erişerek daha hızlı büyümesinin yanında, kurumsal dünyanın da yeni teknolojilere erişerek hem kurum içi hem kurum dışı inovasyona hız kazandırmasına sebep oluyor. Türkiye’de özellikle sağlık teknolojilerinde oldukça gelişmeye açık fırsat var, bu bağlamda Sanofi gibi tüm dünyada alanında öncü bir kurumla partner olmak ve bu gelişime katkıda bulunmak bize mutluluk veriyor. Detaylı bir seçim süreci sonucu, PharmUp’a Sanofi ekibiyle birlikte 6 girişim seçtik. Tüm girişimcileri kutluyorum, Endeavor olarak kendilerine her türlü desteği vermeye hazırız.”

Programın sonunda Sanofi ile iş birliği fırsatı

Sağlık dikeyinde çalışan, ölçeklenebilir, geliştirilebilir ve sürdürülebilir fikirlerin hayat bulduğu programa seçilen girişimciler, mentörlük desteği ve eğitimler içeren 3 aylık hızlandırma dönemine başlayacak. Bu dönem sonrasında ürünlerini olgunlaştıran start-up’lar Temmuz ayında gerçekleştirilecek programın final gününde (Demo Day) sektörün önde gelen isimlerine projelerini tanıtma şansı bulurken somut çözümü olan projelere Sanofi ile iş birliği fırsatı sunulacak.

Sina Afra, Londra merkezli global yatırım grubu IKAR Industries’in hisselerini satın aldı

Teknoloji alanında Avrupa’nın en başarılı girişimci ve yatırımcılardan biri olan Sina Afra, Londra merkezli uluslararası yatırım grubu IKAR Industries LLP‘nin hisselerini satın aldı.

Satın alma detaylarının paylaşılmadığı bu yatırımda taraflar, finansal işlemin herhangi bir ayrıntısını kamuoyuna açıklamama konusunda anlaşmış.

IKAR Industries ve grup şirketleri, teknoloji, konaklama, gayrimenkul, emniyet, güvenlik, spor, eğlence ve enerji sektörü gibi geniş bir yatırım yelpazesine sahip. Şirket ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri, Kuzey Amerika, Avrupa ve gelişmekte olan pazarlarda faaliyet gösteren girişimci yatırım grubu. Grubun Amsterdam, Berlin, Boston, İstanbul, New York, Washington ve Zürih’te temsilciliği bulunuyor.

“40 teknoloji yatırımı gerçekleştirdim”

Konuyla ilgili açıklama yapan Sina Afra, “Şimdiye dek 40 teknoloji yatırımı gerçekleştirdim. IKAR ise başarılı ve çok gelecek vaat eden bir şirket grubuna yaptığım ilk yatırım. Kurucu Ortakların bir araya getirdiği yetenekler benzersiz bir güç merkezi oluşturuyor. Grubun tüm bileşenleriyle birlikte büyümesini desteklemekten büyük heyecan duyuyorum” dedi.

IKAR Industries Yönetim Kurulu Başkanı ve Kurucu Ortağı Mario Diel “Sina Afra gibi seçkin bir girişimci yatırımcıyla yan yana olduğumuz için son derece gururluyuz! Uluslararası ağ ve şirketleri ölçeklendirmedeki başarısı, önümüzdeki yıllarda lider bir küresel yatırım grubu olmamıza yardımcı olacak” dedi.

IKAR Başkanı ve kurucu ortağı Howard Beasey ise “Sina geçen yıl Danışma Kurulumuza katıldı ve grubumuzun son aylarda kaydettiği önemli büyümeye tanıklık etti. Yaptığı yatırım grubumuzun yönetimine ve iş stratejisine güveninin önemli bir göstergesi” dedi.