Ana Sayfa Blog Sayfa 493

Uluslararası hızlandırma programı WinGlobal’in üçüncü döneminden mezun olan 16 girişim

İstanbul’un girişimcilik ekosistemini güçlendirmek ve İstanbul ekonomisinin global ölçekteki rekabet gücü ile bölgesel çekim gücünü artırması amacıyla üç yıl önce başlatılan WinGlobal, Küresel Doğan StartUp”lar programı üçüncü dönem mezunlarını verdi.

Hedef kitlesi küresel doğan StartUplar olan program, İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) girişimciliği teşvik için kurduğu Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) tarafından 2018 yılı itibariyle gerçekleştirilmeye devam edilmektedir.

Ağustos ayında çıkılan çağrı sonrası Winglobal projesine kabul edilen girişimlerden online gerçekleştirilen programı başarıyla tamamlayan toplam 16 girişim, online etkinlikte sahne alarak iş fikirlerini tanıttı.

Mezun olan girişimler:

  1. Bidustry: Endüstriyel kategorilerde marka ve ürünlerin, satıcıların organize edilerek sunulduğu, e-ticaret ve e-satın alma arasına konumlanmış özel bir pazaryeri.
  2. Holoez: Online görüşme sırasında sunulmak istenilen 2D ve 3Diçerikleri, gerçek zamanlı olarak, artırılmış gerçeklik teknolojisi ileholograma dönüştürerek içeriklerin anlatıcının yanında belirmesini sağlıyor.
  3. İletmen: Geliştirdiği yazılım sistemi ve mahalle odaklı operasyon yönteminden gelen akıllı teslimat sistemi ile esnaf, e-ticaret ve lojistik firmaları için mikro teslimat hizmeti sunuyor.
  4. Kuvarsedu: Tüm öğrenim seviyelerinde yaşayarak öğrenilen, kullanıcıların ve geliştiricilerin basitçe içerik üretebildiği XR (VR/AR) eğitim platformu.
  5. Madcraft Studios: Birden fazla platforma keyifli içerikler üreten bir oyun girişimi.
  6. Medicaurosim: Simulatörü yazılım ve donanım ile birlikte gerçek hasta senaryolarını kullanarak endoskopik prosedürlerin oyunlaştırılmış ve fiziki simülatörler ile geliştirilmiş hali.
  7. Numondial: Baklava size tüm iletişim kanallarını, CRM ve dijital dönüşüm yolculuğunu, yapayzeka destekli olarak tek platformda sunuyor.
  8. OCTO: Topluluğunuzu daha etkin bir şekilde yönetebilmeniz için tasarlanmış, yapay zekadestekli dijital bir platform.
  9. Peerbie: Patentli teknolojisi ile işyerlerinde verimlilik ve takım çalışmasını sağlayan hepsi bir arada ürün.
  10. Phoenix Enerji: Fosil yakıt kullanan fabrikaların bacalarında oluşan CO’dan: CO+H2O=>CO2+H2 reaksiyonu ile hidrojen üretilmesi ve bunun yakıt olarak kullanılması, ürününün hem üretim hem bakım hem satışını gerçekleştiriyor.
  11. Pollective: Yeni nesil araştırma ve pazarlama platformu.
  12. Servissoft: İşletmelere bakım, tesis ve varlık yönetimi sistemleri için akıllı çözümler sunarak, çalışma süresini artırma, verimliliği iyileştirme ve iş kararlarını yönlendirme konusunda yardımcı olan bir teknoloji şirketi.
  13. Sizlikİş: İnsanların daha iyi hayatlara sahip olmaları için ekonomik fırsatlar yaratan, şirketlerin ve freelancerların potansiyellerini ortaya çıkararak yeni yöntemlerle çalışmalarını sağlayan, güçlü ve güvenli bir platformla, tek kişilik start-up’lardan grup şirketlerine kadar herkese hizmet veren bir hizmet-çözüm entegratörü.
  14. Tech Kale Group: Tourist, tek bir tuşla dünyanın en popüler 70 şehrini bir arabayla gezmenizi sağlıyor.
  15. Uservision: Kalitatif araştırmaları teknolojisini kullanarak dijitalleştirir ve markaların kullanıcılarını derinlemesine bir şekilde anlamalarını sağlayarak rekabet avantajı oluşturur.
  16. Queeme: İşlerini dijital hale getirmek isteyen ve sürdürülebilir büyümeye ihtiyaç duyan şirketler için dijital müşteri deneyimi çözümü. Queeme işletmeleri müşteri verilerinin yönetimi ve büyümesi için iş zekası ve üretkenlik çözümleri ile donatır.

Daha önce Optiyol ve Fazla Gıda’ya yatırım yapan Dinçer Lojistik, yeni çağrı ile girişimlerin başvurularını bekliyor

Dinçer Lojistik, geleceğin unicorn’larını yerli startup ekosistemine kazandırmak adına yatırımlarına devam ediyor.

Daha önce Optiyol ve Fazla Gıda’ya yatırım yapan Dinçer Lojistik, “Lojistiğin geleceğinde rota yeniden oluşturuluyor” yaklaşımıyla yola çıkarak düzenlediği Demo-Day ile startup’ları farklı bakış açıları ve yenilikçi fikirleriyle geleceğe yön vermeye çağırıyor.

Dinçer Lojistik Startup Demo-Day’e lojistik, tedarik zinciri, perakende sektörlerinin yanı sıra robotik, mobilite, yapay zeka, blockchain, iş zekası gibi pek çok alandan startup başvurabiliyor.

Alanında uzman jüri projeleri değerlendirecek

16 Kasım 2021 tarihinde düzenlenecek etkinlikte yarışacak projeleri, Dinçer Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Dinçer, Getir10 CEO’su Hatice Evren, Arya Woman Platformu Kurucusu Ahu Serter, N11 Yönetim Kurulu Danışmanı Hakan Kırımlı, Dinçer Lojistik üst düzey yöneticileri ve akademisyenlerin yer aldığı alanında uzman jüri değerlendirecek ve üç iş fikrine toplamda 50.000 TL ödül verilecek. Kazananlar ayrıca Dinçer Lojistik ve iştirakleri ile iş, ürün ve servis geliştirme, mentorluk desteği ve yatırım desteği için değerlendirilme fırsatlarını da yakalayacak.

Son Başvuru: 5 Kasım 2021

Lojistik, tedarik zinciri, perakende sektörlerinin yanı sıra robotik, mobilite, yapay zeka, blockchain, iş zekası gibi pek çok alanı kapsayacak Demo-Day’e katılım için bu bağlantıdan başvuru yapabilrisiniz.

“Girişimcileri geleceğe yön vermeye çağırıyoruz”

Dinçer Lojistik StartUp Demo-Day’le ilgili bilgi veren Dinçer Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Dinçer, “Dinçer Lojistik olarak, sektörün geleceğinin yenilikçi teknolojik altyapılar üzerinde yükseleceğine inanıyor ve bu kapsamda çalışan startup kuruluşları da destekliyoruz. Sektöre, topluma, ekonomiye ve çevreye değer katma misyonumuzla yerli startup’ları ekosisteme kazandırmaya çalışıyoruz. Ar-Ge merkezimizde, ülkemizdeki ve dünyadaki bütün lojistik, tedarik zinciri, perakende alanlarında yenilikçi çözümler sunan startup’ları takip eden bir ekip bulunuyor.

Yönetim ekibimizle birlikte de dünyadaki ortaklıklar, stratejiler, ekipmanlar, projeler gibi konu başlıklarını detaylı olarak takip ve analiz ediyoruz. Bu anlayışla düzenleyeceğimiz Demo-Day etkinliği ile yatırım yapacağımız startup’ları belirleyeceğiz. Girişimcileri ve girişimci adaylarını iş fikirleriyle ve yenilikçi çözümleriyle sektörün geleceğine yön vermeye çağırıyoruz. Özellikle ana iş kolumuz lojistik, tedarik zinciri, perakende sektörlerinin tamamını kapsayacak şekilde robotik, mobilite, yapay zeka, blockchain, iş zekası, endüstri 4.0 alanlarında yenilikçi çözümler sunan startup kuruluşlarını etkinliğimize katılmaya davet ediyoruz” dedi.

10 ay önce kurulan fintech girişimi Zolve, 40 milyon dolar yatırım alarak 210 milyon dolar değerlemeye ulaştı

Finansal hizmetlere küresel erişim sağlayan yeni nesil bankacılık platformu Zolve, çarşamba günü yaptığı açıklamada A Serisi finansman turunda 40 milyon dolar yatırım alarak 210 milyon dolar değerlemeye ulaştığını duyurdu. DST Global Partners tarafından yönetilen fonlama, Alkeon Capital’in yanı sıra mevcut yatırımcılar Accel ve Lightspeed Venture Partners gibi isimlerden de destek gördü.

Bangalore merkezli şirket, ABD’ye okumak veya çalışmak için binlerce Hindistan vatandaşının finansal işlemlerini kolaylaştırmak amacıyla Hintli girişimci Raghunandan G tarafından kuruldu. Şirket, vatandaşların ABD’ye geldikleri andan itibaren finansal geleceklerini inşa etmelerine olanak tanıyor ve anında havale, sigorta ve kredilere odaklanan ürünlerle eksiksiz bir finansal hizmetler sağlayıcısı olma yolunda ilerliyor.

10 ay önce kurulan şirket, başlangıcından bu yana Avustralya, Kanada, Almanya, Hindistan ve Birleşik Krallık’tan 70 binden fazla müşteriye hizmet verdiğini belirtiyor. Zolve, 7 ay önce Accel ve Lightspeed Venture Partners gibi isimlerden 15 milyon dolar değerinde büyük bir başlangıç turu duyurmuştu. Bu ek fonlarla birlikte şirket, küresel vatandaşlar için kullanıcı deneyimini geliştirmeyi ve ABD’de hesaplarını dakikalar içinde açmalarını sağlamayı hedefliyor. Zolve ayrıca, daha fazla ülkeye yayılarak daha fazla insanın finansal süreçlerini kolaylaştırmak, ABD ve Hindistan’da ise daha fazla ürün piyasaya sürmek için yeni sermayeyi kullanmayı planladığını açıkladı.

Zolve kurucusu ve CEO’su Raghunandan G, “500 kullanıcıdan oluşan küçük bir grupla başlamayı planlarken, ilk birkaç hafta içinde çalışan profesyonellerden ve öğrencilerden neredeyse 90 kat fazla talep aldık” diyerek girişimin kısa sürede geldiği noktaya ve küresel vatandaşların finansal ürünlere eşit erişim sağlayan bir hizmete ihtiyaç duyduklarına dikkat çekti.

Markalara pazaryeri otomasyonu sağlayan e-ticaret girişimi Logicbroker, 135 milyon dolar yatırım aldı

Connecticut merkezli bir e-ticaret şirketi olan Logicbroker, “dünya çapında yüksek büyüme gösteren kurumsal yazılım şirketlerine odaklanan yatırım firması” K1 Investment Management liderliğinde 135 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

Logicbroker, markalar, tedarikçiler, perakendeciler ve üçüncü taraf lojistik sağlayıcılara stoksuz satış ve pazaryeri otomasyonu sağlıyor. Şirket, daha fazla ürün satma, daha fazla müşteriye ulaşma ve gelişen e-ticaret endüstrisinde bir avantaj sağlamak için hizmet veriyor. M&M Mars, Fossil, Coca-Cola, Hasbro ve Samsung gibi küresel markaların Logicbroker aracılığıyla Amazon, Walmart ve Walgreens gibi perakendecilerle bağlantı kurduğunu belirten şirketin verilerine göre, şu anda 4 binden fazla kuruluş, yıllık 5 milyar dolardan fazla brüt mal değerini yönetmek için Logicbroker’a güveniyor.

2010 yılında Peyman Zamani tarafından kurulan Logicbroker, altı yıl önce bir dönüm noktasına ulaştı ve gelirinde yıldan yıla yaklaşık %80 büyüme görüyor. Küresel ticaretin dijitalleşmesi hala erken aşamalarda olsa da, Logicbroker gibi pazaryeri otomasyonu sağlayan şirketlerin büyümelerinin ilerleyen zamanlarda da sürmesi bekleniyor.

Finansman için sekiz teklif aldıklarını belirten Logicbroker CEO’su Peyman Zamani yaptığı açıklamada, yalnızca SaaS şirketlerine yatırım yapan ve kategori lideri arayan K1’i özellikle seçtiklerini söyledi. Zamani, “Dijital ticareti modernleştirme tutkumuzu paylaşan bir ekip olan K1 ile ortaklık, Logicbroker’ın küresel ölçekte ölçeklenmesini sağlıyor” sözlerine yer verdi. K1 Kıdemli Başkan Yardımcısı Simon Yu, “K1, e-ticaret otomasyonunda sektör liderliğini sürdürmek için Peyman ve Logicbroker ekibini desteklemeyi dört gözle bekliyor” dedi.

Logicbroker, yeni fonu 65 kişilik çalışan tabanını genişletmek, küresel genişlemesini ve ürün portföyünü geliştirmek için kullanmayı planladığını açıkladı.

Araç kiralama platformu Yolcu360, kalıcı olarak uzaktan çalışma modeline geçti

Araç kiralama dendiğinde akla ilk gelen marka olma oranını yüzde 350 artıran Yolcu360, globalleşme yolculuğunu sürdürürken tüm çalışanlarının da kalıcı uzaktan çalışma sistemine geçmesi kararını uygulamaya koydu. Pandeminin başından beri uzaktan çalışma sisteminin uygulandığı Yolcu360 CPO’su (Chief People Officer) Ayşe Kirman, kalıcı uzaktan çalışmayla birlikte sınırları aşmayı hedeflediklerini ifade etti.

Yolcu360 kalıcı uzaktan çalışmaya geçiş ile mobilite ve paylaşım üzerine kurulu yepyeni bir çalışma modelinin avantajlarından her aşamada faydalanacak. Yeni çalışma modeli ile Yolcu360, ekibinin iş-hayat dengesini kurarak özel hayatlarını zenginleştirmelerini sağlarken, ayrıca keşfe ve yeni deneyimlere de yelken açabilmelerine imkan verecek.

“Hem fiziksel sınırları hem de iş yapış biçimlerindeki sınırları kaldırıyoruz”

Ayşe Kirman, Yolcu360 için çalışan mutluluğunun, misafir mutluluğu saplantısı kadar önem taşıdığına vurgu yaparak, “Pandeminin ülkemizde başladığı Mart 2020’den itibaren uzaktan çalışan ekibimizin verimlilik oranları her geçen gün daha da arttı. Esnek ve özerk iş politikalarının özellikle yeni nesil çalışanlar için ne kadar önemli olduğunu kendi içimizde kanıtlamış olduk. Şu an Rize’den San Francisco’ya kadar yaşadıkları şehirden Yolcu360 için çalışan bir ekibimiz var. Hatta en son bir ekip arkadaşımız Polonya’ya gitti. Global bir ekip olma yolunda artık nerede çalıştığımızın bir önemi yok. Hem fiziksel sınırları hem de iş yapış biçimlerindeki sınırları kaldırıyoruz” dedi.

İletişim ve geri bildirim kanalları genişleyecek

Zorunlu uzaktan çalışma sürecinde ekibin iki katı oranında büyüdüğünü ifade eden Kirman “Yolcu360 ekibinin verimliliğini artırırken işe alımlarımızda da hız kesmiyoruz. Şu anda kullandığımız iletişim kanalları bizi kurumsal atmosferimizin çatısı altında birleştirecek olanaklara sahip. Devamında, ekibimizin mutluluk indeksinin sürekli olarak ölçülebileceği, anketler ve modüller ile ekibin mevcut durumunun sürekli olarak değerlendirilebileceği ve ekibin birbirine rahatlıkla geri bildirimde bulunacağı dijital bir platform kullanımına başlayacağız” dedi.

Fiziksel buluşmalar olacak

Ayşe Kirman, dileyen herkesin istediği kadar ofiste çalışabileceğini bu konuda hiçbir kısıtlama olmadığını, periyodik online buluşmaların dışında 3 ayda bir yapılacak outdoor etkinliklerle ekip bağlantısını destekleyeceklerini söyledi. Şirket içinde ayda bir online olarak yapılan The Unicorn Squad Buluşması’nın, şirketin tüm yönleriyle tartışıldığı ve gelişmelerin paylaşıldığı bir etkinlik olarak önem taşıdığını vurgulayan Kirman, ilgili ekiplerin günlük iletişimlerinin son derece verimli bir biçimde sürdüğünü ifade etti.

İş ve özel hayat dengesine yatırım

Ekip kararı ile hayata geçirilen kalıcı uzaktan çalışma modelinin, iş ve özel hayat dengesi açısından önem taşıdığını söyleyen Ayşe Kirman, konunun paylaşım ekonomisine dokunan yönlerini de değerlendirdi. Kirman, “Uzaktan çalışma ile birlikte artık her anlamda daha mobil, daha esnek ve daha özgür bir iş hayatına adım attık. Bu durum aynı zamanda bir araç sahibi olmanın önemini azaltırken, araç kiralamayı öne çıkardı. Bugün baktığımızda pandemi dönemi ile birlikte araç sahipliği oranının düştüğünü görüyoruz. Bu konunun da yeni nesil arasındaki düşük araç sahipliği oranı ile birleştiğinde paylaşım ekonomisi ve mobiliteyi artırdığını görüyoruz. Bu yöntem aynı zamanda çalışanların hayat kalitesini de artırıyor. Çünkü uzaktan çalışma ile artık işlerimizi dünyanın her yerinden devam ettirebiliyoruz. Sınırlar yok. Çalışanlarımız onlara sağladığımız bu esneklik ile iş-hayat dengelerini daha rahat kurabilecek ve hayat ile ilgili yeni keşifler yapmaya, yeni deneyimler edinmeye ve kendilerini her anlamda zenginleştirmeye vakit ayırabilecek” dedi.

Kullanıcılarının bütçesini yönetmesini sağlayan yerli fintech girişim: FUPS

Yeni bir finansal teknoloji markası olan FUPS, kullanıcılarla buluştu. FUPS; para transferi, fatura/abonelik ödemeleri, sanal ve fiziksel kart ile ödeme, e-pin (oyun, video, film, müzik platformları) alışverişleri, ortak ödeme ve uçtan uca bütçe yönetimi gibi finansal işlemleri 7/24 kesintisiz, güvenle, kolayca ve ücretsiz yapmaya fırsat veriyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası elektronik para kuruluşu lisansının yanı sıra Visa ve Bankalararası Kart Merkezi (BKM) üyeliğine sahip olan, Türkiye’nin en yüksek sermayeli elektronik para kuruluşu Lydians tarafından kendi insan kaynağı ve sermayesi ile geliştirilen FUPS, sektörle ilk kez tanıştırdığı özellikleriyle de dikkat çekiyor. Fups’un patentli özellikleri “Harcamadan Böl Böl” ve “Seç Seç Hesap” ilk günden itibaren kullanıcılarına sunuluyor.

FUPS’u kullanmak için IOS, Android ve Huawei HarmonyOS işletim sistemleri ile uyumlu olan FUPS mobil uygulamasının cep telefonuna indirilmesi ya da FUPS.com internet şubesine giriş yapmak yeterli oluyor. FUPS temassız VISA kartı, uygulama içerisinden isme özel sipariş edilebiliyor veya anlaşmalı satış noktalarından temin edilebiliyor.

“Bütçe yönetimi, herkes için en kritik konu”

Klasik bankacılık sisteminde sahip olunan para miktarına göre hizmetlerin değişmesi yaklaşımının; finansal teknolojilerin gelişimiyle tetiklenen finansal demokratikleşme ikliminde tüketiciler tarafından tercih edilmediğini belirten FUPS Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yüce Zerey, “FUPS; kullanıcılarının hayatlarındaki finansal gerilim noktalarına katma değer sağlayacak hizmet ve özellikleri sunarak; paralarının değerini bilmelerine, bütçelerini etkin ve akıllı yönetmelerine destek oluyor.” dedi.

Paranın değerini bilme kavramını, “hesabını bilmek”, “dikkatle harcamak” ve “doğru yere harcamak” şeklinde başlıklara böldüklerini ve yakın dönemde başta nakit iade olmak üzere birçok yeni hizmeti de sunacaklarını ifade eden Zerey, “FUPS tüm kullanıcılarıyla adeta finansal dostluk ediyor. FUPS kullanıcıları arasında para isteme ve para gönderme gibi özellikler ücretsiz bir şekilde sunuluyor. Kullanıcılar uygulama üzerindeki FUPS Chat ile sohbet ederken de birbirlerine kolaylıkla para gönderebiliyor ve birbirlerinden para isteyebiliyor. Başka bir deyişle FUPS’u kendi arkadaş gruplarına dahil etmişler, FUPS’u da arkadaşları kabul etmişler gibi davranıyorlar.” dedi.

“Hedefimiz Avrupa’da liderlik”

FUPS’un son kullanıcıyla buluşmasından büyük mutluluk ve heyecan duyduklarını ifade eden FUPS CEO’su Cem Başcı ise şunları söyledi: “Yüksek bankacılık deneyimine ve bilgisine sahip bir ekip olarak iddialıyız. 2018 yılından bu yana üzerinde çalıştığımız, tamamen kendi insan kaynağımız ile gerçekleştirdiğimiz FUPS’un; gençlerin, aile bireylerinin, grupça zaman geçirmeyi sevenlerin, kısacası parasının değerini bilen herkesin beklentilerine fazlasıyla yanıt vereceğine inanıyoruz. Hedefimiz, Avrupa’nın da lider fintech şirketlerinden biri olmak. Bu doğrultuda çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Avrupa ofisimizi Litvanya’da açtık. Çok yakında size Avrupa’dan da güzel haberler vermek istiyoruz.”

Grupça yapılan alışverişlerde hesabını bilmek FUPS’la mümkün

FUPS, Türkiye’nin finans sektöründe bir ilk olarak ayrıcalıklı özellikler sunuyor. FUPS’un Seç Seç Hesap ve Harcamadan Böl Böl özellikleri hem aile üyeleri hem de arkadaş grupları arasındaki para alışverişini düzenlemeye yardımcı oluyor. Bir FUPS hesabı üzerinden farklı kullanıcılara farklı kullanım limitleri açılmasına olanak veren patentli Seç Seç Hesap özelliği, aile bütçesini kontrol etmek isteyen ebeveynleri ve harçlığını garantilemek isteyen çocukları hedefliyor. Farklı kullanıcılara özel limit tanımlama fırsatı veren Seç Seç Hesap, kullanılmayan limiti yine ana hesapta tutarak bütçe yönetimine destek oluyor. FUPS üyesi aile bireylerinin, ödemelerini ortak hesap üzerinden, belirlenen limitler içinde ve kendilerine tanımlı kartlarla yapabilmesi sağlanıyor.

FUPS’un bir diğer yeniliği Harcamadan Böl Böl ise grupça yapılacak bir harcamanın herkese eşit bölünmesini sağlayan ortak ödeme işlemini daha da ileriye taşıyor. Harcamadan Böl Böl sayesinde, topluca yapılacak bir ödeme henüz harcama yapılmadan önce tüm katılımcılardan onay alınarak garantileniyor, böylece tutar adil şekilde ve zamanında bölünüyor.

FUPS’un Chat özelliği sayesinde konuşma penceresi üzerinden para gönderip, para istenebiliyor. FUPS’un yeni özellikleri de iki kişi arasında veya bir grup ile Chat üzerinden kullanılabiliyor. Otomatik ödeme tanımlanabilen, fatura ödemeleri ücretsiz yapılan FUPS uygulamasında ayrıca, Gelişmiş Limit özelliği ile ödeme günleri için önceden sanal kart ya da hesap limiti artırımı tanımlaması da yapılabiliyor. Böylece sanal kartta harcama olmayan dönemlerde para bulundurulmasına gerek kalmıyor.

Hindistan merkezli tarım teknolojisi girişimi DeDaat, 115 milyon dolar yatırım aldı

Hindistan merkezli bir tarım teknolojisi girişimi DeDaat, D Serisi finansman turunda 115 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Sofina ve Lightrock tarafından yönetilen Seri D fonlamada şirket, Temasek ve mevcut yatırımcılar Prosus Ventures, RTP Global, Sequoia Capital India ve FMO gibi isimlerden de destek gördü.

DeHaat, tarım sektöründe tedarik zinciri ve üretim verimliliğinde devrim yaratmak için yapay zeka destekli teknolojiler inşa ediyor ve Hindistan’daki çiftçilere tam kapsamlı tarım hizmetleri sunan çevrimiçi bir platform olarak hizmet veriyor. Gurgaon ve Patna merkezli 10 yaşındaki girişim, kırsal alanlarda tarım ürünlerini çiftçilere bölgesel merkezlerinden dağıtan ve ardından çıktıları aynı merkeze geri getiren yüzlerce girişimciden oluşan bir ağ geliştirdi.

DeHaat, tarım ürünlerini, kurumsal finansörler ve alıcılar satan markaları tek bir platformda bir araya getiriyor. İşletme sermayesi, tarımsal ürünler ve mahsul üretimin ardından alıcı bulmak gibi çiftçilerin en sık karşılaştığı zorlukları ele alan şirket, çiftçilerle iletişim kurmak için bir yardım hattı ve birçok dilde hizmet veren aynı isimde bir Android uygulamasına sahip.

Şu anda Bihar, UP, Odisha ve WB’de 650 binden fazla çiftçi ile faaliyet gösterdiğini söyleyen DeHaat, 2024 yılına kadar hizmetlerini 5 milyon çiftçiye ulaştırmayı hedefliyor. Şirket ayrıca, toplama ve teslimat hizmetlerini sağlamak için Hindistan’da 3 binden fazla girişimciyle birlikte çalışıyor ve platformunda 850’den fazla benzersiz tarım işletmesi sunuyor.

2012 yılında Amrendra Singh, Adarsh Srivastav ve Shyam Sundar Singh ile birlikte DeHaat’i kuran şirketin kurucu ortağı ve CEO’su Shashank Kumar, DeHaat’in son yedi ayda beş kat büyüdüğüne dikkat çekti ve yeni finansmanın daha fazla insanı işe almak ve çiftçi ağını genişletmek için kullanılacağını belirtti.

Yıldız Ventures, Arya’nın kadın girişimler için başlattığı 100 milyon dolarlık kampanyasına yatırım yaptı

Yenilikçi iş fikirlerinin gelişimine yön vermek ve girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla çalışmalar yürüten Yıldız Ventures, Arya Kadın Yatırım Platformu’nun “Beyond The Billion” iş birliği ile başlattığı, “Türkiye ve Komşu Ülkelerde Kadın Girişimcilere 100 Milyon Dolar” adını verdiği taahhüt kampanyasının ilk destekçilerinden biri oldu.

Yıldız Ventures, kampanyaya verdiği destek ile cinsiyet eşitsizliğinin girişim ekosistemindeki yansımasına dikkat çekmeyi ve kadın girişimcilerin fonlardan daha fazla yararlanmasını sağlamayı amaçlıyor.

Yatırımlarının sadece yüzde 2,2’si kadınlara gidiyor

Dünya Ekonomik Forumu’nun 2020 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre, bu hızla giderse dünya genelinde cinsiyetler arasındaki eşitsizliği kapatmanın ortalama 94,5 yıl alacağını söyleyen Yıldız Ventures Kurucusu ve CEO’su Yahya Ülker; “Global ölçekte ekonomiye katılımda cinsiyetler arasında büyük bir eşitsizlik var ve bu durum kendini girişim ekosisteminde de gösteriyor. Tüm dünyada, girişim sermayesi yatırımlarının yalnızca yüzde 2,2’si kadın kuruculara gidiyor. Bu durumun artık değişmesi gerek. Yıldız Ventures olarak Arya Kadın Yatırım Platformu’nun ‘Beyond The Billion’ iş birliği ile başlattığı, “Türkiye ve Komşu Ülkelerde Kadın Girişimcilere 100 Milyon Dolar Fon” kampanyasının ilk destekçilerinden biri olmaktan gurur duyuyoruz. Girişimcilik ekosisteminin daha fazla kadın kurucuya ihtiyacı var. Kadınların ekonomik olarak güçlenmesi sürdürülebilir bir geleceğin de anahtarıdır” dedi.

Hedef Türkiye ve bölgede daha fazla kadın girişimciye destek

“Beyond The Billion”, Shelly Porges ve Sarah Chen tarafından yatırımcıların kadın girişimcilere daha fazla yatırım yapması için 2018 yılında kurdukları “The Billion Dollar Fund for Women” isimli küresel konsorsiyumunun devamı niteliğinde. Kampanya sadece 8 ayda bir milyar dolar hedefine ulaştı. Şimdi Beyond The Billion adıyla tüm dünyada kadın girişimcilerin yatırım fonlarından daha fazla yararlanması için çalışmaya devam ediyorlar.

Arya Kadın Yatırım Platformu, kuruluşundan bu yana, yatırım komitesi ve stratejik ortaklıkları aracılığıyla 15 kadın ortaklı girişime, 3,5 milyon dolar yatırım yaptı. Beyond The Billion iş birliği ile hayata geçirilen bu kampanya ile 2023 yılı sonuna kadar 100 milyon dolar yatırım yapmayı taahhüt eden bölgesel bir konsorsiyumun harekete geçirilmesi ve Türkiye’de ve bölgede kadın ortaklı girişimcilere yapılan yatırımların artması hedefleniyor.

İsviçre merkezli gider yönetimi platformu Yokoy, 26 milyon dolar yatırım aldı

Gider yönetimi platformu Yokoy bugün, 26 milyon dolarlık A serisi finansman turunu tamamladığını duyurdu. Finansman, önde gelen Avrupalı ​​yatırımcı Balderton Capital‘in katılımıyla Left Lane tarafından yönetildi.

2019 yılında İsviçre’de kurulan Yokoy, orta ölçekli ve kurumsal şirketler için yapay zeka destekli bir gider yönetimi paketi, tedarikçi fatura yönetimi ve kurumsal kredi kartları sunuyor. Harcama yönetimi söz konusu olduğunda en büyük maliyet etkenlerinin genellikle hatalar, manuel çalışma ve işlem ücretleri olduğunu belirten şirket, yoğun süreçlerin otomatikleştirilmesi durumunda bu maliyetlerin yarı yarıya azaltılabileceğini iddia ediyor.

Yokoy CTO’su Devis Lussi yaptığı açıklamada, “Yokoy ile, müşterilerimize geniş kurumsal harcama süreçlerini kontrol etme ve iş akışlarında ince ayar yapma konusunda yetki veren, son derece akıllı, son derece güvenli ve son derece özelleştirilebilir bir küresel harcama yönetimi platformu oluşturuyoruz” sözlerine yer verdi.

Pandemi sırasında müşteri başına Yokoy üzerinden işlenen toplam harcama hacminin arttığını söyleyen şirketin CEO’su Philippe Sahli, pandeminin şirketlerde dijitalleşmeyi ve otomasyonu önemli ölçüde hızlandırdığını ve bu sebepten Yokoy’un pandeminin bir kazanını olarak değerlendirilebileceğine dikkat çekti.

Gider yönetimi konusunda birçok şirketle rekabet halinde olan girişim, iki yıl gibi kısa bir süre içinde DPD Group, Stadler Rail, Rusya’nın Sberbank’ı ve İsviçre bankası Swissquote dahil olmak üzere 400 müşteride 80.000 kullanıcıyı müşteri tabanına çekmeyi başardı. Şu anda 5 ofisinde yaklaşık 100 kişiyi istihdam eden Yokoy, 2022 yılı sonuna kadar bu sayının 250’ye çıkması için yeni finansmanı kullanmayı planladığını açıkladı.

Şahin Boydaş’ın kurucusu olduğu RemoteTeam, 10 milyar dolar değerindeki Gusto tarafından satın alındı

Çalışmalarını ABD’de sürdüren Türk girişimci Şahin Boydaş tarafından kurulan RemoteTeam, yine ABD merkezli 10 milyar dolar değerindeki şirket Gusto tarafından satın alındı. Bu haber içerisindeki tüm bilgiler Şahin tarafından bizzat tarafımıza iletildi.

Gusto firması Amerika’da 10 milyar dolar değerinde here. Gusto’yu değerli yapan en önemli özellik ise bünyesinde barındırdığı yetenekli ekibinin Google, Facebook, Uber, Apple, Microsoft gibi Silikon Vadisi devlerinden deneyimli olmaları.

Şahin Boydaş tarafından kurulmuş bir Türk girişimi olan RemoteTeam, dünya çapında bir satış yaptı. RemoteTeam artık Türk yazılımcıları ile Gusto’nun 2000 kişilik ekibinin bir parçası haline geldi.

Şahin Boydaş

RemoteTeam, 1 yıl gibi kısa süre içerisinde uzaktan çalışma endüstrisinde önemli bir oyuncu haline geldi. Active Capital (lider), Larry Braitman, Adam Nash, Jude Gomila, CapitalX – Cindy Bi, Minal Hasan, IT-Farm ve diğerleri gibi önemli yatırımcılardan 2,2 milyon dolar topladı.

Türk yatırımcıları; Atanova Investments – Atakan Atalar, Sadık Ventures – Canberk Mersin, Emre Kurttepeli, Hasan Aslanoba, Firat Isbecer, Gamze Sart, Osman Tarik Koyuturk, Ozan Orsan, Dr. Bora Uygun, Musa Firat Kalsin, Farid Musayev’dir. Bu satın almayla birlikte tüm yatırımcılar da çıkış yapmış oldu.

Önemli detaylardan biri de; Amerikalı yatırımcıların hiçbiri ile yüzyüze görüşme yapılmadı, ekip olarak kendi aramızda ya da satış sürecinde de kimse yüzyüze görüşmedi. Yani tüm firma görüşmeleri, tüm işe alımlar ve hatta satış bile remote olarak gerçekleşti. Bu konuda da RemoteTeam ilklerden birini gerçekleşmiş oldu.

RemoteTeam’in yüzde 100 Türk yazılımcılardan oluşan çok genç ve dinamik ekibi ve bu ekibi deneyimi ile yöneten ve yönlendiren RemoteTeam CTO’su Adam Dilek, RemoteTeam’in bu hızlı başarısının ve Silikon Vadisi’nde dikkat çekmesinin altında yatan ekip gücünü bu büyük satış ile gösteriyor.

Şahin Boydaş: “Artık Türk yazılımcılar için yurtdışında çalışma hayallerini evlerinden başarabilecekleri önemli bir dönemin eşiğindeyiz. Bu satış yalnızca bir Türk’ün kendini Silikon vadisi’nde kanıtlamasından öte; aslında genç yeteneklerimizin doğru fırsatlar sağlandığında neler başarabileceğinin bir göstergesi. Bu büyük satış, Türkiye’den Silikon Vadisi’ne yeni bir kapı açıyor ve yetenekli Türk geliştiriciler için kariyer fırsatları getiriyor.” dedi.

2021 yılı henüz bitmeden yazılım alanında gerçekleşen en büyük satışlardan biri de böylece yurtdışında ülkemizi tanıtan seri girişimci Şahin Boydaş ve RemoteTeam aracılığıyla gerçekleşmiş oldu.