Mobil kullanıcıların kripto dünyasına erişimlerini kolaylaştırmaya odaklanan Getwallet, token transferini “herhangi bir telefon numarasına SMS göndermek kadar kolay” hâle getirecek.
Teknasyon’un kurucuları, teknoloji ve pazarlama alanındaki 15 yıllık deneyimlerinden aldığı güçle kripto cüzdanı Getwallet‘a popülerlik kazandırmayı hedefliyor.
Kripto para kullanımını yaygınlaştırarak ekosistemi yeni kullanıcılar ile buluşturmayı amaçlayan Getwallet, dünyanın neresinde olursanız olun, dilediğiniz telefon numarasına token transferini güvenilir ve hızlı bir şekilde gerçekleştirecek. Getwallet, kullanıcılarını uzun cüzdan kodları ve karmaşık işlemlerden kurtararak, ek bir uygulamaya ihtiyaç duymadan sadece mobil kimliğini kullanarak kendi resmi token’ı Getcoin transferi yapmasını sağlayacak.
Getwallet.com, Getcoin.com ve Getpay.com ile güçlü bir alan adı kombinasyonu oluşturan Getwallet’ın öncelikli pazarları arasında CIS bölgesi ve Endonezya başta olmak üzere Asya kıtası ile Amerika kıtasında bulunan çeşitli ülkeler yer alıyor.
Getcoin için erken erişim tarihi olarak 1 Haziran’ı belirleyen Getwallet, 11 Ekim 2022 tarihinde ise ICO sürecini başlatacak. Yatırımcı talebi yerine kendi kullanıcılarının yaratacağı bir ekonomi üzerine kurgulanan iş modelinde, sınırlı ve çok az sayıda kişi için erken erişim kabul edilecek.
Play Ventures liderliğinde Cypher Games‘in gerçekleşen tohum öncesi yatırım turuna 500 Global’ın yanı sıra Finlandiya merkezli Next Games ve Elite Game Developers kurucusu Joakim Achrén ve İngiltere merkezli Tripledot Studios kurucusu Akın Babayiğit de katıldı.
Anıl Şimşek, Tuan Çilingir, Burak Taban, Emir Kocaağa, Mert Can Özcan ve Ezgi Balkan tarafından kurulan Cypher Games, mobil merge oyunları alanında global anlamda lider bir stüdyo olmayı hedefliyor. Ekibin daha önceden birlikte yayınladığı bir merge oyunu bulunuyor.
Paylaşılan bilgilere göre, Cypher Games, aldığı yatırımı ekibini ilerleyen iki yıl içerisinde 6 katına çıkarmak ve ilk casual mobil merge oyununu geliştirmek için kullanacak. Kurucu ortaklardan Anıl Şimşek, Türkiye’deki mobil oyun yetenek havuzunun çok güçlü olduğunu ve Cypher Games’e katılan her ekip üyesinin şirketlerinin uzun vadeli birer ortağı olarak görüldüğünü belirtti.
Buna ek olarak, Anıl Şimşek’in belirttiğine göre, şirket aralarına yeni katılacak ekip arkadaşları için oldukça önemli bir miktarda stok opsiyon havuzu ayırmış bulunuyor. İlk oyunlarının yayınlanmasının ardından Berlin’de ikinci ofislerini açmayı planlayan Cypher Games ekibi çalışanlarına 2023 yılı itibariyle istedikleri ofislerinde çalışabilme fırsatı sunacak.
Play Ventures ortağı Harri Manninen, Cypher Games’in ilk yatırım turuna liderlik etmekten dolayı çok mutlu olduklarını ve Cypher ekibinin dünya çapında bir casual oyun stüdyosu olabileceğine emin olduklarını dile getirdi. Türkiye mobil oyun ekosisteminin çok güçlü olduğunu söyleyen Manninen, Cypher ekibinin Peak, Dream ve Bigger gibi önde gelen lider stüdyolardan biri olacağına inandıklarını belirtti.
500 Global ortaklarından Enis Hulli ise “Türkiye’de oyun alanında her sene yeni bir unicorn çıkmaya devam edeceğinin en büyük göstergesi, Cypher Games gibi ekiplerin bir araya gelerek, oyun odaklı global fonları da bu hikayenin bir parçası yapabilmesi. Henüz yolun başı olsa da, devamını hayal etmek zor değil!
” şeklinde konuştu.
Oyun girişimlerinde global ölçekte ismi bilinen, Elite Game Developers kurucusu Joakim Achrén ise bugüne kadar hep yüksek potansiyelli ekiplere yatırım yaptığını ve Türkiye’deki ilk yatırımının ise Cypher Games olduğunu belirtti.
Tripledot Studios kurucusu Akın Babayiğit ekibe dair inancını “Cypher Games’in bu heyecanlı yolculuğunun başında destekçisi olmak oldukça heyecan verici. Türkiye’nin oyun sektörü için bir merkez hâline geldiğine şüphem yok. Cypher ekibi beni yüksek hedef ve motivasyonu ile oldukça etkiledi. Çok yakında adlarından söz ettireceklerine inancım tam. Bu yolculuğun bir parçası olduğum için kendimi ayrıcalıklı hissediyorum.” cümleleriyle dile getirdi.
Tüm ekosistemlerin token’larının tek bir platform üzerinde alışverişinin yapılmasına olanak tanıyan Slovakya merkezli borsa platformu Mangata, Paribu Ventures’ın da katıldığı turda yatırım aldı.
60 milyon dolar değerleme ile 4.2 milyon dolar yatırım toplayan Mangata’nın yatırım turuna Paribu Ventures’ın yanı sıra; Altonomy, Polychain, IOSG Ventures, TRGC, Signum Capital, Infinity Ventures Crypto, Figment, ZMT Capital ve AngelDAO katıldı.
Mangata aldığı yatırımı, merkeziyetsiz borsaların yaşadıkları en büyük teknik problem olarak görülen MEV (Miner Extractable Value) ataklarına çözüm bulan bir protokol geliştirip yayınlamak için kullanacak. Sadece 2020 ve 2021 yıllarında merkeziyetsiz borsa kullanıcılarını 902 milyon dolar zarara uğratan MEV atakları; madenci veya doğrulayıcının üretilen bloklar içindeki işlemleri, kendi çıkarı doğrultusunda sıraya almaması veya sıranın sonuna alması anlamına geliyor. Madenci veya doğrulayıcı bu hamleyle işlem sırasında kullanıcının önüne geçip fiyatı manipüle ederek kullanıcının aynı işlem için daha yüksek ücret ödemesine yol açıyor.
Kısa bir süre önce Polkadot’un Kusama ağında canlıya alınan Mangata, geliştirdiği protokol ile yalnızca Polkadot değil Ethereum blokzincirinde de aynı soruna çözüm bulmayı planlıyor. Mangata, bu yılın son çeyreğinde token arzı ile merkeziyetsiz borsa platformunu Polkadot ana ağa taşımayı ve hızla büyümeyi hedefliyor.
Yatırım turuyla ilgili konuşan Mangata Kurucu Ortağı ve CEO’su Peter Kris şunları dile getirdi: “Mangata’nın sahip olduğu eşsiz ‘Proof-of-Liquidity’ özelliğiyle beraber blokzincirde güvenliğe ayrı bir boyut kazandırdık. Kullanıcılarımıza ‘gaz ücreti’ ödemelerine gerek olmayan bir altyapı sunarken aynı zamanda hızlı ve güvenli olmayı da başardık. Bu yatırım turuyla beraber Polkadot ekosistemi ve diğer blok zincirlerinde, herkes için daha iyi bir merkeziyetsiz finans deneyimi sunma vizyonumuzla çalışmaya devam edeceğiz.”
Şu an için 16 kişilik bir ekiple çalışmalarına devam eden Slovakya merkezli Mangata, uzaktan çalışma opsiyonuyla beraber ekibini büyütmeye devam ediyor. Mangata’nın Twitter sayfasından veya Telegram grubundan gelişmeleri takip edebilirsiniz.
Hızlandırma programı KWORKS bünyesinde büyüyen proptech girişimi Missafir‘in kendi portföyünde bulunan evlerde konaklayanlar için geliştirdiği uygulaması Missafir App, uygulama marketlerinde yayınlandı.
7/24 iletişim desteği, temizlik ve konsiyerj hizmetleriyle Missafir’in mobil uygulaması sayesinde, artık konuklar rezervasyon öncesi, sırası ve sonrasında ihtiyaç duydukları tüm bilgilere ulaşabiliyor. Misafirler, geliştirilen bu uygulamayla eski ve güncel rezervasyonlarının giriş/çıkış tarihlerini ve önemli notlarını rahatlıkla görüntüleyebiliyor. Bununla birlikte Missafir mobil uygulaması, rezervasyonun yapıldığı evin adresi ve yol tarifi, WiFi erişim bilgileri ve eve dair özel kurallar, faydalı bilgiler gibi gerekli detayları tek bir noktada topluyor. Konuklar ayrıca Missafir mobil uygulaması sayesinde evdeki beyaz eşya ve elektronik aletlerin dijital kullanım kılavuzlarını izleyebiliyor. 7/24 sağlanan bu bilgi ve desteklerle konaklamaları sırasında yabancılık yaşamadan kendilerini evlerinde hissetmeleri sağlanıyor.
Missafir App aynı zamanda Missafir’in diğer hizmetlerine tek tıkla erişim fırsatı da sunuyor. Konuklar Missafir’in temizlik, ulaşım desteği, rehberli lokal turlar, evde sağlık hizmeti, yemek ve market siparişi gibi ek hizmetleri için uygulama üzerinden hızlı bir şekilde talep oluşturabiliyor.
Kullanıcı dostu arayüzüyle ev konforu için ihtiyaç duyulabilecek her türlü bilgi ve hizmete ulaşımı kolaylaştıran Missafir mobil uygulaması, Mayıs 2022’de yayınlanmış oldu. Bu mobil uygulamayla teknoloji destekli ev konaklamasında Türkiye’de önemli bir adım atan Missafir, gelecek dönemlerde bu alana daha fazla yatırım yapmayı planlıyor. Türkiye’de PropTech sektöründeki yenilikçi ve lider rolünü bu gelişmeyle bir kez daha göstermiş olan Missafir, global bir marka olma yolunda hızla ilerliyor.
Missafir Kurucusu ve CEO’su Mehmet Yüksel de mobil uygulamanın çıkışıyla ilgili verdiği demeçte; “Bu, Missafir’in Türkiye’de PropTech alanına yön veren yeniliklerinden sadece bir tanesi. Bu uygulamayla kusursuz misafir deneyimini teknoloji desteğiyle sunabilecek ve konukların her türlü ihtiyacına cevap verirken bu yenilikleri globale de taşıyacağız.” dedi.
Siz de evinizi güvenilir, stressiz ve hızlı bir şekilde kiraya verip daha çok gelir elde etmek isterseniz yerli girişim Missafir’in internet sitesini ziyaret edebilir; Türkiye, KKTC, Yunanistan (Mikonos) ve Karadağ’da konumlanan evlerimizde eşsiz bir konaklama deneyimi yaşamak için Missafir Homes internet sitesine göz atabilirsiniz.
Mercedes-Benz Türk, 2020 yılında ortaya çıkan pandemiye karşı alınan önlemlerin yanı sıra, pandemi öncesinde çalışanlarına sunduğu sosyal imkânları uzaktan çalışmanın devam ettiği bu süreçte dijital ortama taşıdı. Pandemi sonrasında da devam eden hizmet, yeni hibrit çalışma modelinde şirketin tüm çalışanlarına destek olmayı sürdürüyor.
Gönüllü çalışanlardan oluşan ve “Mutluluk Elçileri” adı ile bir araya gelen ekip, çalışan esenliğini iyileştirmeye, pandemi öncesinde şirket içinde sağlanan sosyal ortamın çeşitliliğinin ve imkânların sürdürülebilir olmasına odaklandı. Pandeminin esenlik üzerindeki etkilerini ölçümleyebilmek için tüm çalışanlara yönelik bir anket çalışması da gerçekleştiren Mutluluk Elçileri, anketin sonuçları doğrultusunda ihtiyaçları tespit etti. Mercedes-Benz Türk, ekibin çalışmaları sonucunda; çalışanlarının fiziksel, psikolojik ve sosyal anlamda kendilerini daha iyi hissetmeleri, daha üretken ve mutlu olabilmeleri için “MBFit” adını verdiği esenlik programını hayata geçirdi. Şirket, yeni esenlik programı MBFit’ten tüm çalışanlarının kolaylıkla faydalanabilmesi için “Wellbees App” adı verilen mobil uygulamayı çalışanların kullanımına açtı.
Mercedes-Benz Türk, esenlik programı MBFit kapsamında Wellbees App uygulaması ile çalışanlarına birçok avantaj sunuyor. Tüm çalışanların limitsiz yararlanabildiği söz konusu uygulama üzerinden çevrimiçi psikolog, diyetisyen ve spor eğitmeni ile görüşme yaparak uzman önerileri alınabiliyor. İyi yaşam konusunda hazırlanan güncel içerikler, programlar ve canlı yayınlar takip edilebiliyor. Çalışanlar isterlerse uygulama üzerinden kendi ilgi alanlarına yönelik oluşturabilecekleri sosyal kulüpler ve etkinlikler aracılığıyla şirket içerisinde aynı konulara ilgi duyanlarla iletişime geçebiliyor, sosyal kulüp üyeleri ile platform üzerinden çok daha eğlenceli ve aktif bir şekilde organizasyon yapabiliyorlar. Kullanıcılar, mobil uygulamayı ne kadar aktif kullanıldıklarına bağlı olarak, kazandıkları puanlarla uygulamada yer alan çevrimiçi marketten indirimli alışveriş yapabiliyorlar. Mercedes-Benz Türk, attığı bu adım ile hibrit çalışmanın daha yaygın olacağı yeni dönemde, sunduğu hizmetleri çalışanlarının ihtiyacına göre şekillendirebilecek.
New York merkezli yazılım dokümantasyon platformu Mintlify, Bain Capital Ventures liderliğinde yürütülen yatırım turunda 2.8 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. İlgili yatırım turuna; TwentyTwo Ventures ve Sourcegraph‘ın kurucu ortağı Quinn Slack katıldı.
Mintlify’ın kurucuları Han Wang ve HahnbeeLee yaptığı açıklamada, Mintlify fikrinin yazılım geliştirme ve dokümantasyon deneyimleri sonucu ortaya çıktığını belirtti. Wang ve Lee gözlemlerinin 2017 GitHub anketi‘yle benzer sonuçları içerdiğini de söyledi. 2017 GitHub anketine göre, yazılımcıların % 93’ü eksik veya güncel olmayan dokümantasyonun yaygın bir sorun olduğunu düşünüyor.
Mintlify, dokümantasyon ile ilgili zorlukları otomasyonla çözmeyi amaçlamaktadır. Şirketin sistemi, çeşitli teknolojilerden yararlanarak kodu okur ve açıklamak için ilgili dokümanları oluşturur. Dokümantasyon oluşturmanın haricinde, sistem rutin olarak “eski” dokümantasyonu tarar ve kullanıcıların okunabilirliği artırmak için dokümantasyonla nasıl etkileşimde bulunduğunu da tespit eder.
Wang yaptığı bir açıklamada, ”Daha önce çeşitli şirketlerde yazılım mühendisleri olarak çalıştık ve hepsinin kötü belgelerden muzdarip olduğunu gördük. Dokümantasyon, genç mühendisler ve yeni yazılımcılar için bir yaşam çizgisidir. Bahsettiğimiz bu dokümantasyonlar, üst düzey yazılımcıların gelecekte kodlarını başkalarına açıklamaktan zaman kazanmalarına yardımcı olur” dedi.
Mintlify’ın rakiplerine göre daha kaliteli sonuçlar sağladığını iddia eden Wang, ”Mintlify’ın isteği, dokümantasyonu yazılım ekipleri için standart bir hale getirerek ihtiyacı karşılamaktır” dedi.
Şu anda 6.000 aktif hesabı olduğu iddia edilen Mintlify’ın planları arasında, kurumsal müşterilere yönelik premium özellik getirme, ürün geliştirme ve ekip büyütme olduğu söyleniyor.
Kullanıcılara 15 dakikalık teslimat sözü veren Astro, B serisi finansman turunda 60 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Accel, Tiger Global ve Citius liderliğinde gerçekleşen yatırım turuna; AC Ventures, Global FoundersCapital, Lightspeed ve Sequoia Capital India katıldı. Aldığı yatırım ile birlikte Astro’nun toplam sermayesi 90 milyon dolara ulaştı.
Astro’nun Kurucu Ortağı ve CEO’su Vincent Tjendra, “Astro’daki görevimiz, insanların hayatlarını daha basit ve kolay hale getirmektir. Çalışanlarımız, özellikle Endonezya’nın benzeri görülmemiş sayıda vaka yaşadığı son Omicron COVID-19 artışı sırasında, müşterilerimizin bize en çok ihtiyaç duydukları anda sürekli olarak hizmet verdiler. 2-3 km’lik mesafeler için 15 dakikalık teslimat hizmetimizi sundular. Müşteri deneyimini sürekli olarak takip ettiler ve harika yorumlar aldılar.
Astro, yalnızca ilk altı ay içinde toplam 1 milyon kez uygulama indirme ve pazarda yüksek müşteri derecelendirmelerine sahip oldu. Şirketimiz için bu durumun sadece bir başlangıç olduğunu düşünüyoruz. Bundan sonraki hedefimiz, daha hızlı bir lojistik altyapı oluşturmak ve rakiplerimizin önüne geçerek sadık müşteriler kazanmaktır” dedi.
Şirket şu anda 30 milyon nüfuslu Jakarta’da yaklaşık 1.000 kişilik bir filo ile 50 farklı konumda faaliyet gösteriyor. Gelirlerin ise, son birkaç ayda 10 kattan fazla arttığını söylüyor.
Astro, elde edilen finansmanın daha fazla müşteriye ulaşmak ve daha iyi müşteri deneyimi sağlamak için harcanacağını belirtiyor. Şirket’in planları arasında ürün geliştirme ve kısa süre içerisinde 200 kişilik ekibi büyütmek olduğu söyleniyor.
Küresel durgunluğu göz önüne alan küçük işletmeler, bir süredir yeni ödeme türlerine yöneliyor. “Şimdi Al Sonra Öde” yöntemi de B2B dünyasında sık sık kullanılıyor. Çeşitli ödeme seçenekleri sunan Mondu ise, “Şimdi Al Sonra Öde” iş modeli ile esnek ödeme yöntemleri sunmaya devam ediyor.
2021 yılında kurulan Mondu, geçtiğimiz günlerde gerçekleşen A serisi finansman turunda 43 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Şirket aldığı yatırım ile birlikte toplam sermayesini 57 milyon dolara çıkardı. Valar Ventures liderliğinde yürütülen yatırım turuna; Cherry Ventures, FinTech Collective, Klarna, Zalando ve SumUp‘tan üst düzey yöneticiler katıldı.
Mondu’nun kurucu ortağı ve eş CEO’su Malte Huffmann, “Bir dijitalleşme devriminin eşiğindeyiz. Mondu bu devrimin büyük bir parçası olarak ilerlemek ve esnek ödeme yöntemleri alanında gelişmek istiyor” dedi.
Mondu’nun kurucu ortağı ve eş CEO’su Philipp Povel yaptığı açıklamada, Avrupa ve ABD’de global tüketici BNPL pazarında (Şimdi Al Sonra Öde) 200 milyar dolar civarında bir fırsat olduğunu ve bunun peşinde olacaklarını belirtti.
Valar Ventures’ın kurucu ortağı Andrew McCormack, “BNPL, geçiş halinde olan üç büyük pazarın kesişim noktasında yer alıyor. B2B ödeme pazarı çok büyüdü ve dijitale geçiş önemli bir hale geldi” dedi.
Bugüne kadar çeşitli sektörler ile sözleşme imzalayan Mondu ekibi yaptığı açıklamada, Almanya’da güzellik ürünleri mağazası olan Ionto Comed‘le sözleşme yaptığını ve hedefinde Avrupa ülkesine yayılmak olduğunu paylaştı.
Hızlı büyüyen girişimlerden Kavak, Türkiye pazarına girdi. Latin Amerika dışındaki ilk yatırımını Türkiye’ye yapan şirket, 2025 yılı sonuna kadar 300 binden fazla aracın satışını gerçekleştirerek, Afrika, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’nın en büyük ikinci el otomotiv şirketi olmayı hedefliyor.
Kavak, Türkiye’deki faaliyetlerine Mayıs ayı itibariyle Carvak markası ile başladı. 500 personeli ile ikinci el araç alım, satım ve yenileme faaliyetlerine başlayan Carvak, kısa sürede bin kişinin üzerinde istihdam planlıyor. İstanbul’da bulunan showroom’larına ek olarak Türkiye’nin çeşitli illerindeki araç alım ve satım noktaları ile yaklaşık bin aracı müşterilere sunan CARVAK, geçtiğimiz dönemde aylık 2 bin araç kapasiteli yenileme merkezini İstanbul’da faaliyete geçirdi.
Carvak Türkiye İcra Kurulu Başkanı (CEO) Mehmet Çelikol, kurulduğu 2016 yılından bu yana her yıl yüzde 100’ün üzerinde büyüyen Kavak’ın altı yılda ulaştığı 8,7 milyar dolar değer ile Latin Amerika’nın en değerli özel start-up şirketi konumunda olduğunu hatırlattı. Veri ve teknoloji temelli modeli ile Latin Amerika’da elde ettikleri başarıyı Türkiye’de de yakalamak istediklerini anlatan Çelikol, ikinci el otomotiv sektörünün güven ve şeffaflık ihtiyacını, hız ve teknolojiyi bir araya getirip müşteri ve paydaşlarında yüksek memnuniyet yaratarak karşılamayı hedeflediklerini söyledi.
Mehmet Çelikol
Çelikol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, Amerika ve Çin’den sonra dünyanın en büyük ikinci el araç pazarı. Buna ek olarak yüzde 15 araç sahipliği ile potansiyeli de çok yüksek. Sahip olduğumuz potansiyel ve Latin Amerika dışında girdiğimiz ilk ülke olması açısından Türkiye bizim için ayrı ve özel bir öneme sahip. Yatırım, istihdam ve hizmet kalitesi başta olmak üzere sektörün her alanında öncü ve lider olma doğrultusunda adımlarımızı hızlandırıyoruz. Ülkemizin yatırım ortamına ve istihdamına katkımız, önümüzdeki yıllarda artarak devam edecek. Kısa sürede, hem ikinci el araç alım, satım ve kullanma deneyimini muhteşem halde getirerek, Türkiye’deki ikinci el otomobil pazarının en önemli oyuncularından biri olacağız. Carvak olarak, uzun vadeli stratejimizin bir parçası olarak, Türkiye’de 2025 yılı sonuna kadar 300 binden fazla aracın satışını gerçekleştirmeyi ve Doğu Avrupa, Afrika ve Ortadoğu’nun en büyük ikinci el otomotiv şirketi olmayı hedefliyoruz.”
Başta Vialand AVM, MetroCity, Maltepe Park AVM ve Hilltown Küçükyalı AVM’de olmak üzere toplam 18 araç alım satın noktası ile faaliyetlerine başladıklarını ifade eden Mehmet Çelikol, CARVAK’ın portföyünde şimdiden yaklaşık bin adet araç bulunduğunu söyledi. CARVAK araçlarının yenilenme sürecine duydukları güvenle müşterilerine 15 aya kadar garanti imkânı sunduklarını belirten Çelikol, yerinde ve hızlı finansman, kasko ve sigorta seçenekleri ile müşterilerinin hayatını kolaylaştırdıklarını ifade etti.
Latin Amerika’nın en değerli startuplar’ından
Faaliyetlerine ilk olarak Meksika’da başlayan Kavak, şirket CEO’su Carlos Garcia Ottati’nin liderliğinde, 2020 yılında Arjantin ve 2021 yılında Brezilya pazarına girdi. KAVAK, 2020 yılının Ekim ayında 1,15 milyar dolar değerle Meksika’nın ilk unicorn’u olma başarısını gösterirken, devamında katlanarak büyümeye devam etti ve sadece bir yıl sonra 8,7 milyar dolar değere ulaştı.
Kurulduğu 2016 yılından bu yana 1,6 milyar doların üzerinde yatırım alan KAVAK, Latin Amerika’nın en değerli start-up şirketi olmak özelliğini taşıyor ve aralarında Softbank, Greenoaks, DST Global, Kaszek Ventures, QED Investors, General Atlantic, D1, Ribbit, Bond, General Catalyst ve Founders Fund’ın bulunduğu dünyanın en önemli yatırımcıları tarafından desteklenmeye devam ediyor.
Şu anda 4 ülkede 85 merkezi, 8.500’ü aşkın çalışanı ve portföyündeki 40.000 araçla müşterilerine hizmet veren Kavak, dünyanın en önemli ikinci el araç alım satım ve yenileme şirketi olmayı hedefliyor.
f-rayscoring.com platformuyla borsa yatırımcılarına, jetscoring.com platformuyla ise finansal kurumlara ve reel sektöre hizmet veren F-Ray, Aktif Ventures’tan yatırım aldı. Girişim bu yatırımla global hedeflerine çok daha hızlı bir şekilde ilerleyebilecek.
Mindvest’in yeni yatırımı F-Ray, halka açık veya kapalı tüm şirketlerin anında algoritmik finansal analiz ve değerlendirmelerini yaparak finansal tablo yorumlayıcılarına zaman ve verimlilik kazandıran makine öğrenmesi yazılımları geliştiriyor. Ayrıca F-Ray, f-rayscoring.com ve jetscoring.com platformlarıyla hem borsa yatırımcılarına hem de finansal kurumlara ve reel sektöre hizmet veriyor. Finansal bilgi asimetrisini yok etmek amacıyla çalışmalarını sürdüren F-Ray, Mindvest’ten aldığı yatırımla global hedeflerinde daha hızlı ilerleyecek.
Sezer: “F-Ray’in Türkiye’den çıkan bir başarı hikayesi yaratacağına inanıyoruz”
Mindvest ile Türkiye Fintech ekosistemine her geçen gün daha fazla katkı sunmaktan mutluluk duyduklarını vurgulayan Aktif Ventures Genel Müdürü Yakup Sezer, “Girişim sermayesi fonumuz Mindvest ile üçüncü yatırımımızı gerçekleştirdiğimiz F-Ray; hem kurumlara ve finansal kuruluşlara hem de bireylere yönelik hizmetleriyle, geniş bir hedef kitleye hitap eden kapsamlı bir girişim. Mali tablo verilerinin çok hızlı bir şekilde anlamlandırılıp analiz edilmesini sağladıkları Jetscoring ürünleriyle gerek finans sektörüne gerekse reel sektöre verimlilik anlamında pozitif katkı sağlayacaklarını düşünüyoruz. F-Ray net bir probleme, hızlı teknoloji üretme kabiliyeti ile inovatif çözümler sunarken, ölçeklenebilir iş modeliyle de fark yaratıyor. Önümüzdeki dönemde hem yurt içi hem yurt dışında hızlı bir şekilde büyüyerek Türkiye Fintech ekosisteminden çıkan kıymetli bir başarı hikayesi yaratacaklarına gönülden inanıyoruz. Bu heyecanlı büyüme sürecinde F-Ray girişimi ile birlikte yürüyeceğimiz için çok mutluyuz” dedi.
Eray: “Mindvest’in de desteğiyle global hedeflerimize daha hızlı ilerleyeceğiz”
Firmaların finansal röntgenlerini çektiklerini ve finans dünyasının X-ray’i olarak tanınma yolunda ilerlediklerini belirten F-Ray Kurucusu Mehmet Eray, “F-Ray olarak şirketlerin finansal performanslarının OCR ve makine öğrenmesi algoritmalarıyla anında ölçümlenebildiği sistemler geliştirdik ve saatler süren süreçleri saniyelere indirdik. Bu sayede borsa yatırımcıları, şirket finansal performanslarına dayanan bilinçli yatırım kararları almak için; tedarikçiler ise müşteri seçimi ve satış risklerinin belirlenmesi amacıyla platformlarımızı kullanıyorlar. Bağımsız denetim raporu, mizan, kurumlar vergisi beyannamesi, KAP bildirimi gibi her türlü finansal veri dokümanını; pdf, excel, png, fotoğraf gibi çeşitli formatlarla sistemlerimize anında aktarıp analizini yapabiliyoruz. F-Ray olarak hedefimiz finansal bilgi asimetrisini yok etmek. Gerek yatırımcılar gerekse kreditörler ya da tedarikçilerin temas edecekleri şirketleri çok hızlı ve efektif olarak değerlendirebildikleri, böylece kayıpların minimuma indirildiği bir finans dünyası için çalışıyoruz. Mindvest’ten almış olduğumuz yatırımla çok değerli bir vizyonun, mentorluk ve networking ağlarının da parçası olduk. Sağladıkları destek sayesinde global hedeflerimizde daha hızlı ilerleyeceğimize inanıyoruz. Şimdiden başladığımız yurt dışı satışlarımızı artırmayı ve Türkiye’nin gelecekte çıkartacağı unicorn fintech şirketlerden birisi olmayı amaçlıyoruz” dedi.