Ana Sayfa Blog Sayfa 197

Amazon, Halo sağlık hizmeti bölümünü Temmuz ayında kapatacak

Dünyanın en büyük şirketlerinden Amazon, Halo markası altında sağlıkla ilgili hizmetler ve cihazlar sunduğu bölümünü kapatmaya hazırlanıyor. Şirket, 31 Temmuz’da Halo sağlık hizmetlerini kapatacağını duyurdu, bu da tüm Halo cihazlarının 1 Ağustos’tan itibaren çalışmayı durduracağı anlamına geliyor.

Bu cihazlar, kullanıcıların sağlıkla ilgili verileri cihazlardan yönetmesine olanak tanıyan bir hizmet olan Halo aboneliği ile çalıştı. Şirket şimdi de Halo cihazları ve abonelikler için sayfaları kaldırdı.

Amazon, Halo cihaz kullanıcılarının 1 Ağustos’a kadar verilerine erişebileceğini ve verilerini indirebileceğini söyledi. O günden sonra şirket, sunucularındaki her şeyi silecek. Şimdi üç Halo ürününün satışını durdurdu ve Halo ekibinin bazı kısımlarını işten çıkarmayı planlıyor.

Şirket, önceki 12 ayda yapılan Amazon Halo View, Amazon Halo Band, Amazon Halo Rise ve Amazon Halo aksesuar ürünlerinin tamamını geri ödeyeceğini söyledi. Ek olarak, kullanılmayan ön ödemeli Halo abonelik ücretleri de iade edilecek.

Bu serideki ilk cihaz, 2020 yılında Halo Band şeklinde piyasaya sürüldü. Cihaz piyasaya sürüldüğünde Fitbit, Samsung ve Apple gibi rakipleri EKG ve atriyal fibrilasyon gibi daha gelişmiş özelliklere sahip cihazlar sunmaya çoktan başlamıştı. Bunu, 2021’de Halo View ve en son piyasaya sürülen temassız bir uyku izleyicisi olan Halo Rise dahil olmak üzere birkaç cihaz daha izledi.

Amazon, geri dönüşüm programı aracılığıyla Halo müşterilerine Halo cihazlarını ve aksesuarlarını geri dönüştürmelerini tavsiye ediyor ve şirketin nakliye ve geri dönüşümle ilgili maliyetleri karşılayacağını ekliyor.

WhatsApp, çoklu cihaz desteğini kullanıma sundu

Popüler haberleşme uygulaması WhatsApp, kullanıcıların hesaplarına aynı anda dört cihaza kadar erişmelerini sağlayan, merakla beklenen “çoklu cihaz” özelliğini kısa süre önce kullanıma sundu. Bu özelliğin üzerinde bir süredir çalışılıyordu ve şu anda dünya çapında kullanıma sunuldu.

Önceden, çoklu cihaz desteği yalnızca WhatsApp Web, masaüstü uygulamaları ve Android tabletler aracılığıyla mümkünd hale geliyordu. Artık kullanıcılar, akıllı telefonlar, tabletler ve PC’ler dahil olmak üzere WhatsApp hesaplarına dört adede kadar cihaz bağlayabiliyor. Birden fazla çalışanın farklı telefonlarda aynı numaradan mesaj gönderip almasına olanak tanıyan bu özelliğin, özellikle küçük işletmeler için oyunun kurallarını değiştirmesi bekleniyor.

Bu yeni özellik, bağlı cihazlardan herhangi birinde gönderilen ve alınan mesajların bir yıla kadar tüm cihazlarda senkronize edilmesini sağlıyor. Birincil akıllı telefonunuz kapalı olsa bile, her akıllı telefon ayrı ayrı bağlandığından mesajlarınıza diğer akıllı telefonlardan erişmeye devam edebileceğiniz anlamına geliyor. Tüm sohbetler, medya ve aramalar her akıllı telefonda uçtan uca şifrelenecek. Ancak, birincil cihazınız uzun süre etkin olmazsa, WhatsApp otomatik olarak tüm eşlik eden akıllı telefonlardaki oturumunuzu kapatacak.

Bu özelliği etkinleştirmek için, kullanıcılar kurulum sırasında “mevcut hesaba bağlan” seçeneğine dokunabilir ve ayarlardaki “cihaz bağla” seçeneği aracılığıyla birincil telefonlarındaki QR kodunu tarayabilir. Bu özellik hem Android hem de iOS için WhatsApp’ta mevcut oluyor.

Yeni çoklu cihaz özelliğinin, kullanıcıların sevdikleriyle ve işleriyle bağlantıda kalmasını daha kolay ve daha uygun hale getirmesi bekleniyor. Uçtan uca şifreleme birden fazla cihazda iletişimde kalmanın güvenli bir yolu haline geliyor. Bu özelliğin tüm kullanıcılara ulaşmasının birkaç hafta süreceği tahmin ediliyor.

DJI, üç kameraya sahip Mavic 3 Pro modelini duyurdu

Çinli teknoloji şirketi DJI, amiral gemisi segmentinde ses getirecek Mavic 3 Pro modelini tanıttı. Mavic 3 Pro, şirketin şimdiye kadar geliştirdiği en güçlü cihaz olarak lanse ediliyor.

DJI, son on yılda drone sektöründeki üstünlüğünü ciddi şekilde hissettirdi. Şirketin drone’ları, kullanım kolaylığı, dayanıklılığı ve engellerden kaçınma ve yüksek kaliteli kameralar gibi gelişmiş özellikleriyle biliniyor. DJI’ın drone pazarındaki hakimiyeti, rakiplerinin yenilikçiliğine ve ürün kalitesine ayak uydurmakta zorlanmasıyla %70’in üzerine çıkıyor. Yeni modellerle beraber pazardaki yükselişi daha da hissediliyor.

Mavic 3 Pro, şirketin üç kamerayla donatılmış ilk drone’u oluyor. Mavic 3 Pro, çarpıcı hava görüntüleri yakalamak isteyenler için etkileyici bir yol arkadaşı olmayı vaat ediyor. 70 mm orta telefoto lensin eklenmesi, selefi Mavic 3 ile aynı fiyata ekstra bir kamera sağlıyor. Eklenen kamera biraz daha kısa pil ömrü ve artan ağırlıkla sonuçlansa da buna değeceği düşünülüyor.

DJI, dünyanın en iyi kameralı cep telefonlarına rakip olan bir uçan kamerayı etkili bir şekilde yarattı ve dünya çapındaki drone meraklıları onu ele geçirmekten heyecan duyuyor. 4K drone’ların geleceği, daha yüksek kaliteli video ve görüntüler, daha iyi kararlılık ve daha uzun pil ömrü sunarak gelişmeye ve daha gelişmiş hale gelmeye devam ettikçe umut verici oluyor.

Hava fotoğrafçılığı ve videografinin artan popülaritesi ile birlikte 4K drone’lara olan talep de artıyor. Emlak, tarım ve film yapımı gibi çeşitli sektörlerde kullanıldıkları için 4K drone’ların geleceği tüketici pazarıyla sınırlı kalmıyor. İlerleyen zamanlarda yapay zeka desteğiyle beraber oldukça ilginç ürünlerin piyasaya sürüleceği tahmin ediliyor.

in4startups, girişimlerin sürdürülebilirliğini ölçen analiz sistemi geliştirdi

Birleşmiş Milletler (BM) Kalkınma Programı UNDP tarafından açıklanan verilere göre, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına (SKA) ulaşmak için, tüm sektörlerde yıllık yatırım gereksinimlerinin yaklaşık 5 – 7 trilyon dolar arasında olduğu tahmin ediliyor. UNDP, sadece gelişmekte olan ülkelerin, SKA yatırımlarında yıllık 2.5 trilyon dolar tutarında büyük bir finansman açığıyla karşı karşıya olduğunu açıklıyor.

Daha yaşanabilir bir gelecek için her kişi ve kuruma önemli sorumluluklar düşerken, startup ekosistemi de SKA’lar konusunda çalışmalar yürütüyor.

Startup’ların ticarileşmesini ve yatırımcılarla buluşmasını sağlayan dijital hızlandırma platformu in4startups, sürdürülebilirlik manifestosunu yayımladı. 2022 yılında Ahmet Sefa Bir ve Şerafettin Özsoy tarafından kurulan platformun, girişimlerin sürdürülebilirliğini ölçen bir etki analizi geliştirdiğini de açıklandı.

BM’in çizdiği çerçeveyle uyumlu manifesto

Konuyla ilgili açıklama yapan in4startups Kurucuları Ahmet Sefa Bir ve Şerafettin Özsoy, sürdürülebilir bir gelecek için girişimcilik ekosisteminin büyük önem taşıdığını ifade ederek,

“Bu nedenle SKA’lara katkıda bulunmak amacıyla kendi taahhütlerimizi ‘in4startups Sürdürülebilirlik Manifestosu’ adı altında yayımladık” dedi.

Manifestoda, hem In4startups’ın uyacağı, hem de birlikte çalıştığı girişimlerin uymasını tavsiye ettiği taahhütler yer alıyor. BM’in SKA’larının çizdiği çerçeve üzerinden şekillendirilen manifesto 14 maddeden oluşuyor.

Girişimler etki analizi yapabiliyor

Bugüne kadar yüzlerce startupla çalışan in4startups, analizi ilk olarak kendine uygulayarak SKA’ların hangileriyle ne oranda örtüştüklerini haritaladı. Analizi kullanan startup girişimleri de BM’in 17 SKA’sından hangisine uygun faaliyetler yürüttüğünü tespit edebiliyor. SKA tespitinin ardından, kurumsal sürdürülebilirliğinin çevresel, ekonomik ve sosyal boyutlarda hangi oranda etki yarattığını yüzdesel olarak ölçülebiliyor. Etki analizi sonuçları 17 SKA’ya uygun olarak görselleştirilip raporlanıyor.

“Girişimcilik dünyanın gidişatını derinden etkiliyor”

Ahmet Sefa Bir ve Şerafettin Özsoy sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Ana faaliyet alanımız olan hızlandırma programları aracılığıyla, girişimlerin ticarileşmesi ve yatırım bulma süreçlerinin kolaylaştırılması hizmetlerimizin, ülkemizin ve dünyamızın daha yaşanabilir bir yer haline gelmesinde kilit bir rol oynadığına inanıyoruz. Çünkü girişimciliğin salt bir ticari faaliyet olmadığını, bu alandaki çabalar, yenilikçi iş modelleri ile ortaya çıkan ürün ve hizmetlerin neticesinde büyük bir ekosistemin oluştuğunu biliyoruz. Girişimciliğin dünyanın gidişatını derinden etkileyen çok önemli bir faaliyet olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle kendi faaliyetlerimizin ve geliştirdiğimiz ürün ve hizmetlerimizin girişimcilik ekosisteminin gelişimine ve dolayısıyla da dünyanın daha yaşanabilir bir yer olmasına da katkıda bulunduğunu düşünüyoruz.”

Trendyol, Teknofest ziyaretçilerine teknoloji ve yazılım odaklı deneyimler sunacak

Türkiye’nin lider, dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol, bu yıl da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı yürütücülüğünde gerçekleşen dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’e katılıyor.

Teknofest’te gençleri ve çocukları teknoloji ve bilimle buluşturmayı hedefleyen Trendyol, robotik kodlama atölyeleri ile 10 yaş üstü öğrencilere eğlenceli bir deneyim yaşama fırsatı sunacak. Yurt dışından afet bölgesine destek olmak isteyenler için 250’den fazla çalışanın yoğun emeği ile 48 saat içinde earthquake.trendyol.com uygulamasını hayata geçiren Trendyol, bu süreçte kullandığı SFX yazılımını da ziyaretçilere tanıtacak.

Trendyol, Refik Anadol’un “Makine Hatıraları: Uzay” sergisini bu yıl da Teknofest ziyaretçileri ile buluşturacak. Ziyaretçiler aynı zamanda VR gözlüklerle Trendyol Sanat’ta sanatseverlerle buluşan bağımsız sanatçıları yakından tanıyacakları ve eserlerini  inceleyebilecekleri metaverse evrenini de deneyimleyebilecek.

Teknofest ziyaretçileri, Trendyol ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) iş birliğinde hayata geçen “Yarının Köyleri” projesi hakkında da bilgi edinme fırsatı bulacak.

Refik Anadol sergisi Trendyol’un katkılarıyla  teknoloji ile sanatı buluşturacak

Refik Anadol’un “Makine Hatıraları: Uzay” sergisi  geçtiğimiz sene ilk kez Trendyol’un destekleri ile TEKNOFEST’te ziyarete açılmıştı. Büyük ilgi gören sergi, bu yıl 27 Nisan – 1 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleşecek Teknofest’te bir kez daha Trendyol’un katkılarıyla sanatseverlerle buluşacak. ‘Makine Hatıraları: Uzay’ sergisi, Türkiye’nin çağdaş sanat alanındaki öncülerinden Refik Anadol’un 2021’de hayata geçirdiği, uzayla ilgili büyük veri kümelerine ışık tutarak yeni bir kavramsal çerçeve sunuyor.

Sanatı Metaverse evrenine taşıdı

Birçok teknolojik yeniliğe öncülük eden Trendyol, Trendyol Sanat ile sanatçılara dijitalde yepyeni bir alan açtı. Gençlerin ilgisini sanata daha çok çekmek için sanatı geleceğin dijital dünyası metaverse evrenine taşıyarak sanatseverlere farklı bir deneyim yaşatmayı hedefleyen Trendyol, metaverse evrenine ilgi duyanları da Trendyol Sanat’ta yer alan eserlerle buluşturuyor. Hazırlanan metaverse alanında Trendyol Sanat’ta yer alan sanatçıların 600’e yakın sanat eseri yer alıyor. Sanatseverler, üç günde bir değişen sergiler eşliğinde bu alanı gezme imkanı buluyor.

Faaliyet giderlerinin yüzde 27’sini Ar-Ge’ye ayırıyor

Türkiye’nin en çok mühendis istihdam eden, teknoloji ve Ar-Ge çalışmalarına en fazla yatırım yapan şirketleri arasında yer alan Trendyol, faaliyet giderlerinin yüzde 27’sini Ar-Ge’ye ayırıyor. Trendyol’un on milyonlarca müşterisi ve yüz binlerce satıcısının kullandığı teknolojik altyapı, 102 farklı üniversiteden mezun 2 binden fazla Türk mühendis tarafından geliştirilirken, bu mühendislerin yüzde 58’ini kadınlar oluşturuyor. Trendyol’un Türk mühendisler tarafından geliştirilen ve anlık olarak 2 milyondan fazla kişiye hizmet verebilen bu yerli ve milli altyapısı, bugün farklı ülkelere de taşınıyor. Trendyol mühendisleri tarafından geliştirilen 150’ye yakın açık kaynak projesi tüm teknoloji dünyası ile paylaşılırken, Trendyol mühendislerinin 400’ün üzerinde yayını 50 binden fazla kez okundu. Trendyol, kendi bünyesinde yıllardır geliştirdiği tasarım dilini de tüm dünyanın kullanımına açtı. Trendyol teknoloji ekipleri web sayfası geliştirenler için hazır arayüz kütüphanesi sunacak ‘Baklava’nın ilk sürümünü paylaştı.

Afet bölgesine dünyanın her yerinden destek topladı

Trendyol teknolojik gücünü sosyal kalkınmayı desteklemek için de kullanıyor. Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından afet bölgesine desteklerine ara vermeden devam eden Trendyol, teknolojik ekibinin çalışmaları ile tüm ekosistemi de afet bölgesine destek vermeye davet etti. Yurtdışından afet bölgesine destek vermek isteyenler için earthquake.trendyol.com uygulamasını başta teknoloji ekipleri olmak üzere 250’den fazla çalışanın yoğun emeği ile 48 saatte erişime açtı.

Enerjisa Enerji, girişim projelerine 4.2 milyon TL yatırım yaptı

Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden lider dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji, yeni projelerin hayata geçirilmesini teşvik etmek ve genç girişimcileri yeni iş alanlarında desteklemek üzere faaliyetlerini sürdürüyor. İTÜ Çekirdek iş birliği ve kendi bünyesinde yürüttüğü İVME Girişim Hızlandırma Programı kapsamında 51 girişim projesini destekleyen Enerjisa Enerji, 30’u İVME, 21’i İTÜ Çekirdek için olmak üzere toplamda 4.2 milyon TL’lik maddi destekte bulundu.

Enerjisa Enerji’nin destekleyicisi olduğu bu girişimlerden biri olan ‘KOZALAK’, Yangın Erken Tespit Sistemi’ni Ege Bölgesi’ndeki orman yangınlarının erken tespiti için ilk kez kullanılmaya başlandı. Sistem sayesinde orman yangınlarında erken tespit ve uyarı, hava kalitesinin ölçülerek zehirli, yanıcı ve patlayıcı gaz tespiti yapılabilecek. Böylece ormanlarda büyük tahribata yol açan yangınlara erkenden müdahale edilerek geniş alanlara yayılmasının önüne geçilecek. Enerjisa Enerji’ nin ülkemizde geniş alanda etkili olan orman yangınları sonrasında hayata geçirdiği projelerden biri olan KOZALAK, uluslararası alanda da takdir gördü ve Communitas Awards’ ın ‘’Kurumsal Sosyal Sorumlulukta Mükemmellik‘’ kategorisinin Etik ve Çevresel Sorumluluk dalının Sürdürülebilirlik alanında en iyisi olarak seçildi.

Enerji endüstrisinin geleceğini şekillendiren proje: İVME 

Enerjisa Enerji’nin sektöre yönelik çözümler geliştiren girişimlere destek sağlayan İVME programı sayesinde ürün prototipi oluşturulmuş girişimlerin, ticarileşme ve ölçeklenmesi desteklenerek girişimci ekosisteminin gelişmesine katkı sağlanıyor. Proje kapsamında, ürün test edilme sürecinde girişimcilere finansal destek sunuluyor. Uygun bulunan projeler Enerjisa Dağıtım Şirketleri Ayedaş, Başkent Edaş ve Toroslar Edaş’ın ulusal yatırım ekosistemine dahil edilebiliyor ve Eurogia, Free Electrons ve InnoEnergy gibi uluslararası enerji sektörü bağlantılarından faydalanabiliyor.

Türkiye’nin ilk ve en hızlı şarj istasyonu ağına dönüşen girişimcilik hikayesi: EŞARJ

Öte yandan Enerjisa Enerji tarafından sahiplenen ve desteklenen girişim fikri Eşarj, bugün Türkiye’nin ilk ve en hızlı şarj istasyonu ağı olarak hizmet veriyor. Eşarj girişimcilik hikayesinin, Enerjisa Enerji’nin yenilikçi fikirlere büyük desteğini somutlaştırdığının altını çizen Enerjisa Enerji CEO’u Murat Pınar şu açıklamada bulundu:

“Türkiye’de bir ilki hayata geçirerek enerji sektöründe geliştirilecek projeleri desteklemek amacıyla girişimcilik çalışmalarımıza 2015 yılında İTÜ ARI Teknokent Çekirdek ile iş birliği ile başladık. Bu konudaki kararlılığımız ve ortaya koyduğumuz destek sayesinde hem sektöre hem de topluma katkı sağlayan fikirlerin hayata geçirilmesine katkı sağlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bir başarı hikayesine dönüşen Eşarj, Enerjisa Enerji olarak önümüze gelen iyi fikirlerin büyütülerek ülkemize kazandıracağımızın bir örneği. İnsan ve teknoloji odağıyla daha akıllı ve yeşil bir dünyaya katkı sağlamak en önemli amacımız. Sürdürülebilirliği stratejisinin merkezine koyan, fayda sağlayacağına inandığımız her fikrin hayata geçirilmesine var gücümüzle deste olacağız.”

Mobilite girişimi Swobbee, 2 milyon euro yatırım aldı

Kentsel mobilite teknolojisi girişimi Swobbee, Seri A turda 2 milyon euro yatırım aldı. Tur, SpeedUp Energy Innovation, Dutch Stichting Clean Future Dividend Fund ve mevcut yatırımcıların katılımıyla gerçekleşti.

Net sıfıra ulaşma yarışı hız kazandıkça, yeşil bir geçişi kolaylaştırmak için farklı çözümlere ihtiyaç duyuluyor. Yeşil geçişin önemli bir parçası, seyahat etmek için daha yeşil yolların yaratılması oluyor. Kentsel mobilite artık elektrikli araçlar, fütüristik teknoloji ve A noktasından B noktasına hareket etmeye yönelik yeni yaklaşımlarla giderek daha fazla karakterize ediliyor. Ancak elektrikli araçların popülaritesi artsa da güvenilir ve sürdürülebilir şarj hizmetlerine yeterli erişimin sağlanamıyor.

2017’de kurulan (2020’de Swobbee olarak yeniden markalanan) iklim teknolojisi ekibi, elektrikli araçlar için pil değiştirme istasyonları sunmak üzere entegre donanım ve yazılıma dayalı hepsi bir arada bir çözüm geliştiriyor. Erişilebilir ve güvenilir şarj altyapısı oluşturarak elektrikli araçların benimsenmesinin önündeki tüm engelleri azaltıyor.

Girişimin pil değiştirme altyapısı, hafif elektrikli araç sahipleri veya tedarikçilerinin elinden pillerin fiziksel olarak şarj edilmesi işleminin sorumluluğunu üstleniyor. Bu arada yazılım, şarj istasyonlarına kurularak donanımın sorunsuz ve verimli bir şekilde çalışması sağlanıyor. Girişimin ekibi tarafından sıfırdan oluşturulan yazılım, uçtan uca bir çözüm sunuyor. Yani istasyon içindeki tüm pil şarj ve yönetim sürecini kontrol ediyor.

Swobbee CEO’su ve kurucu ortağı Thomas Duscha:

“İstasyonlarımızın her biri 8 – 30 pil yuvasıyla donatıldı. Şu anda 8 (yakında 10) pil türü için şarj altyapısı sunuyoruz. Bu altyapı, Avrupa’da oyuncular tarafından ortak mikromobilitede kullanılan mevcut hafif elektrikli araçların yaklaşık %70’iyle veya LEV’lerle uyumlu olmamızı sağlıyor. Aracın sahibi veya yöneticisi, cihazımızı kullanarak birkaç dakika içinde boş bir pili dolu pille değiştiriyor ve aracı gereksiz yere durmadan kullanmaya devam edebiliyor.”

Swobbee’nin çözümü, bisiklet ve scooter gibi hafif elektrikli araç filolarının operatörlerinin CO2 emisyonlarını %87’ye kadar azaltmasına olanak tanıyor.

Bu yeni yatırım, Swobbee’nin platformunu daha da geliştirmek ve dünya çapındaki genişlemesini hızlandırmak için kullanılacak. Swobbee’nin Almanya dışındaki genişleme planları kapsamında, önümüzdeki aylarda ve yıllarda Doğu Avrupa ve Güneydoğu Asya pazarlarına girmeyi öngörüyor. Swobbee şu ana kadar Almanya, Polonya, Hollanda, İspanya ve Portekiz’de faaliyet gösteriyor.

Onedio’nun ve Kaan Kayabalı’nın Ankara’da başlayan hikayesi

Kısa anketlerle yıldızı parlayan ve günümüzde yazılı ve görsel birçok alanda faaliyet gösteren Onedio‘nun Ankara’daki ofisine konuk olduk. Kuruculardan Kaan Kayabalı, bize 10 yıllık Onedio’nun hikayesini anlattı. Bildiğiniz gibi yakın zamanda Onedio, Mediazz tarafından satın alındı.

Kaan da artık Mediazz CEO’su olarak yoluna devam edecek. Kaan, Onedio içerisinde çok küçük bir miktarda hissesinin de olduğunu dile getirdi. Video, güzel ve biraz da uzun oldu ama her dakikasını keyifle izleyeceğinizi umuyoruz.

Binance’in yapay zeka destekli NFT platformu Bicasso’yu 4.8 milyon kişi keşfetti

Dünyanın lider blokzincir ekosistemi ve kripto para altyapısı sağlayıcısı Binance, yapay zeka ve teknoloji entegrasyonunu sağlamaya yönelik çalışmalarıyla ilham olmaya devam ediyor. Herkesin erişebileceği bir ekosistem inşa etme misyonuyla yola çıkan Binance, tüm kullanıcılarının yapay zekanın yardımıyla benzersiz dijital görseller oluşturması adına OpenAI‘ın DALL-E‘sine rakip olacak Bicasso’yu tanıttı.

Küresel olarak kullanıcıların ilgisini ve beğenisi kazanan Bicasso özelinde 100.000 NFT oluşturuldu. Bu sayının neredeyse yarısını oluşturan kullanıcıların bulunduğu 5 ülke arasında Türkiye de yer aldı.

Binance’in küresel olarak tanıtıma ve kullanıma sunduğu yeniliği Binance Bicasso, yeni bir AI NFT oluşturucusu olarak kullanıcıların yoğun ilgisiyle karşılandı. Daha önce başarıyla sonuçlanan beta testinin ardından Binance Bicasso, Mart ayında 12 saat süreyle ve “ilk gelen alır” esasıyla küresel olarak kullanıcılara sunulmuştu. Bicasso’nun kullanıma sunulmasının ardından, günlük ziyaret ortalamasının 5 katı sayıya ulaşılarak 4.8 milyon kişi platforma ilgi gösterdi. Kullanıcılar en çok kendilerini temsil eden bir avatar oluşturmak için Bicasso’nun yapay zeka özelliklerinden yararlandı.

Türkiye, en fazla NFT çıkaran ülkelerden

Öte yandan kullanıcılar, tamamen kendi kontrollerinde geliştirdikleri eserleri profil resmi yapmaktan sosyal medyada paylaşmaya kadar farklı amaçlar için kullanma olanağı elde ettiler.

Kullanıcılara erken erişim fırsatı

Binance küresel Bicasso’yu kutlamak amacıyla Bicasso NFT Koleksiyonu’nu da tanıttı. Yapay zeka tarafından oluşturulan 500 sanat eserinde kediler ve köpekler yer aldı. Eserler daha sonra bir referans programı ile kullanıcılara hediye edildi. Ayrıca bu NFT’lerden birine sahip olan kullanıcılar, küresel Bicasso tanıtımına özel bir defalık ücretsiz NFT çıkarma fırsatı elde etti.

Netahsilat ile yılın ilk çeyreğinde 2.51 milyon adet işlem ve 52.4 milyar TL tahsilat yapıldı

Türkiye’nin en büyük B2B online tahsilat sistemi Netahsilat, gelişmiş tahsilat yöntemleri ile farklı sektörlerdeki iş ortaklarının hayatını kolaylaştırmaya devam ediyor. 2022’yi rekor büyüme oranıyla kapatan Netahsilat, 2023 yılına da hızlı bir giriş yaptı. Online tahsilat hacmi bir önceki yılın ilk çeyreği ile karşılaştırıldığında yüzde 117 oranında büyüyerek 52.4 milyar TL olurken, işlem adedi ise 2.51 milyona ulaştı.

En çok tercih eden sektörler

2023’ün ilk üç ayında online tahsilatı en çok tercih eden iş kollarının başında Otomobil sektörü yer aldı. Otomobil sektörünün tahsilat hacmi, bir önceki yılın ilk çeyreğine göre yüzde 134 artarak 10.4 milyar TL’ye yükselirken, Yapı sektörü yüzde 121 artış ve 6.9 milyar TL ile ikinci sırada, Tarım sektörü ise yüzde 159 artış ve 6.8 milyar TL hacimle üçüncü sırada yer aldı.

Netahsilat ekosisteminde 2023 yılının ilk çeyreğinde en çok tahsilat yapılan ilk 10 sektör şöyle sıralandı:

Sektör Adet Tutar TL
Otomobil 719.158 10.37 Milyar
Yapı 225.490 6.91 Milyar
Tarım 104.208 6.85 Milyar
Orman Ürünleri 142.154 5.08 Milyar
Gıda 102.483 3.78 Milyar
Mobilya 145.847 2.81 Milyar
Isıtma-Soğutma 82.110 2.72 Milyar
Petrol 41.003 1.98 Milyar
Tekstil 126.764 1.82 Milyar
Hırdavat 78.162 1.29 Milyar

 

Kullanıcılar en çok taksitli tahsilatı tercih etti

Netahsilat’ta kullanıcılar taksitli veya tek çekim tahsilatı tercih edebiliyor. 2023’ün ilk çeyreğinde yapılan tahsilatların yüzde 68.47’si taksitli, yüzde 31.53’ü ise tek çekim olarak gerçekleşti. Taksitli işlemlerde öne çıkan seçenek ise yüzde 13.76 oranla 6 taksit oldu.

Taksit Adet %
1 31,53%
2 3,60%
3 4,18%
4 6,16%
5 7,33%
6 13,76%
7 9,06%
8 9,96%
9 11,95%
9+ 2,46%

 

Sepet ortalaması büyüdü

Finrota tarafından paylaşılan verilerde Netahsilat’ta sepet ortalaması bilgileri de yer aldı. 2023’ün ilk çeyreğinde yapılan işlemlerdeki sepet ortalaması, bir önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında yüzde 85 artarak 20.876 TL’ye yükseldi.

Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu: “Büyük firmalardan KOBİ’lere ve girişimlere kadar online tahsilatın yapıldığı her yerde hizmet sunmaktayız.”

Netahsilat; bayilerden, abonelerden, müşterilerden ve kullanıcılardan gelişmiş tahsilat yöntemleri ile ödeme almayı sağladıklarını belirten Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu, şunları söyledi:

“Her gün yüz binlerce online tahsilat işleminin gerçekleştiği Netahsilat, birçok ERP ve muhasebe yazılımlarıyla da entegre olarak çalışabiliyor. Online yazılım sistemimiz sayesinde, Türkiye’de sanal POS hizmeti veren 20 banka ve 3 ödeme kuruluşunun sanal POS entegrasyonunu tek ekrandan gerçekleştirebiliyoruz. İş ortaklarımız tahsilatlarını internet üzerinden tek çekim veya taksitli ödeme olarak alabildiği gibi ileri tarihli ya da vadesi geçen alacaklarını da kolaylıkla takip edebiliyor. Mobil uygulamalarla 7/24 istedikleri yerden ödeme gerçekleştirebilme esnekliğini de sunuyoruz. Netahsilat sistemini kullanan firmalar, ödeme tarihi geldiğinde müşterilerine SMS yoluyla ve e-postayla ödemelerini hatırlatabiliyor. 3D Secure uyumlu altyapımızla güvenli tahsilat sunarken, Türkçenin yanı sıra farklı dillerde desteklenen ödeme arayüzü ve yönetici panelimizle Türk lirası ile birlikte Dövizli Tahsilat imkânı da sağlıyoruz. Netahsilat ile 2022 yılını güçlü performans ve yüksek büyümeyle tamamlamıştık. 2023’ün ilk çeyreğinde de ivmemizi kaybetmeden yolumuza devam ettik. Yılın devamında, ürünlerimizi güçlendiren yenilikler ve etki alanımızı genişleten özel paketlerle daha çok kullanıcıya ulaşacağız. Büyük firmalardan KOBİ’lere ve girişimlere kadar online tahsilatın yapıldığı her yerde hizmet sunmaktayız.”