Girişimci olunur mu yoksa doğulur mu gibisinden çok fazla sorularla zaman zaman kendimizi münazaraların ortasında veya bir paneldeki söyleşinin içinde buluyoruz. Herkesin kendine göre bir yorumu ve haklı tarafı var.
Noktayı koyuyorum: Girişimci olunur da doğulur da… Önemli olan senin ne istediğin ve çevrenin sana ne kazandırdığıdır. Veya sadece biridir.
Ne ekersen onu biçersin? Bu söz size yabancı gelmemiş olmalı!
Bizi hayata hazırlayan ilk etken ebeveynlerimizdir. Onlar bizi hayatın zorluklarına karşı eğitir, büyütür, okutur, evlendirir… Bunları yaparken de her ne kadar anne babamızda desek bize karşı hatalarının olduğunu da söyleyebiliriz. Burada duruma tamamen objektik yanaşacağız.
Basit bir örnek: 7 yaşındaki Alman bir çocuk kendi hamburgerini hazırlar yer, karnını doyurur, hayatına devam eder. 7 yaşındaki bir Türk çocuğu ise Annesi tarafından terlikle dövülerek yemeği yedirilir, ağzına zorla kaşıkla yemek verilir, sonra ağlar. Bu ikisi arasındaki farkı anlayabileceğinizi düşünüyorum. Ailelerimiz bizi hayata hazırlarken bize balık tutmayı öğretmekten çok balığı elimize verdiğini yaşadık.