Ana Sayfa Blog Sayfa 1024

Bir personelin bir işverene yıllık maliyeti nedir?

Son zamanlarda tarafıma yönlendirilen ve bulunduğum heryerde hemen hemen herkesin ortak konusu olan mesele bir personelin işverene tam olarak maliyetinin ne olduğu, gelir ve kurumlar vergisi yönünden nasıl bir bütçe yapılması gerektiği ve bu maliyetlerin nasıl azaltılabileceği ile alakalı oluyor.

İşletmelerimizin en büyük eksiklerinden birisinin işe başlamadan önce tahmini bütçeler yapmamaları olarak görüyorum.  Örnek verecek olursak:

  • Yıllık Personel Maaş Bütçesi,
  • Yatırım Bütçesi,
  • Maliyet Bütçesi.

bunlardan sadece birkaçını oluşturmaktadır. Biz bu yazımızda İşyerimizde çalışmasını istediğimiz bir çalışanımızın bize tam olarak maliyetini, gelir ve kurumlar vergisine yansımasını ve devlet teşvikleri olarak neleri kullanabileceğimizi sade ve anlaşılabilir bir dille izah etmeye çalışacağız.

Başlamadan önce: Gönül isterdi ki bu yazıyı verilmesi gereken en az ücret olan (asgari ücret) üzerinden değil, daha yüksek tutarlar üzerinden yazalım. Ancak daha kolay anlaşılabilmesi için bu baremi baz almak daha uygun olacaktır diye düşünüyorum. Bu yazının muhatabı siz sevgili girişimcilerin nitelikli çalışmaları nedeniyle zaten yanlarında çalıştıracakları kişilere bu seviyede maaş vermeyeceği aşikardır.

1. ADIM: En az verilebilecek (verilmesi gereken değil!) maaşın net tutarı ne kadardır? En az verilebilecek net maaş 1.270,75 TL’dir.

Çok önemli uyarı: AGİ yani Asgari Geçim İndirimi bir maaş değildir. Maliye, Gelir Vergisi ile alması gereken verginin bir kısmını almayıp işverene “şu kadar kısmı ben istemiyorum sen personele ver” demektedir. Esasen baktığımızda AGİ personel için bir ek gelir kaynağı olarak görülebilir.

2. ADIM: Maaş üzerindeki SSK pirimleri ve vergiler nasıl hesaplanmalıdır?

Kafanızı karıştırmadan çok basit bir şekilde anlatmaya çalışacağım ancak sizden de meseleye biraz daha fokuslanmanızı istiyoruz.

(Hesaplamaya başlamadan önce bu örneğimizde hiçbir teşvikten faydalanmayacağımızı varsayacağız)

Asgari ücretin şu anki brütü: 1.777,50 TL’dir.

Bu pirim üzerinden hem kendi adımıza hem işçimiz adına Aylık Pirim Hizmet Belgesi ile pirimler ödeyeceğiz. Bunlar:

  • 613,25 TL (İşveren+İşçi Pirimleri)
  • 53,33 TL (İşveren+İşçi İşsizlik Pirimleri)
  • 25,30 (Belge Damga Vergisi)

Gördüğünüz üzere Asgari Ücretle çalıştırdığımız bir personel için 691,88 TL (hiçbir teşvikten faydalanmadığımızda) SSK pirimi ödüyoruz.

Ayrıca Gelir Vergisi olarak;

  • 226,63 TL (Gelir Vergisi)
  • 13,49 TL (Personel Damga Vergisi)
  • 33,90 TL (Belge Damga Vergisi)

Gelir vergisinden gelen 274,02 TL’nıda eklediğimizde; 691,88 TL + 274,02 TL Toplam olarak 965,90 TL (Vergi ve SSK pirimi) ödediğimizi görüyoruz.

Net ücret olarak 1.270,75 TL vermeyi tercih ettiğimiz personelimiz için ek olarak 965,90 TL’ye ek olarak Vergi ve SSK pirimi ödediğimizde;

= 2.236,65 TL aylık olarak bütçemizden çıktığını görüyoruz.

Küçük bir bütçe yaptığımızda 1 yıllık personel maliyetimizin 12 aylık toplam 26.839,80 TL olduğunu görmekteyiz.

Buna birde 1 yıl geçtiğinde Kıdem/İhbar tazminatı, yıllık izin gibi spesifik maliyetleri koyduğumuzda bu tutarın en az %20-25 artış göstereceği aşikardır.

3. ADIM: Ödediğimiz Maaş ve eklerini gider olarak nasıl kayıt altına alacağız?

Muhasebenin temel prensiplerinden bilanço denkliğinin sağlanabilmesi için gelir ve giderin usulüne uygun kayıt altına alınması gerekmektedir. Dolayısıyla ödediğimiz maaş ve eklerini gider olarak yasal defterlerimize kayıt edebiliriz şöyleki;

  • 1.777,50 TL (Net Maaş+İşçi Payları)
  • 364,39 TL (İşveren Payı)
  • 35,55 TL (İşsizlik İşveren Payı)

Toplam: 2.177,44 TL bedel ve buna ek olarak damga vergilerimizi ödediğimizde ortaya çıkan 2.236,65 TL gideri defterimize kayıt edebiliriz.

Bir örnekle açıklayacak olursak:

Ay içinde 10.000,00 (On Bin) TL fatura kestiğimizi ve hiçbir giderimiz olmadığını varsayalım

  1. Gelir Vergisi için: 10.000,00 = %15 = 1.500,00 TL vergi ödemesi yapacaktık
  2. Kurumlar vergisi için 10.000,00 %20 = 2.000,00 TL vergi ödemesi yapacaktık

Şimdi ise sadece personel giderimiz olduğunu düşünelim ve hesabımızı yapalım;

  • Gelir Vergisi için: 10.000,00 TL – 2.236,65 TL = 7.763,35 TL = %15 (Gelir Vergisi) = 1.165,504
  • Kurumlar Vergisi için: 10.000,00 TL – 2.236,65 TL = 7.763,35 TL %20= 1.552,67

Görüldüğü üzere 1 ve 3. madde arasında 334,50 TL fark oluşurken 2 ve 4.madde arasında 447,33 TL fark oluşmuştur.

Sonuç olarak: Çalıştırdığımız personelimize en alt ücret tutarını verip hiçbir teşvikten faydalanmazsak cebimizden ayda 2.236,65 TL çıktığını görüyoruz. Bunu da defterimize direkt gider olarak kayıt altına aldığımızda 350-450 TL bandında vergide azalma yaşandığını görüyoruz. Dolayısıyla teşvik ve desteklerden faydalanmanın ne kadar önem arz ettiği ortaya çıkıyor.

 

3140 dolara 12150 puding alıp 1 milyon mil ile sürekli bedava uçan adam

Puding kutularındaki promosyon kodu var diye 12.150 adet puding satın alıp, sonrasında bunları mile çevirerek toplamda 1 milyon mil kazanan David Phillips‘in enteresan hikayesinden bahsedeceğiz.

1999 yılında sıradan bir market alışverişi sırasında, Healthy Choice markasının her kutu pudingde 50 mil uçuş hediye ettiğinin farkına varır. İşin asıl ilginç kısmı ise promosyon olarak verilen 50 mil uçuşun, 1 kutu pudingden daha değerli olduğunu farkeder.

Toplamda 3140 dolar ödeyerek bu pudinglerden 12.150 adet satın alır. Healthy Choice firması yaptığı kampanyanın kuralları gereği pudinglerin mayıs ayında teslim edilmesi karşılığında 50 mil yerine 100 mil hediye edecektir. Ancak bu durumda David’in 12.150 adet kupon doldurması gerekiyor. Bunu tek başına yapamayacağını anlayınca bir yardım kuruluşuyla anlaşarak pudingleri kuruluşa hediye etme karşılığında bu kuponların doldurulmasını ister. Yardım kuruluşu da durumu kabul ederek tüm kuponları doldurur.

David, Mayıs ayı içerisinde tüm bu kuponlar karşılığında 1 milyon mil kazanır. Bu millerin tamamı AAdvantage Program hesabına aktarılır ve Gold üyelik kazanır. Milleri kullanıldıkça sürekli olarak da mil kazanmaya devam edecektir.

Kazanılan miller karşılığı; 31 kere Avrupa, 42 kere Hawaii, 21 kere Avustralya veya 50’den fazla kez ise Amerika içinde uçuş gerçekleştirebilmektedir. Yardım örgütüne bağışladığı pudingler karşılığında da ayrıca 815 dolar vergi indirimini hak eder.

Özetle David, sürekli bedavaya uçmakta, AAdvantage programı kapsamında Gold üyeliğinden dolayı gittiği havalimanlarında bedava konaklama ve yemek almaktadır.

Organik yollarla sadece beynini kullanarak sistemin açığından faydalanan David’i takdir ediyoruz. Muhtemelen marka, bu durumdan sonra ya bir daha böyle kampanya düzenlemedi.

İTÜ Çekirdek girişimi Mikro-P, London Demo Day’e seçildi

İTÜ Çekirdek girişimlerinden Mikro-P, Invest Istanbul tarafından 23 Ekim’de London Stock Market Exchange’ de düzenlenecek olan London Demo Day’e katılmak üzere seçildi.

Yerli IoT girişimi Onlock, Avrupa ve MENA bölgesinde büyümeyi hedefliyor

Onlock, fiziksel bir anahtara gerek kalmadan, mobil uygulamamız aracılığıyla kapınızın kilidinizi açabildiğiniz, dilediğiniz kişilere sınırlı zamanlarda giriş yetkisi paylaşabileceğiniz bir sistem oluşturmak için yola çıkan bir girişimdir. Böylece akıllı kilit sistemi olarak bir IoT teknolojisi ürünü olan Onlock geliştirildi. Onlock, size geleneksel kapı kilitlerinin sunamadığı bir özellik olan her yerden kapınızı izleyebilme imkanını da beraberinde getiriyor. Kapınıza herhangi bir uzmanlık gerekmeden kolayca takabileceğiniz ürünümüz, mevcut kilidinizi değiştirmeden ve kapı üzerinde herhangi bir iz bırakmadan kullanılabiliyor.

Şirketimizin temelleri IEEE öğrenci kulübü sayesinde tanışan 3 arkadaş arasında atıldı. Girişim; Dinçer Sözütok, Gökhan Tekir ve İsmail Baysal tarafından hayata geçirildi ve girişime sonradan Çağrı Mehmet Çalış katıldı. TÜBİTAK’ın 2015 BİGG çağrısıyla desteklenmeye uygun bulundu ve akabinde 2016 Mart’ında Bilkent Cyberpark bünyesinde şirket Ankara’da kuruldu.

Onlock, StartersHub’ın yürüttüğü StartersHub XO programına katılmaya hak kazandı. Buradan 20 bin dolarlık çekirdek yatırım aldı. Yaklaşık 4 aydır bu yoğun programın içinde. Programın KPI bazlı değerlendirme sistemi hızlıca, ama stratejik bir şekilde ilerlemelerine yardımcı olduğunu söylüyor.

Kurucuların ortak açıklamasında; “Başlangıçta teknoloji trendlerini takip ederek akıllı ev otomasyonu üzerine bir planlamayla yola çıkmış olsak bile Bilkent Cyberpark bünyesinde TÜBİTAK iş planını yazarken özellikle Viveka’nın yönlendirmesiyle en güçlü yanımız olduğunu düşündüğümüz ve sektörde gerçekçi bir inovasyon yaratacağımıza inandığımız Akıllı Kilit Sistemi üzerine yöneldik. 2017 başında StartersHub’dan aldığımız $ 20K’lık çekirdek yatırım ile ekibimizi büyüttük. Bu sayede StartersHub XO programının verdiği KPI’ları daha hızlı bir şekilde gerçekleştirip, iş modelimize adapte edebiliyoruz.

Sözlerine hedefleriyle ilgili şu cümlelerle devam ediyorlar: “Ürünümüzü planlarken dünyada var olan kapı kilitlerini detaylı inceleme şansına sahip olduk. Türkiye’de var olan sistemin aslında dünyanın genelinde kullanılan bir sistem olmasının da faydasıyla ürünümüzü Avrupa’da çoğu kilide uyumlu halede getirdik. Bunun yanında Amerika pazarında ise akıllı kilit ürünleri bolca piyasada görülebiliyor. Oradaki sistemin bize ve Avrupa’ya göre çok farklı olması o ürünlerin karşımıza çıkması için yüksek bir giriş bariyeri koyuyor. Bizde bu durumdan faydalanarak şu an oldukça boş olan Avrupa pazarından pay alabilmek adına 2018 itibarıyla Avrupa’da ofis açmayı planlıyoruz.

StartersHub girişimlerini artık egirişim’de paylaşmaya başlıyoruz. Bizi takipte kalın. Sosyal medya kanallarımıza da sitenin alt kısmından ulaşabilirsiniz.

Kapanmasıyla gündeme gelen Markafoni, 15 milyon dolara resmen satıldı

Dün paylaştığımız ve resmi olarak netleşmeyen Markafoni satışı tamamlandı. İngiltere’de faaliyet gösteren Selectfashion.co.uk kurucusu Cafer Mahiroğlu tarafından 15 milyon dolara satın alındı. Ve önümüzdeki 3 yıl içerisinde de Mahiroğlu, Markafoni’ye toplamda 15 milyon dolar yatırım yapacak.

Select Fashion Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Mahiroğlu, satın almayla ilgili şunları söyledi:

“Select İngiltere’nin en önemli hazır giyim markalarından biri. 16-24 yaş kadın kategorisinde yüzde 7’lik bir pazar payını elimizde bulunduruyoruz. Avrupa’nın her yerinde yatırım yapma potansiyeline sahibiz ama biz Türkiye’yi tercih ettik. Çünkü ülkemize hem vefa borcumuz var hem de Türkiye’nin geleceğine güveniyoruz. Markafoni gibi Türkiye’den çıkmış büyük bir markanın yok olmasına göz yumamazdık.

Biz yıllar önce zordaki Select’i de alıp küllerinden yeniden doğmasını sağladık. Bugün 250 mağazayla İngiltere’nin en güçlü markalarından biri yaptık. Şimdi Markafoni ile çok daha büyük bir başarı öyküsünü ülkemizde yazmak için hazırlık yapıyoruz. Satın alma ve 3 yıl sürmesini öngördüğümüz yeni yatırımlar için toplam 15 milyon dolar bütçe ayırdık. Ayrıca diğer uyum çalışmaları için de 15 milyon dolarlık yatırım öngörüyoruz.

Biz orta vadede Markafoni’yi bugün 31 milyar TL olan e-ticaret pazarının zirvesine taşımayı amaçlıyoruz.”

Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.

Markafoni, İngiltere’nin Türk tekstil devi Cafer Mahiroğlu tarafından satın alınıyor

Markafoni, satın mı alınıyor? diye 24 Haziran’da güvenilir kaynaklardan aldığımız bir haberi sizinle paylaşmıştık. Görüşmeler devam ettiği için net bilgi verememiştik.

Kısa bir zaman önce kapanacağını duyuran ve 30 Haziran’da satışlarını durduran Markafoni, İngiltere’nin Türk tekstil devi ve Selectfashion.co.uk kurucusu olan Cafer Mahiroğlu tarafından satın alınıyor.

Site içerisinde Selectfashion‘a yönlendirmeler olduğunu görebiliyoruz. Özdemir Üç Tekstil olarak bilinen markanın, Türkiye’ye satışları var ve bu pazarda satışlarını artırmayı hedeflediğini düşünüyoruz.

Bu satın alma sonucunda ne kadar bir ödeme yapıldığı ve Markafoni markasının hangi haklarını kapsadığıyla ilgili resmi bir açıklama yapılmadı. Bizim de ilgili kişilerle görüşmelerimiz sürüyor. Yeni bilgiler aldıkça sizinle paylaşacağız.

Halleder.com, tüm dileklerinizi yerine getirmeyi vadediyor

Aklınıza gelebilecek her türlü dileğinizi yazıp gönderebildiğiniz enteresan bir girişim Halleder.com‘dan bahsedelim. Enteresan diyoruz çünkü kısa zamanda 5000’e yakın talep topladı. Girişimin amacı ise uğraşmak istemediğiniz ve sizin vaktinizi alan işleri gücünün yettiğince yapabilmesi. Siz talebi oluşturuyorsunuz, onlar da bu işi yapmak için harekete geçiyor.

Halleder.com, 27 Nisan 2017’de daha öncesinde de haftanın girişimcisi olarak paylaştığımız Demirhan Erim ve Doruk Öztürk tarafından İstanbul’da kuruldu. Şu anlık 3 kişilik bir ekipleri bulunuyor.

Kuruculardan Demirhan’ın kısa bir süre önce asıl girişimi olan uLouder ile de TRAngels’tan aldığı yatırım aldığını dile getirelim. Halleder.com’u 30 bin dolarlık bir sermaye ile kurulduğunu söyledi. Yakın zamanda gelir modeli olarak, telefon aramalarından danışmanlık ücreti almayı planlıyor. Ve bunu da operatörlerle anlaşıp dakika başı ücretlendirme sistemi ile yapmayı hedefliyor.

Basit gibi görünen ancak arka tarafında çok önemli bir operasyonel işler barındıran bu girişimin; ilk etapta yakın ve orta gelecekte nerelere geleceğini birlikte göreceğiz. Biz girişimcilerle doğrudan iletişim içerisindeyiz. Gelişmeleri sizler için takip edeceğiz.

Avrupa’nın 30 yaşı altı başarılı girişimcileri

Avrupa startup pazarının genç ve başarılı girişimcilerine bir göz atıp sizler için derledik.

Urska Srsen, Slovenya: Bellabeat’in kurucu ortağı ve yöneticisi. Srsen, kadınların sağlıklarını kolaylıkla takip etmelerini sağlayan giyilebilir teknoloji dizayn ediyor. Bu teknoloji vücut ve beyinden stres, uyku ve menstral döngü hakkında bazı biometrikler topluyor. Bellabeat Y-Combinator W14 sınıfının başarılı bir mezunu.

Jonas Drüppel, Roland Grenke ve Daniel Taschik, Almanya: Dubsmash, Jonas Drüppel, Roland Grenke ve Daniel Taschik tarafından geliştirilen bir video mesajlaşma uygulaması. Film, gösteri, müzik ve internet trendlerinin ses kayıtları kullanılarak kullanıcıların keyifli vakit geçirmesini sağlanıyor. Dubsmash uzun süre Appstore’un zirvesinde yer aldı ve toplamda 15 milyon dolarlık yatırımı 3 turda topladı.

Caroline Walerud, İsveç: Walerud, 2012’de Volumental’in kurucu ortağı oldu. Stockholm’deki Royal Institute of Technology’de bir doktora tezi olarak başlayan Volumental şu anda bilgisayar vizyonu ve yapay zekayı birlikte kullanarak piyasayı altüst eden bir ayakkabı teknolojisi. Dünyanın en iyi markaları tarafından kullanılıyor.Bunun nedeni ise kullanıcıların deneyimlerini kişiselleştirmek ve gerçek rahatlığa ulaşmalarını sağlamak.

Ross Knap, Polonya: Ross Knap, CallPage in CEO’su ve kurucu ortağı. CallPage kullanıcıların websitesi üzerindeki hareketlerini gerçek zamanlı olarak analiz ediyor. Potansiyel bir müşteri gördüğünde bedava geri arama hizmeti öneriyor ve sadece 28 saniye içinde potansiyel müşteriyi bünyesine katabiliyor. Polonyalı şirket 2015’te kuruldu. 2016 yazında tohum yatırım olarak 500 bin euro aldı.

Joséphine Goube, Fransa: Goube, Migreat isimli mülteci barınma başvurusu uygulamasının kurucusu. Migreat başvuru sırasındaki bürokratik süreç için yönlendirmelerle kullanıcılarına yardımcı oluyor. VC fonlamasında 6 milyon toplayan Migreat’in kurucusu Josephine aynı zamanda mültecilerin teknolojik ihtiyaçlarına cevap veren Techfugees’in CEO’su.

James Proud, İngiltere: Proud, Hello şirketinin kurucusu ve CEO’su. Hello akıllı alarm ve uyku görüntüleyiciler yapıyor. İlk ürünleri Sense 2014 yılında Kickstarter’dan 2.41 milyon dolar topladı.

Marjolaine Grondin, Fransa: Paris merkezli Jam’in kurucu ortağı. Jam yapay zeka merkezli bir SMS cevaplama hizmeti. Hizmet 100bin kadar insana, boş zaman aktivitelerine(tiyatro,sinema,bar-pub etkinlikleri vs.) katılmaları için yardımcı oldu. 2012’de kurulan Jam, 1 milyon euro dan fazla yatırım aldı.

Alexander Naydenov, Bulgaristan: Naydenov, tez raporlarını birlikte yazmaya yarayan online ortak çalışma platformu PaperHive’ın kurucu ortağı. Araştırmacılar istedikleri bütün elementleri raporlarına ortaklaşa ekleyebiliyorlar. PaperHive 2016’da kuruldu ve merkezi Berlin’de.

Habib Frost, Danimarka: Neurescue bilgisayar kontrolünde kalp krizi vakalarında kullanılan bir tüp. Kurucusu Habib Frost 23 yaşında en genç medikal doktor olarak üniversiteden mezun oldu. 2014’de başlattığı Neurescue’da donanım, yazılım ve medikal teorileri birleştirdi.

Alice Zagury, Fransa: Zagury, The Family isimli hızlandırma merkezinin kurucu ortağı ve CEO’su. 270’ten fazla startup’ı destekleyen ve girişimcileri bir araya getiren The Family 2013’te kuruldu.

Mercedes-Benz Türk CEO’su Süer Sülün ile 50. yılda 50 Startup yarışması röportajı

Mercedes-Benz Türk CEO’su Sn. Süer Sülün ile 50. yılda 50 Startup yarışması kapsamında bir röportaj gerçekleştirdik. Güzel ayrıntılara değinen Sülün, hem kendilerinin Startup’lardan hem de Startup’ların kendilerinden öğreneceği çok şey olduğunu söylüyor. Bu yarışmanın büyük ödülünün kazananlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Şirketlerin girişimcilikle ilgili neler yaptıklarını aktarmaya devam edeceğiz.

Yapay zeka tabanlı diyalogsal ticaret platformu Buck.ai, TRAngels’tan tohum yatırım aldı

Yapay Zeka (AI) tabanlı diyalogsal ticaret girişimi Buck.ai, yerel ürün ve hizmetlerin müşterilerle buluşması için yapay zeka ile destekenen bir ticaret platformu oluşturuyor. Böylelikle lokal hizmet veren tüm işletmelerin müşterilerle iletişimini kolaylaştırıyor ve alışveriş ve teslimat sürecini tümüyle üstlenerek geliştirdiği algoritma ile yerel pazarda müşterilerle ürün ve hizmetler arasında konuşarak veya mesajlarla alışveriş yapmasını sağlıyor. Buck.ai, yerli bir girişimdir.

Girişim; Utku Kaynar, Ulaş Can Cengiz ve Bülent Yılmaz tarafından hayata geçirildi.

TRAngels öncülüğündeki 500 bin dolar değerlemeyle yapılan bu tohum yatırım turuna; Namık Kural, Mehmet Sacit Sungu, Hüseyin Nuri Doğan, Sibel Pensoy ve Hüseyin Karayağız katıldı.

Girişim aldığı bu yatırımı, sonbahardan itibaren ABD pazarındaki faaliyetlerinde kullanacağına değinerek “Hedefimiz ticaret odaları üzerinden yayılmak ve ilk 5 ayın sonunda 15 ticaret bölgesine büyümüş olmayı hedefliyoruz.” açıklamasında bulundu. Şu ana kadar 6 ticaret bölgesi ile ön sözleşme yapılmış.