Ana Sayfa Blog Sayfa 828

Eticaret sitelerine ödeme altyapısı hizmeti sunan iPara, değişim sürecini paylaştı

Eticaret alanında sunduğu gelişmiş ve çözüm odaklı servisleri ile hizmet veren iPara, sanal POS, link ile ödeme gibi yenilikçi ve katma değerli ürünlerinin de dahil olduğu tüm dünyasını yeniledi.

iPara Yönetim Kurulu Üyesi ve ininal CEO’su Ömer Suner ve iPara Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tarık Onat, iPara’nın yenilenen dünyası, ürün gamı ve üye işyerlerine sunduğu katma değerli servisleri hakkında bilgi verdi.

iPara’nın faaliyetleri ve ürünleri hakkında bilgi veren iPara Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tarık Onat, “Türkiye’nin ilk online ödeme hizmeti veren şirketi olarak kurulan iPara, bugüne kadar 12 binden fazla firmaya online ödeme hizmeti sağladı. BDDK lisansına ve kredi kartı ile ödeme alma güvenlik standardı PCI-DSS (Payment Card Industry Data Security Standart) sertifikasyonuna sahip olan şirketimiz, kart bilgilerini güvenli ödeme altyapısında saklama imkanı sunarak bir sonraki alışverişte kart bilgilerini girmeden hızlı, kolay ve güvenli bir şekilde ödeme yapılmasını sağlıyor.

Aynı zamanda üye işyerlerimiz, sanal POS hizmetimiz için her banka ile ayrı ayrı tamamlaması gereken teknik, hukuki ve diğer süreçleri, tek bir entegrasyon yaparak çözebiliyor; tüm banka kredi kartları için, tek çekim ve taksitli alışverişlerde tek bir komisyon oranıyla çalışabiliyor. Tüm sipariş işlemleri gelişmiş kullanıcı dostu arayüzler ile 7/24 takip edilebiliyor ve raporlanabiliyor” dedi.

Üye işyerlerine entegratör firmalar ile olan iş birlikleri sayesinde çeşitli avantajlar sunduklarının altını çizen Onat, “İş birliklerimiz sayesinde kullanıcılarımız e-ticaret sitelerindeki tüm ihtiyaçları (altyapı, yazılım gibi) indirimli fiyatlardan alabiliyor. Kullanıcılarımıza sunduğumuz yüzde 70’lere varan kargo ve damacana su indirimleriyle de ofis giderlerinin azaltılmasına katkıda bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.

Onat, “iPara müşterileri ayrıca link ile ödeme çözümümüz sayesinde tek tıkla, diledikleri yerden, anında ödeme alabiliyor. iPara Kurum Paneli üzerinden belirlenen tutardaki tek kullanımlık ödeme linki ister SMS, ister e-posta ile gönderilebiliyor ve gelen linke tıklayarak kart bilgileri girilerek kolayca ödeme yapılabiliyor” diye konuştu.

iPara’dan 100 milyon TL’lik ciro hedefi

Onat, “Türkiye’de e-ticaret pazarı 2018 yılında yüzde 42 büyüme ile 59,9 milyar TL’ye yükselirken, 2014-2018 yılları arasında sektörün ortalama yıllık büyüme hızı ise yüzde 33 oldu. iPara olarak biz de bu yılın ilk altı ayında geçen yılki ciromuzu yakaladık. Bu yılın sonunda 100 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. iPara olarak sahip olduğumuz yetkinliklerimiz, her daim pratik çözümler sunan iş modelimiz ve kullanıcı dostu hizmetlerimizle sektörde fark yaratmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemde hayata geçireceğimiz yeni iş birliklerimizi sizlerle paylaşmayı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

iPara ile birlikte Multinet Up grubunun iştiraki olduklarının altını çizen iPara Yönetim Kurulu Üyesi ve ininal CEO’su Ömer Suner, hayata geçirdikleri ortak faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Suner, “iPara üye iş yerlerimize ininal Kart’ın bir milyon kullanıcısına istedikleri an ulaşıp kampanya yapma imkanı sunuyoruz. iPara üye işyerlerimiz bir milyona yakın aktif ininal kullanıcımıza özel kampanyalar düzenleyebiliyor, biz de bu kampanyalara pazarlama desteği veriyoruz. Bu sayede bireyler indirimli alışveriş yaparken, iPara üye işyerleri ise hacimlerini büyütme fırsatı yakalıyor” diye konuştu.

Türkiye’nin 2017 yılından 2019 yılına değişen mobil oyun araştırma verileri

Türkiye’de her 5 kişiden 2’sinin zihnini tazelemek için başvurduğu dostu, avuçlarının içindeki mobil oyunlar, gün geçtikçe bilinirliğini sürdürürken, ününe ün katıyorlar.

Her geçen gün daha fazla oynanan ve yaygınlaşan mobil oyunlar için, iki dev firmanın, AdColony ve Nielsen Sports’un uzman bakış açısıyla gerçekleştirdikleri “Mobil Oyun Araştırması” Türkiye’deki mobil oyun oynama alışkanlıklarına ilişkin verileri çarpıcı bir biçimde gözler önüne serdi 2017 yılından sonra 2019 yılında yenisi gerçekleştirilen araştırma, mobil oyunların modasının her geçen gün arttığına dair oldukça ilginç bilgiler içeriyor.

Kullanıcıların %74’ü Reklam İzlemeye Gönüllüler;

Mobil oyun oynarken ekranda beliren bu reklam da ne? Oyun deneyimi esnasında ekstra can kazanmak ve hız kesmeden oyuna devam edebilmek için kullanıcıların karşılarına çıkan reklamı izlemeleri gerekiyor. Ancak sanılanın aksine, kullanıcılar bu reklamları %74 gibi çok yüksek bir oranla kendi istekleri ile izliyorlar. Bunun yanı sıra, diğer bir şaşırtan bilgi ise, 2017 yılında kullanıcıların sadece 22%si mobil reklamların ilgilerini çektiğini belirtirken 2019 yılındaki araştırmaya göre mobil oyuncuların %64’ünün bu reklamları ilgi çekici bulması!

Kullanıcıların ilgisini çeken bu reklamlar aynı zamanda kullanıcıları çeşitli aksiyonlar almaya da teşvik ediyor. Katılımcıların %57’si merak edip reklama tıklarken %34’ü reklamda gördükleri ürün ile ilgili internette araştırma yapıyor. %8’i ilgili ürün/hizmeti internetten ya da mağazadan satın alırken, %12’si arkadaşına bahsediyor. Böylelikle kullanıcılara her anlarında ulaşabilmek adına markalar için mobil oyunlardaki reklamlar bulunmaz birer fırsat haline geliyor.

Mobil kullanıcıların % 94’ü Haftada En Az Bir Kere Mobilde Oyun Oynuyor!

Yapılan araştırma mobil oyunların her geçen gün daha da hayatımıza girdiğinin bir göstergesi niteliğinde.

2017 yılında yapılan araştırmada mobil oyuncuların %79’u haftada bir kere veya daha fazla oyun oynarken, 2019’da yapılan araştırmada bu oran %94’e çıkmış durumda! Mobil oyunlar, gün geçtikçe, oyuncuların telefonlarına yükleyip unuttuğu aplikasyonlar olmaktan çıkıp, rahatlama ve mutluluk sağlayan tatlı kaçamaklar haline geliyor. Telefonlarında 1 ile 3 oyun bulunduranların oranı %53’ten %66’ya tırmanmış!

Mobilde Oyun Oynamak İçin Yer Zaman Mekan Ayırımı Yapmıyorlar;

Mobil oyunlar 24 saatlik günümüzde bir yerlerde, mutlaka bir pay bulmayı başarıyorlar.
Mobil oyuncuların gündelik hayattan sıyrılmak ve keyif almak için kendilerine ayırdıkları bu oyun zamanı, 2017’de oyuncuların %44’ü için, 2019’da ise oyuncuların % 61’i için 0-30 dakikalık bir dinlenme molası olarak karşımıza çıkıyor.

Mobil cihazlarımızda böylesine yer edinen oyunları oynamak, artık yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası! Son 3 ay içerisinde mobil oynayanların görüşmeci olarak seçildiği araştırmada, %94’ü her hafta, her iki oyuncudan biri “her gün” oynadığını belirtiyor.

Peki oyun oynamaya ayıracak bu kadar zamanı nereden buluyorlar?

Mobil oyuncuların büyük çoğunluğu evlerinde kendilerini mobil oyunların eğlenceli dünyasına bırakıyor. 2017 yılında olduğu gibi kullanıcıların mobil oyunlar oynamaya en çok adadıkları zaman dilimi akşam saatleri. 2019 yılındaki araştırmamız da gösteriyor ki kullanıcıların %49’u 20.00-23.00 saat diliminde yani prime time’da TV karşısında dinlenme zamanlarını mobil oyunlar ile taçlandırıyorlar.

Günümüzün büyük bir çoğunluğunda bize eşlik eden mobil oyunları kullanıcıların %45’i toplu taşımada yolculuk ederken, %22’si bir kafede arkadaşını beklerken, hatta %27’si ofiste işlere biraz ara verip kafa dağıtmak ve yeniden odaklanmak için tercih ediyorlar.
Kullanıcılar mobil oyunların sağladığı küçük heyecanlar ve yaşattıkları başarı hazları, beraberinde mutluluk ve rahatlama getirdiğini belirtiyor.

Galatasaray SK ve Boğaziçi Üniversitesi ortaklığında spor odağında Teknopark kuruluyor

Boğaziçi Üniversitesi ve Galatasaray Spor Kulübü işbirliğiyle “Spor İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi” kurulmasını öngören Mutabakat Zaptı ve Kurucu Heyet Protokolü, Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz ve Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Mehmed Özkan tarafından imzalandı.

Dünyada ilk kez bir spor kulübünün Teknopark kurduğunu belirten Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz bu işbirliğini Boğaziçi Üniversitesi ile gerçekleştirmekten gurur duyduklarını ifade etti. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan ise Teknopark’ta e-spor alanında yapay zekâ temelli ileri teknolojiler ve uygulama alanları geliştireceklerini kaydetti.

Dünyada ilk defa bir spor kulübü Teknopark kuruyor

İmza töreninde bir konuşma yapan Mustafa Cengiz, iki yıldır üzerinde çalıştıkları Teknopark projesinin aynı zamanda dünyada ilk olduğunu belirterek, küresel bazda ilk defa bir spor kulübünün Teknopark projesine girdiğini vurguladı ve bu adımın çok önemli bir adım olduğunu belirtti. Bunu Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte gerçekleştiriyor olmaktan büyük gurur duyduklarını ekledi.

Teknopark projesinin dünyada bir spor kulübünün üstlendiği ilk Teknopark projesi olduğunu vurgulayan Cengiz, Boğaziçi Üniversitesi gibi saygın bir kurumla bu anlamda iş birliği yapmış olmaktan onur duyduğunu ifade etti.

Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan ise Türkiye’nin teknolojinin birçok alanında varlık gösterdiğini, Boğaziçi Üniversitesi’nin teknoloji alanındaki stratejik yaklaşımı kapsamında ortaya çıkmış Teknopark’a E-Spor alanındaki yatırımların iyi bir fırsat olacağını kaydetti. E-sporun oyun platformları geliştirmekten ibaret olmadığını, simülasyonlardan, yapay zekâya ileri teknolojileri ve uygulama alanlarını içerdiğini ekleyen Mehmed Özkan, E-Spor alanında Galatasaray Spor Kulübü ile iş birliğinin Türkiye’nin teknoloji alanında kalkınması ve dünyaya açılması adına büyük yarar sağlayacağını ekledi.

Teknoparkın, öncelikle Galatasaray Spor Kulübü’nün Mecidiyeköy binasında, ardından Seyrantepe’de kurulması planlanan spor salonunun bu amaçla tasarlanan bölümlerinde faaliyete geçmesi planlanıyor. Kurulacak Teknopark’ın, öncelikli olarak, spor ve teknolojinin birbirine temas ettiği her alanda teknoloji geliştirecek şirketleri ve girişimcileri bir araya getirmeyi amaçlıyor.

Ağırlığın ise tüm dünyada büyük bir hızla gelişmekte olan e-sporda olacağı, Seyrantepe Spor Salonu’nda yer alacak olan e-spor merkezi ile birlikte bu teknoparkın, e-sporun oyuncu ve izleyicilerini üretici ve dağıtıcılarıyla sürekli olarak bir araya getiren eşsiz bir ortam oluşturması planlanıyor. Ayrıca sporcu giysileri, spor ekipmanları, sporcu gıdaları-içecekleri, spor analizi, sporda yapay zekâ uygulamaları, spor yayıncılığı, biletleme, sporda sanal gerçeklik uygulamaları, spor tesisleri tasarımı ve malzemeleri, spor eğitimi araçları, engellilerin spor yapmasını destekleyen teknolojiler, yeşil spor ve sporla ilgili diğer alanlar, Teknoparkın öncelikli olarak eğileceği çalışma alanları olacak.

Teknopark’ta, sporla ilgili geliştirme alanlarına ek olarak, Boğaziçi Üniversitesi’nin çalışmalarını genişletmek istediği bilgi enformasyon teknolojileri ve yapay zekâ konusunda teknoloji geliştiren şirketlerin de önemli pay sahip olmaları öngörülüyor.

İş Bankası Tarım Girişimciliği yarışmasını Bursa merkezli girişim Agrinte kazandı

Türkiye İş Bankası’nın sahipliğinde Kök Projekt’in yürüttüğü İş Bankası Tarım Girişimciliği Yarışması’nın kazananı 3 günlük maratonun sonucunda belli oldu.

Tekfen Tarım CEO’su Emrah İnce, TTGV Program Koordinatörü Evren Bükülmez, Universal Partners CEO’su Dr. Ferkan Çelik, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek, Workup Lider Mentoru Ömer Erkmen, Ankara Üniversitesi Teknokent Genel Müdürü Şebnem Doğan ve Kök Projekt COO’su Shirley Kaston’un oylamasıyla Umut Öztürk‘ün girişimi Agrinte oldu.

Agrinte: Tarımsal sensör verileri ile ürün gelişimi ve hastalıkları üzerine yapay zekaya dayalı tahminsel analiz yapan teknoloji sistemidir.

Türkiye çapında Edirne’den Şırnak’a 47 farklı şehirden 200+ başvuru alınan İş Bankası Tarım Girişimciliği Yarışması’nın tüm finalistlerini ve İş Bankası Workup programına girmeye hak kazanan Bursa merkezli Agrinte’yi egirişim olarak tebrik ediyoruz.

65 bin dolar ödüllü Milestone Kickstarter Yarışması başvuruları açıldı

1998 yılında Danimarka’da kurulan Milestone Systems, açık platform video yönetim yazılım pazarının lideri ve öncü tedarikçisi olarak 10 yıla yakın bir süredir Türkiye’de faaliyet gösteriyor.

Milestone Systems, sunduğu açık platformda güvenlikten ulaşıma, acil durum müdahalesinden trafik optimizasyonuna ve hatta vahşi yaşama kadar pek çok farklı alanda fayda sağlayan uygulamalarla çalışan görüntü tabanlı teknoloji yazılımlarını kullanıcılarına sunuyor.

Birinciye 65 bin dolarlık ödül

Milestone Kickstarter Yarışmasının üç finalisti, Mayıs 2020’de gerçekleştirilecek Milestone Entegrasyon Platformu Sempozyumu etkinliğine (MIPS) ücretsiz katılacak ve standlarında inovatif çözümlerini tanıtacaklar. Yarışmanın birincisi de aynı etkinlikte açıklanacak ve 65.000 Dolarlık büyük ödülün sahibi olacak.

Milestone Kickstarter Yarışması’na şimdi başvurun

Bu yıl üçüncüsü düzenlenecek Milestone Kickstarter Yarışması ile ise, kod yazılımcılarının, geliştiricilerin, kişilerin ve kurumların, Milestone XProtect® VMS ürün ailesi için “eklentiler” ile yeni uygulamalar ve yetkinlikler keşfetmeleri için benzersiz bir fırsat sağlıyor.

Milestone Systems’ın Teknolojiden Sorumlu Başkanı (CTO) Bjørn Skou Eilertsen yarışmanın detaylarını

“Milestone Systems, ağ video teknolojisinin geliştirilmesinde ve kullanımında, işbirliğini ve yeniliği sağlayan açık bir platform topluluğuna olanak sağlıyor. Bizler geliştiricilerin dünyayı değiştireceğine inanıyoruz. Milestone Entegrasyon Platformu Yazılım Geliştirme Kit’imiz bunu yapmalarına yardımcı olabilir. Geliştiricilere yeni çözümler geliştirme ve güçlü VMS platformumuzu motor olarak kullanma fırsatı sunuyor. Yarışmanın kazananı, VMS kullanımını herhangi bir şekilde artırabilecek entegrasyon, ek işlevsellik, widget veya kod olabilir. Katılan geliştiriciler, yeni yöntemlere uyarlanabilecek bir veri analizi veya ölçümü için temel oluşturacak bir görsel araç veya aygıt tetikleyicisi oluşturabilirler. Katılımcılar için iki önemli şartımız var; birincisi çözümün Milestone XProtect VMS ile entegre olması, ikincisi ise fikrin yarışmacının kendi fikri mülkiyetinde olması gerekliliği” sözleriyle anlatıyor.

Son Başvuru 29 Kasım 2019

Katılımcılar 29 Kasım 2019’a kadar Katılım Formu ile birlikte
[email protected] adresine başvurabilecekler.

2020 Milestone Kickstarter Yarışması hakkında detaylı bilgi için bu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.

30 ülkeden başarılı teknoloji girişimleri Scale Up için Big Bang 2019’da buluşuyor

İTÜ ARI Teknokent tarafından, İTÜ Çekirdek Kuluçka Programı’na girecek girişimleri belirlemek ve erken aşama girişimcileri ihtiyaç duydukları yatırıma ulaştırmak amacıyla düzenlenen Big Bang Startup Challenge’a artık sayılı günler kaldı diyebiliriz.

Açıklanan sermaye yatırımı ve hibeleriyle dünyanın en büyük girişimci yarışması olma özelliğini taşıyan etkinliğe, bu yıl Türkiye dışında 30 farklı ülkeden yüzlerce girişim başvurdu. Başvuranlar arasında en iyi girişimler 28 Kasım’da Uniq İstanbul’da sahneye çıkacak.

Motto: Scale Up

Bu yıl Big Bang’te ‘scale-up’ mottosuyla yola çıktıklarının altını çizen İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Deniz Tunçalp, “2019 yılı start-up kavramının yanı sıra scale-up kavramını da sıkça duyduğumuz bir yıl oluyor. Girişimleri sadece başlatmak değil, scale-up aşamasına getirerek hızlı bir şekilde büyütmek, tüm dünyada ve Türkiye’de giderek önem kazanıyor. İTÜ ARI Teknokent ve İTÜ Çekirdek olarak biz de scale-up kavramına odaklanarak, girişimcileri kendilerini büyütecek yatırım ve desteklerle bir araya getireceğiz. Geçen yıl Big Bang’de girişimcilere, 21 milyon TL’yi aşan bir kaynak ulaştırmıştık. Yeni paydaşlarımız ve büyüyen girişimcilik ekosistemi ile bu yıl rakamsal olarak 21 milyon TL’nin çok daha üstüne çıkmayı hedefliyoruz” dedi.

Deniz Tunçalp, İTÜ ARI Teknokent CEO’su

Tunçalp, “Big Bang’de yatırım ve hibe alan yabancı girişimler işlerini globalde büyütmek için bir ofislerini İstanbul’da, İTÜ ARI Teknokent’te açacak. Türkiye’nin dört bir yanından başvuran girişimciler ise İstanbul pazarına ve ihtiyaç duydukları teknik uzmanlığa İTÜ Çekirdek desteği ile ulaşarak bulundukları illerden ülke ve dünya pazarlarına doğru büyümelerine hızla devam edebilecekler” diye konuştu.

Türkiye dışında 30 farklı ülkeden başvuru alındı!

Bu yıl Türkiye dışında 30 farklı ülkeden ve Türkiye’de 63 farklı şehirden binlerce başvuru alan İTÜ Çekirdek’te, 2019’da 600’den fazla girişim desteklendi. Kurulduğu 2012 yılından beri 30 bini aşan başvuru alan, 2 bin 424 girişim ve 5 bin 432 girişimciyi destekleyen İTÜ Çekirdek ile girişimciler, 83 milyon TL’yi aşan yatırımla buluştu. Girişimcilerin toplam değerlemesi ise 956 milyon TL’yi aştı.

İTÜ Çekirdek’in Elginkan Vakfı, İstanbul Sanayi Odası, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) , EnerjiSA, Anadolu Efes, Agito, Allianz, Anadolu Sigorta, PETKİM, 3M ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği’nin (ELDER) de aralarında bulunduğu 40’ı aşkın paydaşı bulunuyor. Merkez, Türkiye’nin geleceğine katkı sunmak, yeni iş birliklerine olanak sunmak isteyen kurumsal şirket ve yatırımcıları İTÜ Çekirdek’e davet ediyor.

Göçmenlere özel geliştirilen yeni mobil uygulama: PeerBie TAC

Türkiye’nin yerli sosyal ağ uygulaması olmak için yola çıkan ve sosyal ihtiyaçlara uygun uygulama geliştiren PeerBie son olarak göçmenlerin birbirleri ile yardımlaşması ve bilgi alışverişini kolaylaştırabilmek amacıyla geliştirdiği “PeerBie Türk – Amerikan Topluluğu – PeerBie TAC” uygulaması ile mağazalardaki yerini aldı.

Göçmenlerin hayatını ve bulundukları bölgedeki kendisi gibi diğer göçmenlerle etkileşime geçilmesini sağlamak içgörüsü ile geliştirilen uygulama, ziyaretçileri Amerika’ya daha önceden yerleşmiş, daha önce ziyaret etmiş ve şu an Amerika’da yaşayan Türklerle sosyal ağ üzerinde bir araya getirerek, anlık haberleşmeleri ve özel olarak belirlenmiş tüm ihtiyaçlara cevap verebilecek şekilde dizayn edildi.

Uygulamayı Google Play ve App Store‘dan indirebilirsiniz.

PeerBie TAC, Amerika’daki Türkler için özel olarak geliştirildi ve Amerika’da yaşayan Türklerin birbirleriyle yardımlaşarak, her türlü ihtiyaçlarına çözüm bulabilmelerini sağlayabilecek özelliklere sahip. Göçmenlerden ziyaretçilere, iş sahiplerinden gurbetçilere kadar çok geniş bir kullanıcı yelpazesine sahip uygulama, özel olarak belirlenmiş tüm ihtiyaçlara cevap verirken Türk doktorlar, avukatlar, restoranlar başta olmak üzere çeşitli yer ve kurum ile iletişim kurulmasına yardımcı oluyor. Sosyal ağ özelliği ile de kullanıcıların tüm ihtiyaçlarına anında geri dönüş alabileceği, aidiyet hissi ile kendilerini iyi hissedecekleri bir Amerika deneyimi vaat ediyor.

“Yakınımda ‘memleketim’den biri var mı?”

Kendisi de bir göçmen olan ve 23 yıl Amerika’da yaşamış olan Semih Seçer, “Göçmenlik çok ilginç bir duygu ve keyifli yanları çok olsa da zor bir deneyim. Her nerede iseniz size yakın bir yerlerde memleketinizden, Türkiye’den biri var mı diye merak ediyorsunuz. Amerikaya sizden önce yerleşmiş, sizden daha fazla kez ziyaret etmiş ya da sizinle aynı zamanda aynı şartları paylaşan insanlar var ve sizin onlara ihtiyacınız oluyor. Yani daha önce orada bulunmuş birilerinin deneyimlerine veya şu an orada olanların bilgilerini istemek çok doğal bir refleks oluyor. Bu ihtiyaçtan ve gerçek deneyimlerden yola çıkarak PeerBie TAC’i kullanıcılarımızla buluşturmaktan dolayı son derece mutlu ve memnunuz” sözleri ile uygulamanın kullanım avantajlarını ve sunduklarını paylaşırken, “Kendi deneyimlerinden de biliyorum, göçmenlik zor. PeerBie ile bunu kolaylaştıracağız. Birbirimizden öğreneceğimiz her zaman çok şey var ancak aynı ülke-bölgedeki iki göçmenin birbirinden öğrenecekleri daha fazla. Uygulamamız ilk etapta Amerika’da yaşayan Türkler için dizayn edildi. Ancak uzun vadede diğer ülkeleri ve göçmen kitlelerini de kapsayacak” dedi.

PeerBie TAC, Türk – Amerikan Topluluğu uygulamasının kullanım alanlarını Seçer şu şekilde sıralıyor:

  • Uygulama ile Amerika yolculuğunuz ile ilgili merak ettiğiniz her konuda yardım alabilirsiniz.
  • Kendiniz için en uygun konu başlıklarını tartışabilir, sorularınızı yönetebilirsiniz.
  • Kendinize özel mesaj grupları oluşturabilir, beklediğiniz cevabı anlık bildirimlerle görebilirsiniz.
  • Size özel kanallara katılabilir, sizin için en doğru kişilerle etkileşime geçebilirsiniz.
  • İkinci el alım – satım ile ihtiyaç olunan ürünleri takip edebilir, satabilir veya kiralık ilanlarını takip edebilirsiniz.
  • Doktor, avukat, işyerleri, konsolosluklar ve elçiliklerin lokasyon ve iletişim bilgilerine anında ulaşabilirsiniz.
  • Staj, iş ilanlarını takip edebilir ve yeni iş fikirleri bulabilirsiniz.
  • Diğer göçmenlerle bir araya getirecek etkinlikler düzenleyebilir, oluşturulmuş etkinlikleri takip edebilirsiniz.
  • Gezilecek yerler hakkında bilgi alabilir, seyahatlerinizi planlayabilirsiniz.
  • Green card, vize, göçmenlik ve askerlik gibi konular hakkında son gelişmeleri yakından takip edebilirsiniz.

ABD yaptırımlarıyla zorlu günler geçiren Huawei, 2019 yılı 3. çeyrek verilerini paylaştı

ABD yaptırımlarıyla zorlu günler geçiren Huawei, 2019 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin sonuçlarını açıkladı. Bu yılın ilk üç çeyreğinde, Huawei, yıllık bazda yüzde 24,4 artışla 610,8 milyar CNY gelir elde etti. Bu dönemde şirketin net kar marjı yüzde 8,7 oldu.

Huawei, IT altyapısına ve akıllı cihazlara odaklanmayı sürdürerek operasyonlarının verimliliğini ve kalitesini artırmaya devam etti. Operasyonel ve organizasyonel istikrarını arttıran Huawei, performansını 2019 yılının ilk üç çeyreğinde sağlamlaştırdı.

Huawei Tüketici Elektroniği Grubu istikrarlı şekilde büyümeye devam etti. Huawei’nin 2019’un ilk üç çeyreğindeki akıllı telefon sevkiyatları, yıllık yüzde 26 artışla 185 milyon adedi aştı. Şirket ayrıca PC’ler, tabletler, giyilebilir ürünler ve akıllı ses ürünleri gibi diğer yeni işletmelerde de hızlı bir büyüme kaydetti.

Huawei Mobil Hizmetler ekosistemi 170’ten fazla ülke ve bölgeyi de kapsayacak şekilde gelişti. HMS’i şu anda dünya çapında 1,07 milyon kayıtlı geliştirici kullanıyor.

Yazılım ve donanımda benzersiz yeniliklere sahip olan, aynı zamanda sektör ve tüketicilerden büyük beğeni toplayan Vision akıllı ekran, 3. çeyrekte piyasaya sürüldü. Tüketicilere odaklanan ve tüm büyük kullanıcı senaryolarında daha kesintisiz bir akıllı deneyim sunan daha sağlam bir ekosistem şekillenmeye başladı.

Taşıyıcı sektöründe, dünya çapında 5G ağlarının ticari konuşlandırması hızlandı. Huawei, 5G Super Uplink, akıllı ve basitleştirilmiş nakliye ağları gibi lider, yenilikçi çözümler üretmeye devam etti. Şirket ayrıca, taşıyıcıların inovasyonunu ve büyümesini sağlamak için 5G deterministik ağ oluşturma üzerine bir endüstri inovasyon tabanı oluşturmak için endüstri ortaklarıyla birlikte çalıştı. Bugüne kadar, Huawei 5G için 60’tan fazla ticari sözleşme imzaladı ve lider global taşıyıcılarla 400.000’den fazla 5G Massive MIMO aktif anten ünitesini (AAU) dünya pazarlarına sevk etti.

Kurumsal sektörler için Huawei, Horizon Digital Platformunu başlattı. Bu yakınsak, açık ve verimli platform, Huawei’nin kapsamlı teknolojik deneyimine dayanıyor. Huawei dijital dünya için temel oluşturmak ve trilyonlarca ABD dolarına değer bir dijital dönüşüm endüstrisi yaratmak için müşteri ve ortaklarıyla birlikte çalışmayı hedefliyor. Bu platform aynı zamanda hükümet, kamu hizmetleri, finans, ulaşım ve elektrik gibi çeşitli sektörlere dijital dönüşümlerini hızlandırmaları için yardımcı olacak.

2019 yılının üçüncü çeyreğinin sonunda, 700’den fazla şehir, 228 Fortune Global 500 şirketi ve 58 Fortune Global 100 şirketi, Huawei’yi dijital dönüşüm ortağı olarak seçti.

Huawei’nin bulut hizmetinin gelişimi hızlanıyor. Üçüncü çeyrekte Huawei bilgisayar stratejisini açıkladı ve dünyanın en hızlı AI eğitim kümesi olan Atlas 900’ü piyasaya sürdü. Şirketin piyasaya sürdüğü diğer yenilikçi ürünler arasında HUAWEI CLOUD Ascend AI küme hizmetleri, Kunpeng ve Ascend işlemcileri tarafından desteklenen 112 yeni hizmet ve Endüstriyel Akıllı İkizler yer alıyor. Bu ürünler hükümet, internet servis sağlayıcısı (ISS), otomotiv, finans ve diğer birçok sektörde büyük atılımlar gerçekleştirdi. Üç milyon işletme kullanıcısı ve geliştiricisi, ürün ve çözümler geliştirmek için HUAWEI CLOUD’u kullandı.

Girişimci kimliğiyle tanıdığımız Erman Kaya, Apsiyon’un yeni ürün müdürü oldu

Sizlerle geçtiğimiz haftalarda kurucusuyla girişim hikayesini paylaştığımız site yönetim platformu Apsiyon’da Ürün Müdürlüğü görevine, finansal teknoloji sektörünün deneyimli ismi Erman Kaya getirildi.

Kaya, Apsiyon’un global ürünlerinin geliştirilmesi ve kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesi süreçlerinde görev alacak.

Finansal teknoloji sektöründe deneyime sahip olan, farklı sektörlerde dikkat çeken girişimlere imza atan Erman Kaya, Türkiye’nin lider site yönetim platformu Apsiyon’da Ürün Müdürü olarak göreve başladı. Kaya, Apsiyon’un global ürünlerinin geliştirilmesi ve kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesi süreçlerinde sorumluluk alacak.

Erman Kaya kimdir?

Üniversiteye Orta Doğu Teknik Üniversitesi Havacılık Mühendisliği Bölümünde başlayan Erman Kaya, daha sonra geçiş yaptığı Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümünden mezun oldu.

Mezuniyetinin ardından telekom, ulaşım, lojistik, finans ve sigortacılık sektörlerine özel web ve mobil uygulamalar üreten startup girişimleri olan Erman Kaya, son olarak Türk Elektronik Para’da Mobil Ürün Direktörü olarak görev aldı.

Dijital ve online pazarlama, yazılım geliştirme gibi konulara özel ilgi duyan Kaya, Vindesoft, Hesapöder ve UniStaj.com şirketlerinin de girişimcileri arasında yer alıyor.

CarrefourSA’dan yaptığınız alışverişleri Hepsiexpress üzerinden anında isteyebileceksiniz

Eticaret platformu Hepsiburada, Sabancı Holding ve Carrefour Grup iştiraki Türkiye organize perakende sektörünün öncü markası CarrefourSA ile iş birliği yaparak müşterilerinin hayatını kolaylaştıracak yenilikçi bir iş modeli için düğmeye bastı.

Hepsiburada müşterileri, Hepsiexpress hizmeti çerçevesinde CarrefourSA siparişlerini gün içinde tercih ettikleri zaman diliminde teslim alabilecek.

Hepsiexpress’e özel olarak kurulan, soğuk zincire uygun yüzlerce araçtan oluşan dev dağıtım filosu ile CarrefourSA’nın yaş sebze meyveden sağlık ve kozmetiğe, et, balık, tavuktan süt ürünlerine kaliteli, taze ve seçkin ürünleri Hepsiburada müşterilerine sağlıklı ve güvenilir bir şekilde ulaştırılacak. İlk etapta İstanbul’da belirli semtlerde başlayacak hizmetin yeni yılla birlikte Türkiye geneline yaygınlaştırılması planlanıyor. Hepsiexpress operasyonları, satış sonrası destek ve müşteri hizmetleri lider e-ticaret platformu Hepsiburada’nın güvencesiyle müşterilere sunulacak.

“Türkiye’de süpermarket alışverişine boyut atlatıyoruz”

Hepsiburada CEO’su Murat Emirdağ, Hepsiburada’nın müşteri ihtiyaç ve beklentilerine göre sürekli kendini yenilediğine vurgu yaparak, “Hepsiburada olarak yaptığımız yatırım ve yeni atılımlarla Türkiye’de online alışverişin öncüsü olmaya devam ediyoruz. Amacımız; müşterilerimize aradıkları her şeyi evlerinin konforunda, kolaylıkla bulabilecekleri, uçtan uca eşsiz bir online satın alma deneyimi sunmayı sürdürmek. Fiziksel ve dijital dünyanın birbiriyle iç içe geçtiği günümüzde, tüketici alışkanlık ve eğilimlerini öngörerek; CarrefourSA’nın süpermarket alışverişlerinde en güçlü olduğu yaş meyve sebze, kalite, ürün çeşitliliği gibi avantajlarını bizim 20 senelik teknoloji, online alışveriş tecrübemiz, lojistik ve müşteri hizmetleri alanındaki gücümüzle birleştirdik. Türkiye’ye kazandırdığımız bu yeni modelle süpermarket alışverişine boyut atlatıyoruz.” dedi.

“Hepsiexpress ile bir evin tüm ihtiyaçları gün içinde kapıda”

Emirdağ sözlerine, “Hepsiexpress’den sipariş veren müşterilerimizin sepetindeki yaş sebze-meyveden sağlık-kozmetiğe, et-balık-tavuktan süt ürünlerine uzanan tüm ürünler, onlara en yakın CarrefourSA mağazasından tedarik edilerek, gün içinde seçtikleri zaman diliminde kendilerine ulaşacak. Hepsiburada olarak müşterilerimize hızlı, kolay, pratik ve güvenilir bir alışveriş deneyimi sunma hedefimiz etrafında; inovatif yaklaşımımızla pazarın çıtasını yükseltmeye, yeni iş birlikleri ve yatırımlarla ilklere imza atmaya devam edeceğiz.” diyerek devam etti.

“Hepsiexpress, Yeni Nesil Market vizyonumuzun dijital dünyadaki yansımasıdır”

“CarrefourSA olarak güvenilir ve kaliteli ürünlerimizi en uygun fiyat politikasıyla marketlerimizden günde 500 bin kişiye ulaştırıyoruz. Dünya büyük bir hızla dijitalleşirken biz de bu sürece ayak uydurarak yeniliklere imza atıyoruz” diyerek sözlerine başlayan CarrefourSA Genel Müdürü Kutay Kartallıoğlu, şunları söyledi: “Reyonlarımızda yer alan yaklaşık 25 bin ürünü önce carrefoursa.com online marketimize, ardından da CarrefourSA Online Market mobil uygulamamıza taşıdık. Müşteri deneyimleriyle yol haritasını belirleyen bir marka olarak dijital platformlardaki müşteri alışkanlıklarını takip ediyoruz. Müşterinin ihtiyaçlarını birden çok farklı kanaldan giderme arayışını gözlemleyerek farklı kanallarda yer almaya başladık. Bu çerçevede Hepsiexpress ile bir ilke imza atıyor, bir markette yer alan taze gıda, kuru gıda, kişisel bakım ve temizlik ürünleri, kozmetik, ev tekstili vb. binlerce ürünü müşterilerin parmaklarının ucuna getiriyoruz. Artık bir Hepsiexpress müşterisi, market alışverişi yapmak istediğinde CarrefourSA güvencesi ve kalitesiyle yerli tohumlardan üretilmiş yaş sebze meyve ürünlerine, %100 yerli besi kırmızı etlere, yaklaşık 500 farklı Carrefour markalı ürünlere erişebilecek.”