Ana Sayfa Blog Sayfa 820

Drivee SafeCall: Trafik kazasında hızlı müdahale için ilgili birimlerle iletişime geçen cihaz

Drivee SafeCall, akıllı sensörlerle donatılmış bir telematik cihazdır. Trafik kazası olması durumunda kazayı algılayarak araç içerisi ile otomatik olarak iletişime geçilmesini ve ihtiyaç halinde en yakın acil müdahale ekibine durumun bildirilmesini sağlayan bir IoT cihazdır.

Kitlesel fonlama platformu Arıkovanı’nda fonlanmaya başladı.

Kaza sonrası ilk dakikalar “Altın Saat” hayati önem taşımaktadır. Drivee SafeCall ile konum ve kişi bilgisine ulaşan acil müdahale ekibi, yaralıya hızlı ve dedike bir şekilde yardım edebiliyor.

Araç içinde yer alan kişiler bilincini kaybetseler bile sistem otomatik devreye girdiğinden, müdahale ekibi olay yerine hızlıca yönlendirilebilmektedir. Bu aynı zamanda işyeri olarak geçen şirket araçları için acil durum eylem planlaması yapılmasına olanak sağlamaktadır.

Geniş kapsama alanıyla kesintisiz güvenliğinizi sağlayan Drivee SafeCall, sağlık bilgileriniz ile birlikte çarpışma simülasyonunu anında acil müdahale ekibine iletir. Drivee SafeCall, OTAM çarpışma testine sahip ilk cihazdır. Araç sisteminden bağımsız çalışan bir cihaz olduğundan, aracın garanti kapsamını da etkilememektedir.

Drivee SafeCall cihazı neler yapıyor?

  • Tek Tuşla Yardım: Acil bir durumla (kalp krizi vb. ) karşılaştığınızda SafeCall tuşuna basarak acil durum merkezinin araç içi ile iletişime geçmesi sağlanır ve ihtiyaçlarınız doğrultusunda acil müdahale ekipleri yönlendirilir.
  • Otomatik Yardım: Kaza anında bilincinizi kaybetmiş olsanızda acil müdahale ekipleri olay yerine otomatik olarak yönlendirilir.
  • Lokasyon Belirleme: Olay yeri tarifi ile zaman kaybetmezsiniz. Böylece acil müdahale ekibi, adres arama ile zaman kaybetmeden olay yerine ulaşır.
  • Bilinçli Müdahale: Önceden alınmış sağlık bilgileriniz doğrultusunda bilinçli bir müdahale imkanı tanır.
  • Kaza Riski Azaltma: Sürüş davranışlarını geliştirme programı ile kaza riskini azaltma imkanı sunar.

Vivoo kurucu ortağı Miray Tayfun ile girişimin hikayesini, yatırımını ve global sürecini konuştuk

Sizlere globale açılmış yerli bir girişimimiz Vivoo‘nun yatırımını ilk kez egirişim olarak duyurmuştuk. Girişimin kurucu ortağı ve CEO’su Miray Tayfun, bize girişimin global sürecini aldığı yatırımı ve önceki girişiminden nasıl vazgeçip pivot ettiğinden bahsetti.

Hatırlatmak gerekirse; Wellness asistanı Vivoo, yerli ve global yatırımcılardan 570 bin dolar yatırım aldı. Bu yatırım turuna; 500 İstanbul, Hande Enes ve Zeynep Zorlu, Techstars, Ginco Gorup, Mindshift Capital, Gunung Sewu Group, Irwan Liem ve Farid Musayev katıldı.

Sodexo’dan online yemek siparişi hizmeti: Sodexo Plus

Doğrudan iletişime geçerek aldığımız bilgiye göre Sodexo, Eylül ayında yapacağı lansman ile online yemek sipariş hizmeti Sodexo Plus‘ı resmen duyurmuş olacak. Şimdi web sitesi aktif ancak henüz dediğimiz gibi resmi bir lansman yapılmadı.

4 bin 500 işyerinden sipariş

Sodexo Türkiye İcra Kurulu Başkanı Eda Uluca Özcan, Sodexo Plus uygulamasını geliştirdiklerini belirterek, “Eylül ayından itibaren, Sodexo yemek kartı kullanıcıları, 4 bin 500 üye iş yerinden, kendi uygulamamız üzerinden online yemek siparişi verebilecek” dedi.

26 yıldır Sodexo olarak Türkiye’de var olduklarını ve yemek kartı denilince akla gelen ilk firma olduklarını ifade eden Özcan, Türkiye genelinde yaklaşık 1 milyon tüketiciye dokunduklarını da söyledi.

Eda Uluca Özcan “Türkiye’de 4 milyon çalışan yemek kartı hizmetinden faydalanıyor. Sodexo olarak bizim 1 milyondan fazla müşterimiz var. Toplam pazar payımız yaklaşık yüzde 27 civarına ulaşmış durumda. Türkiye genelinde 20 bin şirket ile çalışıyoruz. Yemek kartı organizasyonunun esnafa çok ciddi faydaları var. Çalışanlar şirket dışına yemeğe gidince piyasada özellikle küçük esnafın müşteri potansiyeli artıyor. Çalışanlar açısından da yemek tüketiminde çeşitli tercih imkanı sunuyor. Hep aynı yerde aynı yemekleri tüketmek zorunda kalmıyorlar. Çalışanlar memnun olunca şirketler de memnun oluyor. Türkiye’de bir personelin bir öğünde ortalama yemek harcaması 20 lira 90 kuruş. Devlet şu an personel başına günlük 20.52 lira vergiden düşme avantajı sağlıyor” dedi.

Yeni gelişmeler oldukça paylaşmaya devam edeceğiz.

Huawei’nin yöneticilerinden Şamil Nevruz, iyzico’nun CTO’su oldu

Türkiye’de Amazon, H&M, ZARA, Sahibinden gibi 32 binden fazla e-ticaret sitesinin ödeme alt yapısını sağlayan ve 600 binden fazla kullanıcıya Korumalı Alışveriş hizmeti sunan iyzico’da CTO görevine teknoloji sektöründe 19 yıllık deneyime sahip olan Şamil Nevruz geldi.

iyzico ekibine katılmadan önce Huawei’de bulut teknolojisine ilişkin pazar ve müşteri ihtiyaçlarına göre yeni ortaklıklar geliştiren ve iş çözümleri sunan Cloud Business ekibinde yönetici olarak çalıştı.

Nevruz, İstanbul Üniversitesi Ekonomi bölümünde lisans eğitimini tamamladı ve daha sonra Avustralya merkezli bir kamu araştırma üniversitesi olan Monash Üniversitesi’nde Ağ Bilişim (Network Computing) bölümünde öğrenim gördü. Ardından yine Avustralya merkezli Swinburne Teknoloji Üniversitesi’nde Network Sistemleri (Network Systems) alanında master programını tamamladı.

Avustralya merkezli çevrimiçi karşılaştırma ve çağrı merkezi tabanlı satış modeli üzerinde çalışan iSelect’te geçiş yaparak burada çalıştığı süre boyunca var olan sorumluklarına yenilerini ekleyip önce Ağ & Sistem Yöneticisi olarak BT altyapısı ve sistemlerinin yönetiminde görev aldı. Ardından BT operasyonlarından sorumlu kişi olarak takım liderliği görevini üstendi. Son olarak Group Head of IT Infrastructure olarak iSelect Grup Şirketlerinin BT Operasyonlarını ve Altyapısını yönetmekten sorumlu oldu.

2016 yılında Türkiye’ye dönüş yaparak burada SC3 Veri Merkezi ile tanıştı. SC3 Veri Merkezi’nde çalıştığı süre boyunca bulut bilişim, NOC, BT altyapısı, tesisler, teknoloji, güvenlik, yönetim ve yazılım geliştirme dâhil olmak üzere tüm kurumsal BT hizmetleri ve veri merkezi BT operasyonlarından sorumlu oldu.

Programlanabilir yerli mini drone ESPcopter, fonlama hedefinin yüzde 108’ini tamamladı

Başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar programlama öğrenebileceğiniz Arduino uyumlu yerli mini drone ESPcopter, kitlesel fonlama platformu Arıkovanı‘nda hedefinin yüzde 108‘ini tamamlayıp başarıyla fonlandı.

ESPcopter, internete bağlanabilmesi sayesinde nesnelerin interneti (IoT) projelerinde de kullanılabilir. Popüler programlama dilleri olan C++, Arduino, Lua ve MicroPython’a destek veren ESPcopter, üzerinde 5 farklı sensör bulunduruyor.

Seri üretim sürecine geçecek olan girişimle ilgili detayları paylaşmaya devam edeceğiz.

Uluslararası girişim hızlandırma programı Winglobal’e seçilen 5 girişim

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi tarafından hayata geçirilen uluslararası girişim hızlandırma programı Winglobal‘in ilk sahnesine dün akşam 8 girişim çıktı ve etkinlik sonunda seçilen 5 girişim ile program başladı.

Bizim de katıldığımız etkinlikte birbirinden farklı çözüm sunan bu girişimleri 4 günlük eğitim ve mentorluk alacakları Silikon Vadisi süreci bekliyor. Sonrasında ise işlerini global pazarda büyütmek için daha etkin rol oynayacaklar.

Winglobal’e seçilen 5 girişim:

Brandface: Özgün markalı içeriklerin üretilmesinde, marka ve tüketicilerinin beraber hareket edebileceği yaratıcılığı ödüllendiren bir video paylaşım platformudur.

Robust Dye: Nanoteknoloji altyapısı ile bütünleşmiş teknolojik bir yol şerit boyasıdır

Flightmax: Paraşütçülere daha uzun süre uçma şansı vererek kaza durumunda hayatta kalma olasılıklarını arttıran bir ürün sunmaktadır.

Contaxer: Akıllı satış otomasyon ve performans takip platformudur. Emlak danışmanlarının “gelir kısıtı problemi”ni çözerek, portföylerindeki mülklerin satış ve kiralama süreçlerini kolayca yönetmelerini sağlamaktadır.

PİN: Türkiye’nin ilk kafeinli, fonksiyonel soğuk çayı olan girişim, zinde tutarak ayrıca zinhi canlandıran bir içecektir.

Netmarble, Hyper Casual türündeki Türk oyunları tüm dünyada yayınlayacak

Netmarble EMEA, Türkiye’deki oyun geliştiricilerin dünya çapında başarılara imza atmasını sağlamak amacıyla Netmarble Publishing programını başlatıyor.

Tüm dünyadaki özellikle Hyper Casual türünde oyun geliştirenlere açık olan program, yayıncılık, danışmanlık ve pazarlama sağlayarak tüm dünyada başarı kazanmayı hedefleyen oyunlar için bir başlangıç noktası sunmayı amaçlıyor.

Netmarble’dan ‘Oyunlarınızı getirin, yayınlayalım’ çağrısı

Netmarble Publishing programı tüm dünyadaki mobil oyun geliştiricileri ve ekipleri ile mobil oyun stüdyolarına açık olacak. Program özellikle causal ve hyper-casual türü oyunların geliştiricileri için hem maddi hem de danışmanlık desteği sunarak uluslararası alanda başarı kazanmaya giden yolda bir başlangıç noktası olmayı amaçlıyor. Program kapsamında pazarlama, işletme, soru-cevap, müşteri desteği, yerelleştirme gibi tüm yayıncılık hizmetlerine desteğin yanı sıra finans desteği de sağlanacak.

Oyunların seçiminde özellikle hyper-casual türündeki oyunlara öncelik vereceklerini ifade eden Netmarble EMEA Yönetim Kurulu Başkanı Barış Özistek, “Netmarble EMEA, bugüne kadar Gamer’s Qube, Abbas Güçlü ile Büyük Oyun, Kod Ödülleri, İzmir 9 Eylül Üniversitesi iş birliğiyle Bambu Oyun Hızlandırma ve Ön Kuluçka Merkezi, StartersHub gibi program ve yatırımlarla üniversite öğrencilerinden profesyonellere kadar tüm Türk oyun geliştiricilerine birçok alanda destek sağladı. Şimdi de dünyanın en büyük oyun firmalarından biri olmasını sağlayan, yaklaşık 20 yıllık uluslararası deneyimi ve Wolfteam, Paramanya, Lineage 2: Revolution, MARVEL Future Fight, Seven Knights, BTS gibi mobil oyunlarla imza attığı küresel başarı ile Netmarble Publishing programını başlatıyor. Hyper-casual türündeki oyununu dünya pazarlarına açmaya hazır olan geliştiricilerin zirveye çıkması için Netmarble, tüm imkanlarıyla Türk oyunlarının dünyada başarı kazanması için çalışacak.” dedi

Oyun geliştiricilere büyük davet

Tüm Türkiye’deki oyun geliştiricilerine ulaşmayı ve onların projelerini desteklemeyi hedefleyen Netmarble Publishing programı kapsamında farklı etkinlikler hayata geçirmeyi planlanıyor. Oyun geliştiriciler kendilerine en yakın bölgedeki etkinliğe katılarak oyunlarını dünyaya açma fırsatı bulacak.

  • Developer Etkinliği: İstanbul, Ankara, İzmir’i kapsayan 3 büyük şehrin yanı sıra tüm Türkiye’den oyun geliştiricilerin bir araya geleceği ve mobil oyun kategorisinin medya, parasallaşma, performans gereçleri ile ilişkilendirileceği etkinliklerde, başarılı stüdyolar ile geliştiriciler tanışabilecek. Konunun uzmanları tarafından oyun sektöründe başarılı olmanın yollarının paylaşılacağı sunumlar yapılacak.
  • Aylık Hackaton: Bir gün boyunca her geliştirici prototip oyununu geliştirilecek. En beğenilen oyun ödül alacak.
    Büyük Yarışma: Netmarble EMEA ve StartersHub tarafından düzenlenen mobil oyun geliştiricileri hızlandırma programı Gamer’s Qube’da geliştiricilerin oyunları yarışacak.
  • Eğitimler: Netmarble Gaming Lab’de, Bahçeşehir Üniversitesi’nde ücretsiz eğitim programları düzenlenecek.
    Netmarble 6 şehir ziyaret edecek

Netmarble EMEA, Netmarble Publishing programının oyun geliştiricilere tanıtımı, eğitim ve iletişim ağının oluşturulması amacıyla İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Denizli ve Adana’da buluşma toplantıları düzenleyecek.

İlk toplantı 6 Eylül 2019 tarihinde Ankara’da ODTÜ TEKNOKENT ön kuluçka merkezi ATOM’da gerçekleştirilecek. 12 Ekim 2019 tarihinde İstanbul İTÜ’de düzenlenecek toplantı izleyecek.

Biz de tüm gelişmeleri güncel olarak paylaşmaya devam edeceğiz.

Köpek sahipleri için aylık kutu abonelik girişimi: Havhav

Yerli girişimlerden Havhav, köpek sahipleri için içerisinde oyuncak, eğitim materyali, ödül maması veya sürprizlerin bulunduğu bir aylık kutu abonelik sistemidir.

Umut İlhan tarafından 2017 yılının sonunda İzmir’de kurulan girişim Havhav’a daha sonradan Tamindir kurucusu Caner Bayraktar da katıldı.

25 kutuyla başlayan macera, şu an 1000’in üzerinde kutu teslimatı ile devam ediyor. Havhav ilk kutusunu 13 Kasım 2017’de göndermiş.

Girişimin fikir olarak nereden çıktığını sorduğumuzda; “Her birimiz kedi ve köpek anne babası genç bir ekibiz. Bu iki tutkumuzu birleştirerek HavHav’ı kurduk. Çünkü yoğun çalışan pek çok kedi köpek ebeveyni gibi biz de çocuklarımıza yeterli zamanı ayıramıyorduk. HavHav, “Bu boşluğu nasıl doldurabiliriz?” sorumuzun yanıtı olarak bu girişim doğdu.” yanıtını aldık.

Abonelik altyapısı için İstanbul merkezli Startsub‘dan hizmet alan girişim, geçtiğimiz aylarda Wufwuf adı ile İngiltere pazarına açıldı. Yatırım almadan özsermaye ile kurulan girişim, özellikle Avrupa pazarında büyümek için bu yıl içerisinde yatırım görüşmeleri yaptığını da dile getirdi.

Girişimi büyütme sürecinde ne tür zorluklar yaşadınız?

Umut bu soruyla ilgili “Öncelikle içine adım attığımız sektör de yeni olduğu, keşfedilmiş topraklar olmadığı için yolumuzu kendimiz bulmak, kurallarını kendimiz koymak zorunda kaldık. Global markalar dışında referans alabileceğimiz bir örnek yoktu. Yaptığımız her hata, aldığımız en büyük ders oldu.

Yine en büyük sorunlarımızdan biri oyuncak tedariğiydi. Herkes Çin’e bel bağlamışken, biz kendi çözümümüzü üretmeyi tercih ettik. Ve oluşturduğumuz kutu konseptlerine uygun peluş oyuncakları kendimiz üretmeye başladık. Hatta İngiltere’deki girişimimiz WufWuf’a da ürettiğimiz oyuncakları ihraç ediyoruz.” dedi.

Havhav’la ilgili yeni gelişmeler oldukça paylaşmaya devam edeceğiz.

Siber güvenlik odaklı girişim Kondukto, 500 Istanbul’dan yatırım aldı

“Bizim hikayemiz Cenk’in aile şirketi olan Endpoint Labs’den başlıyor. Cenk orada uygulama güvenliği alanında hem ürün satışı hem de danışmanlık hizmetleri verirken sektördeki ihtiyacı fark ediyor ve öncelikle kendi işini kolaylaştırmak amacıyla ürünün ilk versiyonunu geliştiriyor. Daha sonra ürünün potansiyelini fark edince ikimiz bir araya geldik ve yaklaşık 1 yıl 3 aydır ürünü geliştiriyoruz. Ben bundan önce Adphorus’ta finans direktörü olarak çalışıyordum ve orada exit ile biten macerada operasyon tarafında da pek çok alana dokunma fırsatım olmuştu. Cenk ile küçük basketbol takımından çocukluk arkadaşıyız. Her zaman bazı projeleri konuşurduk ama bu sefer zamanlama olarak doğru zamanı yakaladık diyebiliriz.” Can Taylan, Kurucu Ortak

Can Taylan Bilgin ve Cenk Kalpakoğlu tarafından kurulan Kondukto, girişim sermayesi fonu 500 Istanbul‘dan yatırım aldığını açıkladı. Değerleme veya miktar açıklanmadı.

Kondukto, siber güvenliğin uygulama güvenliği tarafında çözüm sunan bir üründür. Dünyada Application Security Testing Orchestration (ASTO) adıyla anılan, geçtiğimiz 2-3 senede dünyada ismini duyurmaya başlayan sektör. Gartner ve Forrester gibi sektör raporları yayınlayan kuruluşların son raporlarında alttan gelen ve ümit vaad eden bir sektör olarak da gösteriliyor. Network güvenliği tarafında daha uzun zamandır var olan SIEM ya da SOAR araçlarının application security tarafındaki muadili olarak nitelendirebiliriz.

Can Taylan “Dünyada şu an bu alanda ürünü olan yaklaşık 10 tane firma sayabiliyoruz. Çoğunnun hikayesi de bizimkinde olduğu gibi danışmanlık hizmeti verirken ihtiyacı görüp geliştirilen bir ürünle başlıyor.”

Kondukto hangi sorunları çözüyor?

Can Taylan şu şekilde cevapladı:

  1. Kurumsal şirketlerde çok büyük yazılım ekipleri olmasına rağmen Security Engineer sayısı çok düşük (her 100 geliştirici için 3-4 güvenlik mühendisinden bahsedebiliriz). Dolayısıyla yazılan kodların güvenliğinden emin olabilmek için bir çok farklı uygulama güvenlik tarayıcısı aynı anda kullanılıyor. Her bir tarayıcı onlarca hatta bazen yüzlerce sayfalık bulgu raporları oluşturuyor. Zaten ufak olan güvenlik ekipleri bu bulgu yığınının arasından hangilerinin önceliklendirilmesi gerektiğinin analizini yapmak durumunda kalıyor ki bu şu an oldukça manuel olarak işleyen bir süreç. Biz burada kullanılan tarayıcılara entegre olarak bulguların konsolidasyonunu ve analizini otomatize ederek hızlandırıyoruz.
  2. Bulgular tespit edildikten sonra bulguların çözümü de oldukça manuel işliyor şu anda. Yazılımcılara pdf ya da excel spreadsheet’i olarak gönderilen bulgular yazılımcılar tarafında büyük dirençle karşılanıyor. Yazılımcı camiası pdf ve spreadsheetlerle çalışmaya alışkın değil ve bu iki ekibi (güvenlik ve yazılım) ortak bir noktada birleştirecek bir platforma ihtiyaç var. Biz burada da devreye girip kodun hangi kısmında bir güvenlik zaafiyeti varsa, o kodu yazan yazılımcıyı otomatik olarak tespit edip kurumda kullanılan ticket sistemi üzerinde yine otomatik olarak o yazılımcıya atanmış bir ticket açabiliyoruz.
  3. Software development life cycle’da güvenlik açıkları ne kadar geç tespit edilirse çözümü de o kadar zaman alıyor ve maliyetli oluyor. Bu noktada automated testleri bu life cycle’ın her aşamasına yayarak zaman ve para kaybının önüne geçebiliyoruz. Yine belli güvenlik kriterlerini (müşteriler tarafından custom belirlenebilen) yerine getirmeyen projelerin canlıya alınmasını engelleyerek, güvenliği yazılım sürecinin bir parçası haline getiriyoruz.

Girişimi yakından takip etmeye başladık. Yeni gelişmeler oldukça paylaşmaya devam edeceğiz.

Bir girişimin büyümesine adım adım şahit olmak: Thread in Motion

Geliştirdiği giyilebilir teknoloji platformu ile endüstriyel alanları dijitalleştirerek optimize eden yerli yüksek teknoloji girişimi Thread in Motion, artık kendi ofisine geçmek için gün sayıyor. Bu haberi ilk kez vermekten mutluluk duyuyoruz ve ilk ofis turunu çekmek için de sabırsızlanıyoruz.

Görseldeki yeni ofisinin girişi bize girişimin kurucu ortağı ve CEO’su Kadir Demircioğlu’ndan dün gece geldi. Bir girişimin büyüme sürecine ortak olmanın verdiği duygu pahabiçilemez. Türkiye Girişim Ekosistemi’nin gelişmesi için biz de ekosistemdeki gelişmeleri, yeni girişimleri, başvuruları, girişimcilik programlarını vs. paylaşarak bir farkındalık oluşturmak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.

Bir girişimin egirişim içerisindeki hikayesi: Thread in Motion

StartersHub’da çalışmalarına başlayan Thread in Motion, ilk yatırımını StartersHub, seri üretimde işbirliği yaptığı Reisoğlu İplik ve melek yatırımcı Ebru Dorman’dan 350 bin dolar olarak aldı.

Temmuz 2017’de gerçekleştirilen Mercedes-Benz Türk startup yarışmasında büyük ödülü alan üç girişimden biri olmaya hak kazandı. Yine aynı yılın Temmuz ayında StartersHub XO girişim hızlandırma programına seçildi.

Girişim aldığı bu yatırımların hakkını veriyordu ve büyümesini hızla sürdürüyordu. Kadir Demircioğlu yeni ürün WIO‘yu ilk kez egirişim’de tanıttı.

Büyük yatırımın zamanı gelmişti ve Türkiye’nin önde gelen erken aşama teknoloji yatırımcılarından StartersHub’ın ve Vinci Girişim Sermayesi’nin liderlik ettiği turda Thread in Motion, melek Yatırımcılar Ebru Dorman, Onur Topaç ve Murat Balcı’dan 50 milyon TL değerleme ile yatırım aldı.

İlk paragrafta dile getirdiğimiz gibi yakında yeni ofisine geçecek olan girişimin ilk ofis turu ilk kez egirişim’de olacak. Yaklaşık 2-3 hafta daha zaman var. Detayları paylaşmaya devam edeceğiz.