Ana Sayfa Blog Sayfa 657

Discovery, yeni dijital yayın platformu discovery+’ı duyurdu

Discovery, discovery+ isimli gerçeğe dayalı içerikler sunan ücretli dijital yayın platformunu tanıttı. Bu yeni servis, Amerika’da 4 Ocak 2021 tarihinde Verizon ortaklığıyla izleyicilere sunulacak. Platform ilk aşamada, Hindistan, Birleşik Krallık ve İrlanda ile başlayarak 25 ülkede kullanıcıların hizmetine sunulacak.

Geniş içerik yelpazesi

discovery+, en geniş içerik portföyüne sahip yeni dijital yayın platformu olacak. Platform, yaşam tarzı, ilişkiler, ev, emlak, yemek, suç, paranormal olaylar, macera, doğa tarihi, bilim, teknoloji ve çevre gibi Discovery kanallarının liderliği elinde bulundurduğu türlerde sınırsız sayıda arşiv programın yanı sıra sadece discovery+’a özel, çok sayıda yeni, kaliteli orijinal seri ve belgeseli izleyicilerin beğenisine sunacak.

discovery+, Discovery medya grubuna ait; HGTV, Food Network, TLC, ID, OWN, Travel Channel, Discovery Channel ve Animal Planet gibi sevilen kanallarda yayınlanan 2.500’den fazla yapıma ait, 55.000 küsur bölümü tek bir platformda toplayacak. ABD’deki izleyicilerin aynı zamanda Chip ile Joanna Gaines, Will Packer ile Kevin Hart, Duff Goldman, Amy Schumer, David Schwimmer, Sir David Attenborough, Bobby Flay ile Giada De Laurentiis, Joe Kenda ve Mike Rowe gibi sevilen ekran yüzlerinin yeni yapımlarına da erişimi olacak.

discovery+, abonelerine BBC’nin Planet Earth ve Blue Planet gibi çığır açan belgesellerinin yanı sıra The Dodo’ya ait özgün içeriklerin de bulunduğu doğa ve çevreyi konu alan kapsamlı program seçkisi de sunacak. Bu içeriklere ek olarak tarihte ilk defa A&E, History ve Lifetime kanallarına ait en iyi programları, Discovery kanallarının içerikleriyle bir araya getirecek.

Discovery, Inc.’in Başkanı ve CEO’su David Zaslav “İki senedir yeni platformumuz discovery+ için çalışıyorduk. Platformumuzun lansmanını dünya çapında başarı yakalamış markaları, sevilen ekran yüzleri ve 50 yeni içeriğin de bulunduğu bugüne kadarki en büyük özgün içerik arşiviyle yapıyoruz. Yeni içerik sayısı her hafta artacak. discovery+ ile gerçek dünyayı konu alan en kapsamlı yayın platformunu kurmuş olduk. İçeriklerimizi izleyicilerimize sunmak için Verizon ile kurduğumuz ortaklıktan dolayı çok heyecanlıyız.” dedi.

discovery+’ın dünya lansmanı

Discovery, Dünya lansmanında zengin yerel içerik arşivini ve canlı spor yayınlarını da yeni dijital platformuna katarak ilk etapta; İskandinav ülkeleri, İtalya, Hollanda ve İspanya olmak üzere 25’ten fazla ülkede yayına başlayacak. 2021 yılında da Latin Amerika pazarına girecek olan discovery+, geçtiğimiz ay Discovery ve Sky ortaklığında Birleşik Krallık’ta yayına başladı.

discovery+ Avrupa’da, Eurosport tarafından yayınlanan tenis Grand Slam’leri ve bisiklet turlarının yanı sıra motor sporları, futbol ve kış sporları gibi farklı spor dallarından müsabakaları canlı yayınlayacak. 2021 yazında Tokyo’da düzenlenmesi planlanan Olimpiyat Oyunları’ndaki tüm müsabakalar da discovery+’tan takip edilebilecek.

Discovery International’ın Başkanı ve CEO’su JB Perrette: “Yıllardır dünyanın dört bir yanındaki izleyicileri, sevdikleri yerel sesler ve hikayeler ile bir araya getiren Discovery faaliyet gösterdiği her yerde ilham kaynağı olup, keyifli bir deneyim sunarak sadık bir izleyici kitlesine sahip oldu. Global ile yereli buluşturarak izleyicilerimize yenilikler sunmaya devam edeceğiz.” dedi.

Zomato, online yemek sipariş hizmetini aktif hale getirdi

Pandemi nedeniyle yeniden sıkı tedbirlere geçildiği dönemde hem müşterilere hizmet etmek hem sektörü desteklemek için sahaya çıkan Zomato, online yemek siparişini aktif hale getirdi.

“Daha fazla insan için daha iyi yemek’’ söylemiyle 25 ülkede kullanılan yeme-içme platformu zomato’nun online yemek sipariş hizmeti artık İstanbul’da da faaliyette. Daha önce, İstanbul’da dışarıda yemek yeme hizmetine odaklanan zomato uygulamasıyla binlerce restoran arasından yemek siparişi verilebiliyor.

Anında sipariş ver

zomato Türkiye Ülke Müdürü Cankut Aydın, dünyayı etkisi altına alan salgın döneminde büyük bir özveriyle çalıştıklarını belirterek “zomato olarak Online Yemek Sipariş sistemini İstanbul’da hayata geçirdik. Farklı ülkelerde ve şehirlerde sürdürdüğümüz bu büyük ve önemli operasyonu dünyanın en büyük şehirlerinden birinde uygulamaya başladık, çok heyecanlıyız. Online yemek siparişi hizmetine geçişimize özellikle böyle bir dönemde başlamak bizler için çok değerli. Hepimiz biliyoruz ki yeme-içme sektörü bu süreçten doğrudan etkilendi. Şu anda da restoranların eve servis koşuluyla çalıştığı bir süreçteyiz. Bu dönemde hem İstanbul’a hizmet etmek, hem de sektörümüzü birlikte ayağa kaldırmak için tüm gücümüzle sahadayız. Bugüne kadar gerek komisyon oranlarıyla, gerekse zomato’nun karşıladığı indirimlerle hem restoranlara katkı sağlamaya, hem de yemek siparişi veren müşterilerimize zomato avantajlarını sunmaya devam edeceğiz” dedi.

En iyi yemekler, indirimler ve kullanıcı yorumları

Aydın, kullanıcıların zomato uygulamasıyla sipariş vermek istedikleri restoranlar ve yiyecekler hakkında servis kalitesinden kullanıcı yorumlarına, mekân görüntülerinden siparişin hangi aşamada olduğuna kadar bilgi sahibi olabildiklerini kaydetti. Aydın, sözlerine şöyle devam etti:

“Eve sipariş vermek istedikleri anda restoranın ve en önemlisi yiyeceklerin puanını görüntüleyebilen müşterilerimiz, çok avantajlı fiyatlarla en iyi yemeklerin siparişlerini kolayca verebiliyorlar. zomato olarak amacımız, müşterilerimizin İstanbul’un en iyi lezzetlerine en ekonomik şekilde ulaşması. Bu doğrultuda kampanyalarımızı sürdürerek en verimli şekilde sunmaya devam edeceğiz.” dedi.

Scoutium, futbol odaklı teknoloji geliştiren girişimlerin olduğu Football Tech Report 2020’deki tek yerli girişim oldu

Dünya genelinde spor teknolojisi konusundaki startup’ların, yatırımcıların ve sporun her alanındaki yöneticilerin takip ettiği veri şirketi SportsTechX, ilk kez hazırladığı Football Tech Report 2020‘yi yayımladı.

Dijital futbol gözlemciliği platformu yapan yerli girişim Scoutium, dünya genelinde futbol için teknoloji geliştiren start up’ların sıralandığı raporda, 2020 yılında futbol teknolojisi konusunda en çok fonlama alan ilk 10 şirket arasında yer aldı.

2020 yılında aldığı 2 milyon dolarlık fonlama ile Football Tech Report 2020’de 6’ıncı sırada yer alan Scoutium, listeye Türkiye’den giren tek Türk girişimi olarak yer aldı.

Türkiye ve dünyada ilk olan bir iş modelini yerli bir girişimle hayata geçirdiklerini ve geride bırakılan 3 yıllık dönemde büyük bir yol katettiklerine dikkat çeken Scoutium CEO’su Efe Aydın, “Global bir marka olma hedefiyle çıktığımız bu yolda dünyada ilk kez gerçekleştirilen Football Tech Report 2020’de yer alan tek Türk girişim olmanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Genç ve iyi bir ekibimiz var. Futbolculara, kulüplere ve futbolseverlere katkıda bulunmak için çok çalışıyoruz. Bu vesileyle bize güvenen ve destek veren herkese bir kez daha çok teşekkür ediyoruz” dedi.

Son 6 ayda kurulan YouTuber şahıs şirketinde yüzde 100 oranında artış yaşandı

Şirket kurmadan dijital platformlarda ürettikleri içeriklerle gelir elde eden bazı sosyal medya fenomenleri kesilen vergi cezalarıyla yeniden gündeme gelirken, elde edilen her gelirin reklam geliri olarak ticari sınıfa girmesiyle ortaya çıkan vergi yükümlülüğü birçok YouTuber ve sosyal medya fenomenini şahıs şirketi kurmaya yöneltti.

İlgili kanunu takiben haziran ayından bu yana 6 ayda kurulan YouTuber şahıs şirketinde yüzde 100 oranında artış yaşandığını söyleyen, online şahıs şirketi kurma platformu Mükellef’in Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Okan Şafak, “YouTuberlar’ın gelirlerinin bir alt limiti bulunmuyor. Bu yüzden şirket kurulumu yapmak zorundalar” dedi.

“Şirket kurmadan önce elde edilen gelirlere de dikkat edilmeli”

İçinden geçtiğimiz pandemi sürecinde evde kaldıkça sosyal medya ve paylaşım sitelerinde daha fazla vakit geçirildiğini ve bu nedenle sosyal medya için daha fazla içerik üretildiğini belirten Mükellef Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Okan Şafak, üretilen bu içeriklerin aynı zamanda gelir anlamına geldiğinin de altını çizdi. Şafak, “Her gelir sahibi vatandaş gibi YouTuber’lar da gelirlerini faturalandırmalı ve bunun için de şirket kurmalıdır. Eğer 29 yaş altındaysanız genç girişimci teşvikinden faydalanabilir ve 3 yıl boyunca Gelir Vergisi’nden muaf olabilirsiniz” dedi.

Şirket sahibinin takipsizliği vergi cezasına yol açıyor

YouTuberlar, elde ettikleri gelirleri beyan etmemeleri durumunda ticari usulsüzlükten muafiyet hakkını kaybederek yüksek vergi borçlarına maruz kalıyor. Mükellef’in Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Okan Şafak, “Bu süreçte yaşanan en büyük sorun vergi kanunu hakkında yetersiz ve yanlış bilgiye sahip olunmasından kaynaklanıyor. Mükellef olarak bu süreçte YouTuber’lara şahıs şirketini kurduktan sonra vergiye konu olan tüm belgelerin ve finansal işlemlerin takibi süreçlerinde yardımcı oluyoruz. Sadece YouTuber’lar değil platformumuz aracılığıyla şahıs şirketi kuranlar vergi süreçlerini düzenli olarak takip edebiliyor ve kanunlarda yaşanılan değişiklikler hakkında bilgi sahibi olabiliyorlar. Evden çıkmadan, notere gitmeden, online olarak 10 dakika gibi kısa bir sürede şirket sahibi olunabiliyor. Pandemi sebebiyle evde kaldığımız günlerde platformumuza olan ilgiden memnunuz. Mükellef verilerine göre kasım ayında onlinedan şirket kurma sayısı yaz aylarına göre iki katına çıkarken, aylık olarak şirket kurma sayısı da yüzde 30 artış gösterdi” şeklinde konuştu.

Türkiye’de 3 milyondan fazla üyesi olan Netflix, yatırımları kapsamında İstanbul’da ofis açacağını duyurdu

Netflix, Türkiye’deki yatırımlarını arttırmaya devam ediyor. Kısa süre önce Türkiye’de 10 yeni orijinal yapıma imza atacağını duyuran Netflix, önemli bir adım daha atarak İstanbul’da bir ofis açma kararı aldığını açıkladı. Netflix’in Türkiye ekibine ev sahipliği yapması planlanan ofis, 2021 yılının ikinci yarısında kapılarını açacak ve yeni istihdam olanaklarını beraberinde getirecek.

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy şunları söyledi: “Özellikle son on beş yılda büyük gelişim yaşayan sinema ve dizi sektörümüz, ekonomik büyüklüğünün yanı sıra tanıtım ve kültür diplomasisinin önemli araçlarından birisi haline gelmiştir. Bu anlamda Netflix gibi global bir şirketin ülkemizde ofis açma kararını memnuniyetle karşılıyorum. Türkiye’de üretilen dizi ve filmlerin 190 ülkede izlenebilir olmasının sektörümüzü uluslararası alanda daha görünür kılacağını ve film turizminin geliştirilmesine katkı sağlayacağını düşünmekteyim.”

Netflix’in Kurucusu ve eş CEO’su Reed Hastings şunları söyledi: “Türkiye, zengin kültürü ve köklü hikaye anlatma geleneği ile bizim için çok değerli bir ülke. Bu nedenle muhteşem bir şehir olan İstanbul’da ofis açacak olmak bizi gururlandırıyor. Türkiye’ye yönelik bağlılığımızı net bir şekilde ortaya koyan bu karar, dünyanın dört bir yanında keyifle izlenecek daha fazla Türk yapımı üretmemize katkı sağlayacak. Türkiye’deki 3 milyonu aşkın üyemize ve tüm paydaşlarımıza destekleri için teşekkür ederiz.”

Netflix Türkiye Orijinal İçerik Direktörü Pelin Diştaş ise şöyle konuştu: “Türkiye’nin etkileyici hikayelerini anlatma heyecanımız, gelecek yatırımlarımız için bize güç veriyor. Bu yolda, İstanbul ofisimizin açılacak olması ile birlikte, kreatif ekiplerimiz ve paydaşlarımızla olan yakın çalışmalarımızın daha da verimli bir şekilde süreceğine inanıyoruz. Ülkemizin özgün hikayelerini, 195 milyon Netflix üyesine sunmaya devam edeceğiz.”

Netflix, bir süre önce dünyanın dört bir yanındaki üyelerinin Türkiye’de üretilen yapımlara daha hızlı bir şekilde ulaşmasını sağlayan ‘Made in Turkey’ içerik koleksiyonunu kullanıma sunmuştu. Özel bir adres (netflix.com/MadeInTurkey) aracılığıyla dünyanın her noktasından erişilebilen bu koleksiyonda, Türkiye’de üretilen orijinal ve lisanslı yapımlar 30’un üzerinde farklı dildeki altyazı ve dublaj seçenekleriyle birlikte izlenebiliyor.

Netflix’in sunduğu orijinal ve lisanslı Türk yapımlarını en çok izleyen 20 ülke içerisinde (alfabetik sırayla) ABD, Arjantin, Avustralya, Birleşik Krallık, Brezilya, Fransa, Hindistan, İspanya, İtalya, Kanada, Kolombiya, Meksika, Polonya, Suudi Arabistan ve Şili gibi dünyanın pek çok farklı noktası yer alıyor.

Yerli girişim Pisano, QNBEYOND Ventures’tan 500 bin dolar yatırım aldı

Deneyim yönetimi teknolojileri alanında Avrupa, Ortadoğu ve Asya-Pasifik’te 30’u aşkın ülkede hizmet sağlayan yerli girişim Pisano‘nun, geçtiğimiz Temmuz ayında Elevator Ventures ile gerçekleştirdiği 2.5 milyon dolarlık yatırım turuna QNBEYOND Ventures da 500 bin dolar ile ortak yatırımcı olarak dahil oldu.

Yatırımla beraber QNBEYOND Ventures’dan Derya Düner, Pisano yönetim kuruluna katılacak. Pisano, Derya Düner’in geçmişteki Enpara.com müşteri deneyimi direktörlüğü gibi tecrübelerinden ve finansal teknolojiler (Fintech) alanındaki zengin içgörülerinden yararlanmayı hedefliyor. Pisano, Emir Bostan ve Özkan Aykut Demir tarafından 2016 yılında kuruldu.

Kuruculardan Aykut: “Pisano bugün İngiltere merkezli uluslararası bir şirket olsa da, Pisano bundan beş yıl önce, bu bölgede, Türkiye’de doğdu. Buraya olan bağlılığımızı göstermek müşterilerimiz, çalışanlarımız, geçmiş yatırımcılarımız adına çok önemli. Bu bölgenin ileri gelen bankalarından olan QNB Finansbank’ı Pisano’nun büyüme hikayesine dahil etmemiz, bu bölgeye yatırım yapmaya devam edeceğimizin, bu bölgedeki olağanüstü yeteneği ve potansiyeli daha da ileriye götüreceğimizin bir taahhütü. Ayrıca, Vestel ve RBI’dan sonra bir müşterimizin daha yatırımcı olarak bize katılması, müşterilerimizde yarattığımız değerin en önemli göstergelerinden. Derya’nın da katılımıyla bu başarıyı daha da ileri götürüp, dünyada Deneyim Yönetimi alanındaki en başarılı teknoloji çözümlerini üreteceğiz.” dedi.

Pisano Kurucuları

Pisano’nun deneyim yönetimi ürünleri RBI, Türkiye İş Bankası, QNB Finansbank, AXA, Vestel and Landmark Group gibi şirketlerin deneyim boşluğunu doldurarak müşterilerine ve çalışanlarına yakınlaşmasını sağlıyor. Saha çalışanlarından yönetim kuruluna kadar şirketlerin her kademesinde müşteri odaklı kültürün yayılmasına ortam oluşturarak şirketlerin daha mutlu müşterilere, daha aktif çalışanlara ve daha karlı operasyonlara sahip olmasına yardımcı oluyor.

“Pisano’ya baktığımızda müthiş profesyonel, azimli ve vizyonu çok geniş bir ekip görüyoruz. Bugüne kadar başardıkları ile globalde zaten önemli bir potansiyelleri olduklarını gösterdiler.” sözlerini ekleyen QNBEYOND Ventures Yönetici Ortağı Derya Düner “Şimdi de QNB Finansbank ve grubumuzun desteğiyle Pisano’nun büyük hedeflerine birlikte koşuyor olmaktan dolayı çok heyecanlıyız” dedi.

Müslüman bireylerin asistan uygulaması Muslim Assistant, Teknasyon’dan yatırım aldı

Teknasyon, Türkiye’deki girişimlere verdiği desteği, İzmir’den çıkan ve globale açılma yolunda emin adımlarla ilerleyen Muslim Assistant uygulamasına da yatırım yaparak genişletmeye devam ediyor.

Hâlihazırda dünyanın birçok farklı ülkesindeki milyonlarca kişi tarafından kullanılan Muslim Assistant; iOS ve Android işletim sistemlerinde Türkçe, İngilizce, Arapça ve Rusça başta olmak üzere tam 20 ayrı dil seçeneği sunuyor. Müslümanların günlük yaşantısına yardımcı olmayı amaçlayan mobil uygulama, namaz vakitleri, Kur’an-ı Kerim, hatırlatmalar ve kıble yönü bulma gibi kullanıcılarının günlük yaşamda ihtiyaç duydukları 15’ten fazla özelliğe sahip.

Kurucusu Caner Bayraktar ve ekibinin hedefi ise, sürekli olarak kullanıcılarının kullanım ve davranışlarını analiz ederek Muslim Assistant’ı içerik ve özellik olarak her geçen gün daha da zenginleştirmek, belli başlı özellikler ile sınırlı kalmadan günlük ibadette ihtiyaç duyulabilecek her türlü konuya dokunarak alanında ilk sırada gelen uygulama yapmak.

Gerçekleştirdikleri yatırımı değerlendiren Teknasyon CIO’su Onur Kurugöl, “İnsanların günlük hayatının bir parçası olabilen ve global çapta büyümek isteyen mobil girişimler bizim öncelikli yatırım hedefimiz. Bu tip girişimlere aynı yollardan geçmiş deneyimli ekibimiz ve yüksek standartlardaki teknik altyapımız ile bir yatırımcıdan öte sırtını yaslayabileceği bir akıllı ortak oluyoruz. Muslim Assistant; hâlihazırda kendini uluslararası olarak kanıtlamış bir mobil uygulama, Teknasyon’un desteğini de arkalarına alarak çok daha büyük başarılara imza atacaklarına inanıyorum” dedi.

Yerli oyun girişimi Bigger Games, Index Ventures liderliğinde 6 milyon dolar yatırım aldı

İstanbul merkezli bir mobil oyun girişimi Bigger Games, ‘gündelik Puzzle oyunları için birinci sınıf bir stüdyo‘ ortaya çıkarmak için Index Ventures liderliğinde 6 milyon dolarlık çekirdek yatırım aldı.

Bigger Games, Zynga tarafından bu yaz başında 1.8 milyar dolara satın alınan oyun geliştiricisi Peak Games’in üç eski takım üyesi Hakan Ulvan, Erkan Gürel ve Yankı Yağız Akpek tarafından kuruldu.

Supercell, King, Roblox ve Discord gibi oyun şirketlerini destekleyen Index Ventures, tohum turuna öncülük etti. Bu tura ayrıca Play Ventures ve Unity kurucusu David Helgason da katıldı.

Geçen yıl kurulan Bigger Games, mobil oyunlarının şimdiden 75 milyondan fazla indirildiğini dile getiriyor. Yeni yatırımla birlikte şirket, daha fazla oyun çıkarmaya odaklanacak ve ayrıca ürün ve pazarlama başta olmak üzere ekibi büyütecek.

Girişimci ve yatırımcı ekosisteminin yeni gözdesi: Paya Dayalı Kitle Fonlaması

Anadolu’nun kadim geleneği imeceyi online platformda yeniden canlandırarak, Türkiye’de girişimcilik ekosistemini geliştirme ve sermayeyi tabana yayma amacıyla yola çıkan fonbulucu.com, yeni nesil finansman aracı Paya Dayalı Kitle Fonlamasının global arenada ülke ekonomilerine önemli katkıda bulunduğunu ve hızla büyüyen bir pazar olarak öne çıktığını kaydetti.

Mikro halka arz

Paya Dayalı Kitle Fonlaması, girişimcinin projesinin veya girişim şirketinin paylarının bir kısmını, finansman temin etmek amacıyla SPK tarafından lisanslanmış bir platform üzerinden satışa sunmaları anlamına geliyor. Satışa sunulan paylarla, yatırımcılardan kampanya süresi içerisinde para toplanması sağlanırken bu yeni nesil finansman aracı ile ihtiyaç duyulan fon sağlanmış oluyor. Bir mikro halka arz niteliğindeki sistem sayesinde yatırımcılar erken aşama girişimlere doğru zamanda ve güvenli bir şekilde yatırım yaparak daha yüksek getiri elde edebiliyorlar.

Banka kredisi, teminat ya da borçlanma yok!

Girişimlerini kurmak veya büyütmek için finansman arayan girişimcilerin, banka kredilerine, yüksek finansman maliyetlerine ya da borçlanmalarına gerek kalmadan girişimleri için kaynak bulabilecekleri bir model olan Paya Dayalı Kitle Fonlaması, girişimci ekosistemi için yepyeni bir finansman yaklaşımı sunuyor.

Girişimci ve yatırımcılar, KOBİ’ler, Ar-Ge yapmak isteyenler ve inovasyon geliştiricileri, tüm üreticiler, teknoloji girişimcileri ve sosyal girişimciler gibi çok geniş bir kitle Paya Dayalı Kitle Fonlamasının sunduğu avantajlardan yararlanarak kendilerine destekçi veya yatırımcı bulabiliyor.

1 TL’si olan da yatırımcı olabiliyor

Paya Dayalı Kitle Fonlama modelinden girişimciler kadar yatırımcılar da fayda sağlıyor. Kısıtlı sermayesi olan ev tipi yatırımcılar, gerçekleştirilen kampanyalarda hisse başına 1 TL bile ödeyerek geleceğin girişimlerinden pay sahibi olabiliyor. Yenilikçi girişimlere yatırım yaparak birikimlerini değerlendirme olanağı bulan yatırımcılar, diledikleri miktarda payı alarak kârlılıklarını artırabiliyor ve farklı girişimlerden aldıkları paylar ile de bir portföy oluşturarak riskleriniz azaltabiliyorlar.

Hedef Türkiye’den yepyeni Unicorn’lar çıkması

Paya Dayalı Kitle Fonlaması hayata geçtiği takdirde Türkiye girişim ekosistemi için yepyeni bir dönemin başlayacağına vurgu yapan fonbulucu.com Kurucusu ve Genel Müdürü Hakan Yıldız; Türk firmalarının yurt dışı pazarlarda rekabet edebilecek konuma ulaşmalarında Paya Dayalı Kitle Fonlamasının önemli bir rol oynayabileceğini ifade etti. “Dileğimiz Türkiye’den birçok Unicorn’un çıkması” diyen Yıldız, “Paya Dayalı Kitle Fonlaması ile her ölçekten yatırımcı inovatif girişimlerden pay alarak geleceğin Unicorn’larına yatırım yapabilir” dedi.

Bu yatırımlarla ülkemiz ekonomisinin güçleneceğine dikkat çeken Yıldız, sözlerine şöyle devam etti: “Global pazara baktığımızda 2019 yılında kitle fonlaması modelinin dünyada devasa bir hacme ulaştığını görüyoruz. Toplam fonlanan kampanyalar 2019 yılında 34 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşırken neredeyse bu tutarın yüzde 10’u girişimlerde hisse alımları şeklinde gerçekleşti. 2019 yılında fonlanan kampanyalardan 270 bin yeni iş ortaya çıktı. Tüm dünyada Kitle Fonlama hizmeti sunan 2 binden fazla platform var. Bunların yüzde 10’u ise ABD’de bulunuyor. Ülkemizde ise bu yöntem hala emekleme aşamasında. Şu an için bizim de içinde bulunduğumuz 6 adet ödül ve bağış temelli platform bulunuyor. Ancak Paya Dayalı Kitle Fonlaması ile dinamikler değişecektir. Ekonomiye katma değer sağlayan yepyeni girişimlerin doğmasına hep beraber çok yakın bir zamanda tanıklık edebiliriz. Biz de bu anlamda 2016 yılından bu yana sürdürdüğümüz çalışmalar neticesinde Sermaye Piyasası Kurulu’na lisans başvurumuzu yaptık. Gerekli izin verilir verilmez kampanyaları yayınlamaya başlayacağız”

Yeni nesil girişimcilik ve yeni nesil yatırımcılık olarak tarif edilen bu yeni sistemi önümüzdeki dönemde çok fazla konuşulacağa benziyor. Girişimciler ve sistemi bilen yatırımcılar ilk kampanyaları heyecanla bekliyor.

Jobuum: İK yöneticilerinin nitelikli çalışanlara ulaşmasını sağlayan ve işe alım süreçlerini kolaylaştıran yerli uygulama

İnsan Kaynakları yöneticilerinin nitelikli çalışana ulaşmasını kolaylaştıran ve işe alım süreçlerinde hem zaman hem de maliyet tasarrufu sağlayan yerli girişim Jobuum uygulaması hayata geçti.

Sektörün dijitalleşmesi hedefiyle Türk yazılımcılar tarafından geliştirilen ve aynı zamanda sosyal kariyer platformu sunan uygulama sayesinde akıllı eşleşme ile belirlenecek adaylar cv yerine video mülakatlarını gönderecekler. IK yöneticilerinin ses tonu, dış görünüş ve konuşma tarzına büyük önem verdiği işe alım sürecinde, Jobuum sayesinde mülakatlar uygulama üzerinden gerçekleştirilecek.

Güray Yolukar, Çınar Ergin, Gökhan Er ve Ayhan Yalçın‘ın kurucu ortak olduğu Jobuum hızlı ve kolay ilan vererek mülakat fırsatı sunmasının yanı sıra sosyal kariyer platformu olarak kullanıcıların beğenisine sunuldu. Ücretsiz olarak indirilebilen ve profil oluşturulabilen Jobuum, IOS ve Android platformlarda kullanılabilecek.

Küresel olarak yaşadığımız pandemi ile birlikte yaşanan hızlı dijital dönüşüm ve yeni teknolojik uygulamalar iş kollarını da değiştiriyor. Artık tüm dünyada IK 4.0 olarak tanımlanan İnsan Kaynakları sektöründe de süreçlerdeki dijitalleşme artıyor, online yöntemler ve hizmetler gelişiyor.

Küresel rekabet arenasında şirketler nitelikli ve dijital çağa uygun becerilere sahip çalışan bulmakta güçlük çekiyor. Dünyanın önemli araştırma şirketlerinden Gartner’ın araştırmasına göre, İK liderlerinin yüzde 46’sı çalışanlarının gelecekteki performansı sağlamak için gerekli becerilerden yoksun olduğunu bildiriyor. Jobuum uygulaması İK biriminin istenen niteliklere sahip adaylara ulaşmasını kolaylaştırıyor ve iş mülakatları için harcanan zamandan tasarruf sağlıyor.

Verimsiz ve zaman alan mülakatlar ortadan kalkıyor

İnsan kaynakları yöneticileri iş görüşmelerinde en çok isteklilik, enerji ve motivasyona önem veriyor. Jobuum uygulaması ile insan kaynakları yöneticileri önem verdikleri konuları yüz yüze görüşmeden tek yönlü video mülakatla görüp değerlendirebiliyor. Türk yazılımcılar tarafından geliştirilen Videolu Mülakat Uygulaması Jobuum’un hem iş arayanlara hem de İK yöneticilerine sunduğu bir diğer avantaj ise zaman kaybını önlemesi. Uygulama bu özelliği sayesinde iş arayanları belki de hiç işe alınma ihtimali olmayan görüşmelerden, insan kaynakları yöneticilerini de ardı arkası bitmeyen verimsiz mülakatlardan kurtarıyor.

“Jobuum süreç inovasyonu sağlıyor”

İşe alım ve iş bulma sürecine yenilikçi bir anlayış sunan Start-Up’ın dört kurucu ortağından Çınar Ergin yeni uygulama ile ilgili şunları söylüyor; “Mobil teknolojinin gelişmesi ile birlikte zaman artık paradan daha değerli hale geldi. Jobuum ile süreç inovasyonu gerçekleştirerek İnsan Kaynakları uzmanlarına işe alım süreçlerinde büyük bir zaman ve maliyet tasarrufu sağlıyoruz. İnsan Kaynakları uzmanları Jobuum ile aradıkları niteliklere göre oluşturdukları iş ilanlarına mülakat sorularını ve cevap sürelerini ilave edebiliyor, beğendikleri mülakatları puanlamaya göre listeleme özelliği ile kaydedebiliyorlar. Jobuum’un Türkiye’nin genç, dinamik ve yeniliklere açık iş dünyasında kısa sürede yaygınlaşacağına inanıyoruz. Hedefimiz öncelikle Türkiye’de büyümek ve sonrasında yurtdışına teknoloji ihraç eden şirketlerden biri olmak.”

İşveren markası algısının yönetileceği en önemli platform

Teknoloji ile iç içe büyüyen yeni nesile eski stratejilerle ulaşmanın zor olduğunu ifade eden Jobuum kurucu ortaklarından Güray Yolukar da Jobuum’un işveren markası algısının yönetilmesi için en doğru platform olduğunu söyleyerek, “Şirketlerin ana varlıkları insanlar ve günümüzde nitelikli çalışanları elde tutmak zorlu bir sürece dönüşüyor. Yani aslında Jobuum uygulaması ile iki temel fayda sağlıyoruz. İlki, yeni nesil teknolojiyle zamandan ve maliyetten tasarruf sağlayarak şirketlerin en nitelikli çalışanlara ulaşmasını kolaylaştırmak. Diğeri ise, nitelikli kişiler üzerinde işveren markası algısını doğru oluşturarak, itibarı artırmak.”