Alphabet birimi Waymo geçen gün yaptığı açıklamada, San Francisco’daki çalışanlara sürücüsüz yolculuklar sunmaya başladığını belirtti. Bu atılımla beraber General Motors‘un birimi olan Cruise ile olan rekabeti hızlandırdı.
Waymo ayrıca, halka açık testlere başlamak amacıyla Phoenix şehir merkezindeki çalışanlara direksiyon başında güvenlik sürücüleriyle beraber otonom sürüşler sundu.
Şirket bir açıklamada, “Waymo’nun büyüyen kamyonculuk operasyonlarına ek olarak, birden fazla pazarda tamamen otonom olarak çalışmak, Waymo’nun operasyonlarının ve teknolojisinin ölçeklenebilirliğinin kritik bir doğrulayıcısıdır” dedi.
Otonom sürüş teknoloji öncüsü olan Waymo, 2009’da Google içinde bir proje olarak doğduktan on yıl sonra, 2020’de ilk ABD sürücüsüz taksi hizmetini başlattı. Waymo’nun hizmeti, Chrysler minivanlarını kullanarak haftada yüzlerce kişiye ücretli yolculuk sağlarken, Phoenix bölgesinin ötesine geçemedi.
Waymo, geçen Ağustos ayında, aracın tepesinde bulunan radarlarla donatılmış Jaguar elektrikli araçlarını kullanarak, San Francisco’da güvenlik sürücüleriyle birlikte sınırlı sayıda kişiye ücretsiz otonom sürüşler sunmaya başlamıştı.
Waymo’nun San Francisco’da yolculardan sürücüsüz yolculuklar için ücret almaya başlaması için California Motorlu Araçlar Departmanı’ndan (DMV) ve California Kamu Hizmetleri Komisyonu’ndan (CPUC) en az iki izin daha alması gerekiyor. Waymo bu izinler için başvuru yapıp yapmadığı konusunda yorum yapmadı.
General Motors’un Cruise birimi, halihazırda San Francisco’da çalışanlara ve halka ücretsiz olarak tamamen sürücüsüz yolculuklar veriyor. Şirket, bu yıl alabilmek ümidiyle ticari sürücüsüz hizmeti için CPUC izni almak istiyor.
Google, geçen Perşembe günü yaptığı açıklamada, kullanıcıları güvenilir kaynaklara yönlendirmek için arama sonuçlarına yeni bir “highly cited” (en çok alıntı yapılan) etiketi eklediğini duyurdu. En çok okunan haberler bölümünde görünecek olan yeni etiket, kullanıcıların diğer haber kuruluşları tarafından sıkça alıntılanan haberleri fark etmesine yardımcı olmak için tasarlandı. “Highly cited” etiketi, yakında ABD’de mobil cihazlar için piyasaya sürülecek ve önümüzdeki haftalarda dünya çapında kullanıma sunulacak.
Etiket, araştırmacı makaleler, röportajlar, duyurular, basın bültenleri, yerel haberler ve daha fazlasına yerleştirilecek. Google, orijinal haber paylaşımını artırmak için etiketin nasıl kullanılabileceğiyle özellikle ilgilendiğini söylüyor.
Şirket bir blog yazısında, “Diyelim ki yerel bir haber kuruluşu, yerel okul bölgenizdeki sorunları araştıran bir araştırma haberi yayınladı. Haber o kadar büyük ki diğer birçok medya kuruluşu tarafından ele alınıyor. Ama ya yerel sakinler için benzersiz bir bağlamı olan bu orijinal haberi görmediyseniz? Diğer haber kuruluşları tarafından sıkça alıntılanan haberleri belirlemenize yardımcı olacak bir özellik getiriyoruz ve size bir haber için en yararlı ve alakalı bilgileri bulmanın basit bir yolunu sunuyoruz” dedi.
Google, “highly cited” etiketini tanıtmanın yanı sıra, bilgilerin yayınlanmasının zaman alabileceğini belirtmek amacıyla arama sonuçlarında son dakika haberlerinin yanında görünen “hızla gelişen konular” bildirimini de güncelliyor. Bugünden itibaren, ABD’deki İngilizce aramalar, kullanıcıların çevrimiçi bilgileri değerlendirmelerine yardımcı olacak ipuçları içerecek ve onlara bir konuda bir kaynağa güvenilip güvenilmediğini kontrol etmelerini veya daha fazla bilgi olduğunda daha sonra tekrar gelmelerini hatırlatacak.
Twitter, “Profesyonel Hesap” özelliğini, artık global olarak tüm kullanıcılara erişilebilir kıldığını açıkladı. Artık platformdaki tüm Twitter kullanıcıları, doğrudan hesap ayarlarından profesyonel bir hesaba geçiş yapabilir.
Twitter’ın “Twitter for Professionals” olarak adlandırdığı profesyonel hesap özelliği, markaların ve içerik üreticilerin ek özelliklere erişebilmelerini sağlar. Bugüne kadar kullanıcıların hesaplarını profesyonel bir hesaba dönüştürmek için başvurmaları gerekiyordu. Fakat artık platformdaki herkes doğrudan, hesap ayarları üzerinden bu işlemi gerçekleştirebilir. Profesyonel hesap ayarını seçtikten sonra, profilinizde görüntülenecek giyim, reklam/pazarlama ve güzellik gibi hesabınızı en iyi tanımlayan bir kategori seçmeniz gerekecek. Ardından, Twitter sizden hesabınızın türünü seçmenizi isteyecek: Ticari hesap veya içerik üreticisi hesabı olmak üzere iki hesap türünden birini seçmelisiniz. Fikrinizi değiştirdiğiniz takdirde, iki tür arasında değişim yapabileceksiniz.
Profesyonel Hesaplar, işletmelere, markalara, içerik üreticilere ve yayıncılara Twitter’daki faaliyetlerini genişletme imkanı sunar. Profesyonel kullanıcılar, diğer kullanıcılara açık olmayan çok sayıda özelliğe erişim sağlayabilecek.
Twitter’da Profesyonel Hesap oluşturmak için uyulması gereken bazı unsurlar söz konusu. İlk olarak, Twitter’ın kullanıcı sözleşmesini daha önce birkaç kez ihlal etmiş olmamanız gerekiyor. Hesap adınız, biyografiniz ve profil resminiz ile profilinizin eksiksiz olması ise, diğer bir unsur. Profiliniz başka bir kişinin kimliğini, markasını veya kuruluşunu taklit etmemeli, yani Twitter’da gerçek kimliğinizle yer almanız gerekli. Doğrudan markanızla alakalı olmadığı sürece kurgusal karakter veya hayvan fotoğrafları Profesyonel Hesap sahibi olmak için uygun değildir.
Techcrunch’ın haberine göre, Spotify, birkaç kullanıcısından oluşan test grubu üzerinde yeni bir araç modu deniyor. Geçen yıl şirket, yeniliklerin önünü açması gerektiğini açıklayarak eski Car View modunu emekliye ayırmıştı. Yapılan açıklamada farklı bir araç sistemi geliştirileceği söylenmişti.
İşte o geliştirme bu yeni haberle ortaya çıkıyor. Spotify’ın “Araba Modu” (Car Mode) olarak adlandırdığı yeni araç içi arayüz, eski sürüme göre ses kontrollerine daha fazla odaklanmış halde. Ancak mahkemeler, “eller serbest ses kontrollerinin” araç yolculuklarını gerçekten daha güvenli hale getirip getirmediği konusunda bir karara varmış değil. Çünkü bazı araştırmalar, sesle kontrol kullanan sürücülerin dikkatlerinin daha fazla dağıldığını gösteriyor. Ancak yeni güncelleme, dikkat dağıtıcı daha az görsel ve temiz bir arayüz sunuyor.
9to5Google tarafından yayınlanan Spotify Araba Modu Android sürümünün ekran görüntülerine göre, kullanıcılar, sanatçı aramak, albümlere göz atmak, çalmak veya duraklatmak, ileri sarmak ve bir şarkıyı beğenmek için ses kontrollerini kullanabilirler. Yeni Araba Modu, basitleştirilmiş “Oyuncu Görünümü” ve son zamanlarda dinlediğiniz müzik veya Podcast’lere hızlı bir şekilde erişmenizi sağlayan bir kütüphane sekmesi ile eski sürümden çok daha sade görünüyor.
Google ve Amazon gibi teknoloji şirketleri, otomobil üreticilerini gelecekteki otomobil modellerinde daha fazla ses tanıma oluşturmaya zorladı. Gelecekte sesli kontroller otonom araçlar için de önemli bir özellik haline gelebilir. Spotify ise bu alanda bir adım önde olmayı hedefliyor. Geçen ay Spotify, uzun bir test döneminden sonra sesli kontrollere sahip bir araç içi oynatıcı olan Car Thing‘i resmi olarak piyasaya sürmüştü. Ancak bu yeni Araba Modu fazladan ödeme yapmak istemeyen sürücüler için alternatif bir seçenek olarak yerini alacak.
Dijital canlı müzik ve eğlence platformu Musixen, ikinci yatırım turunu tamamladı. Müzik ve sahne dünyasının dijitalleşmesi hedefiyle faaliyetlerine devam eden yerli girişim Musixen, 20 milyon dolar değerleme üzerinden 2 milyon dolarlık yeni bir yatırım daha aldı.
Türkiye girişim ekosistemine özellikle son dönemde yapmış olduğu yatırımlarla damga vuran Re-Pie Teknoloji Girişimi ve en büyük global teknoloji fonlarından biri olan Plug and Play gibi mevcut yatırımcılarının yanı sıra Londra merkezli yatırım fonu Platform XIT ile melek yatırımcıların katılımı ile turu başarıyla tamamladı.
Musixen, yeni yatırımlar ile Avrupa ve Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesinde büyümeye odaklanacak. Kullanıcılara daha kaliteli hizmet sunmak için teknolojik altyapı ile birlikte Metaverse dünyasının müzik-eğlence merkezi olması için avatar deneyimi ve Musixen Token gibi yeniliklere yatırım yapılacak.
Sanal eğlence deneyimine yeni boyut
Musixen Kurucusu Çağrı Bozay yaptığı açıklamada, “Teknolojik gelişmelerle birlikte müzik endüstrisi de hızla değişiyor. Biz platform olarak bu sürede hızlıca adapte olmaya özen gösteriyoruz. Bugüne kadar 1.3 milyon indirme sayısına ulaştık. Bünyemizde 7 binden fazla sanatçı yer alıyor. Musixen olarak, müzik ve eğlence sektörüne global olarak interaktif dijital deneyim ile yeni bir anlayış ve alışkanlık getirirken tüm dünyadaki müzisyenlerin keşfedilme yolcuklarında farklı gelir modelleri ile para kazanmalarına aracılık ederek yeni bir ekosistem oluşturmaya devam ediyoruz. Yeni yatırım turuyla hedeflerimize doğru önemli adımlar atacağız. Orta ve uzun vadede Avrupa ve MENA bölgesinde büyümemizi hızlandırarak Musixen’i müzik ve eğlence dendiğinde akla gelen ilk markalardan biri haline getirmek istiyoruz. Uzun dönemde sanal gerçeklik, avatar deneyimi, Musixen Token gibi yenilikler ile sektörün paydaşlarını dijital olarak geleceğe hazırlarken, global olarak müzik/eğlence sektörünün ana oyuncusu olmak en büyük hedefimiz.” diye konuştu.
İstanbul Kalkınma Ajansı‘nın desteklediği Uluslararası Girişimcilik Merkezi İstanbul projesinin çalışmalarına başlandı. Beykent Üniversitesi’nin yürüttüğü proje ile Levent’te Uluslararası İstanbul Girişimcilik Merkezi kurulacak. Girişimciler, ofis tahsisinden yasal adres sağlanmasına; eğitim ve mentorluk hizmetlerinden iş geliştirme, networking vb. faaliyetlerine kadar bütün süreçlerde destek alabilecek.
Proje kapsamında Türkiye’de iş yapma, yatırım alma, yatırım yapma gibi konularda bilgi ve içerik üretici bir Ajans da kurulacak. İstanbul’un potansiyelini tanıtacak Türkçe, İngilizce, Arapça dijital içerikler geliştirilecek.
Projeden, Türkiye’de ikamet eden ve inovasyon tabanlı iş yapma kapasitesine sahip uluslararası girişimciler ve girişimci adayları, öğrenciler, İstanbul’daki girişimcilere yatırım yapmak isteyen yabancı yatırımcılar, yatırım grupları, melek yatırım ağları, girişim sermayesi fonları faydalanacak.
Proje kapsamında yurt dışından online katılımlara açık bir Girişim Hızlandırma Programı, Girişimci – Yatırımcı Eşleştirme Programı, eğitimler, söyleşiler ve Uluslararası İstanbul Girişimcilik Zirvesi de gerçekleştirilecek. Proje süresince 10 farklı uluslararası işbirliği geliştirilmesi, 100 yeni uluslararası girişimin İstanbul’da kurulması hedefleniyor.
İSTKA Genel Sekreteri Erkam Tüzgen, “Girişimcilik yarattığı istihdam, üretkenlik ve büyümeye olan katkısı ile kalkınmanın itici gücü durumunda. İSTKA olarak bu bilinçle İstanbul’da yerli ve yabancı tüm girişimciler için girişimci dostu bir iklim yaratmaya gayret gösteriyoruz. Girişimcilerin iş yapmaları için gerekli imkanları sağlamaya, önlerindeki engelleri kaldırmaya yönelik destek mekanizmalarımızı çalıştırıyoruz.” dedi.
Beykent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Ferman: “Uluslararası Girişimcilik Merkezi: İstanbul Projesi kapsamında İstanbul’un öncelikle bölgesel ardından küresel ölçekte bir girişimcilik merkezi olarak hak ettiği yere gelmesi için altyapı (girişim merkezleri, kuluçka ve hızlandırıcılar, co-working alanları, teknokentler vb.), içerik sağlayıcılar (eğitim, danışmanlık, mentörlük hizmeti verenler), aktörler (üniversiteler, yerel yönetimler, her ölçekten yatırımcılar, girişimciler, mentörler, danışmanlar, yöneticiler, vb.) bir araya gelerek bir program çerçevesinde sürdürülebilir bir programla çalışacaklardır.” dedi.
Türkiye hazır giyim sektörü için dijital temelli altyapı uygulamaları geliştiren Kiğılı, teknoloji yatırımlarına yapmaya devam ediyor.
Kiğılı, spin-off’u QualisICT Teknoloji; Retail Suite ve Q-Commerce hizmetiyle perakende sektörünün mevcut sorunlarına net çözümle yaklaşacak. Firma, maliyet avantajı sağlayan ekran yönetimi için Octopus Teknoloji‘nin çözümlerinden yararlanırken, tekrarlanan iş süreçlerini sorunsuz yönetmek için “Q-Soft Teknoloji”nin çözümlerini uygulayacak.
Hazır giyim perakendesi ve e-ticaret alanında uzun yıllar çalışan Kiğılı, bu alandaki teknolojilerini duyurdu. Bunlar;
Kiğılı’nın spin-off’u olan QualisICT Teknoloji, yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojileri aracılığıyla tüm süreçleri optimize ederken;
Octopus Teknoloji, ekran yönetimini yapay zekayla bütünleştirip kişiye özel fırsatlar yaratmayı,
Q-Soft Teknoloji ise tekrarlayan iş süreçlerini 7/24 sorunsuz yönetmeyi mümkün kılıyor.
Yakın zamanda metaverse evreninde de yer alacak Kiğılı, teknolojiye 50 milyon TL yatırım yapmayı planlıyor.
Yeni teknoloji hamlesi ile 50 milyon TL’lik yatırım planlanıyor
Kiğılı’nın teknoloji yatırımlarına dair değerlendirmelerde bulunan Kiğılı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hilal Suerdem, “Günümüz dünyasında markaların kendini geliştirmeden ve teknolojiye yatırım yapmadan sadece modanın güncel trendleriyle ayakta kalabilmesi oldukça zor. Son yıllarda yaşanan dijital dönüşüm de aslında bunun önemli bir kanıtı. Bugün yeni nesil teknolojileri göz önüne aldığımızda tüm firmalar, özellikle de perakende firmaları küçük birer teknoloji firması haline gelmiş durumda. Biz de erkek giyim perakendeciliğindeki liderliğimizi ve öncülüğümüzü teknoloji alanında da devam ettirme vizyonu ile üç yıl önce çıktığımız bu yolda teknoloji hamlelerimizi yaptık.” dedi..
Kurum içi girişimcilik ruhu QualisICT ‘yi yarattı
Pandemiyle birlikte teknoloji yatırımlarının değişen kullanıcı deneyimlerine göre şekillendiğini söyleyen Suerdem, “Kiğılı’nın spin-off’u QualisICT Teknolojisi perakende alanında elimizi oldukça güçlendirdi. Perakende ve e-ticaret teknolojileri alanında ürünler geliştiren, yüzde 100 Kiğılı girişimi olan ve Bilişim Vadisi’nde konumlandırdığımız QualisICT Teknoloji, tamamen start-up ruhu ile yönetilen bir yapıya sahip. QualisICT’nin Retail Suite ve Q-Commerce olmak üzere iki ayrı hizmeti bulunan bu teknolojimizdeki Retail Suite sayesinde perakende sektöründe özellikle saha ve merkez ofis arasında yaşanan sıkıntıları dijitalle çözüyoruz. Retail Suite platformu içerisinde sunulan çözümler arasında ‘tedarik zinciri yönetimi’, ‘shift optimizasyon’, ‘hedef dağılım’ ve ‘Talep Yönetim Platformu bulunuyor. Q-Commerce ise B2B, B2C ve özellikle global pazar yerlerinde stok, sipariş, satış ve lojistik operasyonlarını tek platformdan, optimize ve yalın bir biçimde yönetme imkanı veriyor. Bu sayede globaldeki süreçleri kolaylaştırarak daha çok sayıda pazara açılmanın önündeki engelleri kaldırıyoruz.”
Teknoloji tabanlı iş çözümleriyle daha fazla verimlilik ve kişiye özel fırsatlar
QualisICT’nin yanı sıra Octopus Teknoloji ve Q-Soft Teknoloji özelinde yatırımlarının doğru hizmeti en teknolojik şekilde sunmaya fırsat tanıdığını belirten Suerdem “Octopus, perakende sektöründe yenilikçi bir yaklaşım olduğu için dikkatimizi çekti. Patentli bu teknolojiyi hem Türkiye hem de yurt dışı mağazalarda denedik. Ekran yönetimi konusu aslında bir maliyet avantajı yaratıyor ama Octopus’ta asıl motivasyon, globalde örneği olmayan bir ürün geliştirmek. Ekranlara kimin baktığını analiz etmek ve sonrasında yapay zeka desteğiyle kişiye özel içerik ve kampanyalar sağlamak ön planda. Q-Soft sayesinde de günlük periyodik iş süreçlerinin en sağlıklı şekilde yürümesini mümkün kılıyoruz. Bilindiği üzere tekrarlayan süreçler çalışanları duygusal zeka, muhakeme, yargılama ve müşteri ile etkileşim gibi insana özgü yetenekler gerektiren diğer işlerden alıkoyuyor. Q-Soft’un geliştirdiği Zozi 360 platformu sayesinde kuralları ve mantığı belirli, çok sayıdaki sürekli tekrar eden görevleri, dijital robotlar aracılığıyla otomasyona taşınmasını sağlıyoruz. Bu sistem 7/24 çalışarak tekrarlayan iş süreçlerini otomatikleştiriyor. Çalışanlarımızın sahip olduğu potansiyeli kullanarak katma değeri yüksek işlere odaklanabilmeleri için onlara zaman yaratıyoruz.”
Kiğılı yakında metaverse evrenine adım atıyor
Kiğılı’nın yeni dönem yatırımlarına dair müjde de paylaşan Suerdem, “GoArt firmasının erken dönem ve 2. yatırımcısı olarak yerimizi aldık. Kısa süre içinde NFT koleksiyonlarımızı bu platformda sergileyeceğiz. Şu anda koleksiyonlarımıza dair yenilikçi ve sanal dünyaya uyum sağlayacak tasarımlarımız üzerinde çalışıyoruz. Yakın zamanda metaverse dünyasında yerimizi alarak sanal mağazalarımız aracılığıyla kullanıcılara bu dünyada da eşlik edeceğiz” dedi.
Türkiye’nin önde gelen yatırım kuruluşları arasında yer alan Gedik Yatırım’ın Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Topaç, görevini Onur Topaç‘a devretti.
Sektörün deneyimli isimlerinden Erhan Topaç, 1991 yılında kuruluşundan beri Gedik Yatırım’ın Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapıyordu.
Sermaye piyasalarına adanmış bir ömür serüveni
Gedik Yatırım’ın hem kurucusu hem de ilk Yönetim Kurulu Başkanı olan Erhan Topaç, şunları söyledi: “Gedik Yatırım’ın 31 yıllık serüvenini daha iyi anlamak için öncelikle nasıl ve hangi şartlarda bu yolculuğa çıkmaya karar verdiğimize bakmak gerekiyor. Biz bu yolculuğa sermaye piyasasında güçlü bir oyuncu olma zorluğunun bilinciyle, mevcut yatırımcı tabanı olmadan, sıfırdan başladık. 31 yıl boyunca her koşulda kararlılıkla yolumuza devam ettik. Yatırım planlarımıza geri adım atmadan devam ederek bugünkü dayanıklı yapımızı oluşturduk. Sermaye piyasalarına adanmış bir hayatımız var. Bu süre içinde de on binlerce yatırımcıyı eğiterek ve yüzlerce kişiyi Gedik Yatırım mezunu olarak sektöre kazandırarak sermaye piyasalarına katkı vermeye devam ettik. Gedik Yatırım’ın sermaye piyasalarının her alanında lider olma vizyonuna ulaşma ve bayrağı daha yukarılara taşımak adına yeni Yönetim Kurulu Başkanı Onur Topaç’ın, büyük bir heyecan ve kararlılıkla bu görevi ifa edeceğine gönülden inanıyor, üst düzey yönetim kadromuz sektörün en deneyimli ve dinamik çalışanlarımızla birlikte vizyonumuza ulaştıracağına eminim.”
2017 sonundan bu yana şirketin CEO’luğunu yürüten Onur Topaç, yeni dönemde Gedik Yatırım’ın her alanda lider olma hedefiyle yoluna devam edeceğini vurguladı. Onur Topaç, “Sektörün yeni nesil yatırımcı kuruluşu Gedik Yatırım olarak gelenekselden gelen deneyimimizi inovasyonla harmanlayarak ilerliyoruz. Yatırımcıların yatırım faaliyetlerini destekleyebilecek, dijital yatırımcı deneyimini daha da iyileştirecek ve daha hızlı çözüm sunacak tüm teknolojik yeniliklere yatırım yaparak sürekli değişmeye ve gelişmeye devam edeceğiz. Kurucu Yönetim Kurulu Başkanımız Erhan Topaç’a vizyonu, emekleri ve sektöre kattığı değerler için çok teşekkür ediyorum” dedi.
Gedik Yatırım, Onur Topaç’ın CEO’luk döneminde kârını 14 kat artırdı
1991 yılında 45 bin TL özsermaye ile kurulan Gedik Yatırım, otuzuncu kuruluş yılını kutladığı 2021 yılı sonu itibarıyla 3,5 milyar TL aktif büyüklüğe ve 548 milyon TL öz sermaye seviyelerine erişti. Bünyesinde 160 binden fazla yatırımcının 17,7 milyar TL’nin üzerinde finansal varlığına ev sahipliği yapan şirket, Onur Topaç’ın CEO’luğu üstlenmesiyle birlikte teknolojik dönüşüme de odaklanarak son 5 senede kârını 14 kat, özsermayesini de 6 kat artırdı. Yine aynı dönem aralığında sektöründe en çok çalışanı olan Gedik Yatırım 430’dan fazla deneyimli çalışanı bulunuyor. 29 ilde toplam 44 şube ile hizmet veren şirket, sektörde en çok şubesi ve en çok çalışanı olan birinci kurumdur.
Kurulduğu 1991 yılından 2011 yılı sonuna kadar toplam 23 pay halka arzında liderlik, 2 pay halka arzında ise eş liderlik rolünü üstlenen Gedik Yatırım, son 15 yılda ise 120’nin üzerinde halka arzda konsorsiyum üyesi olarak yer aldı.
Onur Topaç kimdir?
1990 yılında İstanbul’da doğan Onur Topaç, Avusturya Lisesi’ni bitirdikten sonra 2013 yılında Koç Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı ve Özyeğin Üniversitesi’nde Finans Mühendisliği Bölümü’nde yüksek lisans yaptı. 2008 yılında Gedik Yatırım’da internet sitesi sorumlusu olarak finans kariyerine başlayan Onur Topaç, 2013 yılında, Gedik Yatırım’da Yatırım Bankacılığı bölümünün kuruluş safhasında görev aldı. Teknolojik dönüşümün öncüsü olan Topaç, 2015-2020 yılları arasında HUB Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.’de sırasıyla Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. 2015-2019 tarihleri arasında Marbaş Menkul Değerler A.Ş.’de Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yaptı. Aynı zamanda Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. ve Inveo Yatırım Holding A.Ş.’de Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapan Topaç, 25 Ekim 2017 tarihinden itibaren Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’de CEO ve 30.10.2019 tarihinden itibaren Inveo Yatırım Holding A.Ş.’de Genel Müdür olarak görev yapmaya devam ediyor.
Bireysel olarak teknoloji yatırımlarına ve girişimlerine destek olan Topaç, 2015 yılı itibarıyla “melek yatırımcı” olarak bunu lisanslı düzeyde gerçekleştiriyor. Topaç ayrıca, Gedik Yatırım ve Inveo Yatırım Holding ortaklığında HiVC GSYO’nun kuruluş sürecine liderlik etmiş olup, halen HiVC Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütüyor. Ayrıca, teknoloji girişimlerine yatırım yapmakta olan Inveo Portföy Boğaziçi Ventures Fonu’nun da Yatırım Komitesi’nde yer alıyor.
Google’ın Türkiye’de ilk kez Deconstructor of Fun ile iş birliği yaparak gerçekleştirdiği İstanbul Mobil Oyun Etkinliği, hem fiziksel hem de online katılıma açık şekilde gerçekleşti.
Etkinlikte; Michail Katkoff, Sencer Kutluğ, Eric Seufert, Javier Barnes, Matej Loncaric ve Nimrod Levy gibi mobil oyun dünyasının önemli isimlerinin oturumlarıyla oyun gelirlerinin yüzde 52’sini oluşturan mobil oyun ekosistemi değerlendirildi. Aktif oyun şirketi sayısı 500’e ulaşan Türkiye’nin oyun dünyasındaki önemi, etkinlikle bir kez daha gözler önüne serildi.
Türkiye’nin önemli bir oyuncu haline geldiği oyun ekosistemi, İstanbul’da ilk kez gerçekleşen etkinlikle sektöre ışık tuttu. Kurduğu iş birlikleriyle oyun ekosistemine katkı sağlayan Google, Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek oyun dünyasının önemli isimlerinden Deconstructor of Fun birlikteliğiyle önemli bir etkinliğe imza attı.
Aralarında Deconstructor of Fun Kurucusu Michail Katkoff, Google Türkiye Oyun, Uygulama & Girişimler Sektör Lideri Sencer Kutluğ, Eric Seufert, Javier Barnes, Matej Loncaric ve Nimrod Levy gibi sektörün önde gelen isimlerinin de konuşmacı olduğu İstanbul Mobil Oyun Etkinliği, tüm gün birbirinden farklı konulara ev sahipliği yapan oturumlarla mobil oyun ekosistemini mercek altına aldı.
“Mobil oyun dünyası büyümeye devam ediyor”
8 oturum ve 17 konuşmacıyla gerçekleşen etkinliğin açılış oturumunun konuşmacısı olan Deconstructor of Fun Kurucusu Michail Katkoff, sözlerine İstanbul’un potansiyeline değinerek başladı. İstanbul’un oyun ekosistemindeki pozisyonunu her geçen gün daha da artırdığına değinen Katkoff, mobil oyun dünyasındaki gelişmeler üzerine şu açıklamalarda bulundu: “Mobil oyunlar toplam oyun gelirlerinin yüzde 52’sini oluşturuyor.
Michail Katkoff
Bununla da kalmıyor, mobil oyun ekosistemi büyümeye, gelişmeye ve olgunlaşmaya da devam ediyor. 2021 yılının mobil oyun dünyasına baktığımızda indirilme sayılarında en büyük pay yüzde 80 ile casual oyunlarda. İkinci sıradaysa yüzde 13 ile mid-core oyunlar yer alıyor. Zirveye ulaşmak söz konusu olduğunda son yıllarda buradaki trendin de değiştiğini söylemek mümkün. Artık ilk 100’deki oyunlar toplam gelirin daha büyük payını alıyorlar. 2022’de mobil oyun gelirlerinin yüzde 65’i ilk 100 oyuna gitmiş durumda. Ayrıca bir oyunun ilk 100’e ulaşabilmesi için ortalama süre de 2021 yılında 9 ayken, 2022 yılında 6 aya indi. 2021 yılında 22 yeni oyun ilk 100’e girmeyi başarırken, 2022 yılında bu sayı 30’a çıktı. Zirveye ulaşmak noktasında da dört önemli faktör dikkat çekiyor: Pazarlama gücü, ürün mükemmelliği, tür uzmanlığı ve çeşitlendirilmiş bir portföye sahip olmak. Önümüzdeki dönemde de mobil oyun dünyası büyüme hızını artırarak devam edecek gibi görünüyor.”
“İstanbul, oyun merkezi haline geliyor”
Özellikle pandemiyle birlikte geçen son iki yılın oyun dünyasına yönelik algıları değiştirdiğini söyleyerek konuşmasına başlayan Google Türkiye Oyun, Uygulama & Girişimler Sektör Lideri Sencer Kutluğ, değişen ekosistem ve bu durumun oyun sektörüne yansımaları üzerine şunları söyledi: “Pandeminin de etkisiyle sosyalleşme yönünün daha fazla ön plana çıktığı mobil oyun dünyasında çok oyunculu oyun aramaları yüzde 300 arttı.
Ayrıca pandemi döneminde insanların yüzde 65’i daha fazla oyun oynamaya başladıklarını söyledi. 2021 yılında oyun dünyasının elde ettiği 180 bin dolarlık gelirin yüzde 52’si de mobil oyunlardan geliyor. Türkiye’nin de mobil dünyasındaki payı da her geçen gün artmaya devam ediyor. Son 2 yılda Türkiye’de 200 oyun şirketi kuruldu, bu durum da Türkiye’deki aktif oyun şirketlerinin sayısını 500’e çıkartmış oluyor. 2020’de de 16 yatırım anlaşması yapılırken 2021’de bu sayı 56’ya yükseldi, bu yıl da bu rakamın üzerine çıkacağı öngörülüyor. Buradan da anlaşılacağı üzere İstanbul da Tel Aviv ve Helsinki gibi bir oyun merkezi haline geliyor.”
Google Türkiye, oyun ekosistemini destekliyor
Sencer Kutluğ, son dönemde yükselen mobil oyun trendlerine de değinerek trendlerle ayak uydurmak isteyen oyun şirketlerinin çoklu teknolojilere yatırım yapması, modellemeye önem vermesi ve yeniliklere adapte olabilmesi gerektiğinin altını çizdi. Mobil oyun dünyasının geleceğine yönelik hem oyuncuların hem de sektörün beklentilerine değinen Sencer, konuşmasının son bölümünde Google’ın oyun ekosistemine olan katkılarına yer verdi. Oyun geliştirici şirketlerin büyümesini hızlandırmaya yardımcı olan Gaming Growth Lab ile 35 oyun girişimine destek verdiğini açıklayan Sencer, girişimlerin büyümesini destekleyerek ekosistemi beslemeye devam etmek için Google’ın desteklediği kuluçka programlarına ve sektördeki yetenek açığını kapatmak için düzenlediği yetenek eğitim kamplarına da değindi.
Fintech’lere yatırım yapma, onlarla birlikte büyüme ve uçtan uca fintech inşa etme misyonuyla faaliyete geçen Aktif Ventures, Türkiye’nin ilk servis bankacılığı platformu Apilion’u tanıttı. Aktif Bank’ın ve iştiraklerinin oluşturduğu fintech ekosistemi sayesinde Aktif Ventures; girişimlerin ihtiyaç duyduğu birçok farklı lisansı tek bir iş konseptinde bir araya getirerek yepyeni bir API pazaryeri oluşturdu. Böylece fintech girişimleri, gereksinim duydukları temel bankacılık, yatırım, ödemeler, sigorta ve lisanslama altyapısı hizmetlerini Aktif Ventures’tan alarak kurdukları ekosistemle çok daha kaliteli ve farklı dikeylerde yeni ürünler sunabilecek.
Servis bankacılığı alanındaki gelişmeleri devrim niteliğinde tanımlayan Aktif Bank Genel Müdürü Ayşegül Adaca “BDDK tarafından yakın dönemde yayınlanan servis bankacılığı yönetmeliği ile finansal kapsayıcılığı artırma, finansal inovasyonu ve rekabeti teşvik etme, girişimlerin odaklanacağı müşteri kitlesiyle birlikte finansal hizmetleri tabana yayma anlamında çok büyük fırsatlar ortaya çıktı.”
Adaca, “Biz Aktif Bank olarak, halihazırda stratejimizin merkezine finansal teknolojiler ekosistemi kurmayı almış, çok sayıda ilki gerçekleştirmiş bir yatırım bankasıyız. Dijital bankacılık hizmetleri, ödeme ve e-para kuruluşları, biletleme ve otomasyon çözümleri, sigorta aracılığı, etkinlik hizmetleri gibi çok geniş bir yelpazede sunduğumuz ürünlerle dünyada örneğine az rastlanan, çok güçlü bir finansal teknoloji ekosistemi inşa etmeyi başardık. İştirakimiz Aktif Ventures’ın hayata geçirdiği ülkemizin ilk servis bankacılığı platformu Apilion ile bankamız artık Fintech girişimlerinin partner bankası olarak hizmet verebilecek. Bu girişimler, dijital bankacılık ve servis bankacılığı imkanlarının tamamını Aktif Bank ve iştiraklerinden alabilecek. Türkiye’den sonra Avrupa’da da faaliyet göstermesini hedeflediğimiz Apilion ile tecrübemizi ve kabiliyetlerimizi dış dünyaya açmaya ve çok daha güçlü iş birlikleri yapmaya hazırız.”
Sezer: “Fintech’lerin büyüme yolculuğunda ihtiyaç duyduğu her şey tek çatı altında Apilion’da”
Fintech’lerin büyüme yolculukları boyunca yaşadığı problemleri çok iyi bildiklerini vurgulayan Aktif Ventures Genel Müdürü Yakup Sezer, “Aktif Ventures olarak ‘fintech endüstrisi’ndeki boşlukları doldurmak üzere yola çıktık. Kendi lisansını almanın zorlukları, düzenleyici kurum yükümlülükleri, teknolojik yetersizlikler, ürün geliştirmede odaklanma sorunları gibi birçok problemi servis bankacılığı modeli sayesinde çözebilecek güçteyiz. Bugün hayata geçirdiğimiz Apilion’u da servis bankacılığı ve lisans altyapısını tek bir platformda bir araya getirip büyüme ve inşa etme hizmetleri sunan bir girişim olarak tanımlayabiliriz. Apilion ile para transferi, yatırım ürünleri, krediler, banka hesabı, sanal ve fiziksel kart, dijital sigorta gibi sayısız Fintech API’sini ve gerekli tüm lisansları bir arada sunuyoruz
Herhangi bir Fintech’in işini daha hızlı kurabilmesi, başlatabilmesi ve büyütebilmesi için mevzuat, uyum ve banka ilişkilerinin ağır yükünü üstlenerek düzenlemelerin zorluklarını göğüslüyoruz. Farklı Fintech girişimleri arasındaki karşılıklı bağımlılık vazgeçilmez hale geldikçe ve büyümeye devam ettikçe, girişimcilik ve Fintech ekosisteminin gelişimine öncülük etmeye devam edeceğiz. Bu ilkeyi sadece sahiplenmekle kalmıyor, birlikte oluşturmaya devam ediyor, tecrübe ve bilgi birikimimizle bu fikre yatırım yapıyoruz.” dedi.