Ana Sayfa Blog Sayfa 388

Sertaç Taşdelen, Dubai DIFC Art Nights kapsamında son eseri Mukadderat’ı tanıttı

Faladdin ve Binnaz girişimlerinin kurucu ortağı Sertaç Taşdelen, gelecek tahmini üzerine yeni bir bakış açısı ortaya çıkarmak için geleneksel ile yapay zeka teknolojisinin yeni sınırlarını harmanlıyor.

Taşdelen, Dubai DIFC Art Nights kapsamında son eseri Mukadderat‘ı tanıttı.

Sanatçı, Kurucu Ortağı ve CEO’su olduğu Faladdin’deki yapay zeka ekibiyle işbirliği içinde toplanan verileri benzeri görülmemiş bir sanat eseri yaratmak için kullanıyor.

Erken yaştan itibaren, kader felsefesi ile özgür irade paradoksu arasındaki karşıtlıktan büyülenmiş olan Sertaç Taşdelen eserini şöyle açıklıyor:

“Mukadderat, geleneksel zaman anlayışına yeni olanaklar sunarak gelecek tahmini algımızı araştırıyor.”

Veri görselleştirme ve morfolojik dönüşüm, verileri izleyicilerin işi deneyimlemelerini sağlayan anlamlı sorulara dönüştürüyor. Sertaç Taşdelen’in işi, geleceğin ne getireceğini bilmeme fikrini, geleceğin belirsizliğini ve önceden belirlenmiş bir gidişatı sorguluyor. Mukadderat eserinde ise, önceden belirlenmiş bir geleceğe atıfta bulunuyor ve insanlığın başlangıcından bu yana dini liderler, bilim adamları ve filozoflar arasında çok tartışılan bir konu olarak karşımıza çıkıyor.

Sertaç Taşdelen ve ekibi, İstanbul’daki stüdyosunda, gerçek verileri – milyarlarca canlı hafızayı – sofistike analitiklerle filtreleyerek, veri setini pigmentlere ve ışığa dönüştürüyor. Sanatçı, görüntünün, “gelecek tahmininin dans eden tortuları” olduğunu söylüyor. Ayrıca yapay zekanın yardımıyla türk kahvesi hatıralarının arasında bir yolculuğa çıktığını, nörobilimsel olarak Faladdin’in geleceği hayal eden hafızanın kaynağı olduğunu eserinde vurguluyor.

You, yapay zeka destekli bir yazı yazma aracını tanıttı

Birkaç ay önce, Salesforce‘un eski bilim insanları Bryan McCann ve Richard Socher, arama sorgularını anlamak, sonuçları sıralamak ve sorguları farklı dillere ayrıştırmak için yapay zekadan yararlanan bir arama motoru olan You.com‘u başlattı. Platform, web genelindeki bilgileri özetleyip Yelp ve Twitter uygulamaları gibi yerleşik arama uygulamalarıyla genişletebiliyor. Böylece kullanıcılar, sonuçlar sayfasından ayrılmadan aradıkları şeye ulaşabiliyorlar.

You.com, arama motorlarındaki beklentileri karşılamak için çeşitli yöntemler deniyor. Bu yöntemlerin sonuncusu ise, belli filtrelerle birlikte kullanıldığında, kısa metinler veya belgeler oluşturan, OpenAI ile birlikte çalışan bir arama uygulaması. Socher, bu uygulamaya “kişisel yapay zeka yazarı” adı vermiş.

Socher uygulamayla ilgili olarak, “Bu uygulama mağazasına ilk girişimiz. Bu uygulama size daha fazla reklam gösterelim diye sizi dakikalarca sitede tutmaya çalışmıyor. Bizim amacımız gerçekten işinizi halletmek” sözlerini kullandı.

You.com’un yeni aracı, insan benzeri şiirler, e-postalar, yemek tarifleri, kısa öyküler, film senaryoları ve daha fazlasını üretebilen bir yapay zeka dil sistemi olan OpenAI’nin GPT-3‘ünün arkasındaki teknoloji ile destekleniyor.

You.com’un YouWrite adlı yazı asistanını kullanmak için kullanıcılar, arama motorunun arama çubuğuna “Bir deneme yazısı nasıl yazılır” gibisinden bir cümle yazıyor. Ardından yazının uzunluğu, hedef kitlesi, üslubu ve mesajın içeriğini belirleyip YouWrite’ın yazıyı oluşturmasını istiyorlar.

Socher, “Temel olarak, insanların daha üretken olmalarına yardımcı olmak için bu yapay zeka destekli yazı sistemini oluşturmak istiyoruz. İnsanları, yazı yazarken daha verimli hale getirmek için yapay zekanın kontrolüyle tanıştırmak istiyoruz” dedi.

You.com, YouWrite’ı başlangıç için ücretsiz olarak sunacak. Ancak daha sık kullananlar ve daha uzun metinler isteyenler için ödeme planları olacak. Socher, fiyatlandırmanın henüz belli olmadığını ancak Jasper ve CopyAI gibi piyasadaki diğer yapay zeka destekli yazma araçlarından çok daha ucuz olacağını belirtiyor.

Genetik hastalık araştırmalarını kolaylaştıran Sano Genetics, 11 milyon dolar yatırım aldı

Genetik hastalıklar için yapılan araştırmaları kolaylaştıran Cambridge merkezli Sano Genetics, A Serisi finansman turunda 11 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. MMC Ventures liderliğindeki finansman turu, Episode 1, Seedcamp ve diğer yatırımcıların katılımıyla gerçekleşti.

Yapılan pek çok araştırmaya göre klinik araştırmalarda en büyük sorun hasta katılımı olarak görülüyor. Sano Genetics, Cambridge Üniversitesi’nde doktora eğitimleri sırasında tanışan Patrick Short (CEO), Charlotte Guzzo (COO) ve William Jones (CTO) tarafından kuruldu. Araştırma sürecindeki bu zorlukları deneyimleyen Sano Genetics kurucu ortakları, süreci iyileştirmek ve araştırmaya katılmayı kolay hale getirmek için çalışıyor. Girişim, uzun süren Covid ile mücadele eden hastaların yanı sıra, Parkinson ve Alzheimer gibi nadir görülen kronik hastalıklarla yaşayan hastaları hedef alıyor. Sano, bu kişileri doğrudan ilaç şirketleriyle birleştiren bir yazılım platformu sunuyor.

Sano’nun yazılım platformu, hastaların biyoteknoloji ve daha geniş sağlık toplulukları ile doğrudan etkileşim kurmalarını sağlıyor. Tıbbi araştırmanın şeffaf, etkileşimli ve ilgili herkes için faydalı olması gerektiğine inandığını söyleyen Sano Genetics, kişilerin destekleyebileceklerini düşündükleri araştırma fırsatlarıyla ilgili güncellemeler sunuyor. Bununla birlikte Sano kullanıcıları, belirli araştırma fırsatlarına katılmak için evde yapabilecekleri ücretsiz Sano DNA Testi alma fırsatına sahip olabiliyorlar. Sano, kullanıcılar verilerini paylaşmayı seçse dahi verilerini endüstri standardı şifreleme mekanizmalarını kullanarak koruyor.

Mevcut finansman turu Sano Genetics’in ekibini ABD ve Avrupa’da büyütmesine yardımcı olacak. Şirket ayrıca, 2023’ün ortalarına kadar 50’den fazla hastalık ve 6’dan fazla ülkedeki talebi karşılayacak platformunu geliştirmeyi planlıyor.

Çinli otomobil üreticileri, elektrikli araçlar için değiştirilebilir piller üretmeyi hedefliyor

Çinli otomobil üreticileri, düzenli araç şarjına ek olarak elektrikli araçlar için değiştirilebilir piller üretmeyi planlıyor. Bu girişime hükümet tarafından da destek var.

Otomobil üreticileri Nio ve Geely, pil değiştirme üreticisi Aulton ve devlete ait petrol üreticisi Sinopec, 2025 yılına kadar ülke çapında 24,000 kadar pil değiştirme istasyonu kurmayı planlıyor.

Pil değiştirme, sürücülerin araçlarını şarj etmelerinden ziyade, bitmiş pillerini dolu pillerle değiştirmelerine olanak tanıyor. Milyonlarca sürücü elektrikli araçlarının elektrik ihtiyacını bu şekilde gidermeyi tercih ederse elektrik şebekeleri üzerindeki yükün azaltılacağı öngörülüyor. Ancak uzmanlar bunun ancak piller endüstri genelinde standart hale gelirse mümkün olabileceği görüşündeler.

Ancak Çin’in bu pil değiştirme modeli büyük ölçüde başarılı olursa, elektrikli araç şarjı konusundaki bu değişim diğer şirketler için sorun teşkil edebilir. Günümüzde Tesla, Volkswagen ve General Motors gibi büyük otomobil üreticileri kendi şarj istasyonu ağlarını oluşturmuş durumdalar. Değiştirilebilir pil modelinin tutması bu şirketleri kötü yönde etkileyebilir.

Çin’in bu yeni pil değiştirme planı, Pekin’in 2025 yılına kadar otomobil satışlarının %25’ini tamamen elektrikli hale getirme planının bir parçası. Ancak bu araçların kaçının değiştirilebilir pile sahip olacağı bilinmiyor.

Dünyanın en büyük pil üreticisi olan Ningde merkezli CATL (Contemporary Amperex Technology Company) yalnızca Çin için değil, aynı zamanda küresel pazarların talebini karşılamak için de pil değiştirme hizmetlerini geliştirdiğini söyledi. Çin pazarının yaklaşık yarısını ve kullanılan pil hücrelerinin %30dan fazlasını tedarik eden CATL, “Çin pazarında deneyim kazanıyoruz ve aynı zamanda denizaşırı ortaklarla yakın iletişim halindeyiz. Yakında daha somut haberler duyacaksınız” dedi.

Tesla, General Motors ve Volkswagen ise şu anda değiştirilebilir piller için bir araştırma yapmadıklarını dile getirdiler.

Alpay Koraltürk’ün kurucusu olduğu ikinci el mobilya pazarı Kaiyo, 36 milyon dolar yatırım aldı

Mobilyacılık sektörü, her yıl 12 milyon tondan fazla atığa sebep olarak ABD’deki en büyük atık kategorilerinden birini oluşturuyor. Ev taşımak ve konutlara uygun mobilya seçmek gibi zorlukların yanı sıra, çevresel sorunlar da göz önüne alındığında, ikinci el eşya seçimi artık daha fazla insan tarafından tercih ediliyor.

İkinci el mobilya satışına odaklanan Kaiyo, Edison Partners tarafından yönetilen B Serisi finansman turunda 36 milyon dolar yatırım aldı. Diğer yatırımcılar arasında Moderne Ventures, Lerer Hippeau ve Max Ventures yer alıyor. Mevcut finansman ile birlikte Kaiyo, bugüne kadar toplamda 50 milyon dolar yatırım aldı.

Eski adıyla Furnishare olarak bilinen Kaiyo, New York’ta beş yıl içinde beş kez taşınmak zorunda kalan Alpay Koraltürk tarafından 2014 yılında kuruldu. Ev taşımanın ve mobilya değiştirmenin zorluğunu deneyimleyen Koraltürk, Gram Games’in kurucuları arasında da yer alıyor. Kaiyo, şu anda New York, Philadelphia, Baltimore ve Washington D.C. gibi metropol bölgeleri dahil olmak üzere ülke çapında teslimat yapıyor. Müşteri hizmetlerinin verimliliğine önem veren Kaiyo, aynı zamanda sürdürülebilir bir gezegene adanmış bir çevrimiçi pazar olarak faaliyet gösteriyor.

Kaiyo, alıcılarına markalarda indirimler sağlayarak taşıma, teslim alım, temizlik ve teslimat işlemlerini gerçekleştirerek mobilya alım satımını basit hale getiriyor. Kaiyo, Covid-19 pandemisinin de etkisiyle iki yıl içinde %100 büyüdü. Girişim, mevcut finansmanı Kaliforniya eyaletinden başlayarak pazar genişlemesini daha da hızlandırmak için kullanacağını söylüyor. Kaiyo’nun kurucusu ve CEO’su Alpay Koraltürk, yaptığı açıklamada, “Kaiyo’da misyonumuz, harika tasarımları herkes için erişilebilir kılmaktır” sözlerine yer verdi.

Mimar ve müteahhitleri buluşturan Weaver, 4 milyon dolar yatırım aldı

Mimar ve müteahhitleri dijital bir platform üzerinden birbirine bağlayan bir hizmet olan Weaver, btov Partners liderliğindeki bir finansman turunda 4 milyon dolarlık başlangıç yatırımı aldığını açıkladı.

İnşaat sektörü dijital teknolojiden uzak bir konumda. Söz konusu ev tadilatları olduğunda hem mimarlar hem de ev sahipleri en iyi müteahhitleri bulmak için mücadele ediyor. Bu erişim eksikliği, müteahhitlerin geçmiş sicilini araştırmanın yetersizliği ve birçok yenileme projesinde ihale olmaması nedeniyle ev tadilatlarını riskli bir hale getiriyor. Weaver tarafından paylaşılan bir bilgiye göre ise, Birleşik Krallık’taki konutların kabaca üçte ikisinin yapım tarihi 1990 öncesine uzanıyor. Bu veriye göre her 10 ila 20 yılda bir bu evlerin yenilenmesine ihtiyaç duyulacak. Pandemi sonrası artan inşaat maliyetleri de ev sahiplerini daha uygun maliyetli çözümler aramaya zorluyor.

Londra merkezli pazar yeri girişimi Weaver, ev sahipleri ve mimarların tadilat ve yenileme projeleri için müteahhitlerden fiyat almaları için bir platform sunuyor. Girişim, kaynak bulmadan fiyatlandırmaya, sözleşmeden ödemeye kadar tüm kritik aşamaları tek bir arayüz üzerinden yapan bir yazılım geliştiriyor. Profesyonel bir ağ sunan Weaver, müteahhitlerin sürekli olarak incelenmesini de sağlıyor. Bir ev sahibi ile müteahhit arasında işler yolunda gitmediği durumda ise arabulucu konumda hizmet veriyor. Şirketin yazılımı, mimarların operasyonları optimize etmesine ve tüm sözleşme süreci boyunca şeffaflık içinde çalışılmasına olanak tanır.

Dört yıldan fazla bir süredir aktif olarak faaliyet gösteren Weaver, 2021’de platformundaki siparişleri bir önceki yıla göre 2,6 kat arttırdı. Şirket ayrıca, kuruluşundan bu yana 120 milyon doların üzerinde yenileme işlemi gerçekleştirilmesine yardımcı oldu.

Elektronik ödeme şirketi Ödeal, SaltPay’den 520 milyon TL değerleme üzerinden 52 milyon TL yatırım aldı

Türkiye’yi Cepte POS ile tanıştıran, lider elektronik ödeme şirketi Ödeal, hız kesmeden büyümeye devam ediyor.

Yatırım üstüne yatırım alan Ödeal, İngiliz “SPG Holdings”in geçtiğimiz yıl yaptığı 28,7 milyon TL’lik yatırımı ardından, şimdi de, küçük ve orta ölçekli işletmelerin operasyonlarını daha iyi yönetmelerine ve büyütmelerine yardımcı olabilecek hızlı ve güvenli ödeme çözümleri sunan SaltPay’den 52 milyon TL’lik bir yatırım daha aldı. SaltPay, bu yatırımı ile, değeri 520 milyon TL’ye ulaşan Ödeal’ın 9,9’luk hissesinin sahibi oldu.

Ödeal, tıpkı daha önce aldığı yatırım gibi bu yatırımın da tamamını büyümesini devam ettirmek için kullanacak.

Yatırımla ilgili bilgi veren Ödeal Kurucu Genel Müdürü Fevzi Göngör, “Son günlerde Türk firmalarının aldığı yatırımlar, Türk girişimcilerinin başarılarını ortaya koyuyor. Ödeal da sektörünün önde gelen firmalarından biri olarak yabancı yatırımcıların dikkatini çekiyor. Geçtiğimiz yıl SPG Holdings’ten bir yatırım almış ve bu yatırımı özellikle Ödeal API gibi şirketimizin yenilikçi ürünlerini geliştirmek üzere kullanmıştık. Göstermiş olduğumuz başarılar diğer yatırımcıların da dikkatini çekti ve SaltPay, şirketimizin yeni yatırımcısı oldu. Aldığımız bu yatırımı, Ödeal’ın yenilikçi ürün ve çözümleriyle adını global arenada duyurması açısından çok önemsiyoruz. Önümüzdeki dönemde uluslararası diğer yatırımcıların da talepleri olacaktır. Her zaman olduğu gibi aldığımız tüm fonları büyümemizi desteklemek, mevcut ve yeni ürünlerimizi geliştirmek için kullanacağız.” dedi.

Ödeal, 2021’de Yüzde 136 Büyüdü

2020 yılını yüzde 109’luk büyüme ile kapatan Ödeal, 2021 yılının 4. çeyreğinde işlem hacmini yüzde 136 artırarak, üç haneli büyüme trendini sürdürdü. Pandemi dönemi boyunca hızlı ve istikrarlı bir şekilde büyüyen Ödeal, gelişen iş hacmi ile birlikte işlem adedinde de yüzde 276’lık büyüme yakaladı. 2021’in son çeyreğinde üye iş yeri sayısını yüzde 32 oranında artıran Ödeal, 2020 sonunda 40 bin olan üye iş yeri sayısını da 68 bine ulaştırdı.

Haziran 2021’de İngiliz “SPG Holdings”, toplam hisselerin yüzde 9,9’una sahip olmak için Ödeal’a 28.7 milyon TL yatırım yapmıştı.

Ödeal Hakkında: 2014 yılında 6493 sayılı kanun kapsamında %100 Türk sermayeli olarak kurulan Ödeal Ödeme Kuruluşu A.Ş., TCMB lisansı ile faaliyet göstermektedir. Sahip olduğu Ödeal markası ile hizmet verdiği Ödeal Cepte POS ve fiziki POS ürünleri sayesinde 60.000’i aşan üye işyerine, banka ve kredi kartından ödeme alma hizmeti vermektedir.

Web siteleri için çeviri çözümü geliştiren Weglot, 50 milyon dolar yatırım aldı

Web siteleri için bir çeviri teknolojisi geliştiren Fransa merkezli girişim Weglot, küresel teknoloji ve dijital odaklı yatırım şirketi Partech liderliğindeki A Serisi finansman turunda 50 milyon dolar (45 milyon euro) yatırım aldığını duyurdu.

Uluslararası ticari ilişkilerde büyüme ve dijital ortamda gerçekleştirilen faaliyetlerin artması, birden fazla dilde hizmet veren web sitelerine duyulan ihtiyacı artırdı. Birden fazla pazarda faaliyet gösteren işletmeler için ise, web sitelerini bu pazarların dillerine çevirmek zorlu bir süreçtir.

2016 yılında Augustin Prot ve Remy Berda tarafından birlikte kurulan Paris merkezli SaaS girişimi Weglot, işletmelerin web sitelerini birden fazla dile çevirmelerine yardımcı olan bir yazılım geliştirir. Weglot’un kod gerektirmeyen web sitesi çevirme çözümü hem web sitelerinin içeriğini çevirmeye hem de içeriklerin görüntülenmesine yardımcı olur. Beş yıldan fazladır faaliyet gösteren şirket, bugüne kadar Birleşmiş Milletler, Spotify, IBM, Tupperware, Steve Madden, Volcom ve Nikon dahil olmak üzere 60.000’den fazla şirketin web sitesinin birçok dile çevrilmesine yardımcı olmuştur.

Weglot, bu yatırımı web sitesi çeviri yazılımında küresel bir lider olarak pazar payını daha da genişletmek için kullanmayı planladığını açıkladı. Mevcut yatırım, Weglot’un çözümünün gelişimini daha da büyütmesine ve genişlemesini sürdürmesine yardımcı olacak. Weglot, 2017 yılında SIDE Capital’dan bir tohum finansmanı almıştı. Şirketin, yeni duyurduğu A Serisi finansman turu, 2017 yılından itibaren alınan ilk dış sermaye olması niteliğini taşıyor.

Adil ve güvenilir sermaye piyasası için çözümler geliştiren Capitolis, 110 milyon dolar yatırım aldı

Bankalar arasında gerçekleşen işlemleri yönetmek için çözümler üreten Capitolis, D Serisi finansman turunda 110 milyon dolar yatırım aldığını açıkladı. Mevcut yatırım sonrası New York merkezli şirketin değerlemesi 1,6 milyar dolar seviyesine ulaştı.

Yatırım turu, önde gelen fintech yatırımcıları Canapi Ventures, 9Yards Capital ve SVB Capital tarafından ortaklaşa yönetildi. Diğer mevcut yatırımcılar arasında, a16z, Index Ventures, Sequoia Capital, S Capital, Spark Capital, Citi, State Street ve J.P. Morgan yer alıyor. Nisan 2021’de 90 milyon dolar yatırım alan şirket, bir yıldan az bir sürede ikinci finansman turunu duyurdu ve unicorn girişim statüsü elde etti. Capitolis bugüne kadar 280 milyon dolar yatırım aldı.

2017 yılında Gil MandelzisIgor Teleshevsky ve Thomas Glocer tarafından New York’ta kurulan Capitolis, piyasa uzmanlığını ABD’de Silikon Vadisi zihniyetiyle birleştirir. Capitolis, bankaların, yatırımcıların ve kurumsal müşterilerin bir işbirliği platformu aracılığıyla erişimlerini genişletmelerini sağlar; böylece, piyasada büyümeyi kısıtlayacak engelleri ortadan kaldırmış olur.

Capitolis, geçtiğimiz iki yıl içinde gelirini, müşteri tabanını ve ekibini üç katına çıkararak sermaye piyasalarını dönüştürme yolunda önemli adımlar attı. Capitolis’in teknolojisi, finansal kurumların kaynaklarını optimize etmelerine ve daha çeşitli sermayeye daha fazla erişim elde etmelerine olanak tanır. Yeni piyasa katılımcılarıyla sorunsuz bir şekilde yürütmelerine yardımcı olan girişim, daha güvenilir ve daha adil sermaye piyasaları sağlar. Capitolis tarafından paylaşılan bilgiye göre şirket, 100’den fazla finans kurumu ile birlikte çalışıyor. Girişim, New York, Londra ve Tel Aviv’deki ofislerini hızla büyütmeye devam ediyor.

Sanal gerçeklik cerrahi eğitim platformu sunan Osso VR, 66 milyon dolar yatırım aldı

Doğrulanmış bir sanal gerçeklik (VR) cerrahi eğitim platformu Osso VR, C Serisi finansman turunda 66 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Oak HC/FT liderliğindeki Seri C yatırım turu, Signalfire, GSR Ventures, Tiger Global Management ve Kaiser Permanente Ventures‘ın katılımını da içeriyor.

Osso VR, cerrahi ekiplerin gerçek bir ameliyathaneye adım atmadan önce sanal bir ortamda bağımsız veya işbirliği içinde eğitim almalarını sağlayan çözümler geliştirir. Tıbbi cihaz şirketleri tarafından da kullanılan Osso VR, bu şirketlerin teknolojisini dijital olarak tanıtmalarına olanak tanır. Şirket, geleneksel cerrahi eğitim programlarının zorlukları, uzaktan personel yönetimi ve seyahat maliyetleri gibi birçok zorluğa hitap eden çözümler sunar. Şirketin sunduğu teknoloji ile daha fazla cerrah, hastalarına daha hızlı tedavi sunmak için tıbbi teknolojileri kullanma alıştırması yapabilir.

Klinik bakım, tıbbi teknoloji ve VR geliştirme konularında derin bir geçmişe sahip olan Osso VR ekibi, UCLA ve Harvard eğitimli ortopedi cerrahı Justin Barad tarafından yönetiliyor. Şu anda 150’den fazla çalışanı olan şirket, önümüzdeki yıl bu sayıyı artırarak büyümesini sürdürmeyi hedefliyor. Osso VR tarafından yapılan açıklamaya göre mevcut yatırım, şirketin tüm sağlık profesyonelleri için cerrahi eğitime erişimi genişletme girişimini hızlandırmak için kullanılacak.

Osso VR şu anda Johnson & Johnson, Stryker, Zimmer Biomet ve Smith + Nephew dahil olmak üzere önde gelen küresel tıbbi cihaz şirketleriyle ortaklığını sürdürüyor. Bu şirketlerin ilgilendikleri alanlar arasında ortopedi, omurga, kardiyoloji ve genel cerrahi gibi birden fazla uzmanlık alanı yer alıyor.