Ana Sayfa Blog Sayfa 213

Biyoteknoloji odaklı Teitur Trophics, 28 milyon euro yatırım aldı

Nörodejeneratif hastalıkların tedavisini ilerletmek isteyen Teitur Trophics, düzenlenen Seri A turda 28 milyon euro yatırım aldı. Sunstone Life Science Ventures ve Sound Bioventures tarafından yönetilen tura Industrifonden, Innovestor’s Life Science Fund ve P53 Invest  katıldı.

Teitur Trophics, Simon Molgaard, Anders Dalby, Mathias Ollendorff ve Simon Glerup tarafından 2020’de kuruldu. Girişim, Parkinson, Frontotemporal Demans ve Huntington Hastalığı gibi nörodejeneratif hastalıklardan muzdarip hastalar için tedaviler geliştiriyor.

Teitur Trophics, nöronal işlevi koruyan yeni bir mekanizmaya sahip, sınıfının birincisi dairesel bir peptit geliştirdi. Teitur’a göre lider ilaç adayı TT-P34 deri altından uygulanıyor ve Huntington Hastalığı, Parkinson Hastalığı ve Frontotemporal Demans için hayvan modellerinde güçlü, beyne özgü etkiler gösteriyor.

Teitur CEO’su Simon Mølgaard, “Finansman, sınıfının birincisi, lider ilaç adayımız TT-P34’ü aday seçiminden klinik geliştirmeye taşımamıza ve aynı zamanda yenilikçi peptitlerden oluşan yeni boru hattımızı geliştirmemize olanak tanıyacak.” dedi.

Sound Bioventures’tan Casper Breum, “Nörodejeneratif hastalıklara karşı anlamlı bir etki yaratma ve hastaların yaşam kalitesini iyileştirme potansiyeline sahip böylesine yenilikçi bir Şirketi desteklemekten gurur duyuyoruz.” dedi.

Teitur Trophics, yatırımın ilaç adayı TT-P34’ü aday seçiminden nörodejeneratif hastalıklarda bir Faz 1b klinik çalışması da dahil olmak üzere klinik geliştirmeye ilerletmesini sağlayacağını belirtiyor.

Twitter, kimlik tabanlı doğrulama sistemini test ediyor

Twitter, Twitter Blue aboneleri için doğrulama sistemlerini daha da artırıyor. Yeni özellikle beraber kimlik bilgilerini göndermeyi içeren yeni bir doğrulama sürecini üzerinde çalışıyor.

Kod düzeyindeki bilgiler, kullanıcının kimliğinin hem önden hem de arkadan bir fotoğrafının yanı sıra Twitter hesabını doğrulamak için bir selfie fotoğrafı gönderme sürecini ortaya koyuyor. Özellik, tweet düzenleme desteği, daha uzun videolar yükleme, klasörlerle yer imlerini düzenleme ve diğer ücretli abonelik avantajları gibi yalnızca Twitter Blue abonelerine sunulan diğer özelliklerin yanında listeleniyor.

Kimlik yükleme özelliği, ürün istihbarat firması Watchful.ai tarafından geçen hafta Twitter’ın kodunda ortaya çıksa da harici olarak test edilip edilmediği şimdilik bilinmiyor. 

Twitter Blue aboneliği ilk çıktığında kullanıcılar, ünlülerin adına sahte hesaplara mavi tik alarak onaylanmış gibi gösterdi. Hal böyle olunca platform da güvenlik önlemlerini daha da artırabilmek için yeni çalışmalar yapmaya başladı. Bu çalışmalar doğrultusunda sahte hesaplara mavi tik verilme ihtimali en aza indiriliyor.

Twitter, kullanıcılara yeni doğrulama işleminin yaklaşık üç dakika süreceğini ve kimliklerini doğrulamak amacıyla bilgilerinin ve görüntülerinin üçüncü bir tarafla paylaşılacağını belirtiyor. Buna göre Twitter’ın kendi doğrulama sistemine sahip olmadığı ve işlemi sağlayıcı yaptığı için sürecin uzadığı görülüyor.

Her ne kadar güvenliği artırılması söz konusu olsa da kullanıcıların verilerinin nasıl korunacağı ve saklanacağı konusunda da herhangi bir bilgi bulunmuyor. Twitter’ın bu konuda nasıl bir yol izleyeceği oldukça merak ediliyor.

Ağır makine sanayi araçları için satış ağı oluşturan Blinto, 10.6 milyon euro yatırım aldı

Ağır makine, araç ve gereçlerin kullanıldığı satışına yönelik müzayedelerin yapıldığı çevrimiçi platform Blinto, 10.6 milyon euro yatırım aldı. Yatırım, Norveç merkezli yatırım şirketi Verdane tarafından yapıldı.

2018 yılında kurulan Richard Nilsson tarafından yönetilen Blinto, kullanılmış inşaat makineleri, hafif ticari araçlar ve aletlerin ticaretini yapmak için müşterileri ve satıcıları birbirine bağlayan bir çevrimiçi açık artırma platformu olarak karşımıza çıkıyor.

Web sitesinde yapılan her işlemden, işletme için önemli bir kar kaynağı olan bir komisyon alır. Blinto’nun platformu, nesnenin durumunu doğru bir şekilde gösteren teknik özellikler, ayrıntılı görüntüler ve video kayıtları sunarak alıcıların güvenli seçimler yapmasına olanak tanıyor.

Gerekli müzakereleri yöneten platform, hızlı ve kolay bir satış sürecine sahip olarak sadık bir müşteri kitlesi ile sonuçlanıyor. Satıcıların yüzde 67’sinin gelecekte Blinto’da daha fazla ürün satacağını iddia ediyor. Girişim, bu türünün tek örneği komisyoncu kapasitesinin önemli bir rekabet avantajı ve pazar farklılaştırıcı olduğunu söylüyor. Ağır ekipman için temel pazar şu anda yalnızca İsveç’te yaklaşık 15 milyar euro değerinde oluyor.

Blinto CEO’su Richard Nilsson, “Verdane’nin e-ticaret ve dijital işletmeleri ölçeklendirme alanındaki geçmiş performansı ve kurum içi uzmanlığı, büyüme yolculuğumuzun bir sonraki aşamasına girerken paha biçilmez olacak.” dedi.
Verdane Müdürü Max Carlsen, “Blinto’nun etkileyici büyümesi ve müşteriyi elde tutma oranı, sunduğu yüksek kaliteli teklifin bir kanıtı oluyor. Blinto’nun Avrupa pazarı olma yolundaki güçlü konumundan yararlanmak için Richard ve ekibiyle ortaklık yapmayı dört gözle bekliyoruz.” dedi.
Verdane, şirketleri ölçeklendirme, pazar üstünlüğünü pekiştirme ve Avrupa’daki ağını genişletme konusundaki kapsamlı deneyiminden yararlanarak Blinto’nun bir sonraki geliştirme adımında yardımcı olacak.

Tıbbi görüntüleme araçları geliştiren Perspectum, 55 milyon dolar yatırım aldı

Metabolik hastalıklar ve kanser teşhisini iyileştirmek için tıbbi görüntüleme araçları geliştiren sağlık girişimi Perspectum, Seri C turda 55 milyon dolar yatırım aldı. Tur, Oppenheimer tarafından yönetildi.

Perspectum’un amacı, gelişmiş görüntüleme ve genetiği kullanan hassas tıbba odaklanarak erken teşhis, tanı ve kişiye özel tedavi sağlayan  kantitatif sağlık değerlendirmeleri yoluyla hastalara ve doktorlara yardım etmek oluyor. Ürünleri, multiparametrik haritalama verilerini yakalayarak standart bir Magnetic Resonance Imaging (MRI) makinesinin yeteneklerini geliştiriyor. Yapay zeka yazılımının organ iltihaplanmasını hassas bir şekilde ölçmesine olanak tanıyor ve kronik hastalıkları olan hastaların teşhis ve izlenmesine yardımcı oluyor.

Girişimin kronik karaciğer hastalığını değerlendiren ve izleyen amiral gemisi teşhis aracı LiverMultiScan, ABD’deki birçok büyük kurum tarafından kullanılıyor. Medicare ve ticari planlar kapsamındaki 77 milyon ABD’li yetişkin bu ürüne erişti.

Çeşitli doktorlar, biyomedikal bilim adamları, mühendisler ve teknoloji uzmanlarından oluşan bir ekiple girişim, karmaşık sağlık sorunlarını büyük ölçekte ele almak için araçlar sunuyor.

Perspectum ve Microsoft’un bir yan kuruluşu olan Nuance Communications, kısa bir süre önce Perspectum’un metabolik hastalık tedavisi ve geniş ölçekte yönetimi için entegre dijital platform paketini sunmak için bir ortaklık duyurdu.

Perspectum CEO’su Rajarshi Banerjee, “Klinisyenlerin hastaların teşhis ve tedavi yolculuklarını kısaltmasına yardımcı olacak daha güvenli ve daha doğru görüntüleme teknolojileri yaratma misyonumuza Oppenheimer’ın katılmasından heyecan duyuyoruz.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı ABD operasyonlarını genişletmenin yanı sıra çoklu organ hastalıkları ve kanser için ürün geliştirmeyi hızlandırmak için kullanacak.

FANUC, Türkiye’de kurduğu Tamir Merkezi ile ekipmanların ömrünü uzatacak

Japonya merkezli CNC, robot ve makine üreticisi FANUC’un Türkiye’deki uzun soluklu stratejisi doğrultusunda 2020 yılında hizmete aldığı Tamir Merkezi, ekipmanının ömrünü uzatarak üretimde verimlilik ve tasarruf elde etmek isteyen firmalara avantaj sağlıyor. Yaklaşık 500 metrekare alanda Avrupa’daki Tamir Merkezi ile birebir konseptte oluşturulan merkezde CNC makinelerde bulunan servo motor, sürücü, kart ürünlerine ek olarak FANUC robotlarında mevcut servo motor, sürücü, kart, teach pendant gibi ürünlere tamir hizmeti veriliyor.

FANUC güvencesiyle daha profesyonel, hızlı ve ekonomik çözüm

Özellikle son yıllarda otomotiv, otomotiv yan sanayi, medikal ve seri imalat gibi lokomotif sektörlerde gözle görülür derecede bir hareketlilik olduğunu ifade eden FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, “Firmaların fabrika otomasyonu ve robot yatırımları Türkiye’de en parlak dönemlerinden birini yaşıyor. Bununla doğru orantılı olarak ülkemizdeki firmalara sunduğumuz servis, bakım, eğitim ve retrofit gibi satış sonrası hizmetlerimizle sanayiyi destekleyip geniş kapsamlı bir konseptle yenilikçi çözümler üretiyoruz. Bu anlayış doğrultusunda hizmet veren FANUC Türkiye Tamir Merkezi de kullanıcılara zaman ve maliyet kayıpları yaşatan, profesyonellikten uzak çözümler yerine FANUC kalitesinde profesyonel, hızlı ve ekonomik tamir hizmetini sunuyor. Bu sayede üretimdeki kayıplarını minimize eden müşterilerimiz, verimliliklerini ve kazançlarını artırıyor” dedi.

Tamir edilen ürünler bir yıl garanti ile teslim ediliyor

Hızlı tespit, teklif, tamir ve teslimat süreci sayesinde minimum duruş süresini garanti ettiklerini belirten Yiğit, FANUC Türkiye Tamir Merkezi’nin sunduğu avantajlara dair şunlar söyledi: “Rekabetçi fiyat ile rakipsiz kalite sunduğumuz Tamir Merkezi’mizde ürünün tamirini orijinal üretici tarafından belirtilen güncelleme ve geliştirmeler ile gerçekleştiriyoruz. Tabii bu noktada tamir sürecinin olmazsa olması yüzde 100 orijinal yedek parça kullanım garantisi oluyor. Mühendis ekibimizin uzmanlaşmış test ekipmanlarını kullandığı süreç boyunca yalnızca tamirle yetinmiyor, otomatik temizleme ve boyama işlemini de gerçekleştiriyoruz. Tamir ettiğimiz ürünleri de yenilenmiş olarak sıfır kutusunda bir yıl ürün garantisi ile teslim ediyoruz. Amacımız, FANUC kalitesini satış anı ve kullanım süresinin yanı sıra satış sonrası süreçte de sürdürülebilir kılmak.”

Tamir Merkezi yakında 5 kat daha büyük hacim ve kapasiteye sahip olacak

FANUC Türkiye Tamir Merkezi’nin yakın zamanda daha geniş bir alanda hizmet vereceğini açıklayan Yiğit, “Sancaktepe’de devreye alacağımız yeni fabrika ve teknoloji merkezinde sona yaklaşıyoruz. Buraya geçmemizle birlikte Tamir Merkezi’mizin de kapasitesinde büyük bir artış olacak. Müşterilerimizin mevcut ihtiyaçlarına çözüm üretmek ve global rekabette daha başarılı olmasını sağlamak için faaliyete başlayacak yeni binamızda Tamir Merkezi’miz 5 kat daha büyük bir hacim ve kapasiteye sahip olacak. Böylelikle biz de aynı anda çok daha fazla müşterimize ulaşacağız” ifadelerini kullandı.

Apple, katlanabilir cihazlar için ekran koruma çözümleri geliştiriyor

Apple, katlanabilir iPhone ve iPad modelleri için ekran koruyucu çözümler üzerinde çalışıyor. İnovatif tasarıma sahip olacak cihazların bir bakımdan ekran koruması da oldukça önemli oluyor.
Katlanabilir cihazlar giderek daha popüler hale geliyor. Neredeyse her gün yeni bir şirket kendi katlanabilir akıllı telefonunu piyasaya sürüyor. Bununla birlikte, bu cihazların önemli bir dezavantajı bulunuyor: esnek OLED ekranları oldukça kırılgandır ve minimum basınçla kolayca zarar görebiliyor. Bu sorunu çözmek için Apple, özellikle katlanabilir iPhone ve iPad ekranları için düşmelerden kaynaklanan hasarlara karşı koruma sağlayan bir koruyucu sistem tasarlıyor.

Apple kısa bir süre önce ABD Patent ve Ticari Marka Ofisine (USPTO) “Kendiliğinden Geri Çekilen Görüntü Aygıtı ve Damla Tespiti Kullanarak Ekranı Koruma Teknikleri” adlı bir patent başvurusu gönderdi. Fikir, düşüp düşmediklerini anlamak için katlanabilir veya yuvarlanabilir ekranlı cihazlarda sensörler kullanıyor. Cihaz düşüyorsa, hassas ekranın yere çarpmasını önlemek için ekranı kapatabiliyor veya kısmen geri çekebiliyor.

Patent başvurusu, ekranı 180 dereceden daha az bir açıyla katlamanın bile onu korumaya yardımcı olabileceğini söylüyor. Önce ekranın değil, cihazın kenarlarının yere çarpması ana neden oluyor. Dönebilen bir ekran, cihaz çok hızlı düşerse ekranı otomatik olarak geri çekebiliyor. Apple ürünleri hakkında sıklıkla doğru tahminlerde bulunan analist Ming-Chi Kuo, 2025 yılında katlanabilir bir iPad’in çıkabileceğini düşünüyor.

Her ne kadar oldukça önemli haberler verilse de sızıntı uzmanlarının da tahminleri bazen tutmayabiliyor. 2021’de Kuo, katlanabilir bir iPhone’un 2023’te çıkacağını ve 20 milyon adet satacağını tahmin etti. Kuo’nun en yeni tahmini, katlanabilir bir iPad’in karbon fiber destek ayağına sahip olabileceği yönünde. Bu, kullanıcıların cihazı ekrandaki içeriği tutmadan izlemek için daha iyi bir açıda ayarlamasına olanak tanıyor. Bu fikirler ilginç olsa da şu anda sadece patent başvuruları ve tahminler olduklarını unutmamak gerekiyor. Ancak Apple’ın katlanabilir cihazların ekranlarını düşmelerden korumak için çok çalıştığı açık şekilde belli oluyor.

Dijital reklam odaklı Reliz, global çalışma merkezini Türkiye’ye taşıdı

Mobil uygulamaların içindeki tanıtım alanlarını kullanarak büyük aplikasyonların indirilme ivmesini kitlesel bazda artırma hizmeti veren Reliz, global operasyon merkezi olarak İstanbul’u seçti.

Uygulama içi envanterler vasıtasıyla müşterilerinin mobil aplikasyonlarının gelişimi konusunda hizmet veren dijital iletişim firması Reliz, küresel operasyonlarını Türkiye’ye taşıdı.

Meta, Google, Twitter, Tiktok ve Snapchat gibi reklam kanallarının sertifikalı partneri olan ve İstanbul’da iki ofisi ve 70’ten fazla çalışanı bulunann marka, 2023 yılında İstanbul’da hem operasyonlarını hem de istihdamını büyütmeyi hedefliyor.

“Temel gücümüz teknoloji”

Reliz kurucularından Peter Kireev, şimdiden yerel pazardaki birçok banka ve fintech şirketi ile çalışmaya başladıklarını belirterek, bunun yanında bazı e-ticaret ve finans uygulamalarıyla da görüşmelerinin sürdüğünü kaydetti.

Kireev, “Türkiye’nin önde gelen bankalarıyla sözleşme imzaladık. Pek çok finansal teknoloji ve e-ticaret paydaşıyla da görüşme aşamasındayız” bilgisini verdi.

Türkiye’de mobil pazarlama alanında hem birçok fırsat bulunduğunu hem de inovatif teknolojilere sahip yenilikçi şirketlerin avantaja sahip olduğunu aktaran, Reliz olarak Türkiye ile ilgili orta ve uzun vadeli büyüme planları olduğunu söyledi.

Kireev şunları kaydetti:

“Global yayılma stratejimiz doğrultusunda Türkiye pazarında büyük potansiyel olduğunu tespit ettik. Yeni müşterilerimize hizmet verirken temel itici gücümüz teknolojimiz. Çalıştığımız markalar, bizim ürünlerimizle teknolojik dönüşümün tüm yararlarını elde etmeye başladıkları bir yola giriyorlar. 

Bizim reklam platformumuzu güçlü kılan yapay zeka ile öğrenme metotları. Bunun yanında ekibimizdeki uzmanların titiz yaklaşımı, en büyük markaların dijital alanda yeni müşterilere ulaşma konusundaki performanslarını tırmandırmaya yarıyor.”

Peter Kireev, Türkiye’deki reklam endüstrisinde saygınlığı bulunan İnteraktif Reklamcılık Derneği (IAB) üyesi olduklarını ifade ederek, Türk reklam ekosisteminin içerisinde inovatif reklam yöntemleriyle öne çıkacaklarını kaydetti.

“Nitelikli partner ihtiyacı bulunuyor”

Reliz Türkiye Direktörü Ozan Tekin ise, büyük markalar için artık aplikasyon indirilme sayısısının büyük önem arz ettiğini belirterek, Türkiye’deki şirketlerin de bu farkındalığa eriştiğini kaydetti.

Şirketlerin aplikasyonların daha fazla indirilmesini sağlamak için nitelikli partnerlere ihtiyaç duyduğunu ifade eden Ozan Tekin, şu bilgileri verdi:

“Meta, Google, Twitter, Tiktok, Snapchat gibi daha geleneksel reklam ağlarının sertifikalı iş ortağıyız. Ancak büyük markalar bu kanallarda çoğunlukla kendi iç ekipleriyle reklam yapıyor. Bizim Adnetwork’lerimiz ise App içi envanteri kapsıyor. Böyle 30’dan fazla büyük platform ile çalışıyoruz. Müşterilerimizin kullanıcı kazanma kanallarını çeşitlendiriyoruz ve daha geniş bir kitleye seslenebilmelerini sağlıyoruz.”

“Reliz bir global dijital partnerdir”

2023 yılında “mobil pazarlama ajansı” olmaktan çıkarak “global dijital partner”e dönüştüklerini anlatan Ozan Tekin, 6 ülkedeki ofislerinin artık Türkiye’den yönetileceğini belirtti.

Tekin, şöyle devam etti:

“Reliz, müşterilerinin dijital alandaki gelişimine eşlik eden ve teknolojisiyle onlar için etkili pazarlama stratejileri geliştiren bir global dijital partnerdir.

Kurumsal dönüşüm kapsamında yeni ürünlerimiz de olacak: Görsel tasarım departmanı, ‘profesyonel hizmetler’ dediğimiz bu konuda deneyimi olmayan firmaların mobil pazarlama dünyasına girmesini sağlayacak kapsamda bir danışmanlık hizmeti, META ve Google hesaplarının yönetimi ile büyük bütçeli firmalara belirli bir miktar para iadesini de içeren geniş bir hizmet sunacağız.”

“Mobil pazarlamada statükoya meydan okuyoruz”

Tekin, Reliz olarak hedefleme kabiliyetleri ve optimizasyon süreçleri anlamında teknolojileriyle öne çıktıklarını belirterek belirterek, kendi operasyonlarında talep tarafı platformu (Demand Side Platform – DSP) kurarak öne çıktıklarını kaydetti.

Türkiye’de mobil pazarlama alanında önemli fırsatlar olduğunu ifade eden Tekin, “Türk ekibimizi geliştiriyor ve güçlendiriyoruz. Sahip olduğumuz tüm teknoloji ve insan kaynağıyla şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; mobil pazarlamada statükoya meydan okuyoruz.” diye devam etti. 

Reliz Türkiye Direktörü Ozan Tekin, kendisinin İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Elektrik Mühendisliği bölümünden mezun olduğunu belirterek, 15 yıllık uluslarası teknoloji şirketlerinde edindiği iş tecrübesiyle, Reliz’in global gelişiminde öncü rol üstleneceğini de değerlendirmesine ekledi.

Finartz ve Aktif Tech, çevrimiçi ödemelerde yaşanan problemleri iyileştirmek için iş birliği yapıyor

Ödeme ve biletleme sistemlerine inovatif bir yaklaşım getirmek amacıyla kurulan Aktif Tech ve nakitsiz toplum için yenilikçi çözümler vizyonuyla kurulan Finartz arasında, çevrimiçi ödemelerde yaşanan problemleri iyileştirmek üzere önemli bir iş birliğine imza atıldı.

Aktif Tech ve Finartz’ın kurduğu iş birliği kapsamında; Finartz’ın, ödeme sistemlerindeki güvenlik sürecini daha akıcı hale getiren EMV 3D Secure ürünlerinin, Aktif Tech’in ATLAS Kart ödeme yazılımına entegre edilmesiyle sektörde atılan öncü adımlara bir yenisi daha eklendi. 17 Mart 2023 tarihinde Aktif Bank Genel Müdürlük çatısında gerçekleşen imza töreni ile birlikte iki firma arasındaki iş birliği resmileşti.

İmza töreninde bilgi veren Aktif Tech Genel Müdürü Özgür Bilgin; “Finartz ile gerçekleştirdiğimiz güç birliği sayesinde Aktif Tech olarak ödeme hizmetleri sunduğumuz müşteriler bundan sonraki süreçte risk hesaplama teknolojisine sahip olacak. Böylece ek bir kimlik doğrulama adımı olmadan daha hızlı ve güvenli bir ödeme deneyimi yaşayabilecek. 

Çevrimiçi ödemelerde yaşanan problemleri iyileştirmek üzere faaliyete geçirdiğimiz bu hizmet ile birlikte e-ticaret işlemlerindeki başarı oranlarında ciddi bir artış bekliyoruz. Bu iş birliğinde emeği geçen Finartz ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.” açıklamalarında bulundu.

Finartz Kurucusu ve CEO’su Cihan Demir; “Güçlü kimlik doğrulama gerekliliklerini karşılayan bu sistemin, müşteri ile daha az etkileşim kurarken aynı zamanda dolandırıcılık işlemlerinin de önüne geçmesiyle kullanıcının hem daha akıcı hem daha güvenli bir ödeme deneyimi yaşamasına aracı oluyoruz.” diye ekledi. 

Çevrimiçi ödemelerde sunduğu kolaylıklarla EMV 3D Secure ürünlerinin kullanım alanının giderek büyümesi, sektöre inovasyon ve dinamizm getirirken son kullanıcıya da büyük fayda sağlıyor. 

Microsoft, Windows 11’de varsayılan uygulamaları ayarlamayı kolaylaştırıyor

2021’de piyasaya sürüldüğünden beri eleştirilerin odağında olan Windows 11, uygulama varsayılanlarının işlenmesi konusunda da sorunlar yaşıyor. Windows 10 ile karşılaştırıldığında işletim sistemi, kullanıcıların şirketin birinci taraf tekliflerinden uzaklaşmasını daha karmaşık hale getiriyor. Microsoft, bu eleştirileri dikkate alarak yenilikçi çözümler geliştiriyor.

Paylaşılan bilgilere göre Microsoft, “insanlara Windows PC deneyimlerinin kontrolünü vermek için uzun süredir devam eden yaklaşımımını yeniden teyit ettiğini” söyledi. Microsoft, Windows 11 kullanıcılarının uygulama varsayılanlarındaki değişiklikleri kontrol etmelerini sağlayacağını söylediği bir özelliği duyurdu. Bu yılın ilerleyen saatlerinde şirket, geliştiricilerin, Windows 11’in belirli bağlantılara ve dosya türlerine nasıl yanıt verdiğini değiştirmek istediklerinde, kullanıcıları Ayarlar menüsünün doğru bölümüne göndermelerine olanak tanıyan yeni bir derin bağlantı tek tip kaynak tanımlayıcısı (URI) sunacak.

Ayrıca Microsoft, programlara bu arabirim öğelerinde görünmeden önce izin vermenizi isteyen bir istem görüntüleyen yeni bir genel API ile masaüstüne, başlat menüsüne ve görev çubuğuna hangi uygulamaların sabitleneceği konusunda kullanıcılara daha fazla kontrol sağlayacağını belirtiyor. Her iki özellik de Windows 11’in genel sürümü gelmeden önce ilk olarak Windows Insider Dev Channel’a kayıtlı PC’lere sunulacak.

2010 yılında bir seyahat blogu olarak yola çıkan Uzakrota, Wtatil’den 5 milyon euro yatırım aldı

2010 yılında bir seyahat blogu olarak açılan ve 2013 yılından itibaren düzenlediği turizm organizasyonları ile dünya turizm sektörüne yön veren; 2018, 2019, 2020 ve 2021 yıllarında dünyanın en büyük seyahat şirketleri tarafından dünyanın en etkili 10 turizm etkinliğinden biri seçilen Uzakrota; Bangkok, Tiran, İstanbul ve İzmir gibi şehirlerde ofisleri bulunan Wtatil.com’dan 5 milyon euro yatırım aldı.

Şu anda Dublin merkezli olarak hayatına devam eden Uzakrota; New York, Londra, Berlin, Belgrad, İstanbul ve Bakü’de turizm endüstrisinin her alanina dokunan konferanslar gerçekleştirmektedir. Uzakrota, 2017 yılında ise 2 milyon TL değerleme üzerinden yatırım almıştı.

Uzakrota’nın kurucusu Gökhan Erdoğan verdiği demeçte “2013 yılında 50 kişi ile Bahçeşehir Üniversitesi‘nin konferans salonunda başladığımız konferanslar bugün Dünyanın her yerinden markaların olduğu 6.000 kişilik konferanslara dönüştü ve bu etkinlikleri çok önemli marka şehirlerde gerçekleştirmekteyiz. Tamamen şirketin büyümesi için kullanılacak bu yatırımla birlikte Dublin ofisimizi büyütmeyi, Uzakrota’nın yanına ek olarak farklı alt markaları oluşturmayı ve turizm sektörünün her alanina dokunduğumuz etkinliklerimizi sürdürmeyi planlıyoruz. Wtatil ekibine ve özellikle şirketin sahipleri Cihan Saray ve Cansu Varlık’a çok teşekkür ediyorum.“

Wtatil ortaklarından Cihan Saray ise yaptığı açıklama ile “Uzakrota dünyanın sayılı organizasyonlarından biri, bizim de uzun zamandır izlediğimiz ve bu yolculuğun son yıllarında aktif olarak yer aldığımız bir markaydı ve daha fazla destek olarak bir gün İTB, WTM seviyelerine çıkarmak istiyoruz. Şu anda Türkiye’nin ve dünyanın en hızlı büyüyen 2 şirketinin ortak noktada buluşmasının mutluluğu içerisindeyiz. Bizler için de yeni bir hikaye başlıyor.” dedi.

Uzakrota Kasım ayında İstanbul’da düzenlemiş olduğu etkinliğe Moğolistan, Nijerya, Irak, İran, Azerbaycan, İngiltere, Amerika, Singapur, BAE, Ukrayna, Polonya, Bulgaristan, Sırbistan, Almanya gibi ülkelerden 6000 kişi katılmıştı. Marka 2023 yılı içerisinde 22 Mayıs’ta Dublin’de, 15 Eylül’de Belgrad’da, 20 Ekim’de Bakü’de ve 24 Kasım’da İstanbul’da etkinlik düzenleyecek.