Ana Sayfa Blog Sayfa 139

Getir’den özel demeç: İddialar doğru değil ve yeni yatırım turunu tamamlamak üzereyiz

Türkiye’nin globalde ses getiren girişimlerinden Getir, son dönemde sosyal medyada dönen spekülasyon oluşturan iddilara karşı tarafımıza özel bir demeç verdi. Bu demeçte iddiaların gerçeği yansıtmadığını, yatırım turunda olduklarını belirtti.

Getir’in açıklaması:

“Son dönemde sosyal medyada ve basında Getir hakkında gerçeği yansıtmayan iddialar söz konusudur. Getir yeni bir yatırım turunu tamamlamak üzere çalışmalarına devam etmektedir. Şirketin tüm dış pazarlardan çekileceği yönündeki iddialar doğru değildir. Herhangi bir ülkeden çıkma kararı alınması durumunda gerekli bilgiler kamuoyu ile paylaşılarak, süreç mevzuata uygun olarak yürütülecektir.”

Entertech İstanbul Teknokent’ten oyun girişimleri için kuluçka merkezi: Gamenter

Entertech İstanbul Teknokent oyun kümelenmesi Gamenter, geçtiğimiz günlerde yapılan etkinlik ile kapılarını Türkiye girişim ekosistemine açtı. Gamenter, oyun girişimlerinin çeşitlilik ile beslendiği ve beraberce büyüdüğü bir yaşam alanı oluşturmayı hedefliyor. Bünyesinde oyun geliştiricileri ile birlikte oyuna yardımcı teknolojiler üreten girişimleri de barındırıyor.

Gamenter açılış etkinliği, İstanbul Teknokent Genel Müdürü Dr. Muhammed Kasapoğlu’nun konuşmaları ile başladı. Sayın Kasapoğlu konuşmasında Global ve Türkiye oyun ekosisteminden örnekler vererek “Gamenter’ın bir oyun girişiminin ihtiyaç duyduğu tüm kaynaklara erişim sağlayan dinamik bir yapı olacağını” vurguladı.

Türkiye Oyun Geliştiricileri Derneği (TOGED) Genel Sekreteri Doç. Dr. Emek Barış Kepenek, keynote konuşmasında Türkiye oyun ekosisteminde kümelenmelerin ve Gamenter benzeri yapıların önemine dikkat çekti.

2020 yılından beri Entertech bünyesinde faaliyet gösteren Roko Game kurucusu Sebahattin Akay, oyun girişimleri için bir kümelenme içinde bulunmanın önemini ve Gamenter ile elde edecekleri avantajları kendi hikayesine ve yaşadığı zorluklara değinerek aktardı. Konuşmasının sonunda Roko Game olarak Gamenter girişimlerine tecrübe aktarımı konusunda her zaman destek olacaklarını ifade etti.

Konuşmalar sonrasında, Gamenter girişimlerinden Team V Games, Frosy Games, Visio-XR, Pax Animi Games ve Beşinci Kural sunumlarını gerçekleştirdi. Sunumlar, Boğaziçi Ventures ve Ludus VC’nin de bulunduğu katılımcılar tarafından ilgiyle takip edildi.

Atmosferi ve grafiti eserleri ile dikkat çeken Gamenter ofisi, kurdele kesimi ile açıldı. Gamenter bundan sonra yurtdışı hızlandırıcı, ön kuluçka ve oyun ekosistemine katkı sunacak önemli etkinlikler ile büyümeye ve adından söz ettirmeye devam edecek.

Eksim Holding’ten girişim hızlandırma programı Eksim Pulse ve yatırım fonu Eksim Ventures

Yenilenebilir enerji üretimi, elektrik dağıtımı ve perakende hizmetleri ile gıda üretimi alanlarındaki yatırımlarıyla ülkemizin önde gelen grupları arasında yer alan Eksim Holding, 36 yıllık tecrübesi ile girişimcilere Eksim Pulse Girişimcilik Programı ile yeni bir kapı açarak enerji sektörüne erişmelerini sağlayacak.

Açılış gongunu çalan Martı, New York Borsası’nda halka arz oldu

231 yıllık New York Borsası’nda hisseleri doğrudan işlem gören ilk Türk şirketi olması onuruna Martı kurucusu ve CEO’su Oğuz Alper Öktem ve yönetim ekibi borsa binasının tarihi işlem salonundaki törene katılarak açılış gongunu çaldı.

Tarihi tören vesilesiyle New York Borsası’nın ana girişinde ve işlem salonunda Martı bayrağıyla birlikte Türk bayrağı da göndere çekildi.

Törene Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan, New York Başkonsolosu Reyhan Özgür başta olmak üzere kamu ve özel sektör ile uluslararası yatırımcı çevrelerinden seçkin bir davetli topluluğu katıldı.

Türkiye’de paylaşımlı, elektrikli, çevreci ulaşımı daha da yaygınlaştırmak isteyen Türkiye’nin tek ölçeklenmiş mobilite şirketi Martı, bu hedefle sermayesini artırarak yatırıma yönlendirmek için gerçekleştirdiği halka arzdan 60 milyon dolara yakın bir kaynak yaratmayı başardı.

Kuruldukları ilk günden bu yana birincil hedeflerinin her zaman kullanıcılarının güvenini kazanmak olduğunun altını çizen Oğuz Alper Öktem, “Yalnızca güçlü bir iş planı ve yenilikçi iş modeliyle değil, aynı zamanda sarsılmaz tutkumuz ve bağlılığımızla da güvence altına alınan bu güven, gelecek vizyonumuza inanan yatırımcıları cezbetmiştir. Bugün bu sahnede dururken onların inançlarını doğruluyor ve bu yolda bize katıldıkları için şükranlarımızı sunuyoruz,” diye konuştu. Öktem sözlerini şöyle sürdürdü:

“New York Borsası’nda hisseleri doğrudan işlem gören ilk Türk şirketi olmak ve özellikle de kuruluşumuzun üzerinden geçen beş yıl içinde bu unvanı elde etmek, bana gelecek adına büyük bir güven veriyor. Bu başarı sadece tüm Martı Ailesi’nin değil aynı zamanda Türk girişimcilerin çalışkanlıklarının, gücünün ve potansiyelinin de bir simgesi. Bugünkü başarılı halka arz, pazar liderliğimizi pekiştirmek için bize ek kaynaklar sağlıyor. Üst düzey yatırımcıların desteğini aldık ve artık ABD sermaye piyasalarına erişimimiz var. Bu yeni sermaye tabanı, birinci sınıf bir teknoloji ve mobilite şirketi olma yolunda ilerlememizde etkili olacaktır.”

Akıllı Vergi Asistanı ürününü duyuran yerli girişim Ruul, yeni global hedeflerini paylaştı

Çalışanların kendi çalışma kurallarını belirleyebildikleri bir düzeni mümkün kılmayı ana misyon olarak belirleyen yerli girişim Ruul, sunduğu yenilikçi çözümlerle freelancer’ların dünyanın her yerinde iş yapabilme hayalini gerçeğe dönüştürme hedefiyle yoluna devam ediyor.

Ruul sayesinde serbest çalışanlar şirketleşmenin sabit ve düzenli maliyetlerine ve yüksek eforlu evrak işlerine katlanmadan 150’den fazla ülkede kurumsal müşterilerini faturalandırabiliyor; dilediği kur ve ödeme metoduyla ödeme tahsilatı gerçekleştirebiliyor; sözleşme ve diğer yönetim araçlarıyla işlerini daha düzenli ve verimli yönetebiliyorlar.

Özgürce çalışmayı merkeze alan bir kültürü inşa etme sürecinde önemli bir bilgi kaynağı olarak sektöre rehberlik eden Ruul ile kurumlar hizmet aldıkları esnek iş gücünün takip, yönetim ve ödeme süreçlerini tek platform aracılığıyla gerçekleştirebiliyor.

Global olarak bireylerin istedikleri şirketlerle kolaylıkla çalışabilmesine imkan sağlayan bir platform olarak öne çıkan yenilikçi şirket, sunduğu ek hizmetlerle finansal süreçlerde serbest çalışanların hayatını kolaylaştırıyor. Bu amaçla hayata geçirdiği partnerlikler ile dikkat çeken Ruul, bankacılığa erişimin zor olduğu ülkelerde sanal bankacılık hizmetine de erişim sağlıyor. Bu sayede, bireyler hem global iş pazarında yer edinme imkanı buluyor hem de bankacılık hizmetleriyle kolayca ödeme alma ve bu ödemelere erişim sağlama imkanı elde ediyorlar.

Yeni “Akıllı Vergi Asistanı” ürünü için pilot ülke olarak Türkiye seçildi

Mayıs ayının başında Türkiye, ABD ve İsveç’teki üç yeni kuruluşunu duyuran Ruul, bunun yanı sıra global ölçekte stratejik partnerliklere imza atarak kurumsal mimarisini de yeniledi. Bu kapsamda Ruul yakın zaman önce global vergi uyumluluğu uzmanı Sovos ile bir iş ortaklığına gitti. Fortune 500 listesinde yer alan şirketlerin yarısının yanı sıra 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren her büyüklükteki işletmeye hizmet sağlayan Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunuyor. Ruul, Sovos işbirliğiyle geliştirdiği yeni Akıllı Vergi Asistanı ürünü için pilot ülke olarak Türkiye’yi seçti. Hizmeti en iyi şekilde kurgulamak adına öncelikle belli sayıda kullanıcıya sunulan çözüm, Türkiye’de serbest çalışanların vergisel yükümlülüklerini takip etme sürecini, tek bir panelle dijital olarak yönetilebilir hale getirecek.

“Yetenekler ile organizasyonlar arasındaki iş yapma şekilleri değişiyor”

Toplantıda konuşan Ruul Kurucu Ortağı Esen Bulut, verdiği demeçte;

“İşgücünde gerçekleşen paradigma değişikliğini temel alarak, yetenekler ile organizasyonlar arasında iş yapma şekillerinin değiştiğine inanarak çalışıyoruz. Amacımız, iki taraf arasındaki işbirliğini yeni ekonomide daha sorunsuz, güvenilir ve uyumlu hale getiren ürün ve hizmetler geliştirmek. Akıllı Vergi Asistanı da bu vizyonumuz doğrultusunda hayata geçirdiğimiz yeni hizmetlerimizden biri. 50 binden fazla serbest çalışan ve 10 binden fazla global kuruma faturalandırma, iş sözleşmesi ve 150 kurda global ödeme çözümleriyle hizmet veren bir platform olarak, global pazardaki güçlü oyuncular ile yeni iş ortaklıkları ve hayata geçireceğimiz yenilikçi çözümlerle pazar yaratıcısı konumumuzu güçlendirmeye devam edeceğiz”

“Serbest çalışanların en önemli iş ortağı olmaya devam edeceğiz”

Ruul Kurucu Ortağı Mert Bulut ise şu değerlendirmeyi yaptı;

“Esnek çalışma dinamiklerine yetişmeye çalışan yasal düzenlemeler, serbest çalışanların yerel uyum noktasında yalnız kalmasına yol açıyor. Özellikle pandemi sonrasında kalıcı hale gelen yurt dışı şirketlerle uzaktan çalışma ve freelance çalışma trendleri, Türkiye’de çalışanlar için vergi ve yasal uyumluluğa dair kafa karışıklığı yaratabiliyor. Bu noktada işletmelere yönelik olarak finansal hizmetler sunarak, büyümelerine katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. Stratejik partnerlikler ile büyüyen ve değişen yüzüyle Ruul, faturalandırma, ödeme ve iş anlaşmaları (hizmet sözleşmesi & gizlilik sözleşmesi) özellikleri yanında finans, vergi ve yasal uyumluluk süreçlerinin tek yerden yönetilebildiği bir platform olarak serbest çalışanların en önemli çözüm ortağı olmaya devam edecek.”

Ruul, 2017 yılında faturalandırma, sözleşme ve global ödeme çözümleriyle serbest çalışanları güçlendiren ve şirketlerin iş gücü ve finans yönetimini kolaylaştıran yenilikçi bir çalışma teknolojileri (worktech) şirketi olarak Rimuut adıyla Avrupa’da kuruldu. Kuruluşundan bu yana dünya çapında 50.000’den fazla yeteneğe ve aralarında sektör öncüsü global şirketlerin bulunduğu 10.000’den fazla kuruma modern çalışma çözümleri sundu. Güçlenen ve yenilenen çalışma, finans ve yasal uyum özellikleri ile Ruul global çapta hizmet vermeyi sürdürüyor.

Yapı Kredi Fast FRWRD hızlandırma programının 2023 yılı demo gününde sunum yapan 15 girişim

Yapı Kredi’nin inovasyon kültürü ve girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla hayata geçirdiği Yapı Kredi Fast FRWRD Hızlandırma Programı’nın Demo Günü etkinliği gerçekleşti.

2023 yılının ilk hızlandırma programı olan organizasyon, bu dönemde KOBİ’lerin hayatını kolaylaştıran girişimlere odaklandı. Eğitim, mentorluk, danışmanlık, yatırımcı eşleştirmeleri, masterclass katılımları ve Just Work’de çalışma alanı gibi imkânların sağlandığı Yapı Kredi Fast FRWRD Hızlandırma Programı’na kabul edilen girişimler, yatırımcılarla ve ekosistemin önemli paydaşlarıyla bir araya gelerek sunumlarını gerçekleştirdi. Invexen yürütücülüğünde gerçekleşen hızlandırma programının demo gününde, programa seçilmeye hak kazanan 15 girişimin sunumları ile program sona erdi.

  • Apollo IoT: Enerji yönetimi ve elektrik faturalarının kontrolü, optimizasyonu ve tahmini için hiçbir yatırım ve donanım gerektirmeyen bulut tabanlı bir platform olan Apollo IoT, enerjide maliyet avantajı sağlar ve verimliliği artırır.
  • Tamamliyo: Sigorta şirketler ile sigorta ürünü satmak isteyen şirketleri birbirine entegre eden embedded insurance girişimi.
  • PeerBie: Ekiplerin işlerini koordine etmesine ve yönetmesine yardımcı olan bir çevrimiçi ortak çalışma yönetimi yazılımı.
  • Jobtogo: Uçtan uca platformu sayesinde freelancerlarla şirketlerin çalışmasını kolaylaştıran; faturalaşma, sözleşmeler ve güvenli ödeme gibi sunduğu hizmetlerle her iki tarafın güven içinde sadece işlerine odaklanabilmesini sağlayan platform.
  • Kuasar Video: Kuasar Video, video yapay zekâ teknolojileri ile hedef kitle, içerik analizi yapan ve ürünleri sayesinde yüzde 1000’e varan oranlarda daha fazla kitlelere ulaşılmasını sağlayan bir girişimdir.
  • Mycros: E-ticaret yapan firmaların ınfluencer’lar ile ürün hediyesi & komisyon karşılığı çalışmasını ve süreçlerini baştan sona yönetmesini sağlayan pazaryeri platformu.
  • Bakiyem: Müşterilerinden veya kullanıcılarından kolay, hızlı ve düşük maliyetler ile ödeme almak isteyen farklı büyüklükteki firmalara yeni nesil online ödeme çözümleri sunan finansal teknoloji şirketi.
  • Artifica.io: E-ticaret siteleri, pazar yerleri ve e-ticaret platformları için yapay zekâ tabanlı ürün kategorizasyonu, içerik hata tespiti ve otomatik düzeltme özelliklerinin yanı sıra GPT teknolojisiyle SEO uyumlu başlık ve içerik üretebilen SaaS bir platform.
  • OneNewOne: Tüm işe alım süreçlerinin tek bir platform üzerinden yönetilebildiği yapay zekâ tabanlı işe alım yönetim sistemi.
  • egaranti: Tüketicilerin garanti süreçlerini tek panelden kontrol etmeleri için, firmalara dijital garanti çözümleri sunan bir web uygulaması.
  • Radaar.io: Yapay zekâ destekli güçlü bir sosyal medya yönetim ve otomasyon platformu.
  • JetScoring: Her türlü formattaki Türkçe, İngilizce ve Arapça dilindeki bağımsız denetim raporları, mizanlar ve kurumlar vergisi beyannameleri gibi mali dokümanları anında okuyarak dijitalleştiren ve makine öğrenimiyle finansal analiz raporu oluşturabilen bir girişim.
  • MobileKasa (ManageCash): Bireyler ve KOBİ’lerin fiziksel nakit para dönüşüm işlemlerini lokasyon bazlı mobil uygulama ile dijitalleştiren Fintek çözümü.
  • Shipicons: Shipicons, e-ticaret/e-ihracat satıcılarının tedarik zinciri süreçlerini yapay zekâ destekli yazılımı ile analiz edip, finansal ve operasyonel olarak firma özelinde kurguladığı yeni modelleri bulut tabanlı yazılımı üzerinden sunan bir lojistik teknolojileri girişimidir.
  • Rototip: KOBİ düzeyindeki yüzlerce imalat atölyesinin hizmetlerinin listelendiği, metal ve plastik parça ihtiyacı olan Avrupalı işletmelerin parça tedariğinin sağlandığı, Türkiye merkezli en büyük dijital platform.

Huawei’in ilk yerel bulut servisi Huawei Cloud bugün tanıtıldı

Huawei’in Türkiye’deki yerel bulut servislerinin tanıtıldığı Huawei Türkiye Bulut Zirvesi, bugün, bizim de katıldığımız İstanbul Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirildi.

Zirveye, kamu yetkilileri, farklı sektörlerin üst düzey yöneticileri ve basın mensupları katıldı. Huawei yöneticileri etkinlik kapsamında yaptıkları konuşmalarda, endüstriler için bulut servislerinin öneminin ve faydalarının altını çizdi.

  • Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan yaptığı değerlendirmede;

“Verinin çok hızlı tüketilmeye başladığı bu dönemde, veri merkezleri ihtiyaçlara çok hızlı bir şekilde yanıt vermek zorunda. Bunun da sürekli verinin arttığı bir dünyada yapılması gerekiyor. Dünyada veri trafiğini saklayan, yönlendiren, irili ufaklı merkez sayısının 10 milyona yaklaştığı ve bu merkezlerin iki milyar metrekareye yakın fiziki bir alanı kapladığı tahmin ediliyor. Veri merkezleri ve bulut bilişimin güvenliği hem kurumlar hem de bireyler açısından büyük önem taşıyor. Bulut bilişim sistemlerinde yeterli önlemler alınmadığında büyük saldırılar yapılabiliyor. Uluslararası şirketlere de buradan çağrı yapmak istiyorum. Biz Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalmalı diyoruz. Lütfen Türkiye’de bulunan veri merkezlerinin sayısını artıralım” dedi.

Huawei Avrupa Başkanı Jim Lu: “Dijital Türkiye’yi yeni bir bulut ekosistemi üzerinde inşa etmek”

Huawei Avrupa Başkanı Jim Lu zirvenin açılış konuşmasında “Türkiye öncü ve yenilikçi bir ülke. Türkiye ve Huawei’in 20 yılı aşkın süredir birlikte büyümesinden gurur duyuyoruz” dedi. Lu sözlerine şöyle devam etti: “İşletmelerin buluta geçişlerini hızlandırmalarına ve bulut özelinde inovasyon yapmalarına yardımcı olmaya hazırız. Huawei Cloud Türkiye’de hizmet vermeye başladığından bu yana, günden güne daha fazla müşteriyle buluştuk. Tüm bu müşterilerimizle iş ortağı olmaktan ve dijitalleşmelerine yardımcı olmaktan onur duyuyoruz”

  • Huawei Türkiye Genel Müdürü Kaya Shi: “Türkiye genel bulut çağına adım attı”

“Türkiye’de, Türkiye için” sloganına vurgu yaptı. Shi şunları söyledi: “Dijital bir Türkiye için bulut temelini inşa etmek, Huawei Cloud’un Türkiye’ye yönelik önemli taahhütlerinden birini yerine getirmesi açısından önemli bir girişimidir. Türkiye bugün, genel bulut çağına adım attı. Huawei, 21 yıldır bu topraklarda hizmet veriyor ve Türkiye’nin bilişim altyapısına katkıda bulunmak üzere kararlı bir şekilde çalışıyor. Huawei’in, İstanbul ve Ankara’daki ofislerinde, %90’ından fazlası yerel çalışanlardan oluşan 1.700’den fazla personeli bulunuyor. Huawei böylece, dolaylı olarak Türkiye’de 8 binden fazla kişiye istihdam yaratıyor. Türkiye, Huawei’in vizyonuyla da son derece uyumlu bir biçimde, ‘yeşil ve dijital’i ulusal stratejisinin merkezinde konumlandırıyor.”

  • Huawei Cloud Avrupa Başkanı Tim Tao: “Yepyeni fırsatlara doğru önemli bir adım”

“Yeni bulut servisleri, üç ay içinde kullanıma hazır hale gelecek. Günümüzün hızla gelişen teknolojik ortamında, Türkiye’deki kamu ve özel sektör işletmeleri için; bulut bilişim, 5G bağlantısı ve yapay zeka gibi dijital teknolojiler, geleceği yeniden şekillendirecek. Dijital ekonomi, GSYH’nin yaklaşık üçte birini, genel büyümenin ise üçte ikisini oluşturuyor. Günümüzde dijital teknolojiye yapılan 1 dolarlık bir yatırım, dijitalleşme sürecinde 3 dolarlık bir büyüme yaratma potansiyeline sahiptir. Dijital teknolojinin kurumsal gelir üzerindeki etkisi de aynı derecede önemlidir. 8.300 şirketten oluşan küresel bir örneklemde, dijital teknolojiyi benimseme konusunda ön sıralarda yer alanlar, en alttaki %25’lik gruba kıyasla gelir artışında beş kat gibi önemli bir artış elde ediyor.”

Huawei Avrupa Bulut İş Grubu Başkan Yardımcısı Frank Ma ise yaptığı değerlendirmede, işletmelerin buluttan en iyi şekilde yararlanmalarına yardımcı olacak; veri, yapay zeka, uygulama modernizasyonu ve yerel bulut hizmetleri gibi Huawei Cloud kapsamında yer alan dijital uygulamaların önemine değindi. Ma ayrıca, Huawei Cloud’un Ankara’da devreye almayı planladığı afet müdahale merkezi hakkında da bilgi verdi.

Huawei Türkiye Bulut Zirvesi kapsamında, Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin yöneticileri de Huawei Cloud ve yerel bulut ekosistemine yönelik değerlendirmelerini paylaştılar. Huawei Cloud yöneticileri zirve boyunca, ‘Her Şeyi Bir Servis Olarak Dijitalleştirme’ vizyonuna vurgu yaptı. Huawei yeni bulut servisleriyle, Türkiye’nin dijital gelişimine katkı sağlamayı hedefliyor.

Yerli bulut mutfak girişimi Rafinera Cloud Kitchen, 550 bin dolar yatırım aldı

Bulut mutfak sektöründe özgün iş modeliyle fark yaratan Rafinera Cloud Kitchen, ikinci yatırım turunun ilk dilimini tamamladı. Mevcut yatırımcılarının tamamının katılımı ile gerçekleşen bu turda girişimin değerlemesi 400 milyon TL’yi aştı. Şirket, aldığı yatırımla ülke çapında yaygınlaşmayı ve teknolojik altyapısını daha da güçlendirmeyi hedefliyor.

Rafinera Cloud Kitchen ortakları arasında önemli melek yatırımcıların yanı sıra, Yemeksepeti kurucu ortağı ve eski CEO’su Nevzat Aydın, Karaca Grubu ve Cookplus Yönetim Kurulu Üyesi Emre Karaca, Sera Group (TAV Airports, TAV Construction, Humm Organic) CFO’su & Yönetim Kurulu Üyesi Damla Şener Akkaynak, Diler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Tuba Yazıcı, Vera Capital Kurucusu ve Yönetici Ortağı Ahmet Özokur, Kona Capital Kurucusu ve Yönetici Ortağı Kağan Çevik, Ortadoğu A.Ş. Kurucusu ve CEO’su Aydın Harezi ve Credia Partners gibi birbirinden değerli stratejik isimler de bulunuyor.

RCK ile çok farklı bir bulut mutfak modeli yarattıklarına dikkat çeken Rafinera Cloud Kitchen CEO’su Didem Altınbaşak Tulgan, verdiği demeçte;

“Rafinera olarak paket yemek sektöründeki 15 yılı aşkın deneyimimizi, RCK ile bir üst seviyeye taşıdık. Merkezi mutfak kullanımı sayesinde modelimiz yeni lokasyonlar için çok düşük bir yatırım maliyeti gerekiyor. Ayrıca modelimiz sayesinde müşteri memnuniyeti etkileyecek birçok parametreyi merkezi olarak kontrol edebiliyor ve servis kalitemizi istediğimiz noktada tutabiliyoruz. Bu sayede yarattığımız maliyet avantajının yanı sıra kalite ve lezzetten de ödün vermiyoruz. Kısa vadeli hedefimiz İstanbul yayılımımızı arttırmak, marka sayımızı 50’ye çıkartmak ve franchise sistemimizi hayata geçirmek.” dedi.

Teknoloji ve yemeği bir araya getiren food-tech konseptine yatırım yaptıklarına dikkat çeken Tulgan,

“Geliştirdiğimiz yazılımlar ile veri madenciliği sürecimizi hızlandırmayı hedefliyoruz. Doğru işlenirse günümüzde veri, en önemli ve en değerli varlık. Biz de buradan yola çıkarak hem daha iyi hizmet vermek, hem de verimliliği arttırmak için ARGE süreçlerimize ağırlık verdik” dedi.

Kapıya teslim paket sistemi Rafinera’nın 16 yıllık tecrübesi ile geliştirilen Rafinera Cloud Kitchen, merkezi bir mutfak ve bu mutfağa bağlı çok sayıda uydu mutfaktan oluşuyor. Sadece İstanbul’da yemek platformları üzerinden sipariş alan Rafinera Cloud Kitchen‘da merkezi mutfakta ön hazırlığı yapılan yemekler, uydu mutfaklarda son haline getiriliyor, kuryeler aracılığıyla teslim ediliyor.

Sistemde, uydu mutfaklar aynı anda çok sayıda RCK markasına hizmet verdiği, kuryeler ortak kullanıldığı için giderler bölünüyor ve maliyet avantajı sağlanıyor. Bu da müşterilere daha kaliteli yiyecekleri daha uygun fiyatla ulaştırma imkanı sunuyor. Rafinera Cloud Kitchen bünyesinde halen farklı damak tatlarına hitap eden 25 aktif marka bulunuyor. Bu markalar: Nera Burger, Kila Burger, Pıtı Mantı, Taco Baila, Köfteci Basri, Cennet Hanım Mantı Evi, Tosyalı Pilavcı, Mint Salat Shop, Pizza Portas, Meşhur Kavacık Dönercisi, Cambaz Sokak Lezzetleri, Kronos Burges & Sandwiches, Fırtına Büfe, Dide Pide, İnegölcü Latif Usta, Tostica, Gina Bowl, Fresh’n Zen, Leyna Falafel, Mezepoly, Mochitta, Köfte 33, Kanattown, Yanda Pilav ve Wrapetito.

Yonca Özkan ile ikinci el ürün alım satım platformu 5fil’in hikayesi

5fil’ in kurucu ortağı ve CEO’su Yonca Özkan yeni bir eve taşınması sırasında dolabında yıllardır duran, atmaya kıyamadığı ancak giyinmediği bir çok kıyafetini ne şekilde değerlendirebileceğini düşünmeye başladı.

Bu kıyafetler yalnız dolabını işgal etmiyor aynı zamanda zihnini de işgal ediyordu. Giyinmediği kıyafetlerden arınarak manevi olarak rahatlama ihtiyacı hissettiğinin farkına vardı. O günün sabahında aslında 5fil fikri de doğmuş oldu.

Yonca Özkan ile 5fil

Segmentify, tamamladığı son tur ile bugüne kadar toplam 8 milyon dolar yatırım aldı

Türk yazılım şirketlerinin başarılı temsilcilerinden Segmentify, Inventram’ın danışmanlığını yaptığı Koç Topluluğu Şirketleri Birinci Özel Girişim Sermayesi Yatırım Fonu (GSYF) ve Sabancı Ventures liderliğinde gerçekleştirdiği yatırım turuyla Türkiye ve globaldeki büyüme yolcuğunda önemli bir gelişmeye imza attı. Bugüne kadarki yatırımları toplam 8 milyon dolara ulaşmış

Segmentify yapay zeka teknolojisiyle, online satış yapan markaların ziyaretçilerine kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimi sunarak cirolarını artırmalarını sağlıyor. Müşteri Etkileşimi Platformu (Customer Engagement Platform) Segmentify, çıktığı son yatırım turunda, Inventram’ın danışmanlığını yaptığı Yapı Kredi Portföy Yönetimi A.Ş. Koç Topluluğu Şirketleri Birinci Özel Girişim Sermayesi Yatırım Fonu (GSYF) ve Sabancı Ventures’tan yatırım alarak bugüne kadar aldığı yatırım miktarını 8 milyon dolara yükseltti.

Yatırım turunun devam ettiğini vurgulayan Segmentify’ın Kurucusu ve CEO’su Murat Soysal, egirişim’e verdiği demeçte;

“Globale açılmış bir Türk teknoloji firması olarak ülkemizin en güçlü şirketlerinden yatırım almış olmaktan dolayı gururluyuz. Bugüne kadar aldığımız yatırımları, müşterilerimizin cirolarını artıracak stratejileri en verimli şekilde hayata geçirmek üzere kullandık. Mevcut teknolojilerimizi ve ürün yelpazemizi geliştirmeyi hiç bırakmadık. Bugünden sonra da aynı amaçla ama daha güçlü bir şekilde hem Türkiye ve hem globaldeki büyüme yolculuğumuza devam edecek olmanın heyecanı içindeyiz.”

Soysal: Son 1 yılda müşteri sayısı 3’e katlandı

“Türkiye ve globalde çalıştığımız markaların ‘‘Büyüme Partneri’’ olarak konumlanıyoruz. Bu nedenle farklı sektör ve coğrafi bölgelerdeki e-ticaret dinamiklerini yakından takip ediyoruz. Uluslararası uzmanlarla inşa ettiğimiz Excellence Center’ın (Mükemmeliyet Merkezi) oluşturduğu stratejileri markaların ihtiyaçlarını çözecek ve fırsatları yeni satış ve ciroya dönüştürecek pratiklere çözümlere döküyoruz. Bu yaklaşımımız çalıştığımız markaları hem çeşitlilik hem de sayı olarak arttırma konusunda önemli bir etken.”

2015 yılında Murat Soysal ve Ergin Eroğlu tarafından kurulan bir teknoloji şirketi olan Segmentify, yapay zeka ve büyük veri odaklı çözümler sunuyor. Segmentify sunduğu çözümler ile online perakendecilerin, ziyaretçilerine en alakalı deneyimi sunması ve kişiselleştirilmiş ürün ve kampanya önerilerinde bulunmasını sağlayarak; her müşteriyle birebir, gerçek zamanlı etkileşime geçmesini mümkün kılıyor. Kolay ve hızlı entegrasyonu ile de öne çıkan Segmentify teknolojisinden, şu anda 40 ülkede 300’den fazla sanal mağaza yararlanmaktadır. Segmentify’ın müşterileri arasında Puma, MediaMarkt, Intersport, Celtic F.C., Columbia, Migros, CarrefourSA ve Beymen gibi global markalar bulunuyor.