Ana Sayfa Blog Sayfa 107

Petrolig Games, yeni oyunu Sosyal Lig Arena’yı The Sandbox Metaverse’e taşıyor

3.5 milyon oyuncusu olan Petrol Ofisi Sosyal Lig’in yaratıcısı Petrolig Games, yeni oyunu Sosyal Lig Arena‘yı 9 Kasım’da düzenlediği etkinlikte duyurarak Animoca Brands’in yan kuruluşu olan The Sandbox metaverse’te yerini aldı.

Hayatın eğlencesini ve rekabetini herkesle buluşturan, eğlence içerikleri sunan teknoloji ve oyun şirketi Petrolig Games tarafından geliştirilen Sosyal Lig Arena, oyuncularını metaverse’te yer alan bir futbol evrenine götürüyor.

Amatör olarak başlayan kariyerlerini, verilen görevleri yerine getirerek profesyonel futbolculuğa taşıyan oyuncular, yıldız bir oyuncu olmak için çabalıyor.

Gerçek ve sanal dünyaların buluştuğu bir evren

Etkileşimli, oyunlaştırılmış bir metaverse deneyimi olan Sosyal Lig Arena, The Sandbox’ta yer alan dünyadaki tüm futbol severlerin beğenisine sunuldu. Futbol tutkunlarının yeni buluşma alanı Sosyal Lig Arena; tutkuyla dolu bir dünya sunuyor. Futbolu merkezine alan bir tema park olarak tasarlanan oyun; antik Roma Kolezyumu’ndan tuzaklarla dolu, Survivor benzeri eğitim parkuruna dek ilgi çekici ve eğlenceli detaylarla bezenmiş bir dünyada geçiyor.

Sıfırdan yeni bir dünya yaratmasıyla dikkat çeken oyun; Kapadokya’dan ilham alan ‘Cappagoalia’, dünyaca ünlü peri bacaları, parti alanları, dönme dolaplar ve dev stadyuma kadar gerçekle sanalın birleştiği bir atmosfer yaratıyor. Oyuncuları, bu devasa tema park içinde birbirinden ilginç mini oyunlar da bekliyor.

Sosyal Lig Arena, oyun ve kripto toplulukları arasında köprü kurarak futbol tutkunlarına ve oyunculara The Sandbox platformunda benzersiz deneyimler, NFT’ler ve avatarların keyfini çıkarabilecekleri heyecan verici bir evren sunacak. Ayrıca, Sosyal Lig Arena’da düzenlenecek çok sayıda Sandbox Metaverse etkinliği oyun deneyimine zenginlik katacak.

Yolculuğa hazırlan

Sosyal Lig Arena’da geçen futbol yolculuğu, top toplama görevi ile başlayarak zorlu bir eğitim parkuruyla devam ediyor. Oyuncular, buradaki zorlu görevleri tamamlayıp bataklıklarda ilerlemeye çalışırken korkunç timsahlardan kaçıyor! Oyun; dönme dolap, sıcak hava balonu, kedi parkı ve parti otobüsü gibi eğlenceli sosyalleşme alanları ve dilek ağacı gibi otantik detaylarla dolu bir dünyanın kapılarını aralıyor. Oyuncuları burada nazar boncukları, kilimler ve hatta peri bacaları gibi Türk kültüründen ilham alan simgelerle dolu bir dünya da bekliyor.

Lansmana özel NFT koleksiyonu

Sosyal Lig Arena, NFT meraklılarını da unutmuyor. Oyun, lansmana özel tasarlanan “SLA Heritage NFT Collection” ile; futbol toplarından formalara, şampiyonluk kupalarından heykellere kadar geniş bir NFT koleksiyonunu metaverse ve blok zinciri meraklıları, koleksiyonerlerle buluşturacak.

Sandbox’ın ticaret hacmi yüzde 114 artarak 1,5 milyon dolara ulaştı

Oyuncular, The Sandbox aracılığıyla platformun ana token’ı SAND’ı kullanarak Ethereum blockchain üzerinde oyun deneyimleri inşa ederken, oyun içi varlıklardan da gelir elde edebiliyorlar. Ayrıca kullanıcılar, VoxEdit adlı varlık oluşturma aracını kullanarak oyun içinde kullanabilecekleri Voxel tabanlı 3D NFT’ler oluşturabiliyor ve bu varlıkları The Sandbox’ın NFT pazarında alıp satabiliyorlar.

DappRadar ve Blockchain Game Alliance ortaklığıyla hazırlanan rapora göre; Sandbox’ın ticaret hacmi Ocak 2023’te Aralık 2022’ye göre yüzde 114 artarak 1.5 milyon dolara ulaştı.

The Sandbox, bir yandan sinema, oyun, spor, kültür-sanat, mimari ve diğer tüm alanlarındaki yeni iş ortaklıklarıyla Türkiye’deki varlığını güçlendirerek Türkiye’yi metaverse’e taşırken, diğer yandan da Turkishverse LAND’leri ile Türkiye’nin markalarını ve kültürünü uluslararası arenada öne çıkarmaya devam edecek.

Yapı Kredi Portföy’den girişimler için yeni fon: FRWRD Birinci GSYF

Geniş bir yatırım fonu dünyasına sahip olan şirketlerden Yapı Kredi Portföy, geleceğin teknolojileri konusunda faaliyet gösteren girişimlere yatırım yapmak isteyen yatırımcılar için FRWRD Birinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nu hayata geçirdi.

Bu kapsamda FRWRD Birinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu; büyüme potansiyeli yüksek ancak büyüme için kaynağa ihtiyacı olan bilişim, blockchain, enerji, finans teknolojileri, ileri analitik çözümler, metaverse, oyun, sağlık teknolojileri, siber güvenlik, yapay zekâ ve Web3 gibi alanlarda orta-ileri seviyedeki yenilikçi girişimlere yatırım yapıyor.

Yatırımcılar, satın alacağı FRWRD Birinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile hem yapmış olduğu yatırımdan getiri potansiyeli elde edebiliyor hem de vergi indirimi avantajından faydalanabiliyor. Fonun alım satım işlemleri ise nitelikli yatırımcılara Yapı Kredi şubeleri üzerinden kolayca gerçekleştirilebiliyor.

“Yenilikçi fikirlere yatırım yapma olanağı sağlıyoruz”

Fonların finansal enstrümanlar arasında yatırımcıların öncelikli tercihi olduğuna ve bilinirliklerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Müge Peker, yeni fonla ilgili verdiği demeçte;

“Sektörde pek çok ilke imza atan bir kurum olarak odağımıza daima müşterilerimizi alıyoruz. En büyük önceliğimiz, yatırımcılarımıza hem getiri hem de sunulan hizmet olarak en yüksek faydayı sağlamak. Bu doğrultuda, müşterilerimizi farklı ve güvenilir finansal enstrümanlarla buluşturarak en kaliteli hizmeti sunmak üzere çalışıyoruz. Son olarak hayata geçirdiğimiz FRWRD Birinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile bireysel ve kurumsal yatırımcılar için büyüme potansiyeli yüksek şirketlere uzun vadeli yatırım yapma imkânı sağlıyoruz.”

Girişimlere odaklanan yeni nesil reklam ajansı: Magna Mari

Türkiye’nin yatırım ve girişim ekosistemi hızla büyümeye devam ederken, girişimlerin yatırımcılara ulaşması her zamankinden daha önemli hale geliyor. Bu alanda bir boşluğu dolduran reklam ajansı Magna Mari, girişimcilerin sesi olmak için yola çıktı.

Magna Mari, girişimlerin kitle fonlama kampanyalarında seslerini duyurmak için önemli bir yaklaşım sunuyor. Girişimlerin iletişim ihtiyaçlarını karşılamak için yaratıcı ve proaktif bir yaklaşım sergiliyor ve girişimcilerin geleceğin şirketleri olma sürecinde iletişimde lider rol oynuyor.

Yatırımcılarla geleceğin şirketlerini buluşturuyor

Magna Mari, 360 derece iletişim anlayışıyla hareket ediyor ve girişimlere şunları sunuyor:

  • Stratejik İletişim Planları: Ajans, girişimlerin hedeflerine yönelik etkili iletişim stratejileri oluşturuyor.
  • Rekabet ve Hedef Kitle Analizi: Girişimlerin rakiplerini inceleyerek rekabet avantajı elde etmelerine yardımcı oluyor.
  • Pazarlama Planları: Özgün pazarlama planları hazırlayarak girişimlerin büyümesine katkı sağlıyor.
  • Logo ve Kurumsal Kimlik Çalışmaları: Profesyonel logo ve kurumsal kimlik tasarımları ile markalaşma süreçlerini destekliyor.
  • Sosyal Medya Yönetimi: Girişimlerin sosyal medya hesaplarını etkili bir şekilde yönetiyor ve büyümesine katkıda bulunuyor.
  • Dijital Pazarlama ve Video Çalışmaları: Dijital platformlarda etkili bir varlık oluşturmak için dijital pazarlama ve video çalışmalarını yürütüyor.

Bu hizmetler sayesinde Magna Mari, girişimlerin kitle fonlama kampanyalarında ihtiyaç duyduğu tüm iletişim desteğini sağlıyor. Ekosistemin dinamiklerine hakim olan ajans, girişimlerin doğru bir şekilde ifade edilmesini sağlayarak doğru yatırımcılara ulaşmalarına yardımcı oluyor.

Reklam Ajansı’nın öne çıkan rakamları

Magna Mari Reklam Ajansı, 46 girişimin kampanya süreçlerinde etkin bir rol oynayarak toplam 531.331.833 TL fon toplanmasına katkı sağladı. Başlangıçta 370.840.000 TL olarak belirlenen hedef fon miktarının üzerine çıkılması, ajansın etkisini kanıtlıyor.
Kitle Fonlamasının Lider Reklam Ajansı

Türkiye’nin önde gelen kitle fonlama platformu fonbulucu’da işbirliği yapan girişimler, iletişim süreçlerini Magna Mari ile yürüttüklerinde daha büyük başarı elde ediyorlar. Corpus Enerji gibi girişimler, Magna Mari’nin iletişim uzmanlığı sayesinde rekorlara imza atıyor.
Magna Mari Girişim Reklam Ajansı, %94 başarı oranıyla çalışmalarını sürdürürken, fonlama sürecini bir başarı hikayesine dönüştürme hedefinde özenli ve hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor.

Yerli girişimler için 45 milyon TL fon büyüklüğüne sahip Asya Ventures kuruldu

Girişimc ekosisteminde yatırım fonları arasına yeni bir oyuncu daha katıldı. Gelecek vadeden girişimlere yatırım yapmak amacıyla in4startups ile yakından tanıdığımız Ahmet Sefa Bir ve Şerafettin Özsoy tarafından Asya Ventures kuruldu. Asya Ventures yatırımcılar için en yüksek getiri ve stratejik faydayı sağlayacak startup’ları bularak yatırım yapmayı ve böylece gelecek vadeden startup’ların büyümesine katkı sağlamayı hedefliyor.

Asya Ventures neden kuruldu?

Asya Ventures’ın kurulma nedeniyle ilgili kurucuların ortak verdiği demeçte;

“Uzun zamandır girişimcilik ekosisteminde birçok girişimciye hızlandırma programları düzenleyerek ve kuluçka merkezleri yöneterek eğiti , mentorluk ve iş geliştirme açılarından yaklaşarak dokunma fırsatı bulduk. Mevcut işimiz olan İn4startups çatısı altında bu girişimlerle yatırımcıları buluşturup yatırım süreçlerine destek olduk. Fakat birçok yatırım fonu yatırımlarını farklı fonlarla ve yatırımcılarla co-invest/ortak yatırım modeliyle birlikte yatırım turuna girerek yapmak istiyordu. Bu süreçlerde elini taşın altına sokabilecek ilk yatırım fonunu bulmak zaman alabiliyordu ve dolayısıyla da yatırım süreçlerini yavaşlatabiliyodu. İşte biz de bu noktadan yola çıkarak hızlandırma programlarımızda keşfettiğimiz, gelecek vadeden girişimler yarışması ve startup yatırım zirvesi gibi etkinliklerimizde tanıdığımız başarılı girişimcilerin yatırım sürçlerinde ilk yatırımcı olma veya ortak yatırımlarda ilk commitment’ı (yatırım taahhüdünü) veren taraf olma misyonunu üstlenerek yatırım turlarında diğer fonları cesaretlendirici bir rol oynamayı istiyoruz.” dedi

Danışma kurulunda kimler var?

Asya Ventures farklı fon ve yatırım modellerini geliştirerek hem yurt içinden hem de yurt dışından fonları da kendi çatısı altında toplayarak yatırım tutarlarını büyütmek istiyor. Bu amaçla kendine finans, yatırım ve girişimcilik dünyasının önde gelen saygın isimlerinden kurulu bir danışma kurulu oluşturmuş durumda.

Bu danışma kurulunun içerisinde; Pasha Yatırım Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Furkan Evranos​, Nurol Portföy Yönetimi CEO’su Dr. Tayfun Özkan, Yorglass Uluslararası Satış ve Pazarlama Lideri Serap Duman, PwC Danışmanlık Hizmetleri Direktörü Hande Sözmen ve ASKON Ar-Ge Ve Teknopark İlişkileri Başkanı Emre Tonkuş bulunuyor.

Asya Ventures yatırımcılara neler sunuyor?

Edindiğimiz bilgiye göre; Asya Ventures kendi bünyesinde birçok yatırımcının limited partner şeklinde dahil olmasına imkan sağlıyor. Bu nedenle bir yatırımcı kulübü de kurmuş durumda. Yatırımcı kulübündeki üyelere ise şu ayrıcalıklar sağlanıyor:

  • Startup yatırımcı akademisi eğitimlerine katılım hakkı
  • Startup demoday’lerine katılım hakkı
  • Yatırımcılarımız arasındaki networking toplantılarına katılma hakkı
  • Asya Ventures’ın yatırım yapacağı turlarda çok uygun şartlarda yatırıma eş yatırımcı / co Investor olarak dahil olma hakkı

Asya Ventures yatırımcı adaylarının daha başarılı birer teknoloji yatırımcısı olması için kurduğu yatırımcı akademisinde de birçok eğitim sunuyor. Bu eğitim başlıkları ise şu şekilde:

  • Yeni iş dünyası ve teknoloji trendleri
  • Türkiye ve Globalde Girişimcilik
  • İnovasyon ve Startup’lar ile Dönüşüm
  • Teknoloji Yatırımcısı Olmak
  • Due Diligence ve Değerleme
  • Yatırımların Hukuksal Boyutu
  • Örnek Vaka Çalışmaları

Asya Ventures’ın yatırım stratejisi

Asya Ventures yatırım yapmayı hedeflediği girişimlerde şu kriterleri arıyor:

  • Şirketleşmiş, ürünleşmiş ve en az 1 fatura kesmiş seviyede olmak
  • Güçlü bir teknolojiye sahip olmak
  • Güçlü teknolojisini patent vb. fikri mülkiyet haklarıyla koruma altına almış olmak
  • Yurtdışına açılma potansiyeline sahip olmak
  • Yatırımcı kulübündeki yatırımcıların şirketlerine ürün/hizmet satma potansiyeline sahip olmak veya onlarla işbirliği geliştirme potansiyeline sahip olmak
  • Bilişim teknolojileri, kimya, makine, gıda sektörlerine öncelik hakkı

Yatırım süreci nasıl ilerliyor?

Girişimci başvurusu öncelikle genel değerlendirme kriterlerine göre ön elemeye tabi tutuluyor. Bu açıdan sadece olumlu başvurulara geri dönüş yapılıyor. Ön değerlendirmeyi geçen girişimlerle bir online görüşme yapılıyor. Bu aşamadan sonra girişim değerlendirme hizmetlerinin alındığı in4startups tarafından sağlanan girişim analizleri ve değerleme raporu çıkarılıyor ve buna göre Asya Ventures’ın girişime yapacağı yatırım tutarı ve karşılığında talep ettiği hisse oranı belirleniyor. Daha sonra da girişimcilerle mutabık kalınarak yatırım turu için gerekli resmi süreçler hızla yürütülüyor.

Yatırım büyüklüğü ve gelecek planı

Fonun şimdiki büyüklüğü 45 milyon TL olarak belirlenmiş durumda. Ama fonun sürekli yeni yatırımcıları da bünyesine katarak büyütülmesi hedefleniyor. Girim başına yapılacak yatırım tutarları ise girişime ve yatırım tutarına göre değişmekle birlikte ortala 1,5-3 milyon TL olacak. Fon ilk yatırımları için önemli bir süredir çalışma yürütüyor. İlk yatırımın ise kasın ayı içerisinde duyurulması planlanıyor. Asya Ventures 2 Aralık’ta gerçekleşecek olan Startup Yatırım Zirvesi’nde kendi lansman toplantısını da gerçekleştirecek.

EY, 1.4 milyar dolarlık yatırımla yeni yapay zeka platformunu duyurdu: EY.ai

10 yılı aşkın süredir yapay zekayı birçok küresel teknoloji çözümüne yerleştiren ve bunu üç yıllık bir yatırım planıyla güçlendiren EY; 2023 yılında özellikle insan yeteneklerini ve yapay zekâyı (AI) bir araya getiren EY.ai platformuna 1.4 milyar dolarlık yatırım yaptı.

EY.ai, güçlü bir yapay zekâ ekosistemi tarafından desteklenen strateji, operasyon, dönüşüm, risk, denetim ve vergi gibi konularda derin deneyime sahip, öncü EY teknoloji yetkinliklerinden ve yapay zekâ platformundan oluşuyor.

EY bu yatırım ile yapay zekâ ve son teknoloji geliştirme araçlarını, başarısı kanıtlanan küresel teknoloji aracı olan EY Fabric’e yerleştirerek 60.000’den fazla EY müşterisinin ve 1.5 milyonun üzerinde tekil kullanıcının kullanımına sunacak. Atılan bu adımla müşterilere hizmet veren ekiplerin şirketler için öncelikli olan iş dönüşümü konularına daha hızlı yanıt vermeleri sağlanacak. Yapay zekâya yapılan yatırım sayesinde müşterilerle çalışma biçimini de geliştiren EY’a göre, bu gelişmiş teknolojinin benimsenmesinin önündeki en önemli engellerden biri, güven konusuydu. Bu nedenle; 2022’de hesap verebilirlik, güvenlik, gizlilik, şeffaflık, adalet, kapsayıcılık ve mesleki sorumluluk değerlerini içeren EY.ai ilkelerini resmileştiren EY; bu ilkelerin rehberliğinde hükümetlerle, çok uluslu standart belirleyici kurumlarla, sektör dernekleriyle ve sivil toplum kuruluşlarıyla aktif olarak birlikte çalışıyor. Bu doğrultuda, yapay zekânın etkin ve güvenilir kullanımına yönelik en iyi uygulamaların geliştirilmesine yardımcı olmayı amaçlıyor.

Bu yatırım, aynı zamanda AI alanında bilgi ve becerilere sahip EY çalışanlarının potansiyellerini daha yukarıya çıkarmalarına da yardımcı olacak. 4.200 teknoloji odaklı EY ekip üyesi ile başlayan pilot programın ardından oluşturulacak “EY.ai EYQ” programı ile EY, çalışanlarına özel yapay zekâ tabanlı öğrenme ve gelişme olanakları sunacak. EY’ın geniş kapsamlı öğrenme programı, 2018’de başlatılan ve bugüne kadar 100.000’den fazla sertifikanın alındığı AI, veri ve analitik öğrenme programlarının yanı sıra 2020’de başlatılan EY Tech MBA eğitim programını da içeriyor.

EY.ai, yapay zekâ alanındaki çeşitli çalışmaları, teknolojileri ve akademik yetenekleri kapsayan bir ekosistemi de bir araya getiriyor. Bu ekosistem; Dell Technologies, IBM, Microsoft, SAP, ServiceNow, Thomson Reuters ve UiPath dahil olmak üzere dünyanın en yenilikçi kuruluşlarından bazılarının yanı sıra yapay zekânın geleceğini tanımlayan diğer lider şirketlerle yapılan öncü iş birliklerini içeriyor.

EY Türkiye Danışmanlık Bölüm Başkanı ve Şirket Ortağı Gökhan Gümüşlü, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

“EY.ai platformunu “daha iyi bir çalışma dünyası oluşturma” hedefimiz doğrultusunda, müşterilerimiz ve toplum genelinde güven oluşturmak ve değer yaratmak üzere hayata geçirdik. Çok sayıda veri ve yapay zekâ profesyoneli tarafından güçlendirilen EY.ai, EY ekiplerinin yapay zekâ ile operasyonlarında devrim yaratmayı hedefleyen şirketlere sağlayabileceği tüm bilgi ve içgörü yelpazesinin kilidini açmaya hazırlanıyor. Daha da önemlisi, iş birliğine dayalı olan EY ekosistemi, müşterilerini bugün mevcut olan en gelişmiş teknoloji, altyapı ve yeterlilik ile buluşturmada kritik bir rol oynuyor. EY.ai, bu ekosistemde yer alan iş birliği içinde olduğumuz lider firmaların yetenekleri ile yapay zekâ teknolojisinde uzman ekiplerimizi bir araya getirirken, müşterilerimize benzersiz bir hizmet sunmayı amaçlıyor.”

Halkbank’tan iş fikrine güvenen girişimciler için yarışma: Jet Luck

Halkbank, farklı deneyimlere ve farklı alanlarda iş fikirlerine sahip girişimcilerin ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirdiği; Halk Girişimci, Genç Girişimci, Cesur Girişimci, Tekno Girişimci, Usta Girişimci ve Esnaf Girişimci kredi seçenekleriyle girişimcilerin yanında yer alıyor.

Halkbank genç girişimcilerin yanında

Girişimcilik literatüründe “Asansör Konuşması” olarak bilinen teknikten ilham alınarak tasarlanan Jet Luck’da, katılımcılardan, yenilikçi iş fikirlerini en kısa sürede, en yaratıcı ve en etkili biçimde ifade ederek; iş dünyasının önde gelen isimlerinden oluşan yarışma jürisini ikna etmeleri beklenecek. Yarışma sonunda, jüri tarafından belirlenecek, en iyi iş fikrine sahip olan girişimci nakdi ödülün sahibi olacak.

Jet Luck, girişimcilere projelerini ülkenin önemli iş insanlarına anlatma fırsatı sunarken; benzersiz bir deneyim yaşamalarını da sağlayacak. Türkiye’nin en büyük ve en gelişmiş alt yapı imkânlarının yer aldığı İstanbul Finans Merkezi’ndeki Halkbank Genel Müdürlük binasının asansörlerinde gerçekleştirilecek etkinlikte, girişimciler kendilerine verilen süre içerisinde jüriyi ikna ederek büyük ödül için mücadele edecekler.
50 saniyede girişim fikrini anlat

16 Aralık 2023 tarihinde, gün boyunca sürecek olan Jet Luck’da, başvurular arasından seçilecek azami 20 girişimci, projelerini Türkiye’nin önde gelen iş insanlarından oluşan jüri üyelerine, Halkbank’ın asansörlerinde yapacakları 50 saniye süren yolculuk boyunca anlatma fırsatı bulacak. İş fikriyle jüriyi etkileme başarısı gösteren 5 girişimci ise ödüle bir adım daha yaklaşacak ve projesini jüri üyelerine 5 dakikalık bir sunum ile daha detaylı anlatma fırsatı bulacak. Jüri değerlendirmesi sonucunda, kazanan girişimciye nakdi ödül verilirken, finale kalan diğer katılımcılar ise sürpriz hediyeler kazanacak. Jet Luck’a katılmak isteyen ve fikirlerine güvenen girişimciler, 1 Kasım – 24 Kasım 2023 tarihleri arasında www.halkbank.com.tr kanalıyla başvuru formlarını doldurarak Jet Luck’a katılabilecekler.

Siro ve Sabancı Üniversitesi, batarya ekosistemi için insan kaynağını birlikte yetiştirecek

Sürdürülebilir bir dünya için temiz enerji depolama çözümleri geliştiren Siro ile “Birlikte yaratmak ve geliştirmek” misyonuyla bilginin üretimine ve geliştirilmesine katkıda bulunan Sabancı Üniversitesi, batarya teknolojileri alanında insan kaynağı yetiştirmek için güçlerini birleştirdi.

Siro ve Sabancı Üniversitesi arasında imzalanan niyet mektubuna göre Türkiye’de ilk kez elektrikli mobilitede ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerjinin saklanmasında kullanılan bataryaların teknolojisi alanında uzmanlaşmak üzere yüksek lisans ve doktora seviyesinde mühendislik programları tasarlanacak. Program kapsamında sadece teknik konularda değil mühendislik ve tasarım aşamasından başlayarak üretim, entegrasyon, ikincil ömür ve geri kazanıma kadar bataryanın sürdürülebilir yaşam döngüsü doğrultusunda eğitimler oluşturularak hayata geçirilecek.

Siro Yönetim Kurulu Başkanı Gürcan Karakaş, Farasis Başkan ve CEO’su Binbo Chen, Farasis Uluslararası İş Geliştirme Başkan Yardımcısı Feng Zhang, Siro Ticari Genel Müdürü Naci Özgür Özel, Siro Teknik Genel Müdürü Zafer Kara ile Sabancı Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Çalışkan ve Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mehmet Yıldız’ın hazır bulunduğu toplantıda anlaşmaya tarafları temsilen Naci Özgür Özel ve Ali Çalışkan imza attılar.

İmzalanan niyet mektubu çerçevesinde hayata geçirilmesi planlanan lisansüstü programlarında batarya kimyası, batarya mekatroniği, batarya imalatı ve batarya yazılımı gibi konularda uzmanlaşmak mümkün olacak. Üniversite eğitiminin tamamlayıcısı olarak Türkiye, ABD ve Çin’deki Siro ile Farasis tesislerinde staj programları, dünyanın farklı üniversitelerinde öğrenci değişim programları ve burslar gibi öğrencilerin ufkunu açacak çalışmalar da planlanıyor.

“Temiz enerji için tüm imkanlarımızla gençlerin yanında olacağız”

İmza töreninde konuşan Siro Ticari Genel Müdürü Naci Özgür Özel, verdiği demeçte;

“Temiz enerji depolama çözümleriyle dünyayı yaşanabilir kılmak için varız”’ vizyonuyla faaliyet gösteren Siro, geniş bir bölgede batarya ekosistemini bütünsel olarak uçtan uca inşa etmeyi hedefliyor ve batarya ekosisteminin ihtiyacı olan sofistike ve uzman insan kaynağını yetiştirmeyi sorumluluğu olarak görüyor. Dünyada az ülkede bulunan bir teknoloji olması nedeniyle batarya teknolojileri alanında son derece kısıtlı sayıda insan kaynağı bulunuyor. Dolayısıyla bu konuda insan yetiştirmemiz, yetkinlikleri geliştirmemiz işimizin ve ekosistemin sürdürülebilirliği açısından da kritik önem taşıyor. Bu kapsamda temiz bir gelecek ve yeni nesiller için Sabancı Üniversitesi ile bir araya geliyoruz. Ülkemizin en değerli üniversitelerinden ve disiplinler arası programlar tasarlamak ve yürütmek konularında öncü Sabancı Üniversitesi ile iş birliği yapmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. İş birliği kapsamında Ar-Ge Laboratuvarlarımızla, geliştirme merkezlerimizle, üretim tesislerimizle ve uzmanlığımızla batarya ekosisteminin ihtiyaçları doğrultusunda tüm aşamalarda genç yetenekleri yetiştirmeyi ve nihayetinde de yetiştirdiğimiz gençlerle de batarya ekosistemini birlikte büyütmeyi ve Siro’yu bölgenin en önemli enerji oyuncularından biri haline getirmeyi hedefliyoruz.”

“Yenilikçi teknolojiler üreterek bilim ve eğitimle topluma katkı sağlıyoruz”

Sabancı Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Çalışkan ise;

“Sabancı Üniversitesi olarak üniversite-sanayi işbirliklerini çok önemsiyoruz. Yenilikçi teknolojiler üreterek, topluma katkı sağlayan projelere her zaman destek veriyoruz. Disiplinler arası eğitim anlayışına sahip bir üniversiteyiz. Bunun bir yansıması olarak Türkiye’nin ilk yerli ve milli otomobili olan Togg ile Farasis Energy ortaklığında kurulan ve temiz enerji depolama çözümleri geliştiren Siro ile ülkemiz için çok önemli bir projeyi başlattık. Türkiye’nin uluslararası alanda prestij projesi olan Togg’un en iyi şekilde desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda temiz enerjinin en kritik unsurlarından biri olan batarya teknolojileri de büyük bir önem taşıyor. Biz de Siro ile birlikte batarya ve enerji depolama endüstrisinde Türkiye’de bir ilk olan bu projeyi hayata geçiriyoruz. Sabancı Üniversitesi olarak Siro ile imzaladığımız bu niyet mektubu ile batarya teknolojilerinde ülkemizin ihtiyacı olan uzman insan kaynağının yetişmesine katkı sağlayacak olmanın heyecanını yaşıyoruz. Projenin bu aşamaya gelmesinde emeği geçen üniversitemiz çalışanlarına ve Siro ekibine teşekkürlerimi sunarım.”

Siro ve Sabancı Üniversitesi önümüzdeki bir yıl içerisinde işbirliği yapılabilecek ilgili programların netleştirilmesi ve gerekli planlamaların yapılabilmesi için çalışmalarını yürütecek.

Sağlıklı atıştırmalık üreticisi Rawsome, 9.5 milyon TL hedefle ikinci kez kitle fonlama turuna çıktı

Vegan, şeker ilavesiz, katkısız, koruyucu içermeyen, glutensiz sağlıklı atıştırmalıklarını üreten Rawsome, kitle fonlama platformu fonbulucu’da şirket paylarının yüzde 6‘sı karşılığında bu sefer 9.5 milyon TL hedefle ikinci kez yatırım turuna çıktı.

Pachamama Gıda çatısı altında 2016 yılından bu yana faaliyet gösteren girişim, ülkemizde sektör liderliği hedeflerken global arenada farklı satış kanallarıyla öne çıkarak söz sahibi olmayı amaçlıyor.

Minimum yatırım tutarı 1000 TL

  • Girişimden edindiğimiz bilgiye göre; yatırım turunun başlama tarihi olan 9 Kasım 2023 Perşembe günü saat 10.00 itibari ile ilk beş iş günü içerisinde EFT veya kredi kartı ile yatırım yapan mevcut ve yeni yatırımcılara yüzde 20 fazladan pay dağıtacak.
  • fonbulucu LIC (Lead Investor Club) üyeliği için ön başvurusunu tamamlayan ve bu kampanyada en az 50 bin TL yatırım yapan yatırımcılara ek olarak yüzde iki fazladan pay taahhüdü de veren şirket ayrıca mevcut ve yeni yatırımcılarına tüm ürünleri için bir yıl boyunca ürünlerde de yüzde 25 indirim sağlayacak.

14 ülkeye ihracat

Rawsome ürünleri; Macrocenter’dan Eataly’ye, Rossmann’dan Supplementler’e, Trendyol, hepsiburada, amazon gibi pazaryerlerinden otellere, diyetisyen kliniklerinden spor merkezlerine kadar 3 binin üzerinde noktada tüketicilerle buluşuyor. Girişim şirketi; globalde Avrupa, İngiltere ve ABD dahil olmak üzere 14 farklı ülkeye ihracatla globalde de varlığını güçlü bir biçimde hissettiriyor. İngiltere’de gıdanın Oscar’ı sayılan Great Taste ödülünü iki ürünle almaya hak kazanan, yine İngiltere’de her yıl düzenlenen uluslararası NOPEX (Natural and Organic Products Exhibition)’da yeni Antep fıstıklı barıyla finalist olan Rawsome; 2018 yılında Weconnect International tarafından ABD’de düzenlenen yarışmada ürün kategorisinde 26 ülke arasından sıyrılarak Dünya Birincisi olan çok ödüllü bir şirket. Ticaret Bakanlığı ve KOSGEB’in ihracatı destekleme imkanı kapsamında verdiği 380 bin TL teşvike de layık görülen girişim; inovasyon gücü, üretim kapasitesi ve uluslararası standartlardaki operasyonlarıyla sektördeki global büyümenin merkezinde yer almayı amaçlıyor.

“Ciro ve karlılıkta büyük bir sıçrama gerçekleştireceğiz”

Yatırım turu hakkında konuşan Rawsome kurucusu ve genel müdürü Semra İnce konuyla ilgili verdiği demeçte;

“İlk yatırım turumuz sayesinde belirlediğimiz vizyon doğrultusunda ekibimizi stratejik olarak güçlendirdik, üretimdeki verimliliğimizi en üst seviyeye taşıdık. Bu başlangıçla 2023, hem yurt içinde hem de uluslararası arenada başarılı bir büyüme ivmesi ile geçti. Uluslararası platformlarda kazandığımız prestijli ödüller, şirketimizin ve ürünlerimizin, global rekabette kaliteli ve güçlü bir marka olarak konumlandığını ispatladı. Bu ikinci yatırım turuyla pazarlama stratejilerimizi daha da sivriltecek, kalite ve rekabetçi avantajlarla üretim kapasitemizi ve kullanım oranımıza artırarak ciro ve karlılıkta büyük bir sıçrama gerçekleştireceğiz. Öte yandan ihracat potansiyelimizle global satışlarımızın lokal satışlarımızın önüne geçeceğini öngörüyoruz. Bu fonlama ile amacımız; ulusal satış noktalarımızı çoğaltmak, uluslararası fuarlara daha geniş kapsamlı katılımlar sağlamak ve pazarlama faaliyetlerimizi daha agresif bir şekilde sürdürmek. Yatırımcılarımız değerli yatırımlarıyla Rawsome’a ortak olarak finansal kazanç elde etmekle kalmayacak; sağlıklı yaşamı destekleyen, sürdürülebilir, yenilikçi bir markanın büyümesine de katkıda bulunacaklar. Bireysel ve kurumsal tüm yatırımcılarımıza bizimle bu yolculuğa çıkmaya, global başarı hikayemizin bir parçası olmaya davet ediyorum.”

Tera Portföy ve Ludus Ventures’tan oyun girişimlerini desteklemek için yeni fon

Türkiye’nin öncü portföy yönetim şirketlerinden Tera Portföy ve oyun sektöründe global bir oyuncu olan Ludus Ventures, oyun girişimlerine yönelik yeni bir yatırım fonu kurduklarını duyurdu. Yeni Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, 27 Ekim itibariyle Sermaye Piyasası Kurulu tarafından onaylandı ve ilk kapanışın bu ay sonu tamamlanması bekleniyor.

Ludus Ventures’ın ilk fonu Volkan Biçer, Mehmet Ayan, Emre Gönül ve İsmet Gökşen tarafından 24 milyon dolar büyüklükle 2021 yılında kurulmuştu. İlk fonuyla hem yurt içinde hem de yurt dışında toplamda 15 girişime 13 milyon doların üzerinde yatırım yaparak Türkiye’nin en aktif oyun yatırımcısı unvanını kazanan Ludus Ventures, InvestGame’ın sıralamasına göre dünya genelinde en aktif 10 oyun yatırım şirketi arasında yer alıyor.

Fonun tam adı: Tera Portföy Yönetimi AŞ Ludus Ventures Girişim Sermayesi Yatırım Fonu

Ludus Ventures’ın ilk fon portföyünde, Türkiye’den Paxie, Fortune Mine, Spektra ve Gleam Games gibi başarılı projelerin yanı sıra, bu yıl 8.6 milyon dolarlık tohum yatırımı alan öncü XR platformu ShapeXR ve 4 milyon dolarlık tohum yatırımı alarak adından söz ettiren reklam teknolojisi şirketi Monetizr bulunuyor.

Fonun kurucu ortaklarından Volkan Biçer, Türkiye’nin oyun endüstrisindeki son dönemdeki başarılarıyla ilgili verdiği demeçte;

“Peak, Gram ve bizim de bir parçası olduğumuz Rollic Games gibi şirketlerin elde ettiği başarılı exitler, Türkiye’nin oyun sektöründeki potansiyelini tüm dünyaya kanıtladı. Bu başarılar, bizim ilk fonumuzu oluştururken bize ilham verdi. Yeni fonumuzla, Türkiye’nin oyun endüstrisindeki yükselişini sürdürmeyi ve uluslararası alanda daha fazla Türk oyun şirketinin başarılarını görmeyi hedefliyoruz.”

Tera Portföy ile iş birliği içinde kurulan ikinci fonun taban 20 milyon tavan 30 milyon dolar büyüklüğe ulaşması hedefleniyor. Bu fonla ekip, özellikle erken aşama oyun şirketlerine odaklanacak ve fon süreci boyunca toplamda 19 yeni oyun şirketine yatırım yapmayı planlıyor.

Ludus kurucu ortaklarından İsmet Gökşen, Türkiye’nin oyun endüstrisindeki avantajlarına dikkat çekerek;

“İlk fon deneyimimiz, Türkiye’nin yüksek yetenek havuzu ve oyun endüstrisindeki dinamik değişime hızlı adapte olabilme yeteneği sayesinde, rekabet avantajı yaratan bir ülke haline geldiğini gösterdi. Oyun ekosistemimiz, gerçekleşen exitler ve teşvikler sistemi ile besleniyor ve bu da Türkiye’yi oyun yatırımları için cazip bir merkez haline getiriyor.”

Tera Portföy Genel Müdürü Alper Öztürk ise son olarak verdiği demeçte;

“Yatırımcılara performans odaklı, mutlak değer yaratan fonlar sunma hedefimiz çerçevesinde Tera Portföy Ludus Ventures GSYF ile Türkiye mobil oyun sektöründe tohum öncesi ve tohum yatırım evrelerinde girişimlere Türkiye’nin oyun sektöründeki tecrübesiyle lider yatırım ekibi Ludus Ventures ile birlikte yatırım imkanı sunmaktan mutluluk duyuyoruz.”

Tera Portföy ve Ludus Ventures, yeni fonlarıyla Türkiye’nin oyun sektöründeki yükselişine ivme kazandırmayı ve global pazarda daha fazla Türk oyun şirketinin adını duyurmayı hedefliyor.

Otonom drone geliştiren yerli girişim Hummingdrone, 1.5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Otonom drone ve yazılımlarını kullanarak güneş enerjisi sektörünün verimli bir şekilde büyümesine katkı sağlayan analiz çözümleri geliştiren Hummingdrone, 1.5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldığını duyurdu.

Edindiğimiz bilgiye göre yatırım turuna; Keiretsu Forum Türkiye melek yatırımcıları katıldı. Tur henüz kapanmadı. Yeni yatırımcıların da önümüzdeki günlerde girmesi bekleniyor.

Hummingdrone, otonom drone ve yazılımlarını kullanarak güneş enerjisi sektörünün verimli bir şekilde büyümesine katkı sağlayan analiz çözümleri geliştiriyor. Termal ve yüksek çözünürlüklü kameralarla donatılmış dronelar, güneş enerjisi tesislerinin yönetimini hassas denetleme ile yenilikçi bir seviyeye taşıyor. İnsansız hava araçları geliştiren Hummingdrone, hem de bu araçların verimli kullanılmasını sağlayacak yazılım sistemlerini de geliştiriyor.

2019 yılının mayıs ayında iki ortak Orkun Aşa ve İpek Görgeç tarafınca kurulan girişim, son bir senede üretim kaybı nedeniyle oluşabilecek yaklaşık 300 bin dolar kaybın önüne geçti.

“Uçtan uca denetim ve raporlama hizmeti sunuyoruz”

2017 Eylül ayından beri drone’un alt sistemlerinin geliştirilmesi için çalıştıklarını belirten Orkun ve İpek, ortak verdiği demeçte;,

“2020 yılının Mayıs ayından bu yana da görüntü kıymetlendirme platformumuzu geliştiriyoruz. Hummingdrone, endüstriyel ihtiyaçlar için otonom drone ve analiz çözümleri sunar. Geliştirdiği otonom drone’lar ile enerji sektöründe hızlı, güvenli, doğru veri toplama sorunlarını çözer. Yapay zeka temelli görüntü kıymetlendirme platformu INSPECT, varlıkların dijital ikizini çıkararak, otomatik raporlar üretir. Hummingdrone, geliştirdiği çözümler ile enerji sektöründe denetim süreçlerini hızlandırır ve kolaylaştırır. Şu anda güneş enerjisine odaklıyız. Güneş enerjisi santrallerinin (GES) denetimini drone ile yapıyoruz. GES’lerin dijital ikizini çıkararak arızalı ve bakıma ihtiyaç duyan sistemleri yapay zeka ile tespit ederek otomatik olarak raporluyoruz. Yaptığımız denetimler sayesinde, bakım süreçlerini hızlandırıyor ve üretim kayıplarının önüne geçiyoruz. GES yatırımcıları ve EPC firmaları için uçtan uca denetim ve raporlama hizmeti sunuyoruz.”

Hedef 50 milyon dolarlık kaybın önüne geçmek

Hummingdrone’nun 20’ye yakın firma ile çalışarak, kentsel haritalamadan, afet yönetimine, tarımdan, enerji nakil hatlarının denetimine çok çeşitli alanlarda havadan değerli içgörüleri sunarak problemlerin çözümüne katkı sunduğunu da vurgulayan Aşa,

“Dünyada GES’lerdeki üretimin yaklaşık %5’i arızalar ve bakımsızlık sebebiyle kaybediliyor. Bu oran Türkiye’de ortalama %7.5 civarında. Geliştirdiğimiz teknoloji sayesinde güneş enerjisi santrallerindeki üretim kayıplarının önüne geçerek yenilenebilir enerji kaynağı olan güneş enerjisi yatırımlarına güç katmak istiyoruz. Keiretsu Forum Türkiye melek yatırımcılarından 1,5 milyon dolar değerleme üzerinden aldığımız yatırımla hedefimiz 2025 sonuna kadar 50 milyon dolarlık kaybın önüne geçerek, güneş enerjisi yatırımlarını güçlendirmek. Dünyanın birçok bölgesinde otonom endüstriyel insansız hava aracı geliştiren girişimler var. Biz verilerin yapay zeka ile toplanmasını sağlayarak daha kaliteli ve daha doğru veri toplanmasını sağlıyoruz. Ayrıca geliştirdiğimiz state-of-the-art görüntü kıymetlendirme platformu sayesinde, rakiplerimizin manuel olarak incelediği verileri biz yapay zeka sistemlerimiz sayesinde otomatik olarak inceleyip sonuçları raporlayabiliyoruz. Bu alanda dünyada öncü 3 girişimden biriyiz.” dedi.