Ana Sayfa Blog Sayfa 1044

Lala, Lideno’yu bünyesine katarak 180 bin kullanıcıya ulaştı

Ekim ayında BIC Angels’tan aldığı yatırımla kendine yeni hedefler belirleyen Lala Eğitim, geliştirdiği yeni ürün ve hizmetler ile öğrencilere, öğretmenlere ve eğitim kurumlarına değer katmaya devam ediyor.

Eğitim sektörünün yenilikçi markası Lala Eğitim yoğun bir çalışma temposu içerisinde emin adımlarla ilerliyor. Bünyesine kattığı Lideno uygulaması, yeni ücretsiz deneme sınavı modülü, öğretmenler ve eğitim kurumları için hazırladığı Luna kurumsal uygulamasıyla daha fazla kullanıcıya ulaşan Lala Eğitim aynı zamanda bir öğrencinin üniversiteye hazırlanma sürecinde ihtiyacı olan tüm araçları ücretsiz sağlayarak büyük bir fayda sunuyor.

Tüm lise öğrencilerinin erişimine açık ders notları

Tüm lise öğrencilerinin ders notlarına ücretsiz bir şekilde ve rahatlıkla ulaşabildiği mobil uygulama Lideno uygulamasını bünyesine katarak “Lala Lideno” ismiyle Playstore ve Appstore’da kullanıcıların hizmetine sunan Lala Eğitim, bu birliktelikle 180 bin kullanıcıya ulaşmış oldu.

Türkiye’nin her yerinden ücretsiz deneme sınavına katılım kolaylığı

Lala’ya eklenen en yeni özelliklerden biri olan “Deneme Sınavı Modülü” ile Türkiye’nin her yerinden üniversite sınavına hazırlananlar ücretsiz deneme sınavını çözebilecek. Sınava katılanlar Türkiye’deki, bulunduğu il, ilçe ve okuldaki sıralamasını görebilecek ve sınav sonuçları ile ilgili detaylı raporlara ulaşabilecek.

Starbucks ve Apple neden Big-Box anlayışını benimsiyor?

Big-Box, üreticiden tüketiciye doğrudan satış yapan, çok büyük alışveriş merkezi anlamına gelmektedir. Son zamanlarda Starbucks ve Apple da bu anlayışı benimserken, mağazalarını daha büyük ve daha kapsamlı hala getirmeye başlamışlardır. Peki bu anlayışı benimsemelerindeki asıl amaç ve bu sistemin onlara sağlayacağı kazançlar neler olacaktır?

Starbucks bu türün ilk mağazasını 2015’te Seattle’da açmıştır. Yerinde kahve çekirdeği kavurmak için açılan bu mağaza, o zamanlar dünyanın en büyük Starbucks’ıydı. 15.000 metrekarelik bu cazibe merkezine hem ‘canavarca’ hem de ‘muhteşem’ deniyordu.

Geçtiğimiz günlerde ise Starbucks, big-box anlayışıyla tamamen özdeşen, daha önceden açmış olduğu mağazaların iki katından daha büyük bir mağazayı 2019 yılında Chicago’da açacağını duyurdu.

Açılacak bu yeni mağaza dört katlı, yaklaşık 4000 metrekare ve New York City için planlanan roasteryin 2 katı büyüklüğünde olacak. Yeni açılacak bu Starbucks, insanların ziyaret edebileceği kasap, makarna üreticisi, şarküteri, fırın ve çeşitli restoranları tek çatı altında toplayacak.

Şirket bu yeni mağaza için Mag Mile üzerine kurulmuş olan Crate&Barrel ‘ı satın aldı. Bu yeni mağaza, küçük toplu kahve çekirdeği kavurma özelliğiyle, hayal edebileceğiniz her türlü demleme şekliyle ve Starbucks’ın standart pastasını yerinde yapan bir fırınla  tamamen ‘etkileşimci’ olacak.

Hatta şirket sözcülerinden biri “Roastery, müşterilerimiz için tamamen farklı bir şekilde bağlantı kuruyor. Büyüklüğü ile birlikte hem seyahat ediyor hem de keşif yapıyor gibi hissettirdiğinden kahvesi bizi hayata döndürüyor.” dedi.

Chicago Starbucks Reserve Roastery, 2019 yılına kadar açılmayacak ve bu mağaza şirketin önümüzdeki yıllarda dünya çapındaki  diğer 25.000 mağaza için açmayı planladığı düzinelerce roastery mağazasından yalnızca birini temsil ediyor.

Apple da benzer bir yaklaşım sergiliyor. Her ne kadar daha küçük bir alana sahip olsada yüzlerce mağazasını “şehir meydanı”  olacak şekilde yeniden tasarlamayı ve birbirine benzeyen insanları  fotoğraf, video, sosyal medya, web siteleri,kodlama ve tabi ki Apple ürünleri hakkında tartışmak için bir araya getirmeyi istiyor. Hatta Apple, mağazalarını dijital üretimle ilgili her şeyi öğrenebileceğiniz bir sosyal okula çevirmeyi hedefliyor.

eSpor özel ders ve koçluk platformu eSportAkademi 1 milyon TL değerlemeyle yatırım aldı

The Pitcher 2017’de yüzlerce girişimi geride bırakarak birinciliği göğüsleyen eSportAkademi, 1 milyon TL değerlemeyle yatırım aldı. 17 yaşındaki genç girişimci Galip Sina Berik tarafından kurulan eSportAkademi’nin son yatırımı 1 milyon TL değerlemeyle seri tohum yatırımcısı Abdullah Özgün tarafından gerçekleştirildi.

Girişim ilk yatırımını oyun yazarı Oyunder’in Kurucu Başkanı Tansu Kendirli’den, ikinci yatırımını ise Volkan Sel’den almıştı. Kendirli, yeni yatırımın imza töreninde de hazır bulundu.

eSportAkademi, Türkiye’deki oyun dünyasını bir adım ileriye taşımak için yapılmış bir platform. Türkiye’deki profesyonel eSporcuların yeni başlayan oyunculara çevrimiçi olarak özel ders vermesini sağlıyor. Böylece yeni oyuncular kendini geliştirirken, profesyonel oyuncular da yeni gelir kaynağı elde ediyorlar.

Bu yıl 15 Nisan tarihinde Insprad tarafından ikinci kez düzenlenen The Pitcher, dünyanın dört bir yanından iddialı girişimleri, yatırımcıları, basın mensuplarını ve yerli ekosistemin en önemli isimlerini bir araya getirdi.

Girişimin kurucusu ve CEO’su Galip Sina Berik: “The Pitcher’da birinci olmamız tabii ki bizi keyiflendirdi. İlk defa bu kadar büyük bir kitleye sunum yapma fırsatı yakaladım, benim için harika bir tecrübeydi. Girişimcilik ortaokuldan beri ilgilendiğim bir konu. Bir şeyleri değiştirebileceğimi biliyordum ve bu fırsatı değerlendirmek istiyordum.”

Ayrıca eSpor‘a alanına yapılan yatırımların son zamanlarda arttığını belirtmek isteriz. Hakan Baş’ın eSpor alanında Türkiye’nin önde gelen yatırımcısı olduğunu da belirtmek isteriz. Yatırım alan girişime başarılar diler, girişimle ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.

Yatırım alacak girişimlere önemli hukuki tavsiyeler

Girişimcilerin amaçlarından biri ürünlerini geliştirebilecek yeterli kaynağa sahip olmak, yani yatırım almaktır. Ancak, yatırımcı ile geliştirilecek ilişkilerin, imzalanacak yatırımcı sözleşmelerin, hele hele o kişinin doğru yatırımcı olup olmadığının tespit edilmesi yatırım alacak kişiler için sorunlar oluşturmaktadır. Bu yazıda yatırım alacak girişimcilerin bu zorlu yolda karşılarına çıkabilecek hukuki sorunlara karşı alınabilecek öneriler sıralı şekilde kaleme alınmıştır. Ayrıca girişim hukuku kategorimizde de girişimcilerin direkt işine yarayabileceği içerikleri paylaşıyoruz.

1. Anayasanızı Doğru Hazırlayın!

Yatırım alan ve büyümekte olan bir girişim tek bir ortaktan oluşmuyorsa muhakak yazılı bir ortaklık sözleşmesi olmalıdır. Önceden ortaklar arasındaki şartları belirleyen yazılı bir sözleşme yapılmaması daha sonra çok büyük problemlere yol açabileceği gibi, gerçekten de telafisi pek mümkün olmayan dava masraflarına ve avukatlık ücretlerine de sebep olabilir. Oysa şirketimizin ANAYASASI olarak da tabir edebileceğimiz kuruluş sözleşmesini hazırlanırken; “kimin ne kadar hisse sahibi olacağı”, “ortakların görev ve sorumlulukları”, “bir ortak ayrılırsa diğerlerinin onun payını alıp alamayacağı ve alabilirlerse bunun fiyatı”, “eğer ortaklardan biri sorumluluklarını yerine getiremiyorsa o halde ne yapılacağı ve hangi şartlar altında bir kurucunun ortaklıktan çıkarılabileceği” önceden belirlenmişse, şirketiniz sağlam bir hukuki temeli olan ve ortaklık yapısı yönünden yatırım yapılabilir bir kurum olacaktır.

2. Fikrinize Sahip Çıkın!!

Bir girişimcinin yatırım alarak büyümeye başladığında koruması gereken en önemli varlıklarından biri fikri ve sınai mülkiyet haklarıdır. Genellikle yatırım alma yönünde istekleri bulunan kişiler ve şirketler, eser, buluş, tasarım, marka gibi fikri ve sınai üretimlerini ticari hayata aktaracak maddi yeterliliği olmadığından yatırımcı alma yolunu seçmektedirler. Nitekim yatırımcılar da yaptıkları yatırımları bir buluşa, bir iş ürünününe, bir tasarımına, bir esere, bir konsepte, kısacası sizin fikri emeğinize yaparlar. Dolayısıyla, hukuki açıdan korunmayan ve size ait olduğu tescillenmemiş fikriniz, buluşunuz, tasarımınız, iş konseptiniz varsa, hemen adınıza tescil ettirin. Aksi halde size ait olan şey için kimse size hiçbir şey ödemez!!

3. İş Sözleşmeleri Düzenlemekten Kaçınmayın!

İş sözleşmeleri büyümekte olan, yatırım alan bir girişim için çok büyük önem arz eder. İş sözleşmeleriyle girişimci kendini ticari açıdan koruma altına almaktadır. İş akdi, düşünüldüğü gibi sadece çalışanın maaşını, ikramiyesini, yıllık iznini, mesaisini düzenleyen bir belge değildir. Zira iş sözleşmeleri içinde çalışanların meydana getirdiği eser, tasarım, buluş gibi fikri mülkiyet haklarının kime ait olduğu, öte yandan işçinin bu iş kapsamında öğrendiği her türlü ticari bilginin ticari sır sayılacağı veya rekabet yasağının nasıl uygulanacağı gibi işletmenin iktisadi geleceğini ilgilendiren hususlar düzenlenmezse,ticari hayata 1-0 yenik başladığınızı ve maçın sizin için her an bitebileceğini söylemek mümkün.. Mesela, çalışanlar bilgileri veya ürettiklerini alarak rakip girişimlerde çalışabilirler, sizden öğrendikleriyle size haksız olarak rekabet edebilirler.

Yalnız iş sözleşmeleri değil, tüm sözleşmeler düzenlenirken bu konuda deneyimli bir avukattan hukuki görüş alınmalıdır, aksi halde girişimci telafisi olmayacak sorunlarla karşılaşabilir.

4. Doğru Şirket Türünü Seçin!!

Limited ve Anonim şirketler en çok tercih edilen şirket türleri içerisinde yer almaktadır. Ancak hiç biri diğerinden üstün değildir. Nitekim girişimci, ticari olarak yapmak istediği faaliyetlere en uygun olan şirket türünü seçmeli, dolayısıyla ileride şirket türünü değiştirmek için harcayacağı gereksiz masraf ve çekeceği çileden işin başında kurtulmalıdır.

5. Gizlilik Sözleşmesi İmzalamayı Unutmayın!

Gizlilik sözleşmeleri bir girişimci için çok büyük önem arz etmektedir. Aksi halde girişimcinin fikirlerinin çalışanları veya potansiyel yatırımcıları tarafından çalınması ihtimali oldukça yüksektir. Bu sebeple çalışanları işe alırken ve yatırımcıyla anlaşmadan önce planlarını anlatmadan evvel bir gizlilik sözleşmesi imzalamayı ihmal etmeyin.

6. Söz Uçar Yazı Kalır

Özellikle belirtmekte fayda var, yukarıda saydıklarımız, buzdağının görünen yüzü, ticari hayatta başarılı olmak ve yükselmek istiyorsanız uzun ve çetrefilli bir yol sizleri bekliyor. En iyisi, siz işi başından sağlam tutarak yapacağınız işlemlerde iyi bir avukata danışın ve muhakak yukarıda sayılan tüm işlemleri yazılı olarak uygulayın. Hiçbir sözün bağlayıcılığı yoktur, unutmayın!

Coding Autisim: Otistik insanların yazılım alanında istihdam edilmesini sağlayan yeni girişim

Otizmli insanlar yeni girişim Coding Autisim ile yazılım programlama alanında ihtiyaç duydukları destek becerileri elde edebilecek. Bu girişimin en önemli özelliği ise yine Otizmli insanlar tarafından yapılmış olması!

Faaliyetlerine bu ay başlayan Coding Autisim, otistik insanlara kodlama, web geliştirme ve yazılım mühendisliği becerilerini öğretmek üzere Los Angeles’ta bir okul geliştiriyor.

Coding Autisim Programına katılanlar, teknoloji yeteneklerini geliştirmek için 15 haftalık tam zamanlı bir hazırlık kampına katılacaklar. Programda ayrıca atölye çalışmaları, kariyer danışmanlığı, mülakat hazırlığı ve profesyonel danışmanlara erişim de bulunmaktadır. Bu programdan mezun olduktan sonra, katılımcıların yazılım programlama alanında çalışması mümkün olacak. Öğrenciler ayrıca, Coding Autisim’in web sitesinde portföylerini sergileyecekler, böylece potansiyel işverenler onları rahatlıkla bulabilecek.

Coding Autisim’in kurucu ortağı ve CEO’su Oliver Thornton, kendisi gibi otistik insanlara istikrarlı, kârlı teknoloji mesleklerine başlamasına yardımcı olan bu programı hayata geçirdi.
Thornton, projeyi tanıtan bir videoda “Otistik bireylerin mesleklerinde ve yaşamlarında başarılı olabilmeleri için bir başarı formu hazırlıyoruz” dedi.

ABD’de 68 yetişkinin yaklaşık 1’i otizmli. Otizm oran olarak oldukça yüksek olmasına rağmen, otizm spektrumu bozuklukları hakkındaki damgalama ve yanlış kavramalar, özellikle istihdam söz konusu olduğunda, işverenler tarafından sıcak bakılmıyor. Birleşmiş Milletler rapolarına göre, çalışma yaşında olan otistik insanların işsizlik oranının yüzde 80 civarlarında olduğu tahmin ediliyor.

Her yıl teknoloji endüstrisinde yaklaşık 500.000 programlama ve mühendislik işi açılıyor, yeni yeteneklerin mesleğe girmesi için muazzam bir potansiyel var. Ancak bu pozisyonların yalnızca yüzde 1’i otistik yetenekle doludur. Bununla birlikte, birçok otistik yetişkin kodlama otizmine göre, tekrar endüstri görevlerine duyulan özen nedeniyle, teknoloji endüstrisinde mükemmelleşti.

Bir program katılımcısı videoda “Bence birçok otistik insan yazılım programlama yapmaktan hoşlanıyor, çünkü bu alan aklınızı kullanmanızı sağlıyor.” diye vurguladı.

Coding Autisim, 15 öğrencinin açılış sınıfının eğitim ücretini tamamen karşılayacak şekilde hazırlanmaktadır. Thornton, programın otistik yetişkinler için istihdam açığını kapatmakla kalmadığını da dile getirdi. Aynı zamanda otistik toplumun temel perspektifini de dahil ederek teknoloji şirketlerini ve ürünlerini iyileştirmekle ilgilidir.

Thornton, “Otizmle yetişkinlerin otizm uzmanlaşmış kodlayıcı kapsamlı programla eğitilmesi sayesinde, şirketlerin işgücünü çeşitlendirmeye, şirketlerinin ve ekiplerinin kültürünü genişletmeye ve faaliyetlerinde yeniliği sağlamaya yönelik kapılar açıyoruz” dedi.

İlk kodlama sınıfı, bu yıl yaz ayının başında başlayacak. Los Angeles’ta çalışmalarına başlayan Coding Autisim, ilgi ve katılım artması durumunda ABD’ye yayılmak istiyor.

Etohum-Deloitte iş birliği ile büyük şirketlerin girişimcilerle buluşmasına geri sayım başladı

Etohum, Türkiye’de ilk kez kurumsal şirketlerle yenilikçi girişimcileri “Early Customer Demo Day for Brands” etkinliğinde bir araya getiriyor. Deloitte işbirliği ile 23 Mayıs’ta düzenlenecek Demo Day’le, şirketlerin bu girişimlerle erken aşamada işbirliği yaparak iş dünyasında bir adım öne geçmeleri hedefleniyor.

Etohum, Deloitte işbirliği ile düzenleyeceği Early Customer Demo Day for Brands etkinliğiyle Türkiye’de bir ilki gerçekleştiriyor ve kurumsal şirketlerle yenilikçi çözümleri olan girişimleri bir araya getiriyor. 23 Mayıs Çarşamba günü Deloitte Maslak’ta düzenlenecek Demo Day’de, kurumsal şirketler ve girişimciler erken aşamada buluşarak ortak fayda elde edecek. Allianz, Aygaz, Hepsiburada, Vestel Ventures, RKT Energy, ING Bank, Opet ve Tofaş gibi şirketler Etohum tarafından seçilmiş girişimleri dinleyecek ve bu girişimlerle erken aşama işbirliği yapma fırsatı elde edecekler.

Demo Day’in girişimcilere olduğu kadar şirketlere de faydası olacağını belirten Etohum Kurucusu Burak Büyükdemir, “Gerçekleştirdiğimiz bu etkinlik ile büyük kurumsal şirketlere yetenekli girişimcileri ve onların piyasa sunduğu ürünleri keşfetme fırsatı sunuyoruz. Kurguladığımız bu model sayesinde büyük şirketler de girişimcilik ekosistemine dâhil olacak. Bir yandan pazara ürün sunmuş girişimcileri desteklerken, diğer yandan bu girişimlerle kendi iş süreçlerini geliştirecekler. Girişimciler de ulaşmakta zorlandıkları kurumlara ürünlerini kolaylıkla sunarak satışlarını artırma şansını elde etmiş olacak” dedi.

Gripper’da ödüllerin değeri 1 milyon TL’ye yaklaştı

Kısa sürede şehir kaşiflerinden ve işletmelerden büyük ilgi gören konum tabanlı ödül kazanma uygulaması Gripper, 2017 yılında da büyümesini sürdürüyor.

Üye iş yerlerinin tanımladığı ödülleri, kullanıcıların mobil cihazları yardımıyla yakaladığı ve yakalarken hem eğlendiği hem de kazandığı konum tabanlı ödül yakalama uygulaması Gripper, verdiği ödüller ile büyümesine hız kesmeden devam ediyor.

2017 yılının başından bu yana 2 bin 455 yeni üye ve 52 yeni şirketin daha katıldığı uygulama, 62 bin 518 kullanıcıya ulaşırken üye şirket sayısını da 411’ye yükseltti.

Bugüne kadar yaklaşık 900 bin TL değerinde, 179 bin 904 ödül dağıtan uygulama üzerinden bu yılın ilk çeyreğinde en çok ilgili gören ödüller ise sırasıyla sinema bileti, burger, nargile, kahve ve lahmacun oldu.

Garajyeri – Kişiden Kişiye Araç Kiralama Platformu

Garajyeri.com kurucu ortağı Arda Aşkın ile girişimi üzerine bir röportaj gerçekleştirdik.

Garajyeri.com’da en ucuz fiyatla araç kiralama ister web sitesi ister Garajyeri mobil uygulaması üzerinden internetten birkaç tıkla kolayca gerçekleştirebilir. İstanbul’da araçları sahibinden en hesaplı fiyatlara güvenle kiralayabilirsin. Araç kiralamak istediğiniz yer ve tarih için mahallendeki kiralamaya uygun olan araçları listeleyerek, fiyatlarını karşılaştırabilirsin.

Sosyal girişim Otsimo, iOS’tan sonra artık Android’de de yayında

Otizm sendromlu çocuklara ücretsiz eğitsel oyunlar ve çocukların ailelerine yapay zekaya dayalı kontrol imkanı sunan sosyal girişimcilik örneği mobil platform Otsimo, artık Android’de (indir) de hizmet vermeye başladı.

Otsimo otizmli çocukların yoğun ve kaliteli bir eğitim almaları için çocuklara gereken ve eksik kalan eğitimin akıllı cihazlar aracılığıyla evde verilmesini sağlayan bir mobil uygulama. Otsimo, bundan böyle Android kullanıcılarına da hizmet veriyor. Otsimo Android uygulamasını indiren kullanıcılar Otsimo Aile ve Otsimo Çocuk’a tek yerden ulaşabiliyor.

Otsimo’nun Çocuk bölümü içinde otizmliler için kanıtlanmış bir eğitim methodu olan Uygulamalı Davranış Analizi (ABA) tekniği uygulanarak geliştirilen oyunlar bulunuyor. Uygulama sayesinde çocuklar için en doğru oyunları açmak ve onları eğitmek oldukça kolay.

Otsimo’nun Aile bölümünde ise kullanıcılar çocukları hakkında bütün bilgilere erişebiliyor. Karneler ve istatistiklerden, uzaktan kontrole ve eğitimi optimize etmeye kadar birçok ayar yapılabiliyor.

Aileler, Otsimo Aile üstünden çocuğunun karnesini ve uygulama hakkındaki en yeni bilgileri alabiliyor, “Eğitim” bölümünden özel olarak oluşturulmuş evde otizm eğitimi hakkında bilgilere ulaşıyor, “Oyunlar” bölümünden yeni oyunlar ekleyebiliyor ve var olan oyunların ayarlarını yapabiliyor, “Ayarlar” bölümünden ise uygulamalar hakkındaki bütün ayarlara ve bilgilere ulaşabiliyorlar.

Google Play’den şimdi indirin.

Bankalararası Kart Merkezi’nden dijital teknoloji ve sosyal sorumluluğu buluşturan girişim

BKM’nin yeni uygulamasıyla okuyucular yerli ve yabancı birçok esere, sivil toplum kuruşlarına yapacakları 1 TL bağış karşılığında ulaşılabilecekler. Aralarında Startups.watch’un kurucusu Serkan Ünsal’ın son kitabı “Dijital Girişimci İçin Ürün Yönetimi”nin de bulunduğu yayınlara erişim için yapılan bağışlar farklı birçok sivil toplum kuruluşuna (STK) ulaşıyor.

Teknoloji ve finans sektörüne değer katan yerli-yabancı kaynakları çeviri ve yayıncılık hizmetiyle okuyucuyla buluşturan BKM, attığı adımlarla dijital girişimciliğe yeni bir boyut getiriyor. Geliştirilen yeni uygulamayla artık bkm.com.tr sitesi altında yer alan BKM Yayınları’nda her bir e-kitabın bir QR kodu oluyor. Okuyucular BKM Express dijital cüzdanının “QR ile ödeme” özelliği sayesinde sivil toplum kuruluşlarına (STK) yaptıkları 1 TL’lik bağış ile diledikleri esere ulaşıyor. Bu uygulamayla sektöre ve ekosisteme değer katan eserler okuyucuyla buluşturulurken, STK’lara da destek sağlanmış oluyor.

Dijital yayıncılık aracılığıyla TEGV’e Destek

BKM Yayınları’na son eklenen e-kitaplardan biri de Startups.watch’un kurucusu Serkan Ünsal’ın “Dijital Girişimci İçin Ürün Yönetimi” oldu. Tecrübeli bir dijital girişimci olan Serkan Ünsal’ın yeni kitabı dijital dönüşüm adına fark yaratmak isteyen tüm kurumlar için bir rehber niteliğinde. Dijital girişimcilik adına stratejik bir yol haritası olan kitap, bilişim dünyasında bir ürün piyasaya sürmek isteyen veya sürmüş, yolun başındaki tüm girişimcilere ve ürün yöneticisi adaylara ulaşmayı amaçlıyor. “Dijital Girişimci İçin Ürün Yönetimi” e-kitabının QR kodu okutularak yapılan 1 TL değerindeki bağış Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’na (TEGV) ulaşacak.

BKM’nin sivil toplum kuruluşlarına desteğini sürdüreceğini belirten BKM Genel Müdürü Dr. Soner Canko, yeni uygulama hakkında şunları söyledi: “Biz de BKM olarak yayınlarımızda, pek çok alanda kendini geliştirmek isteyenlere doğru içeriği sunarken sosyal faydayı da gözetiyoruz. Kolay ve güvenilir dijital cüzdanımız BKM Express ile ilk günden bu yana ödemenin olduğu her alanda kullanıcıların hayatlarını kolaylaştırıyoruz. Bağış işlemleri de bunun bir parçası. Yuvarla, Givin ve AskıdaNevar gibi sosyal girişimlere verdiğimiz destek ve Facebook Messenger üzerinden chatbot teknolojisi ile e-bağış uygulamamız da bu vizyonun ürünleridir.”