Ana Sayfa Blog Sayfa 1031

EyeDius, daha güvenli yaşam alanları için teknolojik çözüm sunuyor

Yaşam alanlarında daha fazla güvenlik ve huzur için yeni bir dönem başlıyor. Türkiye’nin önde gelen girişimcilik platformlarından StartersHub girişimlerinden EyeDius, görüntü işleme teknolojisini kullanarak yüz tanıma ve kimlik doğrulama yapıyor. Bu sayede rezidans ve konut sitelerini çok daha güvenli hale getiriyor.

Hayatımızın her alanında kendine yer bulan akıllı teknolojiler, konut güvenliğinde de artık söz sahibi. Özellikle insan faktörüne bağlı güvenlik çözümleri, toplu konutların büyüklüğü, kontrol noktalarının çokluğu ya da eve servis veren firmaların her geçen gün artması, güvenlik konusunda önemli açıkları da gündeme getiriyor. Son yıllarda meydana gelen tüm site içi hırsızlık vakalarını inceleyen EyeDius, bu vakaların engellenmesi için teknolojik bir çözüm sunarak güvenlik ve denetlemeyi tamamen kontrol altına alıyor.

EyeDius, site veya toplu konut alanına giriş yapmakta olan bir kişinin yüzünü anlık olarak tarayarak sistemde doğrulama yapıyor ve eşleşme olunca giriş onayı veriyor. Bu yüz tanıma işlemi kişilerin herhangi bir tanıma kutusuna yaklaşmasına gerek kalmadan doğal geçişlerinde otomatik olarak yapılabiliyor. Sistemde kayıtlı olan Beyaz Liste ve Kara Liste üzerinden doğrulama yapan EyeDius, yüz tanıma özellikli kameralarla anlık olarak kontrol sağlıyor. Gelen kişi Kara Liste’de yer alıyorsa girişe izin verilmiyor. Ayrıca kayıtlı gruplar için bazı alanlara sınırlı geçiş atanabiliyor. Örneğin, site misafirlerinin havuz alanına girmesi bu özellik sayesinde engellenebiliyor.

Tüm Giriş-Çıkışlara Fotoğraflı Kayıt

Ayrıca tüm ziyaretçi giriş-çıkışlarına ait bilgiler ayrıntılı bir şekilde sisteme kaydediliyor. Giriş-çıkış kapılarında görünen her bireyin görülme bilgisi, tarih-saat ve fotoğraf kaydı tutuluyor. Siteye ilk kez gelen birinin fotoğrafı çekilerek sisteme ekleniyor ve artık kayıtlı kullanıcılar arasında yer alıyor. Bu kişilerin kim olduklarına bağlı olarak site içindeki dolaşımları belli bir davranış deseninde takip ediliyor. Örneğin eve yemek siparişi getiren bir kuryenin içeride bulunması için gereken ortalama süre hesaplanıyor, normalden uzun kalmaları durumunda güvenlik çalışanları ve sistem yöneticisine uyarı mesajı gönderiliyor. Oluşturulan tüm kayıtlar site yönetimine düzenli olarak raporlanıyor. Detaylı kayıt ve raporlama sayesinde geriye dönük araştırmalar çok daha hızlı ve ayrıntılı bir şekilde yapılabiliyor.

Özel Bölgelere Özel Tanımlama

EyeDius’un en önemli özelliklerinden bir başkası, site içerisindeki özel bölgeler için özel tanımlamalar yapılması. Örneğin belirlenen bir bölgede insan hareketi olduğunda kameralar bunu izleyip yönetime haber vererek görüntüleme yapabiliyor. Ayrıca güvenlik görevlilerinin çalışmasını kolaylaştıracak şekilde, sisteme onlarca hatırlatma ve uyarı fonksiyonu tanımlanabiliyor. Ayrıca, sınır güvenliği konusunda kullanılan yöntemler her şeye alarm verirken, EyeDius orada gerçekten insan, araç veya önceden tanımlanmış özel bir nesne olursa uyarı verebiliyor.

“Çocuğum Çıkınca Bana Haber Ver”

Kullanıcı ihtiyaçlarına göre düzenli olarak geliştirilen EyeDius, giriş-çıkış hareketleri konusunda kişiselleştirilebiliyor. Örneğin planlanan entegrasyonlardan biri, site sakinlerine “çocuğum eve giriş/çıkış yaptığında bana haber ver” şeklinde sisteme komut vermesini mümkün kılacak. Buna benzer pek çok fonksiyon, yakın zamanda EyeDius mühendisleri tarafından sisteme eklenecek.

Kamera görüntülerine entegre yüz tanıma sistemi, yatırım konusunda oldukça avantajlı. Bunun en önemli sebeplerinden biri, sistemin mevcut güvenlik kameralarına entegre olabilmesi. Bu özelliği sayesinde sistemle, ek donanım ve kurulum maliyetlerinden kurtularak, daha emniyetli konut giriş ve çıkış denetimi sağlamak olanaklı hale geliyor.
Piyasada kolaylıkla bulunan kamera ve bilgisayarlarla uyumlu olan EyeDius, kolay kurulum ve hızla uygulamaya geçme avantajlarını barındırıyor. Kamera görüntülerini güvenlik amaçlı olarak kaydetmek amacıyla da sistem kullanılabiliyor.

Kuruluşlara Çalışan Takibi Avantajı

EyeDius çözümlerinin bir diğer kullanım alanı da şirket veya kamu kuruluşlarında personelin kimlik kontrolü ve giriş-çıkış takibi güvenli ve müdahale edemeyecekleri şekilde hesaplanıyor ve kayıt altında tutuluyor. Sistemin düzenli raporlama yapması, iş verimliliğini artırıyor.
Sisteme internet üzerinden bağlanmak ve denetlemek mümkün olduğu için, kullanıcılar evde olmasa dahi kapılarındaki hareketlerden haberdar olabiliyor.

StartersHub girişimlerini yayınlamaya devam edeceğiz.

Uluslararası startup konferansı Startup Istanbul 2017 için geri sayım başladı

Bu sene beşincisi düzenlenecek Startup Istanbul 2017 etkinliğinde, uluslararası yatırımcı ve girişimciler bir araya geliyor. 65 ülkeden 4000’den fazla katılımcı, 500’den fazla startup, 50’nin üzerinde konuşmacı ve 500 yatırımcının katılacağı Startup Istanbul, 20-23 Ekim 2017 tarihleri arasında gerçekleşecek ve seçilen 50 girişim projelerini Demo Day‘de yatırımcılara sunma şansını elde edecek.

2016 yılında 135 ülkeden 25.000 başvuru rekoru

Seçilen girişimler 20 Ekim’de mentorluk eğitimlerine ve workshop’lara katılacak. Yapılacak elemeyi geçen girişimler, 21 Ekim’de yatırımcıların dikkatini çekmek ve finale kalmak için mücadele edecek. 23 Ekim’de ise finale kalan 15 girişim projelerini, Startup İstanbul sahnesinde yatırımcı ve şirketlere anlatma şansı yakalayacak.

Etkinliğin konuşmacılarının arasında, Tesla’nın ilk yatırımcılarından, Harvard’ın 46. en seçkin mezunu olarak gösterilen ödüllü girişimci Tim Draper, dünyaca ünlü strateji ve inovasyon danışmanı Tendayi Viki, Test My Pitch’in kurucu CEO’su Bill Kenney, Avrupa’da birçok startup’a mentorluk ve yatırımcılık yapan Techstar girişimcisi Eamonn Carey, global yatırımcı Adam Berk, The Abraaj Group Genel Müdürü Omar Syed, yazar, konuşmacı ve uygulayıcı Jeremiah Gardner ve girişimci Amal Dokhan bulunuyor.

Ayrıca konuşmacıların ardından Tendayi Viki, şirketler için “Kurumsal Şirketlerde İnovatif Ekosistemler Kurmak İçin 5 Yol” konulu bir workshop verecek.

2016 yılında 135 ülkeden birebir değerlendirilen 25.000 başvuru alan Startup Istanbul’da, ön elemeler için 4.085 girişimi seçilmişti. Seçilen 2.139 nitelikli girişimle mülakatların ardından, 428 girişimin 100’ü finale kalarak Startup Istanbul’a katılma hakkı kazandı.

Startup İstanbul 2017 “Startup Challenge” başvuruları 1 Eylül‘e kadar devam ediyor. Bu bağlantıdan girişiminizle başvurabilirsiniz.

Microsoft Pix ile iPhone fotoğraflarınızı sanat eseri haline getirin

Microsoft, Prisma ve diğer uygulamalara rakip olacak fotoğraf düzenleme uygulaması olan  Microsoft Pix uygulaması  için yeni bir güncelleme yayınladı. Uygulama renk, pozlama ve diğer değişkenler üzerinden işlemler yaparak iPhone fotoğraflarınızı geliştirmeyi hedeflemekte.Microsoft Pix sayesinde fotoğraflarınız ile hem eğlenip hem de onları sanatsal hale dönüştürebileceksiniz.

Uygulama şu anda birbirinden farklı 11 özellik içermekte. Ancak önümüzdeki haftalarda daha fazlasının ekleneceği belirtildi.

Fotoğraflarınız ile işiniz tamamlandığında Prisma uygulamasında olduğu gibi fotoğrafınızı çerçeveleyebilir, kırpabilir veya sosyal paylaşım ağlarında paylaşabilirsiniz.

Microsoft, bu yeni güncellemenin Asya araştırma laboratuvarı ve Skype işbirliği içerisinde gerçekleştirildiğini belirtti.

Microsoft’un Redmond’daki araştırma organizasyonu olan Computational Photography Group’daki ana program yöneticisi Josh Weisberg, “Bu gibi uygulamaların eğlenceli olması gerekli” açıklamasında bulundu.

Ayrıca dikkat etmeniz gereken nokta, bu yeni özelliklerin telefonunuzun veri tabanına girmeden veya telefonunuzun çevrimdışı olduğu sürede kullanılabilecek olmasıdır. Bunun nedeni, Pix’in hesaplamalarını doğrudan kendi cihazında çalıştırmasıdır yani buluta erişmesine gerek kalmaz.

Uygulama, App Store’dan ücretsiz olarak indirilebilir.

Girişiminizi Accelerate 2030 programı ile globalde ölçeklendirin

Impact Hub ve UNDP (United Nations Development Programme) iş birliğinde düzenlenen Accelerate 2030 Ölçeklendirme Programı başvuruları devam ediyor! Program kapsamında seçilen girişimler, Cenevre’de gerçekleşecek 1 haftalık Scaling Bootcamp ve UNDP Sosyal Fayda Zirvesine davet edilerek, girişimlerine özel tasarlanan ölçeklendirme programıyla danışmanlık almanın yanı sıra uluslararası kurumsal şirketlerden profesyonel destek alma şansı elde edecekler.

Accelerate2030 Programı ve başvuru kriterleriyle ilgili detaylı bilgi edinmek için websitesini ziyaret edin.

41 girişime toplamda 6,5 milyon TL değerinde yatırım yapan StartersHub, 2 yaşında!

Global pazarlarda rekabet edebilecek teknoloji girişimlerini destekleyen StartersHub, kuruluşunun ikinci yılını kutluyor. Bünyesindeki birçok girişimin uluslararası alandaki başarılarının gururunu yaşayan StartersHub yatırımlarına devam ediyor.

Kuruluşunun ikinci yılını kutlayan StartersHub 12 Haziran’daki doğumgünü etkinliğinde bugüne kadar desteklediği girişimcilere ve ekosistemin önde gelen yatırımcı ve diğer oyuncularına İstanbul’un iş merkezi Levent’te bulunan ofisinde ev sahipliği yaptı. Etkinliğin en renkli anlarından biri ise yatırımcılar tarafından kurulmuş olan The Basement isimli grubun performansı oldu.

41 girişime toplam 6,5 Milyon TL değerinde yatırım yaptı

StartersHub, yürüttüğü başarılı girişim geliştirme programları ile %65’i yurt dışı olmak üzere 100’ü aşkın ülkeden 3500’den fazla başvuru alarak girişimciler için önemli bir çekim merkezi haline geldi. StartersHub, geride bıraktığımız iki yılda 29’u Türkiye, 12’si yurt dışı merkezli olmak üzere 41 girişime toplam 6,5 Milyon TL değerinde yatırım yaptı.

StartersHub Ofisi

2015 yılında MV Holding ve Gedik Yatırım ortaklığıyla 22 milyon TL’lik sermayeyle kurulan StartersHub, erken aşama teknoloji girişimlerini finansman desteği, mentorluk, yerli ve yabancı uzmanlardan eğitimler ve bağlantıların sağlandığı programlarıyla hızla büyüyen, başarılı küresel şirketler haline getirmeyi amaçlıyor. Startupbootcamp Istanbul ve Game Garage gibi iki önemli girişim hızlandırma programını bünyesinde bulunduran StartersHub, Mart 2017’de başlayan StartersHub XO programı ile de Nesnelerin İnterneti, Büyük Veri ve Finansal Teknolojiler (IOT, Big Data, Fintech) alanındaki girişimlerin gelişimini destekliyor.

StartersHub bünyesindeki bu programlardan başarıyla mezun olan şirketlere 250 bin dolara kadar ek yatırım yapıyor ve diğer fonlar ve melek yatırımcılarla ortak yatırım konusunda öncülük ediyor. Program mezunları arasında yer alan Sixa, Zeplin, Segmentify, Monument, Smart Moderation, Eventbaxx ve Visionteractive global pazarlarda hızla büyümeye devam ediyor.

Diğer taraftan büyük şirketlerin girişimcilere yönelik faaliyetlerinde önemli bir iş ortağı rolü üstlenen StartersHub, hackaton, startup yarışmaları, endüstri buluşmaları ve inovasyon günleri gibi pek çok etkinliğe ev sahipliği yaparak desteklerini sundu. Toplamda 350’tan fazla etkinlikle girişimcileri ve ekosistem oyuncularını bir araya getiren StartersHub, 23.000’i aşkın kişiyi konuk etti.

Kurumsal konaklama girişimi blueground, aldığı son yatırım ile Türkiye büyümesini hızlandıracak

Yabancı profesyonelleri hedefleyen blueground, aldığı son yatırım ile Türk pazarındaki varlığını büyütmeyi hedefliyor. Ülkemizi seçmesindeki en önemli kriterler ise; ülkenin büyüyen ve gelişen bir pazar olması, çok uluslu şirketler tarafından yatırım alması ve çok sayıda expata da ev sahipliği yapıyor olması. Şirketin kurucu ortaklarından ve Türkiye ülke müdürü Kurtuluş Cumhur Korkmaz, Türkiye’nin 15.000’den fazla yabancı profesyonele ev sahipliği yapan yaklaşık olarak 400 milyon Euro’luk bir pazar oluşturduğunu belirtiyor. İstanbul’da sahip olduğu emlak sayısını hızla artırmaya devam eden blueground’ın toplamda 400’den fazla evi bulunuyor. 2013 yılında yola çıkan girişimin Türkiye için hedefi ise; 4 yıldır yer aldığı diğer pazarlarda olduğu gibi portföyündeki konut sayısını ve cirosunu her yıl 3 katına çıkarmak.

2013 yılının nisan ayında Atina’da kurulan girişim, global ölçüde varlığını güçlendirmeye devam ediyor. 2017 Nisan ayında 5.5 milyon Euro’luk aldığı yatırım ile bulunduğu pazarlardaki büyümesini arttıracak blueground, şu ana kadar binlerce misafiri konuk etti. Kurulduğu zamandan beri her yıl 3 kat büyüyen şirketin, 60 çalışanı bulunuyor. Alanında ilk oluşu, fayda odaklı şeffaf hizmeti ve büyüme modeli ile pazarda bir ‘game changer’ (oyun değiştirici) olma yolunda.

Bugüne kadar 400’den fazla ev ile 1000’den fazla misafirini ağırlayan, ‘yaşayanlara evinde hissettiren’ sofistike ve konforlu yaşam alanları ile yeni nesil konaklama hizmeti sağlayan blueground, Atina ve Dubai ile beraber İstanbul pazarına yatırım yapma kararı aldı. İstanbul’un dört bir yanından kiraladığı evleri, özellikle Türkiye’de yaşayan yabancıların taleplerine uygun şekilde 7/24 premium servis, şık dekorasyon ve kişiye özel hizmet ile dönüştüren girişim, ilk oluşu, fayda odaklı şeffaf hizmeti ve büyüme modeli ile pazarda bir oyun değiştirici olma yolunda.

İnsan Kaynakları departmanlarının taleplerine göre portföyünde yer alan ve taleplere göre oluşturulan çok sayıdaki eşyalı evleri ile hem otele göre daha uygun fiyatlama hem de zaman kazancı sağlıyor. Bir aydan başlayan değişken kontrat süreleri, ödeme ve fatura hizmet seçenekleri, farklı mobilya kullanımları, temizlik ve otopark opsiyonları gibi sunduğu her hizmette kişiye özel ve esnek bir servis sağlıyor. Blueground ile çalışan şirketler yabancı çalışanlarına güvenli ve kaliteli bir yaşam sunduklarından emin oluyor. Bunun yanı sıra sürekli sağlanan ingilizce destek sayesinde misafirlerin tüm sorunları çözülüyor.

Girişimle ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.

Akmerkez’de Game of Drones yarışmasına drone aracınızla siz de katılın

Kumandalı araba, oyuncak tekne yarışmalarını zaman zaman görüyoruz ancak teknolojinin gelişmesi ve yeni nesil ürünlerin ortaya çıkması, beraberinde yeni yarış modellerini de getiriyor. Bunlardan bir tanesi Akmerkez’de düzenlenecek olan Game of Drones yarışması.

Herkesin katılabileceği bu yarışma, 17-18 Haziran tarihlerinde Akmerkez’in 3 kulesinin arasındaki kendi alanı Üçgen Teras‘ta düzenlenecek. Etkinlik günü drone aracınızla gelip kayıt olabilirsiniz.

Akmerkez Üçgen Teras
Akmerkez Üçgen Teras

17-18 Haziran (Cumartesi-Pazar) tarihlerinde gerçekleştirilecek olan bu yarışmaya siz de kendi drone’unuzla katılabilirsiniz.

Detaylar:

Tüm verilerinizin tek platformda toplanmasını sağlayan Rakam.io, 500 İstanbul’dan yatırım aldı

500 İstanbul ve 500 Startups ana fonu ortaklığında bir yatırım daha gerçekleştirildiğinin bilgisini aldık. Tüm verilerinizin tek platform toplanmasını sağlayan Rakam.io, yatırım aldı. Yatırımın tutarıyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı ancak 100 bin doların üzerinde olduğu tahmin ediliyor.

Girişim, Nurkan Kırkan ve Burak Emre Kabakçı tarafından ABD’de kuruldu. Scorp, Yellow Pages, GENART, Twentify gibi önemli müşterileri var.

Rakam.io da, bu yatırımla beraber 500 Startups’ın düzenlediği Mountan View’daki Batch 21 hızlandırma programına katılmaya hak kazandı.

Detayları aldıkça sizinle paylaşacağız.

Operasyonları kriptolama ile güvenli hale getiren GlobeKeeper, 500 İstanbul’dan yatırım aldı

Güvenlik şirketlerinin ve polislerin stratejik operasyonlarını askeri standartta şifreleme ve kriptolama ile güvenli halen getiren GlobeKeeper, 500 Startups ana fonuyla beraber katıldığı turda girişime yatırım yaptı.

GlobeKeeper, bu yatırımla beraber 500 Startups’ın düzenlediği Mountan View’daki Batch 21 hızlandırma programına da katılmaya hak kazandı.

Kamera, GPS, bluetooth cihazları gibi entegre olabilen bu sistem, kendi güvenlik protokolü ile veri akışı yaparak, kaynak kullanımı, saha operasyon analitiği ve görev ataması yapılmasını da sağlıyor. GlobeKeeper aynı zamanda kendi canlı yayın, mesajlaşma, dosya aktarımı gibi özelliklerini de tam güvenli hale getiriyor.

Amerika’dan Avrupa’ya bir çok müşteriye ulaşan girişim, 500 Startups ve 500 İstanbul’dan aldığı yatırım ile globalde büyümesini sürdürmeyi hedefliyor.

500 İstanbul’dan bilgi almaya devam ettikçe sizlerle paylaşacağız.

Eticaret’te güven damgası hakkında bilmeniz gerekenler

Avukat Gökhan Uğur Bağcı konuk bu hafta konuk yazar olarak, eticaret’te güven damgası hakkında bilmemiz gerekenleri anlattı.

Elektronik Ticarette Güven Damgası Hakkında Tebliğ’in 6 Haziran 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla birlikte, eticaret sektörünü doğrudan ilgilendiren bir düzenleme daha hayatımıza girmiş oldu.

Güven damgası sistemi, eticaret sektöründeki şirketlere bir zorunluluk getirmemekle birlikte isteyen şirketlerin tebliğde düzenlenen koşullara uymak şartıyla aldıkları damgayı internet siteleri üzerinde yayınlayabildikleri ve böylelikle müşterilerinin sitenin alışveriş için güvenli bir ortam sunduğunu ilk bakışta anlayabilecekleri bir sistemin yaratılmasını amaçlıyor.

Eticaret ve İnternet Hukuku Derneği (E-Hukuk Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı ve B+B Hukuk Bürosu Yönetici Ortağı Avukat Gökhan Uğur Bağcı, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada hem sektörün hem de tüketicilerin merak ettiği sorulara yanıt verdi. Yeni uygulama ile ilgili merak edilen sorulara Bağcı’nın yanıtları şu şekilde:

Eticarette güven damgası almak için gerekli kriterler nelerdir?

Tebliğ kapsamında düzenlenen güven damgasının temel kriterleri, şirketlerin kredi kartı ile yapılan alışverişte kart güvenliğinin SSL olarak adlandırılan şifreleme yöntemleriyle sağlanması, sitede tutulan bilgilerin kötü niyetli kişilerin eline geçmesinin önlenmesi için düzenli olarak sızma testi yaptırılması, sitenin Türkiye’deki internet, eticaret ve ödeme sistemlerini düzenleyen mevcut mevzuata uygun olarak işletilmesi, sitede çocukları olumsuz yönde etkileyebilecek içeriklerin bulunmaması, tedarik ve lojistik süreçlerinin açık ve anlaşılır şekilde müşterilere sunulması, siteyi işleten ve hizmeti veren kişi ve şirketlerin bilgilerinin açık şekilde sunulması, müşterilerle etkin iletişim yöntemleri ile cayma hakkı, ayıplı ürün gibi talep ve şikayetlerin etkin şekilde çözümlenmesine yönelik sistemlerin sağlanması, eticaret sitesini işleten kişilerin daha önceden belirli suçlara karışmamış olması ve şirketin iflas etmiş olması halinde itibarın iadesinin sağlanmış olması olarak özetlenebilir.

Güven damgası kim tarafından verilecek?

Tebliğ’de güven damgasının Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilecek “Güven Damgası Sağlayıcılar” tarafından verileceği düzenlenmiş durumda. Yani, güven damgası almak isteyen eticaret şirketleri, bunu doğrudan bir devlet kurumundan değil, ücreti karşılığında damgayı vermeye yetkili olan bir özel kuruluştan talep edecekler. Güven Damgası Sağlayıcıları da faaliyetlerini Bakanlık’ın denetimi ve gözetimi altında sürdürecekler. Ayrıca, güven damgası verildikten sonra da Güven Damgası Sağlayıcılarının denetim yetkisi bulunmaktadır.

Güven damgası için gereken kriterleri sağlayan eticaret sitelerine verilen güven damgası her yıl yenilenmesi gerektiğinden, bu damgayı kullanmaya devam etmek isteyen eticaret sitelerinin her yıl söz konusu kriterleri sağladığını ispat etmesi gerekecektir.

Güven damgası neler getirecek?

Bir internet sitesinde yer alan güven damgası, bu sitenin oldukça kapsamlı şekilde düzenlenmiş olan kriterleri karşıladığını ve bu kapsamda özellikle kredi kartı ve bilgi güvenliğine yönelik gerekli tedbirleri aldığına ve damgayı bulundurmaya yetkili olduğu sürece bu tedbirleri almaya devam ettiğine yönelik bir sertifikasyon sürecidir. Müşteriler güven damgasının geçerli olup olmadığını da basit bir işlemle kontrol etme imkanına sahip olacaklar. Ancak bir internet sitesinde güven damgasının yer alması, bu sitenin siparişleri gerçekten yerine getirip getiremeyeceği, kendisine ulaşan cayma hakkı veya arızalı ürün gibi talepleri karşılayıp karşılamayacağı konusunda bir garanti oluşturmamaktadır.

Güven Damgası almak zorunlu mu?

Hayır. Güven damgası almak kesinlikle zorunlu değil. İsteyen şirketler bu damgayı alacak. Muhtemelen müşterileri nezdinde güven oluşturmak, kamuoyu nazarında güven damgası aldığını ön plana çıkararak bir prestij yaratma vesilesi olarak şirketler tarafından kullanılacak bir yol olarak karşımıza çıkacaktır.

Henüz yetkilendirilen bir Güven Damgası Sağlayıcısı bulunmamaktadır. Bunun yanında güven damgası ücretleri belli olmamakla birlikte, gerek her yıl güven damgası ücreti ödenmesi gerekse de talep edilen kriterlerin sağlanmasının eticaret siteleri üzerinde bir mali yük oluşturacağı aşikardır. Ayrıca, Güven Damgası Sağlayıcılarının denetim yetkisi olduğundan, Bakanlık’ın denetimlerinin yanı sıra bu şirketlerin de ayrıca denetim yapmaları söz konusu olduğunda ilave maliyetler ortaya çıkacaktır.

Güven damgası sistemi zorunlu olmamakla birlikte özellikle tanınan internet siteleri tarafından yoğun şekilde kullanılmaya başlandıktan sonra bir endüstri standardı haline gelme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle, kanunen zorunlu olmasa da tüm eticaret sitelerinde bu damgayı görmeye başlayabiliriz. Diğer taraftan, güven damgası olmasına rağmen müşterilere taahhütlerini yerine getirmeyen eticaret sitelerinin ortaya çıkması halinde, güven damgasına duyulan güvenin zedelenmesi ve dolayısıyla işlevini yitirme ihtimali de bulunmaktadır.