Türkiye’de girişimlere üçüncü çeyrekte yapılan yatırımlar bugün düzenlenen etkinlikle açıklandı. Startups.Watch tarafından hazırlanan bu detaylı raporda girişimlere toplamda 13.1 milyon dolar yatırım yapıldı. 2016 yılının 3. çeyreğine göre 5 milyon dolarlık bir düşüş var.
Çocuklarımızın yıllardır kullandığı İş Bankası kumbarası şimdi Dijital Kumbara olarak yeni nesil ile buluşurken, tüm çocuklar fiziki paranın yanı sıra dijital olarak da para biriktirebilecek.
Türkiye İş Bankası, nesillerdir çocukların severek kullandığı kumbarayı, 18 yaşından küçüklerin dijital yoldan da para biriktirmesine olanak sağlayacak şekilde Dijital Kumbara olarak hizmete sunuyor. Dijital Kumbara’yı, İşCep kullanan İş Bankası müşterileri şubelere başvurarak çocukları için alabiliyor. Dijital Kumbara’nın kullanılmaya başlanması için İşCep kullanıcısı anne veya babanın çocukları adına vadesiz TL hesabı ve vadeli kumbara hesabı açması yeterli oluyor.
İşCep ile konuşan Dijital Kumbara
İşCep içerisindeki “Dijital Kumbara” menüsü ile cep telefonunun bluetooth özelliği sayesinde Dijital Kumbara’ya anında para gönderilebiliyor. İşCep’ten Dijital Kumbara menüsüne giren İş Bankası müşterileri, telefonlarının bluetooth özelliği ile yakınındaki kumbaraları görebiliyor, para göndermek istedikleri kumbarayı seçip istedikleri tutarı ve iletmek istedikleri mesajı Dijital Kumbara’ya gönderebiliyor. İşCep’ten gönderilen para, Dijital Kumbara’nın ekranında yazılan mesaj ile birlikte görüntüleniyor.
Dijital Kumbara sahibi çocuklar, istedikleri zaman kumbaranın dijital ekranından birikimlerini takip edebiliyor. Hatta birikim hedefi de tanımlanabilen Dijital Kumbara’nın ekranından biriktirdikleri tutarı ve hedefe yaklaşma durumunu izleyebilen çocuklar için birikim yapmak daha eğlenceli hale geliyor. Dijital Kumbara, çocukların ilgisini çekecek şekilde tasarlanmış olan bu deneyimi ile küçük yaştan tasarruf alışkanlığı kazanılmasında önemli rol oynayacak.
İş Bankası Dijital Kumbara’ya nasıl sahip olunur?
Dijital Kumbara, veliler tarafından İş Bankası şubelerinden, Anadolu Sigorta’nın çocuklarımızın geleceğini garanti altına alan Güvenli Gelecek Sigortası ürününün Maxi ve üstü teminatlı sigorta paketlerinden birinin alınması halinde ücretsiz olarak temin edilebiliyor. Bunun haricinde Dijital Kumbara, hizmet ücreti karşılığında da İş Bankası şubelerinden alınabiliyor.
Dijital Kumbara’ya fiziksel olarak kâğıt ve madeni para atılması da mümkün. Fiziki para atılan haznenin açılması için şubelere başvuruluyor. Şubelerde Dijital Kumbara’nın içindeki fiziki paralar veliye teslim edilebileceği gibi velinin talimatı doğrultusunda bir mevduat hesabına da yatırılabiliyor.
Dijital Kumbara ile ilgili ayrıntılı bilgi için: isbank.com.tr
BIC Angels tarafından son zamanlarda yapılan 7 yeni yatırımı açıklamaya başlıyoruz. İlk yatırım BIC101 Hızlandırma Programı‘na kabul edilen günlük 7 yeni yabancı kelime öğreten Hello7‘ye 1.4 milyon TL değerleme üzerinden tohum yatırım olarak yapıldı.
Hello7 her İngilizce kelimeyi eğlenceli bir GIF ile eşleştirip kullanıcılarına her gün 7 yeni İngilizce kelime öğretiyor. Eğlence ile eğitimi sadece arayüz tasarımı ile değil mekanizması ile de birleştiriyor. Alınan bu yatırımla beraber Hello7, hızlıca yeni dillerde de hizmet vermeye başlayıp yurtdışı pazarlara açılmayı hedefliyor. Ekip ilk andan itibaren global bir marka yaratma isteklerini dile getiriyor.
Uygulanan günlük eğitim akışı içinde faydası, tüm dünya eğitmenleri tarafından onaylanmış bağdaştırma, aralıklı tekrarlama, basitleştirilmiş seanslar ve bilinçaltı öğrenim tekniklerini kullanıyor.
İki kurucu ortak Enis Çoban ve Erkin Çoban kardeşler, 10 yılı aşkın profesyonel iş hayatları süresince bir çoğu global markalara olmak üzere onlarca dijital proje hayata geçirdiler. Hello7’ın genel koordinatörlüğünü Erkin Çoban üstlenirken teknik altyapı Enis Çoban tarafından geliştiriliyor. “Yeni girişimlerin en önemli başarı kriteri olarak görülen ekip faktörü kendimize en çok güvendiğimiz alanlardan biri.” diye ekliyorlar. Girişim, Mayıs 2017‘de kuruldu.
Hello7’ın 2017-2018 ve uzun dönemli hedefleri
Çoban kardeşler hedefleriyle ilgili şunları söylüyor: “Hedefimizi hiçbir zaman yerel pazar ile sınırlı tutmadık. Hello7 hızlı büyüme için özel olarak tasarlandı. Hizmet skalası içerisinde sunulması planlanmış bazı özellikler kasten ama geçici olarak dışarıda bırakıldı. Önümüzdeki dönemde eklenecek bu yeni özellikler ile Hello7’ın ürün evrimini tamamlayıp pazardaki yerini sağlamlaştırmayı amaçlıyoruz. Maalesef bu özellikleri henüz açıklayamıyoruz.
2017 sonuna kadar Türkçe’ye ek olarak Rusça, Almanca ve İspanyolca dillerinde de hizmet vermeye başlayacağız. 2018 içinde ise Portekizce, Fransızca, Arapça, Japonca hizmet verdiğimiz diller arasında yer alacaklar.”
Mayıs 2017 başında iOS kullanıcılarının beğenisine sunulan Hello7, kısa zamanda 75 bin kullanıcı tarafından indirildi. Henüz sadece Türkçe ve iOS kullanıcılarına hizmet veren Hello7 yeni diller ve Android versiyonunun yayınlanması ile de hızlı büyümesini daha da hızlandıracak.
Sahibinden şoförlü vip araç minibüs, midibüs ve otobüs kiralamanın güvenli ve kolay yolu olarak kurulan girişim OtobüsBankasi.com; müşterilerine zamandan, yakıttan, tasarruf sağlatacak, ayrıca hizmet kalitesi ve otomatik ödeme sistemleri ile kolaylık getiriyor.
Kullanıcılara mobil uygulama üzerinde; rezervasyonlu yolculuk, anlık yolculuk ve paylaşımlı yolculuk olmak üzere 3 farklı seçenek sunuluyor.
Sistem içerisine ulaştırma bakanlığından lisansı olmayan araçlar kabul edilmiyor. Belgesiz korsan taşımacılık yapan araçlar üye olup teklif veremiyor.
Otobüs Bankası Adnan Değirmenci tarafından Haziran 2015’te kuruldu. Kendisiyle birlikte 4 kişilik bir ekibi var. Değirmenci, turizm sektörüne 50 yıllık aile şirketi olan ES Turizm’de muavinlik yaparak başladı. TURODER derneğinin de kurucu genel başkanı. Girişim ayrıca İTÜ Çekirdek‘e kabul edildi.
BUSBANK adı ile globale açılacak
Yakında global pazara açılmaya hazırlanan girişim, şu an Tüm Türkiye’de hizmet veriyor. Hedefi; Önümüzdeki yıl yurt dışı seyahatlerinizde örneğin Roma’ya veya Dubai’ye gitmeden önce ister 1 kişi isterseniz 1000 kişilik bir grup olun, hem Otobüs Bankası hem de BUSBANK mobil uygulaması üzerinden şoförlü aracınızı kiralayabileceksiniz.
Girişimle ilgili detaylı bilgilere otobusbankasi.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Firmaların rakiplerini daha yakından takip edebilmelerini sağlayan bir SaaS platformu Datapare, İstanbul Startup Angels‘tan 550 bin TL yatırım aldı. Bu yatırımla beraber melek yatırım ağı 23. yatırımını yapmış oldu.
Yatırım turuna İstanbul Startup Angels üyelerinden Vedat Çavuşoğlu, Aksel Kastoryano, Dalya Kastoryano, Hande Enes ve Vitali Hayım Kohen katıldı.
Datapare, bugün 2 milyara yakın sayfa, 20 milyonun üzerinde ürün ve binin üzerinde internet sayfasını takip ediyor.
Track adındaki uygulamasıyla kullanıcılarının rakiplerindeki kampanya, yeni eklenen ürün, güncellenen sayfa ve görselleri takip edebildiği girişim, hala geliştirme aşamasında olan Discover uygulamasıyla ise başta tekstil sektörü olmak üzere trend takibi yapıyor.
Aynı zamanda Hackquarters mezunlarından olup B2B iş modeline sahip olan Datapare, bugüne kadar İş Bankası, LC Waikiki, Yuvako gibi markalara hizmet vermiş. Datapare, aldığımız bilgiye göre yatırımı ekibi güçlendirmek ve platformu tamamen SaaS olarak işleyen bir yapıya dönüştürmek için kullanacak.
Paper Street Co; Kartpostal, davetiye, defter, ajanda, kartvizit gibi her türlü yaratıcı kağıt ürününü sahip olduğu tasarımcı ağıyla beraber tasarlayıp üreten bir girişimdir. Koç Üniversitesi’nin kuluçka merkezi KWORKS‘e kabul edildiler.
İki kadın girişimci İpek Özbay ve Zeynep Özbay tarafından kurulan Paper Street Co, 3 alanda hizmet veriyor.
Birincisi; Kartpostal gibi B2C ürünler, İkincisi; Kişiye özel tasarımlar ile sunulan özel davetiyeler, Üçüncüsü ise; Şirketlerin ve girişimlerin ihtiyacı olan tüm kağıt ürünleri yani kurumsal kimlik çalışmaları.
Girişim, Mayıs 2015’te İstanbul’da kuruldu. 2 kurucu ortak ve 12 kişilik tasarımcı ekibi olmak üzere toplamda 14 kişiler. Tasarımcıların tamamıyle iş birliği çerçevesinde çalışıyorlar.
Girişimi diğer girişimlerden ayıran fark; sadece offline‘da değil online dünyada da olmaları ve malzemeleri kaliteli materyallerden kullanmaları olarak gösteriliyor. Offline kanallarda rakipleri oldukça fazla ancak bu işi dijitale taşıyarak bu alanda en önemli marka olmak istiyorlar. Eklemeden geçemedikleri bir yer var ki o da düğün davetiyesi müşterilerin ürünleri canlı olarak görmek istemeleri. Online kanallardan alınan ürünlerin henüz dokunma hissini verememesi, her zaman bir eksiklik olarak kalacaktır.
Kurucuların yaptığı ortak açıklamada; “2,5 sene sonunda kazandığımız tecrübe ile markamızı daha güçlü konumlandırmak üzerine bir ayrıma girmeye karar verdik. Davetiyeyi ürününü alt marka olarak yeniden oluşturuyoruz. Davetiye tarafında da Dubai’den müşterilerimiz oldu, fırsatlar varsa değerlendirmek istiyoruz. B2C ürünlerimizde, çeşitliliğimizi arttırıp, perakende noktalarda yer alma ve ürünlerimizi yurtdışına satmak önümüzdeki en büyük hedeflerimiz. Şirketlerle ise standart işlerin yanında daha çok işbirliği yaparak ilerleyeceğiz. Önümüzdeki en büyük hedefimiz yurtdışında satış yapmaya başlamak.”
Girişiminizin Türkiye ekonomisine katkısı nedir diye soduk. İşte cevabı: Projeyi ilk başlattığımız günden beri birçok girişimci ve girişim ile çalıştık. Girişimlere hem uygun fiyatlar hem de güçlü tasarım sağlayarak katkı sağladığımızı düşünüyoruz. Biz girişimimizi, diğer girişimler için yaptığımız ufak işler sayesinde büyüttük 🙂 Bir diğer yandan da Türkiye’deki girişimcilik ekosisteminde genel olarak yazılım servisi, pazaryeri uygulamaları ve teknoloji bazlı girişimler yer alırken ekosistemde tasarım ve yaratıcılık odaklı bir girişim olarak ekosisteme çeşitlilik kazandırdığımızı düşünüyoruz.”
Paper Street Co da artık egirişim tarafından takip edilen bir girişimdir. Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.
Verico, iş ve sosyal hayatın hemen her alanında herkesi bunaltan veri ve istatistik rakamlarının daha kreatif bir şekilde gösteren platformdur.
Son yıllarda maalesef insanların okuma alışkanlıklarının ve sabırlarının minimuma indiği bir devirde yaşıyoruz. Aslında bu olgu hayatın daha dolu ve hareketli, bilgi akışının ve teknoloji gelişiminin sonucunda ortaya çıktı. Artık uzun uzun okuma için zamanımız kısıtlı. Özellikle yıllık ve dönemsel raporlar, araştırma anketleri ve sorgulamalar, korporatif PR ve iş geliştirme amaçlı tanıtımlar rakamlarla dolu. Bu veriler kitleye, yazı şekilde ulaştığından istenen etki ve algıyı oluşturamıyor. Verico, bu verileri süzerek bir mining etabından geçiriyor, sonrasında gerçekten gereken bilgileri çıkarıp görsel sunum raporlarına dönüştürüyor.
“Türkiye de yaptığımız işin aslında tam anlamıyla benzerini yapan bir şirket yok. İnfografik, prezentasyon hazırlayan ajanslar var ama bizim gerçekleştirmeye çalıştığımız servis ürün Türkiye için bir know how dur. Bunun gereksimini insanlara her ilk görüşmede zaten en az 1 saat anlatmaya çalışıyoruz. Gerçi bir kısmı ilk videomuzu gördükten sonra bu çok güzel ve çok gerekli diye sesli iletiyorlar. Bu tür tepkiler de az olmadı. Yani 1 dk bir video ile fikri pazarlamak. İşte tam yapmak istediğimiz budur. Böyle memnuniyet tepkisi aldığımızda gerçekten bu işi iyi yaptığımızı daha iyi anlıyoruz.”
Girişimin yerel hedefi; Veri ve istatistik sunum dendiğinde pazarda ilk akla gelen marka olmak, global pazarda ise bir Türk markası olarak dünyada ilk markalardan olmak.
Online çeviri hizmeti arayanlar ile profesyonel çevirmenleri bir araya getiren ollang.com kurucusu Ebru Yıldırım ile girişimi üzerine bir vlog röportajı çektik. Ollang’in kuruluşundan bahseden Ebru, girişimcilik tarafına da değindi. Kadın girişimcilerin ekonominin içerisinde daha fazla olmasını diliyoruz.
Girişimcilerle daha fazla Vlog çekimler yapacağız. YouTube kanalımıza da abone olabilirsiniz.
Scode, kullanıcıların ilgi alanlarına göre oluşturulmuş uzay, futbol, basketbol, bilim vb. senaryolarla, hem algoritma hem de programlama dili eğitimi sağlayan mobil bir platformdur. Örnek olarak uzay senaryosunda ilerlemek için astronotun görevlerini C# kodlarıyla gerçekleştirir.
Alt yapı olarak; mobilde React Native, API kısmında ise Go Lang kullanıyor. 50 binden fazla indirmeye ulaştı. Kurulan iş ortaklıkları ile yakında yurt dışına açılmaya hazırlanıyor. Hedefi ise algoritma ve kodlama eğitiminde kullanılan en popüler çözümlerden biri olmak. İş modelleri; B2B, B2C ve B2G.
Rakipleri arasında Code.org, Scratch, MIT Inventor gibi çözümler var. Scode’un rakiplerinden farkı sürükle-bırak yerine, deneyimleme ile eğitim sağlaması. Bunun yanında yalnızca algoritma eğitimi değil, programlama eğitimi de sunuyor.
Gelir modeli ise; Belli bir yere kadar içeriği ücretsiz sunup devamında da aylık abonelik sistemi sunmayı planlıyor.
Hackquarters’tan Aylin Bahar konuk yazarımız. Kendisi daha güçlü ve başarılı girişimler için hikaye anlatımı konusunu ele alacak.
…
İnsanlar birbirlerine yüz yıllardır hikaye anlatıyorlar. Kamp ateşlerinin etrafında anlatılan hikayelerden, hiyerogliflere, çocuklarımızı uyuturken anlattığımız hikayelere, dünyanın dört bir yanında paylaşılan dijital içeriğe kadar, bir sürü hikaye var öyle değil mi?
Çünkü; İnsanlar öyküler anlatmak ve dinlemek için programlanmışlardır.
Öykü anlatımının üzerimizde “fiziksel bir etkisinin” olduğu kanıtlanmıştır. İyi bir hikaye duyduğumuzda, beynimizde kimyasal değişiklikler gerçekleşir. Amigdala dopamin salgılarken nörotransmitter, bilgi işlemeyi, geri çağırmayı sağlayarak, zevk hissi uyandırır. İster melankolik, ister heyecan verici, olsun, hikayenin gücü arttıkça bizi içine çeker. En sevdiğiniz kitabı veya son zamanlarda gördüğünüz harika bir filmi düşünün. Düşündüğünüzde hala bir şeyler hissediyor musunuz?
Hikaye anlatımı sadece kurgu ile ilgili değildir. İşimiz, fikirlerimiz, ya da Startup’ımız hakkında konuşurken de aslında hikaye anlatırız.
Bir yerden başlayın.
Girişimcilerin hele de yolun başındalarsa yapmaları gereken milyonlarca şey var, biliyorum ama fikirlerinin veya projelerinin hikayesini anlatmaları aslında en önemli olan şey. Çünkü onları merakla dinlemek isteyen bayağı geniş bir kitle var. Potansiyel ortaklar, gelecek çalışanları, müşteriler, danışmanlar ve pek tabi yatırımcılar.
Son bir yılda yüzden fazla girşimin sunumunu dinledim. Kurucular genellikle geliştirdikleri teknolojiye, onun özelliklerine ve ayrıntılara odaklanıyorlar. Bu bilgiler önemli olsa da, takip etmek ne kolay ne de ilgi çekici. Bu nedenle sunumlar, sıkıcı, sönük, ilham vermekten uzak ve kolay unutulur hale geliyor.
Bu nedenle uzun zamandır şunu düşünüyorum, Startup’lar işlerini geliştirmek, yatırım süreçlerini hızlandırmak, iyi ekip arkadaşları bulmak için Hikaye anlatma tekniklerini geliştirmeliler.
Hikayeleri çözümlemek
Hikaye nedir? Genellikle, giriş, gelişme ve sonucu olan bir anlatıdır . İçinde Karakterler vardır ve büyük olasılıkla heyecan verici bir olayla başlar — statükoyu değiştiren veya zorlayan bir olayla. Karakter harekete geçer, diğer karakterlerle etkileşim kurar, olayları başlatır veya olaylara katılır. Neredeyse tüm hikayelerde, karakter zorluklarla karşı karşıya kalır ve engelleri aşması gerekir, çoğu zaman yol boyunca kendisi hakkında bir şeyler öğrenir. Sonunda da bir şey değişir, ya da dönüşür.
Klasik bir komplo diyagramı
Hikayeye geniş bir açıdan bakmak isterseniz, yukarıdaki komplo diyagramına bakabilirsiniz. Yazar ve gazeteci Christopher Brooker ‘a göre sevdiğimiz milyonlarca kitap ve film bu diyagrama göre tasarlanmıştır.
Hikaye anlatmak düşündüğünüzden daha kolaydır.
Hikayeleri analiz etmek için kullanılan terminolojiye aslında ne kadar hakim olduğunuzu fark edince siz deşaşıracaksınız. Bana inanmayan aşağıdaki tabloya bakabilir. Bu terimlerin çoğunu tanıdığınızdan eminim ve sorulursa her birinin bir hikaye bağlamında ne anlama geldiğini açıklayabilirsiniz, öyle değil mi?
hikaye unsurları
Peki girişimler ne olacak? Aynı şemayı, Startuplar için revize ettim.
İyi bir hikayenin güçlü bir yapısı varsa iyi bir startup da güçlü bir vizyona sahiptir. Kurucu ekip bu işi neden yapıyor? Bu yolculuğa neden olan olay/durum nedir? Bu alanda önceden beri çalışan diğer oyuncular kimdir? Ekibi kimler oluşturuyor? Ve, Startup, zorlukların üstesinden nasıl gelecek, nasıl büyüyecek ve nihayetinde nasıl başarılı olacak?
Startup Hikayesinin unsurları
Girişim hikayen nedir?
Bir girişimle tanıştığımda, ilk sorum her zaman neden bunu yapıyorsundur? Piyasa fırsatları, gelir potansiyeli veya katı bir endüstriyi nasıl yıkacağı/bozacağı (bu bilgi daha sonra gelebilir) hakkında bilgi almak istemiyorum.
Bilmek istediğim şey şu “NEDEN?”
Bu işi neden yapıyorsun? Mesela bir şeyi iyileştirmeye mi çalışıyorsun ya da daha iyisini mi yapmaya? Neden bu sorun? Neden sen?
Bir kurucunun bunu anlatması zor olabilir, çünkü bunu başarmak yansıtma ve introspektif bakış açısı gerektirir. Simon Sinek, ilham verici bir liderlik için basit ama güçlü bir model öneriyor, ne ve nasıl’ın önüne geçip, işe “ neden” ile başlayın.
Bu Aynı zamanda harika bir “startup hikayesinin” temelini oluşturabilir.
Şimdi, Geoffrey Moore’un konumlandırma formatına ( positioning framework) bir göz atalım:
( ihtiyaç / sorunu tanımlayan ) ( hedef müşteri ) için bir
( ürün kategorisi ) olan ( ürün adı ) ve o ( ana faydası, değer önerisi )
Ürünümüz (birincil rekabetçi alternatifin )aksine ( ana farklılaşma bildirimi )
Startuplar bu basit iki cümle ile, hedef müşteriyi belirlemeli, ihtiyaç veya fırsatı açıkça ifade etmelidir. En iyi ürünler açıkça tanımlanmış sorunları çözenlerdir.
Ayrıca, kurucuları bu ürünün uyduğu kategoriyi belirlemeye zorlamaktadır. Yeni bir ürün olsa dahi, önceden çözülmüş ya da en azından kısmen çözülmüş olabilecek bazı temel problemleri de çözdüklerini göstermeliler. En Önemlisi, ana fayda(lar) açıkça belirtilmelidir.
Bu startup’ı benzersiz ve anlamlı kılan nedir?
Son olarak, kurucular ürünü rakiplerle karşılaştırmalı ve farklılaştırma yolları bulmalıdır. Bunlar mantıklı veya mantıksal faktörler de olabilir duygusal da.
Bir örnekle açıklayalım:
Evini, eşyasını taşımak isteyen herkes ( şehirli, öğrenci) , bir taşımacılık uygulaması olan Octovan üzerinden en kısa sürede, en uygun fiyata, eşyasını taşıyabilir.
Uzun araştırmalar, telefon konuşmaları, fiyat pazarlıkları gerektiren alternatiflerin aksine , Octovan, uygulama üzerinden 3 adımda eşyanızı en uygun fiyata taşır.
Şimdi, bu web sitenizde ya da reklamlarda kullanacağınız bir cümle değil elbet ancak bu egzersizler, girişiminizin ne yaptığını daha yumuşak ve eğlenceli bir şekilde iletmek için bir temel oluşturabilir.
Deneyebileceğiniz için teknikler
Startupınız için hikaye anlatma tekniklerini kullanmak istiyor musunuz? Aşağıdaki egzersizlerden birini (veya tümünü) tamamlamak için biraz zaman ayırmanızı öneririm.
Konumlandırma formatınızı yazın: Yukarıdaki şablonu kullanarak, ürününüzü göz önünde bulundurarak bir konumlandırma bildirimi hazırlayın. Birden fazla müşteriniz varsa, her biri için bir tane hazırlayabilirsiniz.
Girişim yolculuğunuzu yazın: Bir kağıt alın ve girişim hikayenizdeki önemli anları vurgulayan bir çizgi çizin. İşaretlediğiniz her an için bir cümle/ durum/ olay yazın. Hangi deneyimler fikrinizin tohumlarını ekti? Buna değinin. Siz baş karakter iseniz, yanınızda kimler vardı ondan bahsedin. Karşılaştığınız zorluklar neler? Nasıl aştınız, aşıyorsunuz ya da aşamadıysanız ne oldu? Şu an neredesin ve nerede olmak isterdin?