Ana Sayfa Blog Sayfa 715

Yollando, ikinci turda Tarvenn liderliğinde 10 milyon TL değerleme ile 2.2 milyon TL yatırım aldı

2018 yılında Tarvenn’den 2.5 milyon değerleme ile ilk yatırımını alan alışveriş ve paket yönlendirme girişimi Yollando, ikinci yatırım turunda değerlemesini 4 katına çıkararak Tarvenn liderliğinde 10 milyon TL değerleme ile 2.2 milyon TL yatırım aldı.

Tarvenn’in liderlik ettiği yatırım turuna değerli iş insanları; Timur Soysal, Metin Bencuya, Tolunay Yıldız, Belkıs Kuşçulu Özer, bilişim şirketi Develoop A.Ş. ve Keiretsu Forum melek yatırımcılarından Serhan Kohen ve Mustafa Bağcı katıldı.

Tarvenn’den aldığı ilk yatırım sonrası 102 ülkeye paket gönderimi yaparak 60.000’den fazla alışverişe aracılık eden Yollando girişimi, aldığı yeni yatırımla 1 milyar liralık alışveriş hacmine ulaşarak bölgedeki lider alışveriş ve paket yönlendirme servisi olmayı hedefliyor.

Uluslararası alışveriş ve paket yönlendirme servisleri sunan Yollando, yurtdışındaki kullanıcılarına, Türkiye’de bir teslimat adresi tanımlayarak tüm e-ticaret sitelerinden kolayca alışveriş yapmalarını sağlıyor.

Yurtdışındaki kullanıcılar, Yollando adresini kullanarak Türkiye’den istedikleri ürünleri kolaylıkla satın alabiliyor ve Yollando adreslerine gönderebiliyor. Yollando farklı e-ticaret sitelerinden gelen ürünleri birleştirip yeniden paketliyor ve yurtdışındaki müşterilerine zahmetsizce iletiyor. Böylelikle yurtdışındaki Yollando kullanıcıları, kargo masraflarından %80’e varan indirim elde ediyor. Ayrıca Yollando, kişisel alışveriş asistanı “Benim için Al (Buy for Me)” servisi ile yurtdışındaki müşterilerine daha hızlı ve kolay alışveriş imkanı sunuyor. Kullanıcılar “Buy for Me” hizmeti ile Türkiye’den istedikleri ürünün linkini Yollando’ya ileterek, vakit kaybetmeden ürüne sahip olabiliyor. Gelişmiş teknolojik altyapısı ve kapsamlı servisleri ile Türkiye’nin e-ihracatına katkı sağlayan girişim, bölgedeki lider alışveriş ve paket yönlendirme servisi haline gelmeyi hedefliyor.

102 Ülkede 30.000’den fazla üye

2018 yılının Mart ayında Tarvenn Ventures’dan ilk yatırımını aldıktan sonra 1,5 yıl içerisinde 6 dilde hizmet vererek gelirlerini 9 kat, üye sayısını 10 kat arttıran girişim, organik olarak büyüyerek 102 farklı ülkedeki kullanıcılarının Türkiye’den alışveriş yapmasını sağladı. Yollando.com’un Kurucusu Serdar Güvenkaya, “Türkiye’de e-ticaretin hacmi günden güne artıyor. Uluslararası alışveriş yapan kullanıcılar fiyat avantajı ve kalite sebebiyle Türkiye’den sipariş vermeyi tercih ediyor. Yollando ile Türkiye’nin e-ticaret konusunda sahip olduğu potansiyeli yurtdışına açıyoruz. Vizyonumuza ve ekibimize inanan bütün yatırımcılarımıza ve özellikle bizi ilk günden itibaren her konuda destekleyen Tarvenn Ventures ekibine gönülden teşekkür ediyoruz.” dedi.

Shop ve B2B API hizmetleriyle global marka bilinirliği hedefleniyor

Yollando, aldığı yeni yatırım sonrası operasyon ve pazarlama faaliyetlerini hızlandırıp, üstün teknolojik altyapısı ve yeni hayata geçirdiği Yollando Shop hizmeti ile tek bir panel üzerinden tüm Dünya’daki kullanıcılarının Türkiye’den hızlı ve kolay alışveriş yapabilmesine imkan sunacak. Ayrıca B2B API hizmeti ile yurtdışındaki e-ticaret siteleri ve online satıcılar, Türkiye’de online mağazalarda bulunan herhangi bir ürünü kendi platformu üzerinden satabilecek ve tüm tedarik ve lojistik süreçlerini yönetebilecek. Yollando, geliştirdiği üstün altyapı ve API hizmetleri ile yurtdışındaki e-ticaret sitelerine entegre olmayı ve Türkiye’den ürün tedariğini tüm Dünya için hızlı ve kolay hale getirmeyi hedefliyor.

Fitness giyim markası Lululemon, ayna karşısında spor yaptıran Mirror’u 500 milyon dolara satın alıyor

Fitness giyim markası Lululemon, evde ayna karşısında spor yapmanızı sağlayan girişim Mirror‘u 500 milyon dolara satın alıyor.

Lululemon’un yaptığı açıklamaya göre şirket, herhangi beklenmedik bir sorun olmadığı sürece bu yılın ikinci çeyreğinin sonunda satın almayı tamamlamayı planlıyor.

Ev egzersiz çözümlerinin yüksek talep gördüğü bir dönemde bu satın alma, Lululemon için stratejik açıdan oldukça önemli. Pandemi nedeniyle, bireyselliğe odaklanan ve spor salonlarındaki topluluklardan kaçınmak isteyen bireyler, ev içi çözümlere odaklanıyor. Ayrıca halen birçok spor salonu faaliyetlerine de başlamadı. Farklı bölgelerde spor salonlarının bazıları açılsa da, değindiğimiz gibi artık üyeler, virüsün yayılma etkisinden ötürü tamamen tek başıma bu ihtiyacımı nasıl çözebilirime odaklanmış durumda. Özellikle son üç ayda, uygulama marketlerindeki spor uygulamaları tarihlerinin indirilme rekorlarını kırıyor.

Lululemon’un CEO’su Calvin McDonald, “Mirror’un satın alınması, bu vizyonu inşa etmek, dijital ve etkileşimli yeteneklerimizi geliştirmek ve spor odaklı yaşamımızdaki köklerimizi derinleştirmek için heyecan verici bir fırsat. Kişiselleştirilmiş ev içi zindeliğinizin büyümesini hızlandırmak için bu satın alma işlemleri tamamlandığında, Mirror’un kurucusu Brynn Putnam ve ekibinden yeni şeyler öğrenmeyi dört gözle bekliyoruz.” dedi.

Mirror bugüne kadar dört yatırım turunda; Point72 Ventures, Spark Capital, First Round Capital, Lerer Hippeau ve BoxGroup dahil olmak üzere toplam 74,8 milyon dolar topladı.

Mirror, birçok kişi tarafından spor cihazları satan Peloton’un popüler olan bağlı makinelerine bir alternatif olarak görülmüştür. Tonal ve Tempo markaları da dahil olmak üzere fitness markaları arasında sert bir rekabet var, ancak Mirror, bu alanın en büyük markası olma yolunda ilerlediği söyleniyor.

Kadınların Elinden, 1 milyon dolar değerlemeyle ilk yatırımını aldı

Kadın kooperatiflerini ve kadın üreticileri blockchain destekli altyapısıyla beraber büyük pazarlarla buluşturan, sizlere de geçtiğimiz günlerde paylaştığımız Kadınların Elinden, 1 milyon dolar değerlemeyle yatırım aldığını özel olarak egirişim üzerinden duyurdu.

Bizim de yatırımını doğruladığımız tura isimlerinin henüz açıklanmasını istemeyen iki yatırımcı katıldı, sözleşmeler imzalandı. Girişimciler yeni bir yatırım turunun da yolda olduğunu özellikle dile getirdiler. Bu ilk yatırım turu, Mart ayında gerçekleşecekti ancak pandemi nedeniyle imzaları bugün yani tarih olarak da yazmak gerekirse 29 Haziran 2020 sabahı Bodrum‘da tamamlanmış oldu.

Mustafa Alp Dumrul, Hande Dumrul ve A. Atakan Demir tarafından 2018 yılında kurulan girişim, özellikle Anadolu’da yer alan kadın kooperatiflerindeki üretici kadınların ürettiği doğal gıdaları hem kurumsal hem bireysel müşterilerle buluşturuyor.

Kadınların Elinden, şimdiye dek 100’den fazla kurumsal şirket ile çeşitli iş birliği gerçekleştirdi ve şu an 300’den fazla kadın üreticiyle birlikte çalışıyor. Kurumsal şirketlerle yaptıkları çalışmalar, şirket çalışanlarına özel günler için özel paketler hazırlama ve deneyim atölyeleri düzenleme olarak sayılabilir.

Axa Sigorta, Milliyet, Getir, PGM gibi stratejik partnerleri olan Kadınların Elinden, aynı zamanda kurumsal şirketlerle uzun vadeli yürütebilecekleri STK projeleri üzerine de çalışıyor.

Sadece doğal gıda değil, ayrıca bu gıdaların ve üretici kadınların hikayelerini de kullanıcılarıyla buluşturan Kadınların Elinden’de yer alan kadın üreticilerden biri de Emel hanım. Kendisi Hatay’da Defne Kadın Kooperatifi’nde çalışıyor. 4 çocuğunu üniversitede okutuyor ve zeytinyağı üretiyor.

Şerafettin Özsoy’dan ikinci kitap: İş Dünyamızı Altüst Eden Dijital Trendler

İş dünyasına girişimci olarak başlayan ve şimdilerde Yıldız Holding‘de hem dijital kültür geliştirme yöneticiliği hem de startup’larla holdingin iş yapmasını sağlayan Şerafettin Özsoy, ikinci kitabı İş Dünyamızı Altüst Eden Dijital Trendler’de işletmelere teknoloji ile uyumlu bir iş modelinin mümkün olduğunu söylüyor.

Teknolojik gelişmeleri dünya devi şirketlerden yola çıkarak örneklendiren yazar blockchain, startup, chatbot, yapay zekâ gibi teknolojik kavramların işletmelere ne tür faydalar sunduğunu detaylıca aktarıyor. Yıkıcı olarak görülen bu teknolojik gelişmelerle yarışmak yerine, işletmelerin bu gelişmeleri fırsata çevirip kendilerini geliştirmesi için bir arkadaş gözüyle bakması gerektiğine vurgu yapıyor.

The Kitap Yayınları’ndan Murat Ülker’in önsözüyle satışa sunulan kitap, teknolojiyi göz ardı edemeyecek start-up, küçük ve büyük tüm işletmeler için faydalı bir teknolojik rehber.

İş Dünyamızı Altüst Eden Dijital Trendler kitabının arka kapağı

Son on yıla dönüp baktığımızda teknolojiyle birlikte hayatımızda ne kadar çok değişim yaşadığımızı ve birçok deneyimin ne denli dijitalleştiğini görüyoruz.

Dijital uygulamalarla bu denli iç içeyiz fakat bunların ortaya çıkmasını sağlayan yenilikçi teknolojilerden ve yaratıcı iş modellerinden ne kadar haberdarız? Medyada yapay zekâ, blockchain, nesnelerin interneti gibi adını sıkça duyduğumuz teknolojiler hayatımızı nasıl etkiliyor? Girişimcilik ve start-up kavramları neden bu kadar popüler? Biz de bu dijital dünyada tüketici rolünden üretici rolüne geçebilir miyiz?

İşte bu ve buna benzer soruların cevaplarını bu kitapta tartışacağız. Farklı teknolojilerden, sektörlerden ve iş modellerinden örnekler vererek dijital dünyayı birlikte keşfe çıkacağız. Gerek sosyal yaşantımızda gerekse iş hayatımızda bu teknolojilerin hem yansımalarını daha iyi anlayacağız hem de bunlardan yararlanarak daha güzel bir geleceği nasıl tasarlayabileceğimiz konusunda fikirler geliştireceğiz.

Bir şirket ile bir girişimin iş birliği: Gap İnşaat ve Workindo

Sizlere Nisan ayı içerisinde 1 milyon dolar yatırım aldığını paylaştığımız yerli girişim Workindo, Gap İnşaat’ın projelerine insan kaynağı sağlamak üzere iş birliği gerçekleştirdi.

Bugüne kadar 3 kıtada 130’u aşkın projeyi hayata geçiren Gap İnşaat; farklı projelerindeki inşaat mühendisi, teknik ofis şefi, formen, elektrik ustası gibi pozisyonlar için İŞKUR’un resmi istihdam merkezi ve inşaat sektörüne özel kariyer platformu olan Workindo.com ile insan kaynağı bulma konusunda iş birliğine başladı.

Gap İnşaat İnsan Kaynakları Koordinatörü Berna Nalcıoğlu, Workindo’nun akıllı eşleştirme çözümü ile doğru aday seçiminde büyük kolaylık sağladığını belirterek, “Adaylar, Workindo’ya kayıt olurken CV ile sınırlı kalmadan kendileri hakkında daha çok bilgiyi sisteme girmeleri ve Workindo’nun akıllı eşleştirme çözümü ile aranan niteliklere uygun adayı sistemin önermesi işe alım uzmanının aday arama süresini kısaltıyor. Süreçlerimizi hızlandıran bir sistem olması Workindo ile çözüm ortaklığımızda belirleyici bir nokta oldu.”dedi.

Sektörün önde gelen firmalarıyla iş birliği yapmaktan memnun olduklarını belirten Workindo.com CEO’su Erhan Kocabaş; “Workindo.com olarak kısa zamanda büyük bir mesafe kat ettik. Bu kadar kısa sürede sektörün deneyimli markalarının bize güvenerek tercih etmeleri doğru yolda ilerlediğimizin göstergesi. Her şeyden önce sitemizde güven ve şeffaflık esasına dayalı bir hizmet veriyoruz. Workindo.com’a üye olan tüm şirketlerin ve şahısların bilgileri birinci elden düzenli aralıklarla kontrol edilerek bilgilerin doğruluğu güvence altına alınıyor. Tarafların, her işten sonra birbirlerini puanlama ve yorumlama özelliği ile hem işveren hem de iş alan için şeffaflık ilkesi devreye giriyor. Siteyi kullanan üyeler, memnuniyetini ya da memnuniyetsizliğini dile getirerek ihtiyacı olan işi veya insan kaynağını nokta atışı yaparak buluyorlar. Bu da sektördeki firmaların, iş arayanların ve taşeronların sitemizi tercih etmesinde önemli bir rol oynuyor. Workindo.com, inşaat sektörünün iş, insan kaynağı, taşeron bulma gibi ihtiyaçlarına en doğru çözümü sunmak için tasarlandı. Bu doğrultuda da her biri alanında uzman olan ekip arkadaşlarımızla önemli işlere ve işbirliklerine imza atmaya devam edeceğiz.” dedi.

Yerli girişim Inofab Health eski adıyla Spirohome, 13 milyon Euro değerleme ile yatırım aldı

Geçtiğimiz günlerde, yeni şirket markası ile artık tanınan​ Inofab Health ​eski adıyla Spirohome, solunum hastalıkları klinik araştırma teknolojileri alanında dünya lideri olan ERT ve Türkiye’nin en büyük elektronik üreticilerinden KAREL‘den 13 milyon Euro değerleme ile stratejik bir yatırım aldı.

Kronik solunum hastalıklarına yönelik dijital sağlık çözümleri sunan Inofab Health, geliştirdiği dünyanın ilk kişisel ultrasonik spirometresi Spirohome’u 2019 Haziran ayından bu yana 45 ülkede kullanıcıları ile buluşturdu. Geçen bir yılda, Spirohome, Good Design Awards 2019, Reddot 2020, Core77 Design Awards 2020, gibi pek çok uluslararası tasarım ödülünün de sahibi oldu.

COVID pandemi sürecinde özellikle hastanelerin solunum testi laboratuvarlarının kapanması sebebiyle hastaların evden akciğerlerini ölçümlemesi çok daha anlam kazandı. Bu dönemden başlayarak, Inofab Health’in Spirohome kişisel spirometre ve Spirocloud uzaktan takip çözümlerine Avustralya, Almanya, İngiltere, İspanya gibi ülkelerden yoğun talep geldi.
Inofab Health için aldığı bu yatırım, beraber önemli işbirliklerinin de başlangıcı oldu. 2019’da FDA onayı almış %75 ilacın araştırmalarında yer alan ERT, Spirohome’u Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında solunum ilaçların etkinliğinin ölçüldüğü araştırmalarda kullanılacak. Spirohome sayesinde çalışmalara katılan hastaların akciğer değerleri evden takip edilebilecek.

Karel ise yaptığı nakit yatırımın yanı sıra, Inofab Health ile üretim bazlı bir işbirliğine de gitti. Karel’in yüksek üretim kapasitesi ve altyapı teknolojilerindeki gücü Inofab Health’in büyümesini hızlandıracak.

Inofab Health aldığı yatırım ile ABD marketi için FDA onayını tamamlamayı hedefliyor. Şirket, sadece donanım ürünleri ile değil yeni geliştirdiği Spirocloud uzaktan hasta takip yazılımları ile sistem çözümü olma yolunda ilerliyor. Bu yatırım da önemli bir büyümenin habercisi niteliğinde.

İlk tohum yatırımını ACT Venture Partners liderliğinde 2017 ve 2018 yıllarında alan Inofab Health, Spirohome’un ARGE ve ticarileştirme süreçlerini tamamlamıştı. 500 İstanbul ve Growth Circuit VC da tohum yatırım turunda ACT Venture Partners ile beraber yer almıştı.

Yerli girişimi destekleyen Nusr-Et, FineDine’ın geliştirdiği menü uygulamalarını kullanmaya başladı

Girişimlerin yatırım almasından daha önemli bir durum var, kurumların girişimleri destekleyip müşterisi olması. Biz de egirişim olarak bu tür gelişmeleri paylaşmaktan oldukça memnunuz.

Bir dünya markası haline gelen ve girişimleri desteklemek noktasında adım atan Nusr-et, restoranlara özel menü uygulaması yapan ve sizlere gelişmelerini paylaştığımız yerli girişim FineDine ile gerçekleştirdiği işbirliği kapsamında, restoranlarında girişimin menü uygulamasını kullanmaya başladı.

2016 yılında bilgisayar mühendisi Adil Burak Kılıç ve yüksek elektronik mühendisi Duygu Kutluoğlu Kılıç tarafından kurulan FineDine, Ağustos 2017’de Fırat İşbecer’den yatırım aldı. Nisan 2018’de ise 500 Startups’ın hızlandırma programına seçildi. Ocak 2019’da ikinci yatırımını Hande Enes’ten aldı. Sonrasında ise Temmuz 2019’da Kuveyt merkezli Savour Ventures’tan üçüncü yatırımını aldı.

FineDine, restoranların menülerini misafirlerine Tablet Menü, Mobil Menü ve Kiosk çözümleri üzerinden sunabildikleri bir platformdur. Tüm çözümler sipariş yönetimi, geri bildirim, kolayca menü değişikliği yapma ve satışa destek olan farklı özelliklerle restoranlar için karlılığı artırıyor. FinDine’ın kullanıcı dostu paneli üzerinden menüdeki görüntülenme sayıları takip edilebiliyor, böylece işletmeler misafirlerinin tercihlerine göre hızlı bir şekilde değişiklik yaparak menülerini en verimli ve karlı haline getirebiliyorlar.

Tüm dünyayı etkisi altına alan ve hizmet sektörünü oldukça fazla etkileyen COVID pandemiği sebebiyle fiziksel teması azaltma sürecinde dijital menüler oldukça önem kazandı. Bu sebeple Nusr-Et de Nusr-Et Steakhosue, Saltbae, Kebapçı Etiler ve Cafe Di Dolce markalarında dijitalleşme sürecini hızlandırdı. Türkiye, Amerika, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Yunanistan’daki mevcut tüm şubelerde FineDine Mobil Menü kullanılmaya başlandı. Böylece misafirler masalarında bulunan QR kodu cep telefonlarıyla okutarak menüyü tüm içeriğiyle görüntüleyebilecekler. Kendi telefonları üzerinden siparişlerini mutfağa ileten misafirler personelle sadece servis aşamasında etkileşimde olacak. Bu sayede herkes için en güvenli ortamın sağlanması hedefleniyor.

Nusr-Et bünyesindeki tüm markaların menüleri Haziran 2020 itibariyle yemeklerinin en güzel görselleri, açıklamaları ve sipariş sürecini kolaylaştıran detaylı bilgileriyle FineDine Mobil Menü üzerinden sunulmaya başlandı. Menüyü pek çok dilde sunma imkanı ile dünyanın her yerinden gelen misafirler tüm sorularının cevaplarını rahatlıkla FineDine Mobil Menü’de bulabilecekler ve hiçbir destek almadan siparişlerini tamamlayabilecekler.

64 ülkede 1100’den fazla işletmeye hizmet veren FineDine, farklı işletme tarzlarına özel çözümleriyle dijitalleşmenin kaçınılmaz olduğu restoran sektöründe hergün daha da büyüyerek portföyünü geliştirmeye devam ediyor. Orta Doğu, Güneydoğu Asya ve A.B.D. pazarında da büyümeyi hedefliyor.

Girişimi yıllardır yakından takip ediyoruz, yeni gelişmeler oldukça sizlerle paylaşacağız.

DenizBank, MobilDeniz’in kullanıcı deneyimini iyileştirmek için Commencis ile anlaştı

DenizBank, mobil bankacılık uygulaması MobilDeniz ile kullanıcılarına daha iyi bir deneyim sunmak üzere Fatih İşbecer ve Fırat İşbecer liderliğindeki Commencis ile iş birliği gerçekleştirdi.

İş birliği kapsamında Commencis, MobilDeniz’in kullanıcı deneyimini iyileştirerek, bankanın dijital kanallar üzerinden kullanıcılara sunduğu ürün ve hizmetlerin çok daha kolay erişilebilir hale getirilmesini hedefliyor.

DenizBank Dijital Kuşak Bankacılığı Grup Müdürü Gürhan Çam “Bugün tüm şubelerimizden 15 kat daha fazla ziyaretçi aldığımız MobilDeniz’i, kullanıcı ihtiyaçları doğrultusunda müşteri odaklı yaklaşımımız ve ortak akıl felsefemiz çerçevesinde hayata geçirdiğimiz iş birlikleriyle geliştiriyoruz. Gayemiz, en beğenilen uygulama olma yolunda kullanıcılarımızın hayatlarına her geçen gün artan bir enerjiyle temas etmek. Commencis iş birliğiyle MobilDeniz’i daha da iyileştirerek önemli işlere imza atacağız.”

Commencis İş Geliştirme ve Proje Yönetimi Direktörü İdil Süren ise “Bankacılık alanında, dijital müşteri deneyimini doğru şekilde hayata geçirmek en üst seviyede kullanıcı deneyimi ve uzmanlığı gerektiriyor. Bu anlamda, Commencis olarak geliştirdiğimiz ürünlerle, uzun yıllardır bankacılık sektörünün ve bankaların dijitalleşmesine önemli katkılar sunuyoruz. DenizBank ile kurduğumuz iş birliğiyle, müşteri ihtiyaçlarına hızlı ve kolay bir şekilde cevap verebilen bir dijital kanal deneyimi ortaya çıkarmayı hedefliyoruz.”

Commencis, finans sektörü için sunduğu dijital bankacılık ürünleri, büyük veri ve çoklu kanal pazarlama platformu, ödeme, kimlik doğrulama ve uçtan uca müşteri deneyimi çözümleriyle, bankaların ve finansal kuruluşların dijital kanallarını en yeni teknolojilerle dönüştürmelerini sağlıyor.

YouthWorks, kalıcı olarak hibrit çalışma modeline geçti

YouthWorks, çalışma modelini değiştirerek hibrit çalışma sistemine geçen ilk ajans oldu. Pandemi dönemi sonrasında verimliliği en üst seviyede tutmak isteyen ajans, bundan böyle teknolojiyle entegre edilmiş online ofis ve offline ofis sistemiyle çalışacak.

Kurucu Ajans Başkanı Serhat Gürcü “Pandemi herkes için uzaktan çalışmayı zorunlu kıldı. Bu dönemde ciddi verimlilik artışı gözlemledik fakat zorunluluklar ortadan kalktıktan sonra sadece uzaktan çalışmak ne kadar sürdürülebilir, bu bir tartışma konusu. Bize göre kültürel ve teknolojik altyapınız uygun değilse uzun dönemde sürdürülebilir olmayabilir. Özellikle şirketlerin uzaktan çalışma talep ettikleri durumlar için belirli altyapıları oluşturmaları gerekiyor.”

“Biz hazır olduğumuzu gördük ve geliştirmek için çalışanlarımız için bir paket hazırladık”

  • Her çalışana 100 Mbps hızında sınırsız kotasız ev interneti,
  • Masterclass dahil Udemy, Coursera online eğitim erişimi,
  • Yemek kartına ek olarak kahve ve çay desteği,
  • Ergonomik masa ve sandalye desteği.

Online ve Offline ofisler arasındaki teknolojik entegrasyon ise Microsoft Teams ve Skedway ile sağlanıyor.

Hibrit çalışma modeliyle ilgili Gürcü, “bizi en çok sevindiren konulardan birisi maddi zorluklar nedeniyle İstanbul reklam ajansları dünyasında işe başlayamayan Anadolu’daki yetenekli gençlerle çalışabiliyor olmak. İstanbul dışında yaşayan ve ailesinin durumu iyi olmayan yetenekli gençlerin reklam ajanslarında işe başlayabilmesi çok çok zor çünkü ilk sene maaş dahi alamıyorlar, alsalar evleri yoksa burada yaşayabilmeleri imkansız. Bu bir bariyer. Bu bariyer sektöre taze kan girişini de engelliyor. Online ofisimizde bu gençlere fırsat vermeye başladık ve sonuçlardan çok memnunuz.” dedi.

Su kullanmadan aracınızı bulunduğu yerde temizleyen OtoParlat’ın 700 bin TL yaktığı batış hikayesi

Su kullanmadan aracınızı bulunduğu yerde temizleyen girişim OtoParlat‘ın kurucusu Akif Can Tuncel, girişiminin faaliyetlerini geçtiğimiz aylar içerisinde sonladırarak, yeni girişimine odaklandı.

Akif’in OtoParlat serüveni içerisinde neler yaşadığını, yaptığı hataları ve çıkardığı dersleri konuştuk. Çevresinden bulduğu 400 bin lira ile girişimin faaliyetlerine başlamış ve zaman içerisinde bir 170 bin lira daha toplamış. Kazanç sağladığı 200 bin liraya yakın tutarla da bugüne kadar 700 bin liradan fazla para yakmış.

Şimdi Akif’in hikayesini izleyelim ve biz ne ders çıkarabiliriz onu düşünelim.