Ankara merkezli girişim Melo App, kuaförlük ve kişisel bakım hizmeti sunan uzmanlardan istediğiniz konumda ve zamanda randevu almanızı sağlayan mobil uygulamadır.
Girişimin kurucusu Melis Bilgili, bize girişimin hikayesini ve gelecek hedeflerini anlattı. Birbirinden değerli bilgiler veren Melis, kişisel bakım hizmeti denince akla gelen ilk uygulama olmak istiyor.
Hatırlayacağınız üzere Amerika Birleşik Devletleri, ilk etapta Huawei’nin Çin hükümetiyle iş birliği içerisinde olduğu gerekçesiyle şirkete yaptırım uygulamaya başlamış ve ticaret yasağı getirmişti. Bu durum, Huawei’yi kendi servislerini geliştirmeye yöneltirken diğer Çinli üreticilerin de benzer bir sorunla karşılaşabileceği ihtimalini gösteriyordu.
Geçtiğimiz dönemde ise Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı, yakın zamanda Türkiye’de üretime başlayan Xiaomi‘nin de aralarında bulunduğu dokuz şirketi Çin ordusuyla iş birliği yaptığı iddiasıyla kara listeye almış ve ABD’ye yatırım yapmalarını yasaklamıştı. Xiaomi, konuyla ilgili görülen davayı kazandı.
Mahkeme, Xiaomi lehine verdiği kararda Xiaomi’nin son tüketici elektroniği üreten halka açık bir şirket olduğunu ve Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı bir yönetime sahip olmadığı kararını verdi. Xiaomi, bu mahkeme kararı sonucunda ABD’deki yatırım yapma yasağının kaldırılması için çalışmalara hızlıca başlayacağını duyurdu.
Xiaomi tarafından yapılan basın açıklamasını aşağıda sizinle paylaşıyoruz:
Xiaomi olarak mahkemenin 12 Mart tarihinde verdiği ABD Savunma Bakanlığı’nın Xiaomi’yi bir “Komünist Çin Askeri Şirketi” (CCMC) olarak tanımlama uygulamasını durdurma kararını büyük memnuniyetle karşıladık. Mahkeme, verilen ihtiyati tedbir kararına uygun olarak ABD vatandaşlarının Xiaomi’nin menkul kıymetlerini satın almalarına ve sahip oldukları varlıkları elden çıkarmalarına yönelik 13959 sayılı “Başkanlık Emri” kısıtlamasını tamamen ve derhal yürürlüğe girecek şekilde kaldırdı.
Xiaomi olarak, yalnızca sivil ve ticari kullanıma yönelik tüketici elektroniği ürünleri sunan halka açık, borsada işlem gören ve bağımsız olarak yönetilen bir şirket olduğumuzu yineliyoruz.
Xiaomi’nin Çin ordusuyla bağlantılı bir şirket olarak tanımlanması kararının tamamen keyfi bir uygulama olduğuna inanıyoruz ve yargıç da verdiği kararla bu fikrimize katıldığını gösterdi. Mahkemenin bu tanımlamanın hukuka aykırı olduğunu kabul etmesi ve tanımlamanın kalıcı olarak kaldırılması yönündeki talebimizi sürdüreceğiz.
Genç ve enerjik bir teknoloji şirketi olarak yıllardır akıllı telefonlar ve akıllı TV’ler gibi harika tüketici elektroniği ürünlerini dünyanın dört bir yanındaki tüketicilere adil fiyatlarla sunduk ve sunmaya devam ediyoruz. Yenilikçi teknolojilerle herkesin çok daha iyi bir yaşam sürmesini sağlamak için dünya genelindeki iş ortaklarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Anadolu’dan bir dünya markası çıkarma amacıyla yola çıkan Hamdi Ulukaya Girişimi, ilk dört yılında programa davet ettiği girişimcileri yatırımcılarla buluşturdu.
Demo Day için davet edilen 7 girişim, online olarak düzenlenen programda şirketlerini tanıtan sunumlar yaptı ve San Francisco’dan Berlin’e dünyanın birçok girişimcilik ekosisteminden programa katılan yatırımcıların sorularını yanıtladı.
Chobani kurucusu ve programın üreticisi Hamdi Ulukaya “Türkiye’deki gençlerin girişimci potansiyellerinin farkındayım. Uzun zamandır bu potansiyeli nasıl değerlendireceğimizi düşünüyoruz. Hamdi Ulukaya Girişimi, işte bu potansiyeli harekete geçirmek için yola çıktı.”
2017 yılında 5 milyon dolar yatırımla kurulan Hamdi Ulukaya Girişimi’ne bugüne kadar toplam 99.692 başvuru yapıldı. Türkiye’nin 63 ilinden toplam 282 gence destek veren Hamdi Ulukaya Girişimi’ne katılan startuplar ortalama %400 büyüdü. Programa katılan şirketlerin yüzde 70’i ihracat yapmaya başlarken %26’sı ABD’de şirket kurdu. Özel olarak geliştirdiği algoritma ile Hamdi Ulukaya Girişimi, yabancı dil, eğitim düzeyi gibi kriterlerden bağımsız olarak herkese eşit hayal kurma hakkı tanıyor ve katılımcıların en az yarısının kadınlardan oluşmasına önem veriyor.
Twitter, Twitter Spaces özelliğini Nisan ayında tüm kullanıcılarına sunmayı planlıyor. Şirket, geçtiğimiz yılın sonlarından bu yana canlı sohbet platformu Clubhouse’un rakibi olan Spaces’ı test ediyordu.
Clubhouse, geçtiğimiz yıl dünyada bu yıl içerisinde de Türkiye’de büyük ses getirdi. Elon Musk gibi isimler, kullanıcılarıyla canlı sohbetlere katılmak için platforma katıldı. Ancak Clubhouse şimdilik yalnızca davetlilere özel bir platform, davet koduyla uygulamada olan birini tanımayan kişi henüz platforma katılamıyor. Twitter’da ise mevcut bir Spaces odasına herkes katılabilirken, yalnızca küçük bir kullanıcı grubu bu odaya ev sahipliği yapabiliyor. Dolayısıyla, Spaces’a erişimi olan birini tanımıyor veya takip etmiyorsanız, şimdilik özelliği tamamen kullanamıyor olabilirsiniz. Twitter bunu yakında değiştirmeyi planlıyor. Şirket, yakın zamanda bir Spaces odasında nisan ayından itibaren Spaces’ı tüm kullanıcılar için kullanılabilir hale getirmek istediğini söyledi. Aynı gün yayınlanan iOS güncellemesinde ise Twitter, Spaces’ı App Store açıklamasında yeni bir özellik olarak tanıttı. Bazı kullanıcılar güncellemeyle birlikte yeni canlı sohbet özelliğine erişmeyi beklemiş olabilir, ancak özellik nisan ayında sunulacak.
Twitter’ın ayrıca kullanıcıları Spaces’ta içerik oluşturmaya teşvik etmek için planları olduğu görülüyor. Uygulamalardaki yeni özellikleri ortaya çıkarmasıyla tanınan ve bir geliştirici olan Jane Manchun Wong, Twitter Spaces’a bağlı bir “İpucu Kavanozu” seçeneğini ortaya çıkardı. Bu geliştirme, Twitter hesabı olan bir kullanıcının PayPal, Cash App, Patreon, Venmo veya Bandcamp kullanıcı adlarını ekleme özelliği gösteriyor. Bir Twitter kullanıcısının takipçileri, bu özellik aracılığıyla bir Spaces sunucusuna veya konuşmacısına ödeme yapabiliyor. Yakın zamanda Mashable, Twitter’ın sunduğu gelişmeyi Clubhouse’dan nasıl farklılaştırmaya çalıştığını bildirdi. Bir diğer hizmet, sohbet sona erdiğinde silinen geçici ses özelliği olsa da Twitter Spaces’tan ses ve iletileri indirilebilir hale getirmeyi planlıyor. İçerik oluşturucular için bu özellik, Spaces sesini diğer sosyal medya platformları için yeniden kullanabiliyor olmaları anlamına geliyor. Ayrıca canlı sesli sohbeti kaçıran kullanıcılar için tekrar dinleme özelliğini de beraberinde getiriyor.
Sosyal medya içerik üreticilerini perakende sektöründen markalara bağlayan pazar yeri Promoty, yeni turda Funderbeam‘de 1.2 milyon Euro‘luk yatırım aldı.
Girişim, sağlanan yatırımı pazardaki konumunu güçlendirmek ve diğer sosyal medya platformlarını entegre etmek için kullanacağını belirtti. Yeni finansman turunun liderliğini deneyimli bir girişimci, melek yatırımcı ve aynı zamanda önceki yatırım turunda da yatırımcı olan Vijay Sharma üstleniyor. Promoty, 65 bin Euro değerinde ilk tohum yatırımını Estonian Business Angels Network (EstBAN) üyeleri Kristjan Raude ve Madis Müür’den almıştı. Son yatırım turundan önce 2020 şubat ayında girişim, yine Funderbeam platformunda 445 bin Euro değerinde bir yatırım turunu tamamlamıştı.
2017’de kurulan Promoty, mikro içerik üreticilere odaklanan bir pazarlama platformu oluşturdu. Şimdiye kadar platform, sekiz pazarda 46 binden fazla sosyal medya içerik üreticisi ve 3 binden fazla pazarlamacı tarafından kullanıldı. Girişimin müşterileri arasında Wolt, Circle K, Orkla, Swedbank, SEB, ve Helva gibi müşterileri yer alıyor. Müşterilerine göre Promoty, sosyal medya içerik üreticiliği pazarlamasının biçimini tamamen değiştirdi. Solaris’ten Andres Paomees, “Promoty, şirket içinde etkileyici pazarlama yapmayı mümkün kılıyor. Önceden tüm süreci zaman ve para açısından daha maliyetli olan bir ajans kullanmak zorundaydık. Şimdi neredeyse her kampanyada sosyal medya içerik üreticileri ile iş birliği kuruyoruz.” dedi.
Kısa süre önce Promoty, İskandinavya ve Baltık ülkelerindeki pazar konumlarını güçlendirmek ve TikTok ve Youtube gibi diğer platformlarda da etkili bir şekilde büyümek amacıyla 800 bin Euro değerinde ek bir yatırım turu başlattığını duyurdu. Yaklaşık 28 saat içinde, yatırımcılar 1.7 milyon Euro’nun üzerinde bir değerleme ile ilgi gösterdiler ve yoğun destek nedeniyle ek yatırım turu büyüklüğü 1.2 milyon Euro’ya yükseltildi. Şirketin CEO’su ve kurucu ortağı Aleks Koha, mevcut yatırım turuna gösterilen ilgiden dolayı çok mutlu olduklarını belirtti. Toplanan ek yatırım, teknoloji alanında geliştirmeler için kullanılacak. Koha, “Ürün geliştirme hedeflerimiz arasında, ürünün farklı pazarlarda yer almasını sağlamak ve TikTok, Youtube gibi diğer popüler sosyal medya platformlarıyla entegrasyonlar eklemek yer alıyor. Ek yatırım turu, bu hedeflerimize daha kısa sürede ulaşmamızı sağlayacak.” dedi. Yaklaşık üç yıl önce kurulan sosyal medya içerik üreticiliği pazarı, markalar ve içerik üreticiler arasında daha fazla ortaklıklar oluşturmaya odaklanıyor. Koha, en iyi iş birliklerinin markanın kullanıcı kitlesine uygun kitleye sahip olan içerik üreticiler bulmasıyla doğduğuna inandıklarını belirtti.
Dünyanın saygın mobil uygulama analiz platformları arasında yer alan App Annie, uygulama yayıncıları listelerini açıkladı. Tüm dünyadaki indirmeler üzerinden yapılan değerlendirmede Trendyol, EMEA merkezli alışveriş uygulamaları listesine Türkiye’den ilk 10’a giren tek şirket oldu.
Liste, 2012 yılından bu yana en yaratıcı ve başarılı mobil uygulama yayıncılarını belirleyen App Annie tarafından App Store ve Google Play’deki uygulama indirme sayıları temel alınarak hazırlanıyor.
Trendyol mobil uygulaması bugüne kadar 60 milyondan fazla indirilerek Türkiye’nin en çok indirilen e-ticaret uygulaması oldu. Trendyol’da ziyaretlerin yüzde 93’ü mobil uygulamadan yapılırken, müşterilerin yüzde 85’i alışverişlerini mobil uygulama üzerinden gerçekleştiriyor.
Türkiye’nin en büyük e-ticaret şirketi, dünyanın ise önde gelen platformlarından olan Trendyol, moda, elektronik, ev & mobilya, market gıda, anne-çocuk, kozmetik gibi birçok kategoride 30 milyondan fazla ürünü Türkiye’nin dört bir yanındaki 20 milyon aktif müşterisiyle buluşturuyor. Trendyol, müşterilerine ve satıcılarına en iyi alışveriş deneyimi sunmak için teknoloji ekibindeki yaklaşık 1.000 mühendisle birlikte yeni teknolojiler geliştirerek, mobil uygulamasını ve platformunu her gün geliştirmeye devam ediyor.
İstanbul merkezli mobil oyunlar geliştiren yerli girişim Fomo Games, kurucularından edindiğimiz bilgi doğrultusunda 163 milyon TL değerleme ile 17 milyon TL yatırım aldığını duyurdu.
Girişimcilerden doğrudan edindiğimiz bilgiye göre Fomo Games’in bu turuna; Voodoo ve Aream Group LLP liderliğinde, Timo Schlaefer, Fisun Koç Doğan, Erinç Özada, Micheal Kahn, Dostan Investments Limited, Alexandre Carel ve Bizler Investments Limited katıldı.
Yusuf Ceylan, Yunus Güvenen ve Emre Teksöz tarafından 2019 yılında kurulan Fomo Games, hedefleri doğrultusunda şu anda mobil casual oyunlar uzerinde çalışmalarını sürdürüyor.
Kuruculardan Yusuf Ceylan: “Şirketimizin ismi Fomo, “fear of missing out”un baş harflerinden geliyor ve bizim vizyon ve hedeflerimizi de biraz açıklıyor. Hedefimiz tüm dünyadaki mobil oyun kitlelerini yıllarca keyif alarak oynayabilecekleri oyunlar geliştirmek.”
Yakında girişimle ilgili daha detaylı içerikler geliyor olacak.
Macaristan ve İngiltere’de ofisleri bulunan Cursor Insight, PortfoLion tarafından liderlik edilen yatırım turunda Finext ve Startup Wise Guys’ın katılımı ile toplamda 550 bin Euro tohum yatırım aldı.
Cursor Insight, dünya standartlarında hareket analizi çözümleriyle siber güvenlik pazarını değiştiriyor. Şirket, elektronik imza pedlerinden bilgisayar faresine kadar çeşitli hareket yakalama cihazlarıyla kaydedilen verileri işleyebilen bir insan hareket analizi algoritması geliştiriyor.
Cursor Insight’ın en son güvenlik yeniliği, güvenlikten ödün vermeden iki aşamalı bir tanımlama başlatmak üzere. Biyometrik doğrulama çözümleri geliştiren Cursor Insight aldığı yatırımı Graboxy adı verilen yeni ürünlerini geliştirmek üzere kullanacak. Yatırım ile ilgili olarak Cursor Insight’ın kurucu ortağı ve CEO’su Tamás Zelczer “Yakın zamanda tanıtılan iki aşamalı tanımlama artık yalnızca zorunlu olduğu sektörlerde gerekli değildir. Kullanıcılar çevrimiçi oyun, telekomünikasyon veya kimlik doğrulama gerektiren herhangi bir etkinlikte kötüye kullanımlarla sık sık karşılaştığı alanlarda yenilikçi müşteri tanıma seçenekleri arıyor” dedi. Cursor Insight’in CEO’su “Şu anda, ortak olarak güvenli ancak basit tanıma seçenekleri sunmakla ilgilenen hizmet sağlayıcıları arıyoruz.” diye bir eklemede de bulundu.
Cursor Insight biyometrik tanımlama çözümleri uzun süredir piyasada ve son kullanıcıların çoğu OTP Bank şubelerinde kullandıkları tablet tabanlı imza tanıma çözümlerini kullanıyor. Şirketin son ürünü olan Graboxy, kullanıcıları imleç hareketinin benzersiz özelliklerine göre tanımayı ve tanımlamayı mümkün kılmaktadır.
Türkiye’de dijital dönüşüm alanın önemli çalışmalar yürüten Hepsiburada’nın da kurucularından olan Doğan Online; Hepsijet, hepsipay, hepsiexpress gibi girişimlerinin yanı sıra şimdi de Hepsifly hizmetini duyurmaya hazırlanıyor.
Şu an beta aşamasında olan ve yeni hayata geçirilen Hepsifly, uygun fiyatlı olarak kendini konumlandırarak uçak bileti işlemlerinin satış ve rezervasyonunu gerçekleştiren D-Market Elektronik Hizmetler ve Ticaret A.Ş., Hepsifly seyahat acentası unvanı ve 13238 belge numarası ile TÜRSAB’a kayıtlı A Grubu Seyahat Acentası olup 1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’na tabi olarak hizmet sunan bir girişim olarak kuruldu.
Platformun tam olarak ne zaman beta’dan çıkacağıyla ilgili henüz bir açıklama alamadık. Ancak Doğan Online’ın birçok sektöre yavaş yavaş adım attığını görüyoruz.
Şirketten Hepsifly’la ilgili zamanla daha net bilgiler edindikçe sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Rekabetin çok güçlü olduğu online uçak bileti satış sektöründe bakalım zamanla neler olacak, Doğan Online burada gücünü nasıl kullanabilecek birlikte göreceğiz.
Teknoloji odaklı ve ölçeklenebilir fikirlerin üretilmesine, desteklenmesine ve katma değerli hale getirilmesine katkı sağlamak amacıyla Kuveyt Türk tarafından kurulan Lonca Girişimcilik Merkezi, yüzlerce başvuru arasından seçtiği 12 girişimci ekiple altıncı dönemine başladı. 10 Mart 2021 tarihinden itibaren online eğitime başlayan altıncı dönem girişimcileri, 11 Mart’ta online olarak gerçekleştirilen GoDay programına katılarak girişimlerini anlattı. Programa, Lonca ailesinin yanı sıra yatırımcılar ve basın mensupları da katıldı.
Genel ve FinTech kategorilerinde 400’e yakın başvurunun geldiği altıncı dönemde girişimler; teknoloji, sağlık, eğitim, yapay zekâ, siber güvenlik gibi pek çok alandaki projeler arasından seçildi. Kuveyt Türk yöneticilerinden ve Lonca Girişimcilik Merkezi mentorlarından oluşan toplam 15 jüri üyesi startup’ları, inovatif fikir, uygulanabilir ürün veya hizmet, ölçeklenebilir iş modeli, pazar potansiyeli ve güçlü bir gelir-fayda modeli gibi birçok kriteri göz önünde bulundurarak değerlendirdi.
Girişimcilerin sadece projelerine odaklanmasını önemseyen Lonca Girişimcilik Merkezi, ekiplere 40 bin TL’ye kadar nakit hibe desteği sağlamanın yanı sıra farklı alanlarda verdiği desteklerle de öne çıkıyor. Workinton-Lonca Girişimcilik Merkezi iş birliğiyle, farklı lokasyonlarda bulunan Workinton ofislerini kullanmaya başlayan Lonca girişimleri, özel bir hukuk bürosuyla yapılan anlaşma kapsamında da her ay beş saat hukuki danışmanlık hizmetinden yararlanabiliyor. FinTech’ler için özel API desteği ile tüm girişimler için finans odaklı eğitimler, uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi temsil etme imkânı ve yurt dışı etkinliklere katılım desteği de Lonca Girişimcilik Merkezi’nin sunduğu ayrıcalıklar arasında yer alıyor.
Düzenlenen online etkinlikte konuşan Kuveyt Türk Strateji ve İnovasyon Grup Müdürü ve Lonca Girişimcilik Merkezi Yönetim Komitesi Üyesi Dr. Selman Ortaköy, “Hem girişimcilerimize hem de ülkemize değer katma vizyonumuzla çalışmalarımızı salgın döneminde de sürdürüyoruz. Tüm dünyada ve ülkemizde etkisini gösteren koronavirüs salgını nedeniyle beşinci dönem eğitimlerimizi online ortamda gerçekleştirmiştik. Altıncı dönem eğitimleri için girişimcilerimizle tekrar bir araya geldiğimiz için çok mutluyuz. Bu dönemde de eğitimlerimize online devam edeceğiz. Bugüne kadar 2 binin üzerinde başvuru alırken ilk beş dönemde toplam 49 girişimciyi Lonca’dan mezun ettik. Yeni dönemdeki yüzlerce başvuru arasından seçtiğimiz 12 girişime baktığımızda, koronavirüs salgınının da etkisiyle eğitim ve sağlık alanındaki projelerin arttığını gözlemliyoruz. İnovasyonun, yaşanan sorunlara çözüm bulma yönünü düşündüğümüzde bunu tabii bir sonuç olarak görüyoruz. Bundan sonraki süreçte de inovatif fikirler geliştirmeyi ve yeni ürünlerle ülke ekonomisine katkı sağlamayı amaçlayan genç beyinlere destek olmaya aynı kararlıkla devam edeceğiz” dedi.
Altıncı dönem girişimcilerinin 5 Ağustos 2021’de mezun olacağını belirten Selman Ortaköy, yedinci döneme ilişkin başvuruların ise Haziran ayında alınmaya başlanmasının hedeflendiğini kaydetti.
