Ana Sayfa Blog Sayfa 424

Abdi İbrahim’den NFT koleksiyonu: The Journey of Healing

ABDİ İbrahim’in 110 yıllık tarihinin bilim ve sanat ile kombinasyonundan oluşan ve kolaj sanatçısı Selman Hoşgör tarafından eserleştirilen bu NFT koleksiyonu, bilimin iyileştirici gücünden inovasyona, Abdi İbrahim’in tarihinde çok önemli yer tutan “iyileştiren kadınlardan” sürdürülebilirliğe kadar farklı konularda eserlerden oluşuyor.

The Journey of Healing

The Journey of Healing” NFT koleksiyonu, Abdi İbrahim’in “HEAL2030” adını verdiği sürdürülebilirlik stratejisi çatısı altındaki sosyal sorumluluk projelerine ilave kaynak sağlama amacıyla kullanılması yönüyle dünya ilaç sektöründe bir ilk olma özelliğine sahip. Abdi İbrahim, NFT koleksiyonundan elde edeceği geliri Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin “Anadolu’da Bir Kızım Var” projesine aktararak kız çocuklarının eğitimlerine destek olacak. Abdi İbrahim bu adımıyla geleceğin güçlü kadınlarının yetişmesine katkı sağlayarak eğitim hakkından eşit şekilde yararlanma ve ayrım yapılmaksızın tüm öğrencilerin çağdaş eğitime ulaşması konusunda toplumsal farkındalığı artırmayı amaçlıyor.

Bu özel NFT’leri satın alan kişiler, dışarıdan ziyarete kapalı olan Abdi İbrahim’in İstanbul Esenyurt’ta bulunan Üretim Kompleksi’ni uzmanlarla birlikte gezme fırsatı ve çok özel bir deneyim yaşama şansı da bulacak.

Selman Hoşgör imzası taşıyan sekiz esere ilave olarak Abdi İbrahim çalışanlarının 21 Ocak’ta gerçekleşen İnovasyon Günü’nde kendi fotoğraflarıyla oluşturdukları görselin NFT uygulaması da The Journey of Healing koleksiyonunda hatıra olarak yerini aldı.

NFT dünyasına katılarak bir ilki gerçekleştiren Abdi İbrahim, önümüzdeki dönemde de farklı çeşitli teknolojiler aracılığıyla bireylerin birbirleri ve çevreleri ile üç boyutlu fiziksel etkileşime girebilecekleri sanal bir gerçeklik olarak tanımlanan meta evrenini oluşturmayı ve günlük iş süreçleri içinde olup dijitalleştirilebilecek olan her aşamayı üç boyuta çevirerek kendi dijital evrenine aktarmayı ve Web 3.0 dünyasına hazırlanmayı planlıyor.

Netmarble Türkiye, aldığı yeni yatırımla birlikte 9 yıl sonra Joygame ünvanına geri döndü

9 yıldır Netmarble Türkiye olarak faaliyetlerini sürdüren şirket, aldığı yatırım sonrasında Türkiye’de Joygame ünvanına geri döndüğünü duyurdu.

Joygame’den yapılan açıklamada, başta NFT oyunları olmak üzere oyun stüdyolarına yapılan yatırımların artırılacağı vurgulandı.

Aldıkları global yatırımlarla Türkiye’de oyun yayıncılığına farklı bir dinamizm getirmeyi hedeflediklerini belirten Joygame Yönetim Kurulu Başkanı Barış Özistek, “Bugün gerçekleştirdiğimiz lansmanla Türk oyun sektöründeki faaliyetlerimizi Joygame adıyla sürdürmeye başladık. Bu aldığımız yatırımla elde ettiğimiz finansal gücümüzü global tecrübelerimizle birleştirerek oyun yayıncılığının kurallarını yeniden yazacağız” dedi.

Türkiye’de stüdyo ortaklıklarının sayısını artıracak

Hyper ve hybrid-casual oyunlar üretip NFT tabanlı oyunlar geliştiren stüdyoları desteklediklerini kaydeden Barış Özistek, hyper ve hybrid-casual oyunları Amerika’dan Çin’e uzanan geniş bir coğrafyada yayınlayarak Türk oyun stüdyolarıyla birlikte büyümeye odaklandıklarını belirterek “Mevcut faaliyetlerimize Joygame adıyla devam ederken, Türkiye’de ortaklık kurduğumuz stüdyolarla birlikte geliştirdiğimiz oyunlarla uluslararası pazarlarda yer alacağız. Bugüne kadar 6 stüdyo ile ortaklık kurduk. 2022’de yatırımlarımızı hızlandırarak bu rakamı 3’e katlamayı hedefliyoruz” ifadelerinde bulundu.

Joygame’e yeni CEO ve NFT ekosistemine yatırım

Tüm bu gelişmelere bir yenisi ekleyen Özistek, Joygame’in yeni CEO’sunun Özberk Ölçer olduğunu duyurdu. Ölçer bir önceki görevinde Publicis Group’un performans ekibinin genel müdürüydü.

Ayrıca blok zinciri teknolojisi kullanılarak yaratılan, oyun içi içerikleri temsil eden dijital varlıklar olan NFT’ler ile oyun dünyasında çok önemli bir değişim yaşandığını belirten Joygame Yönetim Kurulu Başkanı Barış Özistek, “NFT’ler oyun dünyasında mükemmel bir kullanım alanı buldu. Oyun tasarımları, oyun ekonomileri ve iş modelleri şekil değiştiriyor. Geçmiş deneyimlerimize dayanarak bu değişimin oyun dünyasında mobil oyunlarda olduğu gibi büyük bir sıçrama yaratacağını öngörüyoruz. NFT oyunlar ile oyuncu sayısı, oyunlarda geçen süre ve toplam oyun sektörü büyüklüğünde sıradışı artışlar olacağını söylemek mümkün. Joygame olarak bu yıl içinde ilk NFT oyunumuzun lansmanını yaparak ekosistemdeki yerimizi almayı hedefliyoruz” dedi.

Evde kan tahlili hizmeti sunan Getlabs, 20 milyon dolar yatırım aldı

Kan tahlili yaptırmayı kolaylaştırmak için uzaktan sağlık hizmeti sunan Getlabs, bugün yeni bir finansman haberi ile karşımızda. Şirket bugün yaptığı bir açıklamada, A Serisi finansman turunda 20 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

Emerson Collective ve Minderoo Foundation tarafından yönetilen finansman turu, Tusk Venture Partners, Labcorp, Healthworx, Byers Capital, Anne Wojcicki, Susan Wojcicki, Eric Kinariwala ve Mattieu Gamache-Asselin‘in yer aldığı yatırımcı listesinden katılım gördü.

2018’de kurulan Getlabs, COVID-19 pandemisi sonrası artan sağlık girişimleri arasında uzaktan laboratuvar testleri sağlamasıyla farklılık gösteriyor. Kendinizi iyi hissetmiyorsanız ancak doktorunuz sizden bir kan tahlili istiyorsa, Getlabs’e başvurabilir ve evde kolaylıkla kan tahlilinizi yaptırabilirsiniz.

Getlabs’in ücretlerine gelecek olursak, şirketin açıklamasına göre sigorta kapsamında olmayan işlemler için laboratuvarlar genellikle 25 dolar gibi bir fiyatlandırmaya sahip. Evde kan tahlili yaptırmak için Getlabs, 29 dolar talep ediyor. Bu da laboratuvar ücretinin yalnızca birkaç dolar fazlasına denk geliyor. Eğer tahlil sonuçlarınızı daha erken teslim almak isterseniz fiyat 49 dolara kadar çıkabiliyor. Getlabs’in tahlil sonuçları hekimler veya Apple Health uygulaması aracılığıyla hastaya ulaştırılıyor.

Getlabs kurucu ortağı ve CEO’su Kyle Michelson, şu anki işgücüyle, şirketin ABD nüfusunun yaklaşık yüzde 45’ine hizmet vermeye hazır olduğunu dile getirdi. Getlabs, bu yıl sonuna kadar nüfusun yüzde 60’ına ulaşmayı hedefliyor. Şirket, bu finansmanı büyümesini hızlandırmak ve nitelikli sağlık çalışanlarını işe almak için kullanmayı planlıyor.

Geçtiğimiz aylarda bir yatırım haberine yer verdiğimiz yerli sağlık girişimi Vivoo da benzer bir hizmet modeline sahip. Abonelik tabanlı evde idrar tahlili kitleri geliştiren ve satan Vivoo’nun 6 milyon dolar değerindeki A Serisi yatırım haberine buradan ulaşabilirsiniz.

Calm, sağlık teknolojisi girişimi Ripple Health Group’u satın aldı

Meditasyon uygulaması Calm, bir sağlık teknolojisi şirketi olan Ripple Health Group‘u satın aldığını açıkladı. İki şirket tarafından yapılan açıklamada anlaşma şartları ve detaylarına yer verilmedi. Ripple’ın kurucu ortağı ve CEO’su David Ko, Calm’ın kurucu ortağı Michael Acton Smith ile birlikte Calm CEO’su olarak görev alacak.

2019 yılında kurulan San Francisco merkezli Ripple Health, kullanıcılarını uygun sağlık hizmetleriyle buluşturuyor ve acil sağlık sorunlarına yönelik çözümler tasarlıyor. Ripple Health tarafından geçen ay piyasaya sürülen Care Memo ve LikePaper adlı ilk iki ürün, fiziksel, zihinsel ve sosyal yardım sağlamanın etkili yollarını bulmayı amaçlıyor.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) son verileri, her dört kişiden birinin hayatlarının bir döneminde ruh sağlığı sorunlarından etkileneceğini gösteriyor. Pandemi dönemi ve sokağa çıkma yasakları tüm dünyayı etkisi altına alırken, insanların kendileriyle daha çok vakit geçirmeleri kaçınılmaz oldu. Bu dönemde çevrimiçi psikolojik danışmanlık hizmetlerine olan talebin artmasının yanı sıra, meditasyon uygulamaları da olağanüstü bir talep gördü. Bugüne kadar toplamda 100 milyonun üzerinde indirmeye sahip olan Calm’ın değerlemesi, Aralık 2020 itibariyle 2 milyar dolar seviyesinde.

Yedi dilde orijinal ses içeriğiyle Calm, 190’dan fazla ülkedeki kullanıcılara hizmet veriyor. Uyku, meditasyon ve rahatlama uygularını içeren Calm, günlük ortalama 100.000 yeni kullanıcıya ulaşıyor. Şirket, geçtiğimiz haftalarda yeni Daily Move özelliğini piyasaya sürerek video içeriğe adım atmıştı.

Calm, satın almanın zihinsel sağlık hizmetlerine yönelik hedeflerini hızlandıracağını söylüyor. Satın alma işleminin ardından Ripple Health ekibi, Calm’a katılacak. Ekip, Calm for Business’ın yerini alacak olan Calm Health‘in geliştirilmesine odaklanacak. Calm ve Ripple Health Group CEO’su David Ko, Calm ekibinin ruh sağlığının geleceğine öncülük etmede kararlı olduklarını dile getiriyor.

Lojistik hizmet sağlayıcısı Loadsmart, 200 milyon dolar yatırım aldı

Lojistik hizmet sağlayıcısı Loadsmart, D Serisi finansman turunda 200 milyon dolar yatırım aldığını açıkladı. SoftBank Latin America Fund tarafından yönetilen ve BlackRock, CSX Corporation ve Janus Henderson Group tarafından katılım sağlanan tur, şirketin değerlemesini 1,3 milyar dolar seviyesine getirdi.

Bir nakliye teknolojisi şirketi olan Loadsmart, müşterilerin ürünleri fiyatlandırmasına, rezerve etmesine ve sevk etmesine yardımcı olmak için otomasyondan yararlanır. 2014 yılında Felipe Capella ve Ricardo Salgado tarafından kurulan Chicago, Illinois merkezli Loadsmart, nakliyecilerin ihtiyaçlarını karşılayan çözümler sağlamak için müşteriler ve diğer ortaklarıyla yakın bir şekilde çalışır. Şirket, kuruluşundan bu yana büyümeye yönelik pragmatik bir teknoloji öncelikli yaklaşımını sürdürdüğünü iddia ediyor.

680.000 kamyondan oluşan bir nakliye ağı

Loadsmart’ın nakliye ağı 680.000’den fazla kamyondan oluşuyor ve şirketin yazılımı yüz milyonlarca dolar yük işliyor. Loadsmart, yalnızca müşteriler için verimliliği göz önünde bulundurmakla kalmaz, aynı zamanda sürdürülebilir ve çevre dostu bir tedarik zinciri oluşturmayı amaçlar. Loadsmart, müşterilerin yakıt tasarrufu yaparak, çevresel etkiyi azaltan intermodal seçenekler ile sera gazı salınımlarını büyük ölçüde önler.

Loadsmart kurucu ortağı ve CEO’su Ricardo Salgado, “2021’de yıldan yıla yüzde 134 gelir artışı” yaşadıklarını bildirdi. 2021 yılını aktif bir şekilde geçiren şirket Ekim 2021’de Chicago’da 35.000 metrekarelik yeni bir genel merkezin açılışını duyurmuştu. Saldago, nakliyecilerin artan talebi karşılamak ve tedarik zinciri verimsizliklerini gidermek için Loadsmart ile çalışmanın avantajlarını gördüklerini söylüyor. Şirket, bu son yatırımı teknoloji tekliflerini hızla genişletmek, nakliyecileri, aracıları ve depoları birleştirerek verimliliği ve şeffaflığı artırmak için kullanmayı planlıyor.

Zipline, otonom uçaklarla ilaç teslimatı yapmak için Magellan Health ile ortaklık kurdu

Dünyanın en büyük otomatik dağıtım sistemlerinden birini işleten ABD merkezli Zipline, ilaç teslimatları gerçekleştirmek için yeni bir ortaklık kurdu. Şirket, reçeteli ilaçları otonom uçaklarla teslim etmek için Magellan Health Inc. bünyesindeki Magellan Rx Management ile bir ortaklık kurduğunu duyurdu.

Zipline, Afrika kıtasında tıbbi malzeme teslimatları yaparak 2014 yılında ABD’de girişimcilik ekosistemine giriş yaptı. Geçtiğimiz sene temmuz ayında 250 milyon dolar yatırım aldığını paylaştığımız Zipline, şu anda yaklaşık 2,75 milyar dolar değerlemeye sahip.

Dünyanın en büyük otomatik isteğe bağlı teslimat hizmetlerinden birini veren Zipline, bu ortaklık ile ilk olarak ABD’nin Kuzey Karolina eyaletindeki Magellan Rx üyelerine ulaşacak. Magellan Rx, Federal Havacılık İdaresi’nden (FAA) onay bekleyen hizmetine 2022’de başlamayı planlıyor. Teslimatlar, Zipline’ın Kannapolis’teki mevcut dağıtım merkezinden gerçekleştirilecek. Otomatik ve isteğe bağlı ilaç teslimatları sayesinde, sağlık kuruluşları ve hastalar, ihtiyaç duydukları ilaçları yaklaşık 15 dakika gibi bir sürede teslim alabilecek.

Zipline, olumsuz pandemi şartlarında da faaliyetlerini sürdürmeyi başardı. Şirket, geçtiğimiz yıl aşı ve koruyucu ekipman teslimatları yaparak birçok bölgeye ulaştı. Zipline, ABD’nin perakende devlerinden olan Walmart ile de bir ortaklığa sahip. Ortaklık, 2020’nin sonbaharında duyurulmuş ve Kasım 2021’de Arkansas eyaletinde faaliyete geçirilmişti. Zipline’ın otonom uçakları, müşterilere termometre, reçetesiz ilaç veya acil durum malzemeleri gibi ihtiyaç duydukları ürünleri teslim ediyor. Teslimatlar, Arkansas, Pea Ridge’deki Walmart Neighborhood Market bölgesinden gerçekleştiriliyor.

Zipline, ortalama olarak her dört dakikada bir teslimat gerçekleştirdiğini iddia ediyor. Yakında beş ülkede faaliyet gösterecek olan şirket, bugüne kadar toplamda 235.000’den fazla ticari teslimatı tamamladı.

GoStudent, Seneca Learning ve Tus Media Group’u satın aldı

Çevrimiçi özel ders alanında Avrupa’nın lider isimlerinden olan GoStudent, bugün iki yeni satın alma haberiyle gündemimizde. Viyana merkezli ed-tech girişimi, Birleşik Krallık merkezli Seneca Learning ve İspanya merkezli Tus Media Group‘u satın aldığını duyurdu.

Avrupa’nın en değerli ed-tech girişimleri arasında yer alan GoStudent, orta ve üniversite çağındaki öğrencilere ücretli, bire bir, video tabanlı eğitim sağlıyor. Ocak ayında 340 milyon dolar yatırım aldığını paylaştığımız GoStudent, 3,5 milyar dolar değerlemeye ulaşmıştı. Geçtiğimiz ay GoStudent, yeni finansmanı uluslararası genişleme ve stratejik ortaklıklar kurmak için kullanacağını söylemişti. Geçtiğimiz sene ülkemizde de faaliyetlerine başlayan şirket, 2021 yılında Kanada ve Meksika dahil olmak üzere 16 ülkeye genişlemiş ve 19 uluslararası ofis açmıştı. Bugünün haberi şirketin D Serisi finansman turunda 340 milyon dolar yatırım almasından neredeyse yirmi gün sonra geldi.

Satın alma işleminin detaylarına gelecek olursak, satın alınan her iki şirket de mevcut liderlik ekipleri altında ve kendi marka adlarıyla bağımsız olarak faaliyet göstermeye devam edecek. 2016 yılında kurulan Seneca Learning, Birleşik Krallık’ta 7 milyon öğrenciye sahip bir platform. Seneca Learning’in Kurucu Ortağı ve CEO’su Stephen Wilks, “Felix ve GoStudent ekibiyle çalışmak, Seneca’nın ücretsiz içeriğini ve öğrenim deneyimini dünyanın farklı ülkelerindeki milyonlarca öğrenciye sunmamıza olanak sağlayacak” sözlerine yer verdi.

2011 yılında kurulan Tus Media ise, İspanya’nın yanı sıra birkaç Avrupa ve Latin Amerika ülkesindeki öğretmenlerle birlikte 4 milyon öğrenciye hizmet veriyor. Öğretmenler için açık bir pazar yeri sunan girişim, satın alma işleminin ardından yeni pazarlara ve daha büyük coğrafyalara genişlemeye hazır olacak.

Google, Android Deprem Uyarı Sistemi için AFAD ile yeni bir iş birliği kurdu

Popüler işletim sistemi Android’in kurucusu Google, kullanıcıları için hizmet kalitesini arttırmaya devam ediyor. Android işletim sisteminde yer alan Deprem Uyarı Sistemi, Dünya geneli sismik ölçümler ile deprem ihtimaline karşı uyarmak için bulunuyor. Bu faaliyetlerini Türkiye’de daha da arttırmak isteyen Google, bildirimlerine AFAD web sitesi bağlantısını da ekleyeceğini duyurdu.

Basın toplantısında konuyu duyuran Google, konu hakkında yeni kaynaklar elde etmek için AFAD ile yeni iş birliğini duyurdu. Google Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Sırma Süren moderatörlüğünde ve Google Ürün Yöneticisi Boone Spooner’ın katılımlarıyla gerçekleşen etkinlikte, Android Deprem Uyarı Sistemine AFAD bağlantısınında ekleneceği belirtildi.

Android Deprem Uyarı Sistemi

2021 yılı itibariyle Türkiye’de kullanılabilir olan Android Deprem Uyarı Sistemi, deprem esnasında yardımcı olabilecek tüm kaynakları sunuyor. Bu sistemi daha da yaygınlaştırmak istediklerini belirten Sırma Süren, ürünün doğru kurumlarla bir araya getirilmesi gerektiğini belirtiyor. Bu sene içerisinde Android Deprem Uyarı Sistemi bildirimlerine AFAD bağlantısının eklenmesi beklendiğini söyleyen Süren, kriz anında vatandaşların yanında olmak istediklerini belirtiyor.

Telefonların depremdeki sarsıntıyı ölçümlediğini belirten Boone Spooner, deprem merkezini belirlemekte telefonların önemli bir rolü olduğunu söylüyor. Depremin ne kadarlık bir bölümde etkilendiğini bu şekilde anladıklarını açıklıyor. 4.5 altındaki depremler için “Farkına Var” uyarısı ile kullanıcının dikkatini çekmek istenirken 4.5 üzeri depremlerde ise “Eyleme Geç” uyarını gönderiliyor.

Nasıl Kullanılır

Android Deprem Uyarı Sistemi, tüm Android cihazlarda yer alıyor. Bu özelliği kullanmak ve aktif etmek isteyen kişiler Ayarlar üzerinden Konum bölümüne gitmesi ve “Acil Durum Konum Hizmeti”ni açması gerekiyor. Google’ın AFAD bağlantısını eklemesi ile kullanıcıların deprem anlatında kullanıcıların yerel bilgilere erişmesi kolaylaşacak.

Elektronik ödeme şirketi Ödeal, TaksidePOS’u satın aldı

Hızlı ve istikrarlı büyümesinin yanı sıra, yaptığı iş birlikleri ve aldığı yatırımlarla da tüm dikkatleri üzerine toplayan Ödeal, 2022’ye bir birleşme ile başladı.

Ödeal, küçük bir oranda iştirakinin bulunduğu, taksilerde kredi kartı ile ödeme yapmayı sağlayan, böylelikle hem yolculara kolaylık hem de araç sahiplerine gelirini katlama imkanı sunan TaksidePOS’un hisselerinin tamamını çatısı altına aldı.

Ödeal’ın TaksidePOS hisselerini almasıyla, Ödeal’ın start-up’lara sunduğu desteği kurumsal hale getirmek amacıyla 2021 yılı sonunda kurduğu Ödeal Capital de kuruluşundan kısa bir zaman sonra ilk yatırımını yapmış oldu.

2017 yılında kurulan TaksidePOS hali hazırda, Türkiye’nin 5 ilinde, 15,000 taksi tarafından kullanılıyor. Yeni dönem için hedeflerini de yükselten TaksidePOS 2022 yılında 23,000 taksiye erişmeyi hedeflerken iş hacmini yüzde 100% artırmayı planlıyor, cirosunu 1,4 Milyar TL ’e çıkartmayı hedefliyor.

Birleşme ile ilgili bilgi veren Ödeal Kurucu Genel Müdürü Fevzi Güngör; “Bugünü bir mihenk taşı olarak kabul ediyorum. 5 yıldır küçük bir oranda hissemizin bulunduğu, Ödeal olarak birlikte büyüdüğümüz TaksidePOS’un hisselerinin tamamını bünyemize katarak çok keyif aldığımız ortaklığımızı Ödeal çatısı altında sürdürmeye ve Ödeal gücüyle ivmelendirerek büyütmeye karar verdik. TaksidePOS markasını ve mevcut kadrosunu değiştirmeden devam edeceğiz. TaksidePOS’ta görev yapan arkadaşlar eminim heyecan ve donanımlarıyla Ödeal ekibine de sinerji katacak. SPG⃰ yatırımı ile başlayan, TaksidePOS birleşmesi ile devam eden süreci hep birlikte en güzel şekilde yeni adımlarla sürdüreceğimize, çoğalarak büyüyeceğimize olan inancım tam.” dedi.

Ödeal Capital’in yatırımları devam edecek

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Ödeal Capital Yönetici Ortağı Emre Günerman; “Ödeal ve TaksidePOS birleşmesinin bir başka önemi de, 2021 yılının sonunda, start-up’lara verdiğimiz desteği kurumsal hale getirmek amacıyla kurduğumuz Ödeal Capital’in, kuruluşunun ardından 3 ay geçmeden bir yatırıma imza atmış olması oldu. Önümüzdeki dönemde de finansal alanda faaliyet gösteren start-up’lara karşı ilgimiz ve yatırımımız devam edecek. Kısa süre içerisinde yeni yatırımlarımızı sizlere duyuracağımızın müjdesini şimdiden verebilirim.”

Ödeal, start-up’lara sunduğu desteği kurumsal hale getirmek amacıyla, 2021 yılında, “Ödeal Capital” isminde, girişimcilere özel bir yatırım bütçesi oluşturdu. Ödeal Capital’in radarında Türkiye’de faaliyet gösteren, Türk iş dünyasında özellikle mikro işletme ve KOBİ’lere yönelik çözümler sunan girişimler bulunuyor.

Not: İngiltere kökenli SPG Holdings, 2021 yılında toplam hisselerinin yüzde 9,9’u karşılığında Ödeal’a 28.7 milyon TL’lik yatırım yaptı.

İş sağlığı ve güvenliğine odaklanan Padoa, 80 milyon euro yatırım aldı

İş sağlığının dijitalleştirilmesinde öncü isimlerinden biri olan Paris merkezli girişim padoa, yeni bir finansman turunda 80 milyon euro yatırım aldığını duyurdu. Şirketi, bu finansmanın ardından iş sağlığı pazarındaki genişlemesini daha da hızlandırmayı planlıyor. Finansman turu Five Arrows Growth Capital tarafından yönetildi.

2016 yılının sonlarında beş kurucu ortaktan oluşan bir ekip tarafından kurulan padoa, bugüne kadar yaklaşık 105 milyon euro güvence altına aldı. Şirketin kurucu ortakları arasında Cédric Mathorel (CEO), Frédéric de Mesmay (CTO), Lionel Cassier (CPO), Nicolas Telle ve Julie (Boudet) Prévôt-Leygonie (COO) yer alıyor. Şirket, iş sağlığı merkezlerine yönelik yazılım ve hizmetler tasarlar ve geliştirir. padoa’nın platformu, Fransa’daki iş sağlığı uzmanlarına, çalışanlarını yönetmek, kaza önleme stratejileri geliştirmek ve işyerinde güvenliği sağlamak amacıyla ihtiyaç duydukları araçları sağlar.

padoa, sağlık verilerinin korunmasına büyük önem verdiğini vurguluyor. Şu anda 140 çalışana sahip olan şirket, 2 milyon çalışanı temsil eden 200.000’den fazla şirkete iş sağlığı alanında hizmet veriyor. Bu finansman turu, padoa’nın teklifini genişletmesine ve daha fazla müşteriye sunmasına yardımcı olacak. Şirket ayrıca, 2022 yılında 60’dan fazla yeni çalışanı işe almayı planlıyor. Kamet Ventures, önemli bir hissedar haline gelen Five Arrows Growth Capital’ın yanı sıra çoğunluk hissesine sahip olmaya devam edecek.

Eylül 2021’de iş sağlığı ve güvenliğine yapay zeka odaklı çözümler getiren yerli girişim Intenseye’nin 25 milyon dolar yatırım aldığını sizlerle paylaşmıştık. Çalışmalarını ABD odaklı olarak geliştiren girişim, sağlık ve güvenlik ihlallerini gerçek zamanlı olarak belirleyip durumu tesise anlık olarak bildiriyor.