Ana Sayfa Blog Sayfa 361

New York merkezli yazılım dokümantasyon platformu Mintlify, 2.8 milyon dolar yatırım aldı

New York merkezli yazılım dokümantasyon platformu Mintlify, Bain Capital Ventures liderliğinde yürütülen yatırım turunda 2.8 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. İlgili yatırım turuna; TwentyTwo Ventures ve Sourcegraph‘ın kurucu ortağı Quinn Slack katıldı.

Mintlify’ın kurucuları Han Wang ve Hahnbee Lee yaptığı açıklamada, Mintlify fikrinin yazılım geliştirme ve dokümantasyon deneyimleri sonucu ortaya çıktığını belirtti. Wang ve Lee gözlemlerinin 2017 GitHub anketi‘yle benzer sonuçları içerdiğini de söyledi. 2017 GitHub anketine göre, yazılımcıların % 93’ü eksik veya güncel olmayan dokümantasyonun yaygın bir sorun olduğunu düşünüyor.

Mintlify, dokümantasyon ile ilgili zorlukları otomasyonla çözmeyi amaçlamaktadır. Şirketin sistemi, çeşitli teknolojilerden yararlanarak kodu okur ve açıklamak için ilgili dokümanları oluşturur. Dokümantasyon oluşturmanın haricinde, sistem rutin olarak “eski” dokümantasyonu tarar ve kullanıcıların okunabilirliği artırmak için dokümantasyonla nasıl etkileşimde bulunduğunu da tespit eder.

Wang yaptığı bir açıklamada, ”Daha önce çeşitli şirketlerde yazılım mühendisleri olarak çalıştık ve hepsinin kötü belgelerden muzdarip olduğunu gördük. Dokümantasyon, genç mühendisler ve yeni yazılımcılar için bir yaşam çizgisidir. Bahsettiğimiz bu dokümantasyonlar, üst düzey yazılımcıların gelecekte kodlarını başkalarına açıklamaktan zaman kazanmalarına yardımcı olur” dedi.

Mintlify’ın rakiplerine göre daha kaliteli sonuçlar sağladığını iddia eden Wang, ”Mintlify’ın isteği, dokümantasyonu yazılım ekipleri için standart bir hale getirerek ihtiyacı karşılamaktır” dedi.

Şu anda 6.000 aktif hesabı olduğu iddia edilen Mintlify’ın planları arasında, kurumsal müşterilere yönelik premium özellik getirme, ürün geliştirme ve ekip büyütme olduğu söyleniyor.

15 dakikada market alışverişi teslimatı sağlayan Astro, 60 milyon dolar yatırım aldı

Kullanıcılara 15 dakikalık teslimat sözü veren Astro, B serisi finansman turunda 60 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Accel, Tiger Global ve Citius liderliğinde gerçekleşen yatırım turuna; AC Ventures, Global Founders Capital, Lightspeed ve Sequoia Capital India katıldı. Aldığı yatırım ile birlikte Astro’nun toplam sermayesi 90 milyon dolara ulaştı.

Astro’nun Kurucu Ortağı ve CEO’su Vincent Tjendra, “Astro’daki görevimiz, insanların hayatlarını daha basit ve kolay hale getirmektir. Çalışanlarımız, özellikle Endonezya’nın benzeri görülmemiş sayıda vaka yaşadığı son Omicron COVID-19 artışı sırasında, müşterilerimizin bize en çok ihtiyaç duydukları anda sürekli olarak hizmet verdiler. 2-3 km’lik mesafeler için 15 dakikalık teslimat hizmetimizi sundular. Müşteri deneyimini sürekli olarak takip ettiler ve harika yorumlar aldılar.

Astro, yalnızca ilk altı ay içinde toplam 1 milyon kez uygulama indirme ve pazarda yüksek müşteri derecelendirmelerine sahip oldu. Şirketimiz için bu durumun sadece bir başlangıç olduğunu düşünüyoruz. Bundan sonraki hedefimiz, daha hızlı bir lojistik altyapı oluşturmak ve rakiplerimizin önüne geçerek sadık müşteriler kazanmaktır” dedi.

Şirket şu anda 30 milyon nüfuslu Jakarta’da yaklaşık 1.000 kişilik bir filo ile 50 farklı konumda faaliyet gösteriyor. Gelirlerin ise, son birkaç ayda 10 kattan fazla arttığını söylüyor.

Astro, elde edilen finansmanın daha fazla müşteriye ulaşmak ve daha iyi müşteri deneyimi sağlamak için harcanacağını belirtiyor. Şirket’in planları arasında ürün geliştirme ve kısa süre içerisinde 200 kişilik ekibi büyütmek olduğu söyleniyor.

Berlin merkezli ödeme platformu Mondu, 43 milyon dolar yatırım aldı

Küresel durgunluğu göz önüne alan küçük işletmeler, bir süredir yeni ödeme türlerine yöneliyor. “Şimdi Al Sonra Öde” yöntemi de B2B dünyasında sık sık kullanılıyor. Çeşitli ödeme seçenekleri sunan Mondu ise, “Şimdi Al Sonra Öde” iş modeli ile esnek ödeme yöntemleri sunmaya devam ediyor.

2021 yılında kurulan Mondu, geçtiğimiz günlerde gerçekleşen A serisi finansman turunda 43 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Şirket aldığı yatırım ile birlikte toplam sermayesini 57 milyon dolara çıkardı. Valar Ventures liderliğinde yürütülen yatırım turuna; Cherry Ventures, FinTech Collective, Klarna, Zalando ve SumUp‘tan üst düzey yöneticiler katıldı.

Mondu’nun kurucu ortağı ve eş CEO’su Malte Huffmann, “Bir dijitalleşme devriminin eşiğindeyiz. Mondu bu devrimin büyük bir parçası olarak ilerlemek ve esnek ödeme yöntemleri alanında gelişmek istiyor” dedi.

Mondu’nun kurucu ortağı ve eş CEO’su Philipp Povel yaptığı açıklamada, Avrupa ve ABD’de global tüketici BNPL pazarında (Şimdi Al Sonra Öde) 200 milyar dolar civarında bir fırsat olduğunu ve bunun peşinde olacaklarını belirtti.

Valar Ventures’ın kurucu ortağı Andrew McCormack, “BNPL, geçiş halinde olan üç büyük pazarın kesişim noktasında yer alıyor. B2B ödeme pazarı çok büyüdü ve dijitale geçiş önemli bir hale geldi” dedi.

Bugüne kadar çeşitli sektörler ile sözleşme imzalayan Mondu ekibi yaptığı açıklamada, Almanya’da güzellik ürünleri mağazası olan Ionto Comed‘le sözleşme yaptığını ve hedefinde Avrupa ülkesine yayılmak olduğunu paylaştı.

Latin Amerika merkezli Kavak, Mehmet Çelikol liderliğinde Carvak adı ile Türkiye pazarına girdi

Hızlı büyüyen girişimlerden Kavak, Türkiye pazarına girdi. Latin Amerika dışındaki ilk yatırımını Türkiye’ye yapan şirket, 2025 yılı sonuna kadar 300 binden fazla aracın satışını gerçekleştirerek, Afrika, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’nın en büyük ikinci el otomotiv şirketi olmayı hedefliyor.

Kavak, Türkiye’deki faaliyetlerine Mayıs ayı itibariyle Carvak markası ile başladı. 500 personeli ile ikinci el araç alım, satım ve yenileme faaliyetlerine başlayan Carvak, kısa sürede bin kişinin üzerinde istihdam planlıyor. İstanbul’da bulunan showroom’larına ek olarak Türkiye’nin çeşitli illerindeki araç alım ve satım noktaları ile yaklaşık bin aracı müşterilere sunan CARVAK, geçtiğimiz dönemde aylık 2 bin araç kapasiteli yenileme merkezini İstanbul’da faaliyete geçirdi.

Carvak Türkiye İcra Kurulu Başkanı (CEO) Mehmet Çelikol, kurulduğu 2016 yılından bu yana her yıl yüzde 100’ün üzerinde büyüyen Kavak’ın altı yılda ulaştığı 8,7 milyar dolar değer ile Latin Amerika’nın en değerli özel start-up şirketi konumunda olduğunu hatırlattı. Veri ve teknoloji temelli modeli ile Latin Amerika’da elde ettikleri başarıyı Türkiye’de de yakalamak istediklerini anlatan Çelikol, ikinci el otomotiv sektörünün güven ve şeffaflık ihtiyacını, hız ve teknolojiyi bir araya getirip müşteri ve paydaşlarında yüksek memnuniyet yaratarak karşılamayı hedeflediklerini söyledi.

Mehmet Çelikol

Çelikol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, Amerika ve Çin’den sonra dünyanın en büyük ikinci el araç pazarı. Buna ek olarak yüzde 15 araç sahipliği ile potansiyeli de çok yüksek. Sahip olduğumuz potansiyel ve Latin Amerika dışında girdiğimiz ilk ülke olması açısından Türkiye bizim için ayrı ve özel bir öneme sahip. Yatırım, istihdam ve hizmet kalitesi başta olmak üzere sektörün her alanında öncü ve lider olma doğrultusunda adımlarımızı hızlandırıyoruz. Ülkemizin yatırım ortamına ve istihdamına katkımız, önümüzdeki yıllarda artarak devam edecek. Kısa sürede, hem ikinci el araç alım, satım ve kullanma deneyimini muhteşem halde getirerek, Türkiye’deki ikinci el otomobil pazarının en önemli oyuncularından biri olacağız. Carvak olarak, uzun vadeli stratejimizin bir parçası olarak, Türkiye’de 2025 yılı sonuna kadar 300 binden fazla aracın satışını gerçekleştirmeyi ve Doğu Avrupa, Afrika ve Ortadoğu’nun en büyük ikinci el otomotiv şirketi olmayı hedefliyoruz.”

Başta Vialand AVM, MetroCity, Maltepe Park AVM ve Hilltown Küçükyalı AVM’de olmak üzere toplam 18 araç alım satın noktası ile faaliyetlerine başladıklarını ifade eden Mehmet Çelikol, CARVAK’ın portföyünde şimdiden yaklaşık bin adet araç bulunduğunu söyledi. CARVAK araçlarının yenilenme sürecine duydukları güvenle müşterilerine 15 aya kadar garanti imkânı sunduklarını belirten Çelikol, yerinde ve hızlı finansman, kasko ve sigorta seçenekleri ile müşterilerinin hayatını kolaylaştırdıklarını ifade etti.

Latin Amerika’nın en değerli startuplar’ından

Faaliyetlerine ilk olarak Meksika’da başlayan Kavak, şirket CEO’su Carlos Garcia Ottati’nin liderliğinde, 2020 yılında Arjantin ve 2021 yılında Brezilya pazarına girdi. KAVAK, 2020 yılının Ekim ayında 1,15 milyar dolar değerle Meksika’nın ilk unicorn’u olma başarısını gösterirken, devamında katlanarak büyümeye devam etti ve sadece bir yıl sonra 8,7 milyar dolar değere ulaştı.

Kurulduğu 2016 yılından bu yana 1,6 milyar doların üzerinde yatırım alan KAVAK, Latin Amerika’nın en değerli start-up şirketi olmak özelliğini taşıyor ve aralarında Softbank, Greenoaks, DST Global, Kaszek Ventures, QED Investors, General Atlantic, D1, Ribbit, Bond, General Catalyst ve Founders Fund’ın bulunduğu dünyanın en önemli yatırımcıları tarafından desteklenmeye devam ediyor.

Şu anda 4 ülkede 85 merkezi, 8.500’ü aşkın çalışanı ve portföyündeki 40.000 araçla müşterilerine hizmet veren Kavak, dünyanın en önemli ikinci el araç alım satım ve yenileme şirketi olmayı hedefliyor.

Yerli fintech girişim F-Ray, Aktif Ventures’ın Mindvest fonundan yatırım aldı

f-rayscoring.com platformuyla borsa yatırımcılarına, jetscoring.com platformuyla ise finansal kurumlara ve reel sektöre hizmet veren F-Ray, Aktif Ventures’tan yatırım aldı. Girişim bu yatırımla global hedeflerine çok daha hızlı bir şekilde ilerleyebilecek.

Mindvest’in yeni yatırımı F-Ray, halka açık veya kapalı tüm şirketlerin anında algoritmik finansal analiz ve değerlendirmelerini yaparak finansal tablo yorumlayıcılarına zaman ve verimlilik kazandıran makine öğrenmesi yazılımları geliştiriyor. Ayrıca F-Ray, f-rayscoring.com ve jetscoring.com platformlarıyla hem borsa yatırımcılarına hem de finansal kurumlara ve reel sektöre hizmet veriyor. Finansal bilgi asimetrisini yok etmek amacıyla çalışmalarını sürdüren F-Ray, Mindvest’ten aldığı yatırımla global hedeflerinde daha hızlı ilerleyecek.

Sezer: “F-Ray’in Türkiye’den çıkan bir başarı hikayesi yaratacağına inanıyoruz”

Mindvest ile Türkiye Fintech ekosistemine her geçen gün daha fazla katkı sunmaktan mutluluk duyduklarını vurgulayan Aktif Ventures Genel Müdürü Yakup Sezer, “Girişim sermayesi fonumuz Mindvest ile üçüncü yatırımımızı gerçekleştirdiğimiz F-Ray; hem kurumlara ve finansal kuruluşlara hem de bireylere yönelik hizmetleriyle, geniş bir hedef kitleye hitap eden kapsamlı bir girişim. Mali tablo verilerinin çok hızlı bir şekilde anlamlandırılıp analiz edilmesini sağladıkları Jetscoring ürünleriyle gerek finans sektörüne gerekse reel sektöre verimlilik anlamında pozitif katkı sağlayacaklarını düşünüyoruz. F-Ray net bir probleme, hızlı teknoloji üretme kabiliyeti ile inovatif çözümler sunarken, ölçeklenebilir iş modeliyle de fark yaratıyor. Önümüzdeki dönemde hem yurt içi hem yurt dışında hızlı bir şekilde büyüyerek Türkiye Fintech ekosisteminden çıkan kıymetli bir başarı hikayesi yaratacaklarına gönülden inanıyoruz. Bu heyecanlı büyüme sürecinde F-Ray girişimi ile birlikte yürüyeceğimiz için çok mutluyuz” dedi.

Eray: “Mindvest’in de desteğiyle global hedeflerimize daha hızlı ilerleyeceğiz”

Firmaların finansal röntgenlerini çektiklerini ve finans dünyasının X-ray’i olarak tanınma yolunda ilerlediklerini belirten F-Ray Kurucusu Mehmet Eray, “F-Ray olarak şirketlerin finansal performanslarının OCR ve makine öğrenmesi algoritmalarıyla anında ölçümlenebildiği sistemler geliştirdik ve saatler süren süreçleri saniyelere indirdik. Bu sayede borsa yatırımcıları, şirket finansal performanslarına dayanan bilinçli yatırım kararları almak için; tedarikçiler ise müşteri seçimi ve satış risklerinin belirlenmesi amacıyla platformlarımızı kullanıyorlar. Bağımsız denetim raporu, mizan, kurumlar vergisi beyannamesi, KAP bildirimi gibi her türlü finansal veri dokümanını; pdf, excel, png, fotoğraf gibi çeşitli formatlarla sistemlerimize anında aktarıp analizini yapabiliyoruz. F-Ray olarak hedefimiz finansal bilgi asimetrisini yok etmek. Gerek yatırımcılar gerekse kreditörler ya da tedarikçilerin temas edecekleri şirketleri çok hızlı ve efektif olarak değerlendirebildikleri, böylece kayıpların minimuma indirildiği bir finans dünyası için çalışıyoruz. Mindvest’ten almış olduğumuz yatırımla çok değerli bir vizyonun, mentorluk ve networking ağlarının da parçası olduk. Sağladıkları destek sayesinde global hedeflerimizde daha hızlı ilerleyeceğimize inanıyoruz. Şimdiden başladığımız yurt dışı satışlarımızı artırmayı ve Türkiye’nin gelecekte çıkartacağı unicorn fintech şirketlerden birisi olmayı amaçlıyoruz” dedi.

İş ilanları ile adayları, yetenek avcıları üzerinden eşleştiren DigitalWisers, 5 milyon Euro değerleme üzerinden yatırım aldı

Açılan iş ilanlarını yapay zeka destekli algoritmalar kullanarak yetenek avcılarının portföylerindeki en iyi adaylarla eşleştirerek en kısa sürede işe alım sürecini tamamlamayı hedefleyen akıllı insan kaynakları platformu DigitalWisers, yurt içi ve yurt dışından katılan 4 melek yatırımcıdan 5 milyon Euro değerleme üzerinden tohum aldı.

Erkan Yıldırım tarafından kurulan DigitalWisers, iş insanlarının bugüne kadar sürdürülebilir bir gelir modeline dönüştüremediği kişi ağlarını (dolayısıyla yetenek portföylerini), açılan iş ilanlarına önererek kolayca “talent partner: yetenek paydaşı” olmasını sağlayan dijital bir platformdur. Bu anlamda Airbnb iş modelinin insan kaynakları versiyonu olarak düşünülebilir.

Hem şirketleri hem de yetenek paydaşlarını birbirleri ile bir satınalma sürecine girmeden çalışabilir hale getirir, önerilen yetenekler arasından skorlama, test ve bağımsız uzman değerlendirmeleri ile en uygun olanların seçilmesini kolaylaştırır.

DigitalWisers neler sunuyor?

  • Şirketlerin birden fazla yetenek paydaşı ile çalışarak açık pozisyonların hızla kapatılmasını sağlar,
  • Ağı güçlü insanların hızla yetenek paydaşı olmasını ve ek süreçler olmadan kolaylıkla gelir elde etmesini sağlar,
  • En iyi aday ve iş ilanı eşleşmelerini yakalar ve öne çıkmasını sağlar,
  • Adayların kariyer yolculuklarında birlikte çalışacakları yetenek paydaşları ile kolayca eşleşmesini sağlar.

Erkan Yıldırım, yatırımla ilgili: “Yatırımı platform altyapısının ve algoritmanın geliştirilmesinde, ekibin büyütülmesinde, kullanıcı bazının hızla genişlemesi için özellikle dijital platformlarda büyümeye dönük etkili satış-pazarlama aktiviteleri oluşturmada kullanacağız.”

İlk yurt dışı operasyonunu Berlin’de açan Trendyol, 1 milyar dolar global satış hacmine ulaşmayı hedefliyor

Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol, uluslararası büyüme ve e-ihracat planlarına hız verdi. Bu kapsamda ilk yurt dışı ofisini Berlin’de açtı. Geçtiğimiz günlerde Almanya ofisini ziyaret ederek, Trendyol Grup Başkanı Çağlayan Çetin‘den tüm bilgileri edindik.

Yurt dışı pazarlara açılarak, “%100 Made in Türkiye” ürünleri farklı coğrafyalardaki müşterilerle buluşturmayı hedefleyen Trendyol, 2023 yılında globalde 1 milyar dolarlık global satış hacmine ulaşmayı hedefliyor.

Trendyol’un gelecek planlarıyla ilgili bilgi veren Trendyol Grubu Başkanı Çağlayan Çetin, “Türkiye’den doğan Trendyol, 11 yıl içinde uluslararası teknoloji ligindeki önemli oyunculardan biri haline geldi. Gelecek planlarımızın odağında ise, yerli üreticilerimizi destekleyerek, yerel üretimi artırmak ve ülkemizin sahip olduğu bu potansiyeli dünyaya açmak var. Trendyol üzerinden Türkiye’de gerçekleşen satışların yüzde 70’ini yerli ürünler oluşturuyor. 83 bin satıcı Trendyol’da satışa başladıktan sonra daha önce satmadığı bir ürünü Türkiye’de üretti. Biz “%100 Made in Türkiye” damgalı ürünleri global arenaya taşıyarak ülkemizin e-ihracatına ve döviz girdilerine önemli katkı sunmayı hedefliyoruz. Ülkemizin ihracatçı sayısını ve ihracat gelirlerini artırırken, üreticilerimize yurt dışındaki milyonlarca müşteriye satış yapma imkanı sunacağız. Uluslararası yol haritamızı birbirini tamamlayan iki strateji üzerine kurduk. Bunlardan ilki uluslararası e-ticaret platformlarındaki Trendyol marka ürünlerimizle e-ihracat payımızı artırırken, Türk markalarını da bu platformlara taşımak. Şu anda 50’den fazla uluslararası e-ticaret platformunda yer alıyoruz. İkinci stratejimiz ise Türk üreticilerini ve markalarını platformumuz aracılığıyla global pazarlarla buluşturmak. E-ihracat çalışmalarımızın odağına, bu bağlamda gelişmiş bir pazar olan Almanya’yı aldık” dedi.

2021 yılında 6 milyon sipariş 4 milyon global müşteriye ulaştı

Halihazırda Almanya’daki müşterilerimize özel trendyol.com/de ve Avrupa’da 27 ülkeden ulaşılabilen trendyol.com/en aracılığı ile yerli üretim ürünlerimizi yurt dışındaki müşterilerimize ulaştırıyoruz. 2021 yılında 150 milyon dolar hacminde doğrudan e-ihracat gerçekleştirdik ve toplamda 6 milyon sipariş aldık. 2021’de gerçekleştirdiğimiz ihracat Avrupa’dan Orta Doğu ve Afrika’ya, çok geniş bir coğrafyada 100’e yakın ülkeyi kapsıyor. E-ihracatın yüzde 66’sını Avrupa ülkelerine yaparken, yüzde 23’ünü Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Güney Afrika ülkelerine yaptık. Şu an globalde, yerli üreticilerimizin ürettiği ürünlere Trendyol aracılığıyla ulaşan 4 milyon müşteri bulunuyor” diye devam etti.

“Almanya’da en fazla indirilen uygulama Trendyol”

Almanya’nın Trendyol’un gelecek planlarında önemli noktalardan biri olduğunu belirten Çetin “Yerli üreticilerimiz Almanya operasyonumuz başladığından beri trendyol.com/de üzerinden 90 milyon Euro değerinde ürün satışı gerçekleştirdi. SimilarWeb’e göre Almanya’daki en hızlı büyüyen ikinci platform olduk. Giyim kategorisinde en çok ziyaret edilen ve en yüksek etkileşim oranlarına sahip internet siteleri arasında yer alıyoruz. Almanya’da alışveriş kategorisinde AppStore’un, tüm kategorilerde ise Google Play’in en fazla indirilen uygulaması olduk. Kısa vadeli hedeflerimiz arasında Almanya’da da pazaryeri sistemine geçmek bulunuyor. Almanya pazarında yıl sonu gelir projeksiyonunu ise 400 milyon Euro olarak belirledik. Önümüzdeki 3 yıl içinde de Almanya’da yaklaşık 3 milyar Euro değerinde bir hacme ulaşma hedefimiz bulunuyor. Tüm bu hedeflerimiz doğrultusunda Almanya’da pazarlama çalışmalarımıza hız verdik. Bizim Almanya pazarına girdiğimizi duyan futbol takımlarından da şimdiden sponsorluk teklifi almaya başladık. Trendyol Berlin ofisimizde çalışan sayısını yıl sonunda 200 kişiye çıkaracağız.” dedi.

“Esnaf ve KOBİ’lerimizi tüm dünyada satış yapabilir hale getireceğiz”

Berlin’i Amsterdam ve Lüksemburg ofislerinin takip edeceğini belirten Çağlayan Çetin, yakın bir zaman önce Polonya’da ilk depolarını açtıklarını söyledi. Çağlayan; “Gelecek yıl İngiltere’de ofis açmayı planlıyoruz. Avrupa’yı, Orta Doğu ve diğer pazarlar takip edecek. Buralarda da depo yatırımlarımız olacak. 3 yıl içerisinde yurtdışında ulaştığımız müşteri sayısını 15 kat arttırmak istiyoruz. Satıcılarımızın global müşterilere gerçekleştirdiği satışlardan elde ettikleri geliri de (GMV) 35 kat artıracağız. Hedefimiz EMEA bölgesinin de lider e-ticaret şirketi olmak” dedi.

5 yıl içinde Trendyol’un toplam satışlarında e-ihracatın payını yüzde 33’e çıkarmayı hedeflediklerini belirten Çetin, “2023 yılında e-ihracat hacmimizi 1 milyar dolar olarak belirledik. Esnafımızı ve KOBİ’lerimizi tüm dünyada satış yapabilir hale getireceğiz. Bununla birlikte yakın zamanda Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ile e-ihracat ekseninde yaptığımız işbirliği kapsamında, Türkiye’nin önde gelen markalarının global müşteriler ile buluşmasını hızlandıracağız. Bu doğrultuda teknoloji, lojistik ve pazarlama odağında önümüzdeki üç yıl içinde 500 milyon dolar yatırım yapacağız. Yerli üreticilerimizle birlikte hedeflerimize adım adım ulaşacağız” dedi.

Trendyol markalı ürünlerinin büyük çoğunluğu Anadolu’da yer alan 300’e yakın üretici tarafından üretildiğini belirten Çetin, “Şu an trendyol.com/de üzerinden de satışını gerçekleştirdiğimiz Trendyol markalı, “%100 Made in Türkiye” ürünleri üreten üreticilerimiz 30 bin kişiye istihdam sağlıyor. Bu üreticilerimizin yüzde 45’inin kadın girişimcilerden oluşmasından da ayrıca büyük memnuniyet duyuyoruz. Üreticilerimizin bulunduğu iller arasında Adana, Adıyaman, Balıkesir, Batman, Bursa, Diyarbakır, Düzce, Erzurum, Giresun, Karaman, Kahramanmaraş, Kastamonu, Kocaeli, Konya, Malatya, Mardin, Samsun ve Sivas gibi Anadolu’nun dört bir köşesinden iller yer alıyor” dedi.

Trendyol’un istihdam etkisi 2 milyon

Trendyol’un Türkiye’deki faaliyetlerine ilişkin de bilgi veren Çağlayan Çetin; “Trendyol, 30 milyondan fazla müşteriyi 260 bin satıcıyla buluşturan, yaşayan ve sürekli gelişen bir ekosistemi temsil ediyor. Bu yıl içerisinde ülkemizde de önemli yatırımlarımız hayata geçecek. Trabzon, Adana ve Ankara’da açacağımız üç depo ve aktarma merkezi ile 4.000’i aşkın kişilik istihdam sağlayacağız. 400 bin m2 olan operasyon alanımız 1 milyon m2’ye çıkacak. Aynı zamanda da Trendyol bünyesinde çalışan mühendis sayımızı da 1.500’den 3.500’e çıkararak, Ar-Ge çalışmalarımıza da hız kazandırmak hedeflerimiz arasında bulunuyor dedi”

Satıcıların yüzde 85’i cirosunu, yüzde 68’i istihdamını artırdı

Bağımsız araştırma kurulu Politika Analiz Laboratuvarı (PAL) tarafından yapılan “Trendyol’un Türkiye Ekonomisine Etkileri” araştırması sonuçlarına da değinen Çetin, “Araştırma sonuçlarına göre Trendyol ekosisteminin istihdama olan etkisi 2 milyona ulaştı” dedi. Satıcıların yüzde 99’u da KOBİ’lerden ve esnaflardan oluştuğunu ekleyen Çetin sözlerine şu şekilde devam etti: “Özellikle Anadolu illerinde Trendyol’a olan ilgi her geçen gün artıyor. 2021 yılında 3 büyük il dışında Trendyol’da bulunan satıcılarımızın sayısı 42 bin iken, bu sayı bir yıl içerisinde 3 katına çıkarak 127 bine ulaştı. Bu satıcıların yüzde 91’i Trendyol sayesinde yeni müşteri gruplarına ulaştıklarını ifade ediyor. Satıcılarımızın yüzde 85’i Trendyol ile çalışmaya başladıktan sonra cirosunu, yüzde 68’i ise istihdamını artırdığını belirtiyor. Aynı şekilde satıcılarımızın yüzde 93’ü Trendyol ile çalışmanın şirket performansını artırdığını, yüzde 89’u yeni bölgelere ve müşterilere ulaştıklarını, yüzde 87’si satış ve pazarlama kabiliyetlerini geliştirdiklerini ve müşteri deneyimini iyileştirdiklerini söyledi.”

“E-ticaret yasası platformların yurtdışı büyümesini desteklemeli”

Soru üzerine yeni e-ticaret yasası hazırlıkları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Çağlayan Çetin, “Ticaret Bakanlığı’nın e-ticaret yasa tasarısı hazırlığından haberdarız ancak yasa henüz görüşe açılmadığından detaylı yorum yapmam doğru olmaz. Ülkemizin ihracatta katma değeri ve döviz gelirlerini artırması için e-ihracat çok önemli bir fırsat. Ülkemizin dört bir yanındaki 450 yerli üreticinin imal ettiği uygun fiyatlı ve yüksek kaliteli Trendyol markalı ürünlerimiz yurt içinde olduğu gibi yurtdışında da en çok tercih edilen markalar arasına girmeye başladı. Kendi markalarımıza ek olarak ülkemizin önde gelen diğer hazır giyim markalarının da ürünlerini 100’ün üzerinde ülkeye ihraç ediyoruz. Ama bizi asıl heyecanlandıran kendi markalarımızın ve diğer Türk markalarının ihracatında edindiğimiz tecrübeyle platformumuz üzerinde satış yapan 260 bin esnaf ve KOBİ’ye e-ihracat kapısını açmak. Bunun için durmadan çalışıyoruz. Satıcılarına, e-ihracat yapma imkanı sunan pazaryerlerinin tümü doğdukları ülkelerde güçlü köklere sahipler. Biz de esnaf ve KOBİ’lerden oluşan satıcılarımızla birlikte ülkemizde yakaladığımız başarı ve ulaştığımız ölçek sayesinde bugün dünyaya açılma planları yapabiliyoruz. Mevzuatımızın yüzbinlerce işletmenin e-ticaret yapmasına imkan veren pazaryerlerinin yurtdışı büyümesini desteklemesinin, e-ihracatın gelişimi için de kritik olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Kaliforniya merkezli gıda platformu Joywell Foods, 25 milyon dolar yatırım aldı

Tatlı protein üretimi için hazırlanan Joywell Foods, B serisi finansman turunda 25 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Yeni yatırım ile birlikte Joywell’in toplam sermayesi 38 milyon dolara ulaştı.

Piva Capital tarafından yürütülen yatırım turuna; B37 Ventures, Global Brain Corporation, Khosla Ventures, Evolv Ventures, SOSV’den IndieBio ve Alumni Ventures katıldı.

İlgili yatırım turundan sonra, Piva ortağı Adzmel Adznan’ın Joywell Foods’a katılacağı bilgisi verildi.

Yaklaşık 10 yıldır bu sektörde yer aldığını belirten Joywell Foods ekibi, tatlı proteinlerin yer alacağı platformu en kısa sürede oluşturacaklarını ve ilk ürünlerini kısa süre sonra satışa sunacaklarını belirtti.

Şirketin CEO’su Ali Wing, “Bu proteinlerin tadı şeker gibi. Şekerden daha tatlı olsalar da kan şekeri seviyelerini veya bağırsak mikrobiyomlarını etkilemiyorlar.

Bugün tüketime baktığınızda insanların % 70’inden fazlası diyetlerinde şekeri azaltmaya çalışıyor. Bunun 1 numaralı suçlusu günlük olarak yediklerimizin içinde bulunan şekerler. Yaptığımız işle bu duruma bir çözüm getirdiğimizi düşünüyoruz. Bu durum teknolojinin ve yaptığımız işin güzelliğini gösteriyor bize” dedi.

Daha önce sadece bir proteini olan Joywell, şimdi çeşitli meyvelerden elde edilen yaklaşık yarım düzine proteine sahip geniş bir ürün yelpazesi üzerinde çalışıyor. Wing, ürünler ile ilgili bir detay veremeyeceğini, ancak şirketin çikolata aromalı konserve içecekler ve yiyecekler üzerinde çalıştığını belirtti.

Joywell ekibi, yeni finansmanın Ar-Ge çalışmalarını hızlandıracağını ve işlerin daha hızlı bir şekilde büyüyeceğini de belirtti.

TİM-TEB Girişim Evi ve Amerika Büyükelçiliği iş birliğinde VIVA Technology fuarına gidecek 5 girişim

TİM-TEB Girişim Evi ve Amerika Büyükelçiliği iş birliği ile ülkemizde kadınların liderliğinde faaliyet gösteren girişimlerin güçlenmesine ve global çapta başarılı girişimlere dönüşmesine katkı verme amacıyla gerçekleştirilen AWE programı kapsamında 38 girişim mezun oldu.

Ülkemizin girişimcilik ekosisteminin ulaştığı seviyeye uygun olarak tasarlanan AWE Tekno Kadın Girişimcilik Akademisi hem başlangıç evresinde yer alan hem de ticarileşmenin ileri seviyelerine ulaşmış kadın liderliğindeki girişimleri hedefleyen iki ayrı programdan oluşmaktadır. Akademi kapsamında erken evrede yer alan girişimlere yönelik Start Up programı, küresele yönelik büyüme hedefleri olan ileri seviye girişimler için ise Scale Up programı uygulanmıştır.

Viva Technology fuarına gitmeye hak kazanan girişimciler;

Vivoo (Gözde Büyükaçaroğlu): İstanbul Sağlık Teknolojisi Sağlıklı yaşam asistanı, biyoteknoloji tabanlı wellness uygulamasıdır.

Vahaa (Nehir Boyacıoğlu): İstanbul Tarım, IoT IoT tabanlı, takip edilebilir, kontrol edilebilir bir akıllı tarım girişimidir. Dikey tarım çözümleri ile dünyanın her yerinde, iklimden bağımsız olarak yılın 365 günü üretim yapılabilmesini hedefleyen bir akıllı tarım girişimidir.

ConectoHub (Banu Akgül): İstanbul Yazılım İş Yönetimi ile entegre OKR modülü sayesinde kişi-takım ve şirket hedefleri uygulamadaki projeler ve görevler ile entegre edilerek hedef ilerlemeleri otomatik olarak iş verileri ile yapılmasını sağlayan iş yönetim platformudur.

Myth AI (Özgecan Üstgül): Yapay Zeka, Tasarım MYTH, tasarımcıları ve işletmeleri bir araya getiren yapay zeka tabanlı “son teknoloji” bir desen tasarım aracıdır.

Advoard Robotics (Pınar Oğuz Ekim): Lojistik ACROME endüstriyel ve akademik alanda kullanılmak üzere robotik ve mekatronik sistemler geliştiren ve aynı zamanda kontrol çözümleri sunan bir firmadır

Ekim ayında başlayan AWE Tekno Kadın Girişimcilik Akademisi’ne katılan girişimciler eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin yanında programı destekleyen kurumların sağladığı,

  • Birçok kurumsal şirket ve üst düzey kadın ihracatçının katıldığı Speed Mentoring etkinliklerinde yer alma
  • MentorTalks’larda birbirinden değerli iş insanı ile tanışma ve de tecrübe edinme fırsatı,
  • Program iş ortaklarının girişimcilere sunduğu avantajlı hizmetlerden faydalanma,
  • Amerika pazarına açılma konusunda özel eğitim ve webinar etkinliklerine katılma,
  • Ulusal/Uluslararası bilinirliğe katkı sağlayan tanıtım desteklerinden yararlanma,
  • Amerika Büyükelçiliği ile düzenlenen Gala’da yer alma

gibi önemli fırsatlara sahip olmuştur.

15-18 Haziran tarihinde Paris’te düzenlenecek olan VIVA Technology fuarına gitmeye hak kazanacak 5 girişimcinin belirlenmesi için Pitching Day düzenlenmiştir. Etkinliğe gitmeye hak kazanan girişimciler Vahaa, Vivoo, Connecthub, Myth.Ai, Advoard Robotics olmuştur.

ABD İstanbul Başkonsolosu Rezidansı’nda gerçekleştirilen ve bizim de egirişim olarak katıldığımız resepsiyonda programa dahil olan girişimciler TİM-TEB ve ABD Büyükelçilik üst yönetimi, girişimcilik ekosisteminden temsilciler bir araya gelmiştir.

Fiziksel ve ruhsal sağlık hizmeti sunan Friendly Apps, 3 milyon dolar yatırım aldı

İnsanların refah düzeyini artıracak uygulamalar hazırlayan Michael Sayman, Friendly Apps için 3 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. İlgili yatırım turuna; BoxGroup, Weekend Fund, Shrug Capital, Day One Ventures, Betaworks Ventures, SRB Ventures, 305 Ventures ve CoreVentures katıldı.

Sayman yeni girişimi Friendly Apps ile ilgili, “İnsanlara hem fiziksel hem de ruhsal sağlıkları konusunda yardımcı olmayı hedefleyen uygulamalar hazırlıyorum. Tasarlanma biçimleri nedeniyle birçok sosyal medya platformu, kullanıcılarının fiziksel ve ruhsal sağlığını yavaş yavaş bozuyor. Zaman geçtikçe, insanların alışkanlıkları değişiyor ve birbirlerinden uzaklaşarak sosyal medya uygulamalarına bağımlı hale geliyor. Bu uygulamalar, kullanıcıları izole ediyor ve sadece filtrelenmiş fotoğraflardan oluşan küçük bir pencere aracılığıyla hayatı izlemelerini sağlıyor. Özellikle genç nesillerde görmeye başladığımız birçok ruh sağlığı sorununun, bu izolasyonun ve dünyaya küçük bir pencereden bakışın bir sonucu olarak ortaya çıktığını düşünüyorum” dedi.

Bir melek yatırımcı olan Hayley Leibson yatırım ile ilgili, “Michael’ın benim gibi kadın melek yatırımcılara, annelere ve öğretmenlere öncelik vermesi beni son derece mutlu ediyor. Genel olarak, teknoloji dünyasından olan yatırımcılara pek öncelik vermiyor” dedi.

Sayman konu ile ilgili, “İnsanların ruhsal ve fiziksel sağlığına yardımcı olacak uygulamaları nasıl daha iyi yapabilirim diye düşünüyorum. Bu nedenle teknoloji dünyasından olmayan insanların olmasını daha çok önemsiyorum” dedi.

Sayman Frends App ile ilgili, uygulamaların test aşamasında olduğunu ve yaklaşık altı ay içinde halka sunmayı planladığını da söyledi.