Kurumsal perakende şirketlerinin siparişe dair tüm süreçleri için yapay zekâ destekli otomasyon ve verimlilik çözümleri sunan yerli girişim Omnitive kurucusu Aslı Kubilay, Big Bang Startup Challenge 2024 serimizin konuğu oldu.
Başakşehir Living Lab’in Kadın Girişimcilik Hızlandırma Programı 2025 yılı mezunları
Başakşehir Living Lab Kuluçka Merkezi tarafından hayata geçirilen Kadın Girişimcilik Hızlandırma Programı 2025 yılı başarıyla tamamlandı.
Kadın girişimciliğini teşvik etmek, yenilikçi iş fikirlerini ticarileştirmek ve sürdürülebilir iş modellerine dönüşüm sağlamak amacıyla tasarlanan program, güçlü eğitim içerikleri ve mentorluk desteğiyle katılımcılarına yoğun bir girişimcilik deneyimi sundu.
Program sonunda, sağlık teknolojilerinden yapay zekâ destekli çözümlere, geri dönüşüm temelli ürünlerden giyilebilir cihazlara kadar birçok farklı alanda geliştirdikleri projelerle öne çıkan 12 kadın girişimci, mezuniyet belgelerini almaya hak kazandı. Bu girişimler, sadece ekonomik değil aynı zamanda sosyal etki yaratma potansiyelleriyle de dikkat çekiyor.
Mezun olan girişimciler ve girişimleri:
- Berfin Doğrul – Prolit: Fonksiyonel ve inovatif sakız çeşitleri geliştiren bir gıda girişimi.
- Canan Tiryaki – Vegg Foods: Artık gıdalardan yüksek proteinli ve lifli bitkisel bazlı sporcu içeceği üretimi.
- Vesile Bahtiyar: KOBİ’ler için gerçek zamanlı karbon ayak izi takibi ve AI destekli raporlama.
- Handenur Tomaşoğlu – BiQuenn: Aromatik bitki ekstraktlı, nano biyobozunur yara örtüsü geliştirilmesi.
- Melike Arslan – SynbioHarvest: Atıklardan yüksek sindirilebilir bitkisel protein elde eden biyo-teknolojik çözüm.
- Yasemin Nur Aydın: %100 geri dönüştürülmüş malzemeden estetik yapı malzemesi üretimi.
- Züleyha Demirci – Exosentia: Anadolu bitkilerinden doğal, kimyasal içermeyen bitkisel eksozom temelli kozmetik ve sağlık ürünleri.
- Zeynep Karakaşlı – DoodleMind App: Çocukların ve engelli bireylerin çizimlerinden duygu analizi yapan mobil uygulama.
- Aslı Yılmaz – ClinVR: Sağlık eğitiminde kullanılmak üzere sanal gerçeklik tabanlı klinik simülasyon platformu.
- Şeyma Yılmaz Yıldız – Interrupt / MoveMate: Parkinson hastalarının ‘donma’ semptomunu önleyen giyilebilir tıbbi cihaz.
- Sanem Koçak – Fermente Bahçem: Doğal ve katkısız sirke çeşitleri başta olmak üzere geniş bir fermente gıda yelpazesi sunan girişim.
- Ümran Sever – Diabetolog: Kişiselleştirilmiş dijital diyabet yönetimi sağlayan sağlık teknolojisi çözümü.
Başakşehir Belediyesi öncülüğünde kurulan Başakşehir Living Lab, yenilikçi fikirleri destekleyen bir teknoloji ve girişimcilik merkezidir. Kadın girişimcilerin güçlenmesini ve teknolojiyle bütünleşik iş fikirlerinin gelişmesini hedefleyen merkez, bugüne kadar birçok girişimciye ev sahipliği yapmıştır.
Kadın Girişimcilik Hızlandırma Programı ile hem bölgesel hem de ulusal düzeyde kadın girişimciliğinin yaygınlaştırılmasına katkı sunan Başakşehir Living Lab, bu başarı hikâyeleriyle geleceğe ilham vermeye devam ediyor.
NarPOS, 2025 yılının ilk çeyreğinde yüzde 240 büyüdü
2025 yılının ilk çeyreği, Türkiye ekonomisi genelinde ve özellikle yiyecek-içecek sektöründe kendine özgü dinamikleri ve zorlukları beraberinde getirdi. Enflasyonist baskılar, artan maliyetler ve yasal uyum gereklilikleriyle mücadele eden işletmeler için dijital dönüşüm ve verimlilik arayışı her zamankinden daha kritik hale geldi. Bu zorlu zeminde, sektörde 12 yıllık deneyimiyle öne çıkan ve 10 ülkede 14 binden fazla işletmeye hizmet veren NarPOS, sunduğu yenilikçi ödeme ve yönetim altyapısı hizmetleriyle önemli bir büyümeye imza atarak, işletmelerin direnç kazanmasına ve geleceğe hazırlanmasına rehberlik etti.
Talep yavaşladı, kârlılık baskısı arttı
2025’in ilk çeyreği, yiyecek-içecek sektöründeki işletmeler için maliyetlerin yükselişi ve değişen yasal düzenlemelerle geçti. TÜİK verilerine göre, 2025 yılının ilk çeyreğinde saatlik işgücü maliyeti endeksi %8,5, saatlik kazanç endeksi ise %8,8 arttı(1). Bu artışlar, işletmelerin personel giderleri üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Sektördeki bazı büyük oyuncuların finansal sonuçları da talepteki yavaşlamayı ve kârlılık baskısını doğruladı².
2025 itibarıyla restoranlara gelen adisyon sistemi kullanma zorunluluğu, sektöre yeni bir uyum ve ek maliyet kalemi getirdi. İşletmeler, artan vergi yükleri ve kârlılık baskısıyla başa çıkmak için operasyonel verimliliği ve gider minimizasyonunu önceliklendirmek zorunda kaldı.
Sektörün çözüm arayışına yanıt veren NarPOS’tan rekor büyüme
Yiyecek ve içecek sektörünün çetin koşullarla mücadele ettiği bu dönemde NarPOS, 2025 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %240 gibi etkileyici bir büyüme kaydetti. Bu büyümenin ardındaki ana itici güç, 2024 yılında hayata geçirilen ve hızla benimsenen restoranlara sağlanan ücretsiz ödeme altyapısı hizmetleri oldu.
NarPOS Kurucu Ortağı ve CEO’su İlyas Akça verdiği demeçte;
“2025’in ilk çeyreği, sektörümüz için önemli zorlukların yaşandığı ancak aynı zamanda dijitalleşme ve verimlilik arayışının zirveye çıktığı bir dönem oldu. NarPOS olarak bu dönemde elde ettiğimiz %240’lık rekor büyüme, geliştirdiğimiz ‘uçtan uca’ ödeme altyapısı çözümlerimizin işletmelerin kritik ihtiyaçlarına ne denli güçlü bir yanıt verdiğinin en somut kanıtıdır. Özellikle yasal adisyon sistemi zorunluluğu gibi yeni regülasyonlar ve artan maliyetler karşısında, restoranlar sadece yasal uyumu sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda operasyonel giderlerini düşürerek ve kârlılıklarını artırarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. Biz de tam bu noktada, ödeme altyapımızı işletmelere ücretsiz sunarak onların en büyük maliyet kalemlerinden birini ortadan kaldırıyoruz, böylece hem yasal uyumu hem de operasyonel verimliliği tek bir platformdan sağlıyoruz.”
İlk çeyrekte NarPOS’un yeni kullanıcı sayılarında da istikrarlı bir artış yaşandı, 246 yeni işletme NarPOS altyapısını kullanmaya başladı. Cihaz kurulumlarında da güçlü bir ivme yakalandı; 4 ayda 410 adet Pavo cihazı kurulumu gerçekleştirildi. İşlem hacmi tarafında ise son dört ayda 161 milyon TL (NÖS) ve 23 milyon TL (ücretli) işlem hacmi yönetildi. NarPOS, yaz aylarında aylık işlem hacminin 465 milyon TL seviyesine ulaşacağını öngörüyor.
NarPOS, 2025 yılında da iddialı büyüme hedeflerini sürdürerek yıl sonunda %160’lık bir büyüme ile toplamda 2000 noktada ödeme altyapısı hizmeti sağlamayı hedefliyor. İstanbul’daki büyümesini sürdürürken, İzmir, Antalya ve Ankara’da da yeni ekipler oluşturarak yayılımını hızlandıracak.
Sektörel zorluklara entegre yanıt
NarPOS, 12 yıllık deneyimiyle ve 10 ülkede 14 binden fazla işletmeye hizmet vererek, restoranların adisyon sistemi zorunluluğu, artan maliyetler ve kârlılık baskısı gibi zorluklarına entegre çözümler sunuyor. Ücretsiz ödeme altyapısıyla işletmelerin önemli bir gider kaleminden kurtulmasını sağlayan NarPOS; Yazarkasa POS, el terminali ve işletme yönetimini birleştiren hibrit sistemleriyle siparişten stok takibine, yasal uyumdan operasyonel verimliliğe kadar tüm süreçleri optimize ediyor. Bu sayede işletmeler, zayiatı minimuma indirirken, müşteri deneyimini de geliştirebiliyor.
Yasal uyumu büyüme fırsatına dönüştürmek
Yiyecek ve içecek sektöründe faaliyet gösteren işletmeler için operasyonel çevikliğin ve dijitalleşmenin artık hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan İlyas Akça, “2025’te devreye giren adisyon sistemi zorunluluğu ve artan maliyetler, işletmelerimizi daha verimli çalışmaya itiyor. NarPOS olarak biz, bu zorlu süreçte işletmelerimizin yanında duruyor, onlara sadece yasal uyum değil, aynı zamanda büyümelerini sağlayacak kapsamlı çözümler sunuyoruz. Dijitalleşmeyle gelen verimlilik, kârlılık ve rekabet avantajları, bu yeni dönemin anahtarıdır. Türkiye’de ve dünyada bir ilk olacak yeniliklerimizle işletmelerimizin bu anahtarı en doğru şekilde kullanmaları için tüm desteği sağlamaya devam edeceğiz.” dedi.
Creamind: İçerik üreticiliğini profesyonel gelir modeline dönüştüren girişim
Dijital dönüşüm çağında içerik üreticiliği yalnızca bir hobi değil, küresel ekonominin en hızlı büyüyen alanlarından biri haline geldi. Ancak erişim büyüse de, üreticilerin büyük çoğunluğu sürdürülebilir ve ölçeklenebilir gelir modelleri geliştirmekte zorlanıyor. Creamind, bu soruna çözüm getiren yenilikçi yapısıyla sahneye çıkıyor.
Creamind, ilk olarak Amerika ve Dubai pazarlarında faaliyetlerine başladı. Şimdi ise Türkiye’deki yaratıcı profesyonellere dijital görünürlüklerini doğrudan kazanca dönüştürme fırsatı sunuyor.
Creamind daha önce uluslararası teknoloji girişimlerinde yer almış, yatırım almış ve başarılı exit’ler gerçekleştirmiş, alanında oldukca deneyimli girişimciler olan Reyhan Çepik, Atakan Atalar ve Ali Vargönen tarafından 2024 yılında kuruldu.
Creamind: Uzmanlar için gelir getiren dijital alt yapı
Creamind, içerik üreticilerinin uzmanlıklarını dijital ürün ve hizmetlere dönüştürerek doğrudan takipçilerine sunabilecekleri, teknik bilgi gerektirmeyen bir platformdur. Kısaca, içerik üreticiliği ekonomisine odaklı bir “Shopify for creators” çözümüdür.
İçerik üreticileri, danışmanlar, eğitmenler, koçlar, diyetisyenler, astrologlar, PT’ler, mikro influencer’lar, tanınmış kişiler ve yaratıcı profesyoneller Creamind üzerinde kendi markalarına özel profiller oluşturarak; dijital ürün satışı, bire bir ücretli seanslar, tek seferlik soru – cevap, üyelik bazlı içerikler ve kişiselleştirilmiş danışmanlıklar sunabilir.
Dakikalar içinde aktif hale gelen kullanıcı dostu arayüzüyle Creamind, içerik üreticilerine:
Kendi dijital markalarını kurma ve büyütme özgürlüğü,
- Dijital içeriklerini güvenle sunabilecekleri altyapı,
- Stripe entegrasyonu sayesinde uluslararası güvenli ödeme alma,
- Şeffaf komisyon yapısı ve esnek fiyatlandırma,
- Yakında entegre edilecek kripto ödeme desteğiyle finansal esneklik sunuyor.
Creamind Kurucu Ortağı ve CEO’su Reyhan Çepik; “İçerik üreticiliği artık görünürlükle sınırlı kalmamalı”
“Amerika’da hızla büyüyen içerik üretici ekonomisinin, Türkiye’deki yaratıcı bireyler için de büyük bir fırsat sunduğuna inanıyoruz. Artık yalnızca görünür olmak yetmiyor; bu görünürlüğü gelir modellerine dönüştürmek gerekiyor. Creamind tam da bu noktada devreye giriyor: Kullanıcılarımızın sahip oldukları bilgi ve deneyimi sürdürülebilir, kontrol edilebilir ve ölçeklenebilir bir dijital işe dönüştürmelerine olanak tanıyoruz.”
Milyar Dolarlık Ekonomi, Dönüşümün Eşiğinde
“Goldman Sachs’ın verilerine göre içerik üreticisi ekonomisinin 2025 itibarıyla 250 milyar dolara, 2027’de 500 milyar dolara ve 2034’te 1,49 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bugün dünyada 50 milyondan fazla kişi kendini içerik üreticisi olarak tanımlıyor. Her gün 7 milyondan fazla kişi dijital gelir elde etme amacıyla içerik üretiyor ve bu sayı her yıl %20’nin üzerinde artıyor. Creamind, içerik üreticilerini yalnızca paylaşım yapan figürlerden çıkarıp, profesyonel dijital girişimcilere dönüştürmeyi hedefliyor.
Yapay Zeka Fabrikası’nın yeni Genel Müdürü Can Bakır oldu
Türkiye İş Bankası’nın sermayesiyle kurulan ve Türkiye’nin ilk yapay zekâ odaklı yatırım ve hızlandırma programı olan Yapay Zekâ Fabrikası’nda bayrak değişimi gerçekleşti. Kurumun Yatırımlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CIO) olarak görev yapan Can Bakır, Yapay Zekâ Fabrikası’nın yeni Genel Müdürü (CEO) olarak atandı.
Can Bakır, CIO olarak yürüttüğü görev süresince Yapay Zekâ Fabrikası’nın vizyonunu büyüten, yatırım portföyünü derinleştiren ve Türkiye’deki yapay zekâ ekosistemine yön veren birçok önemli başarıya imza attı. Yeni dönemde liderliğini üstleneceği Yapay Zekâ Fabrikası, bugüne kadar 50’den fazla girişimi destekledi, 24 farklı girişime 27 yatırım gerçekleştirdi ve yerli girişimlerin global başarı yolculuklarına eşlik etti.
CEO’luk görevini üstlenen Can Bakır, verdiği demeçte;
“Yapay Zekâ Fabrikası, çok kısa sürede Türkiye’nin en etkili yapay zekâ platformlarından biri haline geldi. Girişimcilerimizin potansiyeline duyduğumuz inançla sadece yatırım yapan bir yapı olmanın ötesine geçerek; büyümeyi, iş birliklerini ve dönüşümü hızlandıran bir merkez olduk. Şimdi, globalleşme yolculuklarında girişimlerin yanında olmak, daha büyük ölçekli yatırımlar ve güçlü networking imkanlarıyla onları desteklemek önceliğimiz. Kurum-girişim-akademi arasında bugüne kadar kurduğumuz köprüleri daha da güçlendirerek, kapsayıcı ve sürdürülebilir iş birlikleriyle yeni nesil girişimciliği desteklemeye devam edeceğiz. İş Bankası’nın vizyoner desteğiyle, bu teknoloji devriminde öncü rol üstlenmekten büyük gurur duyuyorum. İlkleri gerçekleştirme heyecanımızı koruyarak, aynı tutkuyla çalışmayı sürdüreceğiz.” diyerek düşüncelerini paylaştı.
Can Bakır’ın kariyeri:
Teknoloji, yatırım ve girişimcilik kesişiminde 25 yıla yakın deneyime sahip olan Can Bakır, kariyerini “inşa eden” bir zihinle şekillendirmiş; hem kurumsal dünyada hem de girişimcilik ekosisteminde yüksek katma değerli projelere liderlik etmiştir. Amerika’dan Türkiye’ye uzanan kariyerinde ürün geliştirme, pazarlama, satış, yatırım yönetimi ve yeni iş kurma gibi birçok alanda görev almış; kurduğu ve yönettiği yapılarla milyonlarca dolarlık ticari ve stratejik değer yaratmıştır.
Daha önce Arçelik’te Yeni İş Geliştirme Direktörü olarak görev yapan Can Bakır, şirketin Venture Studio yapılanmasını kurmuş, FinTech, sağlık teknolojileri, enerji ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda yenilikçi iş modelleri geliştirmiştir. Ayrıca Arçelik’in girişim yatırımları ile girişim sermayesi yatırım mekanizmalarının kuruluşuna öncülük etmiş ve aktif olarak yönetmiştir. Kendi girişimini kurmanın yanı sıra; Peak Games, Mynet ve Euro.message gibi önde gelen teknoloji firmalarında büyüme, operasyon ve pazarlama alanlarında liderlik rollerini üstlenmiştir.
Koç Lisesi’ni dereceyle bitirdikten sonra, Brown Üniversitesi’nde Ekonomi ve Siyaset Bilimi alanlarında çift ana dal yaparak mezun olan Can Bakır, Koç Üniversitesi eMBA programını başarıyla tamamlamıştır. Aynı zamanda Bahçeşehir Üniversitesi’nde dijital pazarlama alanında dersler vermeye devam etmektedir.
İnsan kaynakları ve iş gücü yönetimi platformu İdenfit, yeni yatırım turunu tamamladı
İnsan kaynakları ve iş gücü yönetiminde yenilikçi çözümleriyle dikkat çeken idenfit, büyüme yolculuğunda önemli bir yatırım daha aldı.
Türkiye’nin önde gelen finansal kuruluşlarından ÜNLÜ & Co’nun iştiraklerinden ÜNLÜ Portföy Ar-Ge GSYF, İnsan kaynakları ve iş gücü yönetiminde yenilikçi çözümleriyle dikkat çeken idenfit‘e yatırım yaptı.
Sermaye artırımı mevcut ortaklar Pragma Capital Partners (PCP), Sistem Global ve Türkiye Kalkınma Fonu’nun da güçlü katılımıyla tamamlanarak, idenfit’in sürdürülebilir büyüme ve globalleşme hedeflerine olan güveni bir kez daha ortaya koydu.
Yeni yatırım turuyla birlikte teknoloji altyapısını daha da güçlendirmeyi ve ürün geliştirme hızını artırmayı hedefleyen İdenfit, 2025 yılı içinde Hollanda ofisinin açılışını da duyurarak global pazarlardaki varlığını genişletmeye başladı. Şirket, dijital insan kaynakları yönetiminde uçtan uca çözümler sunma vizyonuyla, uluslararası alanda daha etkin bir oyuncu olma yolunda kararlılıkla ilerliyor.
İdenfit, yalnızca organik büyümeyle değil; aynı zamanda HRTech alanında gerçekleştireceği stratejik şirket satın alımlarıyla da inorganik büyüme adımlarını devreye almayı planlıyor. Yatırımın bir bölümü bu satın alma hedeflerini desteklemek üzere değerlendirilirken, bu stratejik yaklaşım farklı uzmanlık alanlarını bir araya getirerek daha kapsamlı ve entegre dijital insan kaynakları çözümleri sunma vizyonunu güçlendiriyor.
İdenfit CEO’su Nazım Onur verdiği demeçte; “ÜNLÜ Portföy Ar-Ge Fonu’nun yatırımımızda yer alması ve mevcut ortaklarımız Pragma Capital Partners (PCP) , Sistem Global ve Türkiye Kalkınma Fonu’nun bu turda yeniden güçlü destek göstermesi; vizyonumuzu ve büyüme stratejimizi paylaşan yatırımcılarla birlikte yol aldığımızın en net göstergesi. Yeni dönemde global pazarda daha etkin, daha entegre ve daha çevik bir oyuncu olmayı hedefliyoruz.”
Albaraka Garaj’ın 8. dönem hızlandırma programına seçilen girişimler
Albaraka Garaj’ın girişimcilere özel hazırladığı Hızlandırma Programı kapsamında, startup yaşam döngüsü boyunca ihtiyaç duyulan yönlendirme desteğinin yanında eğitim paketleri, mentörlük, hibe, müşteri ağı, ücretsiz API (Application Programming Interface) hizmeti, yurt içi ve yurt dışı etkinlik katılımı ve ofis gibi önemli imkânlar da sağlanıyor. Girişimcilere, AlbarakaTech Global, Albaraka API, APY Ventures, Albaraka Portföy Yönetimi, Insha Ventures gibi Albaraka Türk iştirakleriyle iş birliği olanakları da sağlayan program, çeşitli global araçları kapsayan geniş bir yan hak paketini de kullanımlarına sunuyor.
Albaraka Garaj’ın 8. dönemi için yapılan başvurular, bankanın stratejik hedeflerine ve öncü kimliğine uygunluk, ekip tecrübesi, hitap edilen pazar ve olgunluk seviyesi gibi farklı kriterlerde değerlendirildi. Bu değerlendirmeler sonucunda gelen yüzlerce başvuru arasından kabul edilen 24 girişimle ön hızlandırma sürecine başlandı. Yoğun bir eğitim ve mentörlük süreci geçiren girişimlerden 12’si yapılan kapalı Demoday’in ardından, Albaraka Garaj’ın hızlandırma programına geçerek kapsamlı eğitim ve destek paketinden yararlanma imkânı kazandı.
Albaraka Türk Strateji ve Dönüşümden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ömer Emeç, dünyanın ilk ve öncü katılım bankası Start Up Hızlandırma Merkezi Garaj’ın yeni dönem başvuru sürecinde yer alan tüm girişimcilere teşekkürlerini sunarken, “8. Dönem başvurularına yurt içindeki ilgiyle beraber; yurt dışındaki Türk girişimciler ve Türkiye’deki yabancı girişimcilerin de eklendiği verimli bir başvuru dönemi geçirdik. Yapay zekanın büyük etkisi ve genç girişimci sayılarının artışıyla Albaraka Garaj, girişimcilik ekosistemini geliştirmeye ve dönüştürmeye devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
Albaraka Garaj’ın 8. dönemine kabul edilen girişimler
100sClub, yapay zekâ tabanlı kariyer haritaları ve dijital etkinlik altyapısıyla, genç yetenekleri şirketlerle stratejik olarak buluşturan yeni nesil insan kaynakları teknoloji platformudur.
Anytime, genç işsizliği problemini odağına alan, yapay zeka destekli akıllı eşleşme sistemiyle gençlerin esnek zamanlı işler, stajlar ve kariyer fırsatlarına kolayca ulaşabildiği yeni nesil bir kariyer platformudur.
Budizzz, ebeveynler ve çocuklar için uyku sorunlarını çözmeye yönelik kişiselleştirilmiş rehberlik ve danışmanlık hizmetleri sunmaktadır.
CherryMic Biyoteknoloji, tarımsal atıkları geri dönüştürerek mikrobiyal gübre üreten ve bu sayede sürdürülebilir tarımı destekleyen yenilikçi bir biyoteknoloji girişimidir.
eCatalog, KOBİ ve B2B işletmelerin teknik bilgiye ihtiyaç duymadan, Excel listelerini kullanarak hızlıca online kataloglar oluşturmalarını ve kolayca sipariş toplamalarını sağlayan yeni nesil bir online katalog hazırlama aracıdır.
F-Ray Financial Technologies çatısı altındaki Jetscoring, satın alma yöneticilerinin, tedarikçi finansal ve ticari risklerini yükledikleri belgeler ve resmi kaynaklar aracılığıyla anında değerlendirerek daha güvenilir seçimler yapmalarını sağlayan bir tedarikçi analiz platformudur.
Funly Family, ebeveynlerin çocuklarıyla dijital ve fiziksel oyunlar oynadığı bir aile uygulamasıdır. Görevleri tamamlayan aileler Funly Token kazanıp indirim ve ödüllere dönüştürür. Ayrıca, şirketlerin müşteri sadakat programlarını da destekler.
Goldframer, geleneksel sanat eserlerine parçalı bir şekilde yatırım yapılmasına olanak tanıyan bir dijital sanat yatırımı platformudur.
Helios, ağır sanayi tesislerinden çıkan baca gazlarındaki karbondioksiti yakalamak için yüksek performanslı ileri malzemeler geliştirmektedir. Geliştirdiği metal-organik çerçeve (MOF) tabanlı teknoloji sayesinde, karbon emisyonlarının kaynağında durdurulmasını sağlayarak sanayinin çevresel etkisini azaltmakta ve döngüsel ekonomiye geçişi hızlandırmaktadır.
Szone, yapay zekâ destekli tam otomatik alışveriş teknolojisi ve mobil uygulama entegrasyonu sayesinde tüketicilerin hareket halindeyken yaptıkları hızlı tüketim ürünleri alışverişlerinde satın alma süreçlerini optimize ederek kullanıcılarına daha erişilebilir, kolay ve hızlı, yeni nesil bir al-götür alışveriş deneyimi sunmaktadır.
Visight, işletmelerin ve kullanıcıların kimlik/pasaport kontrol ve doğrulama süreçlerini dijitalleştirerek, yapay zekâ ve görüntü işleme tabanlı güvenilir, mevzuatlara uyumlu biyometrik kimlik doğrulama çözümleri sunmaktadır.
Yanhak, AI desteğiyle çalışanların ihtiyaç ve yönelim haritalarını çıkardıktan sonra, bu çıktılara göre kişiselleştirilmiş ücret ve yan hak paketleri sunan, ücret ve yan hakların yeni jenerasyonuna öncülük eden bir fintech girişimidir.
Hepsiburada, Ticaret Bakanlığı’ndan E-İhracat Konsorsiyumu statüsü aldı
Türkiye’nin yanı sıra global pazarlarda da Türk satıcılarına destek veren Hepsiburada, Ticaret Bakanlığı tarafından verilen E-İhracat Konsorsiyumu Statüsü’nü alarak Türkiye’deki yerel işletmeleri yurt dışı pazarlara taşıyacak yeni bir süreci başlattı.
Bu statü ile Hepsiburada, bünyesindeki satıcıların ürünlerini yurt dışındaki pazarlara ihraç edebilmesi için pazarlama, satış, depolama, iade ve müşteri hizmetleri gibi uçtan uca e-ihracat hizmetleri sunabilecek.
Hepsiburada, E-İhracat Konsorsiyumu Statüsü sayesinde e-ihracat yoluyla Türkiye ekonomisine katkı sunmayı sürdürürken, Türk markalarının küresel çapta daha görünür ve rekabetçi olmasını hedefliyor.
E-İhracat Konsorsiyumu statüsü hakkında
E-İhracat Konsorsiyumu Statüsü; Ticaret Bakanlığı tarafından, çok sayıda teknik ve operasyonel şartları sağlayan şirketlere verilmekte olup, yurt dışı pazarlara e-ihracat yapabilme konusunda destek ve yetki sağlayan özel bir statüdür.
Bu statü, satıcı firmalar adına ürün pazarlama, yurt dışı pazar yerlerinde satış, iade, depolama ve müşteri hizmetleri gibi görevlerin üstlenilmesine olanak tanıyor.
Opera, tamamen otonom tarayıcısı Opera Neon’u duyurdu
Opera, tamamen otonom olan yeni tarayıcısı Opera Neon‘u resmen duyurdu. Yıllar süren geliştirme çalışmalarının bir sonucu olan Opera Neon, kullanıcıların isteklerini anlayabilen, onlar adına görevleri yerine getirebilen ve web üzerinde fikirlerini ve ihtiyaçlarını hayata geçirebilen bir tarayıcı olarak öne çıkıyor.
Bu hedef doğrultusunda Opera Neon, geleneksel tarayıcı deneyiminin ötesine geçen otonom yapay zekâ tarayıcı yetenekleri sunarak, kullanıcıların isteklerini eyleme dönüştürüyor.
Opera Neon hakkında açıklamalarda bulunan Opera Kıdemli Yapay Zeka Ürün Direktörü Henrik Lexow, “Yapay zekanın internet kullanım biçimimizi ve tarayıcıda gerçekleştirdiğimiz her türlü görevi köklü bir şekilde değiştirebileceği bir noktadayız. Opera Neon, bu dönüşümü kullanıcılarımızın parmaklarının ucuna getiriyor. Bunu, topluluğumuzla birlikte otonom tarayıcıların bir adım sonrasını şekillendireceğimiz iş birliğine dayalı bir platform olarak görüyoruz,” dedi.
Opera Neon, kullanıcılarına daha akıllı, hızlı ve etkileşimli bir tarayıcı deneyimi sunuyor
Yapay zeka destekli yenilikçi özellikleriyle tarayıcı deneyimini dönüştüren Opera Neon, tamamen entegre edilmiş yapay zeka asistanıyla gelen “Chat” özelliği, kullanıcıların tarayıcı üzerinden sohbet etmesini, web’de arama yapmasını ve bulundukları sayfayla ilgili güvenilir, bağlamsal yanıtlar almasını sağlıyor. “Do” özelliği ise, daha önce “Tarayıcı Operatörü” olarak tanıtılan yapay zekâ asistanı sayesinde form doldurma, otel rezervasyonu yapma ve online alışveriş gibi rutin web görevlerini kullanıcı adına otomatikleştiriyor; tüm bu işlemleri gizlilik ve güvenliği ön planda tutarak tarayıcı üzerinde yerel olarak gerçekleştiriyor. Erken dönem kullanıcılarına sunulan “Make” özelliği ise, kullanıcının ne oluşturmak istediğini anlayıp yorumlayarak, bu fikri onlar adına hayata geçirebilen gelişmiş bir yapay zeka motoru olarak dikkat çekiyor.
Opera Neon, yalnızca tarayıcı içinde çalışan yapay zeka özellikleriyle sınırlı kalmayıp, bulutta barındırılan sanal makinelerde görev yapan yapay zeka ajanlarını da devreye sokuyor. Bu ajanlar, kullanıcı çevrimdışıyken bile içerik üretim süreçlerini sürdürebiliyor. Neon kullanıcıları, tarayıcıdan bir oyun, bir rapor, bir kod parçası ya da bir web sitesi oluşturmasını isteyebiliyor; tarayıcı ise ihtiyaç duyulan içeriği araştırıyor, tasarlıyor ve inşa ediyor.
Üstelik Opera Neon’a aynı anda birden fazla içerik üretmesi de söylenebiliyor. Bu yetenek, yapay zeka destekli otonom çoklu görev (agentic multitasking) deneyimini mümkün kılarak kullanıcıların üretkenliğini üst seviyeye taşıyor. Opera Neon, premium abonelikle sunulan bir üründür. erken erişim için kullanıcılar bugünden itibaren bekleme listesine katılabiliyor.
Genç yeteneklerin ilk işini bulmasını kolaylaştıran platform: İlk İşim
Yılda ortalama 1,9 milyon kişinin yeni işini bulmasına doğrudan katkı sağlayan Kariyer.net, İlk İşim platformu ile genç yeteneklerin, Türkiye’nin en önemli şirketlerinin açtıkları iş ilanlarına daha kolay ulaşmasını sağlıyor. Platform, aynı zamanda başvuru süreçlerini de daha kullanıcı dostu hale getiriyor.
Adayların “ilk işini” bulmasını kolaylaştıran yapı
“İlk İşim” sayfası, adayların ilan arayışında yaşadıkları zorlukları ortadan kaldıran basitleştirilmiş bir akış sunuyor. Staj ve yeni mezun adayları için özel olarak tasarlanmış sayfa, bu gruptaki ilanları daha görünür hale getiriyor ve adayları doğrudan en uygun iş ve staj fırsatlarına yönlendiriyor. “İlk İşim” sayfası aynı zamanda özelleştirilmiş başlıklar, açıklamalar, ikonlar ve görseller ile adayların ilgisini artıran ve başvuru yapmaya teşvik eden içerikler sunuyor. Bununla birlikte, gerçek başarı hikâyeleri ile adaylara ilham veriyor.
Kariyer planlaması ve mülakat ipuçları
Adaylar, kolayca değişen sayfa yapısı sayesinde staj ve ilk iş ilanları arasında hızlı bir şekilde geçiş yapabiliyor, böylece içerikler dinamik olarak değişiyor. Adaylara kariyer planlaması, mülakat ipuçları, CV hazırlama ve iş/staj başvurusu süreçleri hakkında rehberlik sağlayan blog içerikleriyle zenginleştirilen platform, kullanıcıların kariyer yolculuklarında değerli bilgiler sunuyor.
Yeni nesil kariyerine umduğu gibi başlayamıyor
“İlk İşim” platformunun arkasındaki içgörüler, Kariyer.net’in gençlerin iş hayatına geçiş sürecine dair yaptığı araştırmalardan besleniyor. Kariyer.net’in araştırmasına göre, üniversite mezunu gençlerin %60’ı mezuniyet sonrası kendi mesleğini yapmıyor. Hayal ettiği mesleği icra edemeyenlerin oranı da yine %60’ı buluyor. Daha da çarpıcısı, kariyerine ilk adımı attığında, iş yaşamının beklentileriyle örtüştüğünü düşünenlerin oranı sadece %17. Bu veriler, yeni mezunların kariyer yolculuğuna başlarken daha fazla desteğe, yönlendirmeye ve erişilebilir fırsatlara ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.
“Gençlerin ve genç yeteneklere ihtiyaç duyan şirketlerin daha kolay buluşmasını hedefliyoruz.”
“İlk İşim” platformu hakkında bir açıklama yapan Kariyer.net CEO’su Fatih Uysal, “Yaptığımız araştırmalar, genç yeteneklerin iş dünyasında umduğunu bulamadığını ve kariyerlerine başlarken hayal kırıklığı yaşadığını gösteriyor. 25. yılımız vesilesiyle gerçekleştirdiğimiz araştırmada da bu durumu somut şekilde gözlemledik. Tecrübeli çalışanların %42’si mezuniyet sonrasında iş hayatında beklediklerini bulduklarını söylerken bu oran genç yeteneklerde sadece %17 seviyesinde kalıyor. Bu durum; işverenlerin, yeni neslin kendisini ait hissedeceği bir çalışma ortamı yaratmakta daha fazla çaba harcamaları gerektiğini gösteriyor. Diğer yandan genç adayların da kendilerine daha uygun işleri seçebilmesi kritik diyebiliriz” dedi.
Şirketlerin genç yeteneklere olan ihtiyacını da vurgulayan Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İlk İşim, gençlerin iş ve staj fırsatlarına kolayca erişmesini sağlayarak, kariyer yolculuklarında ilk adımı atmalarına destek oluyor. Aynı zamanda işverenlerin de ihtiyaç duydukları genç yeteneklere daha hızlı ve etkin şekilde ulaşmalarını mümkün kılıyor. İlk İşim’in yayına alınmasının üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen on binlerce genç platformu kullanmaya başladı. Dolayısıyla şimdiden İlk İşim’in ne kadar doğru bir adım olduğunu görmeye başladık.”