Ana Sayfa Blog Sayfa 389

Mobilite odaklı kuluçka merkezi Software Republique’ye seçilen 5 girişim

Dassault Systèmes, Atos, Orange, Renault Group, STMicroelectronics ve Thales güvenli, sürdürülebilir ve akıllı mobiliteyi mümkün kılmak için açık bir inovasyon ekosistemi olan Software République kuluçka merkezini kurdu. Lansmanı Paris’teki Le Village by CA’da gerçekleşen Software République, bu önemli gününde kurucu üyeleri merkezin ilk start-up grup temsilcileriyle bir araya geldi.

Merkezin öncelikli hedefleri arasında, seçilen start-up’ların projelerini hızlandırmak ve Software République üyelerinin açık inovasyonunu enerji, yeni mobilite hizmetleri ve bağlantılı araçlar olmak üzere üç tema altında zenginleştirmek yer alıyor. Merkezde 6 ila 18 ay boyunca çalışacak start-up’ların, Software République’in en az iki üyesiyle bir proje oluşturması bekleniyor. Software République üyeleri ise bu süre zarfında girişimcilere ihtiyaç duydukları kaynakları sağlayarak, her birine özel oluşturulan destek programından yararlanmalarını sağlayacak.

Wattpark, Geoflex ve Vianova, ilk Mobility 4.0 Challenge’ın kazananları olarak projeye katılırken, Angoka ve Parcoor ise merkezin seçim komitesi tarafından seçildi.

Start-Up’ların her birine özel hazırlanacak destek programı 5 bölüme ayrılıyor:

  • 15.000 uzmana erişim: Software République’in altı üyesi, start-up’ların projelerine ve ihtiyaçlarına bağlı olarak teknik uzmanlık, özel kaynaklar, test yetenekleri ve veri varlıkları sağlayacak,
  • Tercihe göre barındırma (hosting): Üyeler start-up’lara, 8 ülkede yer alan hedef pazarlarda veya teknik sahalarda 10 farklı konumda barındırma hizmeti sağlayacak,
  • İsteğe bağlı danışmanlık: Village by CA’nin de partnerliğinde, ihtiyaç duyulduğunda start-up’lara pazar ve rekabet analizi, finans, iş planları, insan kaynakları, sunumlar ve UX / UI (kullanıcı deneyimi / kullanıcı arayüzü) konularında danışmanlık verilecek,
  • Bağımsız hukuk danışmanı: Girişimcilerin yasal ve mali konularda partner bir hukuk firmasından destek alması sağlanacak,
  • Software République’in ekosistemine ayrıcalıklı erişim fırsatı.

Software Republique’ye seçilen girişimler:

Angoka, Akıllı Şehirler ve Mobilite için iletişim güvenliğini sağlamaya yönelik bir girişim. Donanım tabanlı çözümleri, ağdan bağımsız olarak güvenilir bağlantılar oluşturarak kritik makineler arası (M2M) iletişim bütünlüğünü ve veri kaynağını korumayı hedefliyor.

Geoflex, karada, denizde ve havada dört santimetreye kadar güvenli ve doğru konumlandırma elde etmek için GPS / GNSS uygulamalarını geliştiren bir servis operatörü. Geoflex; trenler, arabalar, gemiler, insansız hava araçları, akıllı telefonlar ve akıllı şehirlerdeki son teslimat etabı için evrensel hiper coğrafi konum sağlıyor.

Parcoor, doğrudan cihazlara dağıtılan yenilikçi gömülü tehdit algılama çözümleri geliştiricisi olarak konumlanıyor. Girişimin geliştirdiği çözümler, gerçek zamanlı olarak izlenen sistem temel verilerini ve son teknoloji, hafif, hızlı ve açıklanabilir makine öğrenimi algoritmalarını birleştiren yeni bir yaklaşıma dayanıyor. Böylece, yerleşik siber güvenlik ve potansiyel tehditlerin özerk, gerçek zamanlı algılanmasını sağlanıyor.

Vianova, yollardaki tehlikeli olayları veya belirli bölgelerdeki yüksek kaza risklerini gerçek zamanlı olarak belirleme ve bu olaylardan haberdar olma konusunda hem şehirlere hem de sürücülere fayda sağlayacak bir yol güvenliği algoritması geliştiren bir girişim olarak öne çıkıyor.

Wattpark, şarj cihazlarının “Airbnb”si olarak biliniyor. Şarj istasyonu sahiplerinin, şarj istasyonlarını paylaşmasına ve kiralamasına olanak tanıyan Wattpark, sürücülerin bir şarj istasyonunu bulmasına, ona bağlanmasına ve kolayca ödeme yapmasına da yardımcı oluyor. Start-up, elektrikli veya plug-in hibrit araç kullanma deneyimini stressiz hale getirmeyi hedefliyor.

Bisiklet taksi hizmeti veren Rapido, Swiggy liderliğinde 180 milyon dolar yatırım aldı

Bisiklet taksi hizmeti veren Rapido, Hindistan’ın en büyük gıda dağıtım firmalarından olan Swiggy liderliğinde 180 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

D Serisi finansman turuna TVS Motor Company ve mevcut yatırımcılar Westbridge, Shell Ventures ve Nexus Ventures yer alıyor. Yatırım turu, Rapido’nun değerlemesi 800 milyon dolara yükseldi. 180 milyon dolarlık yatırımın 124 milyon dolarlık kısmı Swiggy’den geliyor. Swiggy ayrıca, yaptığı yatırım ile birlikte Rapido’nun yüzde 15 hissesinin de sahibi oldu.

Dünyanın en kalabalık ülkelerinden biri olan Hindistan, ciddi bir şehir içi ulaşım ve trafik sorunuyla karşı karşıya. Bu soruna çözüm sağlayabilecek yollar, son yıllarda mobilite girişimlerinden geliyor. Bu alanda faaliyet gösteren Rapido ise, 2015 yılında Aravind SankaPavan Guntupalli ve Rishikesh SR tarafından Bangalore’da kuruldu. Hizmetini 100 Hindistan şehrinde sunan şirket, güvenlikli ve ekonomik fiyatlı yolculuklar sağlama sözü veriyor. Ağustos 2021’de 52 milyon dolar yatırım aldığını paylaştığımız şirket, bugüne kadar toplamda 310 milyon dolar yatırım aldı. 25 milyondan fazla kez indirilen taksi hizmeti uygulaması Rapido, 10 milyondan fazla müşterisine 1,5 milyon sürücü ortağı ile hizmet veriyor.

Ocak ayında Swiggy’nin 10.7 milyar dolar değerlemeyle 700 milyon dolar yatırım aldığını sizlerle paylaşmıştık. Şirket, kendi bünyesindeki hızlı market teslimatı hizmeti Instamart’a yatırım yapmanın yanı sıra, potansiyel olarak başarılı gördüğü diğer Hindistan merkezli girişimlere de yatırım yapmayı sürdürüyor. Rapido’nun Kurucu Ortağı Sanka, Rapido’nun hizmetini ülke çapında genişletmek için Swiggy’nin deneyimi ve gücünden yararlanacaklarını belirtti. Rapido, mevcut finansmanı filosunu ülke çapında genişletmeyi sürdürmek için kullanmayı planlıyor.

E-ticaret lojistik hizmetleri sunan Navlungo, son nokta teslimat hizmeti veren Carrtell’e ortak oldu

Yurtdışına ürün göndermek isteyen firmalara anında lojistik teklifleri üretip satın alma süreçlerini dijital ortamda sunan Navlungo, son nokta teslimat hizmetinin öncü kuruluşlarından olan ve geçtiğimiz haftalarda da yatırımını paylaştığımız Carrtell’e de ortak oldu.

E-ticaret işletmelerinin teslimat süreçlerini teknoloji ile kolaylaştıracak yeni çözümler geliştiren Carrtell, değerlemesini 2 milyon dolara çıkarttı. E-ticaret ile uğraşan işletmelerin lojistik partneri olma vizyonuyla hedeflerini ve kapsamını her geçen gün geliştiren Navlungo, Cartell ile birlikte lojistik hizmetlerini daha da hızlandırmış oldu.

Navlungo, Carrtell ile uluslararası taşımacılığa adım attı

35 binin üzerinde aktif kullanıcıyla Türkiye’nin en büyü dijital lojistik platformu olduklarını belirten Navlungo Kurucu Ortağı İsa Korkmaz, “Saniyeler içinde sunduğumuz lojistik teklif alma hizmetlerimizi 2022 yılı itibariyle farklı boyutlara taşımak için yeni yatırım ve ortaklık görüşmelerimize hız verdik. Bu yılın başında fullfilment ve depolama hizmet çözümlerimizi genişletmek amacıyla Parkpalet’i satın almıştık. Şimdi de Lojistik sektöründe son-nokta teslimat hizmeti sunan Carrtell’e ortak olduğumuzu duyurmaktan çok mutluyum. Navlungo olarak, dünya genelinde 130’dan fazla lojistik firmasından teklif alma ve karşılaştırma hizmetimiz ile birlikte hali hazırda anlaşmalı olduğumuz kargo firmalarıyla e-ticaretçilere kapıdan kapıya 360 derece hizmet sunuyoruz. Carrtell ile yaptığımız bu ortaklık ile birlikte kapıdan kapıya hizmetimizin kapsamını ve en önemlisi hızını arttırmış olduk. Carrtell bünyesinde bulunan deneyimli saha ekibi ve araç filosu ile kişiye özel gönderi çözümleri geliştirerek şehirler arası ticaret gerçekleştirir gibi uluslararası taşımacılık hizmetleri gerçekleştireceğiz. Özetle E-ihracatın zorlu rekabet koşullarında firmalar artık sadece satışa odaklanırken bizler her geçen gün arttırdığımız dijital lojistik ağımızla onların lojistik departmanı olarak güçlü bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz” açıklamalarında bulundu.

“E-İhracatçıların Dünya’ya açılan yolculuklarının başlangıcı olacağız”

20 ayda 150 binden fazla e-ticaret gönderisinin Carrtell platformu üzerinden aynı-gün teslim talebiyle geçtiğini belirten Carrtell CEO’su Batuhan Tosunoğlu: “E-ticaret odaklı işletmeler için düşük maliyetli kişiye özel teslimat çözümleri geliştirdik. Geliştirdiğimiz Carrtell yazılımı ile e-ticaret altyapılarına kolay, hızlı ve ek yazılım gideri olmadan entegre oluyoruz. Bisiklet, motokurye, minivan ve panelvan gibi farklı araçları işletmelerin hizmetine sunuyoruz. İstanbul’da 700’den fazla mahalle ve Kocaeli’nin 5 ilçesinde işletmelerin ürünleri ortalama 4 saatte gönderebiliyoruz. Türkiye’nin 20 ilinden de firmalar aktif teslimat hizmeti alabiliyorlar. Bu gücümüzü Navlungo’nun uluslararası başarı ve bağlantıları ile pekiştirerek çok daha genişletmek için çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Carrtell olarak, Navlungo müşterilerinin kapısından tam dakikasında ürün teslim alarak tüm Dünya’ya kargo yolculuğunu başlatacağız.” dedi.

Dünyanın önde gelen mobil oyun yayıncılarından Voodoo, İstanbul’da Reptom adlı hyper-casual oyun stüdyosu açtı

Bugün sizleri güzel bir haber ile bilgilendirmek isterim. 2013 yılında kurulan dünyanın önde gelen mobil oyun yayıncısı Voodoo, Türkiye pazarına bu sefer oyun üretmek için girdi. İstanbul Maslak’ta kurduğu yeni hyper-casual oyun stüdyosu ile yeni oyunlar üreterek ekosisteme ilham olacak.

Oyunun kurallarını değiştiren mobil pazarlar Voodoo‘nun hedefinde yer alıyor. Bu pazarlardan birinin Türkiye olması, aslında bu içinde bulunduğumuz sektörün ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Son dönemde Peak ve Rollic‘in satışı ile başlayan, Dream Games, Spyke Games gibi önemli yatırımlarla hızla büyümesini sürdüren, ve her geçen gün yeni yeni güzel haberler aldığımız Türk oyun ekosistemi, dünyanın önde gelen yayıncılarının gözünü buraya dikmiş durumda. Voodoo’nun resmi ofis açması, farklı pazarlardan henüz aksiyon almamış yayıncıların da ilgisini çekecek. Ayrıca Voodoo, Türkiye’deki birçok stüdyoya da aylık maddi destekler sunuyor.

Oyun stüdyosunun adı: Reptom

Mobil oyun yayıncısı olarak yola çıkan Voodoo, Türkiye’de açtığı hyper-casual oyun stüdyosunun adı: Reptom.

Stüdyo, hyper casual yani gündelik oyunlar üretmek için bir inovasyon merkezi olarak tasarlandı ve ülkede güçlü bir mobil oyun ekosisteminin gelişimine katkı sağlayacak. Bu stüdyonun varlığı Voodoo’nun Türkiye’deki varlığında önemli bir yeni kilometre taşını da işaret ediyor.

Reptom, Voodoo’nun derin küresel uzmanlığından yararlanacak ve güçlü bir Türk mobil oyun ekosisteminin gelişimini destekleyecek. Voodoo, Eylül 2020’de Fabrika Games’e yatırım yapmıştı. Şirketin portföyünde yayınlanmış 200’den fazla oyun yaklaşık 6 milyardan fazla indirme aldı ve bu oyunların aylık 300 milyon aktif kullanıcısı bulunuyor.

Reptom’un kurucu ortağı Murat Bilge: “Yayıncılığın yanı sıra, Voodoo tüm oyun değer zincirinde çok derin bilgiye sahip ve biz de bu girişimin bir parçası olmaktan heyecan duyuyoruz. Voodoo, harika oyunlar oluşturmaya ve uzun süreli başarı elde etmeye odaklanabilmemiz için gerekli kaynakları ve rehberliği sağlamaya kendini adadı.” dedi.

Voodoo, Paris’teki küçük bir stüdyodan; Montpellier, Berlin, Amsterdam, Barselona, ​​Kharkiv, Montreal, İstanbul, Şanghay ve Tel Aviv‘de ofisleri bulunan 550’den fazla kişiden oluşan dünya çapında bir ekibe dönüştü.

Biz de egirişim olarak oyun girişimciliğini destekliyor, bu ekosistemdeki içerikleri sizlere aktarmara devam ediyoruz.

Yerli finansal teknoloji girişimi Paymes, MENA bölgesinin elektronik para kuruluşu PayTabs ile birleşiyor

Aldığı yatırımlar ve ödüllerle dikkat çeken Türkiye’nin en fazla kullanıcıya sahip ödeme platformu Paymes, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan MENA Bölgesi’nin lider ödeme ve elektronik para kuruluşu PayTabs ile güçlerini birleştiriyor.

Birleşme kapsamında Paymes Türkiye ofisi PayTabs’in Avrasya operasyonlarının yönetim merkezi olurken, PayTabs’in MENA bölgesinde bulunan ofislerine de Paymes markasıyla sosyal ticarete yönelik ürünleriyle hizmet verecek ve bu doğrultuda ürünlerini EMEA Bölgesi’nin tamamına ulaştıracak. Öte yandan, Statisca’nın projeksiyonu, sosyal ticaret satışlarının değerinin 2026 yılına kadar yaklaşık 2,9 trilyon ABD dolarına ulaşacağını gösteriyor. Birleşme sonrası Paymes ve PayTabs ekipleri, mikro satıcıların pazar segmentinin çoğunluk payını yakalamak hedefiyle 2022’de PayTabs ofisleri için ürünler piyasaya sürmek üzere yola çıkacaklar.

PayTabs, MENA Bölgesi ödeme çözümleri lideri

MENA Bölgesi’nin ödüllü, lider ödeme ve elektronik para kuruluşu PayTabs kurulduğu günden bu yana KOBİ’ler ve e-ticaret işletmeleri için oyunun kurallarını değiştiren çevrimiçi, mobil ve sosyal ticaret ödeme çözümleriyle hizmet veriyor. PayTabs, ödemeler odağında birden fazla para biriminde, güvenli ve sorunsuz bir şekilde hizmet veriyor. API eklentilerini kullanan PayTabs, satıcılar için web sitelerinde veya internet mağazalarında “kur ve çalıştır” ödeme özellikleriyle sorunsuz çalışan B2B ve e-ticaret çözümleriyle öne çıkıyor. Satıcılar gerçek zamanlı olarak sisteme dahil edilerek e-ticaret işlerine saatler içinde başlayabiliyor. PayTabs ayrıca işletmelerin elektronik faturalandırma, QR kodu ve sosyal medya ödeme bağlantıları kullanarak ödeme yapmalarına olanak tanıyan dijital faturalandırma hizmetleri de sunuyor. 2021’de PayTabs, MENA pazarında akıllı telefonları ticari satış noktası (POS) terminaline dönüştüren ilk soft POS çözümü olan PT Touch’ı piyasaya sürmüştü.

“Tüm dünyaya finansal özgürlük getirmek için çalışacağız”

Avrasya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde pazara sunacakları yeni ürünleriyle global bir rekabete girmenin heyecanını yaşadıklarını ifade eden Paymes Kurucu Ortağı Sabrican Zaim: “Türkiye’nin ve Azerbaycan’ın sosyal ticaretteki lider ödeme platformu Paymes olarak MENA Bölgesi’nin lider ödeme kuruluşlarından olan PayTabs ile güçlerimizi birleştirdik. Türkiye’de ve Azerbaycan’daki tüm değerli rakiplerimizin yanında, global ölçekli dünyanın en büyük beş fintech kuruluşuyla da global bir marka olarak rekabete hazırlanıyoruz. Mevcut Türkiye ofisinin de içinde yer alacağı Avrasya operasyonumuzun yeni planlamasıyla birlikte hizmetlerimizi birçok ülkede aktif hale getireceğiz. Bu doğrultuda, EMEA bölgesinde faaliyet gösteren ofislerimiz ve birçok milletten çalışma arkadaşımızla kurum/birey farkı olmaksızın tüm dünyaya finansal özgürlük getirmek için çalışacağız.” diyor.

PayTabs Kurucusu ve CEO’su Abdulaziz Al Jouf ise: “Paymes ile birleşmemizi, Finansal Teknolojiler alanında ayak izlerimizi genişletmek için büyük bir fırsat olarak yorumluyoruz. Paymes ile oluşturduğumuz küresel sinerjiyle birlikte ödeme teknolojilerinin geleceğine yön vereceğiz. E-ticaret ekonomisini küresel olarak büyütmeye yardımcı olma misyonumuz doğrultusunda da milyonlarca işletme ve satıcı için dijital ödemeleri kolaylaştıracağız.” şeklinde konuştu.

“EMEA Bölgesi’ne Türkiye’deki ekiplerimizle destek vereceğiz”

Birleşmenin yönetim ve ekip konularındaki detaylarını paylaşan Paymes Kurucu Ortağı Hasan Jabbarov da şu değerlendirmelerde bulunuyor: “PayTabs ile önemli bir güç birliği anlaşmasına imza attık. Anlaşma kapsamında Paymes ekibinde yönetici unvanlarımız devam ederken sorumluluklarımız farklı bölgeler paralelinde genişleyecek. Çalışma arkadaşlarımızı PayTabs ofislerinde direkt olarak Paymes’in ürünleri ile ilgili süreçlerin yönetiminde görevlendireceğiz. PayTabs’e deneyim sahibi olduğumuz sosyal ticaret alanında yeni ürünlerimizle katkı sunacağız. 2022’de hızla büyüyen Türkiye’deki ekibimizi büyütmeye devam ederek teknik, satış, iş geliştirme noktalarında tüm EMEA Bölgesi’ne Türkiye’deki ekiplerimizle destek vereceğiz.”

“EMEA Pazarında güçlerimizi birleştirerek agresif şekilde büyüyeceğiz”

Paymes Kurucu Ortağı Şehlem Akbulut da birleşmenin agresif bir büyüme getireceğini ifade ederek: “Paymes olarak bölgemizde hızla büyürken şimdi PayTabs iş birliğiyle EMEA bölgesine açılacağız. Bu pazarda büyüme stratejilerimizin bize ivme kazandıracağına inanıyoruz. Kendi bölgelerinde hali hazırda lider iki şirketin güçlerinin birleşimi sosyal ticaret anlayışını önemli ölçüde geliştirecek ve yeni pazarlarda daha güçlü bir yapıda hizmet sunmamızı sağlayacak. Türkiye ve Azerbaycan’da olduğu gibi EMEA Bölgesinde de sosyal ticaretin gelişimini yeni ürünlerimizle desteklemeye özellikle kadınların sosyal ticaretle aile ekonomisine katılımına destek olmaya devam edeceğiz.” açıklamasında bulunuyor.

Paymes’in, PayTabs birleşmesine ilişkin hazırladığı keyifli videoyu izlemek için:

 

Kurumsal seyahat yönetimi platformu sunan Itilite, 29 milyon dolar yatırım aldı

Şirketler için masraf yönetimi platformu sunan girişim Itilite, C Serisi finansman turunda 29 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Tiger Global ve Dharana Capital liderliğindeki Seri C tur, Matrix Partners India ve Tenacity Ventures‘ın katılımıyla gerçekleşti. Itilite, bugüne kadar toplamda 47 milyon dolar yatırım aldı.

Bireysel seyahatlerimiz giderek daha dijital ve sorunsuz hale gelirken iş seyahatleri hala zahmetli manuel süreçlerden oluşuyor. Bireysel ve iş seyahatleri arasındaki uyumsuzluktan doğan Hindistan merkezli girişim, 2017 yılında Anish Khadiya ve Mayank Kukreja tarafından kuruldu. Şirket, seyahat ve masraf verilerine dayalı olarak gider raporlarını otomatik olarak oluşturuyor. Girişim, çalışanları seyahat ederken karşılığında küçük ödüllerle düşük maliyetli seçimler yapmaya teşvik ediyor.

Itilite, Fortune 500 şirketlerinin de yer aldığı 300’den fazla müşterisi olduğunu iddia ediyor. Şirketin müşterileri ağırlıklı olarak Amerika Birleşik Devletleri ve Hindistan’daki müşterilerden oluşuyor. Itilite hizmetindeki seyahat rezervasyonlarının pandemi öncesi rakamlara göre %200 arttığı belirtiliyor. Şirket, bu son fon artışı ile daha hızlı ürün yenilikleri sağlamak için araştırma ve geliştirme yatırımlarını ikiye katlayacağını söylüyor. Pandemi sonrası dönemde dünya yeniden açılmaya hazırlanırken iş ve seyahat alanında yeni trendler de ortaya çıkıyor. Itilite, yeni dünyada seyahat ve masraf yönetimini gerçekleştirmek için yatırımlarını geliştirecek.

Itilite, şu anda yaklaşık 300 kişiden oluşan bir ekiple hizmet veriyor. Kukreja ve Khadiya, önümüzdeki aylarda bu sayıyı ikiye katlamayı planlıyor.

Türk Telekom’dan kurumlar için yeni bulut depolama servisi: Dijital Depo Kurumsal

Türkiye’nin bilgi ve iletişim teknolojileri şirketlerinden Türk Telekom, Dijital Depo Kurumsal hizmetini başlattı.

Türk Telekom, bu hizmetle, kurumsal müşterilerinin verilerini bulut ortamında saklama, her cihazdan kolayca ulaşabilme ve dosyalar üzerinde ortak çalışabilme taleplerini karşılamayı hedefliyor. Böylece kurumlar, kurum içi ve dışı dosya paylaşımı, büyük dosya transferi, eş zamanlı ortak çalışma gibi yetkinlikleri olan Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) uyumlu bu servisten Türk Telekom’un aylık ödeme fırsatıyla faydalanabilecekler.

Aylık ödeme modeli ile sunulan Dijital Depo Kurumsal, kullanıcıların elektronik ortamdaki tüm bilgi ve belgelerini 512 bit kriptolayarak koruma altına alan, her türlü belgeyi saklayan ve bu belgelerin kolaylıkla paylaşılmasını sağlayan bir dosya içerik yönetimi ve arşivleme sistemidir. Mobil uygulaması ve kullanıcı dostu web arayüzü ile internet bağlantısı olduğu sürece tüm verilere erişilebiliyor.

Verileri yurt içinde saklama olanağı

Türk Telekom Ürün ve Servis Yönetimi Direktörü Fatih Türkoğlu, verileri yurt içinde tutma olanağıyla global rakiplerinden ayrıştıklarını vurgulayarak şöyle konuştu: “Türkiye’nin verisini koruma ve saklama vizyonuyla; yerli bulut teknolojilerini geliştirmeye ve iş birlikleri ile sürekli olarak büyümeye devam ediyoruz. Bu anlamda Dijital Depo kurumsal uygulamamız ile kurumsal müşterilerimize maliyet, güvenlik, erişim ve ölçeklenebilirlik avantajları sunuyoruz.”

Erken aşama startuplar için EIT Jumpstarter 2022 başvuruları 20 Nisan’da sona eriyor

Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü (EIT) tarafından yürütülen EIT Jumpstarter, farklı sektörlerde faaliyet gösteren erken aşamadaki startupların desteklendiği bir hızlandırma programıdır.

Erken aşama startuplar için Avrupa’nın en iyi ön hızlandırma programlarından biri olan EIT Jumpstarter, girişimcilerin yenilikçi ürün veya hizmet fikirleriyle uygulanabilir bir iş modeli oluşturmalarına ve bu modeli doğrulamalarına yardımcı olmayı amaçlıyor. Bu program kapsamında girişimcilere, EIT’nin eşsiz sektörel ve akademik iş ağından yararlanma ve Avrupa’nın alanlarında en iyi uzmanlarından ve koçlarından birebir destek alma imkanına sahip olacaklar.

EIT Jumpstart Programı:

  • İş modeli geliştirmek ve doğrulamak,
  • Fikirlerini gelecekteki potansiyel yatırımcılara sunmak isteyen girişimcilere yönelik olarak tasarlanmıştır.

Jumpstart Programının Altı Tematik Kategorisi Bulunuyor

Yenilikçi çözümleri sektörden gelen taleplerle birleştirmek ve Avrupa bölgesinin rekabet gücünü artırmak için EIT çatısı altında oluşturulan altı farklı EIT İnovasyon Topluluğunun — EIT Health, EIT Food, EIT RawMaterials, EIT InnoEnergy, EIT Manufacturing ve EIT Urban Mobility — işbirliğinde oluşturulan EIT Jumpstarter program temel olarak enerji, yenilikçi imalat teknolojileri, mobilite çözümleri, gıda ve atık malzeme geri kazanımı ile sağlık alanı teknolojileri alanındaki iş fikirlerini destekleyecektir.

EIT Jumpstarter kimler için uygun?

EIT JumpStarter, teknoloji tabanlı iş fikri sahibi tüm girişimcilerin başvurularına açık. Katılımcılar, sektörler arası benzersiz bir ortamda iş fikirlerini nasıl hayata geçireceklerini öğrenecekler ve ayrıca

  • Ekip oluşturma
  • İş Modeli tasarımı
  • Ürün/pazar uyumunu test etme

konularında eğitim, mentorluk ve danışmanlık desteği alacaklar.

EIT Jumpstarter programı süresince, eğitmenler ve koçlar iş fikrinize en uygun iş modelini bulmanız için size rehberlik edecek ve doğrulamanıza yardımcı olacaklar. Programın sonunda mezunlar; satış sunumu, iş modeli kanvası, rekabet analizi, pazara giriş stratejisi ve yol haritası hazırlayacaklar.

Program süresince, Avrupa’nın en iyi eğitmenlerinden ve mentorlarından destek alacak ve program sonunda 10.000 Euro’ya kadar kazanma şansına sahip olacaksınız.

EIT Jumpstarter 2021 dönemine katılma imkanı bulan ICARBON Kurucusu Erdem Mutlu programla ilgili: “Jumpstarter sürecinde; ‘İş planımızı en iyi duruma nasıl getiririz ve farklı yönlerimizi nasıl keşfedebiliriz?’ gibi sorularımızın cevaplarını çok net şekilde bulduk. Eğitim ekibinin bilgi düzeyi ve programın Avrupa’daki birçok girişimci ile birlikte beyin fırtınasına izin veren interaktif alt yapısının olması, bize geniş bir bakış açısı ve motivasyon kazandırdı. Ülkemizdeki tüm girişimcilerin deneyimlemesi gereken bir program olduğunu düşünüyorum.” dedi.

Önemli Tarihler:

Başvurmayı mı düşünüyorsunuz?

EIT Jumpstarter 2022 programına bu bağlantı üzerinden 20 Nisan’a kadar başvurunuzu yapabilirsiniz. Ayrıca tüm sorularınızı [email protected] adresine de iletebilirsiniz.

Çözümlerini sivil havacılık ve havalimanı işletmeciliğine uyarlayabilen girişimler için yeni program: İGA Hub

Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı İGA İstanbul Havalimanı, girişimcilikle ilgili önemli çalışma yapan kurumlardan İTÜ ARI Teknokent ile iş birliği yaparak sektörde yenilikçi fikirlerin gelişmesi ve ülke ekonomisine değer oluşturması adına İGA Hub girişimcilik programını hayata geçiriyor.

İGA Hub girişimcilik programı kapsamında “Sivil Havacılık ve Havalimanı İşletmeciliği” dikeyinde; akıllı havalimanı, robotik, sürdürülebilirlik, dijitalleşme, IoT, güvenlik, mobilite alanlarındaki girişimlerin olgunlaşması için girişim ekosistemi oluşturulacak. Bu odak alanları ile İGA’nın tüm kurumsal gücünü havacılığın tüm bileşenlerini de yanına alarak, havacılıkla etkileşen diğer tüm sektörleri de kapsayacak bütüncül bir şekilde; yolcular, çalışanlar, iş ortakları ve otoriteler için daha kaliteli, hızlı, ekonomik çözümler sağlayacak projelerin desteklenmesi hedeflendi.

“Sivil Havacılık ve Havalimanı İşletmeciliği” dikeyinde yenilikçi proje geliştiren girişimler başta olmak üzere İGA İstanbul Havalimanı çalışanları ve İstanbul Havalimanı ekosistemi içerisindeki tüm paydaşların da yenilikçi ve teknolojik tabanlı iş fikirleri ile İGA Hub girişimcilik programına başvuru yapabilecek.

Havalimanı işletmeciliğinde küresel bir marka olma hedefi olan İGA İstanbul Havalimanı, yenilikçi ve teknolojik girişimlerin “Sivil Havacılık ve Havalimanı İşletmeciliği” dikeyinde yükseliş göstermesi adına Türkiye’nin önde gelen teknoparkı, İTÜ ARI Teknokent ile yoğun iş birliği görüşmeleri sonucunda İGA Hub hayata geçti.

Bu doğrultuda girişimlerin eğitim, mentörlük, prototipleme, network, yatırım gibi alanlarda gelişim göstermeleri için İTÜ ARI Teknokent’in dünyada ilk 5’te yer alan Kuluçka Merkezi İTÜ Çekirdek’in deneyiminden faydalanarak, girişimlere destek olunacak.

İGA Hub, sektörün kalbinde yer alarak, sektör paydaşlarıyla girişimciler arasında bir köprü olacak. Bu kapsamda ilk çözüm ortağı ise Hasan Kalyoncu Üniversitesi Kalyon Garaj Prototipleme ve Girişimcilik Merkezi oldu.

  • İGA Hub girişim programına kabul edilen girişimlere ihtiyaç duyacakları tüm desteklerin sunulmasının yanı sıra; girişimciler, İTÜ Çekirdek’in her yıl düzenlediği bölgenin en büyük girişimcilik etkinliği olan Big Bang Start-up Challenge’ta toplam 800 bin TL’lik İGA ödül havuzundan pay alma şansı yakalayacaklar.

Günümüzde küresel rekabetteki gücü artırmak amacıyla en stratejik alanlardan birisinin teknoloji olduğunu vurgulayan İGA CEO’su Kadri Samsunlu, bunun en önemli kaynağının da yenilikçi, cesur teknolojiler ve bunu geliştiren start-up’lar olduğunu söyledi.

Başvuru ve detaylı bilgi: igahub.aero

İş sağlığı ve güvenliği platformu intenseye, çalışan sağlığı için yeni ergonomi modülünü duyurdu

Yapay zekâ destekli yerli iş sağlığı ve güvenliği (ISG) platformu intenseye yeni ergonomi modülünü duyurdu.

İşyerlerinde yaralanma meydana gelmeden önce ergonomi risklerini belirlemeye yardımcı olan modül, 3D modeller oluşturarak birden fazla kişinin vücut mekaniğini analiz ediyor ve risk altındaki birden fazla çalışanı aynı anda tespit edebiliyor.

Tesislerdeki ergonomik riskler hakkında gerçek zamanlı videoları işleyen yeni ergonomi modülü, bir yapay zekâ (AI) algoritması tarafından vücut mekaniği ve hareketleri 3D modellerle analiz ediyor. İş sağlığı ve güvenliğinde devrim yaratacak bu yeni araç, vücut hareketlerini otomatik olarak analiz etmek için yapay zekâ kullanırken çalışanların mahremiyetlerini de koruyor ve tüm kişisel veriler kaydedilmeden anonim olarak işleniyor.

intenseye Müşteri Başarı Yöneticisi David Lemon yaptığı açıklamada, “intenseye yapay zekâ kullanarak sürekli nicel izleme yapıyor ve böylelikle daha veri odaklı ve kapsamlı bir yaklaşım geliştirebiliyor. İSG stratejilerine rehberlik edecek şekilde gerçek zamanlı olarak izleme ve ayarlama yapmamız, nicel metrikleri kullanma becerimiz hem verimlilik hem de iş güvenliği sağlıyor. Intenseye ergonomi modülü, vücutta en yüksek gerilmenin nerede, hangi sıklıkta ve ne zaman meydana geldiğini görmeyi inanılmaz derecede kolaylaştıran sonuçlar sunuyor.” dedi.

intenseye’ın Müşteri Başarı Yöneticilerinden Gabrielle Connolly ise şunları söyledi: “intenseye olarak, sahadaki ergonomik performansın tarafsız, nicel değerlendirmelerini yapabilen bir yazılım tasarlamayı hedefledik. Bilgisayarla görme imkânı sunan yazılımımızı Tüm Vücut Değerlendirme (REBA) ve Hızlı Üst Uzuv Değerlendirmesi (RULA) metodolojilerinden ilham alarak geliştirdik. Bilgisayarla görüş yazılımımız bu hesaplama yöntemlerini kullanarak vücutta 21 nokta tanımlıyor; çeşitli görevleri tamamlayarak birden fazla kişiyi takip ediyor ve ergonomik performanslarını değerlendiriyor.”

İş sağlığı ve güvenliğinin geleceği

intenseye platformunun ergonomi modülü insanların yaptığı değerlendirmeden çok daha fazlasını sunuyor. Modül, vardiyalardaki riski belirlemek için tüm eylemler üzerinde bir değerlendirme yapıyor ve böylelikle çalışanın ergonomi riskine ilişkin gerçek anlamda bütünsel bir görüş sağlıyor. Tüm iş vardiyasının anlaşılması, yönetimin herhangi bir güvenlik veya sağlık sorunu ortaya çıkmadan önce durumu düzeltmek için çözümleri hızla uygulamasına olanak tanıyor. Daha önceki ergonomi analizlerinde teknoloji kullanımı kısıtlı iken intenseye’ın teknolojisi İSG uzmanlarının hayatını kolaylaştırıyor. Eski sistemlerde bir kişi tek bir çalışanın gözle analizini yaparken diğer çalışanların riskli pozlarını kaçırabiliyordu. Fakat intenseye teknolojisi, birden fazla kamerayla entegre olarak aynı anda birden fazla kişinin riskli ergonomi pozlarını tespit edebiliyor. Bu sayede sakatlanmaların da önüne geçilebiliyor. intenseye’ın teknolojisi ile tüm bu riskler, çalışanın gizliliği korunarak engelleniyor. Çalışanların mahremiyeti gözetilerek sık yapılan duruş bozuklukları konusunda İSG uzmanları bilgilendiriliyor ve İSG kültürü tesislerde yaygınlaştırılıyor.