Ana Sayfa Blog Sayfa 353

Londra merkezli Web3 girişim Neol, 5.2 milyon dolar tohum yatırım aldı

Londra merkezli Web3 girişim Neol, Web3 tabanlı bir öğrenme ve yetenek platformu geliştirmek amacıyla 5.2 milyon dolarlık tohum yatırım turunu tamamladı.

Yatırım turunda, Japonya’nın en büyük ikinci reklam ajansı tarafından desteklenen bir yaratıcı şirketler ağı olan Kyu Collective ile Orta Doğu ve Afrika’da aktif olan bir VC firması olan Global Ventures tarafından ortaklaşa yönetildi. DoorDash CEO’su Tony Xu, LearnStart, FJ Labs, Startupfon, Paribu Ventures, Hypernova ve Galata Business Angels da tura katılan yatırımcılar arasında.

Neol, On Deck’e benzer bir fikirle ortaya çıkmasına rağmen hedeflediği kullanıcı kitlesi olarak girişimciler yerine, daha genç tasarım profesyonellerinin yanı sıra kurumsal inovasyona dahil olan orta düzey yöneticileri hedefleyerek ayrışmayı planlıyor. Girişim, sürdürülebilirlik, gıda sistemleri ve mobilitenin geleceği gibi büyük konuları incelemek için kullanıcıları bir araya getirecek.

Buradaki fikir, şirket çalışanlarının bir kohorta katılmak için ödeyeceği 1,5 bin ila 2 bin dolar arasındaki ücretlerin, aynı zamanda kariyerlerinin erken dönemindeki insanlara platformda kullanılmak üzere burs olarak da sağlanacak. Şirketler ayrıca kohortları finansal olarak destekleyebilecekler.

Yetenek tarafında, Neol, isteğe bağlı danışmanlık hizmetleri ve şirketlere destek sağlamayı öğrenmek için bir araya getirilmiş toplulukla çalışmak istiyor. Örnek olarak, küresel bir moda markası, ambalajını veya tedarik zincirini daha sürdürülebilir olacak şekilde yeniden tasarlamak isterse, fikirler için Neol topluluğuna çağrıda bulunabilecek ve bu da firmalar için kullanışlı bir özellik olarak karşımıza çıkıyor.

Platform, uzun vadeli planda, karar verici olarak platform üyelerinin daha fazla söz sahibi olmasını istiyor. Böylelikle Web3 şirketlerinin temel hedefinde bulunan, merkezi olmayan bir “zenginliği paylaşma” vizyonunun uzantısı olarak girişimin odak noktasında olduğunu görüyoruz. Bu doğrultuda topluluk üyeleri kendi gruplarını oluşturduktan sonra bir jeton veya bir tür Neol para birimi oluşturmalarına izin vererek insanların, şirketlerle bir danışmanlık projesine büyük yetenekler getirmek ya da bir kohorta bir ders vermek gibi platforma fayda sağlayan şeyler yaptıkları için jetonlarla ödüllendirilebilecekler.

Şu anda Neol, İngiltere, Avrupa ve Orta Doğu’da ürün, marka ve ortaklıklar kurmaya odaklanmış durumda, ancak yakın zamanda Latin Amerika, Asya ve Güneydoğu Asya’daki pazarlara da açılmak istiyor.

Üniversitede doğan yerli sağlıklı gıda girişimi Pacha, ikinci yatırım turunu tamamladı

2019 yılından bu yana Türkiye’nin önde gelen gıda inovasyon şirketi olan PACHA (Guru Sağlıklı Gıda), ikinci yatırımını aldı.

Uluslararası patentli, dünyanın tek doğal kolajen ve protein cipsi PACHA Cips’in yanı sıra doğal kolajen içeren granola PACHANOLA ve PACHA İlikli Kemik Suyu ürünlerini de geliştiren ve üreten firmaya yatırımcı ilgisi devam ediyor.

PACHA, 2021 yılında Galata Business Angels, Arya-Kadın Yatırım Platformu ve Özyeğin Üniversitesi ile yurtiçi ve yurtdışından profesyonel isimlerin de yer aldığı bir grup melek yatırımcıdan finansman sağlamıştı.

PACHA’nın ikinci yatırım turundaki yeni hissedarı olan Çamsan Ordu, Türkiye, Orta Doğu ve Balkanların 1. Ve Avrupa’nın 4. En büyük MDF Üreticisi durumunda. Çamsan Ordu, gıda alanındaki ilk yatırımlarını “akademik arka planı, inovasyon yeteneği, güçlü ekibi, yurtiçi ve yurtdışındaki hızlı büyüme potansiyeli” nedeniyle PACHA’ya yaptıklarını açıkladı.

PACHA, AR-GE çalışmalarında TÜBİTAK desteği alırken, şirketin kurucusu Dr. Aslı Zuluğ İngiltere’nin Royal Academy of Engineering Leaders in Innovation programına davet edilmiş ve 2020 yılında ITO’nun aday göstermesiyle IWEC tarafından Yılın Kadın Girişimcisi seçilmişti.

Şirketin kurucusu ve aynı zamanda Özyeğin Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nde Öğretim Üyesi olan Dr. Aslı Zuluğ, yatırım turuyla ilgili yaptığı açıklamada “Şirketimizi yurtiçi ve yurtdışında büyütürken, yatırımcıların ilgisi bizi hem mutlu hem motive ediyor. Ülkemizin en büyük şirketlerinden ve aynı zamanda ihracatçılarından olan Çamsan Ordu’nun şirketimize yatırım yapması, PACHA Ailesi’ne güç katacak. 1 yıl içinde ikinci yatırımımızı, değerimizi katlayarak, başarıyla tamamlamış olduk. Önümüzdeki dönemde yurtiçinde büyümenin yanı sıra, başta Avrupa olmak üzere yurt dışı pazarlara açılmayı hedefliyoruz.” dedi.

PACHA, yatırım turunu takiben, yurtiçi ve yurtdışı pazar için özellikle market raflarında yer alacak ve markasını geniş kitlelerle buluşturacak yeni ürünlerini açıklamaya hazırlanıyor.

Yeni nesil pazar araştırma şirketi Bolt Insight, 212 liderliğinde 1.5 milyon Euro yatırım aldı

Londra merkezli, markaların tüketicileri ile sosyal medya üzerinden bağlantı kurup veri toplayabildiği, uçtan uca bir içgörü platformu deneyimi sunan yeni nesil pazar araştırma şirketi Bolt Insight, 212 liderliğinde, 1.5 milyon Euro tohum yatırım aldı.

Bolt Insight bu yatırımı, mevcut ve yeni müşterilerine yeni ürünler geliştirmek; araştırma ve iş geliştirme ekiplerini büyütmek, yeni gireceği pazarlardaki yatırım planlarını gerçekleştirmek ve bu planlar dahilinde markaları ilgili hedef kitleleri ile buluşturmak olarak yola çıktığı vizyonunu gerçekleştirmek için kullanacağını belirtti.

İngiltere’de, Ocak 2020 tarihinde pandeminin en yoğun olduğu dönemde kurulan Bolt Insight, şu ana kadar 8 kat büyüme kat ederken, Vodafone, Capco, Brand Finance gibi İngiltere merkezli müşterilerinin yanı sıra; Sodexo, Premier Foods, L’Oréal, Samsung, Diageo ve Zeiss gibi uluslararası şirketleri de kısa zamanda portfolyosuna kattı.

Bolt Insight ekibi sektördeki büyük bir problemi ele alarak yola çıkmış: pazara çıkan her 10 ürün ya da servisten 9’u lansmandan sonraki ilk 2 yılında başarısız oluyor. Bunun da en büyük nedeni; tüketicilerin ihtiyaç ve beklentilerinin çok büyük bir hızla değişmesi ve şirketlerin bu hızı anlamaya yetişememesi. Dünya böyle bir dönüşümden geçerken, Bolt Insight, çalıştığı şirketlere hızlı ve doğru bir şekilde tüketici iç görüsü sağlamayı vizyon ediniyor.

Kurucu ortak ve Araştırma Biriminden Sorumlu ve 8 yıllık Ipsos deneyimi olan Melek Özsoy; “2 yıl içerisinde 200.000’den fazla tüketici görüşmesini 80’den fazla ülkede gerçekleştirdik. Bu sayıda çeşitli tüketiciye bu kadar kısa sürede geleneksel yöntemlerle ulaşmak neredeyse imkansız. Kullandığımız davranışsal hedefleme metodolojisi; gerçek tüketiciye ilgili olduğu konu ile ilgili ulaşmamızı ve dolayısıyla çok daha doğru içgörü elde etmemizi sağlıyor.” diyor.

Kurucu ortak ve CTO’su Kerem Turgay (10+yıl Coca-Cola, Logo Yazılım, Siemens deneyimli) şöyle ekliyor “Dijital ve sosyal medya kanalları üzerinden ulaştığımız tekil ve gerçek tüketicilerden aldığımız içgörü ve cevapların kalitesi ile sunduğumuz çözüm hızlı büyümemizin anahtarı. Buna ek olarak geliştirdiğimiz interaktif ve canlı raporlama platformu sayesinde müşterilerimiz istedikleri veriyi hızlı ve kolayca filtreleyip grafik ve tablolarla görselleştirebiliyor.”

İnovasyondan sorumlu ve bir diğer kurucu ortak; Ester Marchetti şirketin farkını şöyle açıklıyor “Genellikle paneller üzerinden anket katılımcılarına ulaşan pazar araştırma yöntemleri çağın gereksinimlerini karşılayamıyor. Bolt Insight olarak; uzmanlığımız ile ürünlerimizin kalbine koyduğumuz teknolojiyi birleştirerek sektörü değiştirmeye başladık. Beraber çalıştığımız marka ve müşterilerimize geliştirdikleri strateji, ürün ya da iletişimlerini en doğru şekilde oluşturabilmeleri için; ulaşmak istedikleri tüketicilerinin tam yanında sanal bir koltuk veriyoruz.”

Küresel ölçekte sorunları çözmeyi hedefleyen ekiplere yatırım yapan 212’nin Kurucu Ortağı Ali Karabey ise “Bolt Insight’ın yüksek kalitede tüketici içgörüsünü gereken hız ve ulaşılabilirlikle markaların erişimine sunmasından çok etkilendik. Bolt Insight, geleneksel araştırma metotlarının ortalama 6 hafta süren süreçlerini 5-6 günlük sürelere indiriyor. Bu hem sektör hem markalar hem de tüketicileri doğru anlayarak uygun hizmet sunan verimli bir ekosistem için büyük bir ilerleme ve bu yolculukta Bolt Insight ekibinin yanında olduğumuz için gurur duyuyoruz.” dedi.

İzmir merkezli B2B e-ticaret platformu DepoDone, 15 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Gıda üreticileri ile işletmeleri dijital platformda bir araya getirerek tüm tedarik zincirini yöneten, Türkiye’nin ilk tedarik zinciri yönetimi entegrasyonlu B2B e-ticaret platformu DepoDone, Londra merkezli Red Carpet Capital Limited tarafından 15 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım alarak, kendi sektöründe ilk turda en yüksek değerlemeye ulaşmayı başardı.

E-ticaret, tedarik zinciri yönetimi ve teknoloji alanlarında 20 yılı aşkın deneyimleriyle yarattıkları yazılım, iyi tarım ve organik gıda üreticileri ile perakende/ev dışı tüketim noktalarını bir araya getiren, Nil Nurlu Deniz, Emre Üstüner ve Serkan Deniz tarafından kurulan DepoDone; gıda alanında tüm tedarik zincirini uçtan uca yönetiyor.

“Tedarik zincirinin dijitalize edilmesi ve şeffaflaşması hayaliyle yola çıktık”

İş süreçleri hakkında bilgi veren DepoDone CEO’su Nil Nurlu Deniz, “Kaynağından, nihai tüketiciye gidene kadarki yolda tüm tedarik zincirinin şeffaflaşmasını sağlayan iş modelimiz ile fazladan maliyetleri de ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. İnsan sağlığı ve sürdürülebilir üretim odak noktamız. İnsana ve gezegene saygı ile üretim yapan üreticileri tercih ediyoruz. İdeale en yakın tedarik zinciri için sektör bilgilerini, teknolojiyi ve veri analizini etkin bir şekilde kullanıyoruz. Tedarik zincirinin dijitalize edilmesi ve şeffaflaşması bizim için çok önemli. Çalışmalarımızın uluslararası kuruluşlar tarafından değer görmesi bizim için gurur verici.” dedi.

DepoDone sisteminin sektöre kazandırdığı yeniliklerin arasında; bağımsız üreticilere yeni pazarlar sunması, tedarik zincirindeki fazla maliyetleri düşürmesi ve perakendecilere hızlı, kolay ve esnek koşullarda satın alma imkanı sağlaması bulunuyor. Sektör dinamiklerine özel olarak geliştirilmiş bir teknolojik alt yapıya sahip olan DepoDone, eski sistemlerde ilerleyen tedarik zincirinin dijitalize edilmesi ve şeffaflaşması için geliştirdiği yazılımıyla, işletmelerin toplu gıda siparişi verebilecekleri B2B e-ticaret iş modelini başarıyla uyguluyor.

Kendi bünyesinde kadın istihdamına çok önem veren, %65 kadın çalışan oranıyla, teknoloji ve lojistik şirketleri arasında Türkiye ve globaldeki ortalamalara göre yüksek orana sahip DepoDone; üretici seçiminde de kadınları önceliklendiriyor. Gıda tedarikinde kadın kooperatifleri ve dernekleri ile yakın iş birlikleri kurmaya özen gösteriyor. Böylece kısa sürede 70’den fazla markanın 2000 farklı ürününü ülke genelinde yüzlerce perakende noktasına ulaştırmayı başarmış bulunuyor.

Teknofest Girişim Programı’na seçilen hızlandırma ve ön kuluçka girişimleri belli oldu

T3 Girişim Merkezi, TEKNOFEST’te finalist olan ve çalışmalarını girişime dönüştüren yarışmacılara destek olmaya devam ediyor. 2018 yılından bu yana Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla, yüksek katma değerli teknoloji üretenlerin festivali TEKNOFEST’te bu yıl da finalist olan ve çalışmalarını girişime dönüştüren yarışmacılar Ön Kuluçka ve Hızlandırma Programına başvurmaya hak kazandılar.

TEKNOFEST Girişim Programı ile eğitim, ofis, bulut/sunucu, tanıtım gibi çeşitli desteklerin yanında her girişime Ön Kuluçka Programı ile 100.000 TL, Hızlandırma Programı ile 200.000 TL hibe desteği sağlanacak.

Ön Kuluçka Programı için 333, Hızlandırma Programı için 111 olmak üzere toplamda 444 başvuru alan programa 5’i hızlandırma, 39’u ön kuluçka olmak üzere 44 girişim seçildi. Haziran ayında başlayan programın 1. Dönem Girişimleri hem TEKNOFEST Karadeniz’de yer alacak hem de ekim ayında İstanbul’da gerçekleştirilecek Take Off İstanbul’da yatırımcılarla ve alanında uzman mentorlarla buluşacak.

TEKNOFEST Girişim Programı 1. dönem hızlandırma girişimleri:

  • Alaca Maker: Hava, kara ve deniz araçlarına otonom kabiliyet kazandırmak için karmaşık oto pilot arayüz ve açık kaynak kodlu yazılımları anlaşılır hale getiren elektronik donanımlar geliştiriyor.
  • Blindar ArGe: Görme engelli bireylerin gündelik hayatta karşılaştığı problemlere çözüm üreten, robotik görüş ve dokunsal ikame teknolojisi ile çalışan akıllı bastonlar üretiyor.
  • Degz Robotics: Su altını erişilebilir hale getirmek ve su altına özel çözümler sunabilmek için insansız su altı araçları ve parçaları üretiyor.
  • Sanal Clinic: Tıp öğrencilerinin daha fazla pratik yapması için farklı bölgelerde sık görülen hastalıkları, az görülen bölgelerdeki öğrenciler ile; hasta hikayesi, görselleri ve tetkikleriyle paylaşıyor.
  • Ocalis: Tekrarlı işler altında çalışanların kas-iskelet hastalıklarına maruz kalmasını önleyici-öteleyici, vücudun belirli bölgelerini destekleyen, giyilebilir, ergonomik dış iskelet sistemleri sunuyor.

Ön Kuluçka Programı’nda yer alan projeler ise:

  • Alya Havacılık ve Uzay
  • Anadolu Robotik
  • Atalay Roket
  • Bilirkişi
  • Cardapp
  • Dev Enerji
  • Farmingo
  • Fullinlight
  • Hekza Tech
  • Humartin
  • Hydroborpem
  • Iz Technology
  • İnce ArGe
  • Lenta Marine
  • Medai
  • Merkur Savunma
  • MHT ArGe
  • Miltium
  • Model Roket
  • NightBoard
  • Onarfa Mühendislik
  • Oppia Technology
  • Osprey Works
  • Pure Technologies
  • Radiologic Medikal
  • Remora
  • Resultlab.ai
  • Rise Together
  • Robeff Teknoloji
  • Roket Türk
  • Sahacı
  • Semruk Teknoloji
  • Sess
  • Sineay Studio
  • Skenk
  • T-Kod Software
  • TBA Akademi
  • Unitopia
  • Watchbat

T3 Girişim Merkezi, Türkiye girişimcilik ekosisteminde, yerli ve milli teknoloji girişimlerinin doğması, büyümesi ve dünya pazarına açılmasındaki teknik, ticari ve finansal bariyerleri ortadan kaldırarak ve yerli sermaye sahiplerini teknoloji yatırımcısına dönüştürerek Türkiye ekonomisine yüksek katma değerli teknoloji üreten girişimler kazandırmaya yönelik çalışmalar yapmaktadır. T3 Girişim Merkezi; yapay zeka, otonom teknolojiler, nesnelerin interneti, akıllı ağlar ve eğitim teknolojileri öncelikli odak alanları olmak üzere en az çalışan prototip aşamasındaki teknoloji girişimlerini desteklemektedir. Aylık değerlendirilen girişim başvurularında destek almaya hak kazanan girişimler; yatırım, ofis, mentor, prototip atölyesi, teknik uzman desteklerinden faydalanabilmektedir.

n11, hızlı teslimat için yerli girişim PackUpp ile anlaştı

Türkiye’de yeni nesil hızlı teslimat hizmeti sunan yerli girişim PackUpp, gerçekleştirilen iş birliği kapsamında İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere üç büyük şehirde n11’e aynı gün teslimat hizmeti sunacak. On binlerce satıcının ürünleri yüz binleri bulan n11 müşterisine aynı gün hatta saatler içerisinde PackUpp güvencesi altında teslim edilecek.

“Markaların ihtiyaçlarına uygun teslimat sistemleri ve altyapı sunuyoruz”

Kurulduğu günden bu yana, e-ticarette hızlı teslimat süreçlerini yüzde yüz yerli teknolojik alt yapı ile güçlendirdiklerini söyleyen PackUpp Kurucu Ortağı ve COO’su Rıdvan Göçemen, “Alışveriş alışkanlıklarının değiştiği bu günlerde aynı gün teslimat e-ticaret platformu kullanıcıları için öncelikli bir kriter haline geldi. Diğer yandan her markanın müşterilerine sunduğu veya sunmak istediği hizmet farklılaşabiliyor. Dışarıdan herhangi bir kod, paket ya da yazılım satın almadan, tamamı Türk mühendislerimizle geliştirdiğimiz yazılım sayesinde her markanın kendi ihtiyaçlarını karşılayacak ve onları farklılaştıracak yazılım uyarlamalarını rahatlıkla yapabiliyoruz. Paket teslimatına özel ürettiğimiz yazılım ise teslimat rotasını optimize ederek, teslimat tipine ve adrese göre planlama yapmamızı sağlıyor. Bu çalışmayla sistemimizde yer alan tüm sürücülerimiz kendi uygulamamız üzerinden teslimatlarını kolaylıkla gerçekleştiriyor. Böylece markalar müşterilerine kusursuz bir hizmet sağlarken tüketiciler online alışverişlerini hızlı, güvenilir ve takip edilebilir şekilde gerçekleştiriyor” dedi.

PackUpp kalitesi ve güveni 3 büyük şehirde n11’in yanında

“Teknoloji ve dijitalleşmeye yönellik yaptığımız yatırımlar kısa sürede bizi Türkiye’nin lider ve öncü hızlı teslimat firmalarından biri haline getirdi.” diyen Göçemen iş birliği hakkında şunları söyledi: “Dijital altyapımız ve saha ekibimizin gücüyle, Türkiye’nin en büyük alışveriş platformalarından biri olan n11 ile iş birliği yapmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. n11, hızlı teslimat talebinin en yoğun olduğu 3 büyük şehirde aynı gün teslimat hizmetini PackUpp kalitesi ve güveniyle müşterilerine ulaştıracak. n11 bir pazaryeri olmasından dolayı ürünlerin teslim alınacağı nokta sayısı onbinlere varmakta. Bu durumda teslimat sürecinin sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesi için güçlü teknolojik altyapı ve operasyon kabiliyeti büyük önem arz ediyor. n11’e özel geliştirdiğimiz Paket Teslimat Sistemi ile birlikte binlerce n11 müşterisi, siparişlerini aynı gün hatta saatler içinde teslim alırken, sipariş verdikleri andan itibaren PackUpp canlı harita özelliği üzerinden paketlerini takip edebilecek.”

“Seri A yatırım turu sonrası hedef global pazarlar”

“PackUpp olarak Seri A yatırım turunun da içerisindeyiz. Türkiye’de her geçen gün değerli iş ortaklıkları ile büyümeye devam ederken rotamızı yurt dışı pazarlarına çevirdik.” diyen PackUpp Kurucu Ortağı ve CEO’su Semih Emre Özcan, “Şirket değerlememizi 50 milyon dolara ulaştıran 3. yatırım turumuzun ardından hem Avrupa hem de Amerika pazarlarında pek çok girişim sermayesi ve yatırım fonlarıyla görüşmelerimiz hız kazandı. Türkiye’nin E-ticaret hızlı teslimat sektöründeki ilk “Unicornu”nu çıkartmak için adımlarımızı daha sağlam atıyoruz. Şu anda İngiltere, Almanya, Fransa ve İspanya’daki Avrupalı fonların yanı sıra Orta Doğu ve ABD’de özellikle San Francisco’da Silikon Vadisi’nden, Los Angeles, New York ve Texas’a kadar çok sayıda yabancı yatırımcı adaylarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Bu çalışmalar doğrultusunda kaynaklarımızı yenilikçi teknolojiler ile yazılımımıza, algoritma ve optimizasyonların geliştirilmesine ve teslimatta dijitalleşmeye kullanmaya devam edeceğiz. Yakın gelecekte Londra’da bir Türk girişimi olarak açılış gerçekleştireceğimizi duyurmanın da heyecanı içerisindeyiz.” ifadelerini kullandı.

Bir hikayenin sonu: Türkiye’nin en köklü e-ticaret platformlarından GittiGidiyor kapanıyor

Dünyanın en büyük e-ticaret şirketlerinden eBay, Türkiye’deki en köklü e-ticaret platformlarından biri olan ve 20 yıldan fazladır geçmişi olan e-ticaret pazar yeri GittiGidiyor‘u kapatmak için adımlar atacağını resmen duyurdu.

eBay, 2011 yılında GittiGidiyor’un çoğunluk hissesini satın aldı ve buradaki tüm işleri bu pazarda bağımsız bir platform olarak yürüttü. eBay, küresel olarak tüm pazarlardaki ticari operasyonlarını düzenli olarak gözden geçiriyor ve bu durumdan ötürü de, şirket için zor ama Türkiye’deki stratejik kararını, pazarda süregelen rekabet dinamiklerine dayalı olarak aldı.

Kısacası bir hikayenin sonu!

eBay, platform içerisinde yer alan GittiGidiyor alıcıları ve satıcılarına ayrıntılı bilgileri doğrudan eposta yoluyla paylaşacak. Bugünden itibaren satıcılar yeni ürün listeleyemeyecek ve 18 Temmuz’dan itibaren alıcılar yeni alım yapamayacak. Alıcılar ve satıcılar 5 Eylül 2022’ye kadar Hesabım sayfalarına erişebilecekler. Sonrasında ise tamamen kapanacak.

GittiGidiyor’un kapatılmasının eBay’in 2. çeyrek veya tüm yıl sonuçları üzerinde önemli bir etkisi olması beklenmiyor. Referans olarak, GittiGidiyor, eBay’in 2022 yılının ilk çeyreği sonundaki konsolide aktif alıcı sayısına yaklaşık 4 milyon aktif alıcı katılmış.

Nivogo, Akiş GYO’dan 10 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Satışa sunulmayan veya farklı sebeplerden tüketim aşamasına geçemeyen ürünleri hayata döndürüp tekrar döngüsel ekonomiye kazandıran Nivogo, Akiş GYO’dan yeni bir yatırım aldı. 10 Milyon Dolar değerleme üzerinden alınan yeni yatırım, Nivogo’nun döngüsel ekonomi merkezi olmasında gerekli olan teknoloji, istihdam ve markalaşma projelerine destek olacak!

2021 yılının Şubat ayında Arnas Akbaş ve Ali Cem Yücebağ tarafından kurulan Nivogo, yolculuğunda hızla büyümeye devam ediyor.

Hızlı üretime ve tüketime odaklanan perakende sektörüne sürdürülebilir bir yaklaşım sunarak döngüsel ekosistemin güçlenmesine öncülük etmek amacıyla kurulmuş döngüsel ticaret girişimi Nivogo, kullanım ömrünü tamamlamamış ürünleri hayata döndürerek ömürlerini uzatıyor ve tekrar döngüsel ekonomiye kazandırıyor. Oluşturduğu “Sıfır-Atık Perakende Sistemi” sayesinde ise birlikte çalıştığı perakende ve moda markalarının doğrusal iş modellerini döngüselleştiren Nivogo sürdürülebilir ve döngüsel bir dünya için çalışıyor.

Açıldığı günden bu yana yenileme merkezinin hacmini 36 kat büyüten Nivogo; bu alanda değişimin öncüsü olma misyonuyla hikayesine inanan tüm ortakları ile büyümeye devam ediyor. Nivogo, ayda 100 bin ürünü yenileme kapasitesiyle bugün Türkiye’nin ilk ve en büyük yenileme merkezine sahip. Son 12 ay içinde 300 bini aşkın ürün yenileyerek, 3 milyar litreyi aşkın üzerinde suyun kullanımını önlendi ve binlerce ton karbon emisyonunun oluşmasının önüne geçti. Nivogo, çoğunluğunu kadınların oluşturduğu 40 kişiyi aşkın ekibiyle sürdürülebilir bir dünya için çalışmaya devam ediyor.

Aldıkları yatırımlarla birlikte hedefleri doğrultusunda her geçen gün daha emin adımlarla yürüdüklerini belirten Nivogo kurucu ortağı Arnas Akbaş, Nivogo yolculuğundan bahsetti. ‘’Kağıthane’de 3 kişi 400 m2’lik bir apartman dairesinde çıktığımız bu yolda ilk senede 10’dan fazla marka ile iş birliği yaparak toplamda 300 bini aşkın ürünün yenilenmesini sağladık, şu anda aylık 100.000 ürünü işleme kapasitesine sahibiz. Sahip olduğumuz altyapı ve geliştirdiğimiz teknolojiler ile Türkiye’nin ilk döngüsel ekonomi merkezi olmayı hedefliyoruz. Akiş GYO’dan 10 milyon dolar değerleme üzerinden aldığımız yatırım da, hızlıca ilerlediğimiz bu yolda tam da doğru yönde olduğumuzu tekrar gösterdi.”

GSER raporuna göre İstanbul, küresel startup ekosistemleri arasında 14. sıraya yükseldi

Startup Genome ve Küresel Girişimcilik Ağı tarafından hazırlanan 2022 Küresel Startup Ekosistemleri Raporu (GSER) Londra teknoloji haftasında kamuoyuna açıklandı.

Dünyanın önde gelen 140 ekosistemini sıralayan raporda, bölgesel değerlendirmelere dayalı sınıflandırmalar ile alanında uzman kanaat önderlerinin görüşlerine yer verildi.

İstanbul 14. sıraya yükseldi

İstanbul’un girişimcilik alanındaki artan performansına ilişkin açıklama yapan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: “Son on yıldır İstanbul’da güçlü, cazip ve hızla büyüyen bir startup ekosisteminin yükselişine şahit oluyoruz. İstanbul’un, bu dinamizmle küresel teknoloji startupları için uluslararası bir cazibe merkezi olacağına inanıyoruz.” dedi.

Startup Genome’a İstanbul adına üye olan İstanbul Kalkınma Ajansı rapora verileri ve uzman görüşleriyle katkıda bulundu. GSER 2022 Raporu’na göre İstanbul, “Küresel Yükselen Ekosistemler” arasında 14. sıraya yükseldi. İstanbul, son 2.5 yıl içerisinde toplam 17 milyar dolar ekosistem değeri yarattı.

İstanbul’da; oyun, yapay zeka, büyük veri ve veri analitiği sektörleri, fintek sektörleri; yetenek, destek kaynakları ve startup etkinlikleri açısından öne çıktı.

Teknoloji tabanlı girişimcilerde maliyet etkin yetenekli personel çalıştırabilme kapasitesini ölçen “yetenek istihdamı” klasmanında İstanbul, ilk 10 Avrupa Ekosistemi içerisinde yer aldı. Global bağlantılar, teknoloji tabanlı yetenek havuzu ve destekleyici ağ yapılarının varlığı startupların İstanbul’u tercih etme eğilimlerinin temel belirleyicileri olarak gösterildi.

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreteri Erkam Tüzgen, “Kalkınma Ajansımız kuruluşundan bugüne İstanbul’un bir girişimcilik şehri olması için çalışmakta. Bu çalışmalarımızın neticesini uluslararası raporlarda da görmek bizim için gurur vesilesi. Tüm imkanlarımızla girişimlerimizi desteklemeye devam edeceğiz.

Startup Genome Kurucusu ve Başkanı Marc Penzel, “Startup Genome Istanbul’dan giderek daha fazla küresel startup başarı hikayelerinin doğmasından büyük heyecan duyuyor.” diyerek sözlerini şöyle sürdürmüştür “Hızlı market ürünleri teslimat şirketi Getir bu açıdan önemli bir örnek fakat bundan daha fazlası da mevcut. İstanbul Kalkınma Ajansı’nın bu alandaki çalışmaları İstanbul’un “14. sırada” yer almasına büyük katkıda bulundu.”
İstanbul, GSER 2021 Raporu’nda 15. sırada yer almış, son 2.5 yıl içerisinde 181 milyon doları erken aşama fonlama olmak üzere toplam 4 milyar dolar ekosistem değeri yaratmıştı.

GSER, yaptığı 280 yenilikçi girişimcilik ekosistemi ve 3 milyon startup analiziyle dünyanın girişimcilik alanında en kapsamlı araştırmalarından biri olarak öne çıkıyor.

Raporda İstanbul’a ilişkin yer alan tespitler şöyle sıralandı;

  • İstanbul “Küresel Yükselen Ekosistemler” arasında 14. sırada yer aldı.
  • İstanbul, teknoloji tabanlı girişimcilerde maliyet etkin yetenekli personel çalıştırabilme kapasitesini ölçen “yetenek istihdamı” klasmanında ilk 10 Avrupa Ekosistemi içerisinde yer aldı.
  • İstanbul, performans faktörlerinin uzun vadeli eğilimleri ile ekosistemdeki yeteneklerin kalıcılığını ölçen “yetenek&deneyim” klasmanında ilk 25 Avrupa Ekosistemi ve ilk 20 Avrupa Yükselen Ekosistemleri içerisinde yer aldı.
  • İstanbul, erken aşama yenilikçi fikir fonlamalarını ve yatırımcı aktivitelerini ölçen “finansmana erişim” klasmanında ilk 15 Avrupa Ekosistemi içerisinde ve ilk 5 Küresel Yükselen Ekosistem içerisindedir. Ayrıca, bu yıl ilk kez yapılan “Avrupa Yükselen Ekosistemleri” sıralamasında 4. sırada yer aldı.
  • İstanbul, ekosistemdeki çıkışlar ve fonlama miktarına bağlı olarak oluşan toplam startup değerleri büyüklüğünü ölçen “performans” klasmanında ilk 20 Küresel Yükselen Ekosistem içerisinde, ilk 15 Avrupa Ekosistemi içerisindedir. Ayrıca, bu yıl ilk kez yapılan “Avrupa Yükselen Ekosistemleri” sıralamasında 4. sırada yer aldı.
  • İstanbul 1 Temmuz 2019 ve 31 Aralık 2021 tarihleri arasında toplam 17 milyar dolar ekosistem değeri yarattı.
  • Global bağlantılar, teknoloji tabanlı yetenek havuzu ve destekleyici ağ yapılarının varlığı startupların İstanbul’u tercih etme eğilimlerinin temel belirleyicileri olarak gösterilebilir.
  • İstanbul’da; oyun, yapay zekâ, büyük veri & veri analitiği ve fintek sektörleri; yetenek, destek kaynakları ve startup etkinlikleri açısından öne çıktı.

Paylaşımlı ofis alanı HAN Spaces, yeni lokasyonunu Piyalepaşa İstanbul’da açtı

Geleneksel iş hanı kültürünü tasarım ve teknolojiyle harmanlayan HAN Spaces, Piyalepaşa İstanbul’daki yeni binasını Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ve Alkaş&HAN Spaces Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş ev sahipliğinde gerçekleşen davetle açtı.

İstanbul’un merkez noktası, şehrin uğrak noktası Beyoğlu’nda Polat güvencesiyle hayata geçirilen Piyalepaşa İstanbul’un yeni markası paylaşımlı ofis kültürünün ikon ismi HAN Spaces oldu. Polat OfisPiyalepaşaB Blok’ta doğaya saygılı ve insan odaklı yeni HAN Spaces binasının açılışı Piyalepaşa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ve Alkaş&HAN Spaces Yönetim Kurulu Başkanı AviAlkaş ev sahipliğinde düzenlenen davetle yapıldı. Farklı sektörlerden misafirlerin buluştuğu açılış Polat Piyalepaşa Çarşı’da gerçekleşti. Açık hava deneyimi ile yazı da selamlayan davetliler DJ Murat Tokuz performansı ile müzik ziyafeti yaşadı.

Yeni nesil çalışma alanları için ilhamını Anadolu’nun geleneksel hanlarından, üretkenliği ve dayanışmayı arttıran birleştirici gücünden alan HAN Spaces’in yeni binası 2750 metrekare büyüklüğünde ve 5 kattan oluşuyor. Sürdürülebilirlik yaklaşımı ve yenilikçi bir konseptle tasarlanan, ofis, coworking, toplantı, etkinlik alanlarının ve teras alanlarıyla birlikte uyum içinde kullanıldığı proje, pandemisonrası ihtiyaç duyulan çalışma deneyimini sağlıyor. Bireysel çalışanlar ya da şirket çalışanları için farklı büyüklük ve tarzlarda ofis alanları sunan mekan ISG prensiplerine uyumlu, sağlıklı ve üstdüzey teknolojik donanıma sahip. Sanat ve yeşil ile iç içe olan binada çalışanların keyif, sağlık ve konforu için her şey titizlikle tasarlandı, uçtan uca hizmet odaklı yaklaşımı ile her şeydahil bir sistem sunuluyor. Piyalepaşa HAN sakinleri HAN Spaces’inİstanbul içilokasyonlarının yanı sıra, İzmir, Çeşme ve Budapeştelokasyonlarından, HAN üyelerine özel etkinlikler ve ekosistem ayrıcalıklarından da faydalanıyor. Gurme noktalara, kitapevine, sanat galerilerine ve çocuk deneyim alanlarına 1 asansör uzaklıkta olan HAN Spaces şimdi Polat Ofis Piyalepaşa B Blok’ta.