Ana Sayfa Blog Sayfa 318

VR odaklı oyun geliştiricisi ForeVR Games, 10 milyon dolar yatırım aldı

Sanal gerçeklik (VR) teknolojili oyunlar geliştiren ForeVR Games, Seri A turda 10 milyon dolar yatırım aldı. Lobby Capital tarafından yönetilen yatırım turuna Bessemer Venture Partners ve Galaxy Interactive dahil olmak üzere mevcut yatırımcılar katıldı.

2020 yılında Los Angeles’da kurulan girişim, sanal gerçeklik teknolojisiyle birlikte kullanıcılarına daha gerçekçi oyun deneyimi sunmayı amaçlıyor. Wii Sports’a çok benzeyen ForeVR oyunları, oynaması kolay olacak şekilde tasarlanıyor. Girişim, kurulduğu günden bu yana ForeVR Bowl (20 dolar), ForeVR Darts (10 dolar) ve en yeni olan ForeVR Cornhole (15 dolar) ile beraber toplamda üç oyun yayınladı. Ayrıca ForeVR Pool’un da yıl sonundan önce piyasaya sürülmesi planlıyor.

ForeVR oyunları, Meta Quest veya Meta Quest 2’de tek oyunculu veya çok oyunculu olarak oynanabiliyor. Oyun severlerle buluşan oyunların hepsi birbirine bağlı olarak çalışıyor. Şöyle ki bir oyuncunun birden fazla ForeVR oyunu varsa, oyun içi portallar aracılığıyla arkadaşlarıyla buluşabiliyor. Bu da onların “Ay’da bowling oynamasına ve ardından doğrudan Teksas’taki bir ForeVR bilardo salonuna gitmesine” izin veriyor. YouTube destekli müzik kutuları aracılığıyla müzik dinlenebiliyor ve Atlantis’te bowling veya bir İngiliz barında dart oynamak gibi farklı “salonların” ve bowling şeritlerinin keşfedebilmesi sağlanıyor.

Marcus Segal ortaklığında kurulan girişim, 44 kişilik tamamen uzaktan çalışan bir ekiple çalışıyor. Girişimin kurulduğu günden bu yana melek yatırımcıları arasında Zynga‘nın kurucusu Mark Pincus ve Twitch‘in kurucuları Emmett Shear ve Justin Kan yer alıyor. Yatırımla beraber ForeVR, bağlantılı aile dostu oyun portföyünü genişletmek ve ‘Wii Sports of VR’ olarak rolünü sağlamlaştırmak için kullanmayı planlıyor. Ayrıca bunlarla beraber girişimin üzerinde çalıştığı “ForeVRse” evreninin genişlemesi sağlanacak ve daha fazla kullanıcılara sunulacak.

Togg, C-Sedan ve C-X Coupé modelleriyle ilgili ilk görselleri paylaştı

İlk akıllı cihazı C SUV’u seri üretim bandından indiren Togg, C-Sedan ve C-X Coupé modelleriyle ilgili ilk ipuçlarını da verdi. Togg Teknoloji Kampüsü’nün açılış töreninde “YeniLig’e Yolculukta Sıradaki Adımlar” başlıklı bölümde geleceğe yönelik çalışmalarını anlatan Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, C SUV’un ardından üretim sırasına girecek C-Sedan ve C-X Coupé modellerinin görsellerini ilk kez paylaştı.

“Akıllı cihaz ürün portföyü için heyecanla çalışıyoruz”

Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, projenin başında tek bir ürün ile değil akıllı cihaz ürün portföyü ile yola çıktıklarını belirterek, “Hedeflerimiz doğrultusunda 2030 yılına kadar 5 farklı model planladık. İlk akıllı cihazımız C SUV ile 2023 yılının ilk çeyreğinde kullanıcılarımızla buluşacağız. 2025 yılının ilk yarısında C-Sedan, 2026 yılında ise C-X Coupé yollara çıkmaya hazır olacak. B-SUV ve MPV modellerimiz için de çalışmalarımızı heyecanla sürdürüyoruz” dedi.

Ortak platformda 5 farklı model

2030’a kadar ortak platform kullanarak 5 farklı model ve toplam 1 milyon adet araç üretmeyi planlayan Togg, homologasyon testlerinin tamamlanmasının ardından 2023 yılının ilk çeyreğinde C segmentindeki ilk akıllı cihazı olan SUV ile pazara çıkacak. Ardından yine C segmentindeki Sedan ve C-X Coupé modelleri üretim sırasına girecek. Takip eden yıllarda B-SUV ve C-MPV’nin de aileye katılmasıyla, aynı DNA’yı taşıyan ve 5 modelden oluşan ürün gamı tamamlanacak.

Togg Teknoloji Kampüsü 29 Ekim’de düzenlenen görkemli törenle açıldı: İlk seri üretim araç banttan indi

Fikri ve sınai mülkiyeti yüzde 100 Türkiye’ye ait küresel bir marka ortaya çıkarmak ve Türk mobilite ekosisteminin çekirdeğini oluşturmak amacıyla kurulan Togg, “Bir otomobilden fazlası” vizyonuyla önemli bir kilometre taşını daha gerçekleştirmiş oldu. Togg, 18 Temmuz 2020 tarihinde temeli atılan Togg Teknoloji Kampüsü’nü planları doğrultusunda tamamlayarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Cumhuriyet Bayramı’nda törenle açtı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ni, Togg hissedarlarını, Togg Yönetim Kurulu üyelerini ve geniş bir davetli grubunu bir araya getiren törende, Togg’un ilk akıllı cihazı C SUV, 1300 Togg çalışanının alkışları arasında seri üretim bandından indi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, seri üretim bandından inen kırmızı renkteki C SUV ile tören alanına gelirken, kendisini Togg hissedarları karşıladı. 

“5 ay sonra trafiğe çıkıyoruz”

Sunuculuğunu Seda Öğretir ve Cem Öğretir’in yaptığı tören, üretim robotlarının eşlik ettiği senfoni orkestrasının İstiklal Marşı icrasıyla başladı. Togg’un kurulduğu ilk günden bu yana geçirdiği aşamaları anlatan filmin ardından konuşan Togg Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 1960’larda çok önemli bir fırsatın kaçırılarak, Devrim otomobiline sahip çıkılamadığını belirterek, şöyle konuştu:

“Bu sefer 100 yılda bir gelen bu teknolojik dönüşüm fırsatını kaçırmıyoruz. En doğru zamanda, küresel rakiplerimizle başa baş bir yarışa giriyoruz. Bir otomobilden fazlasını üretiyoruz. Togg akıllı cihazlarıyla yarının mobilite dünyasında ‘Biz de varız’ diyoruz. Biz hiçbir zaman pes etmedik. Ortaklarımızla, ekibimizle en iyi bildiğimiz işi yaptık. Yatırım yapmaya, durmadan çalışmaya devam ettik. İlk aracımızla birlikte seri üretime başlıyoruz. Testleri tamamladığımızda, yani yaklaşık 5 ay sonra da Togg araçlarımız trafiğe çıkacak. Tüm milletimize hayırlı olsun. Cumhuriyetimize armağan olsun.”

Kullanıcıya daha yakın olanlar daha başarılı oluyor”

Açılışta, Togg’un kilometre taşlarını anlatan Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş da Togg’un satış stratejisini ve kullanıcıyla temas yöntemini ilk kez açıkladı. Karakaş, şunları söyledi:

“Küresel rekabette kullanıcıya daha yakın olanlar daha başarılı oluyor. Akıllı cihazlarımızı kullanıcılarımızla doğrudan buluşturacak, satışları doğrudan kendimiz organize edeceğiz. Kullanıcıyı merkeze alan, dijital ve fiziksel deneyimi harmanlayan hibrit bir yapıda hizmet vereceğiz. Amacımız kullanıcılara daha hızlı, daha etkin, daha verimli bir deneyim yaşatmak ve uçtan uca çevrimiçi bir deneyim ile Togg kullanıcısı olmalarına da imkan vermek. Bugün klasik üreticiler dahi yeni nesil elektrikli araçlarını bayi ağı üzerinden satmıyor. Kasım ayında İstanbul’da Zorlu Center’da ilk temas noktamızı açıyoruz. 2023 yılında bu sayı 19’a ulaşacak. Satış sonrası temas noktalarımız ise sabit ve mobil servis noktaları dahil olmak üzere ön sipariş başlayana kadar 7 bölgede 20 noktada hazır olacak.”

“Çok yakında dijital ürünlerimizi de duyuracağız”

Karakaş, bir teknoloji şirketi olarak akıllı cihazın yanı sıra farklı dijital ürünler üzerinde de çalıştıklarını belirterek, “Çok yakında dijital ürünlerimizi de duyurmaya başlayacağız. Mobilite çözümleri, büyük veri, siber güvenlik, fintech, blok zinciri, oyunlaştırma, akıllı şebekeler ve mobilite servisleri gibi stratejik alanlar üzerine yoğunlaşıyoruz. Kullanıcılarımıza, akıllı yaşam, e-cüzdan, uzaktan güncelleme, akıllı bağlantı gibi hizmetler sayesinde kesintisiz bir mobilite deneyimi sunmayı hedefliyoruz” dedi.

“Yüzde 100 milli bir projeyiz, direksiyonda biz varız”

“Hedefimize giden yolda verdiğimiz tüm sözleri tuttuk” diyen M. Gürcan Karakaş, şöyle devam etti:

“Başından beri bir otomobilden fazlasını yapmak üzere yola çıktığımızı ifade ettik. Geldiğimiz noktada akıllı cihazımızın etrafında gelişen bir ekosistem kurmayı başardık. Yüzde 100 milli bir projeyiz. Tüm kararlarımızı kendimiz alıyoruz çünkü direksiyonda biz varız. Aynı zamanda yerliyiz. Başlangıçta da ‘Yüzde 51 yerlilik oranı’ dedik, tedarikçilerimizin yüzde 75’ini Türkiye’den seçerek, 51’i yakaladık, üzerine çıkmayı hedefliyoruz. Günümüzde yerlilik ve milliliği kullandığınız parça sayıları değil, fikri ve sınai mülkiyet haklarının tamamının size ait olması belirliyor. Akıllı cihazımızın kullanıcı odaklı, akıllı, empatik, bağlantılı, otonom, paylaşımlı ve elektrikli özelliklerini temsil eden USECASE Mobility® kavramını tüm dünyaya anlatıp tescil ettirdik. Mobilite ekosistemini büyütmek ve yeni teknolojiler geliştirmek için çok değerli iş birliklerine imza attık. Markamızı dünyanın en itibarlı teknoloji platformlarında konumlandırmaya başladık. Aynı çatı altında topladığı fonksiyonları, akıllı ve çevreci özellikleriyle ‘Bir Fabrikadan Daha Fazlası’ olan Togg Teknoloji Kampüsümüz için pandemi de dahil, kar kış demeden 1200 iş ortağıyla çalıştık. Avrupa’nın en temiz boyahanesini kurduk. Küresel rekabet için ülkemizin en iyileri ile dünyanın en iyilerini bir araya getirdiğimiz ekipler oluşturduk.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan kırmızı renkteki C SUV ile tören alanında

Konuşmaların ardından montaj tesisinden yapılan canlı yayınla ilk akıllı cihaz C SUV seri üretim bandından indi. Montaj tesisindeki tarihi ana tanıklık eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, seri üretim bandından inen kırmızı renkteki C SUV ile Togg çalışanlarının alkışları arasında tören alanına geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sahnede Togg hissedarları karşıladı. Açılış töreni, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından, aile fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.

Akıllı cihaz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğrafını çekip, sosyal medyada paylaştı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, açılış öncesi Togg Teknoloji Kampüsü’nü gezdi ve test sürüşü yaptı. Akıllı özelliklerinin yanında bağlantılı özellikleriyle sürekli internetin içerisinde yer alan Togg, kabin içi kamerasıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğrafını çekti. Cumhurbaşkanı’nın fotoğrafı, akıllı cihaz tarafından Togg’un Twitter hesabından anlık olarak sosyal medyada paylaşıldı.

Üretim için planlanan robotlar İstiklal Marşı’na eşlik etti

Tören, Togg’un teknoloji ile sanatı birleştiren gösterisiyle başladı. Togg Senfoni Orkestrası, kültürel mirasımızdan ilham alarak geleneksel ile yarının dünyasını bir araya getiren yeni nesil bir sanat performansı ortaya koydu. Gösteride, İstiklal Marşı’nı icra eden 50 kişilik orkestrayı, yeni medya sanatçısı ve ödüllü besteci Mehmet Ünal ile birlikte bir robot yönetirken, üretim bandındaki robotlar da İstiklal Marşı’nın icrasına eşlik etti.

Devrim’den Konsept Akıllı Cihaz’a ‘Zaman Tüneli’ 

Açılış kapsamında Togg Teknoloji Kampüsü’nde Togg vizyonunu yansıtan teknoloji köşeleri oluşturuldu. “Bir otomobilden fazlası”, “NFT”, “Akıllı Yaşam” ve “Dün, Bugün, Yarın” köşelerinde Togg’un yeni nesil teknolojilerle kullanıcılarına sunacağı güvenli, hızlı ve çevre dostu ürün ve hizmetleri paylaşıldı. “Dün, Bugün, Yarın” köşesinde üretilmesinin üzerinden 60 yıl geçen “Türkiye’nin ilk yerli otomobili” Devrim, Togg’un C segmentindeki ilk akıllı cihazı olan SUV ve ilk kez CES’te dünya kamuoyuna tanıtılan konsept akıllı cihaz bir arada yer aldı.

Togg teknolojileri sanata dönüştü 

Togg, kullanıcı odaklı, (user-centric), akıllı (smart), empatik (emphatic), bağlantılı (connected), otonom (autonomous), paylaşımlı (shared) ve elektrikli (electric) olarak tanımladığı özelliklerini temsil eden USE CASE Mobility® kavramını dijital sanatla da ifade ediyor. ‘ABD’de Yaşayan En Etkili Türkler’ arasında yer alan tanınmış siber-fiziksel mimar ve yeni medya sanatçısı Güvenç Özel, Togg için yapay zekâ ile sanatı bir araya getirdi. Güvenç Özel’in ilk olarak CES’te gösterilen “Arayüz” adlı eseri, dünyanın en büyük dijital baskı sanat uygulamalarından biriyle Togg Teknoloji Kampüsü’nde sergileniyor. Davetlilerin büyük ilgi gösterdiği ve Togg Teknoloji Kampüsü’nde 20 metre yüksekliğinde 200 metre genişliğinde toplam 4 bin 200 metrekarelik bir alana uygulanan eser, Togg’un ulaşım, şehircilik ve güncel yaşamla ilgili teknolojik yaklaşımlarını vurguluyor.

Aynı zamanda Güvenç Özel’in Contemporary İstanbul’da dünya prömiyerini yapan, dev LED yüzeylerden oluşan enstalasyonu “Spectrum” da açılış için Togg Teknoloji Kampüsü’nde davetlilerle buluştu. Eserin üç farklı öğesi bulunuyor. Denizin üzerinde duran, altı metre genişliğinde, dışı tamamıyla ayna kaplı bir küre figürü, iki boyutlu bir ekran ve küpün üç boyutlu versiyonu. Çalışmada, bu üçlü dizilim sayesinde bir gerçeklik spektrumu yaratılıyor ve fiziksel bir gerçeklik algısından sanal bir gerçeklik algısına yolculuk deneyimi sunuluyor.

Togg, Türkiye’den ilham aldığı renk seçeneklerini açıkladı

“Bir otomobilden fazlası” için yola çıkan Togg, 2023 yılının ilk çeyreğinde pazara sunacağı doğuştan elektrikli ilk akıllı cihazı C SUV’da “Türkiye’nin Renkleri”ni kullanıcılarıyla buluşturacak. Togg, Türkiye’nin büyüleyici güzelliklerinden ilham alarak tasarladığı ilk akıllı cihazının dış renklerine “Anadolu”, “Gemlik”, “Oltu”, “Kula”, “Kapadokya” ve “Pamukkale” isimlerini verdi.

Togg, kampüsünün de yer aldığı Gemlik’in zeytin ağaçlarının gölgesindeki mavi sularını,

Anadolu topraklarındaki cana yakınlık ve tutkuyu yansıtan kırmızıyı,

Oltu taşının göz alıcı siyahlığını, parlak dokusunu, sağlam yapısını,

Kula’nın doğal yapısı, kayaçları ve vadileriyle yerkürenin milyonlarca yıllık geçmişini günümüze taşıyan gri ihtişamını,

Kapadokya’nın olağanüstü güzellikteki doğa harikası peri bacalarının toprak ve kum bejini,

Pamukkale travertenlerinin göz kamaştıran beyazlığını, C-SUV’un dış renklerinde buluşturdu.

“Ülkemizin sahip olduğu eşsiz güzelliklerden ilham alıyoruz”

Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, global bir marka oluştururken doğum yerinin Türkiye olduğu bilinciyle hareket ettiklerini belirterek, şunları söyledi:  “Fikri ve sınai mülkiyeti yüzde 100 Türkiye’ye ait, küresel düzeyde rekabet edecek bir marka ortaya çıkarmak ve Türk mobilite ekosisteminin çekirdeğini oluşturmak hedefiyle çıktığımız bu yolda, ülkemizin sahip olduğu eşsiz zenginliklerden ilham alıyoruz. Logomuzda da vurguladığımız dualite temasında olduğu gibi ‘duygusal’ Doğu kültürü ve ‘rasyonel’ Batı kültürlerinin harmanlanmasını temsil eden bir markayız. İlk akıllı cihazımızın renklerini tasarlarken de Türkiye’mizden  ilham aldık. ‘Anadolu’, ‘Gemlik’, ‘Oltu’, ‘Kula’, ‘Kapadokya’ ve ‘Pamukkale’ isimli renklerimizle ülkemizin sahip olduğu benzersiz güzellikleri Togg’un ilk akıllı cihazı C-SUV modeli ile kullanıcılarımızla buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz.”

500 Emerging Europe’un yeni sürecini Enis Hulli anlattı

egirişim ofisinin ikinci konuğu 500 Emerging Europe‘dan Enis Hulli oldu. Türkiye’nin etkin yatırımcıları arasında olan Enis Hulili ile girişimciliğin temelini, girişimlere yatırım yapılırken dikkat ettikleri unsurları ve yatırım sonrası süreçleri değelendirdik. Ayrıca eski adı 500 Istanbul olan 500 Emerging Europe’un yeni süreciyle alakalı nasıl bir yol izlendiğini konuştuk.

Enis Hulili’nin verdiği değerli bilgileri öğrenmek için videomuzu izleyebilirsiniz.

Yerli girişim Missafir, 2022 yılında yaklaşık 10 kat büyüdü

Ev sahiplerine uçtan uca yönetim desteğiyle %200’e kadar daha fazla kira geliri, konuklaraysa 5 yıldızlı otel kalitesiyle ev konforunda bir konaklama deneyimi sunan proptech startup’ı Missafir; 2022 yıl ortası büyüme rakamlarını açıkladı. Ciro, portföyündeki ürün sayısı ve hizmet verdiği lokasyonlar bazında büyümenin değerlendirilmesi sonucu çıkan rakamlar, startup’ın 2022 yılı için belirlediği hedeflere şimdiden çok yaklaştığını gösteriyor. 

Missafir’in portföyünde şu an kısa ve orta vadeli kiralama süreçlerini uçtan uca yönettiği 1600’den fazla ev bulunuyor. Geçtiğimiz yıla kıyasla portföyünde %154’lük bir büyüme gözlemlenen Missafir; merkezi dairelerden lüks villalara, doğayla iç içe bungalovlardan keyifli yazlıklara kadar farklı bütçe ve zevklere hitap eden zengin ürün skalasını her geçen gün genişletmeye devam ediyor. 

Üstelik Missafir’in ev seçkisindeki bu büyüme, Missafir özel evleri segmentine de yansıdı. Startup’ın Missafir Homes adı ile oluşturduğu konsept evlerinin sayısı 86’ya ulaştı. Şimdilik İstanbul, İzmir ve Antalya şehirlerinde konumlanan özel evlerin sayısındaki artış oranı bir önceki yıla kıyasla %1128’i buldu. 

Tüm bunların yanı sıra Missafir, 2022 yılının ilk yarısında uluslararası hizmet ağını genişletti. Bugün 4 ülke, 20 şehir ve 80’den fazla ilçede yer alan Missafir 2022 yılının sonuna kadar sadece lokal destinasyonların değil yurt dışı duraklarının sayısını da artırmayı hedefliyor. 

Ayrıca startup’ın geçtiğimiz seneyle kıyaslandığında 2022 yıl ortası büyüme oranları arasında en ön plana çıkan, ciro oldu. Missafir’in cirosunda 2021 yıl ortasına kıyasla %1009’luk bir büyümeye tanıklık edildi. Girişimin büyüme rakamları bunlarla da sınırlı değil. Missafir bugün 109 kişilik büyük bir aile oldu. Missafir’in portföyündeki ev sayısı da bu sırada 1600’ü geçti. 

Hem ev sahiplerine hem de konuklara en iyi deneyimi sunma yolunda umut verici büyüme rakamlarıyla ilerleyen Missafir tüketicinin yeni dönemde değişen yaşam standartları ve eğilimlerine cevap verebilmek adına her gün kendini geliştiren bir startup olma yolunda ilerliyor.

Siz de evinizi güvenilir, stressiz ve hızlı bir şekilde kiraya verip daha çok gelir elde etmek isterseniz Missafir’in internet sitesini ziyaret edebilir, 5 yıldızlı otel kalitesi ve ev konforunda bir konaklama deneyimi yaşamak için Missafir Homes internet sitesine göz atabilirsiniz.

Meta Connect Konferansı bu sene çevrimiçi olarak gerçekleşti

Her yıl düzenlenen Meta Connect Konferansı bugün çevrimiçi olarak gerçekleşti. Bu seneki konferansın açılış konuşmasını yapan Meta CEO’su Mark Zuckerberg, geçen yılki konferansta fiziksel dünyada yapılması mümkün olmayan aktiviteleri mümkün kılan ve insanlarla bağlantı kurmayı bambaşka bir boyuta taşıyan metaverse ile ilgili vizyonunu paylaşmıştı. Bu yıl ise, bu vizyon doğrultusunda kaydedilen aşamaları sergilemek için sanal kürsüde yerini aldı.

Meta Quest Pro geliyor

Gelişmiş teknolojisi ile şu ana kadar çıkan bütün modellerin önüne geçen Meta Quest Pro, tam renkli karma gerçekliği etkinleştirme kapasitesine sahip yüksek çözünürlüklü sensörler dahil olmak üzere yenilikçi yeni özellikler sunuyor. Cihazdaki ince optikler, daha keskin ve net görseller sağlarken aynı zamanda daha şık ve dengeli bir başlık tasarımı sunuyor. Dokunmaya dayalı daha hassas ve gelişmiş geri bildirime sahip ve tamamen yeniden tasarlanmış kontrolörler, kullanıcıya sanal gerçeklikteki her hareketi doğal hissettiriyor. Göz izleme teknolojisine sahip cihaz, aynı zamanda yüz ifadelerini algılayabiliyor, yani avatarınız yüz hareketlerinizi detaylı bir biçimde yansıtarak sanal evrende insanlarla bağlantı kurarken karşınızdaki kişi gerçek sizi görebiliyor.

Meta, Microsoft ile iş birliği yapıyor

Meta, metaverse’ün tek bir şirket tarafından inşa edilemeyeceğine inanıyor. Konferans sırasında bu konuyu biraz daha detaylandırmak üzere Zuckerberg’e, süreci hızlandıracak yeni ortaklıkları paylaşmak üzere Microsoft Başkanı ve CEO’su Satya Nadella ve Accenture Başkanı ve CEO’su Julie Sweet katıldı.

Meta Quest Pro’nun aslında iş dünyası düşünülerek tasarlandığı ve Microsoft Üretkenlik Araçlarının Meta Quest cihazlarına ve Meta iş deneyimlerine getirilmesinin amaçlandığı belirtilerek Meta ve Microsoft arasındaki ortaklık resmi olarak duyuruldu.

Bu uygulamalara Meta Quest için Microsoft Teams, Microsoft Windows 365, Microsoft 365 uygulama deneyimleri, Microsoft Teams/Workrooms entegrasyonu, Microsoft Intune ve Azure Active Directory desteği ve Microsoft Teams’de Meta Avatarlar dahil olacak.

Meta ayrıca, cihaz ve uygulama yönetimi gibi temel yönetici özelliklerini içeren Meta Quest 2 ve Meta Quest Pro abonelik paketi Quest for Business’ın gelecek yıl geleceğini duyurdu.

Bütün bunların yanı sıra Meta, ekiplerin bağlantı kurabilmesi için geliştirilen bir VR alanı olan Horizon Workrooms için bir dizi yeni özellik duyurdu. Yeni özellikler arasında daha gerçekçi avatarlar, 360 derece kapsayıcı ses özelliğine sahip ayrı gruplar kurma, yapışkan notlar, daha net yazılar yazabilmek için yeni bir kalem ucu ve büyük sanal ekranlara erişebileceğiniz ve tam renkli geçiş modunu kullanabileceğiniz kişisel bir ofis yer alıyor. Aynı zamanda Meta, uzun vadede bir Zoom entegrasyonu ve 3D model incelemesi olan Magic Room’u kullanıcıların hizmetine sunmayı planlıyor.

VR geliştirici ekosistemi hızla büyüyor

Verilere göre bugüne kadar Meta Quest Store’daki oyunlara ve uygulamalara harcanan para 1,5 milyar doların üzerinde. Yapılan açıklamalara göre Meta, şu anda brüt geliri 10 milyon doların üzerinde olan 33 oyuna sahip ve brüt geliri 5 milyon doların üzerinde olan uygulamaların sayısı geçen yıldan bu yana ikiye katlanmış durumda.

Yeni nesil sosyal platform şekilleniyor

Meta’nın konferansta belirttiği üzere, Quest 2 ortaya çıktığında, insanların çoğu sanal gerçeklikteki zamanlarını yalnız geçirirken, günümüzde ise bu insanlar zamanlarını sosyal ve birden fazla oyuncunun katıldığı uygulamalarda oyun oynayarak, yeni hobiler öğrenerek ve daha birçok şey yaparak geçiriyor.

Bütün bunların yanı sıra Meta, web için Horizon Worlds’ü geliştirdiğini açıkladı. Böylece insanlar sadece VR başlıkları ile sınırlı kalmayarak herhangi bir cihazda sanal dünyalarda diğer kullanıcılarla bir araya gelebilecekler. Bu, içerik oluşturucular için oluşturdukları sanal ortamların çok daha büyük bir kitleye sahip olacağı anlamına geliyor.

Ayrıca Meta, en sevilen markalardan bazılarının sanal kıyafetlerinin satın alınabileceği Avatar Mağazası’nı bu yıl içinde VR için çıkaracağını açıkladı.

Geleceğin teknolojisi

Meta, artırılmış gerçeklik gözlükleri konusundaki ilerlemelerin sürdüğünü, bilgi işlem, grafikler, ekranlar, sensörler ve yapay zekaya yatırım yaptıklarının altını çizdi.

Meta’nın Aria Projesi ve Carnegie Mellon Üniversitesi ile olan ortaklığı, görme engelli insanların iç mekanlarda daha rahat gezinmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.

Meta, sanal evrende 3 boyutlu nesneler oluşturabilmek ve kontrol edebilmek amacıyla geliştirilen sinirsel parlaklık alanları ve ters görüntü işleme teknolojilerinin önemli ölçüde ilerleme kaydettiğini belirtiyor.

Son olarak Meta, düzgün yüz ifadeleri ve daha hızlı ve kolay oluşturulabilen Instant Codec Avatarları dahil olmak üzere fotogerçekçi Codec Avatarları geliştirdiğini kaydetti.

PayTabs, Paymes ile Körfez ülkelerinde sosyal ticaret anlayışını başlattı

Paymes, MENA bölgesinde PayTabs sosyal ticaret platformu olarak hizmet verecek. Tasarımcılar, terziler, yoga eğitmenleri, eğitmenler, ressamlar, müzisyenler, peyzaj sanatçıları ve diğer küçük iş sahipleri, Paymes platformuna giriş yapma, dijital mağaza vitrinini oluşturma ve iş fikirlerini hemen kazanca dönüştürme fırsatına sahip olacaklar. Serbest çalışanların belgelerinin yüklenmesi dahil tüm süreç PayTabs ve Paymes tarafından dakikalar içinde kolayca gerçekleştirilecek.

Dünya Ekonomik Forumu verilerine göre ve pandemi nedeniyle BAE, 2020’de dijital serbest çalışanların işe alımında %197 oranında artış gördü. Bu, serbest çalışanların sosyal medya üzerinden güvenli ödeme almalarını sağlamak için büyük bir fırsat sunuyor.

Paymes’in BAE’deki lansmanı hakkında bilgi veren PayTabs BAE Genel Müdürü Neelam Keswani, şunları söyledi: “Paymes, satıcının müşterileri için bir alışveriş vitrini ve sepeti oluşturmasına ve onlarla iletişim kurdukları ortamda paylaşmasına yardımcı oluyor. Bu ortam ister WhatsApp, ister Instagram veya diğer sosyal mecralar olabiliyor. Bu durum satıcının müşteriyi bir web sitesine yönlendirmek yerine satışın daha hızlı tamamlamasına yardımcı oluyor. Pandemi sırasında zanaatkarlar, fotoğrafçılar, fitness eğitmenleri ve evlerdeki fırın ustaları gibi mikro işletmelerde ve serbest çalışanlarda bir artışa tanık olduk. Paymes bu girişimcileri güçlendiriyor, minimum belgeyle dakikalar içinde ödeme kabul etmelerine olanak sağlıyor. Bir girişimci olarak, gig ekonomisinin büyümesini ve BAE ekonomisine değer katmasını sağlayacak bu teknolojinin bir parçası olmaktan mutluluk duyuyorum.”

Paymes ile ödeme almak kolaylaşıyor ve masraflar azalıyor

Paymes Kurucu Ortağı Hasan Jabbarov da şu yorumlarda bulunuyor: “E-ticaret alanında girişimciler ve işletmeler kendi web sitelerini kurmanın yüksek maliyetlerini karşılamada zorlanırken, Paymes gibi çözümler mikro işletmelere birçok avantaj sunuyor. Serbest çalışanlara ve mikro işletmelere yeni olanaklar sağlayarak, online alışveriş yapanlar için kendi dijital vitrinlerini oluşturmak, web mağazasından beğenilen ürünleri sepete eklemek, teslimat detaylarını tamamlamak ve güvenli şekilde ödeme almak gibi imkanlar sağlıyor. Paymes platformunun ve mobil uygulamalarının iş dünyasına getirdiği kolaylık tam olarak bu.”

Paymes platformuyla, GCC’nin gig ekonomisi, Facebook, WhatsApp ve Instagram dahil olmak üzere dokuz farklı sosyal medya platformunda güvenli ödeme bağlantısı paylaşarak girişimcilere yeteneklerini ve yaratıcılıklarını anında değere dönüştürebilme avantajı sunuyor. Ayrıca girişimciler çevrimiçi veya mağazada ödeme almanın en güvenli yolu olan statik QR kodu oluşturarak temassız ödemeleri kabul edebiliyor. Paymes, ayrıca kullanıcıların ‘Paymes mağazası’ olarak bilinen mini bir e-ticaret web mağazası kurmasına da olanak tanıyor. Bu web mağazası özelleştirilebiliyor ve markalaştırılabiliyor. Böylece profesyonel ajanslar aracılığıyla tasarlanıp geliştirilecek web sitelerine gerek kalmaması, ödeme altyapısı kuracak küçük girişimciler için ek maliyet tasarrufu sağlıyor.

Arab News’e göre yerel serbest çalışanların sayısı 2021’in ilk yarısında neredeyse iki katına çıkarken, ekonominin pandemiden daha fazla iyileşme belirtisi göstermesiyle Suudi Arabistan’da serbest çalışan işgücü büyümesi hızlanıyor. Suudi İnsan Kaynakları ve Sosyal Kalkınma Bakanlığı’na göre çoğu serbest çalışan, 20 ila 30 yaş arasında ve çoğu grafik tasarım, pazarlama, reklamcılık, mücevher tasarımı, emlak hizmetleri, el sanatları ve kahvecilik gibi aile işletmelerinde çalışıyor.

PayTabs KSA Genel Müdürü Mohammed Alsaud, şunları ekliyor: “Paymes, tüm girişimcilerin artan gelirden, genişlemeden ve müşterilerinden faydalanmak için ödemeleri hızlı ve etkili bir şekilde tahsil edebilecekleri harika bir platform. Bu çözüm, tüm girişimcilerin yerel pazardaki rakiplerine kıyasla maliyetleri düşürmelerine yardımcı olarak onları e-ticaret yolculuklarının bir sonraki aşamasına hazırlayacak.”

Türkiye ve Azerbaycan’ın yanı sıra dünya genelinde 850 bin kullanıcıya sahip olan Paymes, PayTabs için Afrika’nın kilit pazarı olan Mısır’da da kullanıma açık.

Mercedes-Benz Türk Bilişim Teknolojileri ve Kodlama Eğitim Programı’nın en iyi 3 uygulaması belirlendi

Mercedes-Benz Türk’ün meslek sahibi olmak isteyen kız öğrencileri eğitim yolunda desteklemek üzere Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile hayata geçirdiği “Her Kızımız Bir Yıldız” programı kapsamında düzenlenen eğitimler devam ediyor. Robincode.org iş birliği ile hayata geçirilen ve çevrim içi olarak düzenlenen “Teknolojiyi Yöneten Geleceğini Yönetir” temalı Mercedes-Benz Türk Bilişim Teknolojileri ve Kodlama Eğitim Programı’na bu yıl Anadolu ve fen liselerinde okuyan 63 öğrenci katıldı. 

Ekim ayında tamamlanan ve eğitmenlerin puanlamaları ile finale kalan yedi öğrencinin online sunumlarının ardından belirlenen programın en iyi üç uygulaması; Hayat Göçebe isimli öğrencinin ekolojik ayak izini hesaplayarak farkındalık oluşturan uygulaması, Kardelen Bulut’un sokak hayvanlarının barınma, sahiplenme ve kısırlaştırma sorunlarına çözüm bulan uygulaması, Sena Şaziye Medine’nin ise öğrenciler arasında kitap, kırtasiye, elektronik ve giyim takasının yapılmasına olanak sağlayan uygulaması oldu.

Her Kızımız Bir Yıldız programı 2004 yılından beri aralıksız olarak sürdürülüyor

Mercedes-Benz Türk ve ÇYDD iş birliği ile 2004 yılında 17 ilde 200 kız öğrenciyi destekleyerek hayata geçirilen Her Kızımız Bir Yıldız programı, 18 yıldır aralıksız olarak sürdürülüyor. Program kapsamında lise öğrencilerine burs veren Mercedes-Benz Türk, üniversiteyi kazanan bursiyerlerine de desteğini sürdürmeye devam ediyor. Program kapsamında her yıl 1.000 öğrenciye burs veriliyor.

Pandemi sebebiyle son iki yıldır bilişim teknolojileri ve kodlama eğitimlerini çevrim içi tamamlayan Her Kızımız Bir Yıldız programının bursiyerleri, bu yıl da eğitimlerine çevrim içi olarak devam etti. Programa dahil olan öğrenciler, canlı yapılan eğitimler ile desteklenmeye devam edildi. 

2018 yılında mesleki gelişime yönelik eğitimler de programa dâhil edildi

Mercedes-Benz Türk, Her Kızımız Bir Yıldız programını derinleştirmek ve sağlanan etkiyi artırmak amacıyla uzun yıllardır sunduğu kişisel gelişim etkinliklerine 2018 yılında mesleki gelişime yönelik eğitimleri de dâhil etti. Bu çerçevede programın bursiyerlerine Robincode.org iş birliği ile her yıl “Bilişim Teknolojileri ve Kodlama Eğitimleri” veriliyor. 2018 yılından günümüze 300’den fazla Her Kızımız Bir Yıldız bursiyeri söz konusu eğitimlere katıldı.

Mezun bursiyerlere iş alanında fırsatlar da sunuluyor

Her Kızımız Bir Yıldız programından burs alarak eğitimini tamamlayan öğrenciler, Mercedes-Benz Türk’te istihdam edilme olanağına da kavuşuyorlar. Şirkette üretimde çalışan kadınların yüzde 20’sini, söz konusu program ile eğitimlerini tamamlayan öğrenciler oluşturuyor. 

ADAS teknolojisine sahip Chery TIGGO 8 PRO, güvenliği ön planda tutuyor

Çinli otomobil devi Chery, sunduğu akıllı teknolojilerle güvenlikte çıtayı yükseltiyor. TIGGO 8 PRO, akıllı teknolojiler açısından amiral gemisi özellikler sunarken, tam 12 ADAS işlevi ile donatılmış durumda olmasıyla da dikkat çekiyor.

TIGGO 8 PRO, akıllı teknolojiler açısından amiral gemisi model özellikleri sergiliyor. Başarılı model, tam olarak 12 ADAS işlevi ile donatılmış durumda olmasıyla öne çıkıyor. Uyarlanabilir Hız Sabitleme (ACC), Arka Çapraz Trafik Uyarısı (RCTA) ve Önden Çarpışma Uyarısı (FCW) gibi işlevler, kullanıcılar için çok yönlü bir akıllı güvenlik koruma çemberi oluşturmak üzere her türlü hava koşuluna yönelik sürüş senaryolarını kapsıyor.

RCTA sistemiyle park manevraları her zamankinden daha güvenli

Günlük kullanımındaki en büyük zorluklardan biri geri manevra hareketleridir, çünkü dikiz aynasının her zaman kör noktaları bulunmaktadır. RCTA sistemi, tam bu noktada yardımcı olmak üzere devreye giriyor. TIGGO 8 PRO geri manevra yaparken, RCTA sistemi sürücünün her iki yanı olmak üzere aracın arkasındaki alanı algılamasına yardımcı oluyor ve sürücüyü dikiz aynasının kör noktasındaki araçlar/yayalar ve engeller konusunda bilgilendiriyor. Olası bir çarpışma riskinde RCTA sistemi alarm sesi çıkarırken, BMS uyarı simgesi ile kullanıcıyı uyarıyor.

Kör nokta algılama sistemi tüm riskleri önceden fark ediyor

Dikiz aynasının kör noktası trafikte şerit değiştirirken güvenlik riski oluşturabiliyor. Sürücü, özellikle otoyolda sağ şeritte arkadan gelen aracı fark edemezse, milisaniyeler içinde bir kaza senaryosuyla karşılaşabilir. Kör Nokta Algılama (BSD) sistemi sayesinde TIGGO 8 PRO bu tür tehlikelerin önüne geçebiliyor. BSD, radar sensörleri aracılığıyla aracın arka alanındaki kör noktayı izliyor. Sensör bir nesnenin yaklaştığını algıladığında, kör nokta görünmese bile tehlikeye karşı uyarmak için ilgili taraftaki aynada bir ışık sinyali beliriyor. 

Ayrıca, park halindeyken kapıyı açarken arkadaki kör nokta bir potansiyel riski beraberinde getiriyor. Chery TIGGO 8 PRO, Kapı açma uyarısı (DOW) sistemi ile donatılarak yollara çıkıyor. Bu sistem, arka radarın aracın kör noktalarındaki hareketli hedefi gerçek zamanlı olarak izliyor. Park halindeyken kapı açıldığında yaklaşmakta olan bir araç nedeniyle çarpışma riski tespit eden sistem bir uyarı tetikliyor. Uyarı, dikiz aynasından gelen ışık sinyali ile veriliyor. 

Kazaların önüne geçilmesi için: Önden çarpışma uyarısı ve otonom acil fren sistemi

Chery TIGGO 8 PRO önden çarpışma uyarısı (FCW) sistemi ve otonom acil fren (AEB) işlevi ile donatıldı. Sistem, öndeki araçla olan mesafe veya öndeki aracın hızına bağlı olarak, öndeki aracın acil durum freni yapması ve diğer beklenmedik durumlarla karşılaşması durumunda arkadan çarpma riski olup olmadığını belirliyor. Sistem sürücüye çeşitli şekillerde uyarılar gönderiyor ve bir çarpışmayı önlemek veya bir çarpışmanın olası etkilerini hafifletmek için gerektiğinde frenleri aktif olarak uyguluyor.

Üstün güvenlik performansında Arkadan Çarpışma Uyarısı (RCW) da pay sahibi olmasıyla dikkat çekiyor. Düşük hızda ilerlerken veya kırmızı ışıkta beklerken arkadan bir aracın yüksek hızla yaklaşması halinde, TIGGO 8 PRO erken uyarı sistemi, erken uyarı emniyet kemerleri gibi pasif güvenlik önemlerini devreye sokuyor. Böylece arkadan çarpma meydana gelmeden önlem alınabiliyor.

Yarı otonom sürüş imkânı

Otoyolda uzun süre araç kullanmak kaçınılmaz olarak yorgunluğa ve dikkat dağınıklığına neden oluyor. TIGGO 8 PRO, Uyarlanabilir hız sabitleme (ACC) işlevi ile aracı otomatik olarak öndeki aracı takip edecek ve durdurup yeniden harekete geçirecek şekilde kontrol edebiliyor. Bu arada, şeritten çıkma uyarısı (LDW) ve şeritte kalma yardımcısı (LKA) işlevleri birlikte çalışarak, aracı mevcut şeritte tutmak üzere sürücüyü destekliyor. TIGGO 8 PRO’da kullanıma sunulan ACC işlevi 0-180 km/s hız aralığında çalışıyor. Düşük hızlarda trafik sıkışıklığı asistanı (TJA) işlevi ve yüksek hızlarda sürüş yardımcısı (ICA) işlevi de sürücüyü destekliyor.

Sınıfının ötesinde aktif ve pasif güvenlik sistemleri

TIGGO 8 PRO Akıllı hız sınırı bilgisi (ISLI) ve Akıllı far kontrolü (IHC) gibi akıllı teknoloji işlevlerini de bünyesinde barındırıyor. ISLI, mevcut araç hızı, hız sınırını aşması halinde sürücüyü uyarıyor. IHC ise farları dış ortam ışığına bağlı olarak otomatik olarak yönetiyor ve gece sürüşlerinde veya tünellerde uzun ile kısa huzme arasında geçiş yapıyor. Farların doğru kullanımı sadece araç kullanıcısı için günceli sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda karşı şeritteki güvenlik risklerini de azaltıyor.

TIGGO 8 PRO, 12 adede kadar akıllı ADAS işleviyle günlük sürüşün temel senaryolarını kapsıyor ve akıllı teknolojiyle sürüş güvenliğini sağlıyor. Bu kullanışlı siyah teknolojiler daha fazla insanın güvenli sürüş keyfini yaşamasını sağlıyor.