Ana Sayfa Blog Sayfa 30

Yurt dışına çıkış harcının pulla ödenmesi usulüne 1 Ocak 2025 itibarıyla son veriliyor

Bildiğiniz gibi yurt dışına çıkış yaptığınız esnada, mobilden satın alabildiğiniz gibi yurt dışına çıkış harcı pulunun havalimanlarında fiziksel olarak da otomatlardan satışı gerçekleştiriliyordu. E-Devlet üzerinden yapılan açıklama ile fiziksel olarak satın alımlara 1 Ocak 2025 itibarıyla son veriliyor. Bu süreç tamamen dijitalleşiyor.

E-Devlet açıklaması

“Yurt dışına çıkış yapılmadan önce ödenmesi gereken Yurt Dışına Çıkış Harcının pulla ödenmesi usulüne 01/01/2025 tarihinde son verilecektir.

Yurt Dışına Çıkış Harcını, Gelir İdaresi Başkanlığının e-Devlet Kapısı üzerinde yer alan Dijital Vergi Dairesi ve GİB Mobil uygulamaları üzerinden kolayca ödeyebilirsiniz.

Aynı zamanda anlaşmalı bankaların internet bankacılığı ve mobil bankacılık uygulamaları ile söz konusu bankaların, Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. (PTT)’nin ve vergi dairelerinin veznelerinden de ödeme yapabilirsiniz.

Bu kanallardan yapılan ödemeler Emniyet Genel Müdürlüğü’ne elektronik ortamda otomatik olarak aktarıldığından, makbuz göstermenize gerek kalmadan yurt dışına çıkış işlemlerinizi gerçekleştirebilirsiniz.

Diğer taraftan isterseniz; Defterdarlık muhasebe müdürlükleri, mal müdürlükleri ile gümrük saymanlıklarının veznelerinden de ödemenizi yapabilirsiniz.”

Otonom sistemler geliştiren Perciv AI, Vinci Girişim Sermayesi’nin katıldığı turda 2.5 milyon euro yatırım aldı

2018’den bu yana otomotiv teknolojileri, endüstri 4.0, enerji yönetimi ve depolama alanlarında Avrupa’da ve Singapur’da yatırımlarına devam eden Vinci Girişim Sermayesi son olarak Hollanda merkezli Perciv AI‘a yatırım yaptı.

Radar algılama için özel olarak geliştirilmiş yapay zeka çözümlerinde öncü bir derin teknoloji girişimi olan Perciv AI, yeni turda; DayOne Capital ve Keen Venture Partners liderliğinde, Vinci Girişim Sermayesi‘nin de katılımıyla 2.5 milyon euro tohum yatırımı aldı. Bu yatırım, Perciv AI’ın otonom teknolojiyi yaygınlaştırma misyonunu destekleyerek algılamayı daha güvenilir ve uygun maliyetli hâle getirme çabalarına güç katacak.

LiDAR teknolojisinin performansına benzer bir kaliteyi çok daha düşük maliyetle sunan Perciv AI’ın radar ve radar-kamera füzyon teknolojisi, otomotiv, robotik ve havacılık uygulamaları için her koşulda güvenilir ve ölçeklenebilir algılama imkânı sağlıyor.

Halihazırda seçilmiş iş ortaklarıyla üretim aşamasında olan Perciv AI, yapay zeka destekli radar algılama yazılımını ölçeklendirerek otonom teknolojiyi daha erişilebilir hâle getirmek için çalışmalarını sürdürüyor.

Perciv AI, bu finansmanı operasyonlarını genişletmek ve radar tabanlı algılama çözümlerini otomotiv, robotik ve havacılık gibi farklı sektörlerde ölçeklendirmek için kullanacak.

TU Delft’ten yenilikçi bir ekip

Perciv AI, Avrupa’nın önde gelen teknik üniversitelerinden biri olan TU Delft mezunları Balazs Szekeres, Dr. Andras Palffy ve Srimannarayana Baratam tarafından kuruldu. Ekip, derin teknik uzmanlıklarını girişimcilik deneyimiyle birleştiriyor. Kurucu ekip, gömülü yazılım geliştirme, sertifikasyon ve şirket yönetimi konularında geniş deneyime sahip havacılık mühendisi olan Balazs (CEO), radar sistemleri için yapay zeka alanında uzmanlaşmış bir doktora derecesine sahip ve Verizon tarafından satın alınan Berkeley merkezli girişimden değerli girişimcilik deneyimi getiren Andras (CTO) ve Bilişsel Robotik alanında yüksek lisans derecesine sahip, Hindistan’ın en büyük otomotiv OEM’inde teknik ve ticari roller üstlenmiş güçlü bir teknik ve iş deneyimi birikimine sahip olan Sriman (COO)’dan oluşmaktadır.

Dönüştürücü ve sürdürülebilir mobilite

Vinci Yatırım Direktörü Aylin Girgin Özbiliş, “Perciv AI, yapay zeka destekli radar algılama yazılımını ölçeklendirerek otonom teknolojiyi daha erişilebilir, uygun fiyatlı ve güvenilir hale getiriyor ve farklı endüstrilerde yaygınlaştırmayı hedefliyor. Perciv AI’ın benzersiz teknolojisi, radar teknolojisini yeniden tanımlayarak yeni kullanım alanları yaratıyor ve LiDAR ile kameralara karşı cazip bir alternatif olarak konumlanıyor. Perciv AI oldukça önemsediğimiz yeniliği ve sürdürülebilir bir mobilite için zemin hazırlayan dönüştürücü teknolojileri destekliyor. Yatırımımız, Perciv AI’ın ürününü daha da güçlendirecek ve hedef pazarlarda daha fazla müşteriye geniş kapsamlı çözümünü sunmasına yardımcı olacaktır. Ekibin akademik başarısı, girişimcilik tecrübesi ve vizyonu şirketin potansiyelini artırıyor” diye konuştu.

Vinci, portföy şirketlerini desteklemeye devam ederken, bir yandan da sürdürülebilirlik bakış açısıyla yeni yatırımlara devam etmektedir.

Midas, bireysel yatırımcılar için Kredili Yatırım hizmetini duyurdu

Türkiye’nin yatırım dünyasını dijitalleştiren öncü platformlarından Midas, kullanıcılarının portföylerini büyütmelerine olanak tanıyan yeni ürünü Kredili Yatırım‘ı duyurdu. Midas, bu yeni ürün ile bireysel yatırımcılara, BIST ve Amerikan borsalarında kredili yatırım yapma imkanı sunuyor.

3 milyonun üzerinde kullanıcısıyla geniş bir yatırımcı kitlesine hitap eden Midas, geçtiğimiz Nisan ayında aldığı 45 milyon dolarlık yatırım ile büyümesini hız kesmeden sürdürüyor. Aktif yatırımcılara yönelik çıkardığı Kredili Yatırım ürünü ile, Midas’ın sektördeki güçlü konumunu ve kullanıcılarına güvenilir bir platform sunma taahhüdünü bir kez daha pekiştiriyor.

Yeni özellik, ilk olarak ABD borsalarında başladı

Midas’ta Kredili Yatırım özelliği, ilk etapta ABD borsalarında 2 bin doların üzerinde varlığa sahip kullanıcılara sunulmaya başlandı. Bu yeni özellikle kullanıcılar, nakit bakiyelerine ve hisse senetlerine bağlı olarak kredi kullanabilecek. Krediyi aktif olarak kullanmadıkları sürece herhangi bir faiz ödeme yükümlülüğünde olmayacaklar.

Çok yakında BIST’e geliyor

Bu yaklaşım, yatırımcıların sermayelerini daha esnek ve verimli bir şekilde değerlendirmelerine olanak tanırken, gereksiz maliyet yüklerinden de korunmalarını sağlıyor. Midas, önümüzdeki haftalarda bu özelliği Borsa İstanbul (BIST) kullanıcılarına da sunmaya hazırlanıyor ve Türkiye’deki yatırımcılar için yeni bir dönemin kapılarını aralayacak.

Yeni nesil yatırım aracı: Kredili Yatırım

Kredili Yatırım, yatırımcılara borsada sermayelerinin üzerine borç alarak daha büyük pozisyonlar açma fırsatı tanıyor. Bu sayede, yatırımcılar mevcut sermayelerinin ötesine geçerek daha yüksek kazançlar hedefleyebiliyorlar. Ancak Midas, bu süreçte yalnızca finansal araçlar sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kullanıcılarına tam kontrol sağlıyor.

Midas Kredili Yatırım’ın Özellikleri

Midas Kredili Yatırım, kullanıcılarına doğrudan sahiplik, kullanım kolaylığı ve şeffaflık avantajları sunuyor. Yatırımcılar, tüm süreçleri Midas uygulaması üzerinden aracıya ihtiyaç duymadan kolayca yönetirken, kredi başvuru ve kullanım işlemlerini birkaç tıklamayla sadece 60 saniyede, karmaşık prosedürler olmadan tamamlayabiliyorlar. Şeffaf yapısıyla öne çıkan Midas, kullanıcılarına varlıklarının teminat değerlerini ve hangi hissenin ne kadar teminat sağladığını detaylı şekilde görüntüleme imkânı tanıyor; ayrıca anlık bildirimlerle kredi sağlığı hakkında bilgilendirerek portföy yönetimini tamamen yatırımcıların kontrolüne bırakıyor.

Midas, Kredili Yatırım ürünüyle yalnızca yatırım deneyimini geliştirmekle kalmıyor; aynı zamanda kullanıcılarına finansal güçlerini artırma ve tüm süreçlerini tek bir platformda yönetme imkânı tanıyor. Midas’ın getirdiği bu özellik sayesinde yatırımcılar, artık hiçbir aracıya ihtiyaç duymadan, tamamen kendi kontrollerinde yatırım yapabilecekleri bir döneme adım atıyorlar.

Midas CEO’su Egem Eraslan, Kredili Yatırım ürünü ile ilgili verdiği demeçte;

“Midas olarak, Türkiye yatırım dünyasında geleceği inşaa etmek üzere yola çıktık ve buna yeni ürünlerimizle devam ediyoruz. Kredili Yatırım, kullanıcılarımıza güç kazandırırken, kontrolü tamamen onların eline bırakıyor. Amacımız, her seviyeden yatırımcının, finansal yatırımlarını kolay, güvenilir ve şeffaf bir şekilde yapmalarını sağlamak.”

ABD pazarına açılan yerli girişim Pardon AI, Techstars’tan yatırım aldı

Dünya’da en çok exit’i bulunan yatırımcılardan biri olan ABD merkezli Techstars‘tan yatırım alan yerli girişim Pardon AI, ABD pazarına güçlü bir giriş yaptı ve ilk büyük müşterileriyle çalışmaya da başladı. Bu önemli gelişme, Pardon AI’nın global büyüme hedeflerinde bir dönüm noktası.

Pardon AI 3.0, dijital kullanıcı davranışlarını pazarlama, fiyatlama ve strateji önerilerine dönüştürüyor. 2 milyon saati aşan dijital müşteri davranış veri havuzundan beslenen ve 2020 yılından beri makine öğrenimi süreçleriyle geliştirdiği kendi yapay zeka algoritması ile işletme karlılıklarını maksimize ediyor. Her ay 3 milyon oturumdan elde ettiği verilerle veri havuzunu büyüten ve yapay zeka modelini sürekli geliştiren Pardon AI, yapay zekasıyla entegre çalışan akıllı menü, ödeme ve sipariş altyapısı, kişiselleştirme, dinamik pop-up ve etkileşimli etiketler gibi hizmetlerle kararları tek tuşla uygulama imkanı da sunuyor.

Türkiye’de önemli zincir restoranlar, otel grupları, mobil uygulamalar, F&B şirketleri ve bankalarla iş birlikleri yürüten Pardon AI, Techstars’ın desteğiyle ABD’de de bu başarıyı tekrarlamayı hedefliyor.

Özellikle modelin en çok eğitildiği alan olan restoranlar için fiyatlama, pazarlama, menü mühendisliği ve yeni açılacak şube lokasyonu belirleme gibi kritik alanlarda güçlü öneriler sunan Pardon AI, yeni sürümü olan Pardon AI 4.0’ı 2025 Mart ayında yayınlayarak sağladığı tüm öneri sınıflarının yanına operasyonel maliyetler, satın alma süreçleri, sosyal medya pazarlama stratejilerini de ekleyecek. Bu sayede bir işletmenin dijital platformlarda hızla uygulanabilir kararlarını 360 derece yönlendiren yapay zeka modeliyle iş gücü eksikliği, ekonomik kayıplar, uzun karar ve uygulama süreçleri gibi sorunların tamamını ortadan kaldırmayı amaçlıyor.

Pardon AI kurucu ortağı ve CEO’su Gökhan Çam yatırımla ilgili verdiği demeçte

“Son dönemdeki trendden yıllar önce başlayarak yapay zeka modelimize yaptığımız yatırımların karşılıklarını almaya başladığımız bir döneme girdik. Yalnızca satış verisi odaklı karar alma mekanizmasını partnerlerimiz için yapay zeka önerilerimizle değiştirerek karlılıklarını ciddi oranlarda arttırıyoruz. ABD pazarına odaklandığımız bir dönemde %1’in altında kabul oranı olan, Techstars’ın yatırımı ile desteklenmek bizim için çok önemli. Yatırım öncesinde ABD’de şirketleşerek ilk müşterilerimizle çalışmaya başlamıştık. Techstars’ın güçlü bağlantılarının etkisiyle ABD pazarında Türkiye’de elde ettiğimiz başarıyı tekrarlayarak büyümemizi eksponansiyel bir artışla sürdüreceğimizi düşünüyorum.”

Yandex Türkiye, araç çağırma hizmeti Yandex Go’yu Antalya’da test etmeye başladı

Test modunda hizmet vermeye başlayan Yandex Go, hem kullanıcılar hem de iş ortağı sürücüler için yüksek kaliteli bir deneyim sağlayarak süreçlerini ve operasyonlarını optimize etmeyi hedefliyor.

Yandex Go mobil uygulaması iOS ve Android için Türkçe, İngilizce ve diğer birçok dilde ücretsiz olarak indirilebiliyor.

Kullanıcılar araç çağırmak için uygulamayı indirdikten sonra gidecekleri adresi yazıyor, böylece platformun algoritmaları da tahmini ücreti önceden hesaplıyor. Konum özelliği etkinleştirildiğinde; hizmet, kullanıcının bulunduğu yeri tespit ederek en hızlı şekilde gelebilecek yakınlardaki bir sürücüyü buluyor. Şu an için ödeme, nakit olarak veya araç içinde bulunan bir terminal üzerinden kartla yapılabiliyor.

Yandex Go, yolculuk hizmeti veren iş ortaklarıyla sürekli iletişim halinde olduğundan kullanıcılar soruları olduğunda, daha fazla bilgiye ihtiyaç duyduğunda veya arabada bir şey unuttuğunda, mobil uygulama üzerinden özel destek ekibiyle iletişime geçebiliyor. Ek bir kalite kontrol yöntemi olarak Yandex Go uygulaması, kullanıcıların her yolculuğu puanlamasına olanak tanıyor. Böylece düşük puan alan sürücülerin belirli bir süre hizmete erişimleri kısıtlanabiliyor.

Yandex Go Türkiye Ülke Müdürü Semih Altuğ konuyla ilgili verdiği demeçte;

“Hizmetimizi Türkiye pazarına sunmaktan büyük heyecan duyuyoruz. En önemli önceliklerimiz arasında konfor, güvenlik ve uygun fiyat yer alıyor. Böylelikle Türkiye’de herkes için en iyi çözümü sunmayı hedefliyoruz. Gelişmiş güvenlik özellikleri ve teknolojileriyle Yandex Go, yolculukları sırasında hem kullanıcıların hem de sürücülerin deneyimlerini geliştirmeyi amaçlıyor. Türk halkının hizmetimize entegre ettiğimiz işlevselliği ve özellikleri beğeneceğine inanıyoruz.”

Yandex Go bu hizmeti sağlarken kendi araçlarını veya sürücülerini çalıştırmıyor ve ulaşım hizmetlerini kendisi sağlamıyor. Bunun yerine Yandex Go, lisanslı sürücülere sahip bağımsız taşımacılık hizmeti veren yerel araç ve şoförlerle çalışıyor.

Dijital sadakat yönetim platformu Prevego, Kayacan Ventures liderliğinde 140 bin euro yatırım aldı

Estonya merkezli sadakat süreci yönetim platformu Prevego, markalar ve işletmeler için çekiliş süreçlerini dijitalleştirerek, kullanıcılarına etkili bir sadakat yönetimi hizmeti sunuyor. Kısa sürede uluslararası başarılara imza atan şirket, yüz binlerce ödülün dağıtılmasına aracılık etti.

Prevego, Kayacan Ventures liderliğindeki turda; 1.5 milyon euro değerleme üzerinden 140 bin euro yatırım aldı.

2025 yılının ilk aylarında mobil uygulamasını kullanıma sunmayı planlayan şirket, sosyal medya çekilişlerinin yanı sıra “QR ile Çekiliş Sonuçlandırma” özelliği ile dikkat çekiyor. Bu özellik, kullanıcıların çekiliş süreçlerini hızlandırmalarına ve fiziksel etkinliklerle dijital dünyayı birleştirmelerine olanak tanıyor. QR çekilişleri oluşturan işletmeler, katılımcılarla doğrudan etkileşimde bulunarak, bildirimler ve kampanyalar göndererek sadakat süreçlerini etkin bir şekilde yönetebiliyor.

Kayacan: “Prevego’nun global Pazarda hızla yükselmesini bekliyoruz”

Prevego’ya yaptıkları yatırımın sektördeki dijital dönüşüm açısından taşıdığı büyük değere dikkat çeken Kayacan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ulaş Kayacan verdiği demeçte;

“Çekilişler ve kazanma hissi, dünya genelinde büyük bir değer taşıyor ve insanların bu deneyimi yaşama biçimleri her geçen gün daha fazla dijitalleşiyor. Prevego ekibi, bu dinamik süreci dijital ve fiziki platformlarda etkili bir şekilde harmanlayarak, sektöre yeni bir soluk getiriyor. Şirketin sunduğu pratik çözümler, markalar ile müşteriler arasındaki bağı daha güçlü hale getiriyor ve sadakat süreçlerini daha verimli kılıyor. Prevego’nun, özellikle global pazarda kısa süre içinde ciddi bir konum kazanacağına olan inancımız tam. Yatırımımızla, bu dönüşümün bir parçası olmanın heyecanını yaşıyoruz ve şirketin gelecekteki başarılarını sabırsızlıkla takip ediyoruz.”

Pekyen: “QR Kodlu Çekilişlerle İşletmelere ve Kullanıcılara Değer Katıyoruz”

Platform ve mobil uygulamaya dair detayları aktaran Prevego Kurucusu Berkan Pekyen verdiği demeçte;

“Bugüne kadar dünyada önde gelen birçok işletme çekiliş süreçlerine yer verdi. Biz de insanların kazanma hissine odaklandık. Bu histen yola çıkarak hem işletmelere hem de kullanıcılara fayda sağlamayı hedefliyoruz. İşletmelerin QR kodları oluşturarak fiziki ortamda ve sosyal medya aracılığıyla dijital ortamda çekilişler düzenlemelerine olanak tanıyoruz. Bu çekilişler sayesinde bir sadakat süreci yaratıyoruz. Yaptığımız iş, her pazarda büyük değer görüyor. Amacımız, kısa vadede tüm işletmelerde QR kodlarımızın aktif olarak kullanılmasını sağlamak. Aldığımız bu yatırım, stratejilerimizin hayata geçirilmesi ve global pazarda hızlı bir büyüme sağlanması adına oldukça önemli. Yakın zamanda da gerçekleştireceğimiz büyük partnerlikler ile bu sürecin ilk adımını atmış olacağız.”

Kuveyt Türk’ten müşteri davranışlarını nöropazarlama teknikleriyle analiz edecek yeni merkez: Empatika

Türkiye’nin önde gelen katılım finans kuruluşlarından Kuveyt Türk, dijitalleşme ve müşteri odaklı yaklaşımlarına bir yenisini ekleyerek Empatika Nöropazarlama Araştırma Merkezi’ni kurdu.

Bankacılık sektöründe bir ilk olma özelliği taşıyan bu merkez, müşteri davranışlarını nöropazarlama teknikleriyle analiz ederek, pazarlama stratejilerinin bilimsel verilere dayanmasını sağlıyor. Kuveyt Türk müşterilerine ve paydaşlarına en iyi deneyimi sunmak için kurulan Empatika, müşterilerin davranışlarının altında yatan duygusal, dürtüsel ve bilişsel sebepleri anlamak ve kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla beyin aktivitesi, göz hareketleri, yüz ifadeleri ve deri iletkenliği tepki analizleri gibi çok çeşitli nörobilim tekniklerinden yararlanıyor. Bu yenilikçi merkez, Kuveyt Türk’ün dijitalleşme vizyonuyla uyumlu olarak, bankacılık sektöründe müşteri memnuniyetini artırmayı ve sektöre yön vermeyi amaçlıyor.

Dijitalleşme ve inovasyonda yeni bir adım

Empatika Nöropazarlama Araştırma Merkezi, nörobilim ve pazarlama disiplinlerini bir araya getiren bir araştırma merkezi olarak faaliyet gösterecek. Empatika, Kuveyt Türk bünyesindeki dijital pazarlama, müşteri deneyimi, kobi müşteri yönetimi, bireysel içgörü, kurumsal iletişim, tüzel pazarlama gibi birçok farklı birimde çalışanların bir araya gelerek oluşturduğu disiplinler arası uzmanlık içeren 11 kişilik bir ekipten oluşuyor.

Kuveyt Türk, Empatika Nöropazarlama Araştırma Merkezi’nde yürütülen tüm çalışmalar, “önce insan” prensibiyle teknolojiyi insan lehine şekillendirmek üzere etik ve ahlaki kodlara uygun şekilde gerçekleştiriliyor.

Merkez, etik değerleri ve veri güvenliğini en üst düzeyde gözetiyor. Tüm müşteri verileri anonim olarak işleniyor ve şeffaflık ilkesi doğrultusunda değerlendiriliyor. Tüm bu süreç sonunda da gerçekleştirilen bilimsel çalışmaların da paylaşılmasıyla nörobilim literatürünün ilerlemesine katkıda bulunulması amaçlanıyor.

“Empatika ile bankacılık sektöründe bir ilk gerçekleştiriyor ve müşteri odaklı yeni bir dönem başlatıyoruz”

Kuveyt Türk Dijital Bankacılık Grup Müdürü Dr. Okan Acar, Empatika Nöropazarlama Araştırma Merkezi ile ilgili verdiği demeçte;

“Kuveyt Türk olarak her zaman müşteri odaklı, yenilikçi ve güvene dayalı bir finans anlayışını benimsiyoruz. Bu anlayışla müşterilerimizin ihtiyaçlarını derinlemesine anlamak ve sektörümüze öncülük edecek hizmetleri geliştirmek için çalışıyoruz. Bankacılık sektöründe müşteri deneyimini artırmak ve sektörün sınırlarını genişletmek amacıyla kurduğumuz Empatika Nöropazarlama Araştırma Merkezi aynı zamanda nöropazarlama alanında da öncü olarak yenilikçi bir örnek teşkil ediyor. Nöropazarlama yöntemleriyle müşterilerimizin duygu, düşünce ve davranışlarını daha derinlemesine analiz ederek, onların ihtiyaçlarına en uygun çözümleri sunmayı hedefliyoruz. Merkezimizde yaptığımız çalışmalar, kampanya optimizasyonlarından dijital kanallardaki kullanıcı deneyimlerine, çalışan süreç deneyiminden ürün geliştirme ve tasarım süreçlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Empatika’nın Kuveyt Türk’ün marka algısını güçlendirmesine katkı sağlayacağını düşünüyor, sektördeki tüm şirketler için de yeni bir vizyon ortaya koyacağına inanıyoruz.”

Almanya merkezli oyun bilgisayarı ve aksesuarları markası Erazer, Türkiye pazarına giriyor

Geniş ürün yelpazesi ve günlük 450.000 adet masaüstü bilgisayar satış rekoruyla Avrupa bilişim pazarının iddialı oyuncularından biri olan tüketici elektroniği markası Medion, oyun bilgisayarı ve aksesuarları markası Erazer‘ın global çaptaki genişleme stratejisinde yeni durağının Türkiye olacağını duyurdu.

İlk etapta dizüstü bilgisayar modelleriyle kullanıcılarla buluşacak markanın satışları 2025’in Ocak ayında başlayacak.

2005 yılından bu yana oyun sektörüne yüksek performanslı donanım konfigürasyonları sunan Erazer, Almanya’daki merkezinin yanı sıra Fransa, Hollanda, İtalya, İspanya ve İngiltere’deki ofislerinin de dahil olduğu geniş bir satış ağı üzerinden oyunseverlere ulaşıyor.

Erazer’ın Türkiye’ye giriş stratejisi, sadece yerel pazara hitap etmekle sınırlı değil. Marka aynı zamanda Türkiye’yi bölgedeki merkez üssü olarak konumlandırarak Körfez ülkelerine, Türk Cumhuriyetlerine ve Balkan ülkelerine genişlemeyi planlıyor. Erazer’ın bu hamlesiyle, bölgedeki rekabetin daha da hızlanması bekleniyor.

“Türkiye bölgesel stratejimizde kritik rol oynuyor”

Medion Kuzey ve Güney Avrupa Genel Müdürü Michiel Van Der Vliet, Türkiye pazarına girişle ilgili verdiği demeçte;

“Oyun artık 7’den 70’e her yaştan insanın ilgi gösterdiği küresel bir kültür. Türkiye ise bu alanda öne çıkan ülkelerden biri olarak dikkat çekiyor. Genç nüfusun yoğunluğu, teknoloji kullanım oranlarının yüksekliği ve oyun tutkusuyla Türkiye, gaming markaları için benzersiz fırsatlar sunan bir pazar. Erazer olarak, Alman kalitesi ve üstün performansımızı Türkiye’deki kullanıcılarla buluşturmak bizim için büyük bir gurur. Türkiye aynı zamanda jeopolitik konumuyla da bölgesel stratejimizde kilit bir rol oynuyor. Türkiye’yi bir merkez olarak konumlandırarak buradan Körfez ülkelerine, Türk Cumhuriyetlerine ve Balkanlara genişlemeyi hedefliyoruz. Bu strateji, Erazer’ın yanı sıra Medion’un büyüme vizyonuna da önemli bir katkı sağlayacak. Gaming dünyasında hızla büyüyen Türkiye’nin potansiyeli ve bölgedeki konumu, bizim için büyük bir değer taşıyor. Bu adımla, oyun kültürünü daha geniş kitlelere ulaştırma misyonumuza bir adım daha yaklaşıyoruz.”

“İlk yılımızda en çok tercih edilen ilk 5 marka arasına girmeyi hedefliyoruz”

Medion Türkiye ve Orta Doğu Ülke Müdürü Cem Çerçioğlu ise verdiği demeçte;

“Medion, halihazırda Avrupa’nın hatta dünyanın en köklü teknoloji üreticilerinden biri olarak, Alman tasarımı ve mühendisliğiyle geliştirdiği yenilikçi ürünleriyle yıllardır kullanıcıların güvenini kazanıyor. Medion’un oyun bilgisayarı ve aksesuarları markası Erazer ise bu mirası ileri taşıyarak, Türkiye’deki oyun tutkunlarına üstün bir deneyim sunmaya geliyor. Türkiye oyun ekosistemi bizim için büyük bir öneme sahip. Türkiye pazarına girişimizdeki en büyük hedefimiz, müşteri memnuniyetini önceliklendirerek kısa sürede kullanıcılarımızın en çok tercih ettiği markalardan biri haline gelmek. İlk yıl sonunda Türkiye’deki gaming laptop pazarında ilk 5 marka arasında yer almayı ve önümüzdeki 5 yıl boyunca her yıl yüzde 100’ün üzerinde bir büyüme gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Bu başarıyı, hem Türkiye’deki oyunculara sunduğumuz yüksek kaliteli ürünlerimizle hem de Intel ve NVIDIA gibi dünya devleriyle yıllardır süregelen iş ortaklıklarımız sayesinde mümkün kılacağız. Bu stratejik adımların, Erazer’ı birkaç yıl içinde Türkiye pazarının lider markası haline getireceğine inanıyoruz.”

Türkiye’de satışa sunulacak Erazer ürünleri arasında, oyun dünyasında yüksek performansı ve güçlü donanımıyla dikkat çeken Erazer Beast X40, şık alüminyum kapağı ve taşınabilirliği ile ön plana çıkan Erazer Major X15, geniş ekran ve performans odaklı özellikleriyle Erazer Deputy P60 ve tüm oyun ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanmış Erazer Deputy P60i yer alıyor. Bu ürünler, Intel® Core™ i9 işlemciler ve NVIDIA® GeForce RTX™ GPU’lar gibi son teknoloji donanımlarla donatılmış olup, 240 Hz QHD ekran gibi özelliklerle oyunseverlere eşsiz bir deneyim sunmayı hedefliyor.

Türk Hava Yolları Terminal Girişim Hızlandırma Programı’nın 2024 yılı başvuruları açıldı

Kurulduğu ilk günden beri inovasyon kültürünü sürdürülebilir bir gelecek vizyonuyla yöneterek sektörün dünya liderleri arasında yer alan Türk Hava Yolları, girişimcilik ekosistemine destek olmak ve girişimler ile yenilikçi projeler geliştirmek için Türk Hava Yolları Terminal Girişim Hızlandırma Programı ile çalışmalarına devam ediyor.

Son Başvuru: 5 Ocak 2024

Programa başvurunuzu bu bağlantıdan yapabilirsiniz.

2023 yılında birincisi gerçekleştirilen Türk Hava Yolları Terminal Girişim Hızlandırma Programı, yeni döneminde Turkish Cargo’nun inovasyon odak alanlarında faaliyet gösteren girişimlerin başvurularını bekliyor!

Turkish Cargo ile projeler gerçekleştirme fırsatı

Bu program kapsamında Turkish Cargo’nun odak alanlarına uygun çözüm üreten girişimler, iş birimlerinin problemlerine yönelik çözümlerini sunma ve birlikte inovatif projeler gerçekleştirme fırsatını yakalayacaklar.

Aynı zamanda girişimlerin kurumlar ile daha kolay iş birliği yapabilmesi ve büyüyebilen organizasyonlar haline gelebilmesi için ihtiyaç duydukları maddi kaynak ve iş ağı geliştirme, bilgi ve deneyim kazanma gibi konularda desteklenme fırsatı elde edecekler.
Program, girişimcilere ihtiyaç duydukları yetenekleri kazandırmayı ve böylelikle Türkiye girişim ekosistemindeki kaliteli girişim sayısını arttırmayı hedeflemektedir.

Programın Odak Alanları Neler?

Türk Hava Yolları, programın daha verimli gerçekleşebilmesi ve iş birliği fırsatlarının ortaya çıkabilmesi için Turkish Cargo’nun ilgi duyduğu / ihtiyacı olan bazı odak alanlarını belirledi. Programa başvuracak girişimlerin bu odak alanlarında çözüm üreten firmalar olması bekleniyor.

Bu odak alanlar;

  • Enerji Verimliliği: Sürdürülebilirlik odağında enerji tüketimini azaltan, emisyonları düşüren ve operasyonel verimliliği artıran çalışmaları içermektedir.
  • Güvenlik ve Operasyonel Verimlilik: Kargo operasyonlarının takibi ve yönetimi ile verimlilik ve güvenlik sağlayan çalışmaları içermektedir.
  • Tarife, Gelir ve Network Optimizasyonu: Hava kargo sektöründe rota ve uçuş ağı verimliliği sağlayan çalışmaları içermektedir.
  • Veri Odaklı Pazarlama Analitiği: Pazarlama stratejilerinin veri analitiği ile desteklenmesi konusunda çalışmaları içermektedir.
  • Veri Odaklı Satış Analitiği: Müşterilerin davranışlarının izlenmesi ve analiz edilmesi ile müşteri sadakatinin artırılmasını sağlayan çalışmaları içermektedir.

Terminal Girişim Hızlandırma Programı girişimlere Neler Sağlıyor?

Program, girişimlerin gelirlerini arttırabilmelerine, giderlerini azaltabilmelerine, girişimlerini daha iyi yönetebilmek için ihtiyaç duydukları bilgi ve deneyimi kazanabilmelerine, iş ağı geliştirebilmelerine olanak sağlayabilecek şekilde tasarlandı.

  1. Türk Hava Yolları İş Birimleri ile PoC / Pilot Proje Geliştirme
  2. Uçuş Mili Desteği
  3. Kurucu Güçlendirme Eğitim Programına Katılım İmkanı
  4. Türk Hava Yolları İş Birimleri Mentorlük Desteği
  5. Girişimci Ağı Mentorlük Desteği
  6. Kurumsal İnovasyon Profesyonelleri Mentorlük Desteği
  7. Türk Hava Yolları Üst Yönetim Mentorlük Desteği
  8. Yurtdışı Etkinlik Katılım Desteği
  9. Açık Ofis Alanı Desteği
  10. THY ve İştiraklerine Erişim
  11. Diğer Kurumlara Erişim
  12. Invest On Board Ağı Katılım
  13. Yan Hak Araçlar

Programa Kimler Başvurabilir?

  1. Program odak alanları kapsamında çözüm üretmek
  2. Program sürecinde gerçekleştirilecek aktivitelerde program ekibi, eğitmenleri, mentorleri, Türk Hava Yolları iş birimlerinden uzmanlar ve yöneticiler ile birlikte çalışmak için gereken zamanı ayırabilmek
  3. Girişimin aşağıdaki seviyelerde olması;
    1. Ürün var ancak henüz gelir üretmiyor
    2. Ürün var ancak ürün-pazar uyumu yok, geri bildirim almaya ihtiyacı var.
    3. Ürün var, gelir üretiyor ve büyümeyi hedefliyor.
  4. Program başında ya da sonunda kurumlar ile PoC / pilot proje yapabilecek durumda olmak

Başvuruların tamamlanmasının ardından ön değerlendirmeyi geçen girişimler, jüri değerlendirme etkinliğine davet edilecekler ve kendilerine duyurulan iş birimi problemlerine çözüm önerilerini sunacaklar.

Programa kabul edilen girişimler PoC, Mentorlük ve Kurucu Güçlendirme programlarını tamamladıktan sonra Mayıs 2025’teki demoday etkinliğinde final sunumlarını yaparak programdan mezun olacaklar.

Program hakkında daha fazla bilgi alabilmek için başvuru süreci devam ederken 18 Aralık’ta düzenlenecek program hakkında merak edilenlerin cevaplanacağı tanıtım webinarına katılabilirsiniz.

Webinara katılabilmek için bu bağlantıdaki formu doldurabilirsiniz.

E-ticaret teknolojileri geliştiren Projesoft, 52 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

E-ticaret teknolojileri üretiminde Türkiye’nin lider kuruluşlarından Projesoft, 52 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldığını duyurdu.

Kuruluşundan bu yana 1500+ tamamlanmış proje, 26 ERP+ ve 11 pazar yeri entegrasyonu ile yaklaşık 4 milyar TL’lik bir ciro trafiğini yöneten şirkete, online pazarlarda dünya çapındaki deneyimiyle bilinen Gökhan Göksel liderliğindeki bir konsorsiyum ortak oldu.

Alınan yeni yatırımla büyüme yolculuğunda stratejik bir hamle yapan Şirketin Yönetim Kurulu Başkanlığı koltuğuna da Gökhan Göksel oturdu. Şirket kurucularından Yüksel Eminoğlu ise yeni dönemde CEO olarak görev yapmaya devam edecek.

Konsorsiyumun yatırım tercihinde Projesoft’un güçlü yurtdışı portföyüyle sunduğu büyüme potansiyeli ve zengin küresel iş birlikleri ağı etkili oldu. Projesoft’a yüksek bir yatırım getiren yeni iş birlikleri arasında Kuzey Amerika merkezli bir bankayla yaptığı anlaşma ile Kanada Borsasında işlem gören bir firmanın alt yapı teknolojilerini üstlenmesi dikkat çekti. 300’ün üzerinde sözleşmeli bayilik ağına sahip olan Şirketin, 26 farklı ERP (Kurumsal Kaynak Planlama) ile sağlanan iş geliştirmeleri bulunuyor. Projesoft’un B2B platformuyla ulaştığı yüksek ciro ve vaat ettiği büyüme potansiyeli de yatırımcıların güvenini pekiştiren bir başka unsur oldu.

Amerika’dan Avrupa ve Asya’ya küresel operasyonlar genişletilecek

Küresel e-ticaret operasyonlarındaki başarıları ile tanınan Gökhan Göksel yönetiminde yeni döneme başlayan Projesoft, aldığı bu stratejik yatırımla büyüme yolculuğuna hız verdi. Gerçekleştirilen yatırım süreci ve yeni dönem hedefleri hakkında bilgi veren Projesoft Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Göksel, sağlanan finansmanın şirketin Amerika’daki mevcut operasyonları ve B2B platformlarını genişletmek, Avrupa ve Asya B2B pazarlarında da daha etkin bir rol almak için kullanılacağını belirtti. Projesoft olarak Amerikan zincir mağazalar devi Walmart’ın Türkiye’deki global entegratörü olduklarını belirten Göksel, küresel operasyonlarını daha da güçlendirmek amacıyla yakın zamanda şirketin Amerika’daki ofisini açmaya hazırlandıkları bilgisini de paylaştı.

Türkiye içindeki bayi ağlarını genişleterek yerel pazarda da hızlı bir büyüme planladıklarını kaydeden Göksel verdiği demeçte;

“Bu finansman, Projesoft’un global arenada daha güçlü bir oyuncu olma yolunda attığı çok önemli bir adımdır. Amacımız, yenilikçi teknolojilerimizi kullanarak sektörümüzdeki dönüştürücü gücümüzü net adımlarla ortaya koymak. Biz müşterilerimize üstün hizmetler sunmaktan da öte yaratıcı projelerimizle sektörümüzde beklentileri de yükseltme hedefindeyiz. Standartları belirleyen, fark yaratan, dinamik ve yenilikçi çözümlerimizle ulusal ve uluslararası arenada markamızı daha da güçlendirmek istiyoruz. Sorumluluk alanlarımızda değişimin öncülüğünü üstlenerek, hem yerel hem de küresel pazarlarda çok daha etkin bir konuma ulaşmayı hedefliyoruz.”

“Küresel E-ticarette güven veren bir Türk markası olacağız’’

E-ticaret teknolojileri üretimindeki deneyimlerini, B2B ve B2C yazılım geliştirme, e-ticaret altyapısı ve uluslararası operasyonlara yansıtacaklarını vurgulayan Gökhan Göksel, “Amerika ve Avrupa’dan, Çin ve Hong Kong’a uzanan çok başarılı projelere imza attık. SaaS platformları, sınır ötesi ticaret operasyonları ve ölçeklenebilir iş modellerimizle yalnız yerelde değil küresel e-ticarette güçlü ve güven veren bir Türk markası olarak Projesoft’un hepimizi gururlandıracağına inanıyorum” diye konuştu.