Ana Sayfa Blog Sayfa 28

Bağımsız ödeme orkestrasyonu Craftgate, Kasım 2024 online alışveriş verilerini paylaştı

Markaların yıl sonu hedeflerini yakalamak için büyük bir fırsat olarak gördüğü Kasım ayı indirim dönemi, 11.11, Efsane Cuma, Şahane Cuma ve Cyber Monday gibi özel indirim günleri ile sona erdi.

Sigortacılık, e-ticaret, turizm, perakende, mücevherat, süpermarket ve eğitim gibi sektörlerden üye işyerlerine, ödeme hizmeti sağlayıcılarına tek noktadan erişim imkanı sunan bağımsız ödeme orkestrasyonu platformu Craftgate; iki yıldır olduğu gibi bu yıl da Kasım ayına ait ödeme istatistiklerini kamuoyuyla paylaştı.

Bu veriler, Kasım 2024’te üye işyerlerinin anlaşmalı ödeme sağlayıcıları üzerinden Craftgate teknolojisiyle gerçekleştirdiği işlemleri kapsıyor.

Kasım 2024 dönemine ait toplam ödeme hacmi, ödeme adedi ve ortalama sepet tutarı

Craftgate‘in açıkladığı verilere göre; Kasım ayında gerçekleşen ödeme hacminin, Ekim ayına oranla %21; bir önceki yılın Kasım ayına oranla %129 büyüdüğü gözlemleniyor.

Benzer bir artış, ödeme adetlerinde de göze çarpıyor. 2024 Kasım ayı içerisinde gerçekleşen ödeme adedi, Ekim ayına göre %24 artış gösterirken, Kasım 2024’teki ödeme adedi, bir önceki yılın Kasım ayına göre %86 oranında bir artış gösteriyor.

Ortalama sepet tutarının 2.690 TL olduğu Kasım 2024 döneminde, en yüksek ödeme adedi ve hacmi ise tahmin edileceği üzere, 11.11 ve Efsane Cuma’da gerçekleşti. Bu iki günde gerçekleşen alışverişler, Kasım ayındaki ödemelerin %12‘sini oluşturdu.

Tüketicilerin ödeme alışkanlıkları

Tüketicilerin bu yıl da Kasım ayı indirimlerine ilgisi büyük oldu. Craftgate’in geçtiğimiz yıl açıkladığı verilere göre 2023 Kasım dönemindeki ödeme işlemlerinin %73,61’i tek çekim, %26,39’u ise taksitli olarak gerçekleşmişti.

2024 Kasım dönemindeki ödeme işlemlerinin %74,49’u tek çekim, %25,51’i ise taksitli olarak gerçekleşti. Taksitli ödemelerin ise %80,41’i sırasıyla 6 taksit, 3 taksit ve 2 taksit şeklinde gerçekleşti.

Bunların yanı sıra, Kasım ayındaki ödemelerin %74,80’i 3D Secure, %25,20’si non-3D Secure, %24,94’ü Craftgate üzerinde PCI-DSS-1’in son sürümü ile saklanan kartlarla, %12,93’ü alternatif ödeme yöntemleri ile (Hepsipay, Edenred, Tom, Pluxee, Papara, Multinet, Metropol Kart, Eft Havale, Kapıda Ödeme vb.) gerçekleşti.

Kredi Kartı ile ödeme eğilimi devam ediyor

Craftgate, geçtiğimiz yıl Kasım ayında gerçekleşen ödeme işlemlerinin %76,92’sinin kredi kartı, %20,85’inin banka kartı, %1’inin ön ödemeli kart, %1,23’ünün ise yurt dışı kartları ile gerçekleştiğini açıklamıştı.

Bu yılın Kasım ayında gerçekleşen ödeme işlemleri incelendiğinde ise Craftgate, ödemelerin %75,79’unun kredi kartı, %21,56’sının banka kartı, %1,54’ünün ön ödemeli kart, %1,11’inin ise yurt dışı kartları ile gerçekleştiğinin altını çizdi.

Craftgate, üye işyerlerine 11 ayda 406,704,539 TL’yi geri kazandırdı

İşletmelerin web sitelerinde gerçekleşen başarılı ödeme işlemlerinin, gelen toplam ödeme talebine oranını ifade eden ödeme başarı oranı, işletmelerin online ödeme süreçlerinin verimliliğine dair önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor.

Online ödeme alan üye işyerlerine, cirolarını artırabilmeleri için katma değerli çözümler sunan Craftgate, Kasım ayı boyunca en yüksek ödeme geçiren ilk 5 üye işyerinin ortalama ödeme başarı oranının %84,57 olduğunun altını çizdi. Bu 5 üye işyeri arasındaki en yüksek ödeme başarı oranı ise %89,88 oldu.

Açıklanan online alışveriş verileri arasında en dikkat çeken rakam ise; Craftgate’in üye işyerlerine kazandırdığı ödeme tutarları oldu. Craftgate, üye işyerlerinin sanal POS’larındaki sistemsel kesinti veya ödeme hatalarında dahi ödeme alabilmelerine imkân tanıyan Autopilot ve Ödeme Tekrar Deneme özellikleri ile üye işyerlerine Kasım ayında 60.499.855 TL, 2024 yılı ilk 11 ay toplamında ise 406,704,539 TL kazandırdı.

Craftgate, İspanya pazarında ve Shopify iş birliğiyle dikkat çekiyor

Craftgate, 2024’teki İspanya açılımıyla Avrupa ve Latin Amerika pazarlarına stratejik bir giriş yaptı. Redsys ile entegrasyonu sayesinde İspanya’nın popüler ödeme yöntemlerine erişim sağlayan Craftgate, bu bölgelerdeki işletmelere maliyet avantajı ve kullanıcı dostu çözümler sunuyor. Bu adım, sadece Craftgate’in büyümesini hızlandırmakla kalmayıp, Türk firmalarının yurt dışı pazarlarına açılmalarına da destek oluyor.

Ayrıca, Shopify altyapılı işletmeler için geliştirdiği on-site ödeme entegrasyonu ile dönüşüm oranlarını artırmak isteyen markalara avantajlar sağlıyor.

Craftgate, üye işyerleri ile birlikte büyüyor

Craftgate’in mutlu üye işyerleri, yüksek indirim dönemlerinde de rekabet avantajı sağlayarak bu dönemi kârlı geçirdiler.

Craftgate üye işyerleri, yurt içindeki ve yurt dışındaki ödeme/e-para kuruluşları, sanal POS veya alternatif ödeme yöntemlerine tek noktadan ulaşarak, her birini ayrı ayrı entegre etme yükünü ortadan kaldırdılar.

Ciro artışı, maliyet avantajı, müşteri memnuniyeti gibi değer önerileri ile üye işyerlerinin büyüme yolculuğunda önemli bir rol oynayan Craftgate, 2023 yılında üye işyerlerinin anlaşmalı olduğu sanal pos ve ödeme servis sağlayıcılardan 32,747,140,341 TL değerinde işlem hacmi geçirmesine olanak sağladı. 2024 yılında bu rakam, 106 milyar TL üzerine çıkacak.

Airport Innovation Days 2024 yılı Türkiye ayağını kazanan girişimler: Sensemore, Assistbox, Waste Log

Dünyanın en geniş havalimanı işletmeciliği platformunu oluşturan TAV Havalimanları ve Groupe ADP’nin Financial Times Group’a bağlı Sifted iş birliğinde düzenlediği “Airport Innovation Days”in Türkiye ayağında Sensemore, Assistbox ve Waste Log adlı girişimler ödüllendirildi.

Esenboğa Havalimanı’nda yolcuların ilgisiyle karşılanan etkinlik TAV Havalimanları Murahhas Yönetim Kurulu Üyesi Franck Mereyde, Ankara Esenboğa Havalimanı Genel Müdürü Nuray Demirer’in konuşmalarıyla başladı. Finalist girişimler gün boyu jüri, katılımcılar ve yolculara sunumlarını gerçekleştirdi.

Ön değerlendirmeyi geçerek etkinliğe katılan girişimler “Havalimanı Operasyonları”, “Yeşil Havalimanı” ve “Yolcu Deneyimi” olmak üzere üç farklı kategoride yer aldı.

Birincilik ödülünü kazanan Sensemore makinelerinin performansını ve güvenilirliğini optimize etmek için en son teknolojiyi ve yapay zeka destekli araçları kullanıyor. Arızaları gerçekleşmeden öngörerek bakım sürelerini ve maliyetlerini azaltıyor.

İkinci sırada yer alan Assistbox video tabanlı çözümleriyle kurumların kurumların tüm görüntülü görüşme ihtiyaçlarını hızlı ve etkili bir şekilde karşılamayı amaçlıyor.

Üçüncülük ödülünü alan Waste Log ise atık yönetiminde tam kontrol sunan bir platform. Kurumların atıklarını anlık olarak takip etmesini ve raporlamasını, böylece çevresel etkilerini azaltmasını sağlıyor.

TAV Havalimanları Murahhas Yönetim Kurulu Üyesi Franck Mereyde verdiği demeçte;

“TAV Havalimanları olarak yılda 336 milyon yolcuya hizmet veren dünyanın en geniş havalimanı işletmeciliği platformu olan Groupe ADP’nin bir parçasıyız.Küresel ayak izimiz 33 ülkede 110 havalimanına ulaşıyor. Ankara Esenboğa da bu ağın önemli bir üyesi. Havalimanı işletmeciliği uzun vadeli bir bakış gerektiriyor. Büyüme her zaman odağımızda yer alıyor ve stratejimizin üç ana ayağı var: Yolcu deneyimi, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme. Çevreye olan etkimizi en aza indirmek, yolcularımıza en iyi sehayat deneyimini sunmak ve operasyonlarımızı verimli hale getirmek için çalışıyoruz. Bu hedeflere giderken girişimcilik ekosisteminden yararlanıyoruz ve girişimlere destek veriyoruz. Hem gündelik operasyonlarımız hem de uzun vadeli hedeflerimizde girişimlerle işbirliği yapmayı amaçlıyoruz.”

Ödül alan üç girişim, 4 Aralık’ta Paris’te düzenlenen etkinliğe katılma şansı elde etti. Birinci olan girişim, PoC (Proof of Concept) ödülü ile TAV Havalimanları’nın işlettiği bir havalimanında projelerini hayata geçirme fırsatı bulacak ve çözümünü gerçek ortamda test edebilecek. Ayrıca, her üç girişime de Sifted tarafından uluslararası tanıtım desteği sağlanacak

Global büyümesini sürdüren ebebek, İngiltere pazarında üçüncü mağazasını açıyor

Sürdürülebilir büyüme felsefesi ve “2030/6 Kıta” mottosuyla hizmetlerini 6 kıtaya yayma stratejisi çerçevesinde faaliyetlerini hızlandıran ebebek, İngiltere pazarındaki hedeflerine yönelik önemli bir adım daha attı.

2025 yılının ilk çeyreğinde açmayı planladığı Londra’daki 3. mağazası için kira sözleşmesi imzaladı.

“İngiltere pazarında planlı ve sürdürülebilir şekilde büyüyeceğiz”

Konuyla ilgili değerlendirmesinde, 2030’da 6 kıtada faaliyet gösteren küresel bir perakende markası olma hedefine doğru hızla ilerlediklerini vurgulayan ebebek Grup CEO’su Halil Erdoğmuş, “Bu hedefimizin ilk adımı olarak halihazırda çevrim içi alışveriş kanallarımızla hizmet verdiğimiz İngiltere’de çok yakında ilk üç mağazamızı açacağız. Londra merkezli mağazalarımız, her biri 1.000 ile 2.000 metrekare arasında değişen geniş alanlarda, anne ve bebeklerin ihtiyaç duyduğu tüm ürünleri tek bir çatı altında sunacak. Bebeveynlerimiz, ebeveynlik yolculuklarına rehberlik eden benzersiz felsefemiz Bebekoloji ile tanışma fırsatı bulacak” diye belirtti.

İngiltere’de çoklu kanal yapısıyla hizmet verilecek

Halil Erdoğmuş, İngiltere’deki mağazalaşma stratejilerine ilişkin şu açıklamada bulundu: ”İlk mağazamız Lakeside Alışveriş Merkezi’nde açılacak, ardından amiral mağazamız Greenwich Alışveriş Parkı’nda ve üçüncü mağazamız The Mall Wood Green’de hizmete girecek. Tüm mağazalarımız, ailelerin bebek arabalarıyla rahatlıkla dolaşabileceği geniş alanlar üzerinde kurulu olacak. Greenwich mağazamızda bir oyun alanı ve kafe köşesi de yer alacak. Mağazalarımızla hem Türkiye hem de yerel çalışanlar için istihdam sağlamayı hedefliyoruz. Mağazalarımızın açılmasıyla İngiltere’deki bebeveynlerimize bebekleriyle birlikte tüm ihtiyaçlarını karşılayacakları çevrim içi ve fiziksel mağazalarla hizmet veren çoklu kanal yapısına geçmiş olacağız.”

Varsapp’in rezidanslara konumlandırdığı yeni proptech girişimi: Varsapp Hub

Zeynep Eliçin liderliğinde 2021 yılında hayata geçirilen Varsapp, rezidanslarda yaşayan kiracıların ihtiyaçları olan cihazlara anında erişim sağladıkları akıllı bir teknoloji platformu olan yeni modeli Varsapp Hub‘ı duyurdu.

Bir bina lobisinde ya da ortak kullanım alanında konumlanarak kullanılan IoT tabanlı akıllı üniteler, yazıcı, projeksiyon, elektrikli süpürge, kutu oyunu, saç şekillendirici, VR gözlük dahil olmak üzere çeşitli ürünlere 7/24 erişim sağlıyor. Siz bu modelin olduğu binada kiracıysanız veya dönemli oturum sağlıyorsanız, Varsapp Hub‘ın ürünlerini, ihtiyaçlarınıza göre kiralayıp anında bu hub’lardan alabiliyor, işiniz bitince de yani süresi dolunca da yine aynı yere bırakıyorsunuz.

Nasıl bir kiralama şirketinin aracını kiralayıp gidip ofisinden alıp, sonra işiniz bitince aynı ofise geri bırakıyorsanız, bu da tam olarak Varsapp’in, ürünlere uyguladığı bir modeldir.

Dakikalık ürün kiralama modeli: Varsapp Hub

Uygulamaya aylık abonelik ile üye olan kiracılar ile ihtiyaçları olan ürünlere direkt olarak ulaşabiliyorlar. Varsapp Hub’ı kullanarak bir ürünü anında kiralayabilir veya ihtiyaç duyduklarında önceden rezervasyon yaptırabilirler.

Müşterilerin kişisel verilerini koruyup anonimleştirerek, markaların ihtiyacı ürün verilerini topluyor. Ürünleri günün hangi saatlerinde ne kadar süreyle kullanıldığını, ürünlerle ilgili geri bildirimlerle bir araya getirip markalara özel dashboard ile Varsapp bu verileri sistemine işliyor.

Varsapp’in paylaştığı bilgilere göre, 1 yıl içinde dolar bazından 10 kat büyüyen ve tamamen B2B2C modelde ev yaşam dikeyindeki markaların ürünleri kiralayan Varsapp, yapay zeka destekli veri toplamak için markaların ürünleri kiralıyor.

Varsapp’in önemli verilerinden birkaçı ise %88 kadın kullanıcısı bulunuyor olması ve Capex ve operasyonlarının giderlerinin sadece %18’ini oluşturuyor olması.

Varsapp’in Kurucu Ortağı & CEO’su Zeynep Eliçin yeni modelle ilgili verdiği kısa demeçte

“Bu bir pivot değil, Varsapp kârda olan nihai veri odaklı eşya kiralama platformu. Varsapp Hub, çatı şirketi Varsapp ile karşılıklı olarak birbirlerini besleyecekleri bir model. Türkiye ve MENA pazarında açık gördüğümüz bu model ile pazarı domine edeceğiz. MENA bölgesi odaklıyız, bu modelde, önümüzdeki ay oradaki ilk dolabımızı duyuracağız. MENA pazarını domine etmek için şu an olduğumuz yatırım turumuzu hızlıca tamamlayıp MENA’da yaşayan expatların bulunduğu rezidanslara konumlandıracağız.”

Varsapp dolabın içindeki teknolojiyi ve IoT (nesnelerin teknolojisi) sistemini kendi üretiyor. İçine konumlandırdığı sistemler ile markaların ihtiyacı olan daha fazla ürün verisini topluyor.

Varsapp’in bu modeline doğrudan örnek global rakibi Tulu olarak gösterebiliriz. Bu model İstanbul’da bazı rezidanslarda ilk testlerine başladı.

Teleperformance, işitme engellilere çözümler sunan ZP Better Together’ı 490 milyon dolara satın aldı

Global şirketlere müşteri deneyimi yönetimi ve dijital iş hizmetleri sunan  Teleperformance, engelsiz iletişimde müşteri deneyimini zenginleştirecek alanlara yatırım yapmaya devam ediyor.

Teleperformance, işitme engelli topluluğa dil çözümleri ve teknoloji platformlarında lider olan ZP Better Together‘ı ABD’li özel yatırım şirketi Kinderhook Industries’den satın almak için anlaşma imzaladığını duyurdu. ZP, bundan sonra Teleperformance’ın sağlık, sigorta, finansal hizmetler ve telekomünikasyon sektörleri ve kamu hizmetlerinde dünya çapında birinci sınıf çeviri ve tercüme hizmetleri sağlayan şirketi LanguageLine Solutions’ın bir parçası olarak hizmet verecek. Bu satın alma ile Teleperformance, dijital iş hizmetleri sektöründe engelsiz iletişim alanında en kapsamlı hizmet veren şirket olarak konumunu daha da güçlendirecek.

Uzmanlaşmış Hizmetler Bölümü’nü daha da güçlendirmeye yönelik geliştirme stratejisinin bir parçası olarak ZP’nin hizmetleri arasında telefonla, görüntülü ve yerinde tercümenin yanı sıra belge çevirisi ve yerelleştirme de bulunan LanguageLine Solutions çatısı altında hizmet vermesi, yenilikçi teknoloji çözümlerinde daha geniş bir müşteri tabanına hizmet portföyü sunarak, potansiyel ek gelir kaynakları yaratacak. Teleperformance bu adımı ile şirketin güçlü bilançosu ve kredi notunu korurken, öngörülen büyümesini, karlılığını ve nakit üretimini daha da artıracak. Son 7 yılda çift haneli yıllık büyüme oranlarını yakalayan ZP’nin, 2024 sonunda 230 milyon ABD dolarından fazla gelir elde etmesi bekleniyor.

İletişimde engelleri kaldıran kapsamlı çözümler

Merkezi Teksas- Austin’de bulunan ZP, yaklaşık 25 yıldır işitme engelli topluluk için iletişim erişimi ve toplumsal eşitliği destekleyen çözümler geliştiriyor. Bu topluluğa temel destek sağlamak için sorunsuz bir şekilde entegre edilmiş kapsamlı yenilikçi çözümler, gelişmiş teknoloji platformları ve yetenekli çeviri hizmetleri sunuyor. Şirketin bu misyonu, iletişimdeki engelleri kaldırmayı odağına alan Teleperformance’ın değerleriyle tam uyum sağıyor.

Teleperformance Grup Başkan Yardımcısı Thomas Mackenbrock satın almayla ilgili demecinde;

“ZP satın alması, mevcut LanguageLine Solutions bölümümüz için olağanüstü bir gelişim alanı sunuyor. Müşterilerimize daha kapsamlı çözüm sunma yeteneğimizi tamamlayacak ve geliştirecek olan bu satın alma, uzmanlaşmış hizmetlerimizin geliştirilmesi stratejimizin temel bir ayağını oluşturuyor. Tüm hizmetlerimizde AI çözümlerinin entegrasyonunu hızlandırırken, uzmanlaşmış hizmetlerimizin değer artırıcı gelişimine katkı sağlamaya devam ediyoruz. Bu hizmetler, sektörümüzde uzun vadeli değer ve anlamlı etki sağlarken, kritik bilgi ve ayırt edici uzmanlık gerektiren özel talepleri karşılamak üzere tasarlanıyor.”

Teleperformance Türkiye CEO’su Tülay Doğrular ise konuyla ilgili verdiği demeçte;

“Müşteri deneyimi, her aşamada en yüksek standartları sağlamak için odaklandığımız en önemli değerlerden biri. Bu çerçevede, müşterilerimize sunduğumuz hizmetlerin kalitesini, erişilebilirliğini ve hızını sürekli olarak iyileştirerek, onların ihtiyaçlarına en verimli şekilde yanıt vermeyi amaçlıyoruz. Bunu yaparken, yalnızca hizmetin kalitesini değil, aynı zamanda her bireyin kendini değerli ve anlaşılır hissetmesini de ön planda tutuyoruz. Bu yolculukta bizi yönlendiren en önemli rehberimiz de çeşitlilik ve kapsayıcılığı temel alan kurum kültürümüz. Farklılıkları zenginlik olarak kabul ederek, gerek çalışanlarımıza gerekse de müşterilerimize eşit ve özel bir deneyim sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz ZP Better Together satın alımı da mevcut LanguageLine Solutions ile verdiğimiz hizmetimizi bir adım ileriye taşımamızda önemi bir adımı oluşturuyor. Bu sayede işitme engelli bireylerin günlük yaşamlarını kolaylaştıracak kapsamlı çözümler sunarak, onların iletişim engellerini aşmalarına yardımcı olacağız. Teleperformance olarak, önümüzdeki dönemde insana ve topluma değer katacak yatırımlarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Satın alma işlemi, olağan düzenlemelere tabi olmak üzere, 490 milyon ABD doları üzerinden gerçekleştirildi. İşlemin, ilk yıldan itibaren, satın alma fiyatı tahsisinden önce Teleperformance’ın hisse başına kazancına katkı sağlaması öngörülüyor. Satın alma ve güçlü nakit getirileriyle uzun vadeli değer yaratmaya odaklanan Teleperformance’ın sermaye tahsis önceliklerini karşılıyor. İşlemin, olağan düzenleyici onaylarına bağlı olarak 2025’in başlarında tamamlanması bekleniyor.

Türkiye’de 10. yılını kutlayan Uber, 8 milyon kullanıcı ve 100 bin sürücüye ulaştı

Tek bir tuşa basarak istediğiniz yere gitme fikriyle 2009 yılında Silikon Vadisi’nde hayata geçen Uber, bugün dünya çapında 70 ülkede, 10 binden fazla şehirde yolculuk yapılmasına imkan sağlıyor. Global bir teknoloji platformu haline gelen Uber’in bugün aylık 156 milyon aktif kullanıcısı bulunuyor.

2014 yılında Türkiye’deki faaliyetlerine başlayan Uber, kullanıcı deneyimini ve ulaşım çözümlerini geliştirmek adına önemli adımlar attı. Uber, Türkiye’deki onuncu yılını kutladığı özel bir etkinlikte, büyüme hikayesini, başarılarını ve geleceğe dair hedeflerini paylaştı.

10 yılda Uber uygulamasını indiren tekil kullanıcı sayısı 8 milyona yaklaştı ve 100 binin üzerinde sürücü Uber’i kullandı

Türkiye’nin Uber için en hızlı büyüyen ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı verdiği demeçte;

“Türkiye pazarında şu anda dünyanın en önemli şehirlerinden biri olan ve büyük bir operasyon yürüttüğümüz İstanbul başta olmak üzere; Ankara, İzmir, Antalya, Adana, Mersin, Bursa, Muğla, Kayseri ve Nevşehir’de taksi ürünümüzle hizmet veriyoruz. Türkiye’de faaliyetlerimize başladığımız günden itibaren hem yolcular hem de sürücüler arasında Uber kullanımına yönelik ilginin katlanarak arttığını görüyoruz. 2014 yılından bugüne, on yıl içinde 100 binin üzerinde sürücü Uber uygulamasından kazanç elde etti. Bu durum, Uber’in yerel ekonomiye katkısını ortaya koyuyor. Uber uygulamasının Türkiye’deki toplam tekil kullanıcı indirilme sayısı 8 milyona yaklaştı. Bu döneme ait sayısal veriler de gösteriyor ki ülkemiz, on yıl gibi kısa bir sürede çok önemli bir pazar haline geldi. Bunun yanı sıra, bu rakamların sadece birer istatistik değil, her bir kullanıcı ve sürücü hikayesinin Uber platformunda buluştuğunun ve hayatlarını kolaylaştırdığımızın da bir göstergesi olduğuna inanıyoruz.”

10 yılda 21 milyon saat hizmet verildi

Uber uygulamasıyla 10 yılda kullanıcılara toplam 21 milyon saat hizmet verildi. Uber, kullanıcı talebine yönelik sağladığı hizmet ile önemli bir başarıya imza attı. Uber’in Türkiye’deki on yıllık sürecinde kullanıcılar en çok 12 Temmuz 2024 tarihinde seyahat ederken, en uzun yolculuk 450 km oldu. Bu süreçte kullanıcıların Uber’i en çok tercih ettiği lokasyonlar arasında; İstanbul Havalimanı, Taksim, Sabiha Gökçen Havalimanı ve Ortaköy yer aldı. Uber uygulamasındaki en çok yolculuk tamamlayan yolcu toplamda 3.578, sürücü ise 15.614 yolculuk gerçekleştirdi.

“Türkiye’de daha fazla şehri Uber sistemine dahil etmeyi hedefliyoruz”

Uber teknolojisini kullanarak ulaşım alanında yenilikler üzerinde çalışmalarına devam edeceklerini ifade eden Neyran Bahadırlı, “Türkiye’de taksi sürücüleri ve kullanıcılarımıza teknolojimizle daha kolaylaşan bir ulaşım seçeneği sağlayarak, kaliteli bir yolculuk deneyimi sunuyoruz. Uber olarak mobilite alanındaki küresel uzmanlığımızla, Türkiye’de güvenli, yenilikçi ve sürdürülebilir bir ulaşım ağı kurmakta öncülük etmeyi hedefliyoruz. Sürücülerimize ve yolcularımıza modern ve erişilebilir çözümler sunmaya devam edeceğiz. Uber Taksi uygulamasının Türkiye’de daha fazla şehirde hizmet vermesi için çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz.” dedi.

Uber, Türkiye’de yenilikçi projeler ile sektöre öncülük etti

Konforlu ve güvenli bir ulaşım deneyimi sunmayı hedefleyen Uber, Rezervasyon özelliği ile kullanıcılarına dünyada ilk kez taksi yolculuklarını önceden planlayarak uygulama üzerinden geleneksel taksi rezervasyonu yapabilme imkanı sundu. Uber, teknolojisini kullanarak rezervasyon oluşturulmasını ve rezervasyon saatinde belirtilen konumdan Taksi sürücüsünün yolcuyu almasını sağlayan özellik, taksi yolculuklarını en az 30 dakika önceden ve en fazla 90 gün önceye kadar sabit bir ek rezervasyon ücreti ile rezerve edebiliyor.

Uber, Türkiye’deki taksi sürücüleri için geliştirdiği Yolculuk Radarı özelliğini sürücülerin kullanımına sundu. Uber dünyasında ilk defa İstanbul’da hayata geçirilen Yolculuk Radarı özelliği sayesinde taksi sürücüleri aynı anda birden fazla yolculuk çağrısı alabiliyorlar ve bu yolculuk çağrılarında potansiyel yolculuk rotalarını görerek gitmek istedikleri rotayı seçebiliyorlar. Yolculuk Radarı özelliğinin hayata geçmesiyle sürücünün yolcuyu arayıp nereye gidiyorsunuz demesi tamamen bitti. “Uber Pro” ile taksi sürücülerine ödül ve ayrıcalıklar sunduğu akaryakıt desteğini de kapsayan “Sadakat Programı” ile platformda çalışan en iyi sürücüleri ödüllendirmeye devam ediyor.

Ayrıca, 8+1 kapasiteli lüks minivanlar ile hizmet veren Uber Siyah Taksi‘yi hayata geçiren Uber, buna ek olarak Geniş Taksi ürününü İstanbul’da hayata geçirdi. Otomotiv şirketleri ile ortaklıklar gerçekleştiren Uber, Sarı Taksi’den hem Siyah Taksi’ye hem de yeni Sarı-Siyah Geniş Taksi kategorisine dönüşümü desteklemek amacıyla taksi plaka sahiplerine ‘Araç Alım Desteği’ programı sağladı.

Uber’in hayata geçirdiği bir başka önemli proje de Uber Balon oldu. Uber’in dünyada ilk kez Türkiye’de Kapadokya’da hayata geçirdiği Uber Balon ile, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını kutladı ve 100 şanslı Uber kullanıcısına Uber Balon yolculuğu hediye etti. .

Uber, aynı zamanda İstanbul’daki geniş ulaşım ağını kullanarak topluma fayda sağlayan projeler geliştirmeye de devam etti, Herkese Kitap Vakfı işbirliği ile kitap bağışları ihtiyaç sahibi köy okullarına ulaştırılmak üzere ücretsiz toplandı. Beşiktaş Belediyesi ve Kadıköy Belediyesi işbirliği ile elektronik atıklar geri dönüşüm için ücretsiz toplandı. Uber ayrıca özel günlerde Uber kullanıcılarına sürpriz hediyeler dağıtmaya devam etti. “Blindlook” işbirliği ile görme engelliler için hayatı kolaylaştıran Türkiye’deki ilk mobilite uygulaması oldu.

Cerebrum Tech, Togg’un T10X modeli için yapay zeka uygulamaları geliştirecek

Akıllı şehirleşme süreçleri ve mobilite çözümleri konusunda sektörün öncü yerli teknoloji üreticilerinden olan Cerebrum Tech ve Türkiye’nin ilk yerli ve milli otomobili Togg, yapay zeka alanında önemli bir iş birliğine imza attı.

İş birliği dünyanın en büyük inovasyon platformu olan Plug and Play tarafından düzenlenen Türkiye Expo 2024’te Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş ile Cerebrum Tech Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Dr. R. Erdem Erkul’un katıldığı bir etkinlikte duyuruldu.

Bu iş birliği kapsamında kullanıcı deneyimini bir üst seviyeye çıkaracak yapay zekâ uygulamaları geliştirilecek. İki markanın iş birliğiyle geliştirilecek bu uygulamalar Tru.Store platformu üzerinden T10X kullanıcılarına sunulacak. T10X sahipleri, günlük hayatlarını kolaylaştıran bu uygulamalar sayesinde, en son teknolojiyi pratik çözümlerle bir araya getiren bir deneyim yaşayacak.

Türkiye’nin gururu olan Togg’un mobilite ekosisteminin bir parçası olmaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Cerebrum Tech Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Dr. R. Erdem Erkul, yapay zekânın sürdürülebilir bir ulaşım sisteminin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirterek, yapay zekânın en önemli faydalarından birinin, genel kullanıcı deneyimini geliştirme yeteneği olduğunu söyledi.

Erkul’a göre yapay zekâ destekli sistemler, sürücünün davranışından ve tercihlerinden öğrenerek daha kişiselleştirilmiş bir sürüş deneyimine olanak tanıyacak. Bu düzeyde bir kişiselleştirme, Togg’u daha geniş bir kitle için daha çekici hale getirerek araçtan duyulan genel memnuniyeti artıracak.

Zuzzuu, Maxis Ventures’tan 10 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Türkiye İş Bankası iştiraki İş Yatırım Menkul Değerler bünyesinde faaliyet gösteren Maxis Ventures, Bankanın 2017 yılından bu yana ana destekçiliğini yürüttüğü Workup Girişimcilik Programı’nın mezun girişimlerinden Zuzzuu’ya yatırım yaptı.

Zuzzuu, geliştirdiği dil modeli ve gerçek zamanlı veri analitiği teknolojilerini kullanarak markaların müşterilerine daha kişiselleştirilmiş deneyimler sunmasına olanak tanıyor. İşletmelere de hayata geçirdiği çözümlerle hızlı gelir artırma, müşteri bağlılığını güçlendirme ve operasyonel süreçlerde verimlilik imkânı sağlıyor.

Dijital satış, pazarlama ve e-ticaret alanında çözümler geliştiren Zuzzuu’ya 10 milyon ABD doları değerleme üzerinden yapılan yatırım, girişimin büyüme sürecini desteklemeyi, gelir artırma ve yapay zekâ platformuyla farklı pazarlara erişimine katkı sunmayı amaçlıyor.

“Yatırım, hızlı ve karlı büyümemizde önemli kilometre taşı olacak”

Workup Girişimcilik Programı’ndan mezun olduktan sonra iş modelini geliştirerek faaliyetlerini genişleten, programdan elde ettiği destekle kurumsal şirketlerle çeşitli iş birlikleri yapan girişim, Maxis Ventures’ın yatırımıyla global pazarlara açılmayı ve müşteri portföyünü genişletmeyi planlıyor.

Zuzzuu kurucusu Ahmet Şüküroğlu yatırımla ilgili verdiği demeçte;

“Maxis Ventures’ın yatırım turumuzun hemen başında yaptığı bu yatırım global pazarlarda büyümemiz ve yeni dikeylerde müşteri edinmemiz için önemli bir fırsat. Bu yatırım, Zuzzuu’nun hızlı ve karlı büyümesinde ve motivasyonunun artmasında önemli bir kilometre taşı olacak.”

Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi Koordinatörü Selami Düz de Zuzzuu’nun teknoloji tabanlı çözümlerinin, dijital pazarlama ve müşteri deneyimi alanlarında hızlı büyümesi ile önemli fark yarattığını belirterek, girişimin potansiyele inandıklarını ve global ölçekte büyümesini desteklemekten mutluluk duyduklarını vurguladı.

Ahu Serter’in girişimciliğe ve yatırımcılığa bakış açısıyla yön veren hikayesi

Ahu Serter, seri girişimci ve yatırımcıdır. İkinci nesil bir iş lideri olarak çok yönlü potansiyelinden güç alan Serter; hem yeni iş kolları, hem de şirket içi girişimciliği teşvik etmesiyle kurumsal risk sermayesi kurarak çift yönlü dönüşüm (dual transformation) yaklaşımı geliştirmiştir.

Serter; global bir inovasyon ve dönüşüm merkezi olan Fark Labs’in, kadın liderliğinde dünyayı dönüştürme vizyonuyla kurulan ve sosyal bir girişim olan Arya Yatırım Platformu’nun ve kurumsal risk sermayesi olan F+ Ventures ve Fark Labs Ventures kurucusudur. 2022 yılında, Türkiye’nin ilk cinsiyet odaklı etki yatırım fonu Arya Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nu kurmuştur. Forbes tarafından Türkiye’nin en yenilikçi 20 şirketinden biri seçilen, otomotiv ve beyaz eşya sektörlerinde uzmanlaşmış 50 yılı aşan bir aile şirketi olan Farplas, Farform, Faraero, Farplas&Smart Solutions, Romanya ve Tayland’daki otomotiv tedarikçi şirketlerinden oluşan Fark Holding’in Yönetim Kurulu Başkanıdır. Ayrıca, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından atanan Türkiye Kadın Girişimciliği İnisiyatifi başkanlığı görevini yürütmektedir.

Girişimci Kurumlar Platformu, Otokoç Otomotiv Büyüme Kurulu ve TAYSAD (Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği) kurul görevlerinde bu oluşumların inovasyon süreçlerine katkı vermektedir. Seri yatırımcı olan Serter, Galata Business Angels ve Endeavor Türkiye’nin de üyesidir. Fortune dergisinin her yıl yayınladığı Türkiye’nin en güçlü 50 kadınının arasında yer alır ve ABD’de 100 milyon $+ kategorisinde Girişimci Kadınlar Ödülü’nün sahibidir.

Kurucusu ve GP olduğu Fark Labs Ventures ile geleceğe yatırım yapmak isteyen pek çok kurum ve kuruluş ile iş birliği içinde ve dünyayı daha iyi yapacak olan teknoloji ve insanlara yatırım yapmaktadır.

İTÜ Çekirdek ile iş birliği yapan Yandex, uygulamalarını girişimlerin kullanımına açıyor

Makine öğrenimi destekli akıllı ürünler ve servisler geliştiren teknoloji şirketi Yandex, Türkiye’deki startup ekosistemini güçlendirmek amacıyla İTÜ ARI Teknokent’in kuluçka merkezi İTÜ Çekirdek ile güçlerini birleştirdi.

Söz konusu ortaklık ile İTÜ Çekirdek girişimlerine, Yandex Startup Programı’nın en son çözümlerini kullanarak kapsamlı destek ve kaynak sağlanması hedefleniyor. Bu birliktelik ile ayrıca, yerel girişimcilerin inovasyon ve büyüme çabalarının da teşvik edilmesi amaçlanıyor.

Yeni işletmelerin etkili bir şekilde büyümesini ve küresel pazarlara erişimini sağlayan Yandex Startup Programı ise hedefe yönelik ve pratik çözümler sunma konusundaki kanıtlanmış uzmanlığını ortaya koyacak. Katılımcılar; Yandex’in, startup’ların farklı gelişmişlik seviyelerine göre uyarladığı “Başlangıç” ve “Gelişim” olmak üzere iki aşamalı programından yararlanabilecekler.

Yandex’in kullanıma hazır ürünlerinden yararlanan startup’lar, dört güçlü hizmeti içeren kurumsal düzeydeki çözümlerden faydalanırken ana iş fikirlerine odaklanabiliyorlar:

  • Yandex Maps API: Web siteleri veya uygulamalar için detaylı interaktif haritalar, lojistiği optimize etmek ve müşteri hizmetleri kalitesini artırmak için özel yönlendirme, navigasyon ve coğrafi konum çözümleri.
  • Yandex Cloud: Ölçeklenebilir altyapı, veri depolama, işleme ve analiz, makine öğrenimi ve geliştirme araçları ve iş birliği için hizmetler.
  • Yandex Weather API: Dünya çapında herhangi bir konum için doğru ve kapsamlı bir şekilde yerel tahminler sağlayan yapay zekâ tabanlı bir hava durumu ve iklim hizmeti.
  • Yandex Ads: Web siteleri ve uygulamalar için reklam çözümleri ve analitik araçlar.
    Bu hizmetlere erişim, yeni işletmelerin gelişmiş özellikleri hızla uygulamalarını, altyapılarını ölçeklendirmelerini ve potansiyel müşterilere ulaşmalarını sağlıyor. Böylece bu yetkinlikleri sıfırdan geliştirmek için harcanacak değerli zaman ve kaynaklardan tasarruf ediliyor.

Startup Programının Yöneticisi ve Yandex Maps API İş Geliştirme Müdürü Şerza Saka, yeni iş birliğiyle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Dünyanın önde gelen iş kuluçka merkezlerinden biri olan İTÜ Çekirdek’in, teknolojik uzmanlığımıza ve kullanıma hazır ürünlerimize büyük değer vermesinden dolayı gurur duyuyoruz. Yandex Startup Programı’ndaki gelişmiş çözümlerimizi İTÜ’nün vizyonuyla birleştirmenin, Türkiye’nin bilişim pazarına muazzam bir ivme kazandıracağına ve dijital dönüşüm için yeni ufuklar açacağına inanıyoruz.”