Ana Sayfa Blog Sayfa 236

Eğitim programları finanse eden StudentFinance, 41 milyon dolar yatırım aldı

Gelir paylaşımı yoluyla bireyler için uygun eğitim programlarını finanse eden StudentFinance, düzenlenen Seri A turda 41 milyon dolar yatırım aldı. Iberis Capital  tarafından yönetilen tura, Armilar Venture Partners, Mustard Seed Maze, Giant Ventures, Seedcamp, Monzo kurucusu Tom Blomfield ve SmartLenders Asset Management katıldı.

2019’da İspanya’da kurulan StudentFinance, Ironhack ve Le Wagon gibi eğitim kurumlarıyla ortak çalışarak geleneksel banka veya öğrenci kredilerine alternatif olarak yazılım geliştirme, siber güvenlik ve yapay zeka gibi disiplinlerde beceri geliştirmek isteyenlere finansman sağlıyor. Girişim, sektörler arasında en çok talep gören becerileri keşfetmek ve bunu bu boşluğa hitap eden en uygun eğitim sağlayıcılarla eşleştirmek için yapay zeka modelleri geliştirdiğini belirtiyor.

Öğrencilerin bakış açısına göre gelir paylaşım anlaşmaları, mezunların öğrenim ücretlerini yalnızca maaşları belirli bir eşiğe ulaştığında ödediği ve ardından aylık gelirlerinin bir yüzdesini kazancıyla belirli sayıda taksitle StudentFinance’a geri ödediği bir sistem anlamına geliyor. Öğrenciler hiçbir işe girmezlerse ödeme yapmıyor. İşe girip kazanç eşiğine ulaştıklarında ise geri ödeme yapmak zorunda oluyorlar.

StudentFinance kurucu ortağı ve CEO’su Mariano Kostelec, “İşgücü talebindeki eğilimleri ve dalgalanmaları gösteren, halka açık iş ilanı verilerini izliyor ve takip ediyoruz. Belirli beceriler için gelecekteki iş piyasası talebini tahmin etmek ve gelecekteki gelir düzeylerini tahmin etmek için bu verileri kullanan makine öğrenimi modelleri geliştiriyoruz. Bu, giderek daha fazla yatırım yapacağımız bir alan.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımın %70’inin İspanya ve Almanya pazarları için kullanacağını kalan kısmı ise geçtiğimiz sene lansmanı yapılan İngiltere pazarı için kullanacak.

Tecno, katlanabilir ekrana sahip Phantom V Fold modelini tanıttı

Tecno, katlanabilir akıllı telefon pazarına Phantom V Fold modeliyle giriş yaptı. Barselona’da düzenlenen Mobile World Congress (MWC) 2023 etkinliğinde tanıtılan cihaz, fiyatıyla oldukça dikkat çekiyor.

Akıllı telefon, dünyanın ilk soldan sağa katlanabilir akıllı telefonu olacak. Cihaz için özel olarak özelleştirilmiş çift SIM, çift 5G işlemci bulunuyor. Phantom V Fold, Tecno’nun MWC standında sergilenmesinin yanı sıra, şirketin fuardaki çeşitli stratejik ortaklarıyla etkileşimlerinin bir parçası olarak MediaTek’in MWC standında sergilenen Dimensity 9000+ işlemcili tek katlanabilir cihaz unvanının sahibi oluyor. Bu çip seti, TSMC 4nm üretim sürecinden geçerek üretiliyor. Ayrıca düşük güç tüketimiyle de olağanüstü akıcı katlanabilir cihaz performansı sunuyor.

Cihazın ekranı kapalı olduğunda 6.42 inç büyüklüğünde Full HD+ çözünürlüğe sahip LTPO AMOLED ekran bizleri karşılıyor. Ekran açıldığında ise 7.85 inç büyüklüğünde Full HD+ çözünürlüklü büyük ekran mükemmel şekilde görünüyor. Tecno Phantom V Fold’da 12 GB RAM ve 256 GB / 512 GB dahili depolama alanı bulunuyor.

Akıllı telefonun arka kısmında 50 megapiksel ana kamera, 2x zoom özellikli 50 megapiksel yardımcı lens ve 13 megapiksellik ultra geniş açı kamerası, fotoğraf konusunda cihazın iyi bir performans sergilemesini amaçlıyor. Ön tarafta küçük ekranın tam ortasında ise 32 megapiksellik bir selfie kamerasına yer veriliyor.

45W hızlı şarj destekli 5.000 mAh batarya kapasitesi de günlük kullanım için ideal sonuçlar üretiyor. Yapılan açıklamaya göre yalnızca 15 dakikalık şarjla akıllı telefonun %40 şarj olması sağlanıyor. Akıllı telefonun başlangıç fiyatı 1.099 dolar olarak açıklandı.

Jack Dorsey önderliğinde geliştirilen Twitter alternatifi yeni platform: Bluesky

Elon Musk’ın Twitter’ı satın almasının hemen ardından Twitter‘ın kurucularından Jack Dorsey, platforma rakip olacak Bluesky adında yeni bir alternatif geliştiriyor. Merkeziyetsiz bir yapıya sahip olacağı söylenen uygulama, Twitter’dan ayrılmak isteyen kişiler için yeni bir alternatif oluyor.

Twitter’ın kurucu ortağı ve CEO’su Jack Dorsey, Mastodon’a güç veren ActivityPub protokolüne benzer, birleşik ve merkezi olmayan bir sosyal ağ oluşturmayı amaçlayan yeni bir sosyal protokol olan AT üzerinde çalışıyor. Bu yeni protokol, şu anda App Store’da bulunan Bluesky adlı yalnızca davetli beta uygulamasında sergileniyor. 

Bluesky başlangıçta Twitter’da kuluçkalandı ve şirket yıllarca mali destek sağladı. Bununla birlikte, Dorsey’in CEO olarak ayrılması ve kısa süre önce Twitter’ın Elon Musk tarafından satın alınmasıyla Bluesky’nin geleceği belirsizliğini koruyor. Dorsey, Bluesky’ı sosyal medya için açık, merkezi olmayan bir standart olarak açıklamıştı.

Bluesky, merkezi olmayan halka açık sohbeti geliştirmek için 13 milyon dolar yatırım almış olsa da Twitter’daki işten çıkarmalar, açık artırmalar, ofis kapatmalar ve faturalarını ödememe yoluyla maliyetleri önemli ölçüde azaltıyor. Bu, Bluesky gibi bir yan projenin şirket için bir öncelik olmaya devam edip etmeyeceği konusunda spekülasyonlara yol açtı.

Mastodon’un artan popülaritesi ve Twitter’ın diğer açık kaynaklı, merkezi olmayan alternatifleri göz önüne alındığında Bluesky’nin geleceği de belirsiz görünüyor. Aslında Flipboard, Medium, Tumblr ve muhtemelen Flickr dahil olmak üzere birçok şirket ActivityPub standardını benimsemeyi taahhüt etti.

Bluesky’nin App Store’a gelişi, halka açık bir lansmanın yakın olabileceğini gösteriyor. Artan sayıda açık kaynaklı, merkezi olmayan Twitter alternatifleriyle rekabet edip edemeyeceği oldukça merak ediliyor. 

Kullanıcıların etkileşime girebildiği ve iki Türk girişimci tarafından Londra’da kurulan podcast uygulaması: Poddy

Podcast dinleyicilerinin de seslerini duyurabilmeleri ve içerik üreticilerin dinleyicilerle etkileşim kurabilmeleri adına “çok sesli podcast platformu” olarak geliştirilen mobil uygulama Poddy, resmen yayınlandı.

An itibarıyla iOS cihazlarda App Store uygulama mağazasından indirilebilen Poddy mobil uygulaması üzerinden podcast yayınlarını dinlemek, “podcaps” olarak ifade edilen maksimum 60 saniyeye kadar ses kayıtları paylaşmak ve diğer kullanıcılarla etkileşim kurmak mümkün.

Podcast dünyasında köklü değişim

Dünya çapında podcast yayınları yapmaya başlayan kişi sayısı ve dinleyici kitlesi büyük bir hızla artıyor. Bu artış paralelinde ses formatında dijital bir içerik türü olan podcast’e erişim için platform çeşitliliği de fazlalaşırken, içerik üreticileri ve dinleyiciler arasında etkileşim olanağı sunan; tüm kullanıcılarına sesini duyurma imkânı sağlayan bir podcast platformu bulunmuyordu. Podcast yayını yapma ve dinlemenin yanı sıra kullanıcıların birbirleri ile etkileşim de kurabilmelerine olanak tanıyan Poddy ise bu alanda yenilikçi bir uygulama olarak öne çıkıyor.

18 Ocak 2023 tarihinde kullanıcı deneyimini geliştirmek ve özellikleri test etmek amacıyla test sürümüyle kullanıma açılan Poddy’ye bu süreçte toplamda 500 kişi katılım gösterdi. 24 Şubat 2023’te ise beta versiyonun genel kullanıma açılmasıyla birlikte 5 gün içerisinde 1000’den fazla kayıtlı kullanıcı Poddy’yi kullanmaya başladı ve bu sayı hızla artmaya devam ediyor.

“Hikayenin gücüne ve herkesin anlatacak bir hikayesi olduğuna inanıyoruz”

Poddy’nin bir fikirden uygulamaya dönüşüm yolculuğunu, amacını ve kullanıma açılma sürecini anlatan Poddy CEO’su Cüneyt Göktürk,

“Bizim çok sesli podcast platformu tanımıyla hayata geçirdiğimiz Poddy, ilk defa bir fikir olarak 1 Şubat 2022 günü akşam saatlerinde dinlediğim bir podcast sonrasında içerik veya içerik üreticisi ile bir etkileşim kuramamamla ortaya çıktı. Ertesi gün ofiste bir podcast platformunun da etkileşimli olabileceği ve dinleyicilerin de seslerini duyurabileceği fikrini ekip arkadaşlarımla paylaşmamın ardından Poddy için hızlı bir çalışma sürecine giriştik. 40 kişilik bir ekiple, birbiriyle paralel çok sayıda süreci eş zamanlı olarak yürüterek uygulamayı geliştirdikten sonra test sürecini başlattık.

“Hedefimiz herkesin sesini özgürce duyurabildiği bir platform oluşturmak”

Poddy Kurucu Ortağı ve CMO’su Erman Darıcı,

“Poddy’yi içinden geçtiğimiz bu zor dönemde herkes için iyileştirici ve herkesin sesini özgürce duyurabildiği bir platform olarak kullanıma sunmuş olmaktan gurur duyuyoruz. Herkesin sesini özgürce duyurabildiği platform olma özelliğini Poddy’nin logosu ile de anlatıyoruz. Logomuz, ilk defa 80’li yılların sonunda keşfedilen ve çoğunlukla 15 ile 20 hertz arasındaki frekansta ses çıkaran diğer balina türlerinden farklı olarak 52 hertz frekansında ses çıkaran “Yalnız Balina”’dan esinlenerek tasarlandı. Bu sebeple bilim insanları tarafından da dünyanın en yalnız balinası olarak kabul edilen 52 hertz balinası, Poddy ile sesinin duyulmasını bekliyor. Biz de Poddy ile sesini özgürce duyurmak isteyen herkese bunu gerçekleştirebilme fırsatı sunuyor olmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

Bu özellikleri ile Poddy hem Türkiye’de hem de dünyada “Podcast Player” formatındaki diğer tüm platformlardan ayrılarak, herkesin sesini duyurabileceği çok sesli bir podcast platformu olma özelliği taşıyor.

Poddy’de yer alan etkileşim özelliklerini kişisel kılmak üzere, Poddy’de her kullanıcı kişiselleştirilebilir bir profile sahip oluyor. Kullanıcıların profillerinde tüm podcaps kayıt ve alıntıları, varsa podcast yayınları, kullanıcının üretimine ortak olduğu ya da etiketlendiği podcaps/podcast yayınları ve dilerse dinlediği içerikler bu profilde görüntülenebiliyor. Bu profiller aracılığıyla Poddy’nin bir kullanıcısı olan herkes platformdaki diğer içerik üretici ve dinleyicileri takip edebiliyor ve onlar tarafından takip edilebiliyor. Bu sayede de Poddy aynı zamanda bir sosyal medya platformundan farksızdır ancak yenilikçi olarak podcast odaklıdır” dedi.

Yeni podcast içerikleri keşfetmeyi kolaylaştıran özellikler Poddy’de

Sahip olduğu fonksiyonel araçlar ile erişilebilirlik açısından başarılı çözümler ve podcast üretiminde kullanıcılarına büyük kolaylıklar sunan Poddy’nin özelliklerini detaylandıran Erman Darıcı,

“Yenilikçi bir podcast platformu oluşturmak üzere her teknik ayrıntısını incelikle düşünerek şekillendirdiğimiz Poddy’de, yeni içerik keşfetme konusunda kullanıcılarımıza kolaylık sağlamaya odaklandık. Bu kapsamda Poddy’nin gelişmiş algoritması ve makine öğrenimi kabiliyetleri ile kullanıcıların özel beğenilerine hitap eden içeriklere ulaşmalarını kolaylaştıran bir “keşfet” bölümü bulunuyor. Podcaps ve podcast olmak üzere iki farklı başlıkta aktif olan keşfet bölümü sonsuz kaydırma özelliğiyle kullanıcılara içeriklere hızlı bir şekilde ulaşabilme imkânı tanıyor. Bu ekranda kullanıcılar öncelikli olarak takip ettikleri kullanıcıların içeriklerini görüntüleyebiliyor ve ardından Poddy’nin makine öğrenimi yetenekleri sayesinde onların ilgi alanlarına en uygun olan içerikler gösteriliyor. Böylelikle Poddy’de yeni içerik keşfetmek kolaylaşırken kullanıcıların bir kelimeyi arama çubuğunda aratarak doğrudan ilgi alanlarına yönelik içerikleri bulmaları ve keşfetmeleri de mümkün hale geliyor.”

Web3 ve blokzincir alanında faaliyet gösteren GAMI Teknoloji, 3.5 milyon TL yatırım aldı

Web3 ve blokzincir teknolojileri alanında faaliyet gösterilen GAMI Teknoloji, ilk kurumsal yatırımını girişimcilik ekosistemindeki tecrübesiyle tanınan Bulls Girişim’den 3.5 milyon TL yatırım aldı.

Şirket, geliştirdiği Web3 teknoloji ürünlerini hem küresel ölçekte kullanıma sunuyor hem de teknoloji ihraç ediyor. Alanında uzman isimler tarafından kullanıma açılan ürünlerin dünyanın 55 ülkesinde kullanıcısı bulunuyor. Öte yandan, GAMI Teknoloji global rakipleriyle girdiği rekabet yarışında dikkat çekiyor. Aktif olarak kullanımda olan ürünler arasında Web 3.0 Pazarlama Platformu, Blokzincir Tabanlı Kitlesel Fonlama Platformu ve NFT ile Çalışan Egzersiz Mobil Uygulaması yer alıyor.

Kurucu kadro farklı disiplinlerden bir araya geldi

40 kişiden oluşan uzman ekibi ve güçlü yapılanmasıyla ürünlerin yayına hazırlanması ve yayın sonrasındaki tüm süreçler, kendi iç kaynaklarıyla İstanbul’da bulunan ofis üzerinden yönetiliyor. Ekibin kurucu kadrosu finans, hukuk, yatırım ve pazarlama gibi alanlarda tecrübe sahibi önemli isimlerden oluşuyor.

“Küresel ölçekte zirveye oynayan bir yapıya bürünmeyi hedefliyoruz”

GAMI’nin aldığı ilk kurumsal yatırıma ilişkin değerlendirmelerde bulunan GAMI Teknoloji CEO’su Gökhan Altın, “GAMI Teknoloji olarak, Web3 ve blokzincir ekosistemine yönelik yenilikçi teknolojiler üretiyoruz. Yürüttüğümüz Ar-Ge süreçleriyle önemli tecrübeler kazanırken, ciddi bir bilgi birikimi de elde ettik. Çalışmalarımızın sonucunda birçok vizyoner girişime yatırım yapan Bulls Girişim’den ilk kurumsal yatırımımızı aldık. Öncelikle yatırım sürecindeki tüm taraflara emeklerinden ötürü teşekkür etmek istiyoruz. Hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımıza hız kazandırarak, küresel ölçekte zirveye oynayan bir yapıya bürünmeyi hedefliyoruz. Şimdi bizleri daha güçlü̈ bir ekiple daha yoğun bir çalışma dönemi bekliyor.

GAMI Teknoloji’nin globaldeki büyüme hedefleri doğrultusunda Ar-Ge ve üretim faaliyetlerine devam ettiğini ifade eden Altın, “GAMI, blokzincir ve Web 3.0 alanındaki sahip olduğu know-how ile birlikte Türkiye’nin yeni unicorn’u olabilir.” diye ekledi.

“GAMI, blokzincir dünyasında adından sıklıkla söz ettiriyor”

GAMI Teknoloji yatırım sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bulls Girişim Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Akkaya, “GAMI Teknoloji, hayata geçirdiği merkeziyetsiz uygulamalarla blokzincir dünyasında adından sıklıkla söz ettiriyor. Marka, faaliyet gösterdiği alanlarda Türkiye’nin öncü ve örnek teknoloji markası olarak anılıyor. Türk uzmanlar tarafından geliştirilen ve kullanıma açılan blokzincir fonlama ve Web 3.0 tabanlı pazarlama platformlarının yanı sıra Metaverse, cüzdan ve trade platformlarının da 2023 yılı içerisinde kullanıma açılması planlanıyor.” dedi.

Samsung, sağlık takibi için AR tabanlı gözlük ve yüzük geliştiriyor

Güney Koreli elektronik devi Samsung, kullanıcıların sağlık takibini yapabilmek için Galaxy Glass ve Galaxy Ring yani gözlük ve yüzük üzerinde çalışıyor. Cihazlar, ticari marka başvurusu esnasında ortaya çıktı.

Ticari başvurusu yapılan markalarda Galaxy Ring ve Galaxy Glass için dosyalar yer alıyor. Ortaya çıkan iddialara göre bu ürünler, Apple’ın geliştirdiği AR / VR ürünlerine oldukça benziyor. Önümüzdeki dönemde düzenlenecek olan Galaxy Unpacked etkinliğinde karma gerçeklik ya da artırılmış gerçeklik odaklı yeni ürünleri görme ihtimalimiz bulunuyor.

Samsung’a 23 Şubat tarihinde KIPRIS (Korea Intellectual Property Rights Information Service) tarafından Galaxy Ring ticari markası da verildi. Dosyalarında ürünle alakalı herhangi bir bilgi bulunmasa da adından da anlaşılacağı üzere bir yüzük olduğu tahmin ediliyor. Bu yüzüğün tıpkı bir akıllı saat gibi nabız takibi, kandaki oksijen miktarı ölçümü, vücut sıcaklığı ve birçok temel fiziksel aktivitelerini izleyeceği düşünülüyor.

Samsung, 1 Şubat’ta düzenlenen Galaxy Unpacked etkinliğinde XR (genişletilmiş gerçeklik) cihazı üzerinde çalıştığını resmen açıkladı. Marka, bu kulaklığı oluşturmak için Google ve Qualcomm ile ortaklık yapıyor. Şimdi ortaya çıkan KIPRIS (Kore Fikri Mülkiyet Hakları Bilgi Servisi) dosyalaları bu konuda ipucu veriyor.

Samsung Galaxy Glass ve Galaxy Ring’in özellikleriyle ilgili henüz bir bilgi bulunmuyor. Yeni bilgiler hakkında bizleri takipte kalın.

Meta, Instagram, WhatsApp ve Messenger’a yapay zekayı entegre etmek istiyor

Meta, bünyesinde yer alan Instagram, WhatsApp ve Messenger uygulamalarına yapay zekayı entegre etmek istiyor. Mark Zuckerberg, şirketin üretken yapay zekayı milyarlarca kullanıcı tarafından kullanılan hizmetlerine entegre etmek için “yeni bir üst düzey ürün grubu” oluşturduğunu duyurdu.

Zuckerberg, ekibin ilk başta yaratıcı araçlar oluşturmaya odaklanacağını, ancak uzun vadeli hedefinin “insanlara çeşitli şekillerde yardımcı olabilecek yapay zeka karakterleri” oluşturmak olduğunu söyledi. Şirketin bu “fütüristik” deneyimleri kullanıcılarla paylaşmadan önce çok sayıda temel çalışma yapması gerektiği konusunda uyardı.

Şirket, muhtemelen ChatGPT tarzı chatbot’ları olan WhatsApp ve Messenger’da metin tabanlı yapay zeka araçlarını test ederek başlıyor. Bunlar, kullanıcılar için eğlenceli bir kullanım durumu olsa da Meta, sonunda bu özellikleri satış ve müşteri desteği gibi alanlarda işletmelere sunarak geliştirebiliyor.

Meta ayrıca, “video ve çok modlu deneyimler” ile birlikte Instagram’da yapay zeka destekli filtreler ve reklam biçimleriyle deneyler yapıyor. Ortaya çıkan raporlara göre proje, Apple eski yöneticisi Ahmad Al-Dahle tarafından yönetilecek ve ekip, Baş Ürün Sorumlusu Chris Cox‘a rapor verecek.

OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT, yapay zeka alanında devrim yarattı. Birçok şirket ve platform, ChatGPT altyapısı ile kullanıcılarına yepyeni bir hizmet sundu. Bu hizmeti henüz kullanmayan şirketler de kendi özel çalışmalarını yapıyor. Çalışmalar yapan şirketler arasında şüphesiz Meta’nın da bulunduğu biliniyor.

Meta’nın yapay zeka üzerine çalışamalar yapması şaşırtıcı görünmüyor. Zuckerberg’in metaverse üzerindeki büyük bahsi henüz sonuç vermedi ve şirketin gelir elde etmek için yeni yollar bulması gerekecek. Yapay zeka ile beraber bir kurtuluş oluşma ihtimali bulunuyor.

Veri güvenliği platformu Metomic, 20 milyon dolar yatırım aldı

SaaS uygulamalarındaki hassas verileri korumaya yönelik yeni nesil veri güvenliği çözümü geliştiren Metomic, düzenlenen Seri A turda 20 milyon dolar yatırım aldı. Evolution Equity Partners tarafından yönetilen tura Resonance ve Connect Ventures katıldı. 

Yazılımcılar Rich Vibert ve Ben van Enckevort, son 10 yıldır neredeyse her gün Slack ve Google Drive gibi bulut uygulamalarını kullanıyor. Bu ikili, uygulamaların popülaritesi arttıkça özel verilerin her gün daha sık yüklendiğini ve paylaşıldığını fark ettiler. Yapılan işlem, sıradan insanların güvenliğini ve mahremiyetini tehlikeye atıyordu.

2018 yılında Rich Vibert ve Ben van Enckevort, SaaS uygulamalarındaki hassas verileri koruyan veri merkezli bir güvenlik yazılımı olan Metomic’i kurmaya karar verdiler.

Metomic’in kodsuz süreçleri, SaaS uygulamalarında veri kurallarını otomatikleştirmek için güvenlik, gizlilik ve uyumluluk ekipleri tarafından kullanılıyor. Bu sistem, personel üyelerini gizli verileri yanlış ayara yüklediklerinde derhal uyarma kapasitesini içeriyor. Böylece kuruluş genelinde bir insan güvenlik duvarına etkin bir şekilde izin veriyor.

Girişim, çalışma araçlarının veri katmanına bağlanarak kuruluşlara Google Apps, Slack, Jira ve Zendesk dahil ortak çalışmaya dayalı SaaS uygulamalarında verilerinin görünürlüğünü ve kontrolünü sağlıyor. Güvenlik uzmanlarının saklanan verileri, konumunu ve kullanıcılarını görüntülemesini sağlıyor.

Metomic, son 18 ayda SaaS ağlarında gizlenen iki milyondan fazla veri ihlali riskinin otomatik platformu tarafından durdurulduğunu bildirdi. Ayrıca SaaS uygulamalarının yüzde 99’u gereksiz veya yetkisiz kullanıcıların kullanımına açık olan yüz milyonlarca hassas veri noktası içerdiğini tespit etti.

Yeni yatırımla beraber girişim, ABD pazarında faaliyetlerini artırmayı ve ArGe planlarını gerçekleştirecek. Bununla beraber Metomic, yapay zeka platformunu büyütmek ve çalışan sayısını artırmak istiyor.

Huawei ve SERES, üst seviye akıllı otomobiller geliştirmek için ortaklık kuruyor

Elektronik üreticisi Huawei, otomobil markası SERES ile iş birliği yaparak akıllı ve elektrikli araçlar geliştirecekler. Daha önce AITO serisinde ortaklık yapan iki şirket, amiral gemisi akıllı araçlar için uzun vadeli bir anlaşma yapıyor.

Huawei araç birimi CEO’su Yu Chengdong‘a göre en derin yatırım ve en verimli modellerle Huawei ile işbirliği yapan ilk otomobil şirketi olan SERES ile ortaklık yeni bir başlangıcı işaret ediyor. Ayrıca iki şirketin geçmişte sınır ötesi iş birliği için iyi bir temel oluşturduğunu, karşılıklı güvene sahip olduklarını ve gelecekte de uzun süre ortaklık yapmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Huawei ve SERES, akıllı sürüş sistemine sahip amiral gemisi modellerini bu yıl içinde piyasaya sürmeyi planlıyor. Yeni anlaşmaya göre akıllı elektrikli araçlar yeni bir platform altında piyasaya sürülecek. Bu ortaklık kapsamında SERES, endüstriyel kaynaklar sağlayacak ve yeni teknolojiler ve süreçler toplayacak. Öte yandan Huawei, akıllı ve yenilikçi bir kullanıcı arayüzü, gelişmiş akıllı sürüş teknolojisi ve en son Harmony OS tarafından desteklenen bir kokpit ile yazılım ekosistemini sağlayacak. 

Her iki şirket de bu ortaklık için iddialı hedefler belirledi. 2026 yılına kadar bir milyondan fazla elektrikli araç satmayı planlıyorlar. Bununla beraber ileri otomotiv teknolojisini geliştirmek ve desteklemek için ortak bir inovasyon merkezi kuruyorlar.

Drone üreticisi Skydio, Seri E turda 230 milyon dolar yatırım aldı

Drone ve otonom sürüşlere odaklanan Skydio, düzenlenen Seri E turda 230 milyon dolar yatırım aldı. Linse Capital tarafından yönetilen tura Andreessen Horowitz, Next47, IVP, DoCoMo, Nvidia, Walton Family Foundation, UP.Partners, Hercules Capital, Axon ve Taser katıldı. Yatırım sonrası girişimin değerlemesi 2.2 milyar dolara ulaştı.

2014 yılında kurulan Skydio, tüketiciler, işletmeler ve devletler için kullanılmak üzere dünyanın en akıllı done’larını üretmek için yapay zekadan yararlanıyor. Girişimin ekibi, dünyanın dört bir yanından en iyi şirketlerden, araştırma laboratuvarlarından ve üniversitelerden yapay zeka, robotik, kameralar ve elektrikli araçlarda önde gelen uzmanlardan oluşuyor.

Skydio, drone’larının ABD Savunma Bakanlığı’nın her şubesinde, ABD Dışişleri Bakanlığı Ulaştırma Bakanlığı’nın yarısından fazlası ve 47 eyalette 200’den fazla kamu güvenliği kurumu tarafından kullanıldığını söylüyor.

Skydio kurucu ortağı ve CEO’su Adam Bry, şirketin “her vatandaş için önemli olan ihtiyaçları karşılayan kuruluşlardan küresel olarak olağanüstü talep” gördüğünü söyledi. Ona göre bu, ulaşım, kamu güvenliği, enerji, inşaat, iletişim, savunma ve daha fazlası gibi temel endüstrileri içeriyor.

Skydio’nun son üç yılda 30 kat büyümesi , Deloitte Technology Fast 500™ ödüllerinde en hızlı büyüyen Kuzey Amerika şirketlerinden biri olarak tanınmasını sağladı. 

Linse Capital Genel Müdürü Bastiaan Janmat, “Skydio drone’ları, sadece birkaç yıl önce kulağa bilim kurgu ürünü gibi gelse de hayat kurtarmak ve kritik altyapının bakımına yardımcı olmak için kullanılıyor. “Dünyanın en yenilikçi drone teknolojisi şirketi olarak konumlarını sağlamlaştırdıkları için Skydio ile ortaklığımızı sürdürmekten daha fazla heyecan duyamazdık.” dedi. 

Aldığı yatırımla beraber girişim, yeni tesis açmayı ve çalışan sayısını artırmayı planlıyor.