RealityArts Studio, başta bilgisayar oyunları, sanal gerçeklik deneyimleri ve bunlara bağlı animasyon & sinema filmleri üretmek üzerine kurulmuş bir medya şirketidir. Geçtiğimiz haftalarda paylaştığımız ve Steam’da yayınlanmaya başlayan Voidrunner oyununun geliştiricisidir. Voidrunner, bir uçuş ve mücadele oyunudur.
İsmail Kemal Çiftçioğlu ve Bahar Baziki tarafından 2016 yılında StartersHub ortaklığı ile İstanbul’da kurulan girişim, yine StartersHub’ın oyun geliştiriciler için yürüttüğü program Game Garage‘a katıldı. Şu anda da çalışmalarına devam ediyor. Kurucuların yaklaşık 10 yıllık bir sinema&prodüksiyon deneyimi var. Oyun geliştirmek için güzel bir tecrübe olduğunu düşünüyoruz.
Kurulduğu zamandan bu yana hızlı bir yükseliş yaşayan girişim, kısa süre içerisinde ilk bilgisayar oyun projesi olan Voidrunner ile dünyanın en büyük platformu Steam‘e kabul oldu. En iyi teknoloji şirketlerinden destek ve yatırım aldı. RealityArts Studio oyunlarında, içinde bulunuğumuz binlerce yıllık kültür ile harmanlayıp, teknoloji ile bunu geniş kitlelere popüler kültür olarak yayıyor. Örnek vermek gerekirse; Yüzüklerin Efendisi gibi. Son teknoloji sinematografik bir altyapı kullanıyorlar.
10.000’e yakın takipçi
Girişimin kurucularının yaptığı açıklamada; “İçinde bulunduğumuz sektör bilgisayar oyun sektörü. Şu anda 100 milyar dolarlık hacmiyle dünyanın en önde gelen mecralarından. Hatta hacmi ile Hollywood film sektörünü üçe katlamış durumda. Oyun projemiz, Voidrunner, sektöre girdiğimiz zaman sadece kullanıcı oyları ile içerisine kabul olunabilen 300 milyon kullanıcılı Steam platformunda global arenada satışa çıkıyor. Bu oylama sürecinde ise on binlerce oyla sadece 3 günde Steam adlı bu satış platformuna bir Türk ekibi olarak giriş yapmayı hak kazandık. Şu anda 10.000’e yakın takipçimizle ülkemizde alanında lider konuma yükseldik.” diye sözlerine ekliyorlar. Umuyoruz ki; dünyada daha fazla kullanıcı tarafından kullanılır.
En büyük hedefleri arasında Game of Thrones veya Yüzüklerin Efendisi’nin Yeni Zelanda’da yaptığı etki gibi dünyaca ünlü bir marka oluşturmak ve bu markayı Türk kültürü ile zenginleştirerek, ekonomi ve turizmimize katkı sağlamak olarak söylüyorlar. Bunu da tamamen Türk mühendis ve tasarımcılarla gerçekleştirmeyi amaçlıyor.
“Ne yazık ki ülkemizde milyonlarca oyuncu olmasına rağmen muazzam bir ekonomik birikim yurtdışına akıyor. Çünkü yerel üretimimiz yok. Oyuncuların yerel zannedip de oynadıkları oyunlar ise aslında uzak doğudan ithal edilip, dilimize kazandırılıp Türk oyunuymuş gibi satılan oyunlar. Bu sayede Türk ekonomisi yarım milyar dolara yakın kazancı her sene artan bir ivmeyle kaybediyor.” Editör Not
Önümüzdeki dönemde liselerde yazılım eğitimi
Üretim anlamında emeklemekte olan bir sektör olduğu için henüz rakiplerinin olmadığını söylüyorlar. Açıkçası biz de araştırmadık. Ancak şu anda akibinin olmaması hiç olmayacağı anlamına gelmiyor.
Ayrıca Türkiye’nin oyun geliştirme alanında ilerlemesine destek olmak amacıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile ortak bir eğitim programına başlamışlar. İstanbul’daki teknik liselerde önümüzdeki eğitim-öğretim dönemi içerisinde milli yazılım üretimi üzerine bir çalışma gerçekleştireceğiz. Liselerde kodlama eğitimlerinin, kod geliştirici şirketler tarafından desteklenmesi Türkiye’nin orta ve uzun vadede kendi yazılımlarını üretmesi açısından önemli bir adım.
Girişimle ilgili gelişmeleri bundan sonra egirişim üzerinden bulabilirsiniz.