Ana Sayfa Blog Sayfa 76

Türk girişimciler tarafından kurulan intenseye, Seri B turda 64 milyon dolar yatırım aldı

Yapay zeka destekli iş sağlığı ve güvenliği çözümlerinde lider olan intenseye, mevcut yatırımcılar Insight Partners, Point Nine ve Air Street Capital‘ın katılımı ve yeni yatırımcı Lightspeed Venture Partners’ın liderliğindeki Seri B turunda 64 milyon dolarlık yatırım aldı.

Sercan Esen ve Serhat Çillidağ tarafından kurulan Intenseye, dünyanın en büyük şirketlerinin iş yeri kazalarını ve ölümlerini azaltmak için; kendi çalışmalarının sonucunda sıfırdan üreterek güvendiği, yapay zeka destekli bir çalışan sağlığı ve güvenliği (EHS) yazılım platformudur.

İş sağlığı ve güvenliği teknolojileri alanında şimdiye kadar düzenlenen yatırım turları arasından en büyük tutar olan bu yatırım, intenseye için başarılarla dolu bir yılın ardından geldi. 2023 intenseye için on milyonlarca iş şağlığı ve güvenliği riskinin proaktif bir şekilde tespit edildiği, altı kıtada global çapta büyümenin gerçekleştiği bir yıl oldu.

Büyük ölçekli işletmelerin kullanımına uygun, bilgisayar görüşü temelli yapay zeka platformu, manuel denetimlerle gözden kaçan güvensiz durum ve davranışlara dair öncü göstergeler sunarak, iş sağlığı ve güvenliği (İSG) risklerini 7/24 görünür kılıyor. Bu sayede işletmeler, herhangi bir iş kazası gerçekleşmeden önce, potansiyel İSG riskleri hakkında önemli veriler elde etmiş oluyor. Yalnızca 2023 yılında 36 milyondan fazla risk tespit eden platform, iş sağlığı ve güvenliği ekiplerinin verimliliğini artırmak, uyumluluğu kolaylaştırmak ve iş sağlığı & güvenliği risklerini, çalışan mahremiyetini koruyarak en aza indirmek için özel olarak tasarlanmıştır.

Bu son yatırım turuyla intenseye, müşterilerin mevcut altyapısında daha da fazla değer elde etmek için teknoloji ekosistemini genişletecek, daha fazla İSG riskini tespit edebilmek için büyük dil modelleri (LLM’ler) geliştirecek ve çalışan mahremiyeti konusunda, Gen AI video anonimleştirme tekniği gibi yenilikçi teknolojilere yatırım yapmaya devam edecek. Bu gelişmeler, intenseye’ın etik yapay zeka pratiklerine, çalışan mahremiyetine ve çalışanların psikolojik güvenliğini artırmaya yönelik taahhütlerini yeniden teyit eder nitelikte.

intenseye CEO’su Sercan Esen verdiği demeçte;

“İş sağlığı ve güvenliği risklerinin kapsamı, ölçeği ve maliyetleri hızla artıyor, bu durum, en yüksek doğruluk oranıyla çalışan, gizlilik ve büyük ölçekli işletmelere uygunluğu kanıtlanmış yapay zeka destekli İSG çözümlerine duyulan kritik ihtiyacın altını çiziyor. intenseye sadece ‘olursa iyi olur’ denilebilecek bir çözüm sunmuyor. İSG liderlerini saha çalışanlarını daha etkili ve verimli bir şekilde korumaları için daha güçlü kılmaktan, iş sağlığı ve güvenliği kültüründeki gecikmiş bir dönüşümün ön saflarında yer almaktan gurur duyuyoruz. Alanında lider firmaların ve Fortune 500 şirketlerinin tesislerinde iş sağlığı ve güvenliği operasyonlarını dönüştürmek için intenseye’a güvendiğini bilmek gerçekten onur verici.”

İş sağlığı ve güvenliği alanında acil bir dönüşüme ihtiyaç var

Uluslararası Çalışma Örgütü, dünya genelinde yaklaşık 3 milyon insanın her yıl iş kazaları ve hastalıklarından yaşamını yitirdiğini; ve her yıl yaklaşık 400 milyon insanın iş yerlerinde ölümcül olmayan yaralanmalar yaşadığını belirtiyor. Amerikan Endüstriyel Hijyen Derneği’nin bir çalışması, dünya genelinde iş sağlığı ve güvenliği risklerinin doğrudan ve dolaylı maliyetinin tahminen yılda yaklaşık 3 trilyon dolar olduğunu; Amerika Birleşik Devletleri’nde, üretimde gerçekleşen kazalara bağlı zaman kesintilerinin 50 milyar dolar olarak tahmin edildiğini doğruluyor.

intenseye, ürünlerine standart olarak son derece gelişmiş ve tamamen geri döndürülemez veri gizliliği önlemlerinden oluşan eksiksiz bir paket yerleştiren, yapay zeka destekli tek İSG çözüm sağlayıcısıdır. Diğer İSG çözümlerinin aksine, intenseye’ın teknolojisi biyometrik tüm verileri yakalanan tüm videolardan çıkararak çalışanın anonimliğini garanti eder.

2023 — intenseye için eşsiz bir yıl

intenseye’ın son büyüme hamleleri endüstrideki benzersiz konumunu pekiştiriyor. Seri B yatırım turunda elde edilen başarı, yapay zeka destekli iş sağlığı ve güvenliği teknolojilerine şimdiye kadar yapılmış en büyük yatırımı temsil ediyor. Şirketin toplam finansmanını 90 milyon doların üzerine çıkaran bu yatırım, intenseye’ın alanında en iyi finanse edilen şirket statüsünü sağlamlaştırıyor.

Şirket özellikle 2023 yılında global varlığını %125 oranında artırdı. Lider sigorta şirketleri, önde gelen bulut ve İSG teknoloji sağlayıcıları ve tanınmış yazılım ve donanım sağlayıcılarıyla endüstride ilk kez ortaklıklar kuran intenseye, dünya çapında dijital dönüşümün vazgeçilmez bir bileşeni konumuna geldi. intenseye, dünya çapında binlerce tesiste, 25’ten fazla ülkede 30’dan fazla endüstride 100.000’den fazla çalışanı koruyarak büyüme hızında çok büyük bir ivme yakaladı.

Tüm bunlara ek olarak intenseye, 2023 yılında New York merkezli go-to-market (pazara giriş) ekibini önemli işe alımlarla güçlendirdi. İntenseye liderlik ekibine; satıştan sorumlu başkan yardımcısı olarak Matt Marshall, iş ortaklıklarını kurmak ve yönetmek üzere Sean Snyder, finans müdürü olarak Steve Iannucci ve pazarlama ekibine liderlik etmek üzere Chelsea Haynes dahil oldu.

intenseye, bilgisayar görüşü temelli bir yapay zeka İSG platformudur. Tesislerdeki mevcut kameralara bağlanarak İSG liderlerinin görünmeyen riskleri görmelerini ve iş yerlerini 7/24 analiz etmelerini sağlar ve İSG ekiplerinin gerçek zamanlı öncü İSG göstergeleriyle proaktif bir şekilde hayat kurtarmalarına destek olur. intenseye, yüksek doğruluk oranıyla çalışan 50’den fazla yapay zeka İSG modeliyle riskleri belirler ve analiz eder, dünya genelinde 25’den fazla ülkede önde gelen endüstri grupları ve Fortune 500 şirketleri için 100.000’den fazla çalışanın korunmasına yardımcı olur.

Metal ve plastik imalat süreçlerini dijitalleştiren yerli girişim Rototip, 1 milyon euro yatırım aldı

Yerli girişim Rototip, ACT Venture Partners liderliğinde gerçekleştirilen, Heartfelt Capital ve APY Ventures‘ında katılım sağladığı, 1 milyon euro’luk ilk yatırım turunun başarıyla tamamlandığını duyurdu.

2021’de kurulan Rototip, geliştirdiği dijital üretim platformu ve yenilikçi teknolojilerle üretim sektöründeki müşteri deneyimini yeniden tanımlamayı hedefliyor. Siparişten teslimata kadar tüm üretim sürecini aktif bir şekilde yöneten Rototip, son 24 ayda aylık %6’lık kararlı bir büyüme ile 18 ülkede 500’den fazla müşteriye kaliteyi merkeze konumlandırdığı bir çözüm sunuyor.

Rototip CEO’su Galip Okan Öztürk yatırımla ilgili verdiği demeçte;

“Offshoring’in artık güvenilir bir çözüm olmaması ve Batı Avrupa ile Kuzey Amerika’da yerel üretim ağlarının yeterli seviyede olmaması nedeniyle imalat pazarında olağanüstü bir fırsat var. Dijitalleşmeye ve teknolojiye olan ihtiyaç giderek artıyor. Rototip olarak güçlü bir temelimiz var. Müşterilerimiz belirgin bir sadakat sergiliyor, yetenekli insan kaynağının dikkatini çekebiliyoruz, yatırım turumuz bizi çok heyecanlandıcak şekilde büyük bir ilgi gördü. Müşterilerin teslimat programlarında güvenilirliğe ve kalite tutarlılığına giderek daha fazla öncelik vermesiyle birlikte pazardaki değişimi gözlemliyoruz; bu iki hususta oldukça başarılıyız.”

Rototip’in bu ilk yatırım turu her biri kendi odak alanlarında başarılı yatırımlara imza atan yerel ve globaldeki 3 farklı yatırımcının bir araya gelmesini sağladı. Derin teknoloji girişimlerine yaptığı stratejik yatırımlarla bilinen lider yatırımcı ACT Venture Partners, teknoloji girişimlerini geliştirme konusundaki uzmanlığını getiriyor. Almanya merkezli Heartfelt Capital ve 2023’te Türkiye’nin en aktif yatırım yapan fon yöneticilerinden biri olan APY Ventures Rototip’in yolculuğuna kaynak ve stratejik destek sağlıyor. Heartfelt, otomobil üreticisi Porsche tarafından fonlanırken, APY Ventures yatırımı 6.200 işletmeyi barındıran öncü endüstri bölgesi OSTİM’in fonu olan OSTİM GSYF tarafından finanse ediliyor.

Özellikle 2001’den bu yana Çin, offshore fırsatları arayan Batılı şirketlerin üretimde nihai varış noktası haline geldi. Son dört yılda tedarik zincirlerinde yaşanan büyük kesintiler ve jeopolitik manzaradaki değişikliklerin ardından şirketler artık tedarik zincirlerini çeşitlendirmenin ve offshore risklerini azaltmanın yollarını arıyor. İşgücü sıkıntıları nedeniyle Batı ülkelerinde yerel üretime dönmek ciddi bir sorun ve bu açıdan Rototip, özellikle Avrupa ve Kuzey Amerika’daki üreticilere yenilikçi platformu aracılığıyla near-shoring çözümlerini sunuyor.

Rototip, bu finansmanı ürün yol haritasını hızlandırmak ve kullanıcılarına daha ileri seviyede yapay zeka destekli otomasyon ve optimizasyon sunmak için kullanırken, Avrupa ve Amerika üretim pazarındaki yerini güçlendirerek büyümeyi artırmayı hedefliyor.

Shark Gitar, Nevzat Aydın’ın da katıldığı turda 2.5 milyon euro yatırım aldı

Yerli girişim Shark Gitar, gitarist ve girişimci Cem Köksal tarafından tasarlandı ve kurucu ortakları Bayram Tekçe ve Bahtiyar Balci ile beraber üretim aşamasına getirildi.

Shark Gitar çok sayıda yeni inovasyon içermekle beraber, başlıca özellikleri; patentli metal bileşenleri ve tasarımı sayesinde rahat bir performansa izin vermesi, zengin ve kuvvetli tınısı, sapı, gövdesi ve manyetikleri değiştirilebilen, ayrıca üzerine efekt pedalları takılabilen modüler bir gitar olması.

Shark Gitar 20 Milyon Euro değerleme üzerinden; Nevzat Aydın, Gökhan San, Bekir Yener Yıldırım ve Mustafa Doğan gibi iş dünyasından yatırımcılar ile Neo Portföy Target Girişim Sermayesi Yatırım Fonu gibi kurumsal yatırımcılardan toplam 2,5 milyon Euro yatırım aldı.

Shark Gitar kurucu ortağı Cem Köksal, modüler gitarın AR-GE sürecinin beş yıl önce başladığını, patent işlemlerinin tamamlanması ile birlikte seri üretime geçebilecek noktaya geldiklerini belirterek,

“Elektro gitar, dünya çapında en çok satan müzik aleti olup, en ikonik ve küresel olarak en çok bilinen enstrüman. Shark Gitar 6 farklı patente sahip ve hazırladığımız ilk 20 gitarı geçtiğimiz Nisan ayında, Amerika’da düzenlenen, endüstrinin küresel müzik, ses ve eğlence teknolojisi topluluklarını birleştiren, dünyanın en büyük müzik şovu “The National Association of Music Merchants” (NAMM Show)’ da tanıttık. Müthiş bir ilgi gördük. Sektörden standımızı ziyaret eden neredeyse herkes daha önce böyle bir ürün görmediklerini belirtip tebriklerini sundu ve açıkçası bu da bize cesaret verdi.”

Shark Gitar kurucu ortaklarından Bayram Tekçe;

“Ülkemize ilham verecek bir proje olduğuna inanıyorum. Cem Köksal, hem bir sanatçı olarak hem de bir mühendis olarak projeyi çok iyi geliştirdi. Altı senelik AR-GE sonunda geldiğimiz noktada yatırımın geldiği nokta bizi çok heyecanlandırıyor. Shark Gitar ile dünyada gitar endüstrisinde önemli bir pay sahibi olmak istiyoruz. Türk gençlerine ilham vermek istiyoruz. Bu yatırıma girmemin en önemli motivasyonu bu. Böyle fikirlere sahip olan gençleri desteklemek gerektiği için buradayım.”

Türkiye’den çıkan çok ciddi bir başarı hikayesi olacak

Shark Gitar yatırımcılarından Nevzat Aydın;

“Benim daha önceki yatırımlarım somut, elle tutulan ürünler için değil daha çok yazılım tabanlı projeler ile ilgiliydi. Bu bir ilk oluyor. Daha ilk toplantıdan itibaren Shark Gitar ekibinin bende uyandırdığı intiba; Türkiye’den çıkan çok ciddi bir başarı hikayesi olabileceği yönündeydi. Bu nedenle Shark Gitar’ın büyük bir başarı hikayesine imza atacağına inancım tam.”

Shark Gitar bir hayal projesi

Shark Gitar satın almak isteyenler 2024 sonbahardan itibaren anlaşmalı müzik mağazalarından ürünlere ulaşabilecek. Bunun dışında gitar meraklıları sharkguitars.com sitesine girerek dünyanın en detaylı gitar tasarımı yazılımı Shark 3D Designer aracılığıyla istedikleri gitar bileşenlerini en ince detayına kadar tasarlayıp sipariş verebiliyorlar. İlerleyen zamanda yeni gövde, sap veya manyetik gibi farklı bileşenler ayrıca satın alıp daha önce aldıkları gitarlar ile beraber kullanılabiliyor. Bu uyumluluk platformunun adı Ocean Environment.

Hangi girişimler yatırım alır? DOMiNO Ventures kurucusu Mustafa Kopuk anlattı

DOMiNO Ventures; Yapay Zeka, Oyun ve Web3 alanındaki Türkiye, Orta Asya ve Doğu Avrupa’dan çıkan global teknoloji girişimlerine erken aşamada yatırımlar yapan Hollanda merkezli girişim sermayesi fonudur.

Amsterdam ve İstanbul ofislerine ek olarak Estonya, Polonya, Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan ve Özbekistan’da ofisleri var. Yaklaşık 1 yıl içerisinde 16 binden fazla girişimi tarayarak, 18 global odaklı teknoloji girişimine erken aşamada yatırım yaptı. Önümüzdeki süreçte özellikle Orta Asya’da olmak üzere 5 yeni yatırım daha açıklayacak.

Finansal teknoloji şirketi AKÖde, Tosla markası ile yeni bir dönüşüm başlattı

Finansal teknoloji şirketi AKÖde, Tosla ile işin rengi değişiyor diyerek marka dönüşümünü ve yeniliklerini düzenlenen etkinlikle duyurdu. Tosla “Cebin, senin ve işin için” söylemi ile bireysel kullanıcılara sunduğu dijital finansal çözümlerin yanı sıra dönüşüm kapsamında artık işletmelere de hizmet sağlıyor.

Yüzde yüz Akbank iştiraki olan Türkiye’nin finansal teknoloji şirketlerinden AKÖde, Tosla markası ile iş dünyası ve finans sektöründe kendi çapında bir dönüşüm başlatıyor.

Bireysel dijital finans çözümlerinde beş milyondan fazla kullanıcıya verdiği hizmetle Tosla, yeni stratejisi kapsamında bireysel kullanıcıların yanı sıra şimdi artık KOBİ’lere, ticari ve kurumsal firmalara da hizmet sunacak.

“Cebin, senin ve işin için”

“Cebin, senin ve işin için” söylemi eşliğinde Tosla’da yaşanan dönüşümü aktarmak üzere düzenlenen etkinlik, AKÖde Genel Müdürü Emel Arseven sahipliğinde 21 Şubat Çarşamba günü Swissotel The Bosphorus’ta gerçekleştirildi.

Dünyada ve ülkemizde finans sektöründe yaşanan teknolojik gelişmelere paralel olarak 6 yıl önce faaliyete başlayan AKÖde, bir yıl sonra Tosla markasıyla gençlerin finansal ihtiyaçlarını karşılayan girişimiyle ilk adımını attı. Yeniliklere açık hedef kitleye hitap eden bir marka olan Tosla, mobil uygulama üzerinden sağladığı hizmetlerle müşterilere bir ödeme deneyimi sunuyor.

Tosla bireysel kullanıcılara sunduğu finansal çözümlere ek dönüşüm kapsamında işletmelere sağladığı çözüm ve hizmetlerin tamamını Tosla İşim adı altında sunuyor. Bu yeni ve farklı iş modeli ile KOBİ’ler ve girişim ekosistemi başta olmak üzere işletmelerin finansal hayatları destekleniyor. Tosla İşim hizmet sağlayıcı olarak farklı çözümlerin uygulama ve programlama arayüzlerini (API) tek noktadan sağlayarak firmalara hızlı ve kolay uyumlanan çözümler sunuyor.

Tosla İşim, işyerlerine sunduğu ödeme alma deneyimine yeni çözümler getiriyor. E-ticaret ve uzaktan ödemede, Link ile Ödeme, Sanal POS, fiziksel ödemede Yazar Kasa POS e alternatif ödeme çözümü olarak Kredi ile Ödeme Geçidi Tosla İşim’in bugünkü çözümleri.

Ürün kiralama platformu Kiralarsın, Yapı Kredi Mobil’de yerini aldı

Yerli girişim Kiralarsın, Türkiye’nin sınırları kaldıran bankası Yapı Kredi iş birliğiyle sektörde bir ilke imza atarak Yapı Kredi Mobil kullanıcılarına Evim+ üzerinden eşya kiralama seçenekleri sunmaya başladı.

Mobil uygulamasını bir süper uygulamaya dönüştürerek sadece bankacılık değil, bankacılık dışı pek çok hizmeti tek bir çatı altında erişilebilir kılan Yapı Kredi, kullanıcılarının özellikle kısa süreli eşya ihtiyaçlarını satın almaya gerek duymadan giderebilmesini sağlayan Kiralarsın’ın ödemelerine aracılık ediyor.

Kısa süreli ev ihtiyaçları için bütçe dostu çözümler sunuyor

Kullanıcılar elektronik anne kucağı, koltuk yıkama cihazı, yürüyüş bandı gibi geçici süreliğine ihtiyaç duyacakları cihazları veya satın almadan önce denemek istedikleri VR Gözlük, dikey süpürge, projeksiyon, ses sistemi gibi eşyaları satın almak yerine kiralamayı tercih edebiliyor. Kiralarsın sayesinde kullanıcılar, kiralama yaparken 1 hafta, 1 ay ve 3 aylık süreler seçebiliyor, yüzde 80 veya yüzde 100 hasar güvencesini tercih edebiliyor. Ayrıca kullanıcılar, dilerlerse uzun süreli kullanmaya karar verdikleri eşyaları kiralama süresi içinde ikinci el değerinden satın alabiliyor.

Tüm Türkiye’den sipariş verilebiliyor

Yapı Kredi Mobil kullanıcıları Evim+ platformundan Kiralarsın’a kolayca erişebiliyor ve ödemelerini pürüzsüz bir deneyimle gerçekleştirebiliyor. Hizmetten yararlanmak isteyen kullanıcılar, tüm Türkiye’den sipariş oluşturabiliyor ve diledikleri eşyaları kiralayarak Evim+ üzerinden ödemelerini yüzde 10 indirimli olarak anında yapabiliyorlar. Bununla birlikte, Kiralarsın ile sipariş veren kullanıcıların teslimatları; lojistik faaliyetlerinde ortaya çıkan karbon salınımı hesaplanarak, karbon kredileriyle dengeleniyor ve karbon nötr olarak gerçekleşiyor.

Yapı Kredi Mobil’i bir süper uygulamaya dönüştürdüklerini dile getiren Yapı Kredi Grup direktörü Evren Şahin verdiği demeçte;

“Yapı Kredi Mobil ile hayatın her alanındaki ihtiyaçları yönetmenin kısayolu olarak müşterilerimize bir adım önde hizmet veriyoruz. Son olarak gerçekleştirdiğimiz ve bir ilk olma özelliği taşıyan Kiralarsın iş birliğimiz de bunun en güncel örneği oldu. Önümüzdeki dönemde de süper uygulamaya dönüştürdüğümüz ‘Hayatınızın Uygulaması’ Yapı Kredi Mobil ile benzersiz hizmetler sunmaya devam edeceğiz.”

Yeni markası Rundle ile İngiltere ve Galler’e de açılan Kiralarsın ve Rundle’ın CEO’su Başak Baykan ise verdiği demeçte;

“Yapı Kredi’nin hayatın her alanına dokunan süper uygulama misyonu ve Kiralarsın’ın teknoloji odaklı, bütçe dostu yeni finansal yöntemler sunma tecrübesini bir araya getirdik. Her iki şirketin ekiplerinin de özverili çalışmaları sonucunda bu iş birliğinin sadece Türkiye’de değil, globalde de örnek olarak alınacak bir girişim ve kurumsal ortak çalışma örneği olacağına inancım tam.”

Bir hackathon projesi olarak başlayan Londra merkezli Türk girişim Clave, 1.6 milyon dolar yatırım aldı

Uluslararası blok zinciri arenasında dikkat çeken girişimlerden biri haline gelen yerli blok zinciri projesi Clave, liderliğini blok zinciri sektörünün önde gelen isimlerinden Matter Labs’in gerçekleştirdiği 1.6 milyon dolarlık erken aşama tohum yatırım sürecini Safe, Lambda Class ve Mirana Ventures gibi birçok sektör öncüsü ile tamamladı.

Bir hackathon projesi olarak başladığı yolculuğunu, finalist olmalarının akabinde blok zinciri sektöründen gelen büyük ilgi ile projeleştiren Clave ekibi, 2023 yılı içerisinde ürün geliştirmelerini hızlandırarak erken aşama yatırım turunu gerçekleştirdi ve geleneksel finans ve merkeziyetsiz finans dünyaları arasında kullanıcı dostu bir köprü kurma hedefi ile çıktıkları yatırım turunu zkSync blok zinciri ağını geliştiren Matter Labs’in liderliğinde, Safe, Lambda Class, Mirana Ventures ve melek yatırımcı olarak Scroll’dan Sandy Peng ve Doruk İşmen, Portal’dan Raj Parekh, Avail’den Anurag Arjun ve yerel ekosistemden tanıdığımız Turan Sert gibi endüstrinin önde gelen isimlerinin katılımı ile tamamladı.

Clave nedir?

Herkes için merkeziyetsiz finansı erişilebilir, güvenli ve kolay kılma hedefiyle yola çıkan Clave, bir merkeziyetsiz akıllı cüzdan projesidir. Hali hazırda kullanılan merkeziyetsiz cüzdanların bir çoğunun aksine donanım seviyesinde güvenliği, herkesin cihazlarında bulunan Passkeys gibi özellikler ile sağlamakta ve bu sayede kullanıcılarına, mümkün olan en güvenli kullanıcı deneyimini sunmaktadır. Klasik bir merkeziyetsiz kripto cüzdanı olmanın ötesine geçen Clave, kullanıcıları için linkler veya kullanıcı isimleri ile kolayca para isteyebilme veya yollayabilme, ödemelerini tıpkı bir geleneksel finans uygulamasında yapabilecekleri gibi birden fazla kişiye bölebilme özellikleri sunar. Kriptonun sürekliliği sayesinde de kullanıcılar, dünyanın her yerine saniyeler içerisinde para gönderebilir ve diledikleri merkeziyetsiz finans uygulamaları ile zkSync ağını kullanarak etkileşime girebilirler.

Yatırım turunun ardından

Geleneksel ve merkeziyetsiz finans dünyalarında ihtiyaç duyulan özellikleri bir araya getirerek bir köprü kuran Clave’in kurucu ortaklarından Baki Er, Web3 ekosistemi içerisindeki kullanıcı deneyimi eksiklerini gidermeyi hedeflediklerini söyleyerek şöyle ekliyor:

“Hepimizin alışkın olduğu, günlük hayatımızda sıkça kullandığımız Web3 tabanlı dijital uygulamaların kolaylığını gözetimsiz cüzdanlara getirmek için araştırmalarımıza başladık. Güncel merkeziyetsiz cüzdanların yetersiz ve karmaşık bir deneyim sunduklarını ve aynı zamanda kullanıcılar için büyük bir güvenlik zaafiyetine sahip olduklarını gözlemliyorduk. Her gün birçok kullanıcının anahtarlarını kaybettikleri için varlıklarına olan erişimlerini kaybettiklerini veya hesaplarının çeşitli oltalama metotları ile hacklendiğini görmek bizlere, bu sorunlar ile daha fazla insanın kriptoya olan geçişinin ne kadar zor olabileceği ve daha fazla insanın gelmesi için ortadan kaldırılmaları gerektiği fikirlerini verdi. Biz de Ethereum topluluğu içinde uzun süredir tartışılan Account Abstraction (Hesap Soyutlama) araştırmalarından ilham alarak bu sorunları çözmek ve Web2 deneyimini Web3’e taşımak için büyük bir adım attık ve Clave’i geliştirmeye başladık. Tüm bu süreç içerisinde yerli ve küresel ekosistemden büyük bir ilgi ile karşılaştık ve bu ilgi, sektör liderlerinin yer aldığı bir erken aşama yatırım turu ile taçlandı. Bu yatırım bize, önümüzdeki dönemde Clave’i küresel arenada daha büyük bir aktör haline getirmek ve aynı zamanda ürünün arge geliştirmelerine devam etmek adına önemli bir yapı taşı oldu. 2024 yılı içerisindeki planlarımıza Clave’i yalnızca bir kripto cüzdanı değil, bir ödeme aracı haline getirebileceğimiz fikirler ekliyoruz ve yerli ekosistemden çıkarak küresel arenada söz sahibi olabilen projelerden biri olma yolunda hızla adımlarımızı atmaya devam edeceğiz.”

CarrefourSA, 2024 yılı sonunda 40 şarj noktasına ulaşmayı hedefliyor

30 yıldır müşterilerine sürdürülebilir çözümler sunmaya çalışan CarrefourSA, elektrikli şarj istasyonlarıyla doğaya olan yatırımlarını sürdürüyor.

Finansal uygulamaları ön planda tutarak, doğa dostu bir geleceğe katkıda bulunmak için Yaşam için Doğrusu mottosuyla hareket eden CarrefourSA, 25 mağazasındaki 31 şarj noktasıyla yılda 4 binden fazla elektrikli araç kullanıcısına hizmet vermeyi hedefliyor.

Hedef yıl sonunda 40 istasyona ulaşmak

CarrefourSA İcra kurulu üyesi ve genel müdür yardımcısı Bulut Batum konuyla ilgili verdiği demeçte: “Bugün birçok müşterimizin de elektrikli araçları tercih ettiğini gözlemliyoruz. Müşterilerimiz gibi biz de doğa için doğrusunu yapmak istiyoruz. Bu doğrultuda yeni nesil araçların kullanılmasını destekliyor, otoparklarımıza şarj istasyonları kuruyoruz. CarrefourSA olarak ilk kez 2020 yılında Sabancı Holding grup şirketlerimizden EnerjiSA ile başladığımız iş birliğimizde 3 yılda 36 hizmet noktasına ulaştık. Müşterilerimizin tamamen online bir sistem üzerinden kredi kartlarıyla ödemelerini yapabildikleri ve şarj dolumu sırasında CarrefourSA mağazalarında diledikleri gibi zaman geçirebildikleri hizmet ağımızı 2024 yılında büyütmeye devam edeceğiz. Hedefimiz yıl sonuna kadar 40 şarj istasyonuna ulaşmak.

Toplam 8 bin 861 şarj noktasına ulaşıldığı, ülkemizde de yaklaşık her 14 araca bir hızlı şarj (DC) noktası düştüğü açıklandı. Ancak şarj istasyon noktalarının yetersiz olması elektrikli araç kullanıcıları için bir sorun. Bu yatırımlarımızla ilk aşamada buna çözüm üretiyoruz. Bir diğer sorun ise aracın şarj edilme sürecinde müşterilerin bekleme süresi. 15-20 dakikalık bir şarj işlemi sonrasında 50 kilometre yolculuk için yeterli olacak şekilde araçlarını şarj edebiliyor. Yüzde 100 dolum için yaklaşık 6 saatlik bir şarj işlemi gerekiyor. Bu noktada da CarrefourSA Eşarj noktalarıyla araba sahipleri araçlarını şarj ederken diledikleri gibi CarrefourSA mağazasında ve yeme içme deneyim alanlarında keyifli vakit geçirebiliyor.” dedi.

İthalat ve ihracatı geliştirmeyi hedefleyen GoTradeGo, 2 milyon TL hedefle kitle fonlama yatırım turuna çıktı

Yerli girişim GoTradeGo, Dış ticaret uzmanları ile ithalat ihracat yapmak isteyen şirketleri bir araya getiren bir platformdur. Amacı personel maliyetlerini düşürerek şirketlere dış ticaret sürecinde yol göstermektir.

GoTradeGo, kitle fonlama platformu Fongogo‘da, paylarının yüzde 6,25’i karşılığında 2 milyon TL fon toplamaya hedefliyor. Girişimin kampanya sayfasına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Sorun nedir?

  • Yabancı Dil Sorunu: Birçok firma, uluslararası ticaret yaparken yeterli dil bilgisine sahip olamamaktan dolayı iletişim sorunları yaşar.
  • Yetkin Personel Eksikliği: Dış ticaret süreçleri uzmanlık gerektirir ve bu alanda deneyimli personel bulmak zordur, bu da şirketlerin etkin ticaret yönetiminde zorluk yaşamasına neden olur.
  • Doğru Bilgi Erişimi: Pazar analizleri, gümrük işlemleri ve uluslararası düzenlemeler gibi konularda doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmak zor olabilir, bu da ticaret süreçlerini aksatabilir veya riske sokabilir.

Peki çözüm?

  • Yabancı Dil Sorununu Aşmak: Şirketlere uluslararası iletişimi kolaylaştırmak için çevrimiçi bir platform sunar. Bu platform, çok dilli destek ve çeviri hizmetleriyle iletişim engellerini kaldırır.
  • Yetkin Personel Sağlamak: Serbest çalışan dış ticaret profesyonelleriyle işbirliği yaparak firmalara uzman danışmanlık hizmetleri sunar. Bu sayede, şirketler ticaret süreçlerini daha etkin bir şekilde yönetebilir.
  • Doğru Bilgiye Hızlı Erişim: Platform, güncel pazar analizleri, gümrük prosedürleri ve uluslararası düzenlemeler hakkında bilgi sağlar. Böylece firmalar, doğru ve güvenilir bilgiye hızlı bir şekilde erişebilir ve ticaret süreçlerini sorunsuz bir şekilde yönetebilir.
    GoTradeGo Öne Çıkan Özellikleri

Dış ticaret ve girişimcilik alanlarında uzman ekipten oluşan GoTradeGo, hedefinde Türkiye’deki 445 bin KOBİ var ve bunu ilerleyen zamanlarda da dünya genelindeki 45 milyon KOBİ’ye taşımak istiyor.

Fongogo’da yatırım turunun başlama tarihinden itibaren ilk 10 iş günü içerisinde katılan ve 200 bin TL ve üzerinde yatırım yapan yatırımcılara yüzde 20 oranında bonus pay verileceği dile getiriliyor. Edindiğimiz bilgiye göre de, bu ek paylar Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) nezdinde yapılacak pay dağıtımı esnasında yatırımcıların hesaplarına aktarılacaktır. Dağıtılacak bonus paylar, şirket kurucusu paylarından aktarılacaktır.

Yapay zeka destekli çeviri platformu DeepL, ABD’deki ilk ofisini açıyor

İşletmelere küresel ölçekte büyümeleri için gelişmiş çeviri seçenekleri sunan DeepL, geçtiğimiz Aralık ayında Türkiye’de Pro sürümünü piyasaya sürmüştü. Bu stratejinin bir parçası olarak; şirket, ABD’yi şirketin en büyük üçüncü pazarı olarak konumlandırmaya yönelik etki alanını genişleterek ABD pazarındaki yatırımlarını artırdı.

Şirketten bugün yapılan açıklamaya göre DeepL, ABD’deki ilk ofisini Teksas eyaletinin Austin şehrinde açılacağını duyurdu.

DeepL Translator, makine çevirisi alanında da gücünü kanıtladı

Son yılların en yenilikçi teknoloji şirketlerinden biri olan DeepL, geniş kitlelerce dünyanın en isabetli yapay zeka çeviri sistemi olarak değerlendirilen DeepL Translator sayesinde makine çevirisi alanında bir öncü haline geldi. Gelişmiş bir nöral ağ teknolojisi kullanan DeepL ekibi, isabetliliği değerlendirip düzenleyerek tüm sektörlerin gönül rahatlığıyla ve kolayca dünyaya açılmasını mümkün kılıyor. DeepL Translator, aynı zamanda müşteri verilerini güvende tutmak için kurumsal düzeyde güvenlik önlemleriyle destekleniyor. Dünya genelinde yüz binden fazla işletme, marka mesajını farklı dillere ve pazarlara tutarlı biçimde aktarmak için DeepL’in premium hizmeti olan DeepL Pro’yu kullanıyor.

DeepL’in kurucusu ve CEO’su Jaroslaw Kutylowski markanın ABD’deki yeni yatırımıyla ilgili mutluluğunu: ‘’Son birkaç yılda Türkiye’nin de aralarında bulunduğu pazarlarda benimsenme oranımızın böylesine hızlı bir şekilde artığını görmek bizi heyecanlandırıyor. Yeni yatirimlarlarımızla birlikte Kuzey Amerika bölgesinde açtığımız yeni ofis, ABD pazarına ve bu pazarın potansiyeline olan inancımızın bir kez daha altını çiziyor.“ sözleriyle aktardı.

DeepL, işletmelerin dil engellerini aşmasına yardımcı oluyor

Avrupa ve Asya’da büyük başarılara imza atan DeepL, ABD’de aralarında Coursera, TransPerfect ve Zendesk gibi tanınmış teknoloji şirketlerinin de bulunduğu etkileyici bir müşteri portföyü oluşturdu. ABD’li yatırım şirketleri IVP ve Bessemer Venture Partners’tan gelen finansman sayesinde DeepL’in B serisi turu daha geçen yıl 1 milyar avro değerlemeyle sonuçlandı. IVP genel ortağı Ajay Vashee, “DeepL’in sektör lideri yapay zeka destekli çeviri yazılımı, dünyanın farklı noktalarında işletmelerin dil engellerini aşmasına yardım ediyor. Şimdiden Kuzey Amerika’da ses getirmeyi başaran DeepL’in Austin’de açtığı ofis, ABD pazarındaki büyümesini hızlandıracak.”