Ana Sayfa Blog Sayfa 728

TikTok’un #iştebenimailem kampanyası videoları 178 milyon izlenmeyi geçti

Son zamanların en popüler video platformu TikTok, çevrimiçi güvenlik konusunda ailelerin farkındalığını artıracak bir kampanya başlattı. TikTok kullanıcıları için güvenli ve pozitif bir ortam sağlamanın taahhüdü olan kampanya; yeni güvenlik özelliklerinden geniş topluluk kurallarına kadar birçok öğeyi bünyesinde barındırıyor.

#İştebenimailem etiketiyle başlatılan kampanya, kullanıcılarını evlerinde ailece kaliteli zaman geçirmeye teşvik ediyor ve platformun yeni tanıttığı Aile Eşlemesi Modu özelliğine dair ipuçları sunuyor.

Kısa süre önce tanıttığı Aile Eşlemesi Modu özelliği, ebeveynlerin ve gençlerin güvenlik ayarlarını bireysel ihtiyaçlara göre özelleştirmelerini sağlıyor. Aile Eşleştirme Modu, ebeveynin TikTok hesaplarını çocuklarının hesaplarına bağlıyor ve ekran süresi yönetimi, kısıtlı mod ve doğrudan mesajlar üzerinde düzenlemeler yapmasını sağlıyor.

Çağla Şikel, Ece Erken ve pek çok isim kampanyada

Şimdiye kadar 178 milyonun üzerinde görüntüleme alan #İşteBenimAilem kampanyası, karantina sırasında eğlenmek için TikTok’a katılan ünlülerin dikkatini çekti. Çevrimiçi güvenliğin öneminin farkında olan ünlüler, dijital okuryazarlığı teşvik eden TikTok’u desteklediklerini kampanyaya katılarak gösteriyorlar. Oyuncu, manken ve televizyon sunucusu Çağla Şikel, çocuklarıyla birlikte bir video paylaşırken; TikTok’a aşinalığıyla bilinen İşadamı Okan Kurt da kızı Hira’yla evlerindeki eşyalarla müzik yapan bir video paylaştı. TV sunucusu ve oyuncu Ece Erken de oğluyla birlikte havuz kenarında dans ederken paylaştığı videoyla kampanyaya katılanlar arasında.

Kampanyanın bir parçası olarak, çocuklar için çevrimiçi güvenlik konusunda uzman psikolog Dr. Yavuz Samur ve teknoloji dünyasının sevilen fenomenlerinden Ekin Kollama da ‘Aile Eşleştirme Modu’ özelliklerini tanıtan videolar paylaştılar.

Ailelerin her zamankinden daha fazla eğlence ve bilgi için yöneldiği TikTok, ebeveynlerin çocuklarına dijital okuryazarlık ve çevrimiçi güvenlik konularında bilgi vermelerine destek olacak doğru araçları sunmaya devam edecek.

İzmir merkezli Withco, Paris Tasarım Ödülleri’nde Mimarlık Yenileme Kategorisi ödülünü aldı

Sevdiğin işi yap!/ Enjoy your work! mottosuyla yola çıkarak, verimli ve ergonomik ofisler tasarlayan paylaşımlı ofis ve ortak çalışma alanı Withco, dünya çapındaki tasarımcıları ödüllendiren DNA Paris Tasarım Ödülleri’nde Mimarlık / Yenileme Kategorisi’nin kazananı olduğunu duyurdu.

Eylül 2019’da İzmir’de Övünç Emre tarafından kurulan Withco, eski bir çiçek deposu halinden bugün ki haline uyarlanarak paylaşımlı ofis halini aldı ve kullanıcılarına hazır ofis, sabit masa, sanal ofis ve günlük giriş hizmetleri sunuyor.

Sahip olduğu 3.500 metrekare alanın yüzde 50’si ortak kullanım alanlarına ayıran girişimin bünyesinde 75 hazır ofis bulunduruyor. Sağladığı hizmetler sayesinde tüm üyeler 7/24 o alanı kullanabiliyor. Bireylerin hem kendilerini hem de işlerini geliştirmelerine yardımcı olacak içeriklerden oluşan etkinlikler gerçekleştiriliyor. Ayrıca Withco’da vlogger ve YouTuber’lar için stüdyo, ses, kamera, ekip ve ekipmalarının bulunduğu profesyonel bir YouTube stüdyosu da mevcut.

Withco, İzmir’de pek çok sektörü ilgilendiren yenilikçi toplantıların yapıldığı, alanında uzman konuşmacıların katıldığı çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Ayrıca üniversiteler ve teknoparklar ile iş birliği içindeler. Paylaşımlı hazır ofis modelinin daha butik bir versiyonu olan WITHCO Business konseptini hayata geçirme üzerine de çalışmalar yapılıyor.

Aylık 15 milyon ziyaretçiye ulaşan KızlarSoruyor, kullanıcı alışkanlıklarını paylaştı

Her ay 15 milyon farklı kişiye ulaşan KızlarSoruyor, pandemi nedeniyle kullanıcı alışkanlıklarının nasıl değiştiğiyle ilgili veri paylaştı. KızlarSoruyor’da ziyaret sayısı Mart ayından bu yana yüzde 30, paylaşım sayısı yüzde 15 arttı.

Sağlık ve Yemek soruları arttı, Alışveriş ve Güzellik soruları azaldı

KizlarSoruyor’un açıkladığı verilere göre evde kalan kullanıcılar; Sağlık, Diyet, Yemek ve Filmler konularındaki paylaşımlarını arttırırken, Alışveriş ve Güzellik konularındaki soru sayısında düşüş oldu. Online alışveriş artarken fiziksel alışverişin durması toplam alışveriş hacminin düşmesine sebep oldu, bu yüzden sorular da azaldı. Güzellik’te ise kozmetik yerine kişisel bakım önemli hâle geldi ve örneğin kullanıcı “ruj önerisi” yerine “cilt bakımı önerileri” aramaya yöneldi.

Kadınlar, karantinada evde kalmakla alakalı olarak, erkeklerin 1.5 katı kadar soru sordu

Sürecin uzayacağının anlaşılmasıyla kullanıcılar yeni dönemdeki hayatlarında kendilerini geliştirmeye yönelik “pozitif” içerikler yaratmaya başladılar. Bu pozitif alana yöneliş markaların stratejilerinde de yer buldu. Salgın döneminde evde kalan ve dijital ortamlara yönelen kullanıcıların, haberler ve rakamlar dışındaki ihtiyaçlarını fark ederek çok hızlı aksiyon aldı.

EvdeKal alanında Kadın kullanıcılar erkeklerden yüzde 50 daha fazla soru sordu. Kadın kullanıcılar, bu dönemde donanımlarını artırmak için daha fazla desteğe ihtiyaç duydu ve paylaşıma daha açık oldular.

Yeni normal” hakkında düşünceleri sorulan kullanıcıların yüzde Z49’u hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diyerek, bu sürecin topluluk alışkanlıklarını kökten değiştirdiğini ve geri dönüşü olmadığını paylaştı. Katılımcıların yüzde 33’ü bir süre sonra her şey unutulacak diyerek iyimser bir tablo çizerken, yüzde 18’i yapılan değişimlerden memnun ve değişimin bize iyi geleceğini, yeni normalin halk için daha faydalı olduğunu ifade etmiş.

İnternetten alışveriş yapan yaş aralığı genişledi

Salgın öncesi çoğunlukla 25-35 yaş online alışveriş yaparken yaş skalası salgın sonrası 65 yaşa kadar yükseldi. KızlarSoruyor; kullanıcıların bu alışkanlıktan vazgeçmeyeceğini ve online alışverişlerin devam edeceğini öngörüyor.

Uzman görüşleri daha çok değer kazandı!

Bu dönemde evde kalan kullanıcıların, güvenilebilir uzman görüşlerini dikkate aldığı ve donanımını artırmak için uzman içeriklerine yöneldiğini, uzmanlar, uzman görüşleri, doğru yönlendirmeler ve doğru bilgiye ulaşabilme ihtiyacının arttığını belirten KızlarSoruyor, bu konuda kullanıcı alışkanlıklarının kalıcı olacağını, kolay ulaşılabilir uzman ihtiyacının daha da artacağını ve bu tarz içeriklerin çok daha değerli olacağını öngörüyor.

Koronavirüs salgının ilk başladığı günlerden itibaren, kullanıcıların uzman görüşlerine daha fazla önem verdiğini ve bu içeriklerin daha fazla dikkat çektiğini fark eden platform, sadece sağlık konularında değil güzellik, bahçe bakımı, saç kesme gibi değişik konularda bilgili kişiler topluluğun artan bilgi ve deneyim ihtiyaçlarını karşılamaya başladı. Halihazırda KızlarSoruyor topluluğunun bir parçası olan ve alanında uzman isimlerden oluşan Bi’Bilen ekibini hızla büyüterek kullanıcılara gerekli desteği sağladı.

Çok fazla bilgi kirliliğinin yaşandığı bu dönemde, Bi’Bilen ekibiyle kullanıcılarını doğru yönlendirmeye çalışan KızlarSoruyor, virüs başladığı tarihten itibaren 2000’e yakın makale paylaşarak kullanıcılara destek oldu.

Toplum sağlığına ve doğaya duyarlı ‘pozitif’ markalar kazanacak!

Kullanıcılar doğaya saygı ve doğallık konularında çok daha hassas hale geldi. Doğayı koruyan, doğaya saygılı markalar ön plana çıktı. Kullanıcıların bundan sonraki tercihlerinin de bu markalardan yana olacağını öngörüyor. Doğallıktan yana söylemlerin ve doğal içeriklerin satış rakamlarını köpürtmesine şahit olacağımız bir dönem bizi bekliyor.

Sözlerin değil yapılanların kazandığı, gerçek fayda sağlayanların alkışlandığı ve doğru analizin süratle yapıldığı bir dönem oldu. Örneğin; Amazon’un yaptığı bağış, Yemeksepeti’nin yaptığı bağış ya da otomotiv sektöründeki asla işten çıkartma yapmayacağız açıklamaları kullanıcıda yankı buldu.

Yerli girişim Ayvos’un geliştirdiği yazılım ile sosyal mesafe ve ateş ölçülecek

Yerli girişimlerden Ayvos’un geliştirdiği yapay zeka destekli yazılım, kameralara entegre olarak ve sosyal mesafenin ihlal edildiği, maske kullanılmadığı durumları tespit ederek yetkililere bildiriliyor. Termal IP kameralar üzerinden 6 metre mesafeden temassız bir şekilde serbest geçiş sağlayarak anında ateş ölçümü yapabilen bu yazılım, kişi özelinde dezenfektan kullanılıp kullanılmadığını da saptayabildiğini söylüyor.

Yeni Normal olarak adlandırılan süreçte açıklanan takvim doğrultusunda ilk açılan yerler Alışveriş merkezleri oldu. Haziran’la birlikte oteller, camiler, restoranlar yani tüm sosyal mekanlar açılacak. Bu sürecin adı her ne kadar ‘normalleşme’ olsa da maskeler giysilerimizin bir parçası olacak ve insanlarla belirli bir mesafede iletişim kurmaya devam edeceğiz. Ancak bu sosyal mesafeyi nasıl koruyacağımız konusunda hepimizin kafasında soru işaretleri var.

Yıldız Teknopark şirketlerinden ve KOSGEB’in de desteklediği girişim Ayvos bu soru işaretlerini geliştirdiği yapay zeka destekli yazılımla çözüyor. Şirket, geliştirdiği yazılım ile yapay zeka destekli kameralar üzerinden bireylerin 6 metre çevresinde akıllı tarama yapabiliyor. Böylece AVM’ler ve restoranlarda sosyal mesafenin ihlal edildiği, maske kullanılmadığı durumları tespit ederek yetkililere bildirip gerekli önlemlerin alınmasını sağlıyor.

Ayvos’un kurucu ortağı ve CEO’su Eray Hangül, şu ana kadar alınan önlemlerin boşa gitmemesi için normalleşme sürecinin yakından takip edilmesi gerektiğini belirterek yazılımlarıyla bu sürecin en iyi şekilde yönetilmesine yardımcı olmak istediklerini belirtiyor.

Sistem nasıl çalışıyor?

Eray Hangül

Eray Hangül konuyla ilgili “Alışveriş merkezleri, restoranlar, kafe ve pastane gibi sosyal mesafe ihlallerinin yaşanabileceği alanlardaki kameralara yazılımlarımızı entegre edip gerekli alanların yapay zeka ile taranmasını sağlayarak ihlal yaşandığında gerekli birimlere uyarı iletebiliyoruz. Aynı zamanda görüntü işleme teknolojisiyle yüz analizi yaparak kişinin maske takıp takmadığını anonim olarak raporlayabilen yazılımlarımız, aynı kişinin birden fazla kameradan geçişini takip ederek de konum odaklı bildirimler oluşturabiliyor. Toplum açısından tehlike arz eden her yere yazılımımızı entegre ederek alarmlar oluşturabiliyoruz. Yazılımımızla kameralardan aldığımız görüntüleri analiz ederek metro, otobüs, market, iş yeri gibi birçok bölgede koronavirüs önlemlerini artırıyoruz. Alınan görüntüler anonim olarak işlenerek kişinin maske takıp takmadığı ya da sosyal mesafe kurallarına uyup uymadığı belirlenebiliyor. Tüm bunlara ek olarak kişinin hareketini takip ederek yer değiştirse bile son konumunu belirleyebiliyoruz.” dedi.

Temizlik ve ateş ölçümü de yapılıyor

Ayvos’un yazılımı ayrıca koronavirüs ile mücadelede diğer bir önemli nokta olan ateş ölçümünü de termal kameralar üzerinden gerçekleştirebiliyor. Şirket termal kameralardan topladığı verilerle 6 metre gibi geniş bir mesafeden temassız olarak ateş ölçümü yapabiliyor. Yazılım, ölçüm sonucunun eşik değerinden fazla olması halinde kişilerin yüz görüntülerini gerekli birimlere ileterek önlem alınmasını sağlıyor. Yine aynı sistem üzerinden kurumlarda veya özel iş yerlerinde temassız ateş ölçümü yaparak yüz tanıma ile tekil ölçümler raporlanabiliyor. Bu kameralardan elde edilen görüntülerle kişinin dezenfektan kullanım sıklığı da belirlenebiliyor. Yani kameralar kişinin dezenfektan kullanıp kullanmadığını tespit edebiliyor.

Microsoft Teams’te tüm dünyada bir günde 2,7 milyar dakika toplantı yapılıyor

Son günlerde artan evden çalışma ve uzaktan eğitim yöntemlerine bağlı olarak Microsoft, hazırladığı çalışma trendi endeksinin ilkini açıkladı. Teams kullanımı önceki aya göre yüzde 200’lük rekor bir artış gösterdi ve dünyada bir günde yapılan görüşme miktarı 2,7 milyar dakikaya çıktı. Yapılan canlı yayınlar 5 kat, görüntülü toplantılar 10 kat artarken Norveç ve Hollanda en çok görüntülü konuşan ülkeler oldu. Teams, uzaktan eğitimde ise 175 ülkenin 183 bin bölgesinde aktif olarak kullanılıyor.

Uzaktan Çalışma Trendleri Raporu: Toplantılar

Önceki ay verileri ele alındığında, dünya çapında Teams uygulaması üzerinden bir günde yapılan görüşme miktarı rekor bir artışla 3 katına çıktı ve 900 milyondan 2,7 milyar dakikaya yükseldi. Uzaktan eğitimde de verimli sonuçlar sunan Teams, 175 ülkenin 183 bin bölgesinde aktif olarak kullanılmaya başlandı.

Görüntülü toplantılar 10 kat, canlı yayınlar 5 kat arttı

Teams’te görüntülü toplantılar önceki aylara göre 10 kat daha fazla tercih edilmeye başlandı. En aktif Teams kullanıcılarına sahip ülkelere bakıldığında, Norveç ve Hollanda’daki kullanıcıların yüzde 60’ının görüntülü toplantı tercih ettiği görüldü. Bu oranlar Avustralya’da yüzde 57, İtalya yüzde 53, Şili yüzde 52, İsviçre yüzde 51, İspanya yüzde 49 ve ABD %38 olarak ölçüldü. Teams’te yapılan canlı yayınlar da önceki aylara göre 5 kat artış gösterdi. Telefon ve tabletlerde de hizmet sunan uygulamanın mobil kullanımı 4 katına çıktı. Teams’i mobilde en çok Hollanda, İtalya, İspanya ve Fransa kullanıyor. Ayrıca, Teams’in Çin’deki kullanımı da Ocak ayına göre 2 kat artış gösterdi.

“Toplantıyı bitir, katılımcı listesi, el kaldırana söz ver” gibi yeni özellikler eklendi

Toplantılardaki arka planı bulanıklaştırma özelliğinin yanında, yine yapay zekâ desteğiyle, örneğin yeni ve aydınlık bir ev ofisi ile arka planı değiştirmeye olanak tanıyan özellikler de Teams’e eklendi. Yakında kullanıcılar kendi özel resimlerini de arka plan yapabilmeye başlayacak. Bugün itibarıyla tek tıklamayla toplantı katılımcılarının bir toplantıyı bitirebilme özelliği sunuldu. Toplantıyı düzenleyen kullanıcı artık toplantı kontrol çubuğu seçeneklerindeki “toplantıyı sonlandır” seçeneğini kullanabilecek. Yöneticiler ve özellikle öğretmenler, genellikle Teams toplantılarına ve uzaktan derslere kimlerin katıldığını bilmek istiyor. Teams artık katılımcı listesini toplantı sonunda kullanıcıya raporlayacak.

Büyük katılımlı görüntülü toplantılarda söz almak da kolaylaştı. Teams şimdi, videoda el kaldırma hareketlerini algılıyor ve söz isteyen çalışanlar kendilerini daha rahat ifade edebiliyor. Teams’e eklenen gerçek zamanlı gürültü kesme özelliği, klavye tuşları ya da dışarıdan gelen sesler gibi rahatsız edici arka plan gürültüsünü en aza indirerek söylenenlerin rahatça duyulabilmesini sağlıyor. Microsoft’un evden çalışma ve uzaktan eğitime destek olan tüm uygulamaları, Microsoft Kimlik ve Erişim Yönetimi, Azure Güvenlik Merkezi ve Windows Defender gibi etkin programların kesintisiz desteğiyle yürütülüyor. Microsoft’un “Uzaktan çalışma Raporu: Toplantılar” adlı raporuna şu adresten ulaşabilirsiniz:

Geri dönüşüm odaklı çözüm geliştiren İngiltere merkezli Greyparrot, 2 milyon Euro yatırım aldı

Büyüyen atık krizine karşı geliştirilen geri dönüşüm bazlı sayısallaştırma ve otomasyon çözümü geliştiren İngiltere merkezli yapay zeka girişimi Greyparrot, erken aşama girişimlere yatırım yapan Speedinvest‘in liderlik ettiği turda 2 milyon Euro yatırım aldı.

Alınan bu yatırım, Greyparrot’un küresel pazardaki çözümünü geliştirmek ve ölçeklendirmek için kullanılacak.

Verimsiz geri dönüşüm sistemleri, artan işçilik maliyetleri ve geri dönüştürülmüş malzemeye uygulanan işlemler nedeniyle atıkların sadece yüze 14’ü geri dönüştürülmektedir. Bugüne kadar küresel ölçekte, her yıl üretilen 2 milyar ton katı atığın yüzde 60’ı çöplüklere ve depolama alanlarına dönüşerek büyük bir çevresel soruna neden oluyor. Ayrıca, bu pahalı manuel işlemin ölçeklendirilmesi zor olduğu ve atık tesisleri hakkında çok az bilgi aktarımı sağlandığı için, atıkların yüzde 1’inden daha azı takip edilebiliyor ve denetlenebiliyor.

Mikela Druckman, Nikola Sivacki, Dr. Marco Paladini ve Ambarish Mitra tarafından 2019 yılında kurulan Greyparrot, atıkları ölçekte izlemek ve sınıflandırmak için yapay zeka destekli atık tanıma yazılımı geliştirdi. İlk ürünleri olan Otomatik Atık İzleme Sistemi (Automated Waste Monitoring System), büyük atık akışlarını izlemek için atık ayırma tesislerinde hareketli bantlara yerleştirildi. Sistem, tesislerin geri dönüşüm oranlarını artırmasına yardımcı olmak için atık analizlerini yaparak farklı atık türlerini otomatik olarak tanımlıyordu.

Şirket geçen yıl, atık yönetimi endüstrisinin en büyük dönüşümünün zirvesinde olduğu bir zamanda faaliyete geçti. Çin’e atık ihracatını yasaklayan yönetmelik getirilmesi ile acil olarak yerel ve daha verimli geri dönüşüm ihtiyacını doğurdu. Bunun yanı sıra, iklim değişikliğine ilişkin tüketici endişeleri de arttı. Greyparrot bu süreç sonunda fırsatlarını değerlendirmek istedi, atığın finansal değerinin kilidini açmak için en doğru ve yaygın olarak kullanılan atık tanıma yazılımı geliştirdi. Bu iş fikri sayesinde gezegenimizi gelecek nesiller için temiz tutacağımızı belirten Greyparrot CEO’su Mikela Druckman: “Çözdüğümüz temel sorunlardan biri veri eksikliğidir. Tüketicilerin, markaların, hükümetlerin ve atık yöneticilerinin daha döngüsel bir ekonomiye geçiş konusunda taleplerini fark ediyoruz. Yaşadığımız dönemde derin öğrenmeyi kullanarak atık yönetimini daha fazla sayısallaştırma ve otomasyonla ilerleme için büyük bir fırsat var.” dedi.

iyzico: Ramazan ayında online alışveriş önceki yıla göre yüzde 49 artış gösterdi

Finans teknolojileri şirketi iyzico’nun Anneler Günü ve Ramazan dönemini kapsayan online alışveriş istatistikleri, evlerinde kalan tüketicilerin online alışveriş tercihlerine ışık tutuyor. iyzico’nun verilerine göre temassız ödeme avantajı sunan online alışveriş, Ramazan döneminde önceki yıla göre yüzde 49 artış gösterdi. Veriler mobil alışveriş ile birlikte özellikle bazı sektörlere ve ürünlere olan talepte önemli bir atışa işaret ediyor.

Tüketicinin tercihi mobil alışveriş oldu

Salgın nedeniyle Anneler Günü ve Ramazan döneminde evlerinde kalan tüketiciler güvenli, hızlı ve kolay alışveriş yapmaya olanak tanıyan mobil alışverişi tercih etti. Ramazan ayından önceki aya göre mobilden yapılan alışveriş adedi yüzde 75 artış gösterdi. Ramazan öncesi 1 aylık dönemde toplam alışverişin yüzde 52’sini oluşturan bilgisayardan yapılan alışverişler, Ramazan döneminde yüzde 47’ye geriledi.

Mobilden yapılan alışverişlerin oranı yüzde 48’den yüzde 53’e yükselerek 5 puanlık artış gösterdi. Mobilden en çok alışveriş yapılan sektör yüzde 49 oranla giyim ve aksesuar oldu. Mobilden en çok alışveriş yapılan diğer sektörler ise çiçek (yüzde 20), kitap-oyun (yüzde 9) ve kozmetik (yüzde 6) sektörleri oldu. Mobil alışverişte sepet tutarı Ramazan öncesinde ve sonrasında değişmeyip 100 TL civarında kaldı. Web aracılığıyla yapılan alışverişlerde ise sepet tutarı 236 TL’den 255 TL’ye yükseldi.

İftar, alışveriş saatlerini belirledi

Ramazan’dan önce 21.00 olan en yoğun saat dilimi, Ramazan ayı boyunca iftar saatlerinin etkisiyle 22.00-23.00 oldu. Ramazan döneminde bilgisayardan yapılan alışverişler 19.00-21.00 arası düşüşe geçerken mobil alışveriş aynı seviyeyi korudu. Ramazan ayı boyunca yapılan alışverişlerin yüzde 89’u tek çekim olarak gerçekleştirildi.

Ramazan alışverişinde söz sahibi kadınlar

İstanbul yüzde 41 oranıyla Ramazan ayı boyunca en çok online alışveriş yapan il oldu. Bu ilimizi Ankara (yüzde 8), İzmir (yüzde 7), Bursa (yüzde 3), Antalya (yüzde 3) ve Kocaeli (yüzde 2) takip etti. iyzico üye iş yeri olan esnaflar ramazan öncesi döneme göre daha çok online satış yaptı. Online alışveriş adedi Ramazan öncesi döneme göre en fazla artan il yüzde 72 ile Düzce oldu. İşlem hacmi en fazla artan il ise yüzde 85 ile Amasya oldu. Verilere göre Karadeniz Bölgesi’nde alışveriş yapanların yüzde 71’i, Ege Bölgesi’nde ise yüzde 70’i kadın.

Çiçek siparişlerinde %190 oranında patlama

Bu sene Anneler Günü, Ramazan ayına denk geldi. Bu durumunun etkisiyle işlem adedindeki en büyük artış yüzde 190 oran ile çiçek sektöründe oldu. Çiçek sektörünün ortalama sepet tutarı ise 86 TL. Ramazan boyunca giyim sektörü yüzde 76 artış gösterdi. Giyimde ortalama sepet tutarı 170 TL olurken yüzde 67 artış gösteren ev-bahçe sektöründe ortalama sepet tutarı 368 TL oldu. Giyim sektöründeki artışta ikinci el mağazalardaki yüzde 88 artışın da etkisi oldu.

İkinci el mağazalardan yapılan alışverişlerin ortalama sepet tutarı 65 TL civarında oldu. Verilere göre online alışverişte giyim sektöründe yüzde 3 oranında etkisi olan ev giyimi, 2020 yılının Ramazan ayında COVID-19 etkisiyle yüzde 12’ye yükseldi. Bu sene Ramazan’da en çok para harcanan diğer sektörler ise gündelik eşya (ev dekorasyonu) ve kitap sektörü oldu.

Misk500 Accelerator’ın üçüncü demo day’de sunum yapan 16 girişim

Erken aşama girişimlere yatırım yapan San Francisco merkezli fon 500 Startups ve Misk Innovation, geçtiğimiz günlerde online demo day gerçekleştirdi.

Misk500 Hızlandırıcı Program (Misk500 Accelerator)‘ın üçüncü dönemi kapsamında 16 girişim sunum gerçekleştirdi. Misk500 Accelerator, MENA bölgesindeki erken aşama girişimlerin ölçeklenmesine yardımcı olmak için; 500 Startups ve Misk Innovation iş birliği kapsamında Ocak 2019’da hayata geçirildi.

  • Ajeer: Ev sahipleri ile ev bakım hizmetleri sunanları bir araya getiren pazar yeri.
  • Appgain.io: Mobil pazarlamacıların daha fazla kullanıcı kazanmasına ve tek bir platformda elde tutma oranını artırmasına yardımcı olan SaaS.
  • Bankiom: 3 haftadan kısa bir sürede, banka hesabı açmanıza ve telefonunuzdan sanal bir banka kartı almanıza olanak tanıyan dijital banka.
  • Bondai: Arkadaşlarınızla birlikte seyahat planlaması ve rezervasyon yapmanızı sağlayan ve bu süreçleri kolaylaştıran platform.
  • Circle: Ev sahipleri ile kiracıların daha iyi etkileşim kurmalarını ve kiracıların taleplerini karşılamalarını sağlayan platform.
  • Coveti: Moda üzerine eticaret girişimi.
  • DigitaSport: Spor takımlarının, iç ve dış mekanlardaki hayranlarıyla etkileşim kurmak için kendi mobil uygulamalarını oluşturmalarına yardımcı olan SaaS.
  • ElCoach: MENA odaklı bir spor uygulamasıdır. Yapay zekayı kullanıcıların, mevcut istatistiklerine, egzersiz tercihlerine ve sağlık hedeflerine göre belirleyerek özel fitness ve beslenme planları oluşturan program.
  • Elva: İlaç yönetimi ve izleme çözümü.
  • Johrh: GCC’nin online abiye mağazasıdır. Eticaret girişimidir.
  • MWJ: Suudi Arabistan’da yeni ve ikinci el sertifikalı lüks saat pazar yeri.
  • Tammwel: Kredi arayanları, ticari kredi sağlayıcılarına bağlayan çevrimiçi platform.
  • Tasaira: Suudi sürücülerin güvenilir tamir atölyelerinden özel teklifler almasına yardımcı olan platform.
  • Wee: Elektrikli scooter paylaşım girişimi.
  • Wuilt: 5 dakikadan kısa bir sürede kendi Arapça web sitenizi oluşturabileceğiniz bir web sitesi kurucusu.
  • Yovza: MENA bölgesindeki inşaat şirketlerinin iş akışlarını dijitalleştirmelerine yardımcı olan SaaS.

Endonezya merkezli veri yönetimi girişimi Delman, 1.6 milyon dolar yatırım aldı

Endonezya merkezli veri yönetimi girişimi Delman, 1.6 milyon dolarlık tohum yatırım aldı. Intudo Ventures‘ın liderlik ettiği bu yatırım turuna, Prasetia Dwidharma Ventures ve Qlue Performa Indonesia katıldı. Bu yatırım bir araştırma ve geliştirme merkezi kurmak, ayrıca daha fazla yazılım mühendisi ve veri bilimcilere ulaşmak için kullanılacak.

Delman, 2018 yılında Surya Halim tarafından kuruldu. Daha sonrasında ekibe Google ve Splunk dahil Silikon Vadisi’ndeki teknoloji şirketlerinde çalışarak öncesinde tecrübe edinen Raymond Christopher ve Theo Budiyanto katıldı.

Başlangıçta uçtan uca büyük veri analizi sağlayıcısı olarak başlatılan Delman, Endonezya pazarındaki müşteriler ile bir araştırma yaptıktan sonra odağını veri hazırlama ve yönetimine kaydırdı. Birçok şirket pahalı veri analizi çözümü için bütçelendiklerini, ancak birden çok formata yayıldığı için verilerinin analize hazır olmadığını fark etti. Girişimin misyonu, veri mühendisleri ve bilim adamlarının verileri optimize ederek iş süreçlerini kolaylaştırmak.

Halim, Endonezya’daki birçok büyük şirketin verileri temizlemek ve depolamak için genellikle 200 bin dolara kadar harcama yaptığını, ancak Delman’ın onlara daha düşük maliyetli ve daha hızlı bir alternatif verdiğini söylüyor.

Ayrıca, “Müşteriler için analitik ve veri görselleştirme yapabiliyoruz, ancak bunu zaten yapan birçok şirket var, bu yüzden iş modelimizi daha niş ve ihtiyaç duyulan bir şeye kaydırdık. Ayrıca, veri analizi hizmeti veren herkesle ortak olmak için kapımızı açmamızı sağlıyor.” dedi.

Halim, girişimin diğer Güneydoğu Asya pazarlarına açılmayı planladığını ve COVID-19’un insanların çalışma şeklini değiştirdikçe şirketlerin BT altyapılarına daha fazla yatırım yapmak ve veritabanlarının merkezi bir konumun dışına daha kolay erişmesini isteyeceğini söyledi.

Yatırımcılardan Intudo Ventures‘ın kurucu ortağı Eddy Chan, “Delman, son derece yerelleştirilmiş bir yaklaşımı küresel teknik uzmanlıkla birleştirerek Endonezya şirketlerine Endonezya tarafından geliştirilen büyük veri çözümleri sağlıyor ve sonuçta son kullanıcılar için daha iyi sonuçlar elde ediyor. 2017 yılında Silikon Vadisi’nde Delman’ın kurucu ekibiyle tanıştığımızdan beri, onların büyümelerine tanık olduk ve önümüzdeki girişimcilik yolculuklarında onları desteklemeye devam etmekten de heyecan duyuyoruz.” dedi.

Tarım ve gıda odağında çözüm geliştiren kadın girişimciler için nakit ödüllü program: EWA

Türkiye’de Foodback ve Topraktan.co ortaklığında hayata geçirilen, tarım ve gıda sektöründe dönüşüm yaratacak inovatif çözümleri olan kadınları desteklemek amacıyla 5 farklı ülkede başlatılan ve 50 kadın girişimcinin katılacağı Empowering Women in Agrifood (EWA) programına başvuruları açıldı.

6 ay boyunca online eğitimler ve etkinlikler ile devam edecek programın sonunda Türkiye’den katılmaya hak kazanacak 10 girişimciden biri 10.000 Euro ödülün sahibi olacak.

  • Son Başvuru: 15 Haziran 2020
  • EWA‘ya: Başvur

EWA Programı nedir?

EWA, tarım ve gıda sektöründe erken aşama kadın girişimcileri desteklemeyi amaçlayan 6 aylık bir kuluçka programıdır. Program; tarım ve gıda sektöründeki girişimciler arasında kapsayıcılık ile çeşitliliği teşvik etmek ve kadın merkezli girişimleri artırmak amacıyla kurgulanmıştır.

Programa katılan girişimcileri neler bekliyor?

  • Türkiye programına dahil olacak 10 kadın girişimci, 6 ay boyunca online eğitimler ve etkinlikler ile işlerini büyütme fırsatı bulacaklar
  • 6 aylık sürecin sonunda yapılacak ülke finalinde 10 girişimci içinden birinci olan kişi 10.000 Euro, ikinci ise 5.000 Euro ödülün sahibi olacak
  • İhtiyaçlarına özel hazırlanmış çevrimiçi ve yüz yüze eğitimler ile mevcut becerilerini geliştirme ve çeşitli kaynaklara erişme sahip olma fırsatı
  • Tarım ve iş dünyasından alanında uzman mentorlar ile çalışarak birebir destek alma
  • EIT topluluğunun bir parçası olarak tarım ve gıda ekosistemindeki 100’den fazla mentor ve kadın girişimciye doğrudan erişime sahip olup, girişimcilik ve ağ oluşturma etkinliklerine katılma fırsatı
  • EIT Food ‘un Avrupa’daki hızlandırma programlarına katılma ve işlerini büyütme fırsatı

Başvuru Kriterleri Nedir?

  • Kadın girişimci olmak,
  • Türkiye veya diğer program ülkelerinden birinde ikamet etmek (İspanya, Portekiz, Çek Cumhuriyeti veya Romanya),
  • Tarım ve gıda sektörlerinde etki yaratacak inovatif bir fikir sahibi veya erken aşama girişim sürecinde olmak,
  • Girişimin en fazla 2 yıllık faaliyetinin olması,
  • Şirket kurulum aşamasından bu yana toplam en fazla 30.000 Euro yatırım almış olması.