Ana Sayfa Blog Sayfa 59

Ergün Holding iştiraklerinden Pratik Finansman, BDDK’dan faaliyet izni aldı

Ergün Holding iştiraklerinden finansal teknoloji şirketi Pratik Finansman, Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu tarafından faaliyet izni olarak, adını Türkiye’deki yeni fintech’lerin arasına yazdırdı.

Pratik Finansman, her türlü mal ve hizmet alımı amacıyla gerçek ve tüzel kişilere finansman sağlama faaliyeti gösteren kredi kuruluşudur. Şirket, mal ve hizmet finansmanı konusunda uzmanlaşan kadroları ile banka ve diğer finansal kuruluşlardan farklı bir iş modeliyle satış noktasında ve satış ile eş zamanlı olarak müşterilerine hızlı ve esnek finansal çözümler üretiyor. Tüketicilere doğrudan finansman sağlanarak, üretici/satıcı firmalar üzerindeki finansman yükü hafifletilmekte ve bu firmaların asli faaliyet alanlarına odaklanmalarına, dolayısıyla üretim ve verimliliğin artmasına katkıda bulunuyor.

Pratik Finansman, dijital finansman platformu olarak, elektronik cihazlar, dayanıklı tüketim malları, mobilya vb. ürünlerin satışlarından oluşan mikro krediler pazarı öncelikli alanlardır. Finansal ekosisteme dâhil olmayan kullanıcılar, özellikle öğrenci, ev hanımı gibi geliri olsa da bankalardan finansman ihtiyacını karşılayamayan kesimler ve Z kuşağının beklentileri karşılanmaktadır. Finansal tüketicilere teknoloji, turizm, eğitim, sağlık, moda ve dekorasyon gibi farklı sektörlerde kullanabilecekleri hazır kredi limitleri tanımlanmaktadır.

Finansmana erişimin ve kredi maliyetlerinin zorlu olduğu bir dönemden geçildiğini kaydeden Ergün Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özbey Ergün verdiği demeçte;

“Vatandaşlarımızın arzuladığı ve hak ettiği bir yaşam kalitesi var. Doğru finansman modeliyle ürün ve hizmetlere erişim, bu yaşam kalitesinin merkezinde yer alıyor. Tam da ihtiyaç duyulan, stratejik bir zamanda Pratik Finansman şirketimizle ekonomimize güç vermeye geldik. Grubumuzun yönetimi altındaki ekosistemde önemli bir ticari işlem bulunuyor. Pratik Finansman’la başta bu ticarete konu olan ürün ve hizmetlere erişim fırsatı isteyen bireyler ve şirketler olmak üzere müşterileri yalın, hızlı ve avantajlı finansman modelimizle destekleyeceğiz. Rekabet avantajı sağlayan, güçlü bir teknolojik altyapıya sahibiz. Niş alanlarda, teknolojisiyle farklılaşan ve esnek alternatif finansman ürünlerimizle pazarı büyüteceğiz.

Şirketimizle, finans ekosistemine dahil müşterilerimize finansman sağlayacağız. Ayrıca, bu müşteri gurubunun yanında; geçmişte bankacılık sistemine erişimi olan, ancak yaşadığı zorluklar sebebiyle sistemin dışında kalmış vatandaşlarımız ve şirketler de var. Etkin risk yönetimi yaklaşımıyla, bu grup içinde ödeme gücü ve diğer kriterleri uygun olan müşterilerin tekrar finansal sisteme erişiminin de önünü açacağız. Pratik Finansman’la tüketicilerin ve şirketlerin hayallerine erişmesine destek oluyoruz.”

Vakıf Katılım ve Teknopark İstanbul’dan fintech odaklı program: VK Boost Girişim Hızlandırma Programı

Vakıf Katılım ve Teknopark İstanbul iş birliğiyle gerçekleştirilen VK Boost Girişim Hızlandırma Programı, ön kuluçka aşamasındaki girişimcileri bekliyor.

Kuluçka Merkezi Odaklı Kurumsal İş Birlikleri kapsamında ele alınan program ile finansal teknoloji (Fintech) alanında girişimcilerin desteklenmesi amaçlanıyor.

VKBoost üzerinden başvuruların yapılabileceği program kapsamında gerçekleştirilecek çalışmalar ile kurumların karşılıklı bilgi, deneyim, alt yapı ve imkanlarından yararlanmaları, kuluçka hizmetlerinin daha hızlı, daha etkin ve daha verimli yönetilmesi sağlanacak.

“Katılım finans sektörü yeni teknolojiler üreten bir yapıya sahip olmalı”

VK Boost Girişim Hızlandırma Programı ve bankanın girişimcilik yaklaşımıyla ilgili değerlendirmede bulunan Vakıf Katılım Genel Müdürü Mehmet Ali Akben verdiği demeçte;

“Girişimciliğin öneminin her geçen gün arttığı bir dönemde özellikle finansal teknoloji (Fintech) alanında faaliyet gösteren girişimcilerin yanında yer alarak onları destekleyecek iş birliklerine imza atmaya devam ediyoruz. Bu girişimlerin geleceğin fintech uygulamalarını hayata geçirerek hem girişimcilik ekosistemine hem de sektörümüzün gelişimine katkı sağlayacağına inanıyoruz. Katılım finans sektörünün daha dinamik bir yapıyla gelişimini sürdürmesini önceliklerken sadece teknoloji kullanan değil, yeni teknolojiler üreten ve geliştiren bir yapıya sahip olmak için de girişimcileri desteklemeyi sürdüreceğiz” dedi.

Teknopark İstanbul Genel Müdürü M. Fatih Özsoy ise iş birliğine ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Teknopark İstanbul olarak çalışanlarımız, paydaşlarımız, girişimlerimiz, üniversitelerimiz, şirketlerimiz ile birlikte ülkemizin teknoloji hamlesine katkı sağlamak gibi ortak bir hedefimiz bulunuyor. Bu güçlü hedef doğrultusunda geleceğin stratejik alanlarına yönelik iş fikri olan, ilk adımı atıp büyümek isteyen girişimlerimizin, yenilikçi fikirlerin ve projelerin gelişimine ortam sağlayarak ülkemizin rekabet gücüne katkı sunmaları için çalışıyoruz. Finans sektörü de bu kritik alanlardan biri olarak öne çıkıyor. Vakıf Katılım’ın gücü ve birikimi ile Teknopark İstanbul’un tecrübe ve vizyonunu birleştirerek pek çok yeni girişimi başarıya taşıyacağımıza inanıyoruz. Bu iş birliğinin ülkemize hayırlı olmasını dileriz.”

Başvurular 10 Temmuz – 30 Eylül tarihinde arasında yapılacak

Ön kuluçka aşamasındaki girişimciler 10 Temmuz – 30 Eylül tarihleri arasında VKBoost linkinde yer alan formu doldurarak VK Boost Girişim Hızlandırma Programı’na başvurabilecekler.

Başvurunun ardından gerçekleştirilecek değerlendirme sonunda seçilen 12 girişimci, Teknopark İstanbul ve Vakıf Katılım’ın sunacağı bilgi, deneyim ve alt yapı imkanlarından yararlanacakları 9 aylık hızlandırma sürecine dahil olacak. Program kapsamında girişimci başvuru süreçleri yönetilecek, başvuran girişimler değerlendirilip girişim analizleri yapılacak. Girişimler, girişim analizi sonuçları ile beraber gerekli mentorluk ve altyapı imkanlarından, çalışma alanı desteğinden, performans ölçüm ve takip görüşmelerinden, iş birliği ve yatırım fırsatlarından ve program sonunda şirketleşecek girişimlere şirketleşme süreci destekleri gibi önemli imkanlardan yararlanabilecek.

Ödüllü demoday gerçekleştirilecek

Program sonunda gerçekleşecek demoday’de girişimciler, jüri tarafından değerlendirilecek ve seçilen ilk üç girişimci ödüllendirilecek. Bu kapsamda; birinci 80.000 TL, ikinci 60.000 TL, üçüncü 50.000 TL ödül almaya hak kazanacak.

GPT ve LLC hizmetleri sunan AIVA AI, Kayacan Ventures’tan 5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Ülkemizin ekonomisine yeni bir ivme kazandırmak ve ülkemizi global arenada temsil etmek amacıyla yakın dönemde faaliyetlerine başlayan Kayacan Holding, gelecek vaat eden girişimlere destek vermek amacıyla Kayacan Ventures‘ı hayata geçirmişti.

Kullanıcı ihtiyaçları adına yapay zekaya girişim yapmanın heyecanı ile AIVA AI’ya yaptığı stratejik yatırımı duyuran Kayacan Holding 11’inci yapay zeka yatırımını tamamladığını belirtti.

Kayacan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ulaş Kayacan ve AIVA AI Kurucu Ortak Süleyman Kaplan’ın katılımıyla imza töreni düzenlendi. Holdinge bağlı Kayacan Ventures olarak, yatırımlarına hız kesmeden devam eden şirket, 2030 yılına kadar 100 girişime 10 milyon dolar yatırım yapmayı hedefliyor.

AIVA AI, kullanıcıların ihtiyaçlarına özel yapay zeka çözümleri ve ileri düzey yapay zeka algoritmaları ile hem kurumsal hem de bireysel kullanıcılara özelleştirilmiş yenilikçi ve güvenli GPT ve LLC hizmetleri sunuyor. Kullanıcılarına üst düzey veri güvenliği sağlamayı da hedefleyen girişim, bireysel kullanıcılara yenilikçi çözümlerle yardımcı olarak, işletmelerin verimliliğini arttırıyor. Ayrıca AIVA AI, kullanıcıların veri gizliliğini koruma, sınırsız kullanım imkanı, firmaların iş zekasını yapay zeka algoritmalarına entegre etme, iş verimliliği ve deneyim arttırma gibi hizmetler de sunuyor. Kayacan Ventures, sektörde öne çıkan AIVA AI’ya yaptığı yatırım ile firmanın hedef altyapısını güçlendirerek, daha geniş bir hedef kitleye ulaşmalarına yardımcı olmayı, ürün ve hizmet portföyünü geliştirmesine katkı sağlamayı amaçlıyor.

Bu stratejik yatırımın ardından açıklamalarda bulunan Kayacan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ulaş Kayacan, “Bu yılın sonuna kadar yapay zeka, blockhain, yenilikçi teknoloji ve çok fazla büyüme ihtimali olan girişimlere olan yatırımlarımızı artıracağız. Seed ve Pre-Seed aşamasındaki girişimlere odaklanarak, 2030’a kadar 100 girişime toplamda 10 milyon dolar yatırım yapmayı planlıyoruz. Yapay zekayı bir fırsat olarak değerlendirmeliyiz. Kayacan Ventures olarak, ileriye dönük planlarımızda, girişimler için yalnızca finansal yatırımlar yapmakla kalmayıp, büyüme ve gelişim yolculuklarında öncü olmaya ve sektöre yön vermeye devam edeceğiz” dedi.

Lojistik Pazar Görünümü Türkiye 2024 raporu yayımlandı

Dünyanın önde gelen ticari gayrimenkul danışmanlık şirketlerinden Cushman & Wakefield | TR International, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi iş birliğiyle gayrimenkul özelinde Lojistik Pazar Görünümü Türkiye 2024 raporunu yayınladı.

Türkiye’nin lojistik alanındaki yüksek yatırım potansiyelinin 2024 yılının ilk çeyrek verileri ile kapsamlı bir şekilde ortaya konduğu, uluslararası yatırımcılara özel olarak hazırlanan rapor Avrupa, Asya ve Ortadoğu ülkelerinden gelebilecek lojistik yatırımcılar için önemli veriler içeriyor.

Raporda Türkiye’nin ekonomik ve stratejik konum olarak öne çıkan özellikleri, lojistik sektör verileri, altyapı projeleri, yatırım bölgeleri, talep ve pazar koşulları, ortak piyasa uygulamaları, ticaret rotaları, teşvikler ve küresel trendler detaylı olarak ele alınıyor.

Uluslararası yatırımcılar için ekonomik, güvenli ve stratejik bir pazar fırsatı

Dünyada ticaret yollarının Kızıldeniz çevresindeki çatışmalar ve Rusya-Ukrayna Savaşı ile doğan tedarik zinciri krizleri nedeniyle değişim sürecini analiz eden rapor, bu nedenle uluslararası ticarette yeni pazar arayışına giren yatırımcılar için ‘yakın kıyı’ kavramının önem kazandığını ortaya koyuyor. Rapora göre, 2023 yılında jeopolitik riskler sonucunda yaşanan döviz kuru dalgalanmaları ve uzayan ticaret rotaları ile operasyonel maliyetleri artan, navlun fiyatları 1.480 dolardan 3.400 dolara yükselen ve daha ekonomik, güvenli ve çevreci tedarik zincirleri aramaya yönelen uluslararası yatırımcıların üretimlerini daha yakın bölgelere taşımasını ifade eden ‘yakın kıyı’ kavramı küresel tedarik zincirinde yaşanan krizlere karşı oluşturulan en güçlü argümanlardan biri olmaya devam ediyor. Kavramın merkezindeki ülkelerden biri de Türkiye.

Bugün çok uluslu şirketlerin üretim, ihracat ve yönetim merkezi olarak konumlandığı ülkemizin Avrupalı şirketler için en popüler kaynak bulma ve yeniden tedarik bölgelerinde 3’üncü sırada olduğunun belirtildiği raporda, “Türkiye’nin sunduğu stratejik avantajlardan Orta Koridor’un Kuzey Koridoru’na göre daha ekonomik ve hızlı olduğu belirtiliyor. Teknolojik ilerleme ve altyapı yatırımları sayesinde maliyet ve verimlilik avantajları daha ulaşılabilir olan Türkiye, savaş gündemi nedeniyle enerji sıkıntısı çeken Avrupa’nın aksine, ‘güvenli enerji arzı’ ile uluslararası yatırımcılar için tedarik zinciri sorunlarının üstesinden gelmek adına bir şans olarak görülüyor” ifadeleri yer alıyor.

Türkiye, gelişmekte olan piyasalar Lojistik Endeksi’nde 11’inci

Agility Gelişmekte Olan Piyasalar Lojistik Endeksine göre 2023 yılında Türkiye, ‘yurtiçi ve yurtdışı fırsatları, işletme temelleri ve dijital hazırlık’ kriterlerinde aldığı skorlarla 11’inci sırada.

Raporda 100 milyar dolarlık lojistik pazarı ile küresel lojistik ihracatının yüzde 2,5’ini alan Türkiye’nin stratejik konumu, lojistik kapasitesinin son 5 yılda istikrarlı bir şekilde artması, yükselen altyapı yatırımları, ekonomik büyümesi, ihracat odaklı sanayi tabanı, nüfusu ve geniş iş gücü havuzu nedeniyle taşımacılık ve lojistik için küresel bir merkez olma potansiyeli olduğu vurgulanıyor. Rapora göre, Türkiye’nin bu alanda potansiyelini yükselten diğer önemli etkenler ise güçlü perakende pazarı ve hızla büyüyen e-ticaret kapasitesi. Bu kapsamda, Türkiye’nin bu yıl 89,42 milyar dolar olan dijital ticaret işlem değerinin 2027 yılında 136,89 milyar dolara yükselmesinin beklendiği belirtiliyor.

Uluslararası devler yatırım için sırada

E-ticaretin hızlı büyümesinin transfer merkezleri ve bölgesel depolara yapılan yatırımları hızla artırdığı belirtilen raporda, yeni lojistik koridorları ve altyapı yatırımları sayesinde bugün birçok uluslararası firmanın üretim hatlarını Türkiye’ye taşıma niyetinde olmasına dikkat çekiliyor. Raporda Çinli otomotiv şirketi Skywell’in, Türkiye’ye 1,6 milyar dolarlık yatırım yapacağı duyurusu; SAIC Motor ve DFSK Motor, yakın gelecekte Türkiye’de yeni yatırım planladıklarına ilişkin açıklamalara yer verilirken; Amazon’un, Türkiye’deki ilk lojistik merkezini Tuzla’da açarak yerel ve küresel pazarlara daha verimli hizmet verme imkanı yakaladığı; Fedex Express, İstanbul Havalimanı Kargo Bölgesi’nde üç kıtadaki operasyonları entegre edecek 23 bin metrekarelik büyük bir merkezin kurulumuna başladığı bilgileri yatırımcılarla paylaşıyor.

Lojistik depo kiraları, artış eğilimi gösteriyor

Rapora göre, operasyonel maliyetlerin depo arzını sınırlı kıldığı sektörde güçlü talebin varlığı, 2021 yılından bu yana birincil kiraları yükseltti ve 2024 yılının ilk çeyreğinde birincil kiralar İstanbul’da ABD doları bazında yıllık yüzde 18,75 oranında arttı. Bu rakam Ankara’da ise yüzde 9,09 oldu. Kısa ve orta vadede bakıldığında, birinci sınıf kiraların artmaya devam etmesi, talebin ve lojistik tesis geliştirme faaliyetlerinin artması, arzın hareketlenmesi ve getirilerin sabit kalması bekleniyor.

Raporun sanayi pazarına değindiği bölümde ise bölgelerine göre değişmekle birlikte lojistikte yılın ilk çeyreğinde Kuzey Marmara bölgesinde birincil kiralar 110-285 TL, Doğu Marmara bölgesinde 155-310 TL, Sakarya-Düzce bölgesinde 115- 155 TL, Ankara bölgesinde 110 ile 200 TL ve İzmir-Manisa bölgesinde 100-200 TL aralığında değiştiği belirtiliyor. Çok katlı depoların ağırlıkta olduğu pazarda 10 milyon metrekarenin üzerinde olan toplam lojistik arzının 9 milyon metrekaresi Marmara Bölgesi’nde, kalanı ise İzmir, Ankara, İskenderun ve Trabzon gibi şehirlerde bulunuyor.

İstanbul, EMEA Bölgesi’nde rekabetçi kira seviyeleri ile öne çıkıyor

Endüstriyel & lojistik pazarda Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’yı kapsayan EMEA Bölgesi’ndeki 44 kentin birincil kira ve getiri karşılaştırmalarını ele alan rapora göre, İstanbul rekabetçi kira seviyeleri ile öne çıkıyor. 2024’ün ilk çeyreğinde İstanbul’daki prime kiraların aylık 8.75 euro seviyelerinde seyrettiğini gösteren rapora göre, bu durum İstanbul’u EMEA bölgesindeki şehirler arasında 12’inci sıraya yerleştiriyor. Listenin başında İsviçre’den Zürih, Birleşik Krallık’tan Londra ve yine İsviçre’den Cenevre bulunuyor. Rapora göre İstanbul’un 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 8.5 olarak kaydedilen birincil getirisi ise geçen yılın ilk çeyreği ile aynı seviyede seyrediyor. Böylece İstanbul, kira getirilerinin dolar bazında daha önceki senelere oranla oldukça yüksek olması ve stratejik konumuyla hem yerli hem de uluslararası yatırımcılar için cazip bir seçenek olmaya devam ediyor.

İkiz dönüşüm trendiyle akıllı depolama alanlarına ihtiyaç artıyor

Nitelikli ve akıllı depolama alanlarına ihtiyaç duyulan yeni dönemde teknoloji ve otomasyona yapılan yatırımların da önemli ölçüde arttığını vurgulayan rapora göre, yapay zeka ile yönetilen lojistik sistemleri ile robotik otomasyon ve sürdürülebilir enerji çözümleri 2023’ün öne çıkan eğilimler arasında yer alıyor. Hızlı teslimat beklentilerini karşılamak için dronların ve otonom araçların yaygın kullanımını ‘önemli bir gelişme’ olarak nitelendiren rapor, dijital ve yeşil lojistik uygulamalarının bir arada kullanılmasını ifade eden dijital dönüşüm sürecinin dünya çapında şirketlerin uygulamasının beklendiği önemli bir entegrasyon olduğunu vurguladı. Rapor, Türkiye’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın bir parçası olarak 12. Kalkınma Planı’nda dijital dönüşümü desteklediğini ve bu nedenle daha çevreci pazarlar arayan uluslararası yatırımcılar açısından da önemli fırsatlar sunduğunu ortaya koyuyor.

“Türkiye’nin küresel tedarik zincirine entegrasyon ve küresel lojistik üssü olmak konusunda ciddi bir potansiyeli var”

Türkiye’nin sunduğu yüksek potansiyeli tüm dünyada anlatırken ayrıcalıklı jeostratejik konumunun üzerinde önemle durduklarını belirten Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı A. Burak Dağlıoğlu verdiği demeçte;

“Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 2003 yılından bu yana büyük altyapı yatırımları hayata geçirildi. Bu atılım bizi rekabet coğrafyamızda uluslararası doğrudan yatırımlar için bir cazibe merkezi haline getirdi. 1,3 milyar insanın yaşadığı ve yaklaşık 30 trilyon dolarlık GSYİH hacminden bahsettiğimiz bir coğrafyanın tam ortasındayız. Lojistik alanında altı çizilmesi gereken çok önemli detaylar var. Cushman & Wakefield |TR International iş birliği ile hazırladığımız raporun bu noktada uluslararası yatırımcılara bilgilendirici ve güncel bir kaynak olarak sunuluyor olmasını çok değerli buluyorum. Raporun hazırlanmasında emeği geçen Cushman & Wakefield |TR International ekibine ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisinde görev yaptığımız çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

“Ülkemiz için potansiyel bir yatırım hamlesine rehberlik etmekten memnuniyet duyuyoruz”

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi iş birliğiyle 2 yıl aradan sonra gayrimenkul özelinde hazırladıkları ikinci lojistik raporu ile Türkiye’nin bu alanda taşıdığı önemli potansiyeli tüm yönleriyle yatırımcılara aktarmayı hedeflediklerini aktaran Cushman & Wakefield | TR International Yönetim Kurulu Başkanı Tuğra Gönden ise demecinde;

“Uluslararası yatırımcılara daha önce yayınlanmamış güncel veriler sunarak bilinçli kararlar almalarını desteklemeyi amaçladık. Raporun yeni pazar arayışındaki lojistik yatırımcılarının bu alanda Türkiye’deki fırsatları daha sağlıklı değerlendirmelerini sağlayacak bir başucu rehberi olmasını temenni ediyoruz” dedi. Gönden,“Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi raporun hazırlanmasında yönlendirme ve sektörel veri sağlama konularında destek sağlamanın yanında raporun küresel yatırımcılara ulaşmasında önemli bir rol oynadı. Biz de Cushman & Wakefield I TR International olarak ülkemize ihracat geliri kazandıracak önemli bir yatırım hamlesine rehber görevi üstlenen bu raporu hazırlamaktan memnuniyet duyuyoruz.”

Yerli online terapi platformu Evimdeki Psikolog, Sağlık Bakanlığı onayını aldı

2018 yılından bu yana online terapi hizmeti veren platform Evimdeki Psikolog, Sağlık Bakanlığı‘ndan onaylı bir kuruluş haline geldi.

Türkiye’nin en köklü online terapi platformlarından olan Evimdeki Psikolog, hizmet standartlarını yukarı taşımak amacıyla kısa süre önce, Sağlık Bakanlığı’nın istediği şartları sağlayarak E-Nabız ve E-Reçete uyum süreçlerini tamamladı.

Psikolog ve psikolojik danışmanları bünyesinde bulunduran platform bu sayede kısa süre içinde; psikiyatrist, doktor, fizyoterapist ve diyetisyen gibi uzmanları da bünyesine katarak sunduğu hizmeti çeşitlendirip, daha geniş alanda destek hizmeti sunabilecek.

Bakanlığın “Uzaktan Sağlık Bilgi Sistemi”ne (USBS) dahil olmasıyla birlikte alınan hizmetlerin artık SGK tarafından karşılanabilecek olması, Evimdeki Psikolog’un kullanıcı sayısını her geçen gün arttıracağı anlamına geliyor.

Yapay zekayı psikoloji alanında etkin şekilde kullanabilmek için güçlü bir ekip kuran Evimdeki Psikolog, terapi öncesi ve sonrasındaki sürece dair yapay zekanın sunduğu birçok özelliği ürünlerine dahil etmek için çalışmalarını sürdürüyor.

Kısa bir süre önce global markası Healmeup‘ı tanıtan ve aynı isimdeki uygulamasını Google Play Store ve App Store’da yayınlayan platform, Healmeup ile Azerbaycan ve hedeflenen Avrupa ülkelerinde faaliyetlerine önümüzdeki günlerde başlıyor.

Ruh sağlığı pazarının 2028 yılına kadar yaklaşık %225 büyüme kaydetmesi bekleniyor. Bu, yıllık olarak %25’in üzerinde bir büyüme anlamına geliyor. Aktif yatırım turunda olduklarını aktaran Evimdeki Psikolog CEO’su Aynur İlhan Akça, “Wellness” alanında tüm yatırımcılar için fırsat niteliğinde bir tur başlattıklarının bilgisini verdi.

Orta Asya ve Kafkaslar odaklı BetterFuture AI Hızlandırma Programı’ndan mezun olan 10 girişim

DOMiNO Ventures, BetterFuture AI Hızlandırma Programı‘nın ilk mezunlarını duyurdu. Gerçekleştirilen Demo Day’de, Orta Asya ve Kafkaslar’da bulunan yapay zekâ tabanlı 10 girişim, yenilikçi çözümlerini ve gelecekteki potansiyellerini yatırımcılara ve ekosistem paydaşlarına sundu.

BetterFuture AI Hızlandırma Programı, düzenli eğitim, mentörlük ve paneller ile Orta Asya ve Kafkasya’da bulunan yapay zekâ girişimlerini desteklemek amacıyla girişimcileri global fırsatlarla buluşturuyor.

8 hafta süren yoğun program boyunca katılımcılar yönetim, finans, teknik, satış, pazarlama ve liderlik konularını içeren bir öğrenim deneyimine dahil oldu ve global rekabet gücüne sahip olmaları için farklı ülkelerden ve disiplinlerden mentörler ve partnerlerle buluştu.
DOMiNO Ventures Yönetici Ortağı Mustafa Kopuk, programın yarattığı etki hakkında duyduğu heyecanı dile getirdi: “Birinci dönemimizin özellikle Orta Asya ve Kafkaslar bölgesinde yaratmış olduğu farkındalık ve etki ile beraber programın başarısından dolayı oldukça mutluyuz. Bu program sadece yapay zeka teknolojisini kullanarak yenilikçi çözümler sunan girişimleri destekleme motivasyonumuzu temsil etmiyor, aynı zamanda DOMiNO Ventures olarak sürdürülebilir çözümlerle girişimcilik ekosisteminde etki yaratma konusundaki kararlılığımızı da yansıtıyor.”

BetterFuture AI girişimleri:

  • Elara: Varlık yönetimi operasyonlarını ve finans alanında müşteri etkileşimini geliştirmek için AI destekli asistan sunar.
  • Arrival: Sağladığı yazılımla kullanıcıların, AI destekli araçlar ve kullanıcı dostu çözümleri ile 3D sanal mekanlar tasarlamalarına olanak tanır.
  • Aldente AI: Yapay zeka destekli video analitik platformu ile işletmelerin CCTV kameralarından aldıkları video verilerini işleyerek verimliliklerini ve satışlarını artırmalarına yardımcı olur.
  • ZebraEye: Göz hastalıklarının erken teşhisi için AI yazılımları geliştirir.
  • Unitlab: Ham verileri otomatik olarak toplayarak şirket içi entegre çözümler sunan, yapay zeka odaklı, işbirliğine dayalı veri etiketleme platformu sunar.
  • Acro: Kişiselleştirilmiş “pay-per-click” (PPC) açılış sayfaları oluşturarak her reklam kampanyasına, arama amacına ve müşteri segmentine uyum sağlar, dönüşüm oranlarını artırır ve maliyetleri düşürür.
  • Enji.ai: Yazılım mühendisleri ekipleri için performans odaklı veri analizi ile ekipler arası verimlilik ve üretkenliği artırır.
  • Kale: Çalışanlara kaliteli ve uygun fiyatlı psikolojik destek ve koçluk hizmetleri sağlayarak çalışanların iyi olma halini geliştirir.
  • Pleep: İşletmelerin müşterilerine hızlı ve etkili bir şekilde yanıt vermelerini sağlayarak dönüşüm oranlarını artırmak için kişiselleştirilebilir AI asistanları oluşturmalarını sağlar.
  • Stemio: AI, yenilikçi öğretim metodları, psikolojik destek ve kariyer rehberliğine odaklanarak, öğrenciler için STEM (Science, Technology, Engineering, Maths) eğitimini dönüştürmeye adanmış bir çevrimiçi öğrenme ekosistemi sunar.

Program hem yerel hem de global partnerlerin desteği ile gerçekleşiyor. Değerli partnerleri arasında akademik rehberlik ve mentörlük sunan Westminister Üniversitesi ile Danimarka merkezli Creative Business Network, yerel pazarlardaki deneyim ve bilgileri ile IT Park, Sabah.Hub, Impact Hub Tiflis, Astana Hub, Future Laboratory ve Startup Central Eurasia; inovasyon desteği sağlayan ABB Innovation Center, ve Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi (TRAI) gibi daha bir çok partner programın gelişmesine ve gerçekleşmesine katkıda bulunuyor.

Programın tamamlanmasıyla birlikte, girişimlere büyüme yolculuklarında ve global ölçekte yatırım fırsatlarına erişim konusunda destek olmaya devam ediliyor. Bu desteklerle girişimlerin sürdürülebilir başarılar elde etmeleri hedefleniyor.

Yerli fintech Colendi, Endeavor’ın seçkin girişimlerden oluşan Endeavor Outliers programına dahil oldu

Dünyanın en hızlı büyüyen fintek şirketlerinden biri olan Colendi, girişimlerin Şampiyonlar Ligi olarak değerlendirilen en seçkin ve hızlı büyüyen şirketlerin dahil olduğu Endeavor Outliers programına katıldı.

Bu prestijli programa dahil oluşu, Colendi’nin finansal kapsayıcılık alanındaki kararlılığını ve teknolojik olarak ulaştığı seviyeyi gözler önüne seriyor. Seri B yatırım turunda aldığı 65 milyon dolarlık yatırımla değerlemesi 700 milyon dolara ulaşan şirket, mart ayında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Turcorn 100 programına seçilmişti. Bu yıl sonuna kadar 150 milyon doların üzerinde yeni yatırım hedefleyen Colendi, değerini 1 milyar dolara ulaştırarak, Türkiye’den çıkan ‘ulusal bir şampiyon’ olacak.

New York merkezli kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Endeavor, bölgelerinde ekonomik ve sosyal etkisi olan girişimleri destekliyor. Kuruluş, kendi ağında yer alan girişimcilere, şirketlerini büyütmeleri, istihdam yaratmaları ve ekonomik dönüşüm sağlamaları için destekleyici hizmetler sunuyor. 2024 yılında, toplamda 33 ülkeden 228 şirket Endeavor Outliers şirketi seçildi. Bu seçkin şirketler arasında 9 Türk girişimi de yer aldı.

Programa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen verdiği demeçte;

“Endeavor Outliers Programı, büyüme, yatırım, exit değeri gibi kriterlere göre portfolyonun en yüksek performans gösteren şirketlerinin kurucuları için tasarlanan butik bir program. Buradaki amaç hem bu girişimcilerin birbirlerinden öğrenmelerini sağlayacak bir ortam yaratmak, hem de onlara katkı sağlayacak iş insanlarıyla onları bir araya getirmek. Bu sene de dünyanın dört bir yanından gelen kurucular kapalı seanslarda “dertleştiler”, hem de Netflix Kurucusu Reed Hastings ile özel bir oturum gerçekleştirdiler.”

Colendi, hızlı büyümesiyle geçtiğimiz mart ayında da Turcorn 100 programına dahil olmuştu.

Gömülü finans çözümleri ile büyüyor

Yeni nesil finansal teknoloji çözümlerini yapay zekâ ve büyük veri ile birleştirerek skorlama algoritması üzerine kurulu farklı servisler geliştiren Colendi, platform ortakları ve stratejik iş ortakları ile birlikte bugün itibarıyla 18 milyon kullanıcısına ‘Şimdi Al Sonra Öde’ ile krediye hızlı ve kolay erişim sağlıyor.

Yapay zeka tabanlı yerli desen yazılım teknolojisi Myth AI, Basefy’dan yatırım aldı

Basefy, teknoloji ve inovasyon alanında lider olma hedefiyle, yapay zeka desen tasarım ve arşiv programları geliştiren Myth AI‘a yatırım yaptı. Bu stratejik hamle, Basefy‘ın yenilikçi çözümlerini daha geniş kitlelere ulaştırmayı ve MYTH AI’ın büyüme hedeflerine katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Yazılım ve Deneyim tasarımı alanında güç birliği

70 kişilik yazılım ve deneyim tasarımı ekibiyle bir teknoloji şirketi olan Basefy, aynı zamanda bir inovasyon laboratuvarı olarak da çalışıyor. Bu ekiple birlikte, design thinking, prototyping, research, data analysis ve product building gibi hizmetlerle teknik ekip yönetimi alanında profesyonel hizmetler sunuyor.

Myth AI; tekstil, ev tekstili, halı, seramik, duvar kağıdı, NFT ve metaverse firmaları için yapay zeka destekli desen tasarım ve arşiv programları geliştiriyor. Bu, sektördeki firmalara daha verimli ve yaratıcı çözümler sunma konusunda büyük bir potansiyel taşıyor. MYTH AI’ın bu yenilikçi yaklaşımı, Basefy’ın teknolojik altyapısıyla birleştiğinde, sektörün dijital dönüşümünde önemli bir rol oynayacak.

MYTH AI’ ın 2025 yılında 20 kat büyüme hedefi

Basefy’ın MYTH AI’a yaptığı bu yatırım, her iki firmanın da hedeflerine ulaşmasında kritik bir rol oynayacak. 2025 yılına kadar 20 kat büyüme hedefleyen MYTH AI, Basefy’ın sunduğu CTOaaS ve inovasyon laboratuvarı hizmetleriyle teknik ekip yönetiminde profesyonel destek alacak. Bu sinerji, MYTH AI’ın ürün ve hizmetlerini daha geniş kitlelere ulaştırmasını sağlayacak.

Girişim için başarı anahtarı: “İş Birliği”

Basefy ve Myth AI arasındaki bu stratejik iş birliği, her iki firmanın da yenilikçi çözümler geliştirme ve sektörde fark yaratma potansiyelini artırıyor. Basefy’ın teknoloji yatırımı sayesinde, MYTH AI yapay zeka çözümlerini daha hızlı ve etkili bir şekilde piyasaya sunabilecek.

Basefy, yapay zeka destekli dijital dönüşüm çözümleri sunan bir teknoloji firmasıdır. Design thinking, prototyping, research, data analysis ve product building gibi alanlarda hizmet vererek, işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerinde onlara rehberlik eder. Basefy’ın sunduğu diğer hizmetler arasında deneyim tasarımı, yazılım geliştirme, sektör bağımsız, verimliliği artırmak için Yapay Zeka AI çözümleri, NFT ve blockchain çözümleri, AR çözümleri, sosyal ağ ve CRM entegrasyonları, e-ticaret çözümleri ve daha birçok alan bulunmaktadır. Basefy, işletmelerin verimliliklerini ve rekabet avantajlarını artırmayı amaçlar.

Myth AI, tekstil, ev tekstili, halı, seramik, duvar kağıdı, NFT ve metaverse firmaları için yapay zeka destekli desen tasarım ve arşiv programları geliştiren bir firmadır. Yenilikçi çözümleriyle, tekstil sektöründe yaratıcı ve verimli çözümler sunmayı hedefler. MYTH AI, yapay zeka teknolojileri ile sektörün dijital dönüşümüne öncülük ediyor.

Basefy’ın Myth AI‘a yaptığı bu yatırım, teknoloji ve inovasyon alanında büyük bir adım. Bu iş birliği, her iki firmanın da hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol oynayacak ve sektörde fark yaratacak yenilikçi çözümler sunmalarını sağlayacak. Basefy ve MYTH AI’ın bu heyecan verici iş birliğini takip etmek için Basefy ve MYTH AI web sitelerini ziyaret edebilirsiniz.

Çin merkezli elektrikli araç üreticisi BYD, Türkiye ile 1 milyar dolarlık yatırım anlaşması imzaladı

Dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi olarak konumlandırılan BYD, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye’de yatırım yapma konusunda bir anlaşma imzaladı.

İmzalar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde atıldı. Anlaşmayı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve BYD Yönetim Kurulu Başkanı Wang Chuanfu birlikte imzaladı.

Bu anlaşma kapsamında, BYD’nin Türkiye’de yaklaşık 1 milyar dolarlık bir yatırımla yıllık 150.000 araç kapasiteli elektrikli ve şarj edilebilir hibrit otomobil üretim tesisi ile sürdürülebilir mobilite teknolojilerine yönelik bir Ar-Ge merkezi kurması planlanıyor. 2026 sonunda üretime başlaması hedeflenen tesiste, 5.000 kişiye kadar doğrudan istihdam sağlanması bekleniyor.

Türkiye’nin avantajlarıyla Avrupa’ya açılma

Dünyada yılda 3 milyondan fazla otomobil üreten ve elektrikli araç satışlarında lider olan BYD, Türkiye’nin tercih edilmesiyle ilgili açıklamasında, “Türkiye’nin gelişen teknoloji ekosistemi, güçlü tedarikçi tabanı, olağanüstü konumu ve nitelikli iş gücü gibi avantajları sayesinde, bu yatırım yerel üretim yeteneklerimizi geliştirecek ve lojistik verimliliği artıracaktır. Avrupa’daki tüketicilere ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.

Türkiye: Küresel yatırımlar için cazibe merkezi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır bu yatırımla ilgili verdiği demeçte;

“Elektrikli araç ve batarya teknolojilerinde lider küresel marka BYD’nin Türkiye’ye yatırım kararı almasından memnuniyet duyuyoruz. Bu yatırım, Çin’e yaptığımız ziyaretin ve uzun süren görüşmelerin sonucudur. Yeni teknolojileri ve Ar-Ge’yi Türkiye’ye getirme çabalarımız, ülkemizin uluslararası yatırımlar için bir merkez olma potansiyelini vurgulamaktadır. Türkiye, yeni nesil ve çevre dostu elektrikli araçlara yönelik dönüşümü öncelikli bir hedef olarak görüyor. Togg gibi milli markamız bu yolda öncü bir adım olmuştur. Ülkemizde üretim yapan diğer markaların elektrikli araçlara yönelik yatırımları da bakanlığımızca desteklenmektedir. Şarj istasyonlarının hızla yaygınlaşması sağlanmıştır. Türkiye, yeni yatırımlarla otomotiv sektöründe dönüşümün lider ülkesi olacak.”

Kacır, Türk otomotiv sanayii için tarihi bir güne şahitlik ettiklerini belirterek; “2002 yılında yaklaşık 300 bin araç olan üretimimiz, geçtiğimiz yıl 1 milyon 400 bini aştı. BYD’nin yatırım kararı, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sürdürülen yatırımcı dostu politikaların ve desteklerin sonucudur. Türkiye, Avrupa pazarına ve serbest ticaret anlaşmalarıyla birçok ihracat pazarına erişim kapısıdır. Türkiye’ye güvenen ve yatırım yapanlar kazanmaya devam edecektir.”

Logo Ventures’tan Merve Zabcı ile Startupfon’dan Gülsüm Çıracı, VC ekosisteminin geleceğini anlattı

Logo Ventures yönetici ortağı Merve Zabcı ile Startupfon kurucusu ve CEO’su Gülsüm Çıracı, VC ekosisteminin geleceğini egirişim Summit 2024 sahnesinde Başak Zorlutuna’nın moderatörlüğünde anlattı.