Ana Sayfa Blog Sayfa 3

İçim Süt’ten TÜBİTAK destekli proje: “Çiğ Süt Arz, Miktar ve Fiyat Tahminleme Simülasyonu”

İçim Süt’ün akademi ve teknoloji sağlayıcılarıyla iş birliği yaparak başlattığı “Çiğ Süt Arz, Miktar ve Fiyat Tahminleme Simülasyonu” projesi, binlerce yapılan başvuru arasından TÜBİTAK desteği almaya hak kazanan 12 projeden biri oldu.

Proje kapsamında geliştirilen yapay zekâ ve makine öğrenmesi tabanlı tahminleme altyapısı ile çiğ süt tedariğinde bölgesel ve mevsimsel değişimleri yüksek doğrulukla öngörerek üretim planlamasında verimlilik artışı hedefleniyor. Bu sayede arz-talep dengesi daha kontrollü ve öngörülebilir biçimde yönetilecek ve sektör paydaşları için uzun vadeli, sürdürülebilir ve veriye dayalı karar alma ortamı sağlanacak.

Recep Ateş: “Arz-talep dengesine dayalı, öngörülebilir ve sürdürülebilir bir yapı kuruyoruz”

İçim Süt Süt Alım Direktörü Recep Ateş, projeyle üretim planlamasını doğrudan etkileyen çiğ süt tedarik sürecindeki öngörü başarısını artırmayı hedeflediklerini belirtti:

“Süt üretimine etki eden tüm parametrelerin istatistiksel verilerini takip ediyoruz. Proje ile arz-talep dengesini sağlamak ve sektör paydaşları için öngörülebilir, sürdürülebilir bir süreç yönetimi oluşturacağız.”

Mehmet Belgen: “Yapay zekâ destekli karar sistemleriyle dijital dönüşümü ölçeklenebilir hale getiriyoruz”

İçim Süt Dijital ve Bilgi Teknolojileri Direktörü Mehmet Belgen ise şunları ifade etti:

“Bu proje, yapay zekâ ve makine öğrenmesi tabanlı algoritmalar sayesinde çiğ süt üretiminde mevsimsel ve bölgesel varyasyonları yüksek doğrulukla öngörmeyi kolaylaştıracak. Böylece arz-talep dengesine dayalı karar destek sistemlerinin etkinliğini artırırken, tarım ve gıda sektöründe veri odaklı dijital dönüşümün ölçeklenebilirliğini somutlaştıracağız.”

Dil modeli bağımsızlığı sunan Mamentis, 4 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Yapay zeka destekli çözümlerle işletmelerin operasyonel verimliliğini artıran yerli girişim Mamentis, yapay zeka girişimlerine odaklanan Kayacan Ventures‘tan yatırım aldı.

Esnek mimarisi sayesinde farklı dil modelleriyle uyumlu çalışan ve özel ile genel bulut altyapılarına sorunsuz entegre olan Mamentis, kullanıcılara üretici veya model bağımlılığı olmadan güvenilir, ölçeklenebilir yapay zeka çözümleri sunuyor.

İngiltere’deki başlangıç ofisinden sonra Türkiye’de operasyonlarını genişleten Mamentis, şirketler ve bireyler için yeni nesil yapay zeka ajanlarını kolayca geliştirme ve yönetme imkanı sağlayan entegre bir bulut sistemi sağlıyor.

4 milyon dolar değerleme ile kapanan yatırım turu, Mamentis’in ürün geliştirme hızını yükseltmesine, pazar payını büyütmesine ve yapay zeka teknolojilerini daha fazla kullanıcıya eriştirmesine katkı sağlayacak.

Mamentis Kurucusu Onur Yüksektepeli, alınan yatırımla ilgili verdiği demeçte;

“Yapay zekanın taşıdığı büyük potansiyelin farkındayız, fakat bu teknolojinin sağlam ve güvenilir bir altyapıyla herkes tarafından erişilebilir hale gelmesi şart. Mamentis olarak biz, işte bu kritik noktada rol üstleniyoruz; platform ve model bağımsız yapımızla, işletmelerin ve bireysel geliştiricilerin gereksinimlerine özel yapay zeka çözümleri üretmelerini kolaylaştırıyoruz. Kayacan Ventures’ın yatırımı, vizyonumuzu hayata geçirme sürecimizde bize güçlü bir destek sağlayacak ve yapay zekayı daha fazla kişiye ulaştırma hedefimizi ivmelendirecek.”

Giyilebilir sağlık teknolojileri geliştiren yerli girişim Kodgem, 4.5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Türkiye’nin önde gelen yenilikçi girişimlerinden Kapadokya merkezli Kodgem, yapay zeka modelli giyilebilir sağlık teknolojileri alanındaki vizyonunu bir adım ileri taşıyor.

Infinia‘dan 4.5 milyon dolar değerleme üzerinden stratejik yatırım alan Kodgem, küresel ölçekte artan talebi karşılamak üzere üretim kapasitesini 10 kata kadar artırmayı hedefliyor. Bu iş birliği, yalnızca iki şirketin güçlerini birleştirmesi değil; aynı zamanda sürdürülebilir, yenilikçi ve geleceğe yön veren teknolojilerin küresel ölçekte yaygınlaşması adına önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor. Hali hazırda 62 ülkeden gelen sipariş ve talepleri daha hızlı karşılamayı amaçlayan Kodgem, yatırım kapsamında özellikle seri üretim altyapısı, tedarik zinciri ve kalite güvence süreçlerini güçlendirecek.

Infinia’nın Stratejik Vizyonu: Sürdürülebilir, Yenilikçi ve Geleceğe Yön Veren Teknolojiler
Infinia tarafından ise yapılan bu yatırım, şirketin stratejik vizyonunun doğal bir uzantısı olarak görülüyor. Elektronik yazılım ve donanım alanındaki güçlü mühendislik yetkinlikleriyle öne çıkan Infinia, kurulduğu günden bu yana çeşitli sektörlere yönelik sürdürülebilir ve yenilikçi teknolojik çözümler sunmaktadır. INFINIA, sürdürülebilirlik, yenilik ve çevre dostu teknolojiler vizyonunu yalnızca kendi projelerinde değil, aynı zamanda geleceği dönüştürme potansiyeline sahip girişimlerde de hayata geçirmek istemektedir. Kodgem’in yapay zekâ destekli giyilebilir sağlık teknolojileri de bu vizyonun güçlü bir parçası olarak öne çıkıyor.

Yapay zeka destekli giyilebilir sağlık teknolojilerinde yeni bir dönüm noktası

üKodgem; yapay zekâ destekli Straight Plus gibi ürünlerle doğru duruşu teşvik eden, kullanıcının hareket örüntülerini analiz eden ve uzun süreli kötü postürü akıllıca ayırt eden çözümler sunuyor. INFINIA Mühendislik ile yapılan bu iş birliği, şirketin küresel ölçeklenme yolculuğunda üretim gücünü ve operasyonel verimliliğini artıracak.

Kodgem Kurucu Ortağı ve CEO’su Fatih Durmaz yatırımla ilgili verdiği demeçte;

“Bu yatırım, Yapay Zekâ Modelli Giyilebilir Sağlık Teknolojileri vizyonumuzu daha geniş kitlelere ulaştırmamız için önemli bir eşik. INFINIA ile kurduğumuz stratejik ortaklık sayesinde üretimimizi 10× ölçeğe taşıyarak 62 ülkeden gelen talebi çok daha etkin biçimde karşılayacağız.”

Bunun yanında Kodgem, tamamen kendi Ar-Ge’siyle geliştirdiği ve duruş üzerine özel olarak eğitilmiş yapay zekâ modeli Model-Str-211’i daha da ileri taşımayı hedefliyor. Bu çerçevede şirket, cihazla birlikte aktif egzersiz deneyimini mümkün kılan yeni özelliklerini de kullanıcılarla buluşturmaya hazırlanıyor.

Ayrıca Kodgem, Clinic+ adını verdiği yeni çözümle, X-ray’e girmeden ve vücuda yerleştirilen cihazlar üzerinden, Kifoz, Lordoz ve Skolyoz gibi omurga ölçümlerini AI desteğiyle kestirmeyi amaçlıyor. Clinic+’ın ilk MVP’sinin yakın dönemde sahaya çıkarılması planlanıyor.
Kodgem Hakkında

Amiral ürünü Straight+, doğru duruşu destekleyen akıllı bildirimler ve ayrıntılı raporlamalarla kullanıcıların günlük postür alışkanlıklarını iyileştirmeye yardımcı olur.

10 ülkede 14 binden fazla işletmeye hizmet veren NarPOS’un 2025 yılı ilk yarı verileri

Türkiye’de 2025 yılının ilk yarısı, gıda ve yiyecek sektöründe yüksek enflasyonun maliyet baskısı yaratmaya devam ettiği bir dönem oldu. Bu yıl itibarıyla restoranlara gelen adisyon sistemi kullanma zorunluluğu da maliyetleri artırdı. İşletmeler, artan vergi yükleri ve kârlılık baskısıyla başa çıkmak için, operasyonel verimliliği ve gider minimizasyonunu önceliklendirmek zorunda kaldı.

Bu noktada, yerli finansal teknoloji şirketi NarPOS’un sunduğu çözümler, işletmelerin artan maliyet ve vergi baskısı altında operasyonel verimliliği artırmasına ve gelirlerini büyütmesine önemli katkı sağladı.

NarPOS, stratejik finans danışmanı raporlarına göre; 2025 yılının ilk yarısında gelirlerini geçen yıla kıyasla yüzde 250 artırdı. Komisyon işlem hacmi, ikinci çeyrekte bir önceki yılın tamamına oranla yüzde 88 artarak şirket tarihindeki en yüksek seviyeye ulaştı. Yıl sonu için belirlenen 5,5 milyar TL komisyon geçişi hedefi doğrultusunda emin adımlarla ilerleyen şirket, brüt kâr marjını yüzde 70’in üzerinde korurken FAVÖK de pozitif seyrini sürdürdü.

Aynı zamanda şirket, Ar-Ge harcamalarını yüzde 15 artırarak yenilikçi ürün ve teknolojilere yatırım yapmaya devam etti.

Müşteri memnuniyetinde yeni bir dönem

NarPOS, müşteri edinim maliyetlerini sadece 10 gün gibi kısa bir sürede geri döndürürken yapılan yatırımı hızla gelire çevirmeyi başardı. Müşterilerden elde edilen gelir de kayda değer şekilde arttı. Ortalama müşteri başına gelir (ARPA) yüzde 34 yükseldi. Dijital pazarlamada yüksek potansiyelli potansiyel müşteri (nitelikli lead) sayısı yüzde 115 artarken lead maliyeti yüzde 40 düştü. Bu sayede NarPOS, daha az harcama ile gerçekten değerli müşterilere ulaşarak pazarlama yatırımlarının verimliliğini en üst düzeye çıkardı.

Şirket, müşteri memnuniyetinde de önemli adımlar attı. Kaçan çağrılar yüzde 58 azalırken, hizmet yanıt süreleri 12 dakikadan 2,7 dakikaya geriledi. Bu gelişmeler, NarPOS’un müşterilerine daha hızlı, etkili ve kaliteli hizmet sunduğunu ortaya koyuyor.

Dijital stratejiler büyümenin itici gücü

NarPOS’un hızlı büyümesinde, hedef odaklı ve verimli dijital pazarlama stratejileri belirleyici bir rol oynuyor. Şirketin dijital pazarlama yatırımları, 3,26 kat getiri (ROAS) ile yüksek bir verimlilik sergiledi; yani her 1 TL’lik harcama, NarPOS’a 3,26 TL gelir olarak geri döndü.

Bu sonuç, NarPOS’un pazarlama bütçesini sadece artırmakla kalmayıp; doğru kitleye, doğru mesajla ulaştırdığını ve yatırımın kısa sürede somut kazanca dönüştüğünü gösteriyor. NarPOS, dijital kanalları etkin kullanarak hem müşteri tabanını büyütüyor hem de pazarlama harcamalarının verimliliğini en üst düzeye taşıyor.

İlyas Akça: “”Dijitalleşme ve inovasyonla sektörde lider konumdayız”

NarPOS Kurucu Ortağı ve CEO’su İlyas Akça konuyla ilgili demecinde;

İlyas Akça, NarPOS Kurucu Ortağı ve CEO'su
İlyas Akça, NarPOS Kurucu Ortağı ve CEO’su

“2025’in ilk yarısı, sektörümüz için zorlukların yoğunlaştığı; ancak dijitalleşme ve verimlilik arayışının da zirveye ulaştığı bir dönem oldu. Bugüne kadar olduğu gibi, 2025 yılının ilk yarısında da zorlu ekonomik koşullara rağmen hem müşterilerimizin operasyonel verimliliğini artırmayı hem de kendi büyümemizi hızlandırmayı başardık. Yatırımlarımızın kısa sürede gelir getirmesi, dijital pazarlama stratejilerimizin doğruluğu ve Ar-Ge odaklı yaklaşımımız, bizi sektörde lider konuma taşıyor. Hedefimiz, teknolojiyi ve inovasyonu kullanarak her zaman müşterilerimize daha hızlı, daha verimli ve daha kaliteli hizmet sunmak.”

NarPOS’un 2025 yılının ilk yarısında kaydettiği başarı hikayesi, verimlilik, müşteri memnuniyeti ve inovasyonun bir arada nasıl yönetilebileceğinin çarpıcı bir örneğini sunuyor. Şirket, kısa sürede elde ettiği etkileyici sonuçlarla sektördeki lider konumunu güçlendirmiş oldu.

ODTÜ Teknokent’te kurulan SmartAlpha, Amerika’da FDA onayı alan ilk yerli yapay zeka şirketi oldu

ODTÜ Teknokent merkezli sağlık teknolojisi girişimi SmartAlpha’nın geliştirdiği yapay zeka yazılımı, ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nden (FDA) klinik kullanım onayı alarak tıbbi cihaz olarak tanındı.

  • SmartAlpha, Türkiye’de bu onayı alan ilk yapay zeka şirketi oldu.

Tüm dünyada hastanelerde yaşanan yoğunluk ve uzun randevu bekleme süreleri, bu soruna çözüm arayan girişimler için önemli bir çalışma alanı haline geliyor. Gittikçe yaygınlaşan yapay zeka teknolojileri de bu sorunun çözümünde her geçen gün daha çok önem kazanıyor. SmartAlpha’nın geliştirdiği tıbbi görüntüleme asistanı, ultrason muayenesi esnasında görüntüyü anında analiz ediyor ve hekime yönlendirmelerde bulunarak süreci kolaylaştırıyor. Böylece, yapay zeka sayesinde kolay ve güvenli bir şekilde ultrason muayenesi yapma olanağı doğuyor.

“Sağlık sektöründe en çok ülkeye satış yapabilen yapay zeka şirketlerinden biriyiz”

Utku Kaya, SmartAlpha Kurucusu
Utku Kaya, SmartAlpha Kurucusu

SmartAlpha Kurucu Ortağı Utku Kaya, FDA onayıyla ilgili verdiği demeçte;

“Yapay zeka kullanılarak geliştirilen birçok başarılı teknoloji, ne yazık ki küresel pazarda ticarileşme fırsatı bulamıyor. Sağlık sektörü, bu konuda en zorlu alanlardan biri olmanın yanı sıra, aynı zamanda en büyük potansiyeli de barındırıyor. Biz SmartAlpha olarak, önce Avrupa’da, şimdi de ABD’de bu aşamayı tamamlamış olduğumuz için mutluyuz. Şu anda sağlık sektöründe dünyada en çok ülkeye satış yapabilen yapay zeka şirketlerinden biriyiz. Bu da ileri teknoloji ihracatı anlamına geliyor. Bize güvenen yatırımcılarımıza ve insan hayatına dokunan teknolojiler üretmeyi hedef edinmiş ekibimize çok şey borçluyuz. Sıradaki hedefimiz; Kuzey Amerika ve Uzak Doğu’daki operasyonlarımızı büyütmek.”

Melek ve kurumsal yatırımcılar tarafından destekleniyor

SmartAlpha’nın aldığı klinik onay, geliştirdiği yapay zeka destekli görüntü analiz teknolojisinin, ABD’deki kliniklerde sezaryen, meme cerrahisi, diz ve omuz ameliyatları gibi geniş bir yelpazedeki klinik uygulamalarda ağrı giderimi amacıyla kullanılmasının önünü açıyor. Yakın zamanda evde kullanılabilecek yeni yapay zeka ürünleri için de resmi başvurular yapmayı planlayan yerli girişim, bu ürünlerin özellikle ev kazaları ve yaşlı bakımında erken teşhis amacıyla kullanılmasını hedefliyor.

Ankara merkezli sağlık teknolojisi girişimi, mühendis ve hekimlerden oluşan 20 kişilik bir ekiple faaliyet gösteriyor. Geçtiğimiz yıl dünyanın önde gelen sağlık teknolojisi şirketlerinden Siemens Healthineers ile işbirliğini duyuran girişim, melek ve kurumsal yatırımcılar tarafından da destekleniyor.

B2B operasyonlarına son veren Hepsipay, dijital cüzdan olarak devam edecek [Özel Haber]

Hepsiburada kaynaklarından özel olarak edindiğimiz bilgiye göre, yerli finansal teknoloji şirketi Hepsipay‘in B2B operasyonları kapanıyor. Kısacası “Hepsipay ile Öde” dönemi bitti. Şirket Dijital Cüzdan olarak yoluna devam edecek. İşletmeler artık bu ödeme yönteminden faydalanamayacak.

Hepsiburada’nın egirişim’e özel açıklaması:

“Hepsiburada olarak müşterilerimizin hayatını iyileştirecek yenilikçi çözümler geliştirmeyi önceliğimiz olarak görüyor, fintech stratejilerimizi de bu vizyon doğrultusunda şekillendiriyoruz. Bu kapsamda Hepsiburada ile birlikte perakende ve e-ticaret alanında faaliyet gösteren şirketlere de sunduğumuz “Hepsipay ile Öde” hizmeti bundan böyle sadece Hepsiburada platformunda kullanılacak.

Hepsipay, farklı ödeme ve vadelendirme çözümleri ile Hepsiburada müşterilerinin hayatını kolaylaştıran hizmetler sunmaya devam edecek. Önümüzdeki dönemde de finansal hizmetler ve ödeme çözümleri alanında çalışan ekiplerimiz, 17 milyon müşterimizin hayatına değer katan yenilikçi fintech çözümleri geliştirmeyi sürdürecek.”

Yerli yatırım uygulaması Midas, 80 milyon dolar Seri B yatırım aldı

Türkiye’nin önde gelen yatırım uygulaması Midas, Seri B turunda 80 milyon dolar yatırım aldı. Bu tutar, bugüne kadar Türkiye’de bir fintech şirketine yapılan en büyük yatırım olarak kayda geçti. Bu yatırımla birlikte Midas’ın aldığı toplam yatırım tutarı 140 milyon doları geçti.

Midas, Borsa İstanbul, Amerikan borsaları, yatırım fonları ve kripto paraları tek bir platformda buluşturarak 3,5 milyon kullanıcıya hizmet veriyor. Şirket, aldığı yeni yatırımı özellikle uluslararası standartlarda güvenlik yatırımlarını daha da ileri taşımak ve ileri seviye yatırımcılar için yeni ürünleri hızla hayata geçirmek amacıyla kullanacak.

Dünyanın En Güçlü Fintech Yatırım Fonları, Midas’ın Vizyonuna Ortak Oldu

Seri B yatırım turu, fintech dünyasının en saygın fonlarından QED Investors liderliğinde gerçekleşti. Tura; Dünya Bankası’nın yatırım kolu International Finance Corporation (IFC), HSG (eski adıyla Sequoia China), Revolut CEO’su Nik Storonsky’nin kurucusu olduğu QuantumLight, Spice Expeditions LP ve George Rzepecki de yeni yatırımcı olarak katıldı. Mevcut yatırımcılar Spark Capital, Portage Ventures, Bek Ventures ve Nigel Morris ise bu tura da katılarak Midas’a olan güvenlerini bir kez daha ortaya koydu.

Yatırıma katılan bu fonlar; TikTok, Alibaba, Coinbase, Nubank, Revolut, Twitter ve Slack gibi dünyaca tanınan teknoloji devlerinin erken dönem yatırımcıları olarak biliniyor. Rekor büyüklükteki bu tur, dünya çapındaki yatırımcıların Midas’a duyduğu güveni ve Midas’ın sektördeki öncü konumunun uluslararası alanda tanındığını gösteriyor. Bu yatırım, Türkiye fintech ekosistemi için de tarihi bir dönüm noktası niteliğinde.

QED Investors ortağı Yusuf Özdalga, “Midas, Türk yatırımcıların hem yerli hem de küresel ölçekte geniş yatırım fırsatlarına, en ileri fintech çözümleriyle erişimini mümkün kıldı. QED olarak Midas’ın Seri B turuna liderlik etmekten gurur duyuyoruz. Egem ve ekibinin yarattığı güçlü ürün ve performans kültürüyle iş birliği yapmak bizim için büyük bir heyecan. Türkiye’de, bölgede ve ötesinde bu büyüme yolculuğunun bir parçası olmayı dört gözle bekliyoruz” dedi.

Midas, Türkiye’de yatırımı dönüştürüyor

2020’de kurulan Midas, bireysel yatırımcıların finansal piyasalara erişimini köklü biçimde değiştirdi. Komisyonsuz, masrafsız ve kullanıcı dostu yatırım deneyimi sayesinde milyonlarca kişi ilk kez Midas aracılığıyla piyasalarla buluştu. Bugün 3,5 milyondan fazla kullanıcı, Midas sayesinde toplamda 2 milyar TL’nin üzerinde işlem komisyonu tasarrufu elde etti. Kullanıcıların yarısı, hayatlarındaki ilk yatırımı Midas üzerinden yaptı.

Midas, Türkiye’de yatırım maliyetlerini köklü biçimde düşürerek piyasada yeni bir standart belirledi. ABD borsalarında işlem ücretlerini %90 azaltmasının ardından, 2025’te Borsa İstanbul işlemlerinde tüm komisyonları kalıcı olarak kaldırdı. Canlı veri ve saklama hizmetlerini ücretsiz sunarken, para transferlerini de saniyeler içinde & masrafsız hale getirdi. Bu adımlar, Midas’ı Türkiye’de bireysel yatırımcıların ilk tercihi konumuna taşıdı.

Midas, Yeni Ürünler ve Güvenlik Yatırımlarıyla Büyüyor

Yatırımı geniş kitleler için erişilebilir hale getiren Midas, şimdi ise ileri seviye yatırımcıların ihtiyaçlarına odaklanıyor. Kredili yatırım, gelişmiş analiz araçları ve Midas Pro’nun ardından, Seri B yatırımıyla birlikte ABD ve Türkiye borsalarında türev ürünler devreye alınacak.

Eylül ayında sunulacak ABD opsiyon sözleşmeleri, bu stratejinin ilk adımı olacak. Yatırımcılar ücretsiz canlı veri, rekabetçi fiyatlandırma ve sade ekranlarla işlem yapabilecek; böylece “Midas Standardı” türev ürünlere de taşınmış olacak.

Midas, bu yatırım turuyla birlikte kullanıcı varlıklarının güvenliği ve hizmet sürekliliğine yönelik yatırımlarını daha da ileri taşıyor. Uluslararası standartlarda güvenlik uygulamaları ve güçlü teknolojik altyapı sayesinde yatırımcılarına her koşulda güvenilir ve kesintisiz bir deneyim sunuyor.

“Türkiye’de Yatırımı Daha Erişilebilir ve Güvenli Hale Getiriyoruz”

Midas CEO’su Egem Eraslan, “Kurulduğumuz günden bu yana amacımız yatırımı herkes için erişilebilir, düşük maliyetli ve pürüzsüz bir deneyim haline getirmekti. Bugün milyonlarca kişi yatırımlarını günlük yaşamlarının doğal bir parçası olarak Midas üzerinden yönetiyor. Yeni yatırımla birlikte, tüm yatırım ihtiyaçlarını tek platformda buluşturan kapsamlı bir ekosistem inşa ederken, güvenlik ve teknolojik altyapıya yaptığımız yatırımları da güçlendiriyoruz. Böylece hem Türkiye’de hem de küresel ölçekte bireysel yatırımcıların ihtiyaçlarına yanıt veren bir fintech şirketi olarak büyümeye devam edeceğiz” dedi.

Winfluencer’ın devam eden yatırım turuna Decacorn Angels katıldı

Yapay zeka destekli influencer pazarlama teknolojisi platformu sunan yerli girişim Winfluencer, şu an devam ettiği turda; melek yatırım ağı Decacorn Angels‘tan yatırım aldı.

Winfluencer, markalar ile içerik üreticilerini gerçek zamanlı verilerle buluşturarak kampanya yönetimini uçtan uca kolaylaştırıyor. Platform, reklam verenlerin doğru içerik üreticileriyle hızlı ve etkili kampanyalar yürütmesini sağlarken; aynı zamanda ses ve görsel analiz teknolojileriyle içerik kalitesini ölçebiliyor, performansı yapay zeka destekli tahmin modelleriyle öngörebiliyor.

Winfluencer, geçtiğimiz aylarda İş Bankası Yapay Zeka Fabrikası ve İTÜ ARI Teknokent’in yatırım fonlarının da ilgisini çekmiş yatırım almış, aynı zamanda Innogate programı kapsamında uluslararasılaşma yolculuğunda Londra’ya gitmeye hak kazanmıştı.

Girişimin kurucusu Funda Yener’den edindiğimiz bilgiye göre bu tur devam ediyor ve yakında tamamlanacağını dile getirdi.

Arfika’daki yapay zeka girişimlerine odaklanan program: AfricAI

Avustralya merkezli Lakeba Group, Nijerya merkezli Next Digital, Birleşik Arap Emirlikleri merkezli AqlanX ve Türk girişimciler tarafından Boğaziçi Teknopark’ta kurulan, kısa süre önce Amsterdam’da şube açan Agentic Dynamic, Afrika’da yapay zekâ alanında stratejik bir iş birliğine imza attı.

Ortak girişim AfricAI, Afrika pazarlarına uygun yapay zekâ çözümleri geliştirmeyi ve bunları yerel altyapılar üzerinden hayata geçirmeyi amaçlıyor.

Nijerya’dan başlayarak kıta geneline yayılacak

AfricAI’nin ilk uygulamaları Nijerya’da devreye alınacak. Ülkenin mevcut veri merkezleri ve dijital altyapısından yararlanarak sağlık, dijital kimlik, kamu hizmetleri ve kurumsal iş akışlarında yapay zekâ çözümleri geliştirilecek. Ortak girişimin amacı yalnızca teknoloji transferi değil; Afrika’nın kendi yapay zekâ ekosistemini, kendi kaynakları ve uzmanlarıyla inşa etmesine katkı sunmak.

2026 yılına kadar girişimin Gana, Kenya, Güney Afrika ve Ruanda’ya açılması planlanıyor. Bu süreçte kıta genelinde 100’den fazla yapay zekâ uzmanının eğitilmesi, veri işleme kapasitesinin artırılması ve yerel yönetimlerin dijitalleşme çalışmalarına destek verilmesi hedefleniyor.

Dijital egemenlik ve bölgesel yetkinlik ön planda

AfricAI, Afrika ülkelerinin dijital egemenliklerini güçlendirmeyi merkezine alıyor. Yerel düzenlemelerle uyumlu çözümler geliştirilerek verilerin kıta dışına çıkmadan güvenli biçimde işlenmesi sağlanacak. Ayrıca, farklı Afrika dillerinde hizmet verebilecek çok dilli yapay zekâ sistemleri geliştirilecek.

Girişim, bu çalışmaların kalıcı ve sürdürülebilir olabilmesi için bir Mükemmeliyet Merkezi (Center of Excellence) kurmayı planlıyor. Merkez; yapay zekâ mühendisliği, siber güvenlik, model geliştirme ve etik kullanımlar üzerine uzman yetiştirilmesine katkı sağlayacak. Kamu-özel sektör iş birlikleriyle sağlık, finans, eğitim ve kamu yönetimi gibi alanlarda pilot projeler yürütülmesi de öngörülüyor.

Agentic Dynamic Kurucu ortağı ve CTO’su Bülent Eğrilmez: “Bizim önceliğimiz, insan iş akışlarını destekleyen ölçeklenebilir ve alan odaklı otomasyon çözümleri geliştirmek. AfricAI ile bu yaklaşımı Afrika kıtasında, yerel ihtiyaçlara göre uyarlanmış şekilde hayata geçirme fırsatı buluyoruz.”

AfricAI’ın arkasındaki şirketler

  • Next Digital: Nijerya merkezli şirket, Afrika ülkelerinde dijital çözümler ve yapay zekâ uygulamaları geliştiriyor.
  • Lakeba Group: Avustralya merkezli teknoloji stüdyosu, yapay zekâ, siber güvenlik ve dijital altyapı alanlarında faaliyet gösteriyor.
  • AqlanX: BAE merkezli yapay zekâ şirketi, çok dilli otomasyon ve güvenli dijital dönüşüm çözümleri üretiyor.
  • Agentic Dynamic: Türk girişimciler tarafından Boğaziçi Teknopark’ta kurulan ve Amsterdam’da şubesi bulunan teknoloji şirketi. Çoklu ajan mimarileri ve RAG (Retrieval-Augmented Generation) tabanlı yapay zekâ çözümleri geliştiriyor.

KAGİDER, kadın girişimcileri destekleyeceği program KAGİDER Momentum’u duyurdu

Kadın girişimcilerin iş dünyasında daha güçlü, dirençli, rekabetçi ve sürdürülebilir bir konuma gelmelerini hedefleyen KAGİDER Momentum: Kadın Girişimci Güçlendirme Programı, 14 Ağustos 2025 tarihinde yapılan tanıtım oturumu ve ilk eğitimiyle başladı.

Türkiye Kadın Girişimcileri Derneği (KAGİDER) tarafından geliştirilen ve 24 ay sürecek olan program, mikro ve küçük ölçekli, dezavantajlı konumdaki kadın liderliğindeki işletmelere yönelik çok boyutlu bir gelişim modeli sunuyor.

Program; dijital eğitimler, birebir mentorluk ve uzman danışmanlık desteklerinin yanı sıra yönetim kurulu simülasyonları, ulusal ve uluslararası ağlara erişim, yatırımcı ve iş ortaklarıyla buluşma etkinlikleri gibi birçok bileşeni bir araya getirerek kadın girişimcilere sürdürülebilir büyüme yolunda stratejik katkılar sunacak.
Esra Bezircioğlu: “KAGİDER Momentum, değişim isteyen kadınlara açık bir davettir.”

Programla ilgili değerlendirmelerde bulunan KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu verdiği demeçte;

“KAGİDER olarak uzun yıllardır kadın girişimciliğinin güçlenmesi için çok boyutlu çalışmalar yürütüyoruz. KAGİDER Momentum programı, bu vizyonun somut bir yansımasıdır. Her kadının potansiyeline ulaşma hakkı vardır ve biz bu potansiyeli açığa çıkaracak güvenli, destekleyici ve stratejik bir alan sunuyoruz. KAGİDER Momentum, yalnızca bir eğitim ya da mentorluk programı değil; değişim yaratmak isteyen kadınlara açık bir davettir. Bu programa katılan her kadın girişimcinin, kendi çevresinde de bir dönüşüm başlatacağına inanıyoruz.”

Toplamda 10 fazdan oluşan program, hibrit bir modelle (çevrimiçi ve yüz yüze etkinliklerle) yürütülecek. Girişimcilerin daha etkin, görünür ve dirençli hale gelmeleri hedefleniyor.