Sizlere dün ABD’de bireysel üyelik modelini sonlandırıp kurumsal üyelik modeli ile devam edeceğini açıkladığımız Sinemia’yı neden böyle bir karar verdiğini biraz araştırdık.
Dünkü haberde sizlere Sinemia’nın global pazarlardaki operasyonlarını yeniden yapılandırmasını, bireysel üyelik modelini durduğunu ve kurumsala odaklanacağını açıklamıştık. Bu alınan kararın neden olabileceğini biraz araştırınca; Sinemia’nın ABD pazarında son kullanıcı nezdinde, pazarın ihtiyaçlarına tam cevap verememe, teknoloji konusunda yaşadığı sıkıntılar olarak gözlemledik. Ayrıca bireysel kullanıcı tarafında şikayetlerin son zamanlarda çok fazla arttığını da söyleyebiliriz.
Techcrunch‘ın yazarı Brian Heater, 3 hafta önce yaptığı bir habere göre; artan tüketici baskısı ve şikayetler üzerine Sinemia’nın zor günler geçirdiğini belirtti.
Bunların sebebi olarak da;
- Gizli ücretler,
- İadesi olmayan iptaller,
- Yaygın uygulama sorunları.
olarak açıklandı.
Rıfat Oğuz “CEO olarak söyleyebilirim ki hala öğreniyoruz.”
Brian, ABD’de düzenlenen CinemaCon’da Sinemia CEO’su Rıfat Oğuz ile bu konuyu kısaca konuştuğunda Oğuz’dan “CEO olarak söyleyebilirim ki hala öğreniyoruz” cevabını almış.
Ayrıca; “Abone sayıları beklenenden fazla artış gösterdi. Geçen Ağustos’tan sonra bu yana hızlı büyümeyi beklemiyorduk. Ancak büyürken kendimizi de geliştiriyoruz ve sürdürülebilir olmanın da bir yolunu bulmaya çalışıyoruz.” demiş.
Sinemia’nın diğer önemli sorunlarından biri ise ABD pazarındaki rakibi MoviePass’in açtığı yeni dava olarak gösteriliyor. Bu süreç MoviePass’in Şubat 2018’de Sinemia’yı uygulama içerisindeki birçok patentli özelliğini kopyalamakla suçlaması ile başlamış. Özellikle MoviePass, cep telefonu konum verilerini kullanarak bir bilet alıcısının kimliğini doğrulamak için konum bazlı bir yöntemin kendinin ortaya çıkardığını söylemiş. Ancak Los Angeles mahkemesindeki bir yargıç’ın bu duruma gerçek bir icat olarak kuşkuyla baktığı söyleniyor. Yani MoviePass’in bu benim özelliğim demesi, mahkeme tarafından henüz kabul görmedi. MoviePass’in Sinemia’nın ABD’deki tüm faaliyetlerinin durdurulması talebi de mahkeme tarafından reddedildi.
Girişimcilik elbette zor bir süreçtir. Bazen beklenenden fazla büyürsün cevap veremezsin, bazen rakiplerinle uğraşırsın, bazen de teknolojik olarak istenen gelişmede yavaş kalırsın. Rıfat da bu noktada doğru bir karar vererek, en azından şimdilik, bireysel kullanıcılara odaklanmayı askıya alarak kurumsal odaklı ilerlemeyi düşünmüş. Her girişimin zorlu geçen günleri sayılabilecek onlarca sebeple olacaktır. Eminim ilerleyen süreçte, belki yeniden ABD pazarı için belki de yeni global pazarlar için son kullanıcı tarafında yeni atılımlar sağlayacaktır.
Biz de Rıfat’a hem ABD sürecinde hem de yeni pazarlara daha sağlam bir şekilde açılması konusunda başarılar dileriz.