Ana Sayfa Blog Sayfa 87

Yerli girişim Obilet, Fransa merkezli BlaBlaCar’dan stratejik yatırım alıyor

Türkiye’nin önde gelen online seyahat ve turizm platformlarından Obilet, stratejik yatırım almak üzere BlaBlaCar ile anlaşmaya vardığını duyurdu. Anlaşmanın kesinleşmesi için gerekli onayların alınmasının ardından, Obilet operasyonel bağımsızlığını koruyarak mevcut faaliyetlerini ve projelerini kesintisiz sürdürecek. Ayrıca, Obilet, BlaBlaCar’ın gelişmekte olan ülkelerde yürüttüğü otobüs biletleme işine de katkıda bulunacak.

  • Obilet’in kurucuları Ali Yılmaz ve Yiğit Gürocak, CEO’luk görevlerine devam edecekler.

2012 yılında kurulan Obilet, yüzlerce otobüs, havayolu, feribot, otel ve araç kiralama firmasının sunduğu yolculuk ve rezervasyon seçeneklerinin karşılaştırılmasını ve satın alınmasını sağlıyor. Yıllık 40 milyondan fazla biletleme ve rezervasyon işlemi ile dünyanın önde gelen seyahat-turizm platformlarından biri olan Obilet, B2C hizmetlerinin yanı sıra B2B iş ortaklarına sefer verisi dağıtımı ve otobüs firmalarına biletleme altyapı yazılımı (IMS) hizmetleri sunuyor. Otobüs biletlemesiyle başlayan Obilet, bu alanda dünya çapında en çok işlem gerçekleştiren ilk 3 platform arasında yer alıyor. Son dönemde yurt dışı pazar açılımına odaklanan Obilet, 15 dilde 50’den fazla ülkeye ait seferleri kullanıcılarına sunarak özellikle Doğu Avrupa’da lider seyahat biletleme platformlarından biri haline geldi.

Fransa merkezli BlaBlaCar ise 21 ülkede yılda 27 milyon aktif kullanıcının yolculuk paylaşımı yapmasını sağlayan bir platform. Şehirler arası topluluk tabanlı seyahatler için sürücüleri ve yolcuları bir araya getiren BlaBlaCar, dünya genelinde lider konumda bulunuyor. BlaBlaCar, multi-modal yolculuklar için ana platform olma vizyonunu taşıyor ve paylaşımlı veya toplu yolculukların yaygınlaştırılmasını kolaylaştırarak karbon emisyonunun azaltılmasına katkıda bulunmayı hedefliyor.

Obilet ve BlaBlaCar, yurtdışı pazarlarda birlikte büyümeyi hedefliyor. Obilet CEO’su Yiğit Gürocak, anlaşmayla ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye’nin en önde gelen seyahat-turizm platformu olduktan sonra yurtdışındaki pazarlara yöneldiklerini belirtti. BlaBlaCar ile benzer vizyon ve değerlere sahip olmalarının, otobüs biletlemesi alanında lider olma fırsatının sunulmasının ve BlaBlaCar’ın teknolojisi ile organizasyonel birikiminden yararlanma imkanlarının bu ortaklık teklifini değerlendirmeye motive eden en büyük unsurlar olduğunu ifade etti. Anlaşmanın tamamlanmasının ardından mevcut ekibi büyüterek çalışmalarını hızlandıracaklarını belirtti ve bu anlaşmanın Obilet’in tüm iş ortaklarına ve kullanıcılarına büyük fayda sağlayacağına inandığını söyledi.

BlaBlaCar CEO’su Nicolas Brusson ise, Obilet’in Türkiye’de otobüs sektörünün dijitalleşmesine öncülük ettiğini ve büyüme hikayesini uzun zamandır takip ettiklerini belirtti. BlaBlaCar’ın Obilet’e yapacağı yatırım ile Avrupa dışındaki pazarlarda sürdürülebilir mobiliteye erişim imkanlarını geliştirme misyonunu bir kez daha ortaya koyacaklarını ifade etti.

AWS’ten Üretken Yapay Zeka girişimlerine 230 milyon dolarlık destek

Bir Amazon şirketi olan Amazon Web Services (AWS), üretken yapay zeka uygulamalarının geliştirilmesini hızlandırmak için dünyanın dört bir yanındaki girişimlere 230 milyon dolarlık destek taahhüdünde bulunduğunu duyurdu.

Bu taahhüt ile startup’lara, özellikle de erken aşamadaki şirketlere, yapay zeka (AI) ve makine öğrenimi (ML) teknolojilerini daha iyi kullanmaları için AWS kredileri, mentorluk ve eğitim sağlanacak. Yeni taahhüdün bir kısmı, karmaşık zorlukların üstesinden gelmek için üretken yapay zekadan faydalanan en iyi 80 erken aşama startup’ın her birine uygulamalı uzmanlık ve 1 milyon dolara kadar AWS kredisi sağlayan bir program olan AWS Üretken Yapay Zeka Hızlandırma Programı’nın (AWS Generative AI Accelerator) ikinci grubunu finanse edecek. AWS Üretken Yapay Zeka Hızlandırma programı için başvurular 19 Temmuz’a kadar devam edecek. Başvurular bu adresten adresinden yapılıyor.

AWS Yapay Zeka Ürünleri Başkan Yardımcısı Matt Wood konuyla ilgili verdiği demeçte:

“AWS, 18 yılı aşkın bir süredir diğer tüm bulut sağlayıcılarından daha fazla startup’ın işlerini kurmasına, başlatmasına ve ölçeklendirmesine yardımcı oluyor. Yani tüm AI/ML unicorn’larının yüzde 96’sının AWS üzerinde çalışıyor olması bir tesadüf değil. Bu destek taahhüdümüzle, tüm dünyanın öğrenme, bağlantı kurma ve iş yapma şeklini her yönden etkileyecek yeni yapay zeka uygulamalarının geliştirilmesi için ihtiyaç duyulan yapı taşlarını sağlayarak startup’ların birinci sınıf şirketler kurmasına ve ölçeklendirmesine yardımcı olacağız.”

İlgilenen startup’lar bu fonlara nasıl erişebilecekleri hakkında daha fazla bilgi için https://aws.amazon.com/tr/startups/generative-ai/ adresini ziyaret edebilirler. Startup’lar, AWS kredilerini AWS bilgi işlem, depolama ve veri tabanı teknolojilerinin yanı sıra en düşük maliyetle yüksek performans sunan, enerji açısından verimli yapay zeka çipleri olan AWS Trainium ve AWS Inferentia2’ye erişmek için kullanabilirler. Bu krediler, şirketlerin kendi FM’lerini (temel modeller) oluşturup eğitmelerine yardımcı olan tam olarak yönetilen bir servis olan Amazon SageMaker ve üretken yapay zeka uygulamalarının kolayca ve güvenli bir şekilde oluşturulması için model ve araçlar sunan Amazon Bedrock’a erişim için de kullanılabilir.

AWS Üretken Yapay Zeka Hızlandırma Programı, başarılı startup’ların kurulmasını desteklemeye devam ediyor

AWS Yapay Zeka Hızlandırma Programı, finansal hizmetler, sağlık hizmetleri ve yaşam bilimleri, medya ve eğlence, iş dünyası ve iklim değişikliği gibi alanlardaki karmaşık zorlukların üstesinden gelmek için üretken yapay zekadan faydalanan en iyi erken aşama startup’ları belirliyor. Katılımcılar, makine öğrenimi performansının artırılması, yığın optimizasyonu ve pazara açılma stratejileri ile ilgili oturumlara erişebilecekler. 10 haftalık program, katılımcıları çalıştıkları sektöre bağlı olarak hem iş hem de teknik mentorlarla bir araya getirecek. Startup’ların her biri, üretken yapay zeka çözümleri oluşturmalarına, eğitmelerine, test etmelerine ve piyasaya sürmelerine yardımcı olmak için 1 milyon dolara kadar AWS kredisi alacak. Ayrıca, programın ortağı NVIDIA’nın sektör uzmanlarına, teknolojisine ve teknik oturumlarına erişebilecek ve son teknoloji startup’ları desteklemek için tasarlanmış NVIDIA Inception programına katılmaya davet edilecekler.

AWS, ikinci grup için seçilen startup’ları 10 Eylül’de açıklayacak ve program 1 Ekim’de Amazon’un Seattle kampüsünde yüz yüze oturumlarla başlayacak. Katılan 80 startup’ın tamamı, Aralık ayında Las Vegas’ta düzenlenecek olan re:Invent 2024’e katılmaya ve çözümlerini potansiyel yatırımcılara, müşterilere, çözüm ortaklarına ve AWS liderlerine sunmaya davet edilecek.

AWS’i tercih eden yapay zeka startup’larına yönelik fırsatlar ve AWS Üretken Yapay Zeka Hızlandırma Programı’na başvuru süreci hakkında daha fazla bilgi için startups.aws adresini ziyaret edebilirsiniz.

Hamdi Ulukaya Girişimi’nin Startup Destek Programı’na katılmaya hak kazanan 5 yerli girişim

Türkiye’den dünya çapında öncü girişimlerin doğması için 2017 yılından bu yana girişimci adaylarına ve startuplara iş fikirlerini gerçekleştirmelerinde destek olan Hamdi Ulukaya Girişimi‘nde Ağustos 2023’de başlayan yeni dönem başvurularının ardından yapılan değerlendirmeler tamamlandı ve Startup Destek Programı‘na katılmaya hak kazanan 5 girişim açıklandı.

Girişimciliği tüm Anadolu’ya yaymayı ve sosyal problemlere duyarlı girişimci liderler yetiştirmeyi amaçlayan Hamdi Ulukaya Girişimi’ne katılmaya hak kazanan beş girişim şu şekilde:

Nanomik Biyoteknoloji: Buse Berber Örçen ve Arda Örçen tarafından kurulan ve doğada bulunan molekülleri geliştirdiği mikrokapsül teknolojisini kullanarak tarım, gıda ve kimya sektörü için biyolojik koruyucular geliştiriyor.

Fazla: Olcay Silahlı ve Hasan Arda Eren tarafından kurulan ve teknoloji tabanlı bütünsel atık yönetim çözümleri ile atık oluşumunu kaynağında önleyen, oluşan atıkların en yüksek çevresel, sosyal ve ekonomik fayda ile döngüsel ekonomiye kazanımını sağlıyor.

Malty: Berkan Mifleh, Merve Yetiş ve Elif Özcü tarafından kurulan ve gıda artıkları ve yan ürünlerini sağlıklı atıştırmalıklara dönüştüren bir gıda teknolojisi girişimidir.

Navlungo: İsa Korkmaz, Emrah Arslan ve Ceren Tuna tarafından kurulan ve kullanıcılarına online uçak bileti alma kolaylığında lojistik hizmeti vererek, 130’dan fazla ülkeye anında kargo teklifi alıp, teklifleri karşılaştırarak, gönderim, depolama ve ikmal operasyonlarını yönetmelerini sağlıyor.

ERG Controls: Batuhan Ergör ve Mehmet Ergör tarafından kurulan ve sağlık ve gıda endüstrilerinde el hijyeni izlemesini yapay zeka destekli platformu YIKA ile dijitalleştiriyor.

Bir yıl sürecek Startup Destek Programı kapsamında belirlenen kriterler doğrultusunda uluslararası bir jüri tarafından seçilen 5 girişimin kurucuları, ABD’de uluslararası yatırımcılarla buluşarak iş fikirlerini sunma ve global pazara erişim fırsatı yakalayacak. Hamdi Ulukaya Girişimi program kapsamında ayrıca girişimcilere alanında uzman ve bulunduğu sektöre yön veren isimlerin mentorluğundan yararlanma imkanı sunacak.

Katılımcılar Chobani başta olmak üzere küresel çapta başarılı şirketlerdeki yöneticilerden oluşan bir ağa katılma imkanı da bulacak olan girişimcilere ayrıca bulundukları sektörlere yönelik profesyonel pazar araştırması desteği de sağlanacak. Pazar araştırmasından elde edilen sonuçlar çerçevesinde girişimcilere yeni iş geliştirme yöntemlerinin Hamdi Ulukaya Girişimi ile birlikte uygulanması için güçlü olanaklar sunulacak.

eSIM teknolojisine odaklanan yerli girişim Roamless, tohum turda 5 milyon dolar yatırım aldı

Emre Demirel, Ali Gazioğlu, Asım Alp, Selim Aykut ve Cengiz Öztelcan tarafından ABD’de kurulan Roamless, BAE merkezli Shooroq Partners’ın liderliğinde almış olduğu yatırımın 5 milyon dolara ulaştığını duyurdu. Tura, Türkiye’nin önde gelen girişim sermayesi fonları Revo Capital, Paribu Ventures, Finberg ve DeBa Ventures da katıldı.

Son dönemde adını sıkça duymaya başladığımız eSIM teknolojisi tabanlı bir mobil uygulama olan Roamless, mevcut çözümlerden farklı olarak, tek eSIM ile tüm dünyada çalışması ve sabit planlar satmak yerine tüketici dostu “kullandıkça öde” modeli ile dikkat çekiyor.

2023 sonunda Apple App Store ve Google Play Store üzerinden piyasaya sürülen Roamless, başta Kuzey Amerika ve Avrupa’daki kullanıcılar olmak üzere dünya genelinde 120 bin kullanıcıya ulaştı.

Mahmoud Adi: “Türk teknoloji ekosistemine inanıyoruz”

Roamless’a yaptıkları yatırımın stratejik önemine dikkat çeken Shorooq Partners’ın kurucu ortağı Mahmoud Adi verdiği demeçte;

“Roamless’ın yurtdışı internet erişimine yönelik yenilikçi yaklaşımı, geleneksel modelleri yeniden tanımlayan girişimlere yatırım yapma vizyonumuz ile örtüşüyor. Bu yatırım, Roamless’ın potansiyeline olan güvenimizi ve Türk teknoloji ekosistemine olan inancımızı yansıtıyor.”

Emre Demirel: “Telekom sektörünün dijital dönüşümüne öncülük edeceğiz”

Roamless kurucu ortağı ve CEO’su Emre Demirel, geçtiğimiz aralık ayında aldıkları yatırımın ardından aldıklar mesafeye dikkat çekerek verdiği demeçte;

“Bugün Roamless olarak önemli bir kilometre taşını daha geride bırakıyoruz Kullanıcı sayımız, kısa bir süre içinde 15 binden 120 bine ulaştı. Hizmet verdiğimiz ülke sayısı 60’dan 165’e yükseldi. Büyüyerek 30 kişiye ulaşan, yetkin bir kadro ile hizmet vermeye devam ediyoruz. Shoorog ve Finberg gibi saygın yatırımcıların da bize katılarak toplanan fon miktarımızı 5 milyon dolara çıkartmaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu yatırım, küresel telekom sektöründe dijital dönüşüme liderlik etme misyonumuzu hızlandırmamıza yardımcı olacak. Destekleri için tüm kullanıcılarımıza, yatırımcılarımıza ve ekibimize teşekkür ederim. Bu yolculukta daha pek çok başarıya imza atacağımıza inanıyorum.”

Roamless ekibinin büyüme yolculuklarına destek olmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten Revo Capital Kurucu Ortağı ve CEO’su Cenk Bayrakdar ise; “Telekomünikasyon ve yazılım alanlarında uzmanlığa sahip Kurucu ekibin yüksek motivasyonu ve yetkinliğine güveniyoruz.”

Paribu Ventures Direktörü Utku Dördüncü, Roamless’ı heyecan verici bir girişim olarak tanımlayarak, küresel çapta geniş bir kullanıcı kitlesine çeşitli hizmetler sunma potansiyeli bulunduğunu belirtti.

Yerli endüstriyel bulut platformu Robolaunch, 1.5 milyon dolar yatırım aldı

Yapay zeka ve robotik uygulamalar için tasarlanmış bulut tabanlı yazılım geliştirme ve dağıtım platformu Robolaunch, 1.5 milyon dolar yatırım aldı.

Robolaunch, aldığı bu yatırımla satış operasyonlarını genişleterek müşteri kazanımını ve gelirlerini artırmanın yanı sıra Avrupa ve ABD pazarlarına açılmayı hedefliyor.

Simya VC liderliğinde gerçekleşen yatırım turuna, Ford Otosan tarafından kurulan Türkiye otomotiv sanayisinin ilk girişim sermayesi şirketi olan Driventure ile Türkiye Kalkınma Fonu ve ODTÜ TEKNOKENT ortaklığıyla kurulan INVEST101 katıldı.

  • Robolaunch aldığı bu yatırımla; robotik çözümlerini geliştirerek ve Avrupa ve ABD pazarlarına açılmayı planlıyor.

Yerli girişim Robolaunch’un yapay zeka, makine öğrenimi ve robotik uygulamalar için özel olarak tasarlanmış bulut tabanlı yazılım geliştirme ve dağıtım platformu, ölçeklenebilir çözümler sunarak; uygulamaların geleneksel yöntemlere kıyasla daha az maliyetle ve daha kolay bir şekilde devreye alınmasını sağlıyor.

Yeni yatırımlarla büyümeyi ve küresel alanda varlık göstermeyi hedefliyor

Robolaunch Kurucu Ortağı Hidayet Gürcan Tunç konuyla ilgili verdiği demeçte;

“Aldığımız yatırımla öncelikle satış ekibimizi büyütmeyi, hedef odaklı pazarlama kampanyaları düzenlemeyi, yapay zekâ ve robotik alanında uluslararası fuarlara katılarak bilinirliğimizi artırmayı planlıyoruz. Özellikle üretim ve akıllı şehir uygulamalarında Robolaunch’u sektöre entegre etmeye yönelik çalışmalarımız, bu yatırım ile birlikte yeni ve umut verici iş birliklerinin kapısını aralayacak.” Türkiye pazarı dışında da büyümelerini sürdürmek istediklerine vurgu yapan Tunç, sözlerine şöyle devam etti: “Bu stratejiyle; yeni pazarlara erişimimizi sağlayarak, müşteri tabanımızı genişletmeyi ve global varlığımızı güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Avrupa ve ABD pazarına açılmayı önceliklendiriyoruz. Öte yandan endüstriyel bulut platformumuzu ve robotik çözümlerimizi geliştirerek araştırma ve geliştirme faaliyetlerimize de yatırım yapacağız. Bu sayede ürünlerimizin performansını ve kullanıcı deneyimini iyileştirerek müşterilerimize daha üstün bir hizmet sunmayı amaçlıyoruz.”

Anlaşmazlığın çözülmesiyle Getir, Mubadala ile yeni bir yatırım turu tamamlıyor

Güvenilir bir kaynaktan ediniğimiz bilgiyi yine size egirişim farkıyla ulaştıtırıyoruz.

Getir’in kurucuları ile Getir’in en büyük yatırımcısı Mubadala arasındaki anlaşmazlığın çözüldüğünü yakın kaynaklardan öğrendik

Aynı zamanda Mubalada’nın Getir’e yeni bir yatırım yapacağı da gelen bilgiler arasında.

Detaylar önümüzdeki günlerde netleştiğinde sizinle resmi bir haber paylaşacağız.

Akbank ve Endeavor Türkiye’den Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu

Endeavor Türkiye ve Akbank, Uluslararası AğlarıEtkinleştirme: Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu ile yurt dışındaki Türk girişimcileri mercek altına aldı.

Alanında ilk olan bu araştırma, Türk girişimcilerin küresel çapta çalışmalarını incelerken, Türkiye’deki ekosistemle olan bağına da ışık tutuyor. Böylece Türkiye’den daha fazla girişimin dünyaya açılması ve ekosistemin güçlenmesi için veri odaklı öneriler sunuyor.

Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı ve Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Civelek Yüce;

“Akbank olarak inovasyon merkezimiz Akbank LAB, kurum içi girişimcilik platformumuz Akbank+, uluslararası kurumsal girişim sermayesi kolumuz Akbank Ventures ve start-up ve teknogirişimcilere özel hizmet sunduğumuz Akbank Girişim Bankacılığı gibi önemli atılımlara sahibiz. Endeavor Türkiye başta olmak üzere farklı kurumlarla iş birliği içerisinde girişimcilere yönelik özel programlar ve destek mekanizmaları sunuyoruz.”

Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kurttepeli ise verdiği demeçte;

“Endeavor olarak, tüm girişimci adaylarına ve Endeavor Girişimcilerine özellikle son 5 senedir altını çizerek verdiğimiz mesaj, her zaman global düşünmeleri yönünde. Bugün duyurduğumuz araştırma ile, yurt dışındaki Türk girişimcilerin ayak izini sürerken, ekosistemimizi geliştirmek adına bu ağın ne kadar değerli olduğunu, veriler ile görme fırsatına erişiyoruz. Türkiye’den dünyaya açılan girişimcilerimizin yarattığı değeri ve bu süreçte edindikleri deneyimleri paylaşmak, ülkemizin girişimcilik ekosistemini daha da güçlendirmek için büyük bir öneme sahip. Global arenada başarılı olmanın yolu, sadece yenilikçi fikirler geliştirmekten değil, aynı zamanda bu fikirleri dünya çapında hayata geçirebilecek bir vizyon ve strateji oluşturmaktan geçiyor. Bu bağlamda, girişimcilerimizin küresel düşünme yeteneği, başarının anahtarı.”

Türkiye’nin uluslararası arenadaki girişimcileri güçlerini Türkiye’ye sunmaya hazır

Endeavor Insight, alanında ilk olan bir araştırmayla, yurt dışında çalışmalarını sürdüren 400 Türk girişimciyle yapılan görüşmelerle girişimcilerin Türk girişimcilik ekosistemini destekleme potansiyellerini değerlendirdi. Araştırma yurt dışındaki Türk girişimcilerin küresel faaliyetlerine ışık tuttu:

  • Yurt dışındaki Türk girişimcilerin %50’sinden fazlası Amerika Birleşik Devletleri’nde ve %20’si İngiltere’de faaliyet gösteriyor. Almanya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi farklı bölgelerde de Türk girişimcilerin faaliyetleri bulunuyor.
  • Türk girişimcilerin faaliyetleri yapay zeka ve makine öğrenimi, tüketici uygulamaları ve yazılım, kurumsal yazılım ve reklam teknolojileri gibi alanlarda yoğunlaşıyor. Bu, Türkiye’deki yerel ekosistemle de paralellik gösteriyor.
  • Girişimcilerin %70’ten fazlası Türkiye’de ekiplerle çalışıyor veya ülkede operasyonları bulunuyor. Ayrıca girişimcilerin %35’i, çalışanları arasında daha sonra kendi girişimini kuranların olduğunu belirtiyor.
  • Araştırmaya katılan girişimcilerin %69’u mentörlük yapıyor ve bu grubun %53’ü Türkiye’deki girişimcileri destekliyor.
  • Yurt dışındaki girişimcilerin %40’ı Türkiye’de yatırım yapmaya istekli olduğunu belirtiyor.
  • Kendilerine Türkiye’deki girişimci ekosisteminin gelişimi için mentorluk yapma, yatırım yapma veya ağlarındaki insanlarla tanıştırma konusunda ne düşündükleri sorulduğunda, girişimcilerin %97’si yardımcı olmaya istekli veya çok istekli olduğunu bildirdi.
  • Ancak girişimcilerin yaklaşık %90’ı Türkiye’deki ekosistemle bağlantı kurmalarını sağlayan bir mekanizma olmadığını belirtiyor. Bugüne dek sağlanan ilişkiler bireysel çabanın ürünü.

Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini güçlendirecek adımlar

Endeavor Insight araştırmacıları, yurt dışındaki Türk girişimcilerle yapılan görüşmelerden yola çıkarak ekosistemi güçlendirecek adımları belirledi.

  1. Yurt dışındaki ağın şekillenmesi: Yurt dışındaki Türk kurucuların Türkiye’yle ilişkilerini devam ettirmek amacıyla fırsat ve teşvikler yaratılabilir.
  2. Destek mekanizmalarının şekillendirilmesi: Kurucuları eşleştiren ve birbirleriyle iletişimini sağlayan mekanizmaları geliştirilebilir.
  3. Pazarlara açılım ve küresel politikaların desteklenmesi: Yerel destek kuruluşlarının girişimcilerin yeni pazarlara açılmasına hizmet sunma kapasitesi artırılabilir.
  4. Geri verme kültürü oluşturulması: Yerel ekosistemi desteklemek amacıyla kilit pazar ve segmentler konusunda en bilgili Türk kurucular teşvik edilebilir.
  5. Rol modellerin öne çıkarılması: Yerel ekosisteme halihazırda katkı sağlayan Türk asıllı kurumların görünürlüğü artırılabilir.

Alternatif fonlara yatırım yapmanızı sağlayan yerli mobil uygulama: Fonmap

Yerli girişim Fonmap, Son yıllarda hızla büyüyen alternatif yatırım fonları piyasasına yeni bir soluk getirecek yerli mobil uygulamadır.

10 yıllık geçmişi olmasına rağmen 200 milyar lira büyüklüğünü aşan bu piyasada Fonmap yatırımcılara yeni fırsatlar sunacak

Fonmap, Türkiye’de ilk defa girişim sermayesi yatırım fonları (GSYF) ve gayrimenkul yatırım fonlarında (GYF) tamamen dijital ortamda işlem yapılmasına olanak tanıyor. Yatırımcılar, Fonmap sayesinde herhangi bir evrakla uğraşmadan geleceğin unicorn’larına, yüksek büyüme potansiyeline sahip girişimlere ve yüksek getiri potansiyeli olan gayrimenkullere yatırım yapabiliyor.

Fonmap uygulaması, SPK tarafından onaylanmış GSYF ve GYF’lerin bilgisine ulaşmayı ve bu fonları satın almayı mümkün kılıyor.

Alternatif fonlara likidite imkanı sunan pay devri özelliği ile Fonmap, yatırımcıların henüz süresi dolmamış fonlarını diğer yatırımcılara satabilmelerine de olanak tanıyor. Bu özellik, fonların likiditesini artırarak yatırımcıların portföylerindeki fonları kısmi ya da tamamen elden çıkarabilmelerini sağlıyor.

Tuba Ertugay

Fonmap’in Kurucu ve Genel Müdürü Tuba Ertugay verdiği demeçte; “Fonmap uygulaması ile alternatif yatırım fonlarına erişimi tamamen dijital ortama taşıyoruz.”

Fonmap, bireysel yatırımcıların alternatif yatırım fonlarına erişim engellerini kaldırarak geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyor. SPK tarafından onaylanan fonları tek bir uygulama üzerinden takip edebilen yatırımcılar, birkaç tıkla geleceğin unicorn’unun veya bir AVM’nin yatırımcısı olabiliyor.

Fonmap, yatırımcıların portföy büyüklük ve getirilerini kolayca takip edebilecekleri bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Fon performansını altın, BIST 100 endeksi ve temel döviz kurları ile karşılaştırmalı olarak görmeyi sağlayan ekranlar, yatırım kararlarına derinlik katıyor. Ayrıca yeni fon ihraç duyuruları, KAP bildirimleri, bağımsız denetim raporları ve piyasa haberleri ile dinamik bir yatırım ortamı oluşturuyor.

GYF’ler, profesyonelce yönetilen fonlar olarak lojistik merkezleri, AVM’ler, arsa, ofis veya toplu konut projeleri gibi varlıklara yatırım olanağı sunarken, uzun vadede istikrarlı getiri vadediyor. Yatırımcıların tapu ve vergi işlemleri veya kiracı yönetimi gibi işleri yapmalarına gerek kalmaması, bu fonlara olan ilgiyi artırıyor.

Fonmap, Türkiye’de alternatif yatırım fonlarına erişimi artırarak girişim ekosisteminin ve gayrimenkul pazarının sürdürülebilir büyümesine katkı sağlamayı hedefliyor.

Yerli girişim Techsign, uzaktan kimlik doğrulamada görüntülü görüşme ihtiyacını ortadan kaldırıyor

Türkiye’nin uzaktan kimlik doğrulama alanındaki girişimlerinden Techsign, yapay zeka tabanlı agentless teknolojisi “Prove ID AI Agent” ile kimlik doğrulama süreçlerinde görüntülü görüşme ihtiyacını ortadan kaldırarak bu teknolojiyi kullanan şirketlere önemli bir dönüşüm gerçekleştirme imkanı sunuyor.

Techsign CEO’su Abdullah Kip geliştirdikleri bu teknoloji hakkında verdiği özel demeçte;

“31441 Sayılı yönetmelik gereği uzaktan kimlik doğrulama süreçlerinde kimlik sahteciliğini önlemek ve kişilerin gerçek kimliğini doğrulamak amacıyla görüntülü görüşme zorunlu kılınıyor. Ancak, bu yöntem oldukça zahmetli ve maliyetli. Görüşmeler genellikle 2-2.5 dakika sürüyor, fakat müşterinin talimatları anlamaması veya tekrar etmesi durumunda bu süre 5-6 dakikaya kadar uzayabiliyor. Bu da firmalar için ciddi maliyet ve zaman kaybı demek. Agentless teknolojimiz ise yönetmelikte istenen tüm doğrulamaları 1 dakika içinde tamamlayarak, firmaların hem personel maliyetlerinden hem de zaman kaybından tasarruf etmelerini sağlıyor.”

Bu teknolojinin yazılım mimarı Osman Aktepe ise sahte kimlik kartlarının tespitinde insan gözüne güvenmenin risklerine dikkat çekti:

“Sahtekarlar, teknolojiyi kullanmada oldukça ustalaştılar. İnsan beyni, görüntüleri bir bütün olarak algıladığı için sahtekarlıkları tespit edecek detayları yakalaması zor olabiliyor. Sadece kimlik kartları değil, deepfake teknolojisi ile yaratılan insan görüntüleri de her geçen gün daha büyük bir risk oluşturuyor. Bu yüzden, sahtekarlığı ortaya çıkaracak tüm detayları inceleyen çok sayıda modül kullanıyoruz. Modüllerimiz, uluslararası NIST skorlama sisteminde yüksek başarı oranlarına sahip olduğundan, sonuçlarımız %99’un üzerinde doğruluk sağlıyor. Böylece müşterilerimize hız ve verimlilik sunarken güvenlikten taviz vermiyoruz.”

Tekstil atıklarından bina ısı yalıtım malzemesi üreten yerli girişim Harcy, 350 bin dolar yatırım aldı

Döngüsel ekonomiyi etkin kılma hedefiyle, atıklardan yeni nesil yapı malzemeleri geliştiren bir Ar&Ge girişimi olan Harcy, tohum turda 350 bin dolar yatırım aldı. Kuveyt Türk Portföy‘ün liderlik ettiği tura; Arz Portföy ve Ahu Serter de katıldı.

Geliştirdikleri ilk ürün Harcy Polyester Yünü; tekstil atıklarından çevre dostu, maliyet avantajı sunan ve etkili bir bina ısı ve ses yalıtım malzemesi olarak karşımıza çıkıyor.

Girişim tarafından aktarılan bilgiye göre, bu yatırım, ilk etapta mevcutta gerçekleştirilen satışların Türkiye ölçeğinde artırılması ve mevcut yalıtım malzemesinin piyasadaki talebi karşılaması için gerekli olan üretim kapasitesinin artırılması için kullanılacak.

Elde ettiğimiz bilgilere göre dünyada 1 günde 300 bin ton tekstil atığı oluşuyormuş. Öte yandan yalnızca Türkiye’de 1 yılda 45 milyon metrekare de cephe yalıtımı gerçekleştiriliyormuş.

Sonuç olarak ise Harcy, geliştirdikleri teknoloji ile tekstil atıklarından etkili bina ısı yalıtım malzemesi üretiyor. Bu ürünün yılda 90 bin ton tekstil atığının dönüştürülebileceği söyleniyor.

Diğer açıdan bakmak gerekirse; bina cephelerinde bina ısı yalıtım malzemesi kullanımı zorunluluğu bulunuyor. Harcy, mevcut yalıtım malzemelerine tekstil atıklarından üretilen çevre dostu ve maliyet avantajı sunan bir alternatif sunmuş oluyor.

Harcy kurucu ortağı Melih Gazi Küşüm’ün egirişim’e verdiği demeçte; “Bina cephelerinde mantolama işleminde yalıtım unsuru olarak kullanılıyor. 2024 yılı içerisinde hedeflerinin Harcy Polyester Yünü’nün pazarda bilinen ve kullanılan bir ürün haline getirmek, yurt dışı pazarlar için gerekli çalışmaları başlatmak ve yalıtım malzemesinin yanında tamamlayıcı atıklardan elde edilen yapı malzemelerini piyasaya sürmek istiyoruz.”

Geçmişte Lonca Girişimcilik merkezi, İTÜ Çekirdek Ön Kuluçka ve Kuluçka programlarına dahil olan girişim; şu anda TİM-TEB Girişim Evi, Müsiad GM2 ve Habitat Future Lab programlarında yer alıyor.

Girişimi daha yakından tanımak için aşağıdaki videoyu ekledik.

Harcy’nin Big Bang 2022 sunumu;