Silikon Vadisi ödüllü birçok yarışmaya katıldım bu sene. Bunlardan biri de Trakya Kalkınma Ajansı tarafından düzenlenen Yeni İşim Girişim idi. Uzun bir sürecin ardından Trakya Demo Day’de uygun görülen 9 girişimci sunum yaptı ve bu 9 girişimciden 3 girişimci Silikon Vadisi’ne gitmeye hak kazandı. Ben de 1.olarak Silikon Vadisi’ne gitmeye hak kazandım.
Havalimanında bizi karşıladılar ve konaklayacağımız otele ulaştık. Havalimanında ve otelde çevreyi gözlemlediğimde beklediğimin çok çok üstünde asya kökenli insanlarla karşılaştım. Beklediğim oran %10-15 iken gördüğüm/karşılaştığım yoğunluk %60 dolaylarında idi. İngilizce olarak çoğunlukla anlaşabilmemize rağmen asya kökenli olanlarla anlaşmamız maalesef çok zor oldu. Çok hızlı konuştuklarından ve aksanlarından dolayı ingilizce seviyesi çok iyi olan kişilerin bile anlaması pek mümkün olmuyor ki benim de ingilizce seviyem iyi denemez. O kadar hızlı konuşuyorlar ki “Adın ne” diye sorduklarında bile anlayamıyorsunuz. 1-2 gün geçtikten sonra neyseki onları da anlamaya başladım.
Konakladığımız yere Twitter’ın uzaklığı yaklaşık olarak 100 metre idi. Her gün markete giderken Twitter’ın önünden geçiyorduk. Silikon Vadisi’nin en büyük avantajı “networking” dediğimiz kavram diyebilirim. Twitter tişörtü nerden alabilirim diye sorduğunuz kişi Twitter’da yazılım geliştirici çıkabiliyor veya bir teknolojide problem yaşadığınızda mail atmak yerine doğrudan ofislerine gidebiliyorsunuz. Yeni geliştirilen frameworkleri sıcağı sıcağına takip edip kullananlarla doğrudan bağlantıda oluyorsunuz.
Otele çantalarımızı yerleştirdikten sonra şehir turuna çıktık. San Francisco yapı olarak dik bir şehir diyebilirim. Eğik bayırlardan uzun bir iniş ve çıkış yapabiliyorsunuz. Birçok ırk ve milletten insanı bulunduruyor. San Francisco’da kapitalizm çok keskin diyebilirim. Bu da dayanamayan insanların ekonomik çöküş yaşamasına sebep oluyor. Yollarda çok sayıda evsiz görmek mümkün. Siyahi çeteler de çok rahat bir şekilde gözünüze çarpıyor. Yüksek egzoz sesi çıkararak araba süren çete üyeleri de görmek mümkün. Bu arabaların arkasında sirenleri yakıp giden 2-3 polis arabası da…
Yemek konusunda pek farklılık yok. Zaten fast-food, her yerde fast-food denebilir.Ulaşım için Uber hizmeti uygun gözüküyor. Kimi yerlere gitmek için(Golden Gate) şehir içi otobüsler de kullanılabilir. Biz de onu kullandık.
Saat farkından dolayı, uyku problemi yaşamaktan korkuyordum ancak zaten pek de düzenli olmayan uyku saatlerine alışkın olduğumdan dolayı problem yaşamadım gittiğimde… Ancak döndüğümde gerçekten çok sert bir şekilde etkilendim. 3 gün olmasına rağmen hala kendime gelemedim.
Bölgede böyle bir ekosistemin oluşmasında en büyük etki tartışmasız bir şekilde üniversiteler… Girişimcilik doğrudan üniversitelerde aşılanıyor ve ekosisteme hazır şekilde mezun oluyorlar. Türkiye’de eksik olan belki de bu olabilir. İş fikri ve teknik ekip iyi olabilir ancak doğru iş yönetimi, yeni pazarlama stratejileri konusunda eksikler olduğundan dolayı milyar dolarlık seviyeye henüz gelememiş olabiliriz.
Türkiye’den farklı olarak, Türkiye’de bizler ürün hazır olduktan sonra nerdeyse yayınlanacak halde iken kullanıcılardan geri dönüş almaya çalışıyoruz. (Scode’da kısmi olarak bu hatayı biz de yaptık diyebilirim) Silikon Vadisi’nde ise basit bir Landing Page website ile örnek olarak kullanıcılardan feedback alınıp ona göre ürün geliştiriliyor. Ek olarak bu websiteden mail adresleri gibi iletişim adresleri toplanarak ürün yayınlandıktan sonra da kullanıcıya ulaşım sağlanıyor.
Başka bir problem ise ürün ile alakalı feedbackleri yanlış kişilerden alıyoruz. Bunu Silicon Valley dizisindeki bir olaydan hafif spoiler vererek açıklayabilirim. Sıkıştırma hizmeti sunan genel kullanıcı kitlesi için bir platform geliştiriliyor. MVP halinde yakın çevrelerinden (mühendis) feedback alıyorlar. Herkes mükemmel, kusursuz şeklinde geri dönüş yapıyor. Bunun üzerine genel kullanıma sunuyorlar. Yüksek kullanıcı geliyor, her şey dışardan mükemmel görünüyor ancak şöyle bir problem var. Kullanıcı bağlılığı yok. Çünkü kullanıcılar sistemi fazla karmaşık buluyor ve ne yapacaklarını anlamıyorlar. Kısaca soruları doğru kişilere sorma konusunda eksiğimiz olduğunu söyleyebilirim.(Scode’da bu hatayı biz de yaptık diyebilirim. Biz de geri dönüşü ise kullanıcı bağlılığı yerine eğitim kalitesi üzerine oldu ve bunun üzerine revizeler yapıyoruz.)
Yazıyı fazla uzatmadan olabildiğince network kurun. Doğru soru ve kişilerden en hızlı şekilde ve sık sık feedbackler alın.
Silikon vadisiyle ilgili yazmayı unuttuğum veya merak ettiğiniz sorular olabilir. Bana aşağıdaki adresten email gönderirseniz elimden geldiğince cevaplamaya çalışırım. Bu yazı eGirişim için özel olarak hazırlanmıştır.
Mail Adresim: [email protected]