Türkiye’nin ilk girişim sermayesi fonu 212, Türkiye’nin lider yatırım hizmetleri ve varlık yönetimi grubu ÜNLÜ & Co‘nun iştiraki ÜNLÜ Portföy ile girişim sermayesi yatırım fonu (GSYF) kurdu.
Fon, Türkiye’de doğmuş ve küresel ölçekte büyümeyi hedefleyen B2B alanındaki teknoloji şirketlerine yatırım yapacak.
Türkiye’den çıkan girişimleri dünya sahnesine taşıyor
212 Kurucu Ortağı Numan Numan, konuyla ilgili verdiği demeçte;
“Türkiye’nin ilk girişim sermayesi fonu olarak, 212 çatısı altında toplam 7 fonumuz bulunuyor. Yılda yaklaşık 4.000 girişimin başvurusunu görüyor ve bu girişimleri global standartlarda değerlendirip içerisinden seçim yapıyoruz. Dolayısıyla seçim sürecimizdeki kriterler, değerlendirme aşamaları ve global network’ümüz, bizden yatırım alan girişimlerin aynı zamanda global ağlardan da yatırım alacak potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Türkiye’den çıkan, global çapta faaliyet gösteren bir VC olarak yurtdışında kurduğumuz üçüncü fonumuzun yatırım yaptığı Türk şirketlerine bu yeni fonla eş oranda yatırım yapmayı hedefliyoruz. Bu sayede, girişim sermayesi yatırım fonu yatırımcılarına portföyümüze erişim imkânı sunarken globale açılma planı olan girişimlere de destek sağlayacağız. 212 olarak global vizyona ve deneyime sahip ekibimizle ekosistemin gelişimine katkı sunmaya devam edeceğiz. Bu yeni fonda, ÜNLÜ Portföy’deki deneyimli ekiple çalışmaktan mutluluk duyuyoruz.”
“Yatırımcılar için girişim ekosistemine erişim sağlayacak fırsatlar sunuyoruz”
Varlık yönetimindeki uzmanlıkları ile yatırımcılar için girişim ekosistemine erişim sağlayacak fırsatlar sunduklarını söyleyen ÜNLÜ Portföy Yönetim Kurulu Başkanı Utku Özay ise demecinde;
“ÜNLÜ Portföy olarak toplamda 8 milyar TL’ye yaklaşan fon hacmini yönetiyoruz. Fon ve portföy yönetim hizmetlerimizin yanında, yetkin ve deneyimli ekibimizle ülkemizin girişimcilik ekosistemine destek olmaktan mutluluk duyuyoruz. 212 ile hayata geçirdiğimiz girişim sermayesi yatırım fonu sayesinde yüksek büyüme potansiyeline sahip, B2B teknoloji girişimlerine stratejik destek sunarak, paydaşlarımız için katma değer yaratmayı amaçlıyoruz. Risk getiri dengeleri ve performans kriterlerini göz önünde bulunduran portföy yönetim yaklaşımıyla bu alandaki yerel girişimleri küresel düzeyde bir yapıya ulaştırma hedefiyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”