Girişimcilik, Kazanılan Bir Unvandır

girişimciGirişimci olunur mu yoksa doğulur mu gibisinden çok fazla sorularla zaman zaman kendimizi münazaraların ortasında veya bir paneldeki söyleşinin içinde buluyoruz. Herkesin kendine göre bir yorumu ve haklı tarafı var.

Noktayı koyuyorum: Girişimci olunur da doğulur da… Önemli olan senin ne istediğin ve çevrenin sana ne kazandırdığıdır. Veya sadece biridir.

Ne ekersen onu biçersin? Bu söz size yabancı gelmemiş olmalı!

Bizi hayata hazırlayan ilk etken ebeveynlerimizdir. Onlar bizi hayatın zorluklarına karşı eğitir, büyütür, okutur, evlendirir… Bunları yaparken de her ne kadar anne babamızda desek bize karşı hatalarının olduğunu da söyleyebiliriz. Burada duruma tamamen objektik yanaşacağız.

Basit bir örnek: 7 yaşındaki Alman bir çocuk kendi hamburgerini hazırlar yer, karnını doyurur, hayatına devam eder. 7 yaşındaki bir Türk çocuğu ise Annesi tarafından terlikle dövülerek yemeği yedirilir, ağzına zorla kaşıkla yemek verilir, sonra ağlar. Bu ikisi arasındaki farkı anlayabileceğinizi düşünüyorum. Ailelerimiz bizi hayata hazırlarken bize balık tutmayı öğretmekten çok balığı elimize verdiğini yaşadık.

Geçmişe müdahale edemeyiz ama içinde bulunduğumuz anları değiştirmeye başlarsak geçmişimizi değiştirebiliriz. Çocuklarımıza karşı çok hassas olmamalıyız. Yolda giderken yere düşerse, kendisinin kalkmasını beklemeliyiz. Bunları yaparken de kontrolü elden bırakmamalıyız. Onlarla sürekli konuşmalı ve o çocukların beyinlerine bir bilinç yerleştirmeliyiz.

Söylediklerimi sadece çocuklar için değil, kendiniz için de düşünebilirsiniz. Halen GEÇ KALMIŞ SAYILMAZSINIZ.

İnsanlara karşı konuşmaktan çok onları dinlemelisiniz ve gözlerinin içine bakmalısınız. Gereksiz ayrıntılar üzerinde çok fazla yoğunlaşmadan ileriye doğru yürümelisiniz.

Daha fazla kitap okuyarak çocuğunuzu veya çevrenizdekileri daha iyi anlamalısınız.

ARTIK ESKİDEN DİYE BİR UNSUR YOK, SADECE GELECEK VAR!!!

Hayat o kadar hızla değişiyor ki, hızlı düşünmeli, analitik olmalı, net karar vermeliyiz. Hata yapmaktan korkmayın. Ufuklara açılmazsanız okyanusların ötesindeki güzellikleri göremezsiniz. Her zaman havuz da değil gün geldiğinde denizde de yüzmekten korkmamalısınız.

Büyük şirketlerde çalışmaktan korkan insanlar var ve bunlar kesinlikle hata yapıyorlar. Büyük oynamadan, büyük oyuncu olamazsınız.

Araştırmaya meraklı olun ve hergün farklı birşeyler yapın. Farklı alanlara merak duyun ki olaylara 360 derece bakabilin. Hayatınızı kesinlikle çok fazla kalem kağıt üzerinde net bir şekilde planlamayın sadece yapacaklarınızı yazın. Zaman yazmayın, zaman aralığı koyun. Siz devlet başkanı değilsiniz ki dakik olun! Sadece planlarınızı yapın ve en kısa zamanda onları uygulayın.

“Zorluğa dayanmak zorundasınız”

Onlarca fikrinizin olması, Girişimci olduğunuz anlamına gelmez. Kendinize güvenmeli, özgüveninizi abartmadan üst seviyede tutmalısınız. Zamanınızı mükemmel planlamalısınız.

Şimdi size 12 yaşında bir çocuğun nasıl uygulama geliştirdiğini izlettirip, sonu olmayan Girişimcilik tartışmasına bugünlük nokta koymak istiyorum. (TED VIDEO)

Güncel İçerikler