“Sizin düşündüğünüz bir fikir aynı anda dünyanın diğer ucunda fikir eşiniz tarafından da düşünülüyor” ne güzel bir söz değil mi? Son yıllarda Girişim’in kolay olduğunu düşünen Girişimciler tarafından yüzlerce fikirler üretilmeye başlandı. Artık neredeyse her fikri aklınıza gelen her fırsatı birileri düşünüyor. İletişim ve bilgi çağının çığır açtığı dönemimizde inovasyona dayalı fikri olmayanların fikirleri mum gibi sönüyor. Düşündüğünüz fikir büyük ihtimalle bir başkası tarafından da düşünülüyor.
Ayrıca Girişimcilerimizin neredeyse tamamı fikrini, diğer akıl sahiplerine paylaşmaktan korkuyor. Fikrinin çalınma endişesi aslında onun fikrini yok ediyor. Aklınıza gelen fikri yakın çevrenizdeki akıllı insanlara paylaşırsanız o fikrin olup olmayacağı konusunda veya nerelerde farklılık oluşturman gerektiği konusunda geri dönüş alacaksınız. Girişimcilerimiz fikirlerinin, melek yatırımcılar tarafından çalınabileceğini düşünüyor. Merak etmeyin gidin ve sunun. O fikri ne melek yatırımcı yapabilir ne de onu aklına yazıp bir başkasına yaptırabilir. Fikrin kilit noktası sizsiniz.
Bir başkasının fikriniz hakkında yorum yapmasından korkmayın. Bu durumdan korkanlar ve hevesinin kaçacağını sananlar aslında en büyük hatayı yapıyorlar. Biz de şu vardır: “Aman kimseye söyleme nazar değer, kendi bildiğine git”. Evet inandığın fikirde kendi bildiğine gideceksin ama yol haritanın tamamını kendin çizemezsin. Birinin size “yapamazsın” kelimesinden farklı sunduğu her öneriyi dikkat alın. Gerçekten fikir tutmayacaksa veya olmayacaksa size nedenlerini sunsun. Güzel bir yaşanmış örnek vereyim:
“Benim kendi aklıma bir proje geldi ve soluğu büyük bir hediye markasının CEO ‘sunun yanında aldım. Elimde kağıtlar, analizler, numuneler ve ben vardım. Bana tam 1 saatten fazla zaman ayırarak bu projenin neden olmayacağını ayrıntısıyla anlattı. Direk olmaz deyip durumu kapatmadı. Eğer beni 15 dakika da gönderseydi ben o fikri hayata geçirmiş olacaktım ve başarısızlığa uğrayacaktım. Bu olay yaklaşık 3 yıl önce oluyor. E Tohum’un Başarısızlık Zirvesi’nde beni de konuşmacı olarak görürdünüz artık.” Hilmi Öğütcü
Dediğim gibi fikrinizi herkese de paylaşmayın. Özellikle yakın çevrenizdeki bilgisiz insanlara. Eminim söyleyecekleri çok şey vardır. “Abi bu tutmaz, Valla bu fikir aklıma gelmişti ama olmaz ya, Oğlum git sigortalı işe gir” gibi aynen bu tepkileri alacaksınız. İş kurmuş başarılı biri, kariyer sahibi veya büyük bir işi batırmış kişiye gidin. Bakın bu üç seçenek sizin fikrinizde alacağınız yolun haritasını çizmeye başlar. Cem Yılmaz’ın son gösterisindeki Faruk Eczanesi espiri’sini hatırlayanlar ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır. Özellikle bu durum Türk Girişimciler için çok daha önemlidir.
Alphan Manas’ın bir konferansında Tarlabaşındaki girişimler örneğini verdiği perukçular gibi de fikriniz olmasın. Fikrinizde Mavi Okyanus veya İnovasyon oluşturun. O zaman yükselmeniz daha kolay ve özverili çalışmanızın sonunda hızlı olacaktır.
Eğer ki Elektriğin yerine alternatif bir çözüm bulmadıysanız veya uçan arabanın formüllerine ulaşmadıysanız, fikrinizi paylaşmaktan korkmayın. Unutmayın ki her fikrin kilit noktası sahibidir.